Katalog

A1TI CUMHURİYET 12 ARALIK 1976 40 YIL ÖNCECUMHURiYET 12.12.1937 İTALTA, MİLLETIER CEMİYITİNDEN ÇEKilDI ROMA. n . (özel) Büyük Faşist Meclisl dün saat 24'de toplanmıştır. Meclls yalnız mühim zamanlarda toplandığı için dünkü toplantı büyük bir merak uyandırmıştı. On binlerce halk erkenden Venezia meydanını doldurmuştu. Her taraf bajraklarla donatılmıştı. Büyük Faşist Meclisi 2 ekim 1935'de toplandığı zaman M. Musolini Habeş harbinin başladığını bıldirmiş, 5 mayıs 1936'da ise Italyan impBratorlugunun kurulduğunu ilân etmişti. îtalya Anayasasını değiştirmek vejahut mllletin mukadderatı ile ilgili, önemli bir karar vernrek üzere toplanan büyük Faşist Meclisinin kararlan bütün dünyada büyük bir ilgi uyandırmışür. DUn akşam bu Meclisin toplandığı Plazza Venezia binasına Faşist bayragı çekilmlşti. Saat tam 23'de Musolini Sarayın balkonunda göründü. Ve şöyle konuştu: Siyah gömlekliler! BUyilk Faşist Meclisinin alkışlarla kabul ettiği tarihi karar daha fazla geciktirilemezdi. Senelerce mlsH görülmemis bir sabır gflsterdik. Bundan önce bize karşı tatbik edilen iktisadi zecri tedbirleri ne unuttuk, ne unutacağız. Bazı milletlerin yerlnde hareketlerle bunu tamir edeceklerini sandık. Fakat ktmse böyle bir harekette bulunmadı. Yahut bulunmak istemedi. Cenevreye gelince: Orada bazı hükümetlerin iyi niyetlerl kayboluyordu. Bu durum karşısında Cenevre kapılannda daha fazla durmamıza göz yumamazdık ya. Içerde veya dışarda kalmak zorunluluğunda bulunuyorduk. Dışarda mı kalalım? Halk Musolinln bir sorusraıa bir agızdan: «Evet!» diye haykırdı. Ve çügınca alkışlandı. Ay dmlatılan meydanda beş tabur askerle Lejyonlar marsı söylen di. Ve spikerin şu sozleri ile tö rene son verildi: «Musoini'nin sözleeri çiçek yerine kuvvetli bir ağaç ortaya çı karan bir tohum gibi iyi bir top rağa ekilmiş bulunuyor.» EDEBÎYAT SOHBETLERÎ RAUF MUTLUAT H atırlar mısmıs Ahmed Arifin «îçerde» şürini? Onun sevgi, umut ve coşku sesini: «Kaberin var mı tas duvar? / Deınir kapı, kör pencere, / Yastığım, ranzam, rtncirlm, / Uğruna ölümlere gidip geldigim, / Zulamdaid mahztm resim, / Haberln var mı? / Görüşmecim yesil sogan göndermis, / Karanfil kokuyor cigaram, / Dağlarma bafcar gelmiş memleketimin...> TELEViZYON PAZAR TELEVİZYONU AÇILIŞ lfcOl PAZARDAN PAZARA (1) 1010 YUMURCAK «Yumurcak ve Köpek» Komşular, köpeklerine bakması içln Yumurcak'a bıralnrlar. Bu sırada bay Wilson bir resim yanşma sına hazırlanmaktadır. 1055 PAZAR StNEMASI «Liman Çet«si» Yönetmen: Robert Parrish. Oynayanlar: Broderlck Crawford, Ernest Borgine. 18.05 PAZARDAN PAZARA (2) 1215 TRAFİK Şehir içi ve şehlr dışı tra fik kazalannın karşılaştınlması. İZ.30 ÎTALTAN SHOVV 12.45 ÇOCUK DENEN tNSAN 13.00 HABERLER 10.00 13.05 13.45 14.00 14.45 14.48 14.53 14.59 15.45 1530 16.20 16.30 17.00 17.05 17.30 17.50 17.55 18.05 18.30 SPOR PANORAMA VE NAKLEN YAYIN MÜZtK SPOR PANORAMA VE NAKLEN YAYIN ÇtZGl FtLM MOTO KONN KROS TENİS SPOR PANORAMA VE NAKLEN YAYIN SU ALTI BASKETBOL BASKETBOL ÎTALYAN SHOW BASKETBOL HABERLER HENDBOL VE SPOR PANORAMA SONU UZAY MELEGt REKLAMLAR ÇtZGl FtLM SHOW DOLU DİZGtN çiftliğinde karsüasır. Ancak Hass'ın dayısı ünlü bir hayduttur. Çetesl ile birlikte çiftliği soyma yol lan aramaktadır. PAZARDAN PAZARA (3) REKLAMLAR PAZARDAN PAZARA (4) TOM VE JERRY PAZAR TELEVİZYONU KAPANIŞ 19.17 1925 19.28 19.43 19.50 u ı küçük mutlulukla yetinen bir direnis gücü, acılardan aevinç çıkaran bir bilinç ışığı, uzak yarınlara bile bir umudun kanadında uzanan iyimserlik güveni nerden gelir? İnsandan, insan sevgisinden, onun sonsuz inceliklerinden doğallıkla. Ne söyler bir halk türîoisü: «A benim aslan yârim / Daglara yaslan yarım / Daglar cefa götünnez / Sineme yaslan yarim.» <tçerde> değiliz şükür; ama bahçeden çalınmıs yer odası kitaphğımın çıplaküğına bir oğul healyesi kJimin sıcaklığı geliverince, «evlâdnun mürüvvetinl» görenlerin dirligini yaşadım. Görüsmecinin gönderdigi yesil soğanın müjdelediği bahar umudunu duydum ben de; Ahmed Arif'in dizelerinde. Bedri Rahml Eyuboğlu, • Küçük Ressam.ın boyal a n karşısında nasıl sevindiğini anlatmıstı: «îçimde renkler uçuşur / Al yanar yeşil tutuşur / Ne sihirdir ne keramet / ne de el çabukluğu marifet / Bu biı ressam oğlu ressam işidir / Sag yanımda usul usul / Morla turuncu konuşur / Beri yanda kuzguni siyahlardan / Ödü patlarms beyazlar / Ötede çil yavrusu ç:bi dagılmıs pembeler / Kenarda vüzlerce senedir / Özledigi kahverengine kavuşmuş bir s a n / Beride Bursa çınilerine degmiş / Yunmuş yıkanmış bir memleket ruzgân / Bazen ıhk bazen serin / Isıl ışıl yanıyor mavilerin / Dilerim Allahtan dert gönnesln / İkl kocaman çiçek glbi sçılmış gözlerin / Miniclk ellerin.» Bana getlrUen Yahyalı, pek öyle pınl pınl şenlflcli degil, epeyce agırbaşlı. Lâdverdin yanında koyu vısne çurüğü; biraz zeytuni ve olgun san. Kıyıda giilümseyen smır beyazlan, dalgalı bir kenar suyu. Iste kaç gündür onu seyrediyorum; güzelliginin kaynaklannı, bize kuşaktan kuşağa aktanlmıs Anadolu be*enisini arayarak. Gene Bedri Rahmi Evuboğlu'nua dilelerini anarak: «Portakal kabugundan / Kavun daliminden / Havalandı nakışlar / Avşar kiliminden / Çılguı topuklar üstünde / Sebepsiz sevlncin / Adarrun canı dostlara / Giizel haberler götürmek ister / Aksi gibi ne dost var meydanda / ne de güzel haber.» Sevincim sebepsiz değil: Ustelik guzel haberlerlm de var benim. Degeri bilinmediğt için sorumsuzca harcanan «deli' para.jia değil, alm teri, emek hakkı. bilgi payı ve oğul sevgisiyle evine güzel bir küim getiren bütün gençleri kutluyorum; bu sütunu okuyan dostlann gönül aynasında. Babalık bencilligim burada bitiyor; slmdi edebiyatımızda, dilimizde Idlim konusuna yöneliyorum. Defne"nin dizeleriyle dile getirilen, anonim ürünlerdekl ulusal beğeni ölçüsüne: «Halının yazısı dügüm yazısı / Dügümün içleri parmak sızısı / Sundan bilmeyen na«ü okusun? / Hali bir destandır hicran üstüne / Aşık hasret yazmış onu dostuna.» Sözlük ve ansıklopedi bügilerine göre Farsça gillm'den kilim; döşeme, sedir. divan gıbi yerlere »erilen, genellikle renkli ve desenlerle süslü havsız kıl, yün dokumadjr. Desenleri zamine sonraden işlenmiş duygusunu veren, nakışları arasında deük bulunmayan ve bızde ciclm denilen çeşidinm de Farsça cacim'den geldigı belirtiliyor. En çok heybe (Arapça GÜL KOKAN HALILAR fsparta'yi nakışınan konusrum, Dedl: «Binbir bakışınan konuştnm, Göıriil derler bir kuşunan kontı^tum.. Hikâyei Gönül kuşu her boyam, Elvan elvan nakle durmus tsparta'm.» Bn ne halı! Sabah olur RÜ1 tokar, Akşam olur Ince ince vol hokar, Ya> gelince yayla kokar, bel kokar. Yidellere düşsem odur vatanım. Üzerine çıksatn gökler serranım. Odamıza bir Isparta serildi, SanJd bize bir bağ ferağ verildi. Eve halı dejcil dnrt mevslm geldl. DEFNE'yi bir uca vaprağ etmişler, Kular kirpiçinclen imzam atmışlar. (DENIZDEN ÇALINAtTS ÜLKE. 1971) blr yatak ÜstO, bir tabutluk adıyla üç kilim. çeşlttl hegbeier ve yeterince çuval dokur, bunları bolgesinin geleneklerine göre sutlerdi. Son yıllarda kilim, ev döşemesinde dekoratii bir unsur olarak şehirlilerin de kullandıgı malzeme arasına girdı. Isteklerin artışı, özellıkle yabancıların halı kadar kilime de öneta vermesi. bu konuda bazı çalışmaiara yol açtı.» Ziya Gökalp'ın «Türkçülüğun Esaslan»nda, MihaItıf'dan Gaston Rıchard'ın aktardıgı cümleye yaslanması bu geleneksel çabadan otürudür: «Hıç bir araca, hiç bir modele. teknik bakımdan hıç bir öğrenim v« egıtime sahip olmajran Türkmen kızınm. taklit edilemez nakışlaria süslü çok güzel halı kilimler yapabilmesi, ancak bir sanat iç^üdüsüne sahip olmasıyla açıklanabilirjı Bedri Rahmi Eyuboğlu, resmini ve renk lennı sevdıği «Küçük Ressam»ı tanıyor; «Dilerim Allahtan dert görmesın / Ikı kocaman çiçek gibi açılmış gözlenn / Minicık ellerin» dıyordu. Oglumun emek parasıyla bana armağan ettifi Yahyalı için ben hangi dikkatli sevgi dokumacısına teşekkür etmeliyım, güzelligı için? Sanırım bir halkın zaman boyunca ortakça edir.diği ulusal beğeni düzeyine. Bazen küçücük bir eşya parçası, coğraf>a içinde bir toplumun bütür kültür tarihinı özetleyebilir. Aşık Veysel'in dizeleriyle: «Göklerden süzüldüm tertemiz indim / Yere indım yerh renge boyandım / Boz bulanık bir sel oldum yürüdüm / Çeşit çeşıt türlü renge boyandım...» H3kimlik uzmanlıgını yaparken bir ögrencim (Dr. Mustafa Topaloğlu), Türkçe'de zorluk, süontı, bezgtalik bildiren sözcüklerin hemen hepstnde ç sesi bulunduğunu japtadığmı söylemisti. Attıla Ilhan'ın «Ç Koçaklaması» (Yasak Sevişmek, 1968) Asya'dan Anadoluya yapılmış bir göçün bu sesini getirir: «... tç Asya'dan daha oymaklar geiır / Kılçıklı kirpikleri deri kalpaklarıyla / Boşluğa oyulmuş adamlar kılıç ve topua / Yorgunlukları kırçıl bıyıklanna damlayan / Gögüs geçirmeleri ormanlar geçmekle bir / Saçaklı blr yangma dolaşmış çatırdayan / Ağaç ağaç devirdikleri aç baltalanyla / Tozlu bır ağlamak önleri sıra sürüleri / Çungar köpeklerinın ahp götürdükleri / Tellı kavaVcların pınltısı arasından / Belki Horasan'dan, belM Pamir yaylasından / Sakarya içlerine et tırnak ve boynuz / Hoş geldin Türk!...» Ama «Kilim» devince önce Behçet Necarlgil'ln bu adı taşıyan şiiri gelir akluna. «Çağın çiğ, kanşık ve trajik musikisini dile getiren», «Çirkinlikler, abesükler ve çatışmalarla dolu» zamanı, ev yaşammdan yola ç> karan, c ve ç seslerinin bilınçli tekranyla yansıtan olgun çalışması (Arada, 1358: bkz. Mehmet Kaplan: 5iir TahliUeri II; Cumhuriyet Devrl Türk Şiiri, 1973, 191 206): «Renkler, oldu bir kere, geçü. renkler / Düsünmek gerekti başlarken. sen buna / Renk mi diyorsun? Ben serın mavi / Ismarlamıstım sana sıcak çaylar yanında. / Çok çiğ çağ. Çaldılar. Çıplak. Mavi, ama bu / Kan oturmuş tırnaklardaki mavi. Geçti / Geçti. sökülemez, dokundu, sırıtır bosluk / Ben sana / Sakladığım baharlar nerde bu kilım için, / Nerde yıllarca önce ben sana.» Yazık ltı istediğım bölümlerinl bile aktaramıyorum o güçlü şiirin; işte kaç gündür, kim bilır kaç kez okuyorum. «Ama biz dokuduk bu kilimi. eh bir dereceye kadar» dizesine gelince içim sızlıyor: «Bu çürük iplik, bu ensiz atkı / Bizim »diye yerinmiyorum ama. «Hani beyaz beyaz beyaz Beyazları ne yaptm?» sorusuna gelen aydın cevaplar var. Çırılçıp'ak bir odayı dolduran, gül kokan halılar gibi, ahn teriyle kazanılmış bir gtizel oSul kilimi. Zeki Ömer DEFNE «ölmeden önce» Hass Cartwrite yıliar son ra dayısı ile Pandrosa 20.00 HABERLER VE HAVA DURUMU MC MİLLAN VE KARISI 20.35 «HUzünlü Bir Şarkı» TÜRK SANAT MÜZİGt 21.25 SOLtSTLER GEÇtDt Hüseyin Gökmen Suna Batıgün Güler Göksel Tahir Engin Içöz. BtR BELGESEL 22.10 «Eski Mısır'da Sanat» 22.45 GÜNE BAKIŞ 23.00 PROGRAM VE KAPANIŞ Oğul Kilimi hegbe'dent kullanımında geçerli eicimler, ensiz dokunmuş parçaların bir araya gefirilmesiyle perde va da örtü olarak da kullanılırmış. Gerisi şöyle: «Kilim, el sanatları alamnda genellikle kadınlar taraTından meydana getirilen dokumalar içinde, en eski gelenege bağlanandır. Bir evin döşenmesinde (yaygı. sergı), eşya taşımada (heğbe) rahire ve glyecek muhafazasmda (çuval), aşiretler ve köylülsr bu dokumalardan her zaman yarar'anırlar. Anadolu kilimleri arasında halılar kadar tanınmıs olanları vardır ve bunlar dokunduklan köyün, aşiretin, ailenin, bazen de motiflerinin adlanyla ün kazanmLşlardır.. Kilimlerde kullanılan motifler genellikle halıda, çinide, mermer ve tahta oymacılıgmda, hatta tezhipta kullanılan motillerin aynıdır. Ne var kl bütün bu motıfler, kilimde kuüanılan dokuma tekniginin ^ereğı olarak, köseli, Reometrik şekle sokulmuştur. Bu bir teknik zorunluktur: genellikle ıstar adı verilen dik tezgâhlarda dokunan kilimlerden, halılardaki gibi yuvarlak motifl'sr çıkanlsnîaz.. Eski her genç kız, erlemnceve kadar bir vatak altı. R AD YO TRT 1 05.00 Açılış, program ve Haberler 05.05 Türküler. sartaıar ve oyun 13 20 havalan 13.30 06.00 Kısa haberler 06 02 Günaydın 15.00 06.30 Bölgesel günaydtn 15.01 07.00 Kısa haberler 17 00 07.02 Köye haberier 17.02 07.07 Bölgesel vayın ve reklam19.00 lar 07.30 Haberler 19.30 20.15 07.40 Bölgesel yayın 20.35 09.00 Kısa haberier 20.55 09.02 Tatil sabahı 12.00 12.02 lnsa 13.00 13.15 Kısa haberler Radyo tiyatrosu Haberler Reklamlar ve Radyo TV program haberieri Oyun haval&n Bölgesel yayın ve reklAmlar Kısa haberler Spor magazın Kısa haberler Bölgesel yayın ve Reklamlar Haberler Bölgesel yayın Ocakbaşı Pazann melodllert Çocuklar tçın GUney Amerikadan müzik Tiyatro okulu îki solistten sarlclar îki solistten türküler Çağdaş sanatçılanmız Îki solistten sarblar lld solistten Türküler Türkçe sözlü hafü" müzik Solistlerdea seçmeler Barok müzik 21.00 Kısa haberler 21.02 Dinleyici isrflKİ«rt 21.30 Spor dergisi 22.00 Kısa haberler 22 02 Dinleyici istektert 22.30 Türk bestecüeri 23.00 Haberler 23.1W1.00 bölgesel yarn 23.10 Yurttan Sesler Erkefcler Topluluğu 23 30 Akdeniz Akdeniz 24.00 Kısa haberler 00.03 Büyük orkestıaıardaa seçmeler 00.33 Gece konserl 00.55 Kısa haberler 01.0005.00 gece yansı 19.30 Haftanın olaji 20.00 Erkekler topjulugu 20 J0 Cumhurbaçka,ilığı Senf. Ork. 1976197; yılı kouserleri 21.30 Türküler geçldl 22.00 İkl solistten sarkılar 22.30 Halit müziK * 22.45 Bir solistten türkiller 23.00 Çeşitli hafıf müzik Bir romanunız var 23.15 23 30 Haberler 23.35 Caz dünyasından sesler 23.55 Program ve kapanıs 19.00 20.00 20.45 21.30 22.30 Pazarm piAJdarı Müziğe çagn Barok müzık Tatil gecesi Ella Fitzgerald ve Louis Astrong 23 00 Gece konsari 24.00 Gece ve m ü a k 01.00 Jean Gabin'in ölümüyle Fransız sinemasında bir efsane son buldu Filmleriyle, aşklanyla fırtuıalı yaşamıyla Fransızların çok sevdiği aktör son yıllarını Normandiyadaki çiftliğinde geçirdi ayatı, sık sık tekrarladıgı şu cümleyle özetlenebılır: «Aslında hiç de fena sayılmaz. ... Gerçekten de Fransız sınemasının son efsane adamı Jean Gabin, yaşamı pek de îena sayılmazdı. Genç yaşta sinemaya atıîmış. Comedıa Française'in bütüa tanınmıs kışilerinin kılıgına girmış, 50 yıl içinde yüzlerce film çevirmişti. En ünlü yıldızlarla birlikte oynamış. Fransız halkımn gönlünde «iyi huyla, lnsana huzur veren bir aile babası» orneği olarak taht kurmuştu. TRT II 08.00 09.00 09.30 10.00 11.00 11.30 11.50 12.15 13.00 13.15 13.30 Gün başlıyor Tatil ve müzüc Türküler «eçıdi Çocuğun dünyası Saz ve ses dünyasırdan Radyo soslüğü Çeşıtli ulkeıerden naiil müzik Klâsik koro Haberler Hafif müzüt tki soUstten türküler 14.00 14.30 15.00 15.30 16.00 16.30 17.00 17.30 17.50 18.15 18.30 19.00 H A}K VE NEFRET başlarda tatlı bir Hlşkiye dönüşmüs, bu dostluk 38 yıl sürmüştü... Yurttan sesl*» Haberler YOUUILUK VE AİLBi Oysa 194046 yıllan arasında, o yıllann ünlü seks bombası Marlene Dıetrıch'le yaşadıklan fırtınah aşk nefrete döodU. Jean Gabin onu birden bir© terlıetti, bırkaç ay içinde de son karcı, Lanvln moda evinin ünlü mankeni, Dominique'le evleniverdi. Artık Marlene'in adını bile anmıyor, radyoda ondan söz edildiğinde, düğmeyi kapatıveriyordu. Bu nefretin nedenl ölümüne kadar bir sır olarak kaldı... 07.00 07.02 08.00 09.00 10.00 11.00 11.30 12.30 13.00 13.30 Açılış ve prcpıara 14.15 Güne başlarkea 15.00 Sabah konae'l 16.00 Müzik şöUni 16.30 Günün konseri Türk halk mÜ2iğinden ör 17.00 18.00 nekler 18.30 Müzik • Mağazm TRT III öğle konseri Bir solist «onscrl Çağdas Türk sanat mUziği Cağlar borJ müzik Çağdaş Türk sanat müzıği Solistler Topluluklar Konser saati Sizin için oeçUklerimız Caz müzigı Akşam konserl Program ve kapanıs SiNEMALAR BEY06U) ANKARA (64 16 86) Bas Belaa G. Bubikoğlu R. AS (47 S3 15; Cinayet Gecssl K. Douglas R.l. ATLAS (44 08 35) Dişe Dıs DÜNTA (4» «1 66) Colombo Aşk Hikâyesı P. Falk R l . EMEK (44 84 39) Bay Gorüla F. Testi. FtTAS (49 01 66) Beş Belalı Adam R. Bravvı R.1. KADIKOY GAZİ (40 36 25) CoJomöo Aşi: OCAK (36 37 71) Sevdalılar Hikâyesl P. Falk R.L S. Gökhan P. Savaş INCt (49 45 95J Sevdalılar P. REKS (36 01 12) Gülşah *Üçui Savaş S. Gökhan R. Anne K. Koçyiiit G. Soyd^n KENT (47 77 62) Dünyaya .Oüşen SÜREYYA (3< 06 82; Tannlana Adam D. Bowie R.l. Dehşeti R.T. KONAK (48 26 06) Çingene A. Delon A. Giardot R.F. TiYATROlAR MELODİ (64 U U) Disı SoyALİ POYRAZOGLU (49 56 52) guncular R.l. «Dur Komısma Sus Söyl«ne> MISTIK (46 15 14) 1 Smıfta Salı 21.15. Çar. 21.15. Şenlik, 2 Kanunun Yumruğu 16.30. Perşembe 21.15. Cuma ÖZLEM (66 60 83) 1 Güişab 221.15. Cumartesl Pazar 15.30. Küçük Anne H. Koçyigit, 2 21.15. Babanın Suçu C. Arkm R. ÇEVRE TİYATROSU (A. &bnRÜYA (44 54 57) Kucaktan Kulak M. SerezU 25 »1 78; «Nacaga A. Okay. lınJar. P&zartesl öaıiç ner gün SES (45 24 16J Çinden Gelen A21.15 Cumartesı 18.15 Pazar 18.15dam R.T. 21.15 perşembe (Halk) SİTE (47 69 47) Beş Belalı ABtRLtK SAHNES1 (48 53 46) dam R. Bravvi R.İ. Sezuan'iD tji tnsanj ÇaışamSİNEPOP (M 24 22) Dur Yapba 21.15, cuma, pazar 18.15. cuma D. Ayward R.T. roartesı, pazar 15.15. YENt MELEK (44 42 S9) DiinDEVRİMCİ ANKARA SANAT yaya Düşen Adam D. Bowie TtYATROSU (49 56 52) 1530 YUMURCAK (61 01 91) 1 GU1 ve 18.00 Halkın Gücfl 21.30 sah Küçük Anne H. Koçyiğıt, Toprsk. 2 tki Arkadaş C Arkuı DEVEKUŞU K A B A R E AKSARAT (44 46 75) «Yalan Dünya» Pazartesi hariç her gün 21.30 BULVAR (21 35 78) GUlşah Kü Çarşamba, Cumartesi, Pazar çük Anne H. Koçyigit, G. Soy1830. dan R. D OST L A R TtYATROSD HAKAN (23 42 33) GUlşah Kü(47 04 08) «SabotaJ Oyunu» çük Anne H. Koçyigit ÎPEK (22 25 13) 1 Beş B e l a i Adam, 2 Çügınlar Ormanda MURAT (24 «5 56) 1 Gülsan Küçük Anne H. Koçyigit, S Îki Arkadaş C. Arkın R. RENK (21 15 25) Kara ÇarşaX;ı Gelin S. Özdamar SUR (23 67 12) 1 Dlinvaya Düşen Adam, 2 Devlerin Öfltesi. ŞAFAK (22 2S 13) Dünyaya DUşen Adam D. Bovrie RT. Pazartesi, Cumartesl 18J0, Salı, Çarşamba 21.30 Cuma, Pazar 15.30 «Ezenler Ezilenler B>9kaldıranlar> Çarşamba 18.30 «Kerem Gibi» Cuma 1SJ30. G. ÜLKÜ G. ÖZCAN (46 80 91) «Klroe Nivet» Saü hariç, her gün 21.00 Cumartesı, pazar 16.00. t. 0 . HALK TtYATROSU (Bayrampaşa Beledlye T. 76 15 «2) Gfinestn Katli. Pazartesi. Salı harıç her gece 21.00 ÜMİT TİYATROSU (Nis» Tolga AŞKINER 47 18 86) «Basbakan Oluyorum» Çarşam ma 15J0, Perşembe, Cuma 21.30 Cumartesl 15.30 21J0 Pazar 18.30 21.30. NEJAT UYGUR TtYATROSU , (22 41 12) Muzdarip Çarşam j ba hariç her gün 21.30 Cumar. | tesi, Pazar 18.30. | TEVFİK GELENBE TtYATROSU (KadıkÖT tl) «Genç BakJcallar. Sab hariç ner gün 21.30. Çarşamba 15.30, cumartesi, patar 18.00 (matine). KENT OYUNCULAR1 (48 35 8») «Katır Tirnatı» Çarşamba 15.00 21J5, Perşembe, Cuma 21.15 Cumartesl 1815 2115 Pa aar 15.001815. HARBIYE ŞEHIR TİYATROSU (40 77 20) «Fırıncı ile Zürafa» 11.00 «Demokrasi benisi» 15.30 21.00. KADIKÖY ŞEHİR TtYATROSU (33 03 97) «Suçsuzlar» 21.00 ÜSKÜD.'VR ŞEHİR TtYATROSü (36 31 21) «Şvayk Hitlere Karşı» 18.00 21.00 FATİH ŞEHİR TİYATROSU i (26 53 80) «Hadi öldürsene ; Canikom» 15.00 21.00 cSırtımızdakiler» 18.00. Gabfn yasammın son jranlrrin! boi;ııcn bir hastene odasında tek basına, sevdiklerinden reçirdi yoksulluk içinde geçtiğinden kendi çocuklanna bu açıyı tattırmamayî kararlıydı. Çocuklanna ve kansma Normandiya'da yüzlerce hektarlık arazisini bıratayordu. Fransa'ya da şimdıye kadar tanıdıklan en güçıü aktörün unutulmaz anısını... Onu gençlik yıllannda tanıyanlar ıçu Gabln şiddetin, umutsuzluğun, acılann kahramamydı. Daha sonraki yıllarda tanıyanlara eöre, Gabin saglam karakterli, agır başlı, yaşlı kuşaklann bir ömeğiydi... îlichele Morgan'la dostluklan, ıik VE OIUME YENiLDi Fırtınalı hayatı, evliliklerl, çılgın aşklan, her biri birer sanat olayı sayılaı fılmleriyle Jean Gabin, sonunda ölüme yenildl. Boğucu bir hastane odasında tek başına, sevdiklerinden uzakta öldü. Son yıllarını geçirdiği Normandıya'dakı Çimiğinl, sevgili köpeklerinl. değerU atlannı bir daha Eöremeyecekti Fransız sineması onun gibi bir aktörü ebediyen kaybetti. Ancak eski filml9ri ardından unutulmaz bir anı olarak kaiacak.. Istanbul Müzik Festivali'nin ardından ünyadaki tüm Uluslararası Festivaller, Şenllkler ve benzeri yanşmalar ve gösteriler, hiç kuşkusuz çeşitli ülkelerin (rejimleri, ve sistemleri ve koşullan farklı olsa da) gerek sanatsal, gerek ekonomik ve turistik yönlerden dostça ilişkiler kurmasını ve özellikle sanatçüann birbirleriyle kaynaşmasım vt sanat alışverişini yoğuclaştırmayı sağlarlar. Ancak bu amaçta olumlu bir sonuç ve yarar elde edilebılmesinin temel koşulu : Bu gibi festivaller ve dolayısıyla yarışmalar hangı sanat dalında yapılıyorsa, bu gibi uluslararası bir sanat yarışması için «Evrensel kuralların zorunlu saydığı koşulların» hiçbir keyfi ve kişisel tutum yönünden açık vermeksizin mutlaka uygulanmasıdır. Her festival ve yanşma için bu değişmez üke uygulanmadıkça, aslmda hiçbirşey yapılmış sayılmaz! Yapılanlardan farzedelim ki herkes kendine göre, (iğneyle kuyu kazar gibi) bazı başarılı şeyler bulsa bile, Uerde kendi kendimizi aldatmış oluruz. Şimdi, Uluslararası 1. Istanbul Müzik Festivalini ister düzenleyenler ve bu uygulamaya katılanlar veya olumlu bulanlar: «Daha ne olsun! Müzik festivaline birçok ülke katıldı. İyi şarkıcılar vardı, iyi sarkılar söylendi. Jürıde müzüc otontelen vardı. 70 kışıbkti. Sonunda Türkiye hem beste, hem de şarkıcı dalında iki değerli ödül kazandı» ve buna benzer sözler soylesinler... Öte yandan bu festivali çeşitli yönlerden ister kıyasrya, ister yumuşak dille eleştirenler, beğemneyenler, dünyadaki prestijimizi sarsacak diye uzulenler, hatta kızanlar bulunsun... Herşey sonunda aynı tek noktada bırleşmekten alıkonamaz: Şayet «Evrensel kurallara» ve «belirlı koşullara» uygun hareket edilmezse, hafif müzik dünyasında TUrk bestecilerinin, söz yazarlannın. şarkıcılannın v« tüm müzik organizasyonlannın gelecekteki Selml ANDAK D Beste yarışmasında evrensel kurallara uyulmadı konun düzeltilmestee, kurallar dışında varsa kazanılanların ve büyük kayıplann yerine dönmesine, şöyle yapılsaydı, böyle olsaydı denmesine herhalde olanak kalmadı! Ancak, gerek basında, gerek festhali izleyen yabancı yerli kişilerin tümüne varacak kadar büyük çoğunlugunda beliren yankılar, tepkiler, söylentiler ve yorumlar özellikle «organizasyon bozuklugu ve koşullara uymamazlık açılarından bu festivalin dünyada pek eşine rastlanmayacak kadar kötü not almış sayıldığını gosteriyor. Hele bir Beste Yanşmasuıda, besteler yerine önceden şarkıcıların seçimi görülmüş şey değildır.. Şimdilik, müzik bölUmünde kaliteli şarkıların ve şarkıcılann bulunuşu, katüan ülkelerin sayısının yabana atılacak kadar olmayışı, Jüri'de bazı müzık otoritelerinin bulunuşu ve herşeyın ötesinde Türkiye'ye gerek beste, gerek şarkıcı yönünden ıkı ödül kazandınlmış olması görülen gerçekler olarak inkâr edilemez ve bunlar sevindirici olabüir. Faknt her geçen gün «madalyonun öteki yüzüsne ait bazı gerçekler su üstüne çıktıkça, söylentiler birbirini kovalarken bunların çoğunun doğruluğu da kanıtlarunca. şimdiki geçıci sevinçler, gelecekta «aldatıcı muUuluklan» haline dönüşür ve «acı son» ortaya çıkar! ... Ve bu olumsuz son, özellikle uluslararası müzik yanşmalanna ve festivallerıne bundan öncelerı ilk adımlannı başarıyla atmış bulunan sanatçılanmızın ve yeni hazırlıklara girişmiş müzisyenlenmizin de bundan sonraki olumlu çabalarını gölgeleyebılir? Boylece kurailara titizlıkle saygılı evreıısel müzik dünyasınm kapılannm Türk sanatçılanna kapandığmı görürsek üzüntümuz büyük olur? Gelecekteki başanlann ve olumlu çabalann tek koşulu: Müzik yanşrnalannın değişmez kurallarına bağlüıkür. böyle uluslararası îestivallere ve yanşmalara gereğiy!« katılabılmeleri ve olumlu sonuç alabilme olanaklan. başan kazanabilme şanslan sıfıra iner? Festivalin müzik bölümü sonuçlandı. ödüller paylaşıldı. Artık hiçbir şey ıçın gen dönülmesine, fiyas •»•••»••••••••••••••• ECZANELER BAKIRKÖY: Kaktus (Kartaltepe), Ferda (Yeşilköy). Kanarva (Kanarya), Ünal (Sefaköy). Sıikran (Esenler), Osmanıye (Osmaniye Cad.i, Eken fŞirinevler), Deva (Küçükçekmece^. Aydın (Bağcılar) BEŞİKTAŞ: Acarer (Mıstık Sineması altıl, Meral (Yıldızt, Di ler COrtaköy), Amavutköy (Arnavutköy), As (Balmumcul B E Y Ö Ğ L U : Necla Filibeli a s tiklâl Cad.'). Gücen (Hamalbaşıi. Aysal (Cıhangir). EMİNÖNU: Sıfa fKüçükpazari. Alemdar rcagaloflu), Yıldız <La leli), Gürler EYtİP: Üçşehıtler (Islambey Cad.), Dostlar (Bayrampaşa), Yıldız (Kartaltepe), Ümit (Ramı), Numune (Silahtar). FATİH: Tüzün (Yavuz Selim), Fetih (Halıcılar Cad.), Karadeniz (Fevzipaşa Cad.), Topkapı (Topkapı Cad.l, Ödemiş (Aksaray), Gülhan (Millet Cad.\ Güneş (Koca M. Paşa). Cibali (Karakol karşısı). KADIKÖY: Mühürdar CMühürdar Cad.). Kuşdili (Kuşdili Cad) , Yuvam (Acıbadsmi. Gürkan fZıverbey yolu), Tanver (Çifteha\oızlar), Ercan (Bostancıl. Gülsem fSaşkınbakkal) KARAKÖY: Akel (Şair Ziy» P. Cad.) KASIMPAŞA: Karadeniz CBahriye Cad.), Ersin (Hasköy). SARIYER: Alaaddin (Ortaçeşme Cad.), Neşe (Istinye) ŞtŞLİ: Işık (Hasat Sok.), Meltem (Kurtuluş Cad.), Dilek (Teşvikiye), Güvenevler (Mecidiyeköy).) Sakızağacı (Mecidiyeköy), Senay (Hürriyet Mah.), önder (Çeliktepe), Sultanselim (Sanayi Mah.), özden (Gültepe), Neşe (Okmeydanı) ÜSKÜDAR: Örmeci (Büyük Hamam S o k ) , Ihsaniye (Çiçekçı), Merih (Toptaşı Cad.), llkin (Beylerbeyi), Mine (Ümraniye). ZEYTİNBURNU: Yeşiltepe (Yeşiltepe 74. Sok.) KARTAL: Hasan Gayhan (Kü çükyalı), Pendik (Pendik) Istanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi Başkanlığından Akademimiz Makina Bölümü Malzeme ve ölçme Tekniği Kürsüsünde açık bulunan asistanlık kadrosuna DJlJıl, Akademüeri Asistanlık Yönetmeliği uyarınca seçme smavıyla ıki asistan alınacaktır. Isteklilerin Yüksek Mühendis olmalan gereklıdir. Adaylann öz geçmişlenni ve büdiklen yabancı dill belirten dilekçeleri ile birlikte Bölüm Başkanlığına en geç 21 Aralık 1976 Sah günü saat 17.00'ye kadar baş \urmalan duyurulur. (.Basın : 29692) 13546 FRANSIZCA Strasbourg Onlversitesi mezunu bayan Cgretmen taraiından Kadıköy yakasında oturan öğrencilere Fransızca ders verilir T E L t S8 68 M ^ ILAN Şirketimiz Merkez Teşkilâtında çalıştınlmak üzere, Askerliğini yapmış, Daktilo bilir, Almancadan Türkçeye, Türkçeden Almancaya ve îngilizceden Türkçeye, Türkçeden İngilizceye tercüme yapabilir mütercimler almacaktır. Mütercimlere 657 sayılı Devlet Memurlan Kanununa gdre ücret ve yılda iki maaş tutannda ikramıye ödenecektir. Aynca Yüksek Okul mezunu olup, 7 yıllık fiill kamu hizmetl bulunanlara 3. veya 4. dereceli kadro verilebilecektır. îsteklilenn, Personel ve Sosyal Işler Müdürlüğüne müracaatları rıca olunur. ••»»•••»•»>•»•»»•»•»• 13 II uçAGnn TÜRKİYE ÇiMENTO SANAYİI ü $ . GENEl MÜDİlRLÜĞÜ (Basın: 29670) 13551