18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
VERGI İADESİNDEN YARARLANAN MADDE SAYISI GIDEr.EK ARTIYOR • 261 sayılı yasanııı uygulamaya girmesini sağlayan ilk karamame 16 aralık 1963 tarüıinde yayınlanıp yürürlüğe giren 6/2453 sayılı karamamedir. Bu kararnameye dayanılarak ilk vergi iadeleri 1964 yılının mart ayında yapılmıştır. Kararnamede toplam olarak 60 madde sayılmakta ve bunlar vergi iadesi kapsamma alınmaktadır. 16 eylül 1975 tarihinde 7/10624 sayılı karamame ihracatta vergi iadesiyle ilgili yayınlanan son kararnamedir. Burada vergi iadesıne konu olan mal sayısı 596'ya yükselmiştir. 1963 1975 arasında elbette vergi iadesine ilişkin çeşitli kararnameler yayınlanmıştır. Bunların tek tek incelenmesinde ortaya iki önemli sonuç çıkmaktadır. İlk olarak, vergi iadesinden yararlanan maddelerin, mallann sayısı sürekli bir biçimde artmıştır. İkinci olarak, iade oranlarında da sürekli ve önemli artışlar görülmektedir. Kararnameleri buraya tek tek aktarmanın önemli bir yararı yoktur. Yalnız, 1963 yılından bu yana nasü bir gelişrae olduğu özetlenmeye çalışılacaktır. Mevzuatı gözden geçirirken, önemli bir nokta, bir ara İhracatta Vergi İadesi Komisyonun kurulmuş olduğunu belirtmek gerekir. Vergi iadesinden yararlanacak iirünlerin belirlenmesinde, vergiresim ve diğer yükümlülüklerin ağırlığınm ortaya konmasında, konuya ilişkin anlaşmazlıklan çözümlemede rol oynayacak niteliklerle kurulmuş olan komisyon daha sonra kaldırılmıştır. 1967'de yayınlanan 933 sayılı yasayla teşvik tedbirlerinin yüriitülmesi işi tek elde toplanmış ve İhracat Vergi İadesi Komisyonu Devlet Plânlama Teşkilâtma bağlı «Yatırımlan ve Ihracatı Geliştirrne ve Teşvik Bürosu»na dönüşmüştür. Bu büro sonra DPT'den aynlmış, önce Ticaret Bakanlığma bağlanmış, Ticaret Bakanlığında bir bölümü kalmıştır. Şu anda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığma bağlı olarak «Teşvik ve Uygulaına Bölümü. bulunmaktadır ÜRÜN VE ORAN Burada, bu kısa hatırlatmadan sonra, asıl üzerinde durulması gereken nokta, yıUar boyunca iadeden yararlanan ürün sayısı ile oranların nasıl artmış olduğudur. Artan sadece ürün ve oran değüdir. İade kapsamına alınan vergi türlerinde de artış bulunmaktadır. Bu üç etken bir araya geldiğinde ihracatımızda akıl almaz bir uygulamayla karşılaşılmaktadır. 1963 yılmda ilk kararnameyle belirlenen 60 ürün, 1967 yılında 105'e, 1968'de 139'a, 1969'da 190'a çıkanldı. Arada diğer uygulamalarla bu sayı durmadan arttı ve en son 16 eylül 1975 tarihinde tam 596'ya yükseldi. Başka bir deyimle, ihracatı yapılan 596 değişik ürün vergi iadesinden yararlanır hale getirildi. Aynı biçimde iade oranının da hızlı bir artış görüldü. Yüzde 10'la başlayan iade oranlan yüzde 75'e kadar yükseltUdi. Başka bir deyimle, ıhraç edilen bir üründen, ihraç bedelinin ötesinde, ihracat gelirine yaklaşan miktarlarda iade yapılmaya başlandı. Ürün türünün belirlenmesine gelince, 1969 yılında .vaymlanan karamame ile yasanm getirdiği ilke ilk kez bozulmuş, «sınal ürünlerin ihracatının öz^ndirilmesi» söz konusu iken, 25 haziran 1969 tarüıinde yurürlüğe giren 6/11904 sayılı karamame sistemi mevzuat açısmdan yozlaştırılmıştır. Bu kararnameyle domates, patates, pathcan. kavun, karpuz, pırasa, bamya gibi tarımsal ürünler iade kapsamına alınmıştır. Vergi iadesinden amaç, ürün ihraç edildiğinde, dünya fiyatlarıyla rekabet edebilmesini sağlamak için, üretim sürecinde alınan vergiierin belli oranlarda geri ödenmesidir. Dolayısiyle bir yandan ihracatı, diger yandan sanayileşmeyi ozendirmektir. Kavunun, karpuzun «sınai bir ürün» olmadıkları açıktır. Bu ürünlerin ihraç değerinde taşıma değerlerinin tuttuğu paym bir kısmı akaryakıt ve taşıt gümrük vergisi gibi dolaylı vergilerdir. Bu vergi maliyetlerinin iadeden yararlandınlma?ı düşünülebilir. Ancak, saglanan iadeler belirtilen vergi maliyetlerini haklı gösteremiyecek ölçüde yüksek tutulmuştur. Iktisat Fakültesinin araşurmasında belirtildiği gibi, bu «olsa olsa pazarlama için yapılan paketleme. tanm ötesi sığ bir işieme süreci» olarak nitelendirilebilir. Aynı karamame ile oranların yüzde 10'dan yüzde 39a kadar çıktıgı ayrıca dikkat çekmektedir. BU6ÜNKÜ KARARNAME VE SiSTEH İhracatta vergi iadesınde geçmişi özetlerken ürün. oran ve sergi türleri üzerinde durduk. Günümüzdeld sistemi yakından tanıyabilmek için bu konuda yayınlanan en son karamameyi, 16 eylül 1975 tarih ve 7/10624 sayüı karamameyi gözden geçirmek gerekmektedir. İade kapsamma alınan ürünlerin sayısı nerdeyse ihracar ürünlerinin tamanıını içermektedir. 596 ürün içinde neler yoktur ki! Bisküi, kek, pasta, tükenmez kaiem, sucuk, pastırma, peynir, ambalajlı tahin helvası, boya, kolonya, diş macunu... Tıbbl araç ve gereç sanayii adı altmda emzik ve biberon, gıda s^nayıı adı altmda dondurulmuş et, soğutulmuş ~.x. dokuma ve giyim sanayii adı altmda havlu kumaştan yapılmış iç giysi, havlu kumaştan yapılmış dıj giysi, çuval, yarı dikilmiş çuval, kimya sanayii adı altmda sargı bezi, losyon, diş fırçası ve kabı. . Ancak, karamameyi hazırlayanların ileri görüşlü olduğunu da itiraf etmek gerek. Şu anda ithal eöilmekts olan ağır sanayi ürünleri de ihracatîa vergi iadesinden yararlandınlmış. Traktörler, dizel motorlan, lokomotifler, transformatörler, tarikerler, yolcu gemileri, harman makineleri, takım tezgâhlan, elektrikli araçlar... Bugün bunları itlıal etmekte olabiliriz. Ama ya yann bu sanayileri Türkiye'de kurup da ihracatma başlarsak. Derhal ileriyi görmek ve buna ilişkin önlemleri zamanmda almak gerek! VER&iLERİN TÜRÜ AÇISINDAN İşin traji komikliği bir yana, şu andaki uygulamayı ve dolayısıyla sistemin kendisini bir de iadeye konu olan vergiler açısmdan incelemek gerekir. Salt ürün çeşidi ve oran miktan sistemi açıklamakta eksik kalmaktadır. Eski uygulamalara göre, son kararnameye ekli malî yükler listesinde dolaylı ve dolaysız ye ni bazı vergiler yer almaktadır. Önceden iadeye konu olan vergiler istihsal vergisi, şeker lstahlâk vergisi, gümrük vergisi, banka ve sigorta muameleleri vergisi, nakliyat vergisi, PTT hizmetleri vergisi, ücretlerden alınan gelir vergisi, değişik resimler, harçlar ve belediye paylan ek linde saymak mümkündür. Son kararname emlâk alım, taşıt alım, motorlu kara taşıtları, emlâk ve işletme vergileri gibi bazı dolaylı vergileri de iade kapsamına almıştır. Maliye Bakan lığından bir uzmanı dinleyelim: «Bu vergilerin ihraç edilen mallar ve bunların mallyeti ile doğrudan bir ügisi yoktur. Dolaylı yoldan kurulacak bağlantı ise, ancak şu olabilir. İmalâtçı ya da ihracatçınm satın aldığı taşınır taşınmaz mal türünden demirbaş ya da sabit tesisler için ödediği bu vergiler doğrudan doğruya veya bunlann amortismam ile birlikte gider yazılır. Bu giderlerden imal veya ihraç edilecek birim mala dolaylı olarak düşen vergi payı, iade edilecek vergi yükünü oluşturur. Orneğin bir ihracatçı ya da imalâtçının bürosu için satın aldığı halı, sandalye v.s. için ödediği işletme vergisi, bu kararnameyle birlikte o ihracatçınm yaptığı ihracatm birimi başına düşen payı kadar iade edilecektir. Bunun ihracatîa hiçbir ilgisi yoktur. Ayrıca, bu tür vergilerin yükü yüzdelerle değil, ancak bindelerle belırlenebilır. Kaldı ki, aynı malı imal veya ihraç edenlerin aynı demirbaş veya tesislerin bulunabileceği hiçbir za man ileri sürülemeyeceğine göre, bu vergiler ne deniyle belirli bir mal için belırli bir vergi yükü de saptanamaz. Kısaca, bu vergilerin kararna nıeye alınmasımn nedeni, önemli bir yükü oluşturmasından değil, yükseltüen iade oranlarına bir gerekçe hazırlamaktır. UCREF VERGİLERİ Ücretlerden kesilen gelir vergisi de, malın maliyetine giren bır yük kabul edılerek geri verilmektedır. Yenı kararnamo ile buna malı denge vergisi ekienmıştir. Oysa. ücretlerden kesilen geür ve mali denge vergilerini ödeyenler ve yükünü taşıyanlar imalâtçı veya ihracatçı değil, yalnızca işçilerdir. Ödenen ücret, vergi, prim ve diger kesıntiler de dahü olmak üzere, imalâtçı tarafından brüt miktar üzerinden gider yazılır. Diğer bir deyişle, ışçilik olarak firma yönünden malm maliyetine giren, ücrettir. Yoksa vergi değildir. Ücretin ise, mali yük olarak İadesi düşünulemez. Bunun diğer bir kanıtı da şudur. Bir an için ücretlerin gelir vergisinden bagışık olduğunu VERGi iAOESi REJiMi ÖYLE İJlEMEKTEDiRKi. iMALAIÇI BiR YANOAN ÖZEL YASALARA GÖRE MAliYEOEN ÖDENEN VERGiYL GERi AURKEN. DiGER YANDAN AYNI MAL İÇİN İHRACATÇI KARARNAMEYE DAYANARAK MERKEZ BANKASINDAN VEJtti iADESi AlABiLMEKTEDiR. Patlıcan, pırasa, kavun ve karpuz içinde vergi iadesi ödeniyor tncfleme: • İhracatta Vergi İadesi «1975 YILI EAJINDAN BU YANA, 1974 YILINA GORE BÜYÜK BiR OÜŞME GÖSTERER DOVİZLERİHİH, BiR TAKIM ARACILAR ELİYLE SUNi OLARAK YÜKSEK GÖSTERtLEN İHRACATURDA KUILANILDIĞI V E DOIAYISİYLE DÖViZ KAÇAKÇIUĞI YAPIIDIGI SAPTANMpR. Yalçuı DOĞAN rilen ihracatlarda kullanıldığı ve dolayısıyla döviz kaçakçılığı yapıldığı saptanmıştır. Bu kaçakçılık son iki yıl içinde artmıştır. Son kararname ile, bu yolla kaçakçılığın artacağr tahmin edilmış, aralık ayından bu yana belirtilen eğilimin gerçekleşmekte olduğu ortaya çıkmıştır. Aynca, dövize olan talebin artması sonunda resmi ve karaborsa döviz feurlan arasındaki fark gün geçtikçe artmaktadır.. ilkics9 MALİYE BAKANIIGI UZMANI DEVAM EDiYOR •İlk uygulamalarda vergi iade miktarlan uzmanlarca yapılan titiz hesaplamalar sonucunda, birim başına ve maliyete göre saptanmaktaydı. Bu yöntem en gerçekçi olandır. Daha sonra bu yöntem deÇiştirildi. Önce yüzde 5 kârlı maliyete ve sonra da bugün oldugu gibi satış bedeline göre hesaplanmaya başlandı. Aslmda sistemi suistimale en çok açık hale getiren etkenlerden biridir bu hesaplama yöntemı.« Değişik kurumlarda çalışan uzmanlann vardıkları ortak bir yargi vardır: «Karamame 7. maddede ileri sürüldüğti gibi, teknoloji ve mali tahlil tekniğinin verdiği olanaklara göre değil, ekonomik ve politik nedenlere göre saptanmaktadır. Bunun en açık kanıtı vergi iadesi oranlannı arttırmaktır. Vergi yüklerinde hiçbir değişiklik olmadığı halde, oranların arttırılması başka türlü açıklanamaz. Oranlann mallara göre arttırılması tamamen hükümet üzerinde yapılan ekonomik baskıların sonucudur. Orneğin, durup dururken, mali yük hiçbir surette artmadığı halde, tül perdede ihracat oranı yüzde 2535 arası iken, yüzde 404.î'e yükseltilmiştir. KARARNAMENİN BOŞLUKLARI Aynı mal için değişik listelerde değişik ölçüIer yer almaktadır. Ve farklı oranlardan yararlanılmaktadır Bu durum, ihracatçıları en yüksek iadeyi almak için ihraç edilen malın ticari şeklini farklı göstermeye itmektedir. Ömeğin 5 kilodan fazla büyük meyve suları 5 kilo olarak gösterilecek, çıkış gümrüklerinde sadece numune kontrolu yapılacak ve yüzde 2030 yerine yüzde 2535 iade alınacaktır Vergi iade rejimi öyle işletilmektedir ki, imalâtçı bir yandan özel yasalara göre. maliyeden ödenen vergiyi geri alırken, diğer yandan aynı mal için ihracatçı kararnameye dayanarak Merkez Bankasmdan vergi iadesi alabilmektedir. Örneğin, pamuklu bez imal eden bir kurum, bunu bir ihracatçı aracıhğıyla ihraç ermektedir. Pamuklu bezi üreten kurum maliyeden bu bez için daha önce ödenen vergileri geri istemekte, araya koyduğu ihracatçı da Merkez Bankasmdan aynı bez için iade almaktadır. Vergi iadesi konusunda karamamenin en büyük boşluklanndan biri burada yatmakta ve bu yolla acıktan milyonlarca lira kazanç elde edilmektedir. Sovyetlerm Rodezya'daki gerillalara silâh yardımmı arttırdığı bildiriliyor • ABD HABERALMA ÖRGÜTLERiNiN BiLDiRDiGiNE GÖRE, GEÇEN HAFTA iKi SOVYET JilEBi MOZAMBiK'iN BERiA LiMANINA BOL MiKTARDA AGIR MAKiNELi TÜFEKLE 134 VE T 5 4 TANKLARI GETiRDiLER. «The New York Times» gazetesi, Sovyetler Birliğinin Ro dezya'da beyaz azınlık hüküme tine karşı mücadele veren Afrikalı siyah gerillalara yaptığı silâh yardımını arttırdığını bil dirmektedir. Geçen hafta Sovyetler Birliğine ait 2 geminin Mozambik'in Beria limanma bol miktarda si lâh getirdigi belirtilmiştir. Bu silâhlann Rodezyalı gerillalara gideceği ileri sürülmektedir. ABD haberalma örgütlerine gö re, Sovyet gemileri Mozambik'e T34, T54 tanklarmdan getirmiştir. İngiliz haber kaynaklan Sovyetler Birliğinin Mozambik'e boşalttığı silâhlann eerilla savaşı için en yararlı araçlardan olduğunu belirtmişttr Bunlann arasında tüfek, hafif ve ağır makinalı tüfek, havan topu. elbombası ve tanksavar topla n bulunmaktadır. Zimbabwe Kurtuluş Ordusunun sayıları 1215 bin arasında olan kuvvetleri, Mozambik'te Ro dezya'nın beyaz azmlık hükümetine karşı girişeceklerl kampanyanın ilk kısmında uygulayacaklan gerilla eylemleri için hazırlanmaktadırlar. «Zimbabwe» siyah gerillaların Rodezya' ya verdikleri tsimdir. îngiliz haber kaynaklan, Zim babwe Kurtuluş Ordusunun 34 bin gerillasınm eğitimden geç tiği ve bunlardan 1.100 kadarı nın Rodezja içlerinde eylemleri ni sürdürdüklerini belirtmişlerdir. düşünelim. Firma yönünden, yine ayni brüt Ucret gider yazılacak, bu nedenle mâliyet unsuru olarak işçilik değişmeyecektir. O halde, ücretler içindekl gelir vergisinin, ücretin dışında bir mali yük olarak düşünülmesi ve firmaca gider yazılan, işçinin yükünü taşıdığı bu verginin imalâtçıya iade edilmesi haksızdır. Bu, vergi iadesi rejiminin en sakat yönünü oluşturmaktadır. Eğer ücret vergileri için, mutlaka bir vergi iadesi yapılması gerekiyorsa, bu bir teşvik ve değer yaratma primi olarak, ihraç edilen malı üreten isçiye yaoılmalıdır." IADENİN ÜYGULAMDIGI BAZ Anılan kararnamenin 17. maddesi iade tutannın nasıl hesaplanacağına ilişkindir. Buna göre, iade tutan satış bedeline (net döviz girdisi) iade oranının uygulanması ile bulunacaktır. Ticaret Bakanlığından bir uzman: «Aslmda bu uygulama sistemin mantığına ters düşmektedir. Bir malm bünyesüıdeki vergi yükü, o malm birim miktarına ya da maliyetine göre saptanabilir. Satış bedeli gibi değişken bir unsura göre iade tutannın hesaplanması, gerçek vrrgi yükünden farklı iade yapılması sonucunu doğurur. Bu dunımda daha çok vergi iadesi almak için satış fiyatının sunl olarak yüksek gösterılmesi yoluna gidilir. Ve bu yolla yapılan fazladan iade, yalnızca döviz kaçakçılığına verilen bir prim olur. Çünkü ihraç mallarının dünya fiyatları bellidir ve bu fiyatlar üstünde satış yapma olanağı yoktur.» Merkez Bankasmdan bir uzman bu düşüncelere sunları eklemektedir: .1975 yılı başından bu yana. 1974 yılına göre büyük bir düşme gösteren işçi dövizlerinin, bir takım aracılar eliyle suni olarak yüksek göste Y A RI N : DOLAYll DEVAIÜASYON VE DİĞER VERGiLERLE îLiŞKi 6 aylık eğitim Zimbabwe Kurtuluş Ordusun daki gerillalar tüfek, ağır • hafiT makineli, havan topu ve el bombası kullanmaiannı sağla mak amacıyla altı aylık bir egi tim döneminden geçmektedirler. Gerillaların kullandıklan silâhlan tümünün Sovyet yapısı oldu5u ilert sürülmektedir. Batılı gözlemcilere göre, Rodezya'daki azınlık vönetiminin ordusu. Afrikalı siyah gerilla ey lemlerini denetim altına alıp dur durdugu takdirde Ktiba ya da diğer ülkelerin agır silâhlarla ge rillalara yardım etmesi olasılıSı bulunmaktadır. Bu gözlemcilere göre, Rodezyalı siyah perillalann eline ağır silâhlann geçmesl Afrikanın güneyinde Angola sava şına benzer yent btr savaşın çıltmasma neden olacaktır. Siyasal gözlemcller. Sovyetler Birliğinin Mozambik'e yerden havaya füzeler dahil olmak üze re çeşitli agır sll&hlar göndereceğini öne sürmektedirler. Rodezya'dald azınlık hUkümeti nin Başbakan Yardımcısı Edward Sutton Pryce «Rodezyalı kuvvetler İle gerillalar arasında ki çatışmalann tüm Mozambik • Rodezya sının bölgesinde sür düğünü» belirtmiştir. Rodezya'nın sınırlı ordusu İle 800 mfl uzunlugundaki sının denetleme sinin çok güç olduSunu bellrten Başbakan Yardımcısı. «Ülkenin ekonomisj tanm üretimtne dayalıdır. Sınırlardan tarlala nmıza yapılan saldınlar tilkeml zi zor durumda bırakıyor» de miştir. (Dı? Haberler Servisi) Dofarlı lider Massud: "İktidar Umman'ı ülkeyi çok para verene sattı,, UMMAN'DA DOFAR GE31İLLALARI, YILLARDAN BERİ SULTAN KÂBUS, İNGİLİZ VE İRAN ASKERİ GÜC LERİNE KARŞI MÜCADKLE VEBMEKTEDİRLER. UMMAN HALK KURTULUŞ CEPHESİ LÎDERLERİNDEN SAİD MASSUD, FRANSA' DA YAYINLANAN VE ÜÇÜNCÜ DÜNYA ÜLKELERİNİN SESİNİ DUYTJRMAYI AMAÇLAYAN AFRİQUE ASİE DERGİSİ MUHABÎRİNİN BU KONUYLA İLGİLİ SORÜLARINI CEVAPLANDIRMIŞTIR. AŞAÛIDA BU GÖRÜŞMENİN ÖZETİNt OKURLARIMIZA SUNÜYORUZ.' SORU Savaşınız halen na durumdadır? CEVAP Hakkımızda pek çok söylenti çıkanldı. Bu söylentilere göre güya Güney Yemen bize yardımı kesmiş ve bize Suudi Arabistan yardım elini uzatmış... Bu haberlerin gerçekle hiçbir ilgisi yoktur. Bu propagandalar düşmanın bizi zayıf düşürmek için başvurduğu bir silâhtan başka bir şey değildir. Kâbus ise zafere ulaştıklannı iddia etmektedir. Oysa bizim savaşımız devam etmektedir. Vmman'da İngilizlerle İranlılann güçlerini arttırmalan da bü savaşın devam etmekte olduğunun en güzel kanıtıdır. SORU Ürdünlü askerlerin durumu nedir? Onlar hâlâ Umman'da mı? CEVAP Ürdünlüler büyük kayıplar verdikten sonra, bir kısım askerlerinı geri çektiler. Çekmeye de mecbur kaldüar. ÇUnkü bu kayıplar hem Ürdün ordusunda. hem de Ürdün halkmda büyük hoşnutsuzluklara yolaçtı. Ama Umman'daki istihbarat örgütü ve tutsak alınan gerillaların sorgularmda yine Ürdünlü subaylar kullanılmaktadır. Bu subaylar Umman'daki bütün hapisanelerde görev yapmakta ve İsraillilerin Filistinlilere uyguladıkları işkence yöntemlerini onlar da Kurtuluş Cephesi militanlanna uygulamaktadır. Bu olgu Ürdünlü subaylarm siyasal tutsaklan sorgulama yöntemlerini siyonistlerden öğrendiğini göstermektedir. SORD Suudi Arabistan Kâbus'a neden daha büyük çapta yardımlar yapmamaktadır? CEV,\P Gerçekten Kral Faysal zamanmda kâbul rejimine çok daha büyük yardımlar yapılıyordu. Örneğin Riad, Kâbus'un Ürdünden aldığı otuz uçağm parasmı ödemişti. Yeni Kral Halit ise bir Ürdün gazetesine verdiği demeçte, İran'ın ülkemize yaptığı müdahaleden kaygı duyduğunu söyledi. Kral Halit'e göre Umman'ın içişlerine karışmamak gerekir. Bütün bu sözlere rağmen, az da olsa Suudi Arabistan'm Kâbus rejimine yaptığı yardım devam etmektedir. SORU Umman Dışişleri Bakanı, Herhangi bir Arap ülkesi Dofar gerillalanna karşı savaşmak üzere İran ordusunun yerini almayı teklif ederse bu teklifi reddedeceklerini açıkladı. Bu Kâbus'un tutumunda bir değişiklik olduğunu gösterir mi? CEVAP Hayır şimdiki rejim hükümranlığma tamamen başka bir ülkeye kaptırmış durumdadır. Zaten iktidarda olanlar ülkeyi en çok para yerine peşkeş çeken kompradorlardır. Umman da hâlâ İngiltere'nin bir sömürgesi durumundadır. İngiltere'den başka şimdi de İran ortaya çıkmış bulunuyor. İran Hür müz boğazmda Umman'a ait Um elKayvayn adlı Ada'ya üzerinde bir askeri üs kurmak amacıyla el koymuştur. İran ayrıca Musandam Yarımadası'nda da bir üs kurmustur. Iran Sahı • «SULTAN KABUS. ZAFERE İDDİA EDİYOR. MIZ DEVAM EDİYOR. ULAJTIKLARINI UMMAN'DA INBIRLEŞIK ABAP EMİRLIKLERI OYSA BiZiM SAVA5J GiLiZLERLE, İRANLILAR1N GÜÇLERiNi AR1TIRMALARI DA SAVASJN DEVAM ETMEKTE OLDUĞUNUN EN GÜZEL • Mekke Cidde SUUDİ ARABİSTAN "İRAN ARAPLARI KUŞATMA STRATEJiSiNDE ISRAİL'İN YERiNi ALDI,, Pehlevi ve Başbakan Hüveyda, bugün 25 binden ibaret olduğunu tahmin ettiğimiz askerlerinı geri çekseler bile, bu iki üssü ellerinde tutmaja devam edeceklerini de açıkladılar. SORU Basra Körfezinde güvenliği sağlamak için tasarlanan anlaşmaya karşı mısmız? CEVAP Biz bu anlaşmanın bölgedeki halkların çıkarlanna ters düştüğünü daha önce de d r Sana ' Y E M EN Umman Denizi Amerika Birleşik Devletleri Kabus'u desteklerken gerekçe olarak sizin Maskat'ta iktidan almanız halinde Hürmüz Boğazı'n dan geçişin güçleneceği ve müttefikiniz olan sosyalist ülkelerle ilerici Arap ülkelerinin topraklarımızda üsler kuracağmı ileri sürmektedir. Buna ne dersiniz? CEVAP Bütün bunlar bize karşı girişilen saldırıları haklı göstermek için ileri sürülen bahanelerdir. Safduyu sahibi insanların bu gibi yalanlara nasıl inandığma şaşıyorum. Uluslararası bir boğazdan geçişi kısıtlamakta, ne gibi bir çıkanmız olabilir? Müttefiklerimize gelince, onlar bize hiçbir art düşünce beslemeden yardım etmektedir. (Diş Haberler Servisi) açıkladık. İran Şahı"nm yajilma emelleri o kadar gözle görülecek kadar açıktır ki, en gerici rejimler bile bu anlaşmaya imza koymaktan kaçınacaktır. Üstelik İran Amerikan emperyalizminin bölgedeki köpril başı durumundadır. İran, Arap hal kmm etrafındaki çemberi daraltma stratejisinde îsrail'in yerini almış bulunuyor. SORU îran, lngiltere ve ARAP YARIMADASININ GUNEYiNOEKi UMMAN'IN STRATEJiK ONEMi BÜYUK Ünlü şarkıcı Tom Jones'in ses telleri 15 milyon liraya sigortalı Ünlü şarkıcı Tom Jones, sesıni 15 milyon liraya sigorta ettırmiş. Sanatçı, nefesinı açmak ıçm her gün düzenlı olarak bir atlet gibi antrenman yapıyor. Menajeri Gordon Mılls'in açıkladığına göre Tom Jones gıtiğı her yerde, en kötü koşullar altında dahl en az beş mil koşuyor. Unlü şarkıcınm amacı tizık bafcımdan da formda olmak. Çünkü o ses tellerinın titreşıminı ciğerlerdela ha vanın sağladığma inamyor. Bu yüzden de göğüs katesinı şampiyon bır atlet gibi gelıştırmiş. 1.90 boyundakı sanatçmın ciğerleri ö lıtre tıavayı ıçine alabıliyor. Her türlü şarkıyı aynı rahat lıkla söyleyebilen şarkıcmm sesi 3.5 oktav. Bır seks sembolü haîuıe gelmiş olan sanatçıya sanneye çıkmadan öncs dünya ağır siklet ooüs şampıyonu Muiıammet Alı Clay" ln masörü taralından masaj yapı lıyor. Menajerıne göre Tom Jones, diğer süper starlann aksine çok alçak gönüilü. Şarkıcı geziler sırasında ışler aksı gıtiğı, zam?n bile huzursuzluk yapmıyormuş. Ote yandan lüks ıçmde yaşayan Tom Jones, zengın msanların küçük otomobıller ıçıne sıgışmasına akıl erdıremıyor. Unlü sanatcınm içinde kırkbeş oüa sı bulunan Oır şatosu, Loncira ve Las Vegas'ta ıkı lüks daıresı, bır jet uçağı ve bıri Mercedes dı ğen Rolls Boyse marka ıkı de araöası var Aılesınede ÇOK aiişkün olan sanatçının, dünyamn dört bır yanında yüz mılyona yakın plağı satılmış. Ingüterede çok agır bir bıçım de vergılendirıldığınden şıkâyetçi olan Tom Jones, kazancının «o 98'ını vergı olarak devlete ver / mekten şikâyetçı olduğu ıçın Amenka'ya yerleşmeye karar vermıs. [ Ankara Ankara Ankara Ankara AnJcara Mikrofonda Demirel, fonda Atatürk Başkenfin sanatssver çevreleri Başbakan Demirelin Mcrsin'de çekilen filmini başarılı bir yapıtn olarak niteliyorlar. Oemirel'in çıplak başı ekranda parlarken espriler yapıhyor. Alnım açık, başım dik, der her zaman Demirel. Film de saptıyor bu sözleri. Alnı da, tepesi de çıplak gerçekten, başım dik tutmağa da özen gösteriyor... Filmi seyrettiniz mi bilmem. Mikrofondı Demirel, sağa sola dönüyor durmadan, yüz elli milyarlık bütçeden, yatırımlardan sözediyor, fonda Atatürk heykeli ve havada balonlarla 1974 yılındaki devlet yaşamımn karikatürünü yanjıtıyor bu Mersin filmi. Gülmek mi, ağlanıak mı gerekiyor, kestiremiyor insan, daha çok kara mizah havasından... gelin verdi, damadı Ankara'da İran'ın ikinci elçisi gibi: Ama Nevruz Bayramında yoktu Çağlayangil, Istanbul'a bir cenaze törenine gitmiş. Kimi diplomatlar Ankara'da olsa da bayram havasına ters düşeceğini söylüyorlardı. 12 Mart dönemine ait açıklamalarında İran Şahı'nın sözlerine de yer vermesini Buyükelçi Çemşit Garib'in garipsedıği söyleniyor. Diplomatik Partilerde Lübnan BOyukelçisi de ilginç konuşmalar yapıyor. Beyrut olaylarının içyüzünii dinlerken Beyrut'dan Ankara'ya bir çizgi çekenler Lübnan'daki sağcılarla Türkiye'deki ülkücüler arasında çağrışımlar yapanlar da var... 'Bu iş karakolda biter,,.. Mobilya dosyasıyla ilgili gensoru, başkent çevrelerinin en canlı konusu hâlâ... MSP'nin bu gensoruyu siyasal bir sorun diye nitelemesi yorumlara uğruyor, teşvik belgeleriyle ilgili hikâyeier anlatılıyor durmadan. Demokratik Partililer Altmısvedioğlu'nun son demecine fena halde içerlemişler. Adana Milletvekili Ibrahim Tekin, Adalet Partlsi Genel Başkanının melotlarmı tyi bilen bir kh! olarak çok lyimser görünmüyor bu gensoru i">"u<uncla. Bu iş parlamentoda diyor. değil, karakolda biter, Sarı diplomatların trafiği hızlandı.. Türkiye'deki ilk sarı elçl, LiuChun Ankara'dan ayrıldı, Pekin'e döndü, yerine Kanada'da bulunan Wei geldi, ilk sarı elçinin veda kokteyli dört yıilık anılan tazeliyerek geçti. Sarı diplomatlar dört yıl önce Ankara'ya geldikleri zaman Mao yakalı, koyu grl elbiseleriyle yeni bir moda yaratmışlardı. Nergis Sokağındakl elçilik bir bekârlar koğuşuna benziyordu. Yapışık kardeşler gibi birbirlerinden hiç ayrılmtyorlardı. Veda kokteylinde TUrkiye'nin ilk Pekin elçisi Nuri Eren de vardı, sarı ülkeye çevrik anılar yüzyıla damgasını vuran Mao ile ilgili izlenimlerini anlatıyordu. Sarı ülkeye giden ilk Türk Dışişleri Bakanı Prof. Turan Güneş yoktu bu toplantıda. Ama kulakları cok cınlamıs olacak. Kalabalık arasında Kasım Gülek'i görenler Prof. Güneş'in CHP'dekl son olaylarla ilgili bir sohbetini hatırlıyor, şöyle diyorlardı. Turan Hoca da çok şakacı, Ecevit'e benzetilir mi hiç? Kasım Gülek, Nevruz bayramında bulusanlar.. Tahran'daki Gülistan Saraymm bir minyatürü olan İran Elçiliğinde Nevruz Bayramı kutlandı geçen hafta. Genelkurmay Başkanı Org. Sancar, sivil elbiseleri içinde orgeneral Eşref Akıncı, Dışişleri Genel Sekreteri Şiikrü Elekdağ Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fuat Bayramoğlu, eski Tahran Sefirelerinden Mehves Aksalur, CENTO Genel Sekreteri Haluk Bayülken, Amerikan Elçisi Macomber, Yunan Büyükelçisi Kosmodopulos da bayramı kutlayanlar arasında. ABD Elçisi de Washington'a uçtu hafta sonunda. tDiplomallir her zaman umutlu ve lyimser olur» diyor. Türk diplomatları VVashington'un bu iyimserliğini paylaşıyorlar mı bilmem? Elekdağ'ı da, »iyasal yardımcısı Necdît Tezel i de çok iyimser gormedim. Dışişleri Bakanı Cağ'ayangil Türk İran dostluğunu Içtenlikle <? »ekler her zaman. Kızını İran'a Beş hükümete tanık olan elçi.. Belçika Büyükelçisi Bassanpicerre Bruksel'e dönerken, büyük flört havasmda. Veda yemeklerinde güzel konuşmalar yapıyor, Türkyie'nin demokrasiye bağlılığını övüyor. Çankaya'da Cumhıırbaşkanıyla bir buçuk saat süren veda konuşmasında, Türkiye izlenimleriyle Korutürk'ü de çok duygulandırdı Belçikalı diplomat. İki buçuk yıltn renkli bir filmini aktarır gibi, Van köylerinde bile iç ve diş politikadan söz edildiğini, Türk halkının demokrasiye bağlılığını anlattı. İki buçuk yılda beş hükümet değişikliğine tanık olmuş Mr. Bassampierre. Bu beş hükümeti Batı demokrasisinin bir zaafı ama, Türk demokrasisinin sağlıklı bir belirtisi diye niteliyor... HAZIRLAYAN: Müşerref HEKLMOĞLU Baskent çevreleri Kasım Gülek'in politikayla uğraştığını biie unutmuşlar, onu siyasal müzenin bir parçası olarak görüyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle