04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 10 Jsbıt 1 9 7 i | afdas vsrgi kuramı, «Devlet eiderlerini karşılamak ıçın, ozel kesımden kamu kesımıne, kanun zoru ıle kaynak aktarma. şekie degerlenen klâsık vergı tarıfını reüdeder. la gore, para basma yetkısının tek sahıbı devn gelır sıkıntısı çekmesı, ve bu ıhtıyacı vergı ı karmaşık jollarla gıdermesı duşunulemez gı, deiletın gehr ıhtıyacını karşılamak ıçın ıl, ahnması gerektıgı ıçın alınır. Bu gerek, nomık ve sosjal zorunluluklardan dogar Çaıız devletı, toplumun sadece ıç ve dış gulıgım saglama yukümlulugü olan «Jandarma r let> olmaktan çıkmış Onun ekonomık sosdegışme ve gelışmelermden sorumlu tutulan, fah Devletı> olma hmıyetme bürunmuştur Aslında, devlet gıderlennın para basma yoe karşılanması da, bır bakıma vergı almaAma ne devletın kımden ne kadar aldı, ne de gerçek odeyıcısının ne kadar odem bılmecugı bır vergıdır o Bılınen tek şey, vergının jukunun, dar sabıt gelırlılenn üzeyuklendığıdır. Vergı kaçırma konusuna gelınce Önce şunu rtelım Vergı verılmez. alınır. Bu da bır *m meselesıdır Ijı kurulmamış bır vergı »mınde, kaçakçılık onlenemez Her tarafından k açılmış bır sı^temde, malı ıdareden vergi ıkçılığînı onlemesını ıstemek, ona çayırda ık kovalatmaya benzer Tutabıhrse tutsun. Geçen arahk ayı sonîannda, Malıje Bakanrnn Istanbul da gmştığı genış operasyonun, amento çevresınde tasvıp gorduğü, takdırle ılandığı duyulmaktadır Anılan operasyonvın, ılan amaçlan ne derece karşüıyabılecek kaerde olduğunu tartışmıyacağız Ancak buraçıkarılabılecek bır sonuç var. Demek kı, amentomuz, vergı kaçakçılığına karşı. Başka ı olması da duşunulemez Ancak. yetkıll ımet organlannca açıklandığına göre, bu mlere başvuran icra organı ve aynı parlato, bazı gelır vergısı mükelleflerı ıçın, goluk hadlermı genışleterek, buyukçe bir kıtıcaret ve sanat erbabını defter tutma müfıvetınden kurtarmaya hazırlanmaktadır. tlgılı ve yetkıhlerın, vergl kaybına karşı ©1ılkelerınden şuphe etmek istemeyız. Ancak tılen son hazırlığın, vergı sıstemimızde bübır gedık açarak, o ılkenın gerçekleşmesmi msızlık olçusünde zorlaştıracağı da açıktır. 3u konuda buyuk bır değerlendırme hatasına lüyor olrnalı. O da şudur Denılebılır kı, rulük, vergı »lmamak değıl, ödenecek verı, odevlmın defter ve belgelerle saptanan • gelın Uzennden değil de, daha pratık k yontemle alınması demektir. Bu yolla, bu tan ahnacak vergı azalmayacak, belkl de OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Kaçakçılık Onlenecekse îlhan OĞUZ MBA Malıye Bakanlığı Hesap üzmam dan kavbı onlenemeyen vergflerin, bahsedilMi gızli vergıleme yollanyle bu gruptan aiınması durdurulacak, ote yandan Devlet, vergıyı odema gucu olandan alma olanağma kavuşacaktır Bugun eğer, hızlı enflasyon devrelerı olmasuıa karşın, 10 yılı aşkın suredır vergl tanfelerı değıştınlemıyor, en az geçım indinmi, klmseyi tatmm etmevecek düzeyde tutulmakta ısrar edılıyorsa, her geçen yıl bu durumun darsabıt gelirli zumrenın vergi yukunü artırdığı bilınmedığmden değıl deyım >erınde ise bol gelirlının vergl kaçırması onlenemedığındendır Konunun, bu grupla ilgıli başka bir ydnü daha var O da şu Devlet gıderlerı vergi kaynaklı gelırle karşılanamazsa, açık ve samımi bır fınansman yolu olarak, nıhayet borçlanmaya başvurulabılır. Borclanmanın vukunu ise, bugun de, yann da, darsabıt gelırlı grup taşır. Çünku bunlar devlete borç veremezler. Onlardan zorla borç alınması düşünülebılırse de, Tasarruf Bonoları uygrılamasında bunun neye varaeağı görulmuştur O halde bu borç yıne, kanunı vergılerinin almmadıgı yüksek gelır grubundan saglanacaktır. Bunun karşüığında bdenen faız gelıri de, her türlu vergıden muaftır Bu borçlann faız ve ana paralan, vergı sistemi avnı kalırsa, vann yine darsabıt gelırlilerin yükunu taşıdığı devlet gelırlennden odenecektir. Vergı sısteminın etkınhğıni, l$lerhğini bnleyici Relişmelere, sıyası ıktidarlar da karsı çıkmalıdır Çunkü artık toplumda. fakirhginin genlevışinin sebebmi alın yazısında ılâhı takdırlerde bulan kutleler azalmı?. sorumlulutım devlette olduğu gerçegini gorenler artmaya baslamıştır. Bu oluşum, gıderek, gayrıcıddi yontemlerle, gunubırlık takdirlerle hükumet ettna olanağını tıkayacaktır artaeakhr.. Dofnıluk ihtımsli guçhi savlard'r bunlar. Ancak sorun, goturuluk hadlenne yeni dahıl edılecek mukellef kutlesı ve onlardan tah»ıl edilecek vergı degil, rergi ststemının bugune kadar kapatılamayan «goturuluk» gedığınin buyütulerek, kendı kendıne ıslerlığının tamamen ortadan kaldırılmasıdır Gerçı vergi kanunlanmız, gotiirü usulde verfilendmlen mükellefleri fatura T.S. gibi belgo alıp verme mukellefıyetınden muaf tutmamıştır. Ancak uygulamada, bu hükümlen ışletmeve olanak yoktur Bunlann belge almaması, sattıklan mal ve hızmetlerın geme doğru v* üretıcısıne kadar kayıt dısı kalmasına neden olur. 1yı bır vergı sıstemi goturuluk hadlerinın genış tutulduğu değıl, tuketıcınm dahı satın aldıgı mal ve hızmetler ıçın belge almasının sağlandığı ve bunun ışlediğı sıstemdır Anayasamız, herkesı kamu gıderlenni karşılamak üzere, malı gucılne gore vergı odemekle yukümlü tutar (Madde 61 > Bu amaca, ancak iyı kurulmuş ve işlerlığı sağlanmış vergı sıstemi ıle ulaşılabılır Devletin gelır ıhtıyacı mutlaka karşılanır. Ya açıkça vergl ahnarak, olmazsa (borçlanma gıbı yontemler bir yana) enflasyonıst yollarla karşılanır. Bunlann gerçekte darsabıt gelırhlerden alınan bır vergl olduğunu evvelce belırtmistık. Bu nedenle, bütun işçi örgutleri. memur kuruluşlan, darsabıt gelrrli vatandaşlar (genışletilecek goturuluk hadlenne gınp, defter tutma kulfetınden kurtulacak esnaf da bu gnıba gırer), ve bu gruplann gızlı vergılendınlmesıne karşı olacak herkes, vergı slstemını yozlaştmcı, yasal girışımlere karsı çıkmalıdır. Böyleoe, bir yan Iklnd olaraV, vergi, m»Hve poHHkasının vürütülmesmde devletm elindekı en etkılı araçlardan bırıdır. Aneak bunun kullanılabılmesı içın önce vergınin alınması, alınabıhr olması şarttır Uçuncüsu vergl kaçakçıhğınm onlenmesi, devletm fcaçınlmış vergılen, faız odeverek ve üstelık borç adı altmda devlet kasasına aktarma «orunluluklanndan da kurtanr. Çunku içtenlık ilkesme bağlı devletm borçlanma zorunluluğa, esas ıtıbanjle potansıyel kanunı . meşru gelırlerını devlet kasasına aktaramamasından doğar. Bu tur gelişmelere cıddi sanayıcıler, işletmecıler de karşı olmalıdır Çunkü malı ıdarenın başansızlığının kontrolsuzluğunun varatacağı altust olmus ekonomık düzende, Istanbul'un trafık keşmekeşı içmde ne derecede basanlı araba kullanılırsa, ıktisadi işletmeler de ancak o derece başanvl» vonptılpbılır 10 mllvona çıkacağı hesaplanan proiPİer plan safhasından gerçekleşme safhasma geldıŞınde, 2025 mıljonu gerektırecek noktaya ulaşıvenr. Yani işletme yonetıcısı üç adım otesını goremez dunıma gelır Bu da, ekonomı dışa açıldıkça ağırlığı artan bır «:akmcadır Son olarak, vergi sisteminin işlerliginl kaybettınci gelişmelere bızzat vergi kaçırmak isteyenlenn de karsı çıkmasını onereceğız Nedeni de şu Vergl kaçırmanın çok kolaylaştığı bır dUzende, herkes bundan faydalanmaya kalkacaktır Kerkesin vergi kaçırması, kaçırmadan umulan faydavı sılip süpürücü ekonomık etkıleri de arkasından getırir. Bu durumda vergi kaçıranlann tek kaıancı, içine düseceklerı suçluluk duygusu ve yakalanma korkusu olur. Saygı duyulacak defer hükümleriyle Tergl kaçırmayan mılkelleflerin, vergi sıstemlni bozucu gırışımlere karsı olma hakkıni belırtmeyi fazla buluruz Bu zUmreye karşı devlet, herkesten daha fazla adıl olma zorunlulugundadır Adalet de, saşma; eskl devimıyle, umumiv»tle kaımdir. Sonır olarak vergl kaçakçılıgı k»sınlıkle önlenmelidîr Bunda herkesın özellikle darsabıt gelırlı kutlelenn, siyasi iktıdarlann, cıddi sanayıci ve isletmecilerin ve hatta vergi kaçırma egılımınde olan Jcimselerin vararlan vardır Bu nedenle, bu gruplann, vergi ststemini yozlastıncı. işlerhgıni kaybettinci yasal gmsimlere karsı çıkmalan, sistemi iyilestinci önlemleri, bunlar kendılerine birmz külfet getirıyor olsa da, desteklemeleri gerekir Bu gelışme devletin dürtın vergı odevıcılenne karşı bır adalet odevidır de Eğer bu konularda bırlesilıyorsa, vergi kaçakçılığını önlemenın bır sıstem meselesı olduğu bılmmeli ve sistemi daha da bozucu gınşımlerden sakınılarak, onu iyüeştinci koklü önlemlere bir an evvel yönellnmelidır ORUNÇ azimızın başlığı çogu öşiye yabancı felecektîr. Kaşgarü Mahmut Dıvanu LugatltTurk'te orunç un nış\et. anlamına eeldığıni yazıyor. n'inci Yüzyıl Tiırk toplumlannda kullanılırmış orunç Gokturklerin Orhun yazıtlarında ise agı» sozcuğu ruşvet amacıvla verilen armağanı vurgıılarmış. Ama uzulmeyehm; rlişveti Icat edenle» Turkler değıldir. Eskı Yunanlüar çok rüsvetçi toplum imişler. Yalnız ruşvetçt degı), yalancıymışlar da; oylesıne kl eskl Yunan'da bazan kölelerın sözlerine aaygın yurttaslardan daha çok güvenUlrml*. tsa'dan önce 4'uncü Yüzyılda yaşayan ünlu hatıp Demostenes, ruşvet ve yalancılığa karşı amansız bır savas açmış; nnlfi »öylevlerinde rüsvetfUi|l insafsızca yerermis.. Ama kendisi de rösvet almak suçundan mahkum edilmış. Esld Roma'dan sonra küise postlannı ruşvet karşüıfında sağlamak eper yavguımış.. tslâm devletlennde ise rüsvetçıük bir Hİgınmış» Abbasiler döneminin unlu sairi Al îsfahani Isfahan'a cetiriien ve paravla halka gosterilen bir fii nedeniyle şu diteleri yızmış: Isfahan'da ıkl sey sa$ırtır ınsam.. Biri fildır, ötekl kadı. Yoktur ne bırıne, ne otekıne serbestçe giri?» Kim 011 görmek isterse, öder bakıcısına gırlâ ptrasiAma Miün bakıcın nerde ya kadı? Y imürülen irkiye İçinde <İN SÖNMEZ lduriilfişnnün fizerlnden otux kadar yıl geçti. Sabahattin Ali, guncel konu olırak ylne de fundemimize giriyor. Bunca yılın ardında, bır yazan guncellıktarıhselodağınaa çakıştıran ve gündemde tuiun cerçeklik ae l«Ur? 1 Eserlerinin sanatsal değerl, görkemll dnyarhfı 2 Tek sef sultasuıda \e giderek kapitalist Turkive ullannda. bır ilenbır geri donenirken; >aşama ozgurlumn yurtseıerlerden alınışı; elli yılı aşkın Cumhuriyet ecinde, Sabahattin Aliierin hııla çoğalışı. 3 Ardında kimlerın bulunduğu, kalın çizgUerle beHr*n bir cina;etin tırajık biçimi. * Sabahattin AliSaik Faik ürünlerinin, ffçtijtlmiı )nbeş \ıl surecınde okura sunuluşu, kitleye fotorulüsfi rine 1975'de yofunlaşan tartışmalar. 5 Bir hıkâteden uvarlanan «Hanende Mrlek»in, çok »cu (') olan, sıyaaal iktıdar tarafmdan sansur edilisi •*« k k h 1 Gormek ısterdık «Hanende Mclek»ln başına gelenleri. fie bekliyorduk. Nasıl bır slnema yorumu yapılmış, hlenın ozu \e jazann buradakı ınce duyarlığı ne gıbi goumlerle sergılenmiştl. Kısaca, jonetmen bu iırnne nasıl laşmıştı, llçhle bekUyorduk. Bu hikâye karsısında, bir *ma olayı olarak, alınan tavır önemllydi. T\ den kaldı . >ı kadar onemiıydi. Bılıyorduk, yazarın bakış açuına ve hıkâyedekl bütunluge ırak düsen bir Taklasun, karsıt v yapabUirdi. En azından milyonlarca Irleyici, bn yaxam eksık tanımıs olurdu. Burada bunlann uzerlnde durmayacağız. Bır kesit: Yü, 19401ar. «lsıtmak İçın» adlı hlkiyerl nsavahm. Bir Anadolu kaoabasında jörevli bir kitüikkonuya firişir jazar. Çamaşırlannı yıkamak içta ftltn kadın, odak noktası alınır. İçine kapanık, urkek, erilhcinm sessizliği içinde, bulunduğu toplumstl kosullarla atıJmıştır. Bu kisi, son kez çamasır almaya gelmlstlr; •evleri soylemek, yardım isteylplstememek açmasındakircikll kıpırtüar sezdirmlştir. «Hayır» yanıtı alır. Gider ve bir daha jorürunez. Bn olaetkisinde kalan küçuk kasaba aydını kisi, evçen güne gonuımejen bu kadını, dehsetJi bir tasa çemberl içinve bır çok olasılıfın akıntısında aramaya çıkar. Çamaşırcı kadın, olum dosefrindeki aç ve kurumuş dal deli kızuıın ısınmasını uğlamak için vakacak bulamaanadır. Lime lime vatağs jlrrrek, kızınuı donmamaaı kendi bedensel sıcaklığından gayrı verecek bir seyi kalan bir ana.. Bu, Turkıve koşuilannd», 1940lardan bir Ittir. Insan gerçekliğidir. «Csöyorum ana, donuvorum » inleyislerl arasında, her an biraz daha ölüme fiden ve •cek hiç bir seyi bulunmayan bir ananın kucafında çonn ölümüyle hikfiyenin sonu bellrlenlr. Olayı Izleyen , boylesı bır durum karsısında amansızca bir dzelestiçinşır. Kendinı kıyacak denll suçlar. Bu Sabahattin Ali'dir.. lp40larda, TurkijeU ardınua yaşadığı «erçekUk ve yalığının yansımasıdır bu! Bir başka kesit: Al bır gazete haberi: Tarih 9 ocak 1978. Yer: Tarlabası. «Çocuklan usumesin dije kömsusunun kömüründen ın anne, oldurfildd. Bir leğen kömur için cinayet ü>okıs gunlerini titreyerek geçıren ve çaresızlık içinde kıvm vaşü kadın, bir lefen kömfir tçln hayatından olmns, çocuğu «Üşuvoruz anncciğım» dıye valvarmalanna daamı>arak, bodrumda baskasına ait komürleri alırken, ıur sahlbl olan komsusu tarahndan vurularak öldtirüljtur hastanc yolunda can \erirken, soğuktan tıtreiki kuçük yavru bu defa anasız kalmanın . > Sabahattin Ali'nin ınsanlandır bunlar» Sababhattin Ali, otuz kadar yıl önce. aynı cerçeklikleri dıgı ıçın oldurîildu. Otuz yıl sonra, bizler, arnı gerlere tanık olmanın utanct içindeyiz. Turkiyeye vön m egemen çevreler, bu gerçeklerden utanır mı? Hiç mıyonız. Utansalar, sıküsalar gepegenç insanları kitle nde kursun yağmuru ortamına sokarlar mı? Bir leğen ıur ıçln cınajet ışlenen bır ulkede, vönetid olma soıluluğuna ulaşmış ınsanlar, değll bunlar. Bunlar. siyasal dar şakıleri.. Butun olaylann fflişiml de bunu dogrujr. Gençlerin Yakasını Bırakın 1981 Anayasamız bir devnm ertesı dotmustur. No var kı, 1961 Anayasamızı dünyaya getırmış olan 27 Mayıs Devrımı bır «temel devnm» degıldır. ^olundan saptmlmak ıstenen temel devrımı, yanı «Ataturk devrıminı» korumayı, ya$atmayı amaçlayan ve oıümleyen bır devnmdır Bız bu yazımızda, 1961 Anayasamızın s o zünde ve ozunde yer alan Turk t«mel devnmının eğıtım ılkelenn den soz etmeye çalışacağız. ARTIK ÜLKEMiZOE SıYASAL ÖRGÜTLER VE SıYASAL GÜÇIER ELlERıNı YARINURIMIZIN UMUDU GENÇLERıN. BU GENÇLERi YEÎıSTıRECEK ÖĞRETMENLERıN YAKALARINDAN (EKMELıDıRLER Ahmet COŞAR Üye«l yapımcııını yitirdiğımızden bu yana, ulkenuzde eğitım alanının, bır kargasa alanı olmaktan bir türlü kurtulamadığını soylemekte sanırım bir abartma yoktur. Giden ve gelen yıllar efıtım sorununu çozecek yerde gıttıkçe düğümlemiç, çıkmaz sokaklara «ürüklemıştir. Öğrencısınden öğretmenıne, yonetıcısmden velısıne değın herkesı tedırgın etmış, dert ve tasa kupu*japım»tır. ^ Gelecekt* yurdun yonetimine sahıp çıkacak, gelışımıne omuz verecek genç kusaklaruı bugtın gelınen noktada, mutsuz yığmlar halınde unıversıte kapısı onünde kümeleştıklennı, sağcı ve solcu dıve nıtelendınlerek duşman kamplara bblüııdüklerıni, sokaklarda aeıması: vuruştuklannı, bırbırlenne tetık çekıp kan akıtîıklarını üzulerek gbniyorsak bunun tek nedem temel devrımm ılkelennden saptmlmıs, yönu yon temı belırsız bır egıtim dizgMİ ızlenmesındedır EGİTİMJH KATKISI Duraksamadan sojleyehm kı: bır ulkenın kalkırunasında, toplumun çağda» uygarlık duzevıne ulaşmasmda en etkm oge kuşkusuz ınsandır Kişının ulkesının kalkınmasına, toplumunun mutluluğuna katkıda bulunabılmesı, ülkenın koşullanna ve geleceğına ters düsmeyen cıddi, tırtarh, bılınçlı, çağdaş bır egıtım ve oğretun surectnden geçmesme baglıdır. Bu yönden eğıtim ve ögretim sorununu toplumun başta f«len en önemli sorunu olarak gormek, toplumda gozlemlenen tüm bunalımları, çalkantılan, du zendekı bozuklukları egitım ve bgretım dızgesının «sısteminın» temelinde aramak gerekir Toplumu olusturan her bırey, cvrene geldığınde kahtımsal «ırsi», biyolojik ozellikleriyle bıçım lenmeye, ıslenmeye nazır bır yapıya sahiptır. Bireyin felısimı. meslefi oluşumu, belırli bır dunya gbrüşü kajcanması salt, goreceğı eğıtımin niteligine ve ıçerıgıne baglıdır. Bu anlamda egı tim, bıreyı biçjmlendıren en onemli etkendır Salt, egıtımle bıçımlenecek bireyin, toplumun ge lecekte kazanacağı niteliklenn bcü olduğu dUsünülürse. eftitı min toplum ybnünden taşıdıgı onem v aftırlüc daha lyi arüasılabılir. Çağımızda bıreylerıni, çağm ee reksmimlerinı ıçeren bıçimde bır eğitım ve bğretım sıirecinden geçırme olanagına kavuşmuş uluslann büyuk teknoloıık asamalara ulastıklan, uzayda dolaatıklan, ekonomık ve topîumsal sorunlan nı çözmede guçluk cekmedıklerı bılınen bır gerçektır Öte yandan bu olanağa kavuşamavan ulusla rın ise; geri kalmışlıktan, somu rulmekten, türlu bunalımlara suruklenmekten kurtijlamadıkları da açık bır olpıdur EGiTiM IIKEIEIİ 1961 Anayasamızın sozünde re özünde yer alan Turk temel devrımı, eğıtım vonünden Üç temel ilkeyı içermektedır a Turk mıllî eğıtımı, «çağdaş bılım ve eğitim» eaaslarına uygun olaoaktır. Çünkü Anavasamızm 21/4 maddesıne gör» çağ daş bılım ve egitim esaslanna avkın eğıtım ve oğretım yerlen açılamaz. b Turk mılli eğitımi, «layik» olacaktır Layiklik, Cumhunyetin yasamının ön kosuludur. c Türk millt egttiıni, «cafdas uygarlık düzeyıne» eristırici olacaktır Zıra Cumhuriyet yoneümı Türk ulusuna bıhm, teknık ve sanat dallannda batı deger yarplannı kazandırmayı amaçlamıstır. Ne yazık ki; Anayasamızın değindiğımız açık hukmüne ve Cum I.RGAJA ALAH1 Turk temel devrimının büvuk TEŞEKKÜR Kızımı yaptığı amelıyatla şıfaya kavuşturan Kulak B o ğt* Mutehassısı Sayın, Dr. EROL TEZEL'e Narkozıtor Dr BEHLLX ÖZDEMİR COS*R\ ve bizden alakasını eşırgemeyen Dr. MüSTAFA Ç4K.4RA \e Başhemşırt PERIH\\ ERGtL. hemşıre H4CER SÖZEN ve diğer hıaaıetı geçen hastane personelıne alenen teşekkur edenm. DOG*NALP Cumhuriyet 1047 huriyetın temel felsefesine karşm açılmış olan, çağdaş bılım ve eğıtım esaslanna aykın amaç guden aınsel eğıtım kurumlarının gıderek yavgınlaştırılması bır yana, asıl ışlevlen dınsel hızmetler olması gereken bu tür oğ Şu vön iyl bilinmelidir ki; İsretım kurumlannı bıtırenlere, ter yonetıci ister oğrenci ve bğyuksek oğrenıme geçıs hakkı tareticı olsun herkes Türk Milli nınmıs, devletin guvenlik kuvvet I%ıtımının belırtmeye çahştığılerı içinde yer almalanna ola mız genel amaçlan ve temel ilke nak «agianmaya ^ ltaüu9tl«iKUrf > Mftıçinfe kalmak zorandadtr. Bundan da ote, tum bu yönleri Atatürkçü. devrımci düşünce dı başlıca uğrası sayan, her ışte on koşul olarak ilerı süren bır siya şına çıkma gücüne sahıp değilsal orgtıt Cumhuriyet yonetimin dir Seçeneğıni başka yönde vs yolda kullanmakta bağımsız dede söz sahıbı edılmıstir. jjıldır. Yonetici, bğrencı ve öfre Boylece Turk temel devrıminin tici Cumhunyetin «devnmci» ve eğıtım yönünden ıçerdıgı ilke «layık» niteliğıni titizlikle ve ler kokunden sarsılmıştır Bu sar «koktenci» bir tutumla korumak sıntının yarattığı tehlıke sanıldı lorundadır. özgür TUrk ulusuğından çok daha buyuktur. Bu nun ve Türk yurdunun varlığı gun ulasılan yerde seyırcısi ol ve selameti sadece Atatürk devduğumuz oyunlar hep bu tutum nmlerinden şasmavan, sapmave davranısm ürünüdür. yan bır efltimin «kbktencı» uyTurk temel devnmının ve Tür gulamasına baglıdır. Her sey, akıve Cumhunyetinın rutellkleri ma her sey tüm bundan sonra 1961 Anayasasuun baslangıç bo gelır Bu uygulamanm sağlanma lıimU ıle ıkıncı maddesınde be st için ön koşul olarak deriz kı; lırgın bır bıçimde saptanmıştır. artık ülkemızde siyasal örgütler Turk milli efıtiminın temel ama ve siyasal gilçler ellerini yannla cı, Türk ulusunun tum bireyle rımızın umudu gençlerin, bu rını Anayasamızın başlangıcında gençleri yetıştırecek, gelecege ha ıfadesuu bulan ose uygun, mıllt suur ve bütünlük içinde, barısa. sırlayacak oğretmenlerin yakalave ınaan hak ve ozgurlüğüne da nndan çekmelidırler. Yoksa bu gıdış btzi giildüımez. ağlatır. yalı, Ulke kalkınmasını sosyal adalet ve Autürk devrimleri dog Hem sadece yönetilenleri dejil, rultusunda gerçekleştirmeyı a yonetenlerl de'^ maçlayan, Turkıye Cumnurıyetıne karsı görev ve sorumluluklarını büen yurttaslar olarak ye< tıştırmektır. Bunun yanı sıra dengelı ve sağ lıklı bıçimde gelismis bir karaktere, ozgur ve bilimsel dtlsünme gucune, genış kapsamlı bır dunj ya gorfışune sahıp, msan haklanna savgılı, girisıme değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan, yapıcı, yaratıcı ve verimh kısiler olarak yetistirmektır. Kısınin kabiMyetlerini jtelıstirerek ona gereklı bılgi ve beceri kazandırmak suretiyle kendisint mutlu kılacak ve toplumun mutlulug\ma katkıda bulunaeak bır meslek sahıbı olmasını sağlamaktır Bövlece Turk ulusunun çağdas uvgarlıjın yapıeı, yaratıcı, seçkin bır ortagı olması »a* lanmıs bulunacaktır Gorülüyor ki; devletin ve Cum hunyetin temel nitelıklerinı oluş turan ve belirleyen devnm ilkeleri Türk mıllı egitiminın de va« geçılmez ilkeleridir. Purda devnm deyımi, dzellıkle Atatürk dev rimlerı devımi üzerınde durmak ta yarar vardır Devtim kavramı, sözcuğün açık anlammda da belırlendiği üzere durğunluğun, alış kanlığın, hareketsizlıgin karşıtıdır. Devnmcihkte hiçbır zaman duraklama voktur. Bılım ve tek nığın gelışmesıyle modern toplum yaşamının koçullan ve vapı sı da «Urekli olarak değışecektır. Kendilerini bu değışmeve uvdur mayan, başka bir soyleyişle devrım yapamavan toplumlar çagın gerısınde kalmaya ve ilen toplumlann sömurgesl olmava mah kumdurlar Işte Ataturk devnm lennde ve Türk Mılli Eğıtım diz gesınde (s)stemindeı temel amaç geri kalmışlıktan kurtulmak çağ daş uygarlık duzeyine ulasmak tır. lemiyor mu7 O halde «tesbih ç«kenle. tetık çeken bır değıldir» sozunde bır anlam var mıdır' Va tan sever kim, vatan haıni han gısı ayırdedılebilır mı? Şımdi, düşünelün bır kez; bu sozleri kim söylüyor, sorunlu hükümetin başı sayın Başbakan söylüyor Başka. ister sağda ister solda olsun yasalan çiğneyenlerin yan tutmaksızm korkusuzca yakalanndan yapışmakla jrdrevli Cumhuriyet Savcılanna emir ver me yetkısı olan sayın Adalet Bakanı söylüyor Bu sozler slzde ne gibi bir çağnşım yaptı bllmem ama bana, «adı Reşıt ne duy ne işit» özdeyişınl ammsattı. Hukuk Tarihi hocası Dr. Ahmet Mumcu'nun «Rfltvet> ustune lltinç bir incelemesi var. Dortyuz sayfalık bu kitapta koskoca bir Urihin ruşvet batakbğı anlatılıyor. Tarihte «Devlet örgütü»nun gelişmesule birlikte oluşup palaalanıyor ruşvet. Bir ara tslim devletlerinde ruşvet öylesin* kok salmış kl «her uç kadıdan ıkısı cehennemlıktır» diye bir «hadis» bile uvdurulmus. Selçuklu Imparatorlugunda görenek yoğunlaşarak surmüş Selçuklu Sultanı Muhammet'in veriri Hace Ahmet, hasmı olan Ebu Hasim'l öldıirtme izninl Sultan'dan yarun milvon dinara koparmış. Bunu vaktinde haber alan Ebu Haşim, SulUn'ın bir usağına 10 bin dinar vererek huzura çıkmış ve SU bin dinara vezir Hâce Ahmetl öldurmek hakkını satın alarak partivi kazanmış. O§m«nlılarda ise ruş\etin na^ıl işiedığinl çoğnnluk bllir. Çandar» h Kara Halil Pasa askeri örgutun llk adımı olan vava nnıfını bile rüşvet alarak kurmuş. 17'nci Yumla gebndiğinde lmparatorluğa «ruşvet ekonomısi» egemenmiş. Ruşvet verilmeden hiçbir makam sağlananuyor, memurluklar açık artırma ıle satüıvormus. Malma'ya göre: « Ker makamm ücretl »nceden bilinir, v»a(J edlp vernuyenlerden ruşvet mübasirle tahsıl olunur^ 1579'da tran Knmandanı Mustafa Pasa. ordugthındakl butun alt gorevleri psrajla satarmış. 16'ncı yüznlda sipahiiere parayla isbı venp kalelerde hemen bemen hiç asker bırakmnan alay bevleri görülmüş. 1581'da sikke (altın veya Kumuş para) basımım vapan blr Musevl, Rumell Bev» lerberi Mehmet Paşa'va asker maaşlannın ayarı bozuk sikke Ue «denmesl İçin 2W bin akce rtlşvetl kabul ettlnnl»: bu vfizden yeniçerl kesimlnde ayaklanma olmuş. Ünlö Sokullu Mehmet Paşa'nın bile bu volda adı çıkmış. Hanva fatıhi Yusuf Paşa namusltı adammıs, ne Irimseden alır, ne verirmiş; ama Sultan'a Glrit'ten bol armağan geürmedlii için lS46'da idam edilmiş. Ruşvet böyle«slne vavginmıs Onmanlıda... Tanzimat dönemlnde çflrfiyüsfl önleroek İçin MecUtI Ali çareler dflşOnmüş: Ruşvet niçm verilir? Ya defi mazarrat için veya celbi menfaat İçın. Tanzimatı Hayriye sayeslnde can, mal, ırz güvenlıği sağlanmıştır. O yüzden defi mazarrat İçin v«rilen rüşvetin ortadan kalktığına hükmedilebilir.» Mecllsi Ali'de haarlanan betjede «TürkisUn'ın rüşvetçiliği dünyada darbı mesel haline geldlği^ kavdedilmış; ama önune eeçllememiş. tkind Abdulhamlt donemlndo ruşvet ayvuka çıkmış; öncellkle vabancılardan abnan rüsvetler, keıelerl doldurnvormuş; filkentn çıkarlannı yabancılara rügvet karşüıfı satmak devlet adamlannda doğal meslekmis <• 5*yle blı» bakalon ltft'nıa 10 «nbat aab ptnu miae . RasretçUlkte ddftmlf hlr»ey n r mıT VEFAT Tiearet Bakanlığı eski ümum MUdUr ve Başkanlftnndan Cemal Ziya ARDA hakkın rahmetine kavusmuştur. Cenazesi 11.2.1976 gunu oğle namazından sonra Hacıbayram «>mıı dırılarak toprağa verılecektlr. AtLESt VE âRKAOASLABI (Cumhurlyrt: İMS) CAGOAS YAVIKIARI ÇIKTI OKTAY AKBAL Sonuçlandınrsak; ölümunden otuz, ürünlerlnm fizerindaha uzun süre geçmiş. Ne var ki, Sabahattin Ali'nin tnlan aramızda. Hemen yanıbaşunızda, her gün sokakta, ia karşılaştlfunız lnsanlardır onlar. Bir açıdan, toplummcılerı çok ilgilendıren, bir konumdur bu Sömnriilen kıye gerçekliğinde, geçiş surecinin ne denll uzun, n« li acımasız oluşunun belgesi olarak ele almalmz bunu. Otuzkırk yıl sonra, benzer gerçekliklertn daha yogun a katı clarak vaşanması, bir yazarın topluma bakıs açın dcrınhçını belirler. îşte, Sabahattin Alı'yl guncellıkhsellık odağında çakıştıran ve aramızda yasatan beceri, derinliğıne yaklaşım olsa gerek. Sömiırulen Turki\e içinde, bir \azar olmak için, bn li geniş kapsanüı bakıs açısı, az sey mi? Boru mantan ve cam yünü satın alınacaktır 1 Kurumumuz ihtiyacı icin 925 metre cam yıinü Ile 3266 metre boru mantan lcapalı zarfla teklıf alınmak sure. tıyle satın alınacaktır. 2 Bu ışe aıt şartnameler bedelsız olarak Kombmamız Malzeme Servisınden temın edılebılır. 3 îhale 18 2 1976 günu saat 15 00'de Et ve Balık Kurumu Zeytinburnu Et Kombınası Müdürlüğtınde yapılacağından kapalı teklıf mektuplannın aynı gün en geç saat 12 00'ye kadar Kombinamız Yazı ve Arşıv Işlerme t«vcU edilmesı lâzımdır Postada vakı gecıkmeler dikkate alınmayacaktır 4 Kurumumuz 3490 sajılı Kanuna tabi olmadığından lhaleyı 'gpıp japm&makts veya dıledlgine kısmen reya tamamen vapmakta serbesttır. yok eden atom bombas? dramım, Hırosima'nın o acılı funlerinl size venlden rasatacak «Hlroslma'lar ()lma«ıın»<ia avnca So\vctl«r Birliği ve Vu«o»l«vy» rözlemieri, izlenlmleri de yer •imaktadır. Bu kıtap İW) hin in^anı htr anıta llirosiıııa l.ır Olmaüin Fiyatı: 20 Lira Isteme adresi: ÇAGDAŞ YAYINLARI ' 'cagalogluHalkeviSok.no: 3941 İSTANBUL OlDltMEZ, AĞLATIR Kımı yetkıli ve sorumlumuz is tediğınce; «tesbih çekenle, tstik çeken bır değıldir» buyursun Bır ötekisi <bu kavga vatan severler ıle vatan bainlerinın kavgasıdır» desin Bu düşünce nevı değıstınr"" Bu mantıkla hangl çozüm volu bulunurî «Tesbih çeken» dıye mtelenen, «vatan sever» dıyo tanımlanan, kendisi gibi düşUnmevenin karsısına fikirl» pı!rm«ı örnekkrle... • m f jvflar. Et ve Balık Kurumu Zeytinburnu Et Kombinası Müdürlüğü
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle