03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
u Sd üç yıl oluyor, Istenbul Şehir Tiyatrolanrun genç yönetmenlerl (o zaman başlannda sayın Muhsin Ertugrul vardı), oyun yazarlanmısla sık sık toplanmak isteginde bulunmuslardı. Ben de gitmistim bir kaçına o toplanölann, a n sürmedl, yanürnıyorsam iki yan da umut keser olmustu bu bulusmalann bir i$e yarayacağından da caıun içın Başta bir öneri atıldı ortaya, oyun yazarlanndan futbol maçlarının yapıldığı günler stadyumlarda oynanmak Uzere oyunlar yazmalan lstenıyordu Tiyatroyu halka götürmek! Ama olacak 1? degildi bu bizce, sahne hangı yanda oturan seyırcı ıçin kurulacaktı? «Sahne kurmayız, ortada oynarız» denlldı Ama seylrcl belli blr saatte değil de, birbtn arkasına geldığı ıçın de oyunun ne zaman baslayacagı ayn bir sorundu Buna karşı da, bas yanı tam belh olmayacak biçımde oyunlar yazmanuz oğutlendı Ya ses nasıl duyulacaktı' O daha beliı değıldı, denenecektı Hiç unutmam, yazar arkadaslar, bizde balkın futbol maçına sövmek, bağırmak, yuhalamak, böylece de ıçınl dökmek, boşalmak için gıttigıni, »easizlık, dlkkat, saygı ısteyen tiyatro sanatının 1M böyle blr ortam lçinde yUrütülemeyeceğınl söy ledıler . Anlaşamadıktı. Tiyatro sanatmın dünyadaki gelişlmlerinl ineelemıs değıldim; başka yerlerde stadyumlan oyun 8laru durumuna getiriyorlar mıydı bılmıycrdum; ben Istanbul Şebir Tiyatrolannın altı, yedl sahnesınde, yerll yabancı, güzel oyunlar ovnamak blze neden yetmez diye dUşünmek+en !:endiml alamıyordum. O oyunlar, tiyatro olmayan, fakat oyun oynamaya elverişll yapüarda yınelenebılırdl de.. Sonra bızim yönetmenlerden kimıleri, topluca oyun yazrna denemelerlne de giriçtıter, bunu anlayamadıgımı soyledıftim bir yazar, «Keşke heVrimler, mühendisler, mlmarlar . Hep bir araya gelseler de oyunlar öyle yarılsa» demısti. Demek artık ovun vazarlığının günü geçıvor dıve düşünmüştum. Ancak o toplu oyun yazma denemelerlnde, nedense, stadyumlar ıçın başı sonu olmayan oyunlar yazma işlne gırişmedüer Şehir Tıyatrolan yonetıcılerı Blz de yazmayınca o iş kaldı. Ben kendımi yenılıkçı bir oyun yazan sayıyordum, ama bu tür önerilerle karşılaşınca kuskuya düşüyordum o sanımdan Yenılıklere nıçın ayak uyduramıyordum? Tıyatronun halka donük CUMHURİYET 12 KASIM 1 9 7 6 t OLAYLAR VE GÖRÜŞLER lan Çösmey* kalilyoru* Ne o, yoksa tiyatronun toplunual lşlevini yadsıyor muyum1' Yok canım, ancak çok ba$ka bir anlamdadır o işlev ve çok değişik biçimlerde anlaşıiır Sayın Muhsin Ertugrul'un 60 sanat yılı dolavisıyle basürüan «Muhsin Ertuğrul'a Saygı» sdlı kıtapta, sayın Ertuğruî, halk tiyatrosu yorıurni' dışarda ve ıçerde girişılen atılımlar konusunda bır soruyu janıtlarker. «Goldonı, Raimunt, Nestroy, Şinasi bırer yazar olarak halk tı>atrosuna yenı ufuklar açnuşlardır Bunu ancak tıy3tro yazarlan japabılir» demıstı Sozü buradan alarak, tıyatro yazannın ve genelhkle ti>atromın toplumsal işlevi uzerinde durayım derken, Şehır Tıyatrolannca çıkanlan «TUrk Tıvatrosu» adlı derginin son (Yeni dönemde ilk) sayısında okudugum kimı vazılar durdurdu bem Tiyatro tıstüne bütun kanüanmın, ınançlanmın artık bes para etmedığıni anladun. Ben önemu değüım, Muhsin Ertugrul'un da artık çok gerilerde kaldığını gördUm, UzUldum. O Muhsin Ertugrul U, kurdugu uygarlık tıyatromuza alışkanuğı yerleştırmek, halka bu tıyatronun ne olduğunu anlat mak için daha yıllar önce «Darülbedavı» adlı degide (ki, TUrk Tiyatrosu derglsinin tsmelldir o), tıyatroda fındık fıstık yenmeyecegmı, perde açüdıktan sonra konuşulmayacağını, oyuna vaktinde gelıneccginl kendi imzası üe yazmıstı ve tiyatrosever Türk halkı, oyun seyretmenin nasü olacağmı yıllardan ben tanıtlamaktaydı Oysa boşuna imış Türk Tiyatrosu dergısinde yaîan bır oyun yazan hanım, emeğe yandas olan tiyatro seyırcısuıın tiyatroda fındık fıstık yıyebüeceğmı, yüksek sesle konuşab.leceğıni soyluyor, vaktmde gelmese de olur, diyor: «Tiyatroda fırdık tıstık yenmez, vuksek sesle kcnusulraaz, vaktmde girilir, \aktınde çıkılır gibılerden bır öneftıtımden geçmış, saçları yandan ayrıklı, pasa çocuk gbrüntulü, akıllı uslu seyırcı gitti gıoer» Bunlan okuyunca ıster ıstemez akla geli•<or, bır paket çukulata üe bır ufak cep konyaguıa ne buyurulur' Anlasılan stadyuma tıyatro gotüremeyınce, stadyumu tiyatroya getırmeye kalktüar. Peki ama, Türk Tiyatrosu dergisinin kapağına sayın Muhsin Ertugrul'un fotograiını ne diye koymuşlar, onu anlaj'amadım HİKMETİ HÜKÜMET ek parti ySnetimlnde yasarken, buyüklerimla kaşlannı kaldmp gozlerini kısarak ve yüz çlrjrüerlnl kaaarak, çok önemli bir şey söylUyormus gibi: Hlknıeti hukumetten suai olunmaz, derierdl. Psdişahbk dBnemlnden arda kalmıs blr Ozdeylştt bn. Sıradan adamlann devlet işlerine akd erdiremeyeceginl vurgulardı. Zaten Cumburiyet'in ilk döneminde kbnin filkeyi vöneteceği asağı yukan beUiydi. Öylesine belllydi ki, okul idtaplannda kabine üyelerinin adlan ve fotograflan yeralırdi. Yurt Bilgisı'ntn basında, kuşe kâğit üzerine sayta sayfa, çok yataşıkh fotoğraflanyla Bakanlan lzlerdik; Başbakan: lımet Inönfl, Içisleri Bakanı: Şflkrfi Kaya, Millt Savunma Bakanı: Kâzım özalp, Dışişleri Bakanı: Tevflk Rnstfi Araa, tktisat Bakanı: Celâl Bayar Ve başkaları. Ikinci Dünya Savası'nın BOnuna dek bn hokflmrt anlsrışı surdu. Çok partill rejhnln İlk donemlerinde büyük blr değisün olmadı. Nasıl olsun ki, 1960ların ortaaına vanuca\a değin ulkede ne dıs polltika konulan tartışılırdı; ne savunma.» Buı pibi Amerikancıydık, NATCya, CENTO' ya bağüydık. Sıradan yuıttaşı bir yana bırakm, dlplomatlarnnız bile hlkmeti hfikumetten habersizdiler. Uluslararası toplantüara katılan hariciyecileriınizln kulaklan bfikfllmuştu : Eğer merkezden talimat gelmemişse, oy verirken ABD temsilcistne bakarsuuz; Amerikalının davranısına gore rutumnnuzn ayarlar. o parmağmı kaldırdığı zaman siz de kaldınrsımz. Boylece hikmet1 bukumet Amerikan parmatı olmusto. Dısarda Amerikan parmagı ve Içerde Amerikan p»rm»gına Rore devleti yonetlvorduk. E<*r sagduyn MhiM bir yurtserer ortava çıkıp sona: Yahu ne oluyoruz? Sns! Aklın ennez bn Islere aenla, hikmetl hakftmetien sual olunmaz... Turkive uzun bir süre de böyle yönetildl. Ne var kl, halk yavaş ya\as nyamrordu. Hlkmet1 hükümeti yalnız bflkumet edenlerüı lç cebindekl hüvivet varakası gibi düşünmek dSneml astlmıstı. Yıllar geçtlkçe, seçmen yığınlan poHtikamn hanvasını Konyasını oğrendiler. Amerika'dan ne kazıklar yediğimizi, bastacı ettiğimiz Idmselerin blzlerl nanl ktm vurduya getlrdiğint hepimlı anladık. Hkmeti hfikfl* met diye vnttuğumnz işlerin içyfizünü bir iyice gördfik. Şlmdl Türkiye öyle bir noktaya geldi M, artık geoekondalardan köy kahvelerine değin herkes hlkmet1 hükumett konosuyor. Koalisyon çoKfllecekmiş?. Iıh, çözfilmez. Neden? SfilermaB'm ipi Neanetttnin ellnde; Erbakan ne derse o olur. Ne diyor aeninki? Ben önce temel atanm, sonra Sflleyman'dan parasım çatır çatır çıkartırım diyor. Bu kez de basürmıs: Ya 15 milyan benim emrime verirsin, ya komisyona çalıstınr, oayali mobllya yolsnzlnğmıu ortaya dbkerim.» Saleyman ne yapmıs? Ne yapacak 15 milyan vermls, lşi tatiıya baglamif. Sonra? Hukümet kurtulmu». Ama Saleyman seçbnlerde Necmettinl yiyecek. Dnr bakalım, o güne daha zaman var; neler olur, neler blter? Peki bnna ne derler? Hikmet1 bfikfimet derier. Biz artık halkça htkmet1 hfikflmeti Sğrendlk. Hem de yaman öğrendik. Sokaklarda çocuklar neden öldürüluyor? Soruştnrma Hanrhk Komisyona Mecllste neden Islemlyor? Lockhced dosyası niçin açümıyor? Plvasadaki para neden 55 milyara nlastı? Geçen yas neden Unm taban flyatian donduruldu? Bu yaz neden arttınlacak? Memur katsayısı geçen sene neden 9'da kaldı da, bu yıl yükselecek? Koalisyon ortaklıgının pazarlığmda neler var? Sayın sayabUdiflnizce Yurttas hepsini anlıvor, bilivor artık hikmet1 hukumetten snal olunmaz özdevisl geçmişte kaldı.. Ama bu kez de ortava çıkan hikmet ne? Demireller hakkındakl yolsuzluk dosyası açılmasm dl. ye Sfilevman B*t Erbakan'a hep «evvallah» diyecek; Nec metUn Bey de Demirel «Eyvallah» dedikçe yolsuzlnklan örtbas edecek.. Boyleslne hikmeti hukümete ne derahdz? FINDIK FISTIK Melih Cevdet ANDAY blr sanat olduğunu bnmiyor muydum yoksa? Bu tur kuşkular duymakta haklıydım, çıinkü blzde çağdas tlyatroyu kurmus olan sayın Muhsin Ertuğrul Şehlr Tıyatrolarınm başındaydı daha, genç yönetıcilenn yenı atüımlannı cîbet bir bıldiği oldugu içın desteklıyordu Sonra sayın Muhsin ErtugruTun Şehır Tıyatrolan Genel Ydnetmenligmden aynldıgını duyduk Sehır Tiyatrolan yenı oır tüzükte «sennden jonetun» demien bir duzen ıçınde sokuldu \e her tıyatronun başma genç bir yonetmen getınldı. Yeni tüzuğun amaç maddesınae soyle aenümektedır «Genel olarak sanatın. ozel olarak da tıyatronun toplumsal işlevine uygun olarak halkın tum kultürcl Uretımıne, halk eğıthnıne, halkm kıtlesel bılınç düzeyır.ın yükseltılmesme tiyatro yolu ıle katkda bulunraak, bu katkıyı gerçekleştırmek ıçın \erh yabancı tr.atro yapıtlarının bir amaca yonelık seçkın bmeklerini ucuz fıyatlı gostenler duzenleyerek en uzak seyırcıje ulastırmak, haltan ymt ve dünya sorunlarını da Türk tıvatrosunun geleceğe yonelık yaratıcı atüımlarma onderlık etmek amacı ıle kurulmuştur » Gerçl lyl yazılmı?, kolayca Bnlaşılıveren bır tüzük maddesi değıl, ama karışıklık içenğınm yücelıginden çeliyor olaMir, okuvunca «Tann yardımcüan olsun1» dıyorsunuz içinizden. «Halkın tüm kültürel üretınu» ne demektir? gıbi Eonüar soniiorsunuı kendi kendımz» Ama şurası kesın kı, genç yonetmenlerımiz bızım kıtle bılıncımızi yükseltmsk istiyorlar, görmüşler demek bu bılıncm yeterll olmadığını, arttıralım derraşler Sonra halkın yurt ve dünya sorunlarını geregtnce kavraması ıçın de ona yardım edecekler C»jle üstünkorü değıl hem, geregınc» kavraması ıçın Sonra «duşunsel araç» sOzünün ne demeğe çeldığını de anlayamadım ben Yurt ve dünya sorunları Bu sorunlan çozebümek için değıl, anlayabilmek İçin çeşıtlı bılımler ve teknikler kurulmuştur, uamanlık dallan aynlnııştır, benim bıldıgımse Dlyelim kı, bır tıyatro yönetmeni bunlardan her hangı binni halka anlatmak ıstıyor, nerden bulacak onun uzmanı olan oyun yazannı? Einsteuı kendi kuramını anlatmak ıçin bir kıtap yaznuştı, pişman oldu yazdıgına, anlatamadıgını düşünerek Çunkü o kuram ancak yjksek matematıkle anlatılabiliyordu. Bır arkadaşımının oğlu Paris Üniversitesind* ekonomi okucoaja gıtmişti, bir yıl gonra degi?tirdi fakültesinı, matematiği yetmemış Bız «an vs talep» nedır dgTendık mı, bırtakım sosyal sorun T Oyunlan Hep Bozulacak... OKTAY AKBAL Evet Hayır ÇAGDAŞ KILMA ÇABALARI yük bir bOlUmU askın bir var tenllkle < M my kurtulus avaşı T m» lıkla (Tann), ölümden sonraki blter bitmes hemen eyleme geçvarsayunsal yasamla ügıli dog misti. Büyük adamın kılgısalııkmalar. 2 Tapınmayı yansıtan takı yönteml çok yalındı. «Ben tutumlar, davranışlar (rituslr, bir isın yurümesı ıçin ona enge) kultuslar ), 3 örgütleşmeler olacak ögeleri ortadan kaldırı(Hıristiyan cemaati (eccleala), run, ls kendUiğinden yürur» derMUslüman UmmeU gibi). 4 di. Buna uyarak TUrk toplumunun Genel yaşantıya giren kılgısal öaeUUcteld kurallan içeren ahlâk çagdaalasma sürecine gırmesi ıçın, yukandakl sıralamadan ilkin sal yan. Dinlerin toplumlan etküedık bırıncısıni eşdeyımle .dogmaları» lerinı, onlardakı kurumlara bl kaldmp yenne •müspet üım»l çimlenmeler verdıklennı soyle koydu. Boylece asü var olan cu mek fazladır. îslâmlık Osmanlı dünyadır, öbur dunya değıl, yer• Türk toplum yapısına kendıne yüzü yasayanlarla usunu (akıl) kullanarak çalışanlanndır felsefe "Atatürk 1923ten 1938'* degta ozgü damgasuıı yuzyülardır vur sıni Uen surerek genç kuşakliAyasofya'yla Mlroar Sınan'm bır muştur. Orneğın «es selâmün nn inançlarmda tslânüığın «fcckaç yapıtı bir yana dinsel tapı aleykum ve rahmetullahi ve be hatologie.sinl (ilrn'ül âhiret, önaklara özellıkle camüere ayak rekitihi» (esırgeylci, bereketler bür dünya bilgısi) (') geçersıa basmadı. Bunun baslıca nedeni verici Tann'nın selimı üzerine küdı. Esınlenmemis olmakla Dirsu bu değil, o «Mrrmnvi imamla olsun) tümcesıyle baslayan A lıkte bu XX. niryüdaki yeni Henn, mUezzinlenn, kayyumlann rap «ğzıyle selamlaşmadan tutu kopkoyu bügısızliklenydi. Dın nuz, giyiîn kusama, çocuklara ad nedır, telsetesı, tarıhi nedır, dın takmaya, sanatın kiml türlerine, lerln ölçustUrülmelennden (kı düşünce bıçıminden tüccarlıgm yaı) ortaya çıkan gerçekler ne «ElklslbUhabibullab» (kazansa lerdlr sorularına bunlann hıç Tannnm sevgiüsıdir) (') kuralıblrinden dogru dtlrlist yanıtlar na clek bunun. <her aian4& bealamasdınız. Batı dılleri söyle UrU lzlert sapttnmıstır. Böylec« dursun, bilir geçindikleri Arap bu toplum, deyim yerindeyse, çaya da Araplar değll aptal kar tosüleşmiş bir gdrünüme dönüsmtistü. Çünkü her yuıyılın galar blle kahfcahayla gülerdi. Müslüman Osmanlılan îslâm Atatürk bügln degildi, öyle bir Ummetçlliğinın gayya kuyusuna savı da yoktu, ama konuçtugu ki benzer potasmda yoğurulmus, asılertn bügın, hlç olmazsa ttıl sagı yukan blrbıruıın benıeri, öa türlü olmasını çok isterdl. F. desi kışilikteydiler. 1923'te Gazi R. Atay onun «çirkinhğe, bilgi Mustata Kemal Pasa'nın önünde slzliga tlksinti gösterdiğini», Y. kt gerecın (materyel) toplumsal K. Karaosmanoğlu'ysa «hiç bır özelligi ist« buydu. Yeniçagm gi evlendiler. aksam sofrasındakı davetlileruı disme göre o ışlenmehydı. O za sayısı yırml, otuz klsıden aşağı mankı «mukaddesatçı, dinci, i11/Kasıra/76 düşmezdl. Bu sofra kâh Tnmal mancı, Anadolucu» bir soscükle kion sölenlerinl, kâh Sokrates'in «sağcı» yobazlann istedlkleri gıbi mecllslerını andırırdı. Birinde devletçe yeniden tslâmlığa, hall masıvaî (dünyasal) zevkler bir felığe bağlamp herbirinin temel dıonyjıaque (Bakusla ilgüı) cos görüşlerınden ayrıimamazlığa gl kunluk halıni alırken, öburünde düebüırdi Ne var ki bu durumda manevl ve dimağî haılar ruhlara tmparatorluğu yıkan esld tosır «Cumhurıyet 12604) sonsuzlugun ürperışmi verırdi» döngüden hiçbir «aman çılcüa •»••»••••»»•••»»••••» yargıslyla büyük adamın devlet mazdı yönetimi dışuıdakı yaaantısmın iki keslminl belırtmektedır. Bun Atatürk, hlç bir dlne karşı delardan birinin «manevî ve dimağî haıları» olması Çankaya'daki «tâ gıldi. Döneminde yasayanlar arabesabâh» toplantüarda tarıh, sında kendıaine düşman olmadll, yann, felsefe, toplumbilim, yanlar ınsaflrysalar buna tanıksanat konulanna değtnlldigıni do lık ederler. Onun dln anlayışı, layısıyle ortaya koymaktadır. Bu anlayıslann en iyisiydı. Bırey vıc da AtatOrk'ün bir kültUr adamı danıyle Tann arasındaki tinsel olduğunu, sanatsever kisüık tası (ruhl) bir baglantı bıçımındeydı. Buna saygı gösterilmesinı isterdığını kanıtlamaktadır Rumell Caddesinde tam X dl. Ama herhangı bir diıün örkonforlu 240 metrekareUk • gütleriyle, ideolojısiyle topluma bir daire Uralıktır. DINIERDE ORf yön vermesine kesinlikle karsıyCttksel (Mmavt) dinlerd» ortak dı. Gene o hepimizon bildıği üTeleforu Saat 10 12 ve lasa dört öge vardır. TUrk fel zere Türk ulusunun çağdas uy17 • 19 arası 40 68 39 sefedlerirün UnlU hocası Emst garlığm UstUne çıkartmayı amaç von Aater (1880 • 1B48) bunlan: lamaktaydı. Bunun dınle değü, ••••••••••••••»••»•»» sfiylect aıralamaktadır: 1 Bü bilımle olacagma haklı olarak ıçCumhunyet 12607 üyük önder Atatürk, her yurt gezisınde bırkaç kente uğrardı. Buralardaki tarüısel yapıtlan görmeyi, müzelerl dolasmayı çok severdi Bu arada o yerlerdekı koruyucu, yönetıci kişılerden açıklayıa bilgiler isterdi. Hıç unutmam çok yıl önce Kayseri Usesınde hocam Cevdet Kudretten duymustum, Atatürk bır tarihte bır kentımızı onurlandırmıs, halk onu sevgiler le, şenlıklerle karşılamıstı. Ama oradaki müze yönetmeni, bır hekımden çarçabuk elde ettıgi raporla ıl sınırlan dışına aek hemen kaçıvermiş. Çunkü Ataturk'ün müz«ye ufrayacağı kesınmiş, yönetmense bilgısızlik ba taklığinda bocalayan bır aavallıymıs. B Doç. Dr. Sırrı AKINCI aha bu smavlar yapılatadan Tazmıştım «Ovnanan Buytik O>un»un içyuzflnü . Komandocn mudürler, ojretmenler eiiyle Enstıtulere yalnuca ulkuciı ya da ulkucu olmaya can atan sençlerin seçüerek »unacafını Şu sozlerle hiürniistinı 14 ekim tarlhli yanmı: «Herseye rağraen F.ğitim Bakanı Erdem'ln bdyle bir oynnu planlavanların bafinda oldnğuna inanmak Utenaem. Erdem'den serekll ve bianduıcı bir arıklama bekllyorum. Türkive'nin avanık, aydınlık, AUtfirk ilkrlerine çağdas UTgarlıga baglı fflçlcrine de bu yakın tehlikeyi (costermek lsterlm. Uyuma\alun, kendimizi aldatmayalım. Kıu •firede blr fa»i«m tehlikesi belki yoktur, ama uzun sörede TurMve planlı \e vöntemll bir blçlmde çerici!l<ln, faşiznıin, kıcatn>a ltUebülr. tste hesaplar, îste duşunceler, işte gerçekj. D Sonra bn sınavUr yapıldı. Turldje'nin dort bir kofesüıd»ki efitim enstihilertnde, Komando Ayvax"m derlmirle «m«ksatlı» dgretmenlerin «htımrunn» alınan genç adaylar, sıkı blr ülkücüliık, basbufculuk smavıadan ReçirUdller. Türkeşm eski ve yeni hanunlannın adını bflenler, Turkesin dogum tarlhlnl ezberlrvenler, «basbng>urınzun Ataturk degfl de Türke^ olduğnnu bajlnra bafıra soylerenler bn okullara alıodılar. Tüm Efitım Enstitülert çonüllu komandolarU ya da komando gibi Korunmek zonmda kalan pençlerle doldurnldu. Bmıca yan, bunca tanıkuk, bunca çığlık bo»a giti tanıldı. tkl Oç yıl sonra enstitulerden çıkacak bn rirml hes bin «ülküpfi» BRretmenln efitinı alanında neler yapacaklanıu jimdiden görmek hlç de Cüç degUdl Curahnrbafkanınm, Ecevtttn bn konuya Snemle efilıneleri, basında çıkan rayısız yazı, Danıstav'a başvurarak hak arayan oğrenciler, kmnoyunda yükselen haklı çığlıklar MC Eğitlm Bakanufmın «komaadoeu» olraamıs kesimİHİn huzurunu kaçırdı Mnunda... Bakan Erdem uzun zamandır kendisinden bekleıHffmiT, blr lşl vaptı, yayınladıçı bıldiriyle yinni bes ögrencinin kazandıgı Eğitlm Enstitüsü çiriş sınavlannı bozdu. Bakanın açıklaması jöyle: «Eğtttm Enstıtulerine 1976 77 öğretim yılında alınan ögrencllerlp İIçill sahsi ve toplu slkâyetleri tamanıen hukuki mevnıata bağlı kaJarak incelemis bulunuvornz. Bakanlı^ımda bef ründür aralıksız siıren tnceiemelerimixin sonanda imtihan komisyonlannm vürttrlukte bnlunan 25/5/1970 UrUı ve 18552 sayılı Eğitim Enstıtuleri yönetmeUğinin 15. maddeslne gore tesekkul etmediği tespit edildiğinden bu giriş imtihaıılannın lptal edümesine karar \ermiştir. Yeruden yapılacak giris imtthanlarına, içinde bulunduğumuz kasım avının son baftasında başlanacak ve okullard.ın gelen istekler de dikkate aünarak yeni ek kapasite yaratılacaktır.» Bu karara ilk sert tepki MHP'den gelecektt. Çünkü MUU Etittm Bakanutının en yfiksek görevlileri bu partlnin militanlandır. Basta, «maksatlı» oğretmen ^etıştırmeyl kutsal blr gorev sayan öğretmen Okullan Genel Mudurd Komando Ayvas... MHP Başkanhk Dlvanı bu karar üzerine hemen topiaomış bır bildlri yayınlamıstır. Bunda, Eğitlm Bakanı Erdcm •ahsl blr karar slmakla saçlanmakta «Bu karar hukuka ayk> n, Mllli E|itim Bakanlıfuun baysı>etinl kıncı aşırı solun baskılanna boyun egen sommsus tehlikell ve partizanca blr karardır» denümektedlr Türkes partislnin; yani aıaavlarda eşlerinin adı, doğduğu tarih vb. dzel yasam olaylan »orulan bir kisinin basında oldu* gu blr partlnin, bu sert tepkisi de anlamlıdır, Erdemin aldıfl karann ne kadar doğru ve yerinde olduğunu gostermektedlr. Ştmdl ne olacak? Smavlar gereklı yonetmellğe uygnn blChnde nasü yapılacak, tdmlerce yapılacak? Yine aynı «maksatlu oğretmenler, müdürler, genel raudürler Urafından mı? Yoksa MHP yanlısı komando, Olkucü, tum görevlller Eğitim Bakanhjh kadrolarmdan hemen «tasfiyo ml edilecek? Bu tasflye isleml ne saman başlayacak, ne kadar »ürecek? Bütfin ba sornlar şimdllik havadadır. Aynı idşflerce yapılacak yeni bir sınav bu sınavda Tflrkesia eşlerl, dogum tarihl vb. rulttnç •ornlar sonümasa bile üç asağı bes ynkan aynı •oancu vermes ml? Her seye ragmen Sayın Erdem başanlı bir adnn atmıştır. Cnmhuriyet Ukelerine bafU kalmak her Efltim Bakanının bas görevidlr. üç minetveklU şlmdl dört Ue Türk gençllğinl Atatfirk yolundan çevlrip ırkçı, turancı Mr yola sokmak, kendl çagdift kafaaına göre kusaklar yetiştirmek planları kuran Türkeş takımı, «uzun sürede faşlzml kurmak» planlannı gerçekleştiremeyeceklerdir. Türk ulusanun safdnyusn bu «maksath ülkucülüğe» engeldir, duşmandır. Eğitim Enstitulerlne giri? smavlannm yenllenmesi karanm olumln blr atüım sayıyor. bunnnla ilgül yeni eellşmelerl bekliyoruz. Nişantaşında Kiralık j Lüks Daire İ gel'cılıgn sol kanadına bağlı düşün adamlannın karşıt savına uymaktaydı. Dr \ Tırııivin ın bir çevirisinden ögrendlgima göre adı geçen kuramın dızgeseılığuıde (sistematık) dinsel dUsüncenin eytısun (dıyalekük) şu aşamalardan gcçmektedır. Savtez: «Obur dünya ıçın degerler vardır.» Karşıt sav (antitez): «Bu dunya ıçın degerler vardır». Bıreşını (sentez): «Yeryüzü değerleri göksel degerleri kosullandırular, onlar İçın <Sme qua non» durlar (ayrüamazlık göstenrler). Sıralamadakı ıkinci öge Türkiyede baştan asağı tecvıtlı Arapçayla yapümaktaydı. Bunlann Turkçeleştırılmesl gerekmekteydı ÇUnku Osmanlı Devleti, Arap ulusçuluğunun (kavmi necib1 Arap) temsücısi Emevî saltanatının halifellk politıkasım yüzyülar dır benlmsemişti. Arapçanın da resmen olmasa bile «de faeto> fflılen) etkismdeydi. Oysa Gazi Mustafa Kemal Pasa için yalnıa Türk ulusuyle Türk dili vardı. Halifelücse Batı •mperyalizmlne bağlı aıyasal bir maskarahktı. TUrk, Tannyla Üişküerinde kendl dilüıi kullanmalıydı. Bu konuda M. Lutherln (1483154*) Almanca yaranna Kıristiyarüığa uy pıladığı başanlı denemeyi söylemeden geçmeyeylm. Bir dinde vapüan reform ötekl dinde de elbette yapüabüirdi. Büyük adam işe ilkln «Ezânı Muhammedl» den basladı. Genç denecek yasta olmeseydl arkası gelecektl. Gene sıralamaya dönelim. Üçüncusü sözüm ona «şertatn garraı Muhammedi»ye (Muhammedi'n parlak şeriatı) dayanılarak Turk toplumunu biçimlendl ren örgütleşmeydi. Hem nasıl bir orgütleşme bılır misınız? Tam bın Uç yüz yıl önceki Arap kabi lelerınde geçerli kendme özgü blr tür hukuksalhğı da kapsamı na alan bır drgütleşme. Bunun kökUnden yıküması gerekmektey dı. Nitekım oyle oldu. Yerine «ulusçuluk» konuldu. DordüncüsU «bilgeUğin başı Tann korkusudur» (Re's"ül hıkrnetı mehaletullah) ılkesini içe ren dinsel ahlaktı. O da tanhsel kökeni tâ Sokrates'e uzânan «lâyüc ahlâk»» yerinl bıraktı. «Can Güvenliği, Öğrenim Özgürlüğü, Demokratik Üniversite» Miting ve Yürüyüşlerine Katılalım: 13 kasım cumartesı ANKARA: Tandogan, 13.00 İSTANBUL: Beşıktaş, 14.00 Devrlmci Gençlik Dernekleri Pederasyonu (DevrünciGençlik) (Cumhuriyet: 1Î615) ÇAĞDAÎLAJMAYA YÖNEIÎİJ «GENÇLİK GECESi»NE ÇAĞRH... CHP lıtanbul tl Oençlıi Kolu Yönetim Kuruhmrazun dUtenledigi UNİLEVERİŞ(VİTASANA) SATIS MEMURLARI ARIYOR TOrkiye'nm muhtelil yerlerlnne çahattnlmak üaere Türk Hava Yollarına sınâvlâ îngilizce Almanca veya Fransızca bilir uçucu Hostes Adayları Alınacaktır X T.C. uyruklu olmak 2 îşe müracaat ve hiamet tUreslnc* bekflr olmak (Adaylar evli bulnmadıklanna dair, kayıtlı olduklan nüfus dairesinden alacaklan bır belge getireceklerdir. 3 Sn az lise veya dengi bir okuldan mezun olmak, 4 Almanca, îngibzce, Pransızca llsanlanndan birini lyl derecede bllınek 5 Sınav gunünde 20 yaşına basmış ve 25 yasından güa almamıs olmai: (YUksek tahsUlıler için sınav gününd« 27 yasından gun almamıs olmak.) 6 Boyu 1.60 cm. den kısa ve 1.75 cm'den uzun olmamak ve boy üe kilo arasında aşın derecede fark bulunmamak (Adaylar boy üe kilo tesbitl için sahsen müracaatlan gerekmektedır.) 7 Belirli sureli hizmet sözleşmesı koşullannı kabul etmek. Bu niteliklen taşıyan adaylann 22 kasım 1976 pazaıtesı gunü saat 9.00'da Gümüssuyu caddesı 90 No. lu Dersan Handaki THY Egıtım Mudürlüğünde yapüacak sınava katüabılmeleri içın, en geç 19 kasım cuma günü saat 15.00'e kadar; tahsil belgesı, Nüfus Dairesinden alacaklan belge, nülus cüzdanı ve 3 adet veslkalık fotograflan ıle Cumhunyet Caddesı, 199 201 Harbıye Istanbul adresmdekj THY Personel ve Sosyal tşler Başkanlığına sahsen müracaat etrnelen (Baaın: 27382/126O0) Satış Memuru Adayları Aranmaktadır Şirket bünyeal içtnda muayyen blr «Ür« eğitim gördükten sonra asli kadroya alınacak olan adaylarda bulunması garvkll va»flar funlardır: 1. Kocu Ile ilflll blr dalda yüksek tahsil yapmıs olmak 2. Askerllk hlametlnl tamamlaını» bulunmak ve azaml 30 yaçmda olmaJt 3 Anadolu'da iltamtU ve tayln edilecegl bölgede seyahat etmeği kabul etmek Îngilizce bllmak va daha önce satısla ilglli konularda çalışmış olmak tercih sebebidlr. llgilenerüenn 28 kasım 1976 cuma aksamına kadar yeni çekilmiş bir fotografı havi kısa özgeçmislerinl belirten elyazısı bir mektup ile P.K. 191 ŞİBU îstanbul adresir.e «SATIŞ MEMURü» rumuzu Ue müracaatlan rica olunur. (BürUn müracaatlar gizli tutulacaktır) Denecek ki Atatürk bunlan yaptı da ne oldu? O bunlan yap makla Türkiye'yı çağdas uygarlı ğın, gerçek kalkınmanın rayına oturtmustu. Yoğun bır çaba sonunda Ulke bağımsız, urcarlıkta en Ustün, süper bir devletin topraklan olmaya yuzde yüz adaydı. Ama ne yazık ki 1950'den bu yana bır gericüer topluluğu bunlann antitezlennı toplumumuza uy gulamaya basladı. Onlan bır ya na bırakahm 5ımdiki MC siyasal ıktıdarı da tam anlamıyla bu yolüadır. Sayın Başbakan lstedlgi kadar «fukarahgı yeneceglz» de sın, onun yardımcısı aklına estığı yerde fabrıka temeli atar g * rünsün. Bunlann hepsl eskilerın deyımiyle «kavl1 mücerret»tir (soyut soz), •hayâlı hamndır (boş umut). Kalkınmanın, süper devlet olmanın yolu «kafı gayın okuyan» bu tasra polıtıkacıla nnın kendılerınuı de inanmadık ları demogojilerden değil, dın karşısındalu Ataturk'ün gerçekçi tutumundan geçer Batıvı Batı ya pan düşünsel devrimin doruk nok tasmda Yeniden doğüşla (Rönesans) Yeniden biçimlenis (Refor masyon) bulundağunu bu sağcı polıtıkacüara ögretmek gerek. A ma felseîe kavramlannı anlamak, teknlk Unıversitede matema tık formüUeriru ezberlemek gibi kolay bır iş değıldır. Insanda on c» MçUıı bir yetenek, ardmdan da çok genış bır kültür bulunma sını gerektirir. Oysa bu özellikler nerde, AtatUrk başlıklı bır ya zıda hlç lstemeffiekle birlıkte ken dılennden soz etmek zorunluluğunda kaldığım bu baylar neredel 10 kasım 1938'den a£ sonra yabana bır yazar «Atatürtc öldü, dunya artüt ilginç degıldir» demistL Gerçek Atatürkçüler o gunden bugüne Kerbelâ ağıtı yak mıyorlar ama «dünya»yı bırakahm, bu arada TUrkiye'yl hele şu son yüda hiç Boş bulmuyorlar. Nasü bulabilirler kl Ulke «sağcı» denılen, çağdışı, çıkarcı, valancı, ikıyt'zlu adamlann sama talanyle çınlamakta daha kotüsü Itımi sal vatandaşlar da buniara in&nmaitadırlar. Yanmı onların bır deyimtyle bağlamak gallba çok yerınde Olacak. «Fe subhân Allah'» (Tannm bu İse şastım kaldım). GENÇLÎK GECESt 13 Kasım 1978 Cumartesl günü saat 20 00'do Spor ve Sergl Saraymda yapüacaltür. CHP tarihçesı, slayt, çUr, muaık ve folklor gSsterüerlrun yer aldığı gecetnızi halkımıza \e Halkçı Devrlmd Gençlıge saygıyla duyururuz. CHP tstanbnl tl Genellk Kolu Yönettm Kurulu (Cumhurlyetj 13609) CUMHURIYET'in SANTRAl TEIEFON NUMARAIARININ BıR SÜREDEN BERi 28 97 03 OLARAK DEGIJIiGıNi ( 5 hat) OKURLARIMIZA HATIRL4TIRIL İSTANBUL TIP FAKÜLTESt DEKANLIĞINDAN F&kültemi*, Nörolojı Kursüsünde açık bulunan Teknisyen kadroau karçüık gosterılerek 1730 sayılı Universıteler Kanununun 32'pcı maacieı uyannca Tıpta, Uzmanlık Öğrencisi Alınacaktır. Yabancı Dil Sınavı 23 kasım 1976 salı günü saat lOOfrda Bılim Dail sınavı da '29 kasım 1976 pazartesl gtinü aynı saatte Dekanhkta yapılacaktır. lsteklüerın, 22 ktsım 1976 pazartesı ştınü saat 16 00"ya kadar bir dıls&çe, 4 fotoğral ve mezun olduklan Fakültede nalacaklan ders notlarını gösterır (5 nüaba) meıunıjet belgpsi ıle birtlkte Fakulte Personel Bürosuna bafvurmaları duyurulur. (Baaın 27714/12593) (Moraa: 1810) 12595
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle