04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
m Urkiye'tJ» dövl? re^ervleri yetersizliginin ekonomuıjı ciar bogazlarından bırinl oluşturduğıraa kuşku yoktur. Bu gerçek herkesçe bilinmekte ancak, durumun nasıl gelıştiği, tehlikeJ bır nitelik tasıyıp taşımadığı konusunda kamuoyıi pek az aydmlatılmış bulunmaktadır. Bunun başlıca nedeni, bu alanda ayrıntılı bilgi verilır emesı ve durumu oldugunddn iyi göstermek istcyen hükümet yetkllüerinin verdiği iv.msar rakamlarla yetınilmesidir. Oysa a."tm ve konvertibl dövız miktar.'arını gösteren bu rakamlar gerçeğin yalnız bır yönünü yansîtnıateta vs yurdumuzun ıçinde bu lunduğu tehhi;eh ekonomik durumun anlaşılma sıru sağlayamamaktadır. Bu nedenle, yazımızın amacı, durumu bütün açıklığı ıle gostermek ve doviz rezervlcrimlzdeki ıyileşme ve kötüleşma cğillırL.'erini olc'uğu gîbi yurttaşlanmızın gözleri önüne sermek olacaktır. 197f T OLAYLAR VE GÖRÜŞLER DÖVİZ REZERVLERt Ziya KAYLA Eski Merkez Bankası Başkanı konvertibl döviz hesaplanndan îbaret değildir. Aktıf tablosunun en altında «Muhtelıf» bölümünün «b» bendinde • Döviz» başlığı altında Banka'nın bir mıktar daha döviz alacağı ve Panı tablosunun altında da «Muhtelif» bölümtinün «d» bendinde yine «dövız» başJğı altmda Banka'nın başka dövız borçlan da bulunmaktadır. Dövizle ılgilı olan bu hesaplan göz önünde bulundurmadan gerçek dövız dunımumuzu değerlendıreoılmemize olanak yoktur. .Muhtelif. bölümünde yer alan döviz alacak ve borç.'anmız arasmdakı fark Banka'nın borçlu oldugunu gösterıyorsa ve bu borç altın ve konvertibl döviz alarak hesapladığımız miktarı asıyorsa, o zaman, Türkiye'nin döviz rezervlerinin yeterli bir düzeyde olduğu söylenılemez. Üzülerek beJrtelim ki, durum yukanda değindiğımiz biçimdedır. 13 kasım 1976 gününde Resmi Gazete'de yaymlanan 5 kasım 1976 günlü Merkez Bankası bülteninde 1 milyar 412 milyon lıralık muhtelif döviz alacağına karşı 59 milyar 637 milyon liralık muhtelif döviz borcu bu^unmakta ve bu iki hesap arasmdaki fark 58 milypr 225 mıivon limlık pasif kalmtısı oldufunu göstermektedır. Bunun anlamı, bu hesaplardan ö;üru ^.leritez Ecckası'nın 58 milyar lira değerjr*e riövi* îx>rcu "'(tafcudur. Bu borcun dö".r:z o.'arak karşıhğı 3 milyar 528 milyon dolardır. Buna karşıük, altın ve konvertibl döviz mevcudumuzun net miktan, bu tarihte, 806.2 .Tîilyon dolardan ibarettir. Işte, kamuoyuna bu perçek açıklanmamakta ve Türkiy«"nin 1 mllyar dolar dolaylannda döviz rezervi bulundugu söylenılnıekle yetinilmektedır. vizle olan alacaklannı çok aştığı ve ortada dövizle ödenmesi gereken onemli bır Banka borcu bulundugu açıkça görülmektedır. Bu olay son yıllarda ortaya çıkmıjtır. Eski yıllara doğru gidildigi zaman durumun böyle olmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar «Muhtelif» hesaplarda bulunan dovizler o yıllarda <ia. pasif kalmtısı vermişlerse de bu kalıntılar çok daha küçüktur ve 19C9 yılı dışında, altın ve konvertibl döviz miktannı geçmemektedir. 1975 yılı sonunda muhtelıf dövız hesaplanndan ıleri gslen pasif kalmtısı altın ve konvertibl doviz mevcudunun ılcı katma çıkmıştır. 1976 yıhmn ikınci yansında durum daha da kötülesmiş bulunmaktadır. 29.10.1976 gününde altın ve konvertibl doviz mevcudunun 786 milyon dolara düşmesine karşıhk, muhtelif döviz hesaplanndan dogan banka borcu 3 mılyar 484 milyon dolara yükselmiştir. Bu duruma göre, Merke» Bankası'nın bu tarihteki net döviz borcu 2 müyar 698 milyon doları bulmaktadır. îyimser Rakamlar Türkıye Ojtnhurlyet Merkez Bankası, 1211 sayılı kuruluş kanununun 63. maddesine göre, hafta sonu ititanyle hesap durumunu kısaca gösteren bir tultenı Resmı Gazete'de yayımlamak zorunluğundadır. Aktif ve Pasif tablolann dan oluşan bu bültende. altm mevcudu, sonvertıbl dövız bon;lu.'arı, konvertibl dovız alaoaklıları hesaplan vardır. Bunlann Turk lirası olarak miktarları da hizalannda ayrı ayrı behrtılmiştır. Altm mevcudu ıle konvertibl döviz borçlurarı hesabındaiu miktann toplammdan kortvertıbl döviz alaaıkiılan hesabındakı miktann çıkarüması sonunda, o tarıhteki cAltm ve Konvertibl döviz. miktannın Türk lirası karşıhğı elde edilir. Burun, o gün uygulanan değer uzennden ciolara <evrilmesi suretiyle buAınan milt tara «Döviz reaervi. denilmekte ve kamuo;iına bu rakamlar sunulmaktadır. Bu anlamdjki döv.z rezervleri 1969 yılı sonunda 169,2 milyon dolar iken. yabancı ülkelere gıden Türk isçılennın gelir.'eıinin büyük bölümünü Turkiye'je göndermeye başlamalan üzerine, giderek aıtış göstermiş, 1970 yılında 39S.3 milyon. 19Î1 yıluıda 472,3 milyon, 1972 yılında 1 milyar 350 milyon, 1973 yılında 2 mılyar 40 milyon dolara ka<J.ar yükse.'dıkten sonra, 1974 yılı sonunda 1 milyar 652 milyon dolara, 1975 yılı' sonunda 997,4 milyon dolara kadar düşmüs f ür. 1976 yılında azalmaya devam eden döviz r e z e r v lerı 13.8.1976 gününde 697,9 mılyon dolara kadar inmiş bulunmaktadır. 5.11.1976 günü itibanyle bu rakam 8W>,2 milyon do.ardır. Sözünü ettiğimiz döviz rezervlerıne bakarak, durumun tehlikplı olmadıjhnı söylemek yanlış bir dUşünce sayılmaz Çünkü. Türkiye'nin ekono mık gpcmişinde döviz rezervlerinin bundan daha aşagı düzeylere lndiğı görülmüştür. Yirlış olan, yalnız bu rakam.ara dayanarak bir sonuca varmaktır. Bır ülkenin. dövız bakımından, darlık ya da bolluk içınde olduğu yalnız basına. bu biçimde hesaplanan döviz rezervleriyle saptanamaz şltli girtşlmlerde bulunmuştur. Bu arada, Türk isçilennin yabancı bankalar aracılığı ile Türkiye'ye çekilecek tasamıflanna yüksek faiz vermek, bunlar tarafmdan açtınlacak DÇM hesaplan karşıhğında çesitli krediler sağlamak ve bu hesaplan açtıranlara bedelsiz mal ithal etme musaadesi vermek gibı, Devlet yönetiminln agır başlUığı ile bağdaştırılamayacak, çesitli çıkarlar sağlama yollarına gitmiştir. Sağlanan bütün bu çıkarlar yurt dışmdaki işçılerimizin tasarruflarını Türkiye'ye çekememiştır. Bunun nedeni, yabancı ülkelerde çalışan ışçılenmizin, hükümet yetkililenmn sandığından çok daha fazla bilüıçlenmiş olmalarıdır. Onlar, Türkiye'ye gönderecekleri tasarruflannm ne olacağını kesinlikle bilmek istemektedirler. Memleketleri için çok değerli olduklarını bildiklen, alın terlerinin ürünü olan bu tasarruflan Türkiye'ye göndermeleri için hükümetin tutarlı bır ekonomik politika uyguladıgından emin olmalan gereklidir. Bu dövizlerin, Türkiye'nin kalkınmasmda değil de büyük ithalâtçılan daha zengin yapmak için kullanılacagı kuşkusunda bulunduklan sürece paralannı elbette Türkive'ye göndermeyeceklerdir. öte yandan, basında yayınlanan haberlere göre, yabancı ülkelerdeki buyük bankalar, verilen onemli faiz farkma rağmen, Türkiye bankalanna dövu: mevduatı gondermekten çekınmeye başlamışlardır. Bunlann yerini, fazla gelir saflamak için serüvene atılmaktan çekınmeyen daha küçük bankalar ve fırmalar almıştır. Bu nedenle, çogu bir yıl vadeli olan DÇM hesaplannın gen venlmesi zamanı ge.ince, bunlann jeniden aynı kuruluşlara borçlanılarak ödenmelerinin ertelenmesi çok guçleşmiştir. Deprem Bilinci eçenlerde Paris'teki CNESCO Merkezinde yapılan Uluslararası Bilimsel toplantıda. depremin önceden saptanıp halkın bu tehlikeden kurtarılması sonınu konuşuidu. Tarihte ilk kez Çin'de büyük bir deprem önceden anlaşılmış 4 Şubat 1975'ie Liaoning ilinde oluşan Haicheng depremi, zararsız denecek biçimde atlatıiınıştı. L'NESCO'dan Görüş dergisinin son sayısında. Paris'teki bilimsel toplantıda edinilen bilgiler yer almaktadır. Bugün Çin'de Apollo l'zay Programına eşit çapta bir sismolojik şebeke oluşturma çabası vardır. 1966 yılında Hopel ilinde yaşanan depremden sonra, zamanın Başbakanı Çu En Lai, toplumsal yaşamda deprem kanusuna dncelik tanımak zonınluğunu duymuştur. şimdi Çin'de 17 standart istasron ve asağı yukarı 300 bölgesel deprem i.stasyonu çevresinde 10.000 profesjonel ve 100.000 amatör sismologtan oluşan bir örgüt meydana gctirilmiştir. Çinliler, aralarında çlftçilerin, öğretmenlerin, trlefon operatörlerinin, meteoroloji uznıanlannın ve radyo spikerlerinin de bulunduğu amatör gözlemcilcri bu örgflte alarak halkın tümfine bu alanda etkinlik tanımaya ve yurttaşla bilim adamınm aynı safta çalışmasına olanak hazırlamışlardır. Çalışmaiar başlayınca ilk kez Liaoning lli kuşkuları iistune çekmiştir. 1966 yılındaki Hopei ilinde görülen Hslntai depreminden sonra sisraologlar bu depremi izleyen küçük yer sarsıntılarının çok kalabalık eudüstri meıkezi Liaoning'e kaydığmı gözlediler. 1970 yılında bu Uin çok yakından izlenmesi karan alındı. Çalışmalar yoğunlaştınldı. Eylüi 1973 ile Haıiran 1974 arasmda düma yüzeyinin bir yıidaki normal ölçüden yirmi kez daha hızla yükseldiği, yer yuvarlağınm manyetik alanında bir değişiklikle birlikte, deniz yüzeyinin de yükseldiği saptandı. 1974'te kaydedilen yer sarsıntılan normalden beş kere çoktu. Bulgular sonucunda Hükümet. kötü bir depremin geldiğinl haber vererek halkı uyardı. Ama depremin tam olarak ne zaman ne yerde oiacağını Idmse bilemiyordu. Arastırmalar yoğuniaşıyordu. 1969 yılında meydana gelen Pohai depreminden iki saat önce Tientsin Hayianat Bahçesindeki bakıcı; sismologlara, kaplanlaruı garip davranışlarda bulunduklannı haber vermNtl. Çinliler sokaktald ya da çiftlikteki adamı, hayvanlann davranışlaruıı \e toprak ile su düzeyindeki değişimi izlemenin depremi haber alma yönünden yararlı oldoğunu savunmaktadırlar. 1974'te Liaonlng'te bu tür işaretler görttldü. Dört yerde kuyular bbdenbire çamurlandı ve köpürmeye başladı. Fareler deliklerinden tırladılar. Kış uykusuna yatmış yılanlar uyandılar; yfizej e çıktüar. Sonra Haincheng dolayında bir deprem oldu. llgilller, daha ağır bir depremin geldiğine inandüar. Bdlgedeki evlere teker teker deprem olduğu zaman tutum ve dav. nuuşlann nasıl ayarlanacağı anlatıldı. Olaylar gittikçe hızlaıuyordu. Şubat ayı baslangıcında rlrmi kuyu, artezyen kuyusu niteliğine dönüştü. Bazı doğal kaynaklarda l«e tersine, sular üç kez kesildi; sonra gazla birlikte fışkıtnava başladı. Yine aynı ay sismoloji istasyanlarından birinin çe\Tesindeki toprakta elektrik geriliml düştü. 1 Şubat'ta, daha önce hemen hiç yer sarsıntısı görülmiyen bir bölgede bir dizi küçük deprem izlendi. Aynntılı bilimsel bulgulan değerlendiren bilim adamlan, durumu httkümete bildlrdiler. Bir buçuk saat sonra Halcheng'te yapılan bir toplantıda karar verildi. Hiç zaman \itirmeden halka haber salmdı. Geçici kulübeler yapıldı, hastalar hastanelerden çıkanldı; ekipler kuruldu; yaşlı ve güçsüzler güvenli yerlere taşındı; herkes evinden dışan çıkb. 4 Şubat 1975 ak«amj saat 7.36'da Haicbene depremi olnştu. Ama çiftiik hayvanlan bile ahırlanndan çıkarıunıştı. En çok zarar gören bölçede evlerin >üzde 90'ndan çağu yıkılmıştı. Ne var ki Urunsal üretim bölgesinde bile tek yaralı yoktu, Haicheng'teki 3000 kisilik Dingiaşu bölgesinde sadece 1 çocuk yaralandı. Yingkou'da bir büyük caddede 3470 kist yaralanmadan depremi atlattı. Oysa orada 801 evden 82'si yıkılmıştı Çinliler dryorlar kl; depremlerden görülen zararlarm azaltınnası İçin tehlikeyi 5nceden haber almak yeterli değüdir Aynı zamanda halkın eğitilmesi ve sismologlarla işbirliği gereklidir Sismolojik çalışmalar Hükumetin görevlendirdiği gruplarla sınırb kalmamalı, halk kitlelerinin de görevi olmalıdır • Türkiye açısından ügiyle efllmek gerekir deprem sorununa. Görülüyor kl Çin bu işi yapmış. Komünisthri. Insanlan fırma atrp pişiren, banka soyap adam öldüren yaratıklar olarak görmek ve göstermek isteyenlerin hosuna gltmiyecek bu gerçek Ama ferçekten ders çıkarmak, çağdaş usanın jörevl olmalı G Çıkmaz Yol Merkez Bankası. dövjz olarak bu kadar çok borçlandınlırken sonucun ne olacağı hiç duşünulmemiştır. Yoneticiler, büyuk ıthalâtçı ve sanayicilerin döviz gereksinmelerini sağlamak amacı ıle, her türlü ışleme başvurmuslar ve bunlann gelecekte Türkiye'yı nasıl güç bir duruma sokacağını hesaplamamışlardır. Oysa, bu borçlann odenme zamanı er geç gelecektir. Çogu bir yıl vadeli olan DÇM hesaplannın vadelertnin yenilenmesi, jnıkanda açıkladıgımız nedenlerle. gitUkçe güçlesmektedir. Hükümet 44,9 milyar Türk Lirasını bulan Merkez Bankası döviz borçlarını bir yana bırakarak fabrika yapan fabrika temellen atmaktadır. Temellen Türk parası ile atılan bu fabrikalann gerçeklestirUmest için gerekli dövizlerin nereden sağlanacagını düsünen yoktur. Türkiye'nin doviz bakımından ne kadar güç bir duruma girmia olduğunu anlamak için, Merkez Bankası bültenleri üzerinde yüksek matematığe dayanan hesaplar yapmaya gerek bulunmamaktadır. Dört ışlemin ilk ıkisini bilen herkes Aktif ve Pasif tablolanndakı rakamlan kullanarak döviz durumumuzu saptayabılir. Türkiye'yi güç günler bekletnektedir. Yurdumuzu bu durumdan ancak. tutarlı bir ekonomik politika izleyen ve belli btr azınlıjı değil memleketi kalkındıracağına halkı inandıran bir hükümet kurtarabilir. Borçlanma Yolları Eski yıllarda, Merkez Bankası dıs piyasalara, bankacılık işlemlerinın gerektirdigınin dışında, dövız olarak borçlanmamakta idi. Türk hükümetinın yabancı ülkelerle yaptıgı anlasmalar sonunda elde edilen dövizler Merkez Bankası'na yatınlır ve banka dıs ödemelerini bunlan kullanarak yapardı. Merkez Bankası'nın döviz olarak btryttk ölçüde borçlanması, kısaca DÇM (Dövize Çevrilebılir Mevduat) hesaplan açılmasının kabulünden sonra başlamıştır. Bu hesapIara baslangıçta Avrupa döviz piyasası faizinden r .o 1 fazla faiz verümesi kararlaştırümış ıken 9 mayıs 1975'te yaymîanan bir tebüğ ile Avrupa döviz piyasası faiz oranının 1.75 Ustünde faiz ödenebileceği kabul edilmesi üzerine Türkiye'ye önemlı mıktarda DÇM gelrneye başlamıştır. Muhtelif döviz borçlulannda, 9.5.1975 günü ile 5.10.1976 günü arasmdaki artış 41.5 miiyar Türk Lırasım bulmaktadır ki, bunun büyük bölümünün DÇM yolu ile yapılan borçlanmalardan ilerı geldigine kuşku yoktur. Hükümet. yalnız yüksek faiz uygulayarak, dıs piyasalardan Türkiye'ye döviz mevduatı çekmekle yetınmemiş, yabancı ülkelerde bulunan Türk işçilerinin Türkiye'ye göndermedikleri tasarruflarmın TUrkiye'ye getirilmesi içın de çe Borçların Oluşumu Yukanda nasıl hesaplandıfuu açıkladıgımız 3 milyar 528 milyon dolarlık döviz Dorcunun niteligi nedir? Merkez Bankası aybk billtenlerinin son sayfalarında yapılan açıklamalardan anlaşıldığına göre, bu hesaplar 1211 sayılı kanunun 53. maddesine göre yapılan işlemlerle ilgili olan öbür döviz hesaplannı ve bankanm dıs ülkelerdeki muhabirlerinın konvertibl olmayan borç ve alacak kalınalarım göstermektedir. 1211 sayılı Merkez Bankası Kanununun 53. maddesinde sön i edilen lşlemler, Banka*nın döviz olarak kredi açması ve borçlanması ile ilgilidır. Bu duruma gore, BanKa'nın dovizle olan borçlannın dö Madalyonun Ters Yüzü Merkez Banlcası bültenlerlnde gösterllen döviz alacak ve l)orç."an, yukanda belirttığımiz Andre Malraux OKTAY AKBAL Evet Hayır Telefon... «Yapıt bir çağın, çağının Içinden doğar, ama o çafdaa kendini kurtanrsa sanat yapıtı olur.» Bu söz «moda» ya karşıdır, modanın her türlüsune, özellikle siyasal düşünce modalarına... Bugün öyle yazmak ge reklidir, diye öyle yazan, yann baaka türlü yazan kisilerin vapiH" gelecege kalmaz. Hem çağının .vansıması, * izleri, havası, anl.tmı olacak o yapıtta, hem de V'ğ'^ı jiMn t fflfttC Andre Malraux, bu sözü gerçekleştirmis sayılı bfiyfik ya* zarlardan »iriydi. Hem çağdaş, hem klasik. Yasadıği zaman içlnde «klasik» olduğunu gören birl. Romanlan 1920'den sonraki dünyamızın bunalımlannı, dflsfin çalkantılarını. eylemlerini duyurur bize... O çağından kopmayı hiç bir zaman hoş görmeedi. Balzac'ın 1845 yılında 1820'de peçen olaylan romanlaştırdığını »öylryenlere •Bırakın Balzac'ı caıum», demeslnde bıı çağını yaşama, yazma isteğini görmeliyiz. O çağını hem \aıar. hem eylera adamı olarak yasadı. Çajm büyük dramltrmın valnız tanıjh olmakla kalmadı, oyuncularindan biri de oldu. 1)231927 arasmda L'zak Dognda, Çin'de, Kamboçyada devrimcilerle işbirliği... 1936'da Ispanya iç savaşında pilot olarak savaşa katllma, yaralanma... Pransa savaşı, Riz i çetecilik... Kurtuluş çarpısmalarmda bir blrlik komııtanı olarak görev alma.. Siirekli eylem içinde yaHumaDİzmi söyle tanımlamı.ştı bir yansında; cHfimanizm «bu benim yaptığımı hiç bir hayvan yapamazdı» demek değlldlr, insanın içindeki hayvanın yap dediklerini yapmadun> diyetdlmektir. Yanl, «hayvanlıktan kurtulmak'ü hünıanlzm!.. «ti'lecefini bilen tek yaratık». insandı. Buno bilerek, yasamak, raratrnak zorundaydı. sanat bu bilinçli kuşkunun, bekleyişin, yaşama meydan okuyuşun ltişinden doğmustu. Juiien Green 1930'da güncesine şu satırlan yacar: •Malraııx ile, öğle yemetı. Ölümden korkmuyorum, clll yasına gebnekten, bu yaştaki cinsel güçsüzlükten ki ölüm demektir bu korkuyorum» diyor. Sonra benl çok hüzünlendlren s'a söıü söyledi: «On sefcizle yirmi arasmda yaşam bir çarşı gibidir. bir takım değerli şeyler parayla değil eylemle satuı alınır. Ama çoğu kez Insanlar hiç bir şey almazlar.» Yaşamı doyasıya yasamak. cağının sonmlarma, olaylanna tanık olmakla kalmamak, oynanan tflm oyunlara katılmak, yanılsa da, yenilse de. Malraux"nun eylemcüiği, 19301ardakl Gide'le birlikte komfinistUğl savımusn, sonra De Gaulle'e batlanısı, onun hükümetlerinde uzun süre Haber Alma, Devlet ve Kültür Bakanı olarak görev yapısı, yasamm içinde. önünde olmak tutkusunun ürünüdür. Malraos 1933'de komünizm için şdyle dlyordu: •Düşünme biçiminln defUanesidir öneiTıli olan. Komünizm maddî bir refab olmaktan çok Hıristiyanhğa benzer ruhsal bir reformdur» ölümttnden az zaman önoe bir dergide çıkan konusmasında «Günümüz uygarlığı, 19. yüzyılda bulduğu şey kadar onemli bir şeyi bulmaya mğraşıyor» demektedir. Geçen yüzyıl «Wreycilik»i buldu, a m ı bu bireje değer veren, önem veren, kutsal sayan bir görüştü, bir insanın değerli bir varlık olduğudur. Mntlu bireylerden kurulu bir toplum, mutlu olabilirdi ancak. Malraıu.'yu bütünciil düzenlere, görüşlere karşı çıkmaya iten, bu inancı olmalı «Gert'ek barbarlık toplama kamplandır. gerçek nygarUksa o karjplarda insanoğlunun yok etmek istedikleri yanıdır». der. Rıımanları, denemeleri, eylemleri ile «barbar»lığın her türlüsune karşı koydu™ «lnsan, başardığı eylemdir» ona göre; ortaya koyduğu yapıttır, flrundur, yararlı iştir, yoksa «rıüı hnllerinin karışıklığı, psikolojik gizleri» onemli değildlr. Taııntammaz bir kiş) oldufu halde İnsanın aonsuzluğtma bu açıtian inanır. «Insanlık Durumu», «Fatlhler». «Kraüar Yoltu, «Imut» gibl romanlarında bas kişiler «Malraıu» ya benzcrler» «Ölüme ve korkuya karşı varlığmı dnymanın 1H yolu vardır, yürekUlik ve cinseUlk. Bomanlarmm bas kisUerı bu özellikleri savunurlar. Ona göre Ud türlü devrimcl vardır, partUerin buyruğu ile eyleme (feçenler, yanl meslek* ten devriıncüer, bir de bir görüşe, bir düşünceye bağlananlar, giriştikleri eylemlerin bir işe yaramasını, yaçama bir anlanı vennesini isteyenler. Malraux*nnn romanlanmn baş kişilcrinde bu nltelikleri buluruz. benimseriz, yasanı senivenlerlnl. Malraıu serüvenll bir yaşam sonunda yetmiş beş yaşında öldü. Kansıııın. oğullaruun ölümünii (tördfi, nice deneylerden ge.;erek geldi bu yaşa. Bötün bu acılar. deneyler, savaşunlar onu sanattan, edeblyattan hiç bir zaman koparamadı. Bir soruşturmada şoyle bir soruyla karşı karşıya kalmıştı: «Sizi ilerde politikacı, yazar, devrimci. eleştirmrn dlye ml ansınlar?» Buna yanıtı «Yazar olarak» olmtıştu. En üstün nitpliktl vazarhk, vazmak... Çünkü yazmak, bir «karşı yazgı» idi. Yazgıyı değiştiren bir eylemdi, belki de Uk cylemdi. Büyüfe: bir yazar daha eksildl dünyamııdan. Bakanlıklar, seriivenle', eylemler, politlka olaylan, hepsi hepsl unntnlnr, geriye yazarın yapıtları kalır. Çağın, çağuıın Içinden doğan, ama gelecrk çafilara seslenen yapıtlar Böyuk yazarların gerçek ya.',.iimı zaten ölümlerinden sonra baslar. KAYIP Ekun 1976 maaş çekimi kayt«ttim. Hüküms'izdür. VEFA SEZER 03268000 Gazeteciler /13250 KAYIP Edırne Trafik bürosu'ndan 1958 senesinde aldığım 1846 numaralı ağır vasıta ehliyetımı kaybettim. Hükümsüzdür. AYDIN KELLECt Gazeteciler: /13251 ...ve adresimiz değişti RfcKLAM AİANS1LTD May8 Sotek 9 Gayrettefîe / istenbu' YAKIN Aybarta Konuşma 2. Bölüm: «Proletarya Diktatörlügü, TÎP'teki Bölünmelen) Sosyalist Olmayan Sosyalistler Aydın Köymen Ecer.tin En Son ve En Uzun Şiiri: Yeni CHP Programı LUbnan: tç Savaşın Gerçek Yüzü Yabancı Heyeüer: Gitti, Japonlar Geldi Açık Oturum: «Türkiye'nin GUncel Sorunu» «Sevji îçtok, Cumhuriyet 13229 Aralık Sayısı Çıktı C.H.P. KURTJLTAYI ÖZEL SAYISI B Ü L B N T E C E V İ T . CHJ*. Kurnltayı ve Tflrk Toplumu C ^ i ^ n i n llkelert ve Demokratik Solun Temel Kurallan tsmail CEM : CHP Programı ve Değişen Türkiye Emre KONGAR : Toplumbilim Açısından CHP'rün Yeni Programı Muldttm TAYLAN : CHP Programı ve Hukuk Düzenl Cahit KAYBA : CHP Programında Sanayileşme ve özgürlük Erhan BENER : CHP Programı ve Demokratik Kamu Yönetimi Orhan KOLOGLU : CHP Programı ve Dıs llisküer Erban IŞIL : Fabrika yapan fabrikalar Masaiı Aynca : HASAN HÜSEYÎN: Ulanı da Karacoğlan Ulanı (şiir) Hilmi Yavuz, Muzaffer Hacıhasanoğlu'ndan şiirler, Ayşegül YUKSEL: Devletin Tiyatrosu M. T. öngören: ÇaUsma Bakanlıgı ve TBT Turgut Zaim ve Cemil Eren'in resimlen, Ercan Akyol ve Salih Memecan'ın karikatürleri (Cumhuriyet: 13226) OZGURINSAN CCumhuriyet: 13241) BAŞSAĞLIĞI AKÜMÜLATÖR .PLASTİK v e ISf SANAYİİ ANONİM ŞİRKETİ Şirketimiz 1975 yılı faaliyetine ait temettü hİBselerinin dagıumına 16.12.1976 gününden itibaren baslanacaktır. Sayın Hissedarlanmızın kuponlan ile birlikte şirketimiz merkezine basvurmaları rica olunur. YÖNETİM KUKULÜ (Reklimcüıfc 535) 13242 (Cumhuriyet: 13249) METE AÎLEStNtN BÜYÜĞÜ ZİNET METE'nin 29.11.1976 tarihinde vefat ettiğmi tees«ürle öfrenmiş bulunuyoruz. Merhumeye Tann'dan rahmet, diler, acüannı paylaşınz. yalanlarma başsağlıjl FÎKRET SÜROtT Tablet Halinde 100 Ton Fumigant bir Insectisit Satin Almacaktır Alününyum fosfit terkibli 100 ton tumigant bir insectisit döviı temini ve ihâlaı Ofisimiz aratından yapümak kayditle satınalınacaktır. Tekliflerin en geç 13121976 günü saat 12.U0"ye kadar verilmesi gerekmekte olup aynı, gün saat 14.00'de açılacaktır. . Şartnameleri Ankara'da Genel MUdürluk Malzeme Satın alma ve tkmal ve Istanbul'da Malzeme Şube Müdürlüklerimizden temln edilebilir. Oflsimiz 2490 sayılı kanuna tabi degıldir. Toprak Mahsullert Oflsl Genel Müdürlük (Basuı: 29131) 13T Turizm ve Tamtrria Bakanlığından Müfettiş Yardmacısı Alınacaktır L Sınava katüabümek İçin: a Devlet Memurlan Kanununun 48. maddesinde rszılı genei şartları nais olmak. b Hukufc, Siyasal BHgUer ve tklısat FakUltelerl ıle tktlsadl ve Ticart tlimler akademılerinden veya OrtaDogu Teknlk Üniversitesı îdari tlimler Fakültesinden yahut bunlara muadil yerll veya yabancı fakülte ve okullardan mezun olmak e OcaJt 1977 ayında 30 ya;ını doldurmarrus bulunmak, d Sa&lık durumu her türlü uclim ve yolculuk sart2. 3 larma elverl«n otanak, Gereör. Sınavlar Ankara'da yapılacaktır. Yaalı smavlar 4JJ977 tarihinde baslayacaktır. Yanlıyı kazananlar tçin aöslO sınav tarihi aynca bildirilecektır. Daha genış bUgi; Ankara'da Tefus Kurulu Baskanlığından, Utanbul ve tzmir'de Bölge Müdürlüklorinden bizzat veya mektupla alınabilir. tsteklUertn, gerekli belgelerle birlikte bir dilekçe Ue 2712.1976 akşamma kadar TeXtiş Kurulu Başkanhğına basvurmalan duyurulur. (Basın: 26334) 13222
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle