04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİTET 22 KASIM 1974 ayın başyazanmız «Blr Festivalin Ardındanbaşlıklı yazısını (1) şöyle birinyor «Dünya çapında boylesme gtırultu koparan sanat olaylarına karşı bız neden hep ilgısiz kalınz acaba?» Hoşgorulenne dayanarak şunu soylıyejım kı 1976 Bayreuth senlığınde Wagner'm Tetralojısınm Patrıce Chöreau tarafından sahneje KO nacağını dış oasırsaa okuduğum günden ber, bu olayın ustune, yalnız sanat yonunden değıi, j> sanlık açısından da eğikne zorunluğu duvdum. Şu satırlann gecıkmesı, bu olağanüstü sanat atılımmın Alman bas'mndakı olumlu oııımsuz jankılannın sonunu bekledığım içmdt (2) Okurlar ıçın olayı tazeleyıp ozetlıyeyım Her yıl Wagner Operalarının sunuıdugu Senlık Ojı ıjan Sarayında bu kez taptaze bır hav a est»r 1mek ıstenmıştır. Genellıkle buıun Almanla m, izelhkle şenlığın gedıkn sevıro kıtlesı sayılan Wagner müntlennm tıtızlikie kutsallaştırdıkian ve belırlı bır sanat geleneğıne sıkısıkı bagiadıkları dort Opera, bu yıl ıicı Fransızm ehne bıra kılmıştır. Kunılen içıa bunu düşunmek bıle bağışianmaz bır suçtur. Ama bu onemlı kjıarı veren, on yüa yakın senuk ışlentu düzenleyip yuruten üstadın torunu Wolfgang Wagner'dır Eılındığı gıbı yıllar geçtikçe gunumjr'jn zevkıne, düşuncesıne avkırı auşen, guncel jorum olanağını yıtıren KLASÎK yapıtlar zaman aşımına uğruyor, posalaşıyor. OnJan yeruden canlandırmak, yaşama yaklaştırmak içın ıster ıstemez her deney goze alıruyor Hele Wagner operaları ıçın bu aşı uygulama eylemı kırk şu kadar yıl once başlamış, bunları bırer Germen efsanesı gıbı değıl de, bırer masal, birer oykü yönuyle ele alarak vonımlanması daha once başanyla denenmıştı (3). 16 ejlul 1928de LOKENGRINle başlayan bu gençleştırme dene,ıen, oncu rejısöru Renato MORDO içın, dekorcu Schenk von Trapp ıçın, oncestra şefı Carl Vorı Bohnı ıçın buyuk başan sayılmış1, yenıüge açık seyırcıler tarafından dakıkalarca ayakta alkışlanmışlardı. Ogün bugun boyle bir uygulama ıç,n, ozellıkle Opera çevresı dışından fürntiyatro rejısorlerıne umut bağlanmış, kendllerıne gemş jetkıler tanınmış, turlü olanaklar sağlannvştır Bu yolda Vıscontı ıle Zefırellı'nin Italya'da, Londra'daki deneyler olumlu yankılar saçugmdanben fılmcı Volker Schondorff'un Frankfurt' da sahneledığı KATJA KUBANOVA, tıyatrocu Hans Neuenfels'in Numberg'dekı TROUBADOUR uyla Frankfurt'dakı MACBETH'ı, fılmcı Roman Polanskı'nın bugünlerde Münıh operasmda sahneledığı RIGOLETTO'su bu yeru akımın başarılı orneklerı &ayıldı Bu genç rejısorlerın uyguladucları ana duşunce şu «Eski yauıtların konularını bugünün, ıçınde yaşadığımız olaylarına yaklaştınnak, onlan guncelleştırmek, bır bakıına operalan uygıtsıniıkten kurtarmak, sahneyı yenıden eylem alanı yapmak, yapıtta bugune kadar satırlar veya ezgıier ftiasında gizli kalmış anlamlan ortaya çıkarrnak, temel düşünceyı bugunun seyırcılerlne açuüıyarak aktarmak1» îşte bu amaçla Fransız Orkestra şefi Pıerre Bouıez'le rejısör Patrıce Chereau"yu Bayreutn'a buyur ettıler. Buraya şunu eklemeden geçrruyeyım Geçen yüzyüın sonlarına kEdar sahnede her şeyden tek sorumlu bır sunucu yo^tu Bugun adma r^jısor dedığımız sanatçı, seyırcı onune çıkan heı gösterinın bınbır şeyınaen sorumlu, sonsuz ve «ınırsız yetkısı olan tek kışıdır, ne cerse o o'ur, olmazsa bırakıp gıtmekte özgurdur Wagntr ş°nliğı vonetıcılertnın de buna koşulsuz boyun eğeceklen bıünmektedır Şenlık Oyunlan evının 60 kışılık sureklı bır kadrosu var Şenlıl; sırasında buna 220 kışılık koro ve 46 kişılık solıstle 180 üyelik okestra eklerur. Bu orkestranıa her yıl yuzde 1012 arasında üyelen değışır Yönetmen Wolfgang Wagner bunlan teker teker kendıs: gorevlendınr Başka operalar ıçin çok < u olan solıst seç*ç me sorunu Bayreuth ıçın çok kolajdır Çünkü sanatçılann hemen hepsı, burada oynamayı ken dl sanat \aramI2r1n1n un ve şeıefı bakımından jararlı gorurler, otekı operalarda TRİSTAN soyıej«oek '<bır t»norun' gıindeliBl 6060 ıle 2400» DM arasmda defıs'rken, buniarın çoğu burada S OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ACI DUYDUM Muhsin ERTUĞRUL 6000 DMdan da asağı çalışmayı yeğlerler Üstelık Wagner sollstlerımn çoğu Bavreu'h da 3 erleşmeye koyulmuşlardır Sıegîııed 1 canlanaıran Walter Kollo burada ev almıştır Wotan oynayan Donald Mac Intyre uzun yıllardır burada oturur, bahçesmde zerzevat, tavuk jetışünr (4). Aylar suren on calışmalardan sonra burada genellıkle oyun gununden altı hafta cice pro' alara baylanıroı Bu k"z dalıa sıkı çalışmak gerekıjordu 1976 açıüşınm desorlan Londra da yar>tınlmıştı, bu yıl jenı dekorlar îtalya'ya ısmaılandı, Dekoratör Rıchard Petuzzı'mn ttaıyan asıllı oldugu ıçin degıl, Rheın altını DM 'a ""ıber kıyısında gucünu jıtıren cılız Lıretı daha ucuz ödeneceğı ıçın' Roma'da yaptırılan deıîorlarla canlı ejder 12 uzun TIR kamyonuyla Ba?reuth'a gefırıldi 1 mayıs gunu dort operanın provaları basladı Gunde 1516 saat prova ederek «REINGOLD. arkasından «WALKYRIE., sonra «SIEGFRIED» ondan sonra cGÖNTTER DAEMMERUNG» hazırlanacaktı Bu dort opsranın oynanışı 15 saat surecektı. Ben sanıvor dum kı, daha hazırlık donemı başmda, oradsıjı bütun sanatçılar, alışıla gelmış geleneksel tutumdan, şlmdı yepjenı bır jorumla başka çeTreye aktanlan bu dev vapıt ıçın başkaldıracakIar, genç rejısor çjmşekh, jıldırımlı, gurultulü dıreruşlerle karşılaşacak, saatler rekışmeler, tartışmalar, çatı;malarla geçeceK vs ıkı taraftan bırl pılısını pırtıs)nı topanajjp sahnevi bırakacak' ÇUnku SaUburg Festıvalı prorasında KT rajan gıbı kışılıği \e \etkısı sozgo'ürmez bır şef bıle sozunü geçirememış, ıki buvuk sanatçı gorevlerınl yüzustü bırakıp çekip gıtmışlerdı Ovsa şimdl. değıl yalmz sahnedekilerin, büttın Almanlann kanat gerdıfı gelenekler sillnıp süpıiruluyor, kolpy kolav berumsenemiyecek aykın jorumlar birbırlnı kovalıyordu Boyleyken nrnık kadar aynlık olmadan sıkı blr çalışma gün lerce sürduruldü, hıç sürtüşme olmadı Her bırı yıllartn kaşerlenmı<; Wagner'cısı olan sanatcılar sanki bir koyun sürüsü yumuşaklığıyla genç bır çoban tarafından güdülüyor gıbıvdı Yalnız bu çalışma bıle genç bır rejısor ıçm eşsız bir başan sayılabılıı Bir ilkokul ögretmeninin çocuklar tarafından nasıl sınava çekıldıği gözonüne getirlllrs*. her bın bir bencıl yum8gı olan bir küme sanatçının. üstelık vabancı bir genç tarafından yöne tılraekten ezıklık duymamalan, başkaldırmamalan Chereau'nun ince sezgisine, denn biJgislne karşı bir sağduyu belirtısidir Ama daha perde kapanmadan once başlayan vuhlar bagırmalar, çağırmalar, ıslıklar, gurultd ler, tepınmeler ve de alkışlar şenlık evını ınım ınım ırüettı. Sakm bunlar yalnız bu akşam oldu san mayın 1965'de Wıeland Wagner'ın sundugu zaman da boyle oldu ve kendısıne nankor torun dediler, 1972'de Dogu Almanya'dan geürttıklerı Wagner Uzmanı Göte Frıedrıch, TANNHAU SER 1 sahneledığınde kendısıne Doğulu Herıf dıye bağırdılar Bu kez nasıl kudurmasmlar ki yıllardır örülen örümc«k ağlanndan sahnede bır iz bulamadılar Tam tersine; yüs yti önc« sahne uzmanı Karl Brand'ın tellerle hava boslugunda uçurdugu Rhein nehrinın su perileri, şimdı yere inmiş, kbşe başmda zanpara bekJeyen kaldınm yosması oluverince, som Tanrı veya kaplama kahraman kanna y^lkselrümış efsane kışılerı şımdı sırtlarında bit pazanndan alınmış gıysıler, eskıcı dükkanından gelen smokıng'le sıradan lnsan düzeylne iniverınce elbette gediklı murıtler çıleden çıkacaklardı. Hele selam vermek içm perde onünp çalışma kıhğıyla, vakasız kıravatsız çıkan Fransızlan gonlnce, araîannda BfGLMurı aa Dulunduğu, bojoınlarında dızı d'zı ıncıler taşıyan soylu bayanlar ellerındekı prog ram dergılerıru Doru gıbı bukup ottürmeye başladılar B 1 arado çomezler gurultu adına ne vaıra hepsını Eiralarken kımı kodamanlar da sağ yurıruklarjnın başparmaklarmı aşagı çe' ırerek kanıksamış bırer Neron katılı|ıyle sankı yıtiıt duşuo Arenada yatan, gırtlağına yatagan dayan mış kolenın bogazlanmasını onenyor gıbı altın ılağmelı kollannı sahneye uzatıp yukan aşağı sallıvorlardı Şımdıje kadar yeşıltepe tekkesı bo lesine hırçm bır alana donmemıştı Her \ e nılıkto bır art düşunce arayan agzı karalar, ıkı solcu Fran«ız'm 1870 savaşı yenılgınnın ocunu olrr'ak ıçın Wagner'ın kutsal yapıtını tersyuz ede rek tığnediklerını soyliyecek kadar ılen gıttı l c Ojsa kı, gerçekçı Alman vazarlarının yanıt ladığ. fibı o yenilginm ocü hem 1918'de, hem 1S45 ae ıkı kez doyasıya alınmıstı Sevırcılerın knasırı uyguladıkJan bu çılgınca gostenden ıçenye ıcsçan kuskun Fransi7İar, perde arkasında sahneje sıralanmış, kendılerıru beklıj"en JTIZlerce ralışma arkadaşlan sanatçılar tarafjndan saygıjla, sevgıyle alkışlanıyorlardı Dıçardakı anamalcılarla kentsoyluların eylemıyle ıçerdekı sanatçılar arasındakı bu engın düşunce ve duvgu avnlığı Fransızlar içın butün vorgu.ılukları urutt ıran oeğer biçılmez bır odül oldu Oysa kı rejısor Chereau 21 temmuzda, oyunlar baş lamadan dört glın once FIGARO'ya verdıgı demeçte, bundan da öt« (Kanlı bir savaş) beklıyordu Choreau diyor kı benım bundan önce SPOLETO şenlıgınde Amenkalı seyircıler içın sahneledı&ım «Cerayir'de Itelyan kadını» ıle Pans operasında sahneye koyduğum «Hoffmann ın Masallarmndakı çauşmalanm, rnuzık ydnu dışaıda, ban^ çok oğreticı olmaıiı Onlarm oytailerını vazanlar başka, müzıklerını yapanlar başka kı?ıler oldugu ıçın dızelerle ezgı arasında sağlam bır ba^ kurulamamıstı Oysa Wagner şımdi bemm içm her ild yönden gerçek bır hazine oldu Kendim tiyatrodan geldiğım içm üstatta zengm bir sahne kaynağı buldum. îlk keı blr opera karsısınrla «doldurulmaaı gereken bosluklar» denen bir bilgl eksikltgl bulmadım Eserlerinin ululugu beni sanki kanatlandırdı Ben hiç bir zaman opera uzmanı olmak istemedım, ama Wagner1n yapıtlanyl» ilgilenince, kendiml tam aradığım gerçek tiyatronun içinde buldum Ben bu calışma\ı bır odev gibı aldım, bır sınava Rinvordum, ışe baslamadan önce gec«U gUnduzlu arastırmalara, ıncelemelere koyulaum Yoksa bu bır çığ kadar ağır yük altında nasıl nefes alabüi'dim OjTanması 15 saat suren, her bırinın a^'^ rengı olan bu dev yapıtın, birblnnı sünıkl e y e n guçlu bağın uzenne egılerek, çoğu kea bırtırinsn tersı olan parçalan bır butun gıbi sunmayı taşarmak bana zor geldı îşte bütun bu zorluklan Wagner'in notlarından rararlanarak yendını Çünkü, Wagner yalruz büyük bır ozan defıl, yalnız eşsız bır müzıkçı değıl, üstelik sozcuğün tam anlamıyle çok usta bır rejı»ordü Boylesıne guç bir dızi yapıt ıçın yapılması gerekenlerı yaptığıma inaruyonım Ama burası her hangı bır opera d«gıldlr Burada yarı kutsal bır hava, her türlü taşmaya, kaynasmaja yatkm bır kasırga estirüebılir Alman tıvatro edebiyatında HEBBEL'le HAUPTMANN arasmda kırk yıllık bır boşluk vardır dıyorlar Ben bu kanıda değılım Arada değil o boşlugu, bugunkü kuraklıfcj bıle dolduracak kadar zengın bır kaynaK olan Uagner var, bugunun tiyatrosunda onun Perde Kapanıyor yapıtlanrle ortaya çıkan büyük blr f0mU var'.. Chtıeau bu »avı, hiç bir Alman MÜZİK TARÎHİ pclesorünün »oylıyemıyecefı kadar, ina narak ıçten ^e gonulden soyluvordu Adı Patrice Cnereau, yirmi yaşınd» I£)UIS leGR4.ND lısesını bitirinc8 Victor Hugo'nun kuf lenmış bir melodramını, «L'lntervention» u alıp sahneye koyan, ertesi yıl Nancy Unlversıte Fes tnalıne MARIVAUX'nun unutulmuş «Koyun mırasçısı»nı ele alıp bujunku sosyal ve sıyasal yonden yorumlayarak tıyatro alanına curet ve cesareUe akın eden bu genç, yırmı iki yasında teartrouville tiyatrosuna yönetmen oluyor, genç topluluklar tiyatro yanşmasına Jacop LENZ'ın «AsKorle» pıjesme katılıyor 1968 majıs gençlık ejlemlerme onderlık ederer Odeon t.yatrosonu ele geçırıyor O 51I Dımıtrı Dımıtnad's m «Başkaldırmanın Karaborsada Fıatı» pıyesını sahnehjor Lyon'dakı Sekızmcı Daıre tıyatrosunda, ıçınde Marcsl Mare"chal'ın de oyadıgı Moaeıem «Don Jjin» oyununu oyna*a rak bujoiK ılgı çekıjor 19 70'te Shakespeare ın •İjuncı Richard.ını sahnelejıp basrolünu de kendı oynıyarak Parıs ın Odeon Tıyatrosuna getırijor tşte benım, kendısınl hiç gormeden, tanışmam şoyle başladı Bundan altı yıl once Parıs ın gerıct bır gizeteslnde tutucu bır yazarın .îkıncı Rıchard» ıçın jazdıgı Dir eleştırıyı okudum Ben bu uzun yasamım boyunca boylesıne kotü, boylesıne bayağı boylesine kuçültucü, boylesıne alçaltıcı, boylesıne kepaze, boylesıne Kincı boylesıne hırçın bır eleştırı okumadıgım ıçın o sajfayı kesip <4) acımasız eleştın orneği olarak saldadım. Üstelık yazının sonu, daha da akrepleşerek, sanat ve kultür adına yapılan bojle anlamsız deneylerle vergı verenlerin parası çarçjr edılmemelı dıye bır JURNAL gıbı bıtıyoı. Yırml üç yaşındakı bır S3nat gonüllüsüne yapılan DU haksızlık vureğımı burktu Bılmem nasıl bır dujguyla ıçımden, kendı kendıme Bu adı ıyı belle, bu ad'a goz kulak ol, bu kamçılı jazarm kırbaçladığı gencm gelecekte çızeceği yol çok uzaklara \araoihr dedırn Nıtekım çok çeçmeden, 28 yaşmda Fransa'run Mılll Halk Tıyatrosuna ortak yönetmen olarak atandı işte bu yıl Wagner şenligınde dort operayı »unan genç bu Patrice Choreau' Bir utanç sayfasına ıs kurumuyle yazılan bu sozum ona, eleştlrının Ustünden altı yıl geçtı. Kara satırların yazan bu arada gazete catısından olumsüzler kubbesının altına seçıldı Şimdı inwasının yanına cFransız Akademlsinden» diye bir ovgu tümcesi ekledı Bundan sonra geçmişt* ısledıgi suçlann hesabını sıımalı yeçıl Uniformasıyle yatacağı teneşırde vennceye kndar da orada kuflenecek Gte yandan yerın dibine batırdığı, samar oğlanı gıbi yüzbinler dnünde hırpaladıgı genç; bu arada Italya'nın sanat smırlannı aştı, Parls' ın görkemli Garnıer saraymdan içeri bir kumandan glbi gırdi, bir kahraman gıbi çıktı. Ş:mdi ise Almanya'mn yarı kutsal sanat tapınağımn sahnesjnde yalnız at. ejder deflJ, dünyanın en ünliı solıstlenni oynatıyor. Dokunulnıazlıjmı kaldırdığı şıır dlzüenne, muzilc yapıtlarına yeni yorumlar eklıyor, yenı giysüer giydiriyor. Şımdi ben, kendı kendıme soruyorunr Aeaba Jean Jacques GAÜTIEK, ilk emeklemesinl çelmeledığı genç sanatçının bugun ulaştığı Ustun basandan ötüru içinde bır burukluk duyuyor mu' dıye. Çünkü gerçekten de tumcelerinln lııç bırınde deneye selâm, emeğe saygı, ınsana sevgı yoktu. Oysa yıllar yılı, ugurunda kalem oynattıgı tiyatronun amacı, ham adaıru olgun lnsan yapmak. lnsanın insana sevgisinı arttınnalc değıl mıydı7 Onun ıçın ben genç rejısörün çalışma sonucunu, başından beri, ganat yonüyle oldugu kadar, eluıe yü2 binlere sealenmek olanağını geçirenlerin insanı »ömürmeai açısından izledim ve o olumsnı elestiri Için acı duydum içimde! (1) 30 eylul 1976 CUMHURÎYET (2) 14 ekim 1976 Frankfurter AUgemelae ZeJtung (3) Modcmes Theater tn Dannstadt, von Hermann Kaiser S. 138. (4) U. VIII. 197f Dto WeU«r«che (5) 31.1.1970 Figsro İİİİİİiiiiİİiİ GÖÇEBELER'. SADUN TANJU K ısa süreli bir davetti, işlerım de çoktu ama, her şevl juzustu bırakıp uçuverınce Budapeşteje, ınsanm jasamını tekdi'zelıkten kurtarmaı j nasıl bır ntı ç olauğunu blr kez daha anladım Bır kaç gun ,çın de olsa, başka bır ulkede jabancı bır toplumun yaşamına karışmaK guzeldı Insanlar bınalar, yollar mevdanlar ılgınızı çekıyordu, gozlermızın fotografhanesmde yuzlerce bınlerce resım uretıyordunuz. ve sıze vabancı bır jaşamm gızlerını ya*alamaga çalışıyordunuz Bu kuçük gezıden bende kalanlan onumüzdekı gunlerde bır kaç jazıda anlatacağım Bugun sadece genel ızlenımler vermeıC ıstıjorum sıze. BİN YILLIK VATAN Macarlarla ılişkılerimız çok eskıdır Iın Uçur halkmaandır Macanar, tral Altay kokenlıaırler Bızım gıbı doguludurlar Mılâttan sonra 5 ve 9urcu juzyıllar arasında Karadenızın kuzeyınde Turklerle beraoer v^adt'ar ve Peçenekler onlan batıya, bugunku vatanlarına doğru surdu Dokuzuncu yuzyılın soniannda Orta Tura'va yer leştıler. Bln yıldır, bugunku toprak'annda yaşıyorlar Turkler yaklaşık olarak dort asıı sonra Balkanlara gelıp yerleşMer ve bereseth ujgar tcuraklara doğru jajiıirken Macarlarla yenıden karşılastılaı Nifcbolu ve Kosova gıbı buyük savaşlar ve yıfvıla ra'ış^adan sonr?, Kanuııı Sultan Suleyman devnnde Budın <Bada> alınmca, Macar ülkesuıde bır Osmanlı egemenlıgı ajnemı başladı va juzelli yıldan fazla surdu TEOiRGiN YAŞAMAK Insan, Macar toprağuıı gorunce, bu halkın nlçln bütün tarıh bojunca tedır;ın jaşadığını anlıyabılıyor Avrupa'ıun cobefındekl dıizlflkte, Tuna*nın giir gtimrah aalınarak dagıttıgı bereket ve gtızellıK gozlerı kamaştırmış. Osmanlıdan sonra gelen Avusturya egemenlıgi, >ırmı yıl ara ıle ikl buyük dunya savaşı, ve kurtuluş egemenlık ozçurluk ıçın bıtmejen bır kavga sonunda bugun gıdıp gorduğunuz Macarıstan, bütun bu tarıhın yıpratıcı yollarından taptaza dıpdın geçmlş, yüzünüze gülüyor. ESTERGON KALESi BRE DiLBER AMAN.. Üç dört günlük bir gezi bir ulusun bin yıldır yaşadıgı toprağa sahip çıkışının ne demek olduğunu anlatabılıyordu size Estergon kslesınln taş merdıvenlerınden çıkarken içimde hep 0 eskl Rumeü türküsunün nagmelerıni duyuyordum. «Estergon kal'ası bre dilber aman su başı durak..» ve kalenin Ustünden bakmca, karşıda Çekoslovak sınınnı bırlesüren köprü.. îkl kıyıya bağlantısı kalmıştı köprünün ve ortası son savaşta uçmuştu Bombalanmış modern bır köprüye tarlhin kalesinden baktığmız zaman içinız sızlıyordu Tuna uzerındekı tüm koprulen ııçurmuştu Almanlar ve bir jjece Citadella'da Alman turistlerle şarkılar sbvleyıp şaraD kadehlerımızı serefe kaldırırken duşunmuştum kı, ııısanlan bjroirınin uzenne eurmek delıiıktır Çok daha furel olabilecek blr yaşamı yakıp yıkıp veniden kurdurarak mutluluğu hep ıızak tutmuslar bizden Ovsa hep lenye doğru, hep ınsanlann rahat ve do>gun yasaması ıçın olsajdı bu bınkım ve Slsiphos efsanesındekı gıbı boşa giden çab<t larla dolu olmasaycu tarih, çagdaş yaşam ne kadar güzelleşirdi dunyamızda . Savnsta bombardunanlarla perişan hala gelen parlamento bınasırun tamınnın ne kaaar zor olduğunu anlatabllmek ıçın bana Andrevv «sarfedılen para ile veniden kırk bin klşilik bir modern şelıir kurulıırdıı» demıştı Ustc lık ihtiyaçlan da vardı ellenndekı olanaklan >aşajan ku şakların istekleri ybnünde kullanmaya Savaş ülkeyı baştan aşağı yıkmış, ekonomıyı berbat hale getırmıs, yaşamı daya nümaz guçlüklere yuvarlamıştı tma parlamento, Tuna'nın Peşte kıyısında eski çjrkemi \e guzellığt ıle sapasağlam durdukça, yıkılan katedraller, eskl bınalar, anıtlar onanldıkça ulusal onur da vureltiliyor vc vapırı çuc tazelenivordu. Andrew bana vatanseverliğin ve nlusal bülncin açmış ciceklerml gSateren blr bahçıvan gibi cururlu görfinfiyordu. SINAV •• •• GÜNU OKTAV AKBAl «BUNLARt YENİ YAPTIK!» * Evet Hayır Diş Hekimliği ve Eğitim O smardı devleti amanmda dış hekımlıgınin bılimsel eğıtımı başlamazdan once, çıraklıktan yetışenler, yetennce bılgı edındığıne mananlar bu sanatı serbestçe ıcra ederlerdı Gene sanat ıcra eden cerrahlar, genellıkle bu mesleğe yönelırlerdı. Dış apaelennı açarlar, dış çıkarırlardı. Evliya Çelebı Seyahatna mesınde îstanbul esnafından soz ederken dışçılık mesleğmın adı geçmemış, bu ışı daha çok cerrahların yaptığıru belirten aşagıdakı satırlaı yer almıştır «Esnaf 1 Cerrahan Dukkan 400, neferat 70ödur Pirleri Ebu Ubeyd Kassab'dır Selman Pak belm bağladı, kabn Lahs'dadır Bu taıfe pursılâh olup tah tı revanlar uzre dukkanlanna dış çijcaracak kelpedan, mengene, kusgü, destere, ere, mınsar, mıl kat, eğe ve daha bırçok alâtı cerrahıyeyı dızip bazı âdemlerın kollannı, başlannı, ayaklannı tı mar eder sekilde ubur ederler » çin dlreniyorlardı. Oysa ortam bır yıl bncekınden değısikü. Iki kez Maarif Nazırlıgına atanmıs Turk Dış Tabiplen Cemlyetı Baskanı olan Emrullah Efendinin 'Jirkaç ay suren ilk nazırlığı bu sıralara rastlamakta ıdi. Yeni Nazınn ler, vakit buldukça da dişçüık Cemll Topuzlu, basit blr res müdahalesl Ile okul içln gerekli japarlardı Bırçoklan ordu ıle mı ışlemle sonradan tartışmalan harcamalann yspüması saglaoılgılerını kesıp doğrudan dışçılik geçersiz bırakacak bır kuruluşun dı. mesleğme yonelmişlerdı kesinleşeceğuıl hıssetmıştı. OkuKadırgadaki eskl Mülkiye TıbOsmanlı devletinde veya yaban lun kuruluşunu tartışmak yerine, biyesi bması olan Menemeiıll cı ülkelerde bır dışçının yanında bır başka gereksmım içm kulla Mustafa Pasanın köhne ahşap ko nılabılecek butçe karan, bekledı nağı tamır edlldi ve yarısı e'zabır sure çahştıktan sonra Tıbbı ğı ıtlemi sağlayacaktı Maarif ye'den dışçilık belgesi alanlara cı, yarısı da dışçi mektebine Nezareti Meclisı Bılimsel Bas«permılı dışçıler» denılırdi Özel tahsis edildi. Mektebln ilk adı kanı Emrullah Efendinin bır «Darülfünunu Osmânl Tıp Fabır oğremm görmedığı halde Av rupa'dan gelip dışçi olduğunu be tezkeresi Uzenne Dışçi Mektebı kultesı Eczacı ve Dişçi KAbıle yan eden yabancı uyruklulara nın bütçesini hazırladı ve 9 ekim 1908 pazar günü yapılan Tıp Fa ve Hastabakıcı Mektepleri» idi. belge sorulmadan dışçüık haKkı Dlsçı mektebinin ilk mUdüri'iğUtamnırdı. Tıp öğrenımj yapmış kfiltesi MuaUımler Meclisının üve cerrahlığa yönelmış kımseler çuncü toplantısında karar alın ne 23 eylül 1909'da Dr. Halit Şftden mesleklerını bırakıp dlsçılı masını sağlayarak Maarif Neza zl Bey atandı. Terzlyan Sfdndl, ge başlayanlara «uçuncü sınıf dış retıne gönderdi. Bu bütçe öneri Manok Leon Efendl, HUseyin Talât Bey ve Hristo Yuvanidıs Esı Emrullah Efendinin çabası ıle çıler» denırdi. Sonradan dışçilık okulunu kuran ve okulun ilk mu 22 kasım 1908 gunü Maarif Neza fendi okulun öğretmenleriydiler. durü olan Dr Halıt Şazı Bey bun rptince onaylandı. Bu onay yenı Bu tarihlerde Balkan ülkelerir.ın lardandı. Yabancı ülkelerde diş eğitim kuruluşunun devletçe ka hiç birisinde Diş Tababeti Okuhekimliği öğrenımi gorüp diplo bul edılmlş olması demekti. Ay lu yoktu. Fransa'da ise sadece ma alarak ülkesıne dönen ve rıca yeni okulun gereklüiği ko bzel diş hekimliği okulu taalıÖZEl BELGELER DOHEMi v meslek ıcra edenlere «dordüncü nusunda tartışmalar bu onayla yette idi. Bu ileri adım bazı A Bu donemden sonra dışçılık sınıf dışçıler» denırdi. rupa Ünlversitelerinde »A/cairle Bunlar onemini yitirmişti. yapabılmek ıçın ozel belgeler ge gerçek anlamı ıle dış hekımi ıdl karşüandı ve Cemil Topuzlu'ya reklı oldu Bır dışçının yanında ler Fak&t sayılan çok azdı. Bütçede belirlenen 'ahsisatın kutlama mektupları gbnderı'dı. yetışlp yeterlık belgesı alanlar, yeni okul için kuUanılmamssı Okul 1925 yüında Beyazıfakl bunları Sıhnat Müdürlüklerinde Meşrutıyetın ılânından sonra doğaldı. Çünktl bütçe bnennnı eskl Jandarma Mektebı binasıveya Tıbbıye Mektebınin cerrah Tıbbıyeı Mülkiye, Tıp Fakülte onaylayanlar disçi mektebinin na tasındı. DarülfUnun'un Ünlver lık kısmında onaylattınrlardı. sı adı ıle Maarif Nezaretıne bağ kuruluşunu onayladıklarının far sıteye donmesı ıle de «T D r iİTil Burüara «bırıncı sınıf ıcazetna landı. Mesleğın bılimsel bir eğı kında değıllerdı Ek harcarna'ar tesı Dış Hekimliği Yuksek O me», «ikıncı sınıf icazetname» tun kuruluşuna bağlanması ama ıçın getırılen yeru bır formulü kulu» adım aldı. 1946 yılrnda Tıp veya «kiıçuk cerrahlık şahadet cını guden Dr. Halıt Şazı Bey' onayladıklan kanısında tfıler Fakultesınden ayrılarak tstannamesı» şeklınde adlar verilirdı ın çabalan yoğunlastı. Zamanın Aynı butçe ekı ertesi vıl ^e^nı bul üniversitesine bağlı bir Faözellikle askeri hastanelerde tı Tıp Faktıltesı Ögretmenler Ku diğinde yenıden itırassız •jnay marcılılrtan (hastabakıcıhk) yetı rulu Başkanı Dr. Cemıl Topuzlu landı Ne var kı bu kez ek bütçe kulte olması kabul edildi. GUşıp ehlıyet ve yetenek gbsteren ıle zamanın Maarif Nezareti Mec ıçın yenı harcama jollan onenlı numUzde Çapa'daki modern bikimselere, sertabıp tarafından lısı Bılımsel Başkanı Emrullah yordu. Tıp Fakültesinın bazı mu nada, modern araç ve gereçlerle çalışmalannı sürdüren lsb\n cerrahlık belgesi verllirdi. Bun Efendı ona hak venyor ve des allımleri maaşlanna 1000 Aiıruş lar orduda sivil olarak ve yüz teklıyorlardı. Engelleyenler ıse zam yapılmasını ıst'yorlar /> bu bul Ümversıtesi Dış Hekım'iğ! başı tahsisatı ıle hızmot eder Col; sa>ıd& ıcU paranın bu yolda üarcanması » • Fakultesı, bu ilk eğitim kuruluşunun devanudır. Dr. Tonguç GÖRKER ugun bir suıav gunudur. Sayısı yüz bini geçen lıse bitirmis gençier ıkıncı kez Egıtıın Enstıtulcn sınavına glrecekler. Ama gerçek sınavı verecek olan MC ıktıdandır. Bu iktidarm başı Demirel, Egıtıın Bakanı Erdem'dır Kendılenni Bay Turkeş'ın Dokuz Işık uikusune adarruş genel mudur, müdür \e oğretnıenler nasıl olsa kamuovu onunde sınav mınav dnşunmujorlar, onlar içın tek amaç, kendı «maksat»Iannı ger(ekleştırmektır. Bu amaç ıçın her araç vasaldır. dogrudur' \ma durmaksızın demokrasi, hukuk devletı sozlerı eden Bay Demirel ile ağzı lâf japan bir kışı olarak tanınan Bav Erdem, bujun Turk ulusu gençllgi onunde gerçek bır sınav \ ereceklerdır. Evet, Eğıtım Ensîıtüleruıc gıriş sınavn jeniden vapılacak bugun Ojsa boyle bır sıuav hukuka aykırıdır Şunun ıçin. Bakanlığın bojle bir sınav vaptırmak vetkisı >oktur. Ne bunu, ne de daha oncekıni.. Resmı Gazete'nin 14 mart 1975 tarthJİ sayısmda oğretmen jetıştıren yuksek derecelı okullara yalnız «Lniversıtelerarası oğrenci seçme \e vetıştırme merkezlnce yapılacak merkezi sınav sıstemi içinde oğrenci alınabilır» der. l'ataıı resim, neykel, muzık, beden eğıtımı gıbi özel yetenek isteyen dauara bir avncalık tanınmış. Bu dallar içln yine de merkezi sınav sıstenunde başan gostermış gençler arasında ancak yetenek sınavj yapılabılır. Ecevit'in dediği glbi, «Merkezi sınav veren adaylardan belli puanları tutturanların ayrı bir 81navdan geçinlmeksizin oğretmen yetiştiren yuksek derecell okullara alınmaları zorunludur.» Demek Bakanlık Eğıtim Enstıtulerıne ayrı blr sınavla, sonra da «mülâkaUla oğrenci alırken yasa dışı bir yol izlemektedir. Uzmanlar, bu tur smav sonuçlaruun Danıstay'ca bozulması gerektiği kanısındadırlar. i'ani tumuyle usul dısı bir tutum Istenen beEU, «bozkurt» kafaü ogrencüeri seçmek, böyle biı eğitimle yetiştlrıp Egıtım ordumuza katmak . Devleti ele geçirmek dedikleri de budnr zaten. Öğretmenleri «koşullandırma», Turkıve'yi uzun sürede çagdaşlıktan koparmak, Bay Turkeş'in dokuz ısık ulkusünu geıçckleştirmck Eğitim Bakanı Erdem'in ilk sınavlan yurürlükten kaldırması, yeni smavlan japtırması sonuçlarda büyük değişikllk yapmayacak, esM öğrencüerin buyiık bolumu özelllkle bozkurtçular yenlden okullara dlınacaklar. Kesinlıkle belll olan budur, Genel Mudurle Bakanın banşması, Ülkiı Ocaklanmn smavlan boykot kararından vazgeçmesı bunun belirtileridır. Yani hıç korkmasın ülkiıcu öğTenciler, olsa olsa ülkflcü olmajan öğrencıler temizlenebilir bu arada, yerlerine maksatlı başka oğrenciler girer. İlerde Danıştay böyle bir sınavı iptai edermış, etsın, kım dinlıyor Danıstay'ı! Bütun Iş Komando Ajvaz'ı ve bağlı bulunduğu siyasal orgütu hosnut bırakmak. Bir şeyl Iyi anladık bu arada . Demirel ve partisi yakayı lyl kaptırmışlar NHP'yt, MSP'ye. Üç saatlik BakanUr Kurulunu boykot etmeler yararlı sonuç verlyor. Pars mı, al para gel kurula! . MSPTıler hoşmıt kalıp donüyorlar göreve. MHP ve Başbnğu mu kırüdı, smavlan ayni koşullarda yaparsın, olur biter. Birkaç bin ülkucüye daha okumak olanagı tanırsm. Herkes memnun kahr.. Sınavlan jenflemekse yenlledlk İşte, daha ne oluyor der çılsarsın işin içlnden. Unutursun, Bakan olarak, Basbakan olarak, koskoca bir parti olarak, kuçuk partiler, küçfik baskı gruplan önünde sıkmtUı duruma duştügunü.. BugÜn sınavlar yeniden yapılacak. Turkeş'in eşlerl, doğum tarihi, hilmem neler sorulma\acak Maksatlı ögretmenler ve müdürler bu kez daha ağır başlı. daha dikkatli davranacaklar. Ama sıoavlarda kazananlar hep önceden •Kazanmasına karar almmış» gençler olacak Oediğim çıbi. ysnbşlıkla içeri sızmış solcular, devrimcUer. Uericiler de bu arada temizlenecek. Bir MC oyunu daha acı bir gulüşle seyredilecek. Ne var kl toplumlann belleği. kişılerin bellegınden guçludur. Komando Ayvaz adlı bir MHP \andasımn dırenmcsı karşısında venlk dıişen ya da düşürulen Bay Al! Naıli Erdem bilmem nasıl açıklayacak bn dunımu, bn gerilemeri seçmenlennin onunde? Sağcı gazetelerde istifa etmeye çağnlan Erdem'in bu bozgundan sonra koltnğunda oturup eskısi çıbı Bakanlık vapması ganp kaçmaya cak mı? Bunca yılm polıtikacısı. AP'nin agır başlı bir klsısı gbrunumunü surdurmek ıçın Bakanlıktan ayrılması gerekmez ml? Bugun sınav guniı Oj nanan ovunun bir pertlesi kapanacak Yeni perdenin açılmasını bekle>elım. Çiinku bu oyun hemen bitecek glbi değü, arkam var . Buçünun yannı, yarının da öbur gunü. Otuz altı ki"îim tekmılı bırden!.. Fllmm sonu nasıl bltecek, onu da birllkte göreceğiz. B Turklyenln seklzde biri kadar toprak üzerlnde on milyon msan yaşıyor Macaristanda. Geçen yıl 9 4 milyon yabancı gelnıiş üllteye, yansı kısa bır sure kalmış ya da transit geçnuş, beş milyona yakın yabancı da uzunca bır sure Macar bayatına kanşmış. Ben ilk kez goruyordum Macarıstanı Savaştan hemen sonra geçseydım, şımdi daha ıyı anlıyabılırdım çalısan ve ülkelenm seven ınsanlann yapıcı guçlen nl. Bir öğle üstü Hungaria oteunde Ulusal Turizm Örgurunün ileri gelenleriyle gorüşürken ogrendım kı, son otuz jıl da Macarlar çağdaş bir Orta Avrupa yaşamıne doneoümek için çok şey yapmışlar ve başarmışlar Budapeşte, zenguılıkle ve teknikle erişilemlyecek kadar zamanın gorkeminl varnıtıyor yabancıya. Bu ancak akılla, sevçıjle, zevkle ve sabır1» kurolabilir dedlrtljor insana. Andrew, şshnn dış manallelerinde yukselen büyük blokları «bunlan yeni vaptık» dlye gcstenyordu. Yaklaşık olarak yıldı 100 bın unı*9 yeaı ev yapüıyormuş ve aılelere daha modern konut sağlama 131 başan ile yürütülüyormuş. Nüfus hemen hemen duraganlık kazandığı ıçuı savaştan sonrakı konut sorunu hızla iyiye doğru gitmış Bizım paramızla 2C0 300 bın hra\a bır daire satın alınabılıyormuş bu bloklardan, ya da ayoa 350 450 liraya oturulabıliyonnuş GEUŞiGÜZEL OLUŞUM.. Andrew'i dinlerkea gözlenmin önune her yıl 1 milyon artan ve bu yüzyüın sonunda nufusu 75 milyona varacak olan kendı itaUorn gBİıyordu Bız sadece yenı doğanlar ıçuı yılda 250 bin ünite ev yapmalıydık Kırsal alanıardan kentlere gelenler için synca yılda 250 300 bin ünıte konut yapımı gereklyordu ve kentlerdekl eskımeler, değlşen yasam koşullan nedeniyle de mevcudun onda bınni yenilemek ıhtlyacı duyulursa, en az 400 bın üniteye daha gereksuımsmlz var demekti. Oysa biz bütün bu ışlen gellşiguzel bır oluşumun ellenne bırakmıstık Gerekenin yuzde 25 ı bıle gerçekleşiyor muydu, bllemlyorduk. Üstelık, gerçeklesen şey bır kâbustu, bir çirkinlik ornefı ıdl Budapeşte'yi gezerken, gfizeUlği, saglamlığı ve devamlılıfı hiç bir zaman sehirlerimüin temel çizgilerl haline getlremlyeceğlz dlye uzulujofdum Yerlesnek, bağlanmak, sahıp çıkmak buydu. Bızse gdçebelerdlk. Çadır yerine o çirkin, çuriık ve gudük yapılan knran ve ber 20 SS yılda kentlenni yıkıp yemslni yspaa «'• TMMOB MAKiNA MÜHENDİSLERi ODASINCA DÜZENLENEN 68. KUPULUŞ YILI SAYIN DOKTOR ve ECZACILARA Optimal metabolizma sağlayan fizyolojik tonik Bccozyn\cC Fortc Yeniden ve bol miktarda bütun Ecza depoları, Eczaneler ve Sağlık Kurumlarına dağıtılmıştır. 23 kasım 1908 günü Maarif Nezaretuıın bütçesini onayı Ile ilk kez kurulduğunu kabul ettığımız dış hekimliği eğıtıınının ve bu tanhten gunümüze kidar Türk dts hekımlığınm geıışımı, olağanüstü aşamalar zıncıri gbrunumundedır Yırmıncı yüzyü başlannda bılimsel yonden Batı'ya oranla en az yüz yıl «sr.Ae olan Turk dış heklmlıgı, bu ayrıncayı (farkı)bjzla kapatmasını bılmıştır. E u hızlı gelısroede meslekdaslarımız arasındao yetısen dınamık ve azimli b!Um adamları yamsıra, ıkıncl dltnya savasında ülkesmı terkedip yurdumuza gelen Yahudi kökenti Alman bilgıni Kantorovlç'ıa de değerli katkılan olmustur. Devlet olarak önem verilma» mekle beraber haltm gereîuınmesi zorlamış ve Ulkemızds dış hekimliği eğıtımı kuruluşlan Çogalrmştır. Gunümüzde Istan'oııi' daici Fakülteden baska ikısi Ankara'da, bin îzmır*de ve înrt do Erzurum'da olan dört dış hefc'n liğl fakUltesi daha Ulkemlze dı« hekımlerl yetişhrmektedir. BİR SORUN 1976 Türkiye Sanayi Kongresi 2337 kasım 1976 tarihlerl arasında Ankara'da yapüacaktır. Karıkatürculer Demeti"nln de yardımıyla düzenlenen ÇÎZGtLERLE SANAYl 76 Kartkatür Sergısı aynı tarihler arasında zıyarete açık tutulacaktır. Adres: Selânlk Caddesl 76, BAKANLTKLAR ANKARA • •» • • • »••••••••••••••• • • • •••••••••••••••• (Cumhuriyet: 12987) GOKSEN ÜMİv/ERSİTEYE GİRİŞ FEN SiNiFLARI LISE SON 20 . 27 kttim 11116 anhk DERSAINIESriMIIM BEKLEMEULER 2> kuım 17 14 • 80 «ralık Bunlann yanısıra eğltlmle görevli lkl dış hekimliği yuksek (Devamı 9. sayfada) iCenajans. 34b2) 12963 (Cumhuriyet: 12988 >
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle