05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Maliye, beledi/enin önemli gelirlerine, yasalara rağmen el koydu ANKARA BELKDÎYE BAŞKANI VEDAT DALOKAY'LA. İÇÎŞLERİ BAKANI TARAFINDAN GÖREVDEN AUNMASINA VARAN OLAYLAHI, SORUNLARI KONUŞTUK... DALOKAY'A GÖRE, SORUNLARIN KAYNAGlNDA ANAYASA HÜKMÜNE RAĞMEN BELEDtYELERE GELİR SAĞLAYACAK YASANIN ÇIKARILMAMASI. ÜSTELtK MALİYE BAKANLK'iININ RKLEDİYENtN ÖNEMLİ GELİR KAYNAKLARINA EL KOYMASI YAT1YOR. ÇOK İLGİNÇ ŞEYLER ÖĞRENİYORUZ DALOKAY'DAN, ÖRNEGİN İMAR VE İSKAN BAKANLlGl BİNASI DA BELEDÎYEYE AİTMİŞ, HEM DE KÎÇ DENECEK KADAR DUŞÜKMÜŞ KİRASI... 1970 yılında Ankara'nın nü Sinemaiardân gelir sıfırayak laştı; artan pahalılık karşısmda Belediye mallarının ki ralarını artırmak istediğimiz zaman yargı yolları uzuyor; gaspedilen mallarımızı değerlendirmek istediğimizde J hükümet karşımıza çıkıyor. * * fusu 1 rnilyon 200 bindi. Şim di ise 1 rnilyon 900 bin. İller Bankası hâlâ eski nüfusa gö re para veriyor, 700 bin kişi için hiç bir ödeme yapmıyor. 1973'te ulusal bütçeden verilen hisse de kaldırıldı» A nkara Belediye Başkanı Vedat Dalokay ll» konuşuyonız. «Ne oluyor böyle sayın Bnskan?. diye başlıyorum aormaya. Gülüyor, «Hlc ne olacak, Içişleri Bakanlarıyla, Valilerle ugraşıyoruc işte.. Sonra Kocatepe Camıi'nı «josceriyor, .Biliyor tnusun Üstad, bu caminin ilk projesini ben yapmıştım. Taa, Demokrat Parti devrinde. Bir jüri kurulmuştu. Zamanm Başbaltanlık; Müsteşarı Ahmet Salih Korur ugraşırdı bu lşle.> Dalokay'm projesi birincilik almıs. Bnşıamışlar Camiyı yapmaya. O sırada 27 Mayıs Devrirm olmuş. Cami yapımını Üzerine alan kurulun adı «Devrim Diyanet Sitest» olmuş. Olmuş atnma, 1963'lerde, Hasan Aksay'lar, Korkut Özal'lar, dernegin yönetiminl ele almışlar. Tabii ilk ıı^lerı, Dalokay'ın projesine göre yapılan camiyi yıknıaya karar vermek olmuş. Yıkmışlar da... Bir gün Kocatepe halkı, dinamıt seslerlyle uyanmış. Ne o?. Devletin temeline dinamit koymak var ya, tam onun gıbi bir şey. Caminin temelina dinamıt koyuyorlar. Temeller bir bir yok ediliyor. Verine de bugünkü Kocatepe Camii yapılıyor. «Üstad, temeli dinamitle atılan tek pro.je benimki staiıba» diyor. Ben de takılıyorum, Şimdi de, camiden ionra, Belediyenin temeline dinamit atıyorlar.» DALOKAY ANLATIYOR... • AUah Allah. diyorum kendi kendime. Ne Isler varmış da bizim haberimiz yok. Ne kıymetli, ne hünerli Maliye Bakanımız varmış. Burada hepinizi böyle bir Bakana sahip olduğunuz için tebrik ederim. Evet biz yine devam edelim. Belediye RRİirlerinin azalmasmdan yakınıyor Dalokay: • Sinemalardan «elen önemli gelirin, TV'nin ortaya çıkmaKiyla sıfıra yaklaşması, artan hayat pahahlığı karşısında. Belediye mallarının kiralarını artırmak istedigimizde. yargı yollarının 7.aman alması, gaspedilen mallarımızı değerlenrlirre yapılan kamulaşhrmalara çok büyük paralar ödenmis ve sa'ılan mallar ise ucuza kaptırılmış.» Hadi, düşünün bakalım, neden acaba? yeye gelir sağlayıcı kaynaklar buhınması gerekli. Ama kim dınler? Meclisler bu yasaları çıkarmamış. çıkarmıyor da... Boylece, Belediyeler gelir kaynaklarından yoksun bırakılıyor. Anayasa'nın 116. maddesi. bana kalırsa, 1%1 yılından berı ıhlâl cdilmiştir.» Rana kalırsa da, Anayasanın lhmal ve ihlâl edtlıneyen maddeleri, sadece 12 Mart'tan sonra ekİPnenlen... Uğur MUMCU ANKARA'DAKi KÂMU EMLÂKI... Ankara'daki pmlâkın yüzde 60"ı, kamu emlikıdır. Anıtknbır. Köşk, THMM, Bakanlıklar, K.1T, TRT, hastunelpr. üniversite ve yüksek OKrıllar, ilk ve ortaokullar. ynbnnfi nıısyon ve elçilıkler, askeri bıııa ve f>arnizonlar ve buna benzer yüzlerrP kamu hinı\;;ı . Bunlar Anki'.i'<ı Hcl'jdiyesına bir kuruş vnrmiyorlar. Oysa ki Sivas'da, Amasya'da, bu emlak vergisi kendi bütçcleri içınde önemli yer tutuyur. «HAYIR, AGBiSiYiM» «Içislerl Bakanı lle aranız na$ıl?» Yine gülüyor. Ben de soruyorum: «Kardeşi lle ortai: lnsaat şirketi varmış. Bazı blnalarda da usulsüîlük varmış. Dalokay'ın yanında oturan Belediye Fen Işleri Miidürü Cenap Terzioğlu atılıyor, «Var, tabii, tam 12 ınşaat. Hepsi de usulsüz.» Yeniden soruyorum: «Tanır mıydımz Asiltürk'U?» «Eveu diyor, «tanırdım.» Aslltürk, İnşaat Mühend.slerl Odasında çalışırmış. Dalokay o günlerden tıaMrlıyor Asiltürk'U. .Bir gün, Vall, ben, Astltürk. biraradaydık. Demirel geldi, blıi birarada görünce, «yiz sınıf aıkadaşı mısınız''» dedi. Ben 6», «Hayır ben onun ağbisiyim dedlm.> Gülüyor yeniden: •İşte bu lâüımı unutmadı galiba.» BAŞKA NEDENLER Belediye gelirlerinin neden dtişük oldugunu anlatıyor Dalokay: •tller Bankası ndakl paylanmız yetmemesı nedeniyle her ay hükumetın verdigi borç parayı bankaların kefaletiyle veren İller Bankası'nm büyük faizler yukleınesl, isçi ve memurlara verilen sosyal haklar, elbi&e, yemek, sut, ANKARA'NIN NiTELiKLERi... Ankara Başkent. Baskent oldugu lçin de ken ANKARA ve TÜRKiYE GÜÇLÜKLER, GÜÇLÜKLER... Ben soruyorum Dalokay anlatıyor. Bazen sesini yükieltiyor, bazen kuııyor, bazen gulüyor. Dalokay'da öfke ve sevinç bir arada. Anlaîiyor: «Üstad, 9 aralık 1973 günü görevi devr&ldıgımda Beledıye'nin tam 950 milyon borcu vardı. Kamu kuruluşlarına olan borçlar konsolide edildi. Fakat özel sektöre ve Türkiye Elektrik Kurumıı'na olan borçlar üstümüzde kaldı. Yaklaçık olarak 450 milyon. 3 yılda bunlan ödemekle yükümlüyüz.» «Ödediniz ml?» «Çotc azını> diyor. Bunlar, Belediye eski Başkanı AP'li Ekrem Barlas'ın borçları. Onlann da yükü, Dalokay Beledıyesindeymiş. «Dahası var. diyor. «Ücretler arttı. tşçt asgarl ücretleri 23 liraya, oradan da, 60 liraya çıkması ötesinde, 19Î4 yılında yapılan toplu sözleşrae ile 120 milyon, 1976 yılında yöpılan toplu sözleşme ile de 220 milyon olmak üzere, toplam 340 milyon, işçi Ucretlerine zam yapıldı.» Bunlar lsçilerle ilgtll olan bölüm. Bir de memurlar var. Soruyorum, «Ya memurlar?» «1975 yılında memur katsayı*! 7'den 9'a kaymış, fazla nıesai ve intibakların gelmesi, memur VB işçi ikramiyelerinin 15 aydan 30 aya çıkması, 1976'da yan ödemelerin gelmesi ile de her yü 100 mılyonluk bir yük daha ortaya çıkmıştır.» «Maliyetler ne alemde?» «1973'den 1976 yılına kadar, ber yıl giderPk artan enflasyonun ve fiyat sıçramalannın ozellıkle petrolde, asfalt, demlr ve çimentoda. kıım taş ve kereste ve makina parçalarındakl ve tüm yol araçlarındaki artışlar. toplam yüzde yüzü aşimş. 1 kilometre yol. 800 bin lirnya yapıhıken, şınıdl 3 milyona varmış.» Bunlan anlattıktan sonra soruyor: «Nasıl kaldıracağu; bunca yükü?» Gerçekten, nasıl kaldırır Belediye bu yUkü? "Anayasanın 116. maddesi gereğince Belediye'ye gelir kaynağı bulunması 3 5 «PROJESiNi ÇiZDiOiM KOCATEPE CAMiSiNiN ÎEMELLERiNı DiNAMiTLEMi$lERDi, JiMDi DE SIRA BElEDiYE'DE.... mek istediğimızde her zaman hülcüm#ı karsımızda buluşumuz...» ılâç maliyetlerindekı çok fazla fiyat artısı oluşu ve en önemlisı, Belediyelerin gelir kaynaklarından bıri olan, levha, temizlenıe ve aydınlatma vergılerinin Anayasa Mahkemesınce iptal edılmesı. Böylece, Beledlyelînn çok oneml: gelir kaynaklarından yoksun bırakılması...» Peki dıyorum, iptal edilen bu yasa verine, yenisinın çıkarılması gerekmez mıydi? Tabiı üstad,» diyor. «Gerekirdi, lıem de altı ay içinde. Devlet Guvenlik Mahkemesi yasasının çıkarılması yasa buyrugudur diyor Demirel. Ya bu yasalar?. Ben Demirel'den yasaya, Anayasaya ujgıın davranış beklemiyorum. Anlaşılan, Dalokay da öyle«Anayasa'mn 116. maddesi gereğinee, Beledldine fizgti sorunları var. Onları, bu sorunlan soruyorum Dalokay'a. Şoyleymış: • Beledlyeler, kendi Belediye sınırları içinde özel emlakların vergllerinin yüzde 4ö'ıni alırlar. Maliye Bakanlığı tahsil eder ve Belediyeye verır.» kon. tşte yine Maliye Bakanlığı. İşte yine Ergene «Ankara, bütün TUrkiye'ye hizmet eder» diyor Vedat DaloKay. ((Bütıııı 'Iur:uyı ıl ve ılçelerinden «ünde 50 ile 80 bin arası lnsan gelir ve gider. Bu sayı büyük bir kcnt ctemektir. yorum gibi, Yozgat gıbı. Ayrıca, önemli birçok olayda, yalnız üniversita gıriş sınavında Ankara'ya üç güıılügüne 120 bin kişi gelmiştlr. Bu, Sivas kentidir. Ankara'daki kamu yapı ve kurumları cn yüksek düzeyde hıznıet bekler. Çöplerimn gününde alınması, astaltının hemen onannıı, sürekli su ve encrji ıster. Yp.lnız, TBMM'sıni Sıvas'n <;ötürüp koysak. 2 ayda. Belediye bütçesini, etralını süpurmekle tüketır...» YABANCI BAŞKENTLER Dalokay yabancı başkentlerden de örneklpr veriyor: «Paris Beledlyesınin yüzde 6O'ı clevlet Kubvansiyonudur. Geçcn yıl 250 milyon dolar olan Tahran Dütçesine, Şuh, 300 milyon dolar yardım yapmıstır.. Atina'nın nüfusu 1 milyon, bıitçesi, 250 milyon dolardır.» «Ya Ankara'nınki?. Geliyorum üstad. Ankara'nınki, 50 milyon dolar, yanı, 900 milyon TL. civarında. Onun da gerçekleşen bölümü 500600 milyon liradır. Gerek kapitalist ve gerekse sosyalist başkentlerüe kişi başma yılda 3 0 0 0 5 U O O liralık hizmet üretilirken, bir tek Ankara'du. t>u nıiktar 5ou iıra clvarındadır. Esasda bunun çoğıı hurcama niteliği taşıdıgı ıçin Rimde 30 kuruş yılda 100 liralık hizmet dü$er. Yanl 30 veya 30 misli daha az...> Devlete ne ucuza geliyormuşuz bakın... PROJELER... Dalokay'la Belediyenin güçlüklerinl konustuk, Daha sonra. metro projesinı, süt projesını, fınn işverenleıını ve ılaha birçok sorunu. tlepsınt anlatıyor. Heyecanlı. Bir şeyler yapmak istıyor. Amma karşısında Cephectler var. Içişlerl Bakanı var. Malıve Bakanı var. Vali var. Vali'nin adı geçınce gülüyor: • Aztzım. Bundan önceki Vall, senatör oldu da kurtulduk. Onu. Senato Şubemiz Mplımet Feyyat'a enıaneı ettık. Bu valıyı de, Senator yapacagız inşallah. Fakat tyi senatör olmuyorlar. Bizim senator ımalâtımız pek iyt değil.» Dalokay, perşembe akşamı Pakistan'a gitti, projesini çizdlfiı caminin temel atma törenindh bulunmak lçin. İçlşlcrı Bakanlığı az kalsın Dalokay'a pasaport vermeyeccktl. Araya girenler, Asıltürk'ü, uyardılar ki, pasaport salı güntl hazırlanıp, Dalokay'a verildi. BELEDiYE'NiN MALIYMIŞ... NÜFUS ARTIYOR... Bu gclişim içinde, Ankara'daki nüfus artışım da hesaba katmak gerekiyor. Kentleşme süreci, en çok büyük kentleri etkiliyor. Bu konuyu soruyorum. Anlatıyor: • 1970 yılında Ankara'nın nülusu, 1 milyon 200 bindl. 1973 yılında 1 milyon 400 bin olmus. 1976'da ise, üstat, ne kadar biliyor musun? Bir milyon, dokuz ytiz bin. Yanl beş yılda, nülus 700 bin artmış. 1970 yılında, 1 milyon 200 bin nilfus Uzerinden İller Bankası'ndan nüfus bajına düşen hissesmi alırken, bugün 2 milyona yaklaştığı lıalde, nâlâ, 1 milyon 200 binlik paya göre para veriliyor.» «Yanl, şu 700 bin hesaba katılmıyor.» «Evet. diyor, «katılmıyor. 700 bin kişinin hissesi Ankara Belediyes/ne verilmiyor.» Acaba kimlere veriliyor bu paralar? Yanl devletin paraları? Teşvik tedblrl, vergi iadesi v». vs. vs... Kime, kimlere oldugu malum. Aklımdan bunlar geçerken Dalokay anlatıyor: .1973 yılına gelinceye dek, Ülusal bütçeden Ankara Belediyesine hisse verllirdi. Verilmedifcl pllarda, özellikle yardım yapılır ve bunlar konsolide edilirdi Örnegin, 1972 yılında ulusal bütcsden 90 milyon çevre saglığı lçin ve 100 milyon da 19 Mayıs tesislerinin devri lçin verilmtşti. 197376 döneminde bu tlir tek yardım yapümamıştır.> Dalokay'ın sözünü burada kesiyorum. <Na.Mİdıye soruyorum. Nasıl oluyor böyle? «Örnegın Imar îskun Bakanlığı. Belediyenin malı olan bir binada oturuyormuş. Adı Ustıinde lmır ve Iskan Bakanlığı amma. anlaşılan daha kendisine Mskân olunacağı» bir imar çalışması yapmamış. «Moşailah, maşallah. ne diyelim? Hiçbir şey demiyeüm de, Dalokay'ı dinleyelim: • Opera binası. İmar Iskân Bakanlığı gibt gayrimenkullerden hiç denecek ölçüde kira alıyoruz.» «Rir de kamulaştırma giderleıi olacak...» •Tabü, olmaz mı? Ünlar da var. 1973'den on «Yine Ergenekon mu?» Gülüyor, konuyu değiştiriyoruz. .Azlzim, bunların soyadları ne hos öyle. tçlşleri Bakanına bak: Hem Oğuz, hem nan, lıem asil, hem türk, ya TUık?ş? Hem Alpavslp.n. lıem Türkeş, bir de Seyfi Öztürk, bir de Yılmaz Ergenekon.. .1 Ben de ekliyorum «Tam son Türk devletine uygun soyad ve isimler.» Neyse konuya dönüjoruı. Almanya Mektubu Yağmur ATSIZ MAAŞ ÖDEYEMiYORUZ... Dalokay anlatmaya devam ediyor: «Ankara Belediyesl her ay işçi ve memur Ucretlerlni öderken, eiinde yeterince para bulunmadığı içın emekll keseneklerini, mali denge vergislni. sosyal «igorta primlerini ve vergilerini ilgili yerlere yatırmadan çıplak yevmiye ve maaşları ödediği ıçin, bu kesilmesi gereken paralar hep ylizde 24'e varan cezalarla ödenmekte, bu oezalar emlâk vergisindeki hisselerimizden alınmakta, dolayısıyla, Ankara Belediyesl emlâk vergisinden bir kunıs bile alamamaktadır.» YA BAŞKA GELiRLER? Beledlye'nin başka gelir kaynakları olup olmadığını soruyorum. Bakın «u anlatüan konu çok ilgınç : «Belediyenin önemli gelirlerinin bazılarına Maliye Bakanlıgı, bilerek, kastederek ve gerçekleri tahrif edip, yaBalan çigneyerek el koymustur.» «El koyan Bakan da, şu bildiğlniz Yılmaz Ergenekon. Hanl Mobilya yolsuzluğunda. Yahya Demirel'i vargüoüyle savunan sonra da, Maliye Bakanlığı müfettişlerinin raporlarıyla, »•usup, se. sini kesen. Unlu Maliye Bakanı.» • '• • • «Nasıl?» Merak ediyorum. N&sıl oluyor bu ls. <. «Şöylc» diyor ve anlatıyor: «Örnegın, akaryakıt istlhlik verglsinde Beledıye'ye duşen hisse 1 milyona yakın oldugu halde, her yıl Maliye bu parayı 100200 milyon dvannda ulusa) btitçeye koymakta ve paylanmızı da bu rakamlarla ödeyerek, fukara belediyelerin ceblerine elinl atmaktadır.» Batı Almanya'da seçimden dört büyük parti de zararlı çıktı ONN Seçim gecesi Baskan Ford, teler .la Basbakan Schmidfi kullarkeıı, kullandığı f>rmül. ne tarafa çekilse uziiyan tünln U: Aziz dostum, doğrusu bunu haketüniz. Baskan Ford acaba, «iktldarda kalmayı liakettıııiz» mi demek isfjyordu, yoksa «uyguladUınız politika yüzünden Hıristiyan Demokratların boyle büyüyüp gUçlennıelerini hnkettlniz» mi demek ":stiyordu. Gerçl pek anlaşılmadı ama bütün liderlpr yine her zaman oldugu gibi kazanmıslardı!... YenilBiye uğrayan mumla aransa bulunmuyordn: Muhalefstin Bssbakan adayı Helmut Köhl şöyle diyordu: Bu seçimin manevî gal.pleri bizleriz. Başbakan olmak istiyorum. Sosyal Demokrat Basbakan Helmıtr Srhmırlt'ln karşılıgı ise kısa ve kesindi: Çoğunluk çoğunluktur. Köhl Basbakan olam;ıyacaktır. Bavyera'da oylann yüzde fiO'ını toplayarak yine «rişilm«si giiç bir rekor kırdıftı halde iktidara xeçmek için 61 yaşı dolayısıyla artık son otohiisü <in kaçırdığı belli olan ve önumüzdeki vıl Eyalet Barbakanı olarak MUnih'p döııpceği söylenen Franz Josef Strauss ise, seçim gecesi, yüksek basınç altındalti bir buhnr kazanını andırmaktaydı. Her sn patlayabillrdi. Hatta uiak koalısyon ortağı hür demokratların he>kesi şaşırtan başarısır.lığı bile, resml sonuçlar açıklanmra ortaya çıktı ki, ıre t«T bir basarıymış'.. Parti Genpl Başkanı ve Dışisleri Bakanı Hans Dietrich Genscher bunu «söyle açıklıyordu: Salt sayısal açıdan fl« »lırsak yukan nrmandiğımız Rörülür. Ama yü7dr 91 ı;ibi çok yükset bir seçime katılma oranı yiizünden optik olarak bu, eö?.? pek de güzel gelmlyor. B riştikleri halde, ufak koalisyor. ortfiğı, i?hn s«çimlerdpn önce apaçık, SPD ile ortaklığı sürdiln»ceğini belırttiginden, bir iktidar degisikliği söz konıısu o'amaz. Zaten böyle bir «vefasızlık», geçmişte de bir ikl «kötü not.» alınış olan FDP için ölümcül blr darbe anlamına geiebilir. SPD kaybetmiştir. çünkü CDU/CSU her yerde, «nellik'.e SPD'mn en (rıiçlü oldugu büyük kentlerde, oylarını arttırmayı başarmışlardır. Hatta HPImut Schmidt'in seçim bölgesl olan Ilamburg'da bile. Ayrıca öteden beri Bavyera ortasmda SPD bayragını dalgalandıran eyalet merkezi Münih bl1P, Strauss'un deyişiyle artık «Kızıl Münih olmaktan kurtanlmıştır.» Bundan böyle «Kara MUnih» tir... Hür Demokrat Pa:ti FDP kaybetmiştir, çünkü iyimserlein ıımdugu yüzd» 10 smırı şöyle dursun, yüzd« 8 diizeyini bile tutturamanııştır. Bunda. np sağrılara ne solcularft yaranamamış olmanm rolü kadar, 1072 yılında Liberaller yüzde 5 baraiını aşamayarak Darlamentoy». hiç giremeyecekler korkusuyla FDP'ye oy verenlerln bu kez ksndl gorçtk partilerine dönme'erinin de etkisi bllyük olnıuştur SOSYAL DAGILIM Oylann bölgelere göre ve sosyal açıdan dağılımı da ilginç görünümler oluşturmaktadır: Federal Almanya'nın ortasından geçen bir çizginin kuzeyinde kalan kesimlerde Sosyal Demokrp.tlar, yııkarı çıktldıkça Rliçlenmekte. asağıdaM kesimdeyse «Ilıristiyanlar» GUney'e inıldikçe agırlık kazanmaktodırlar. Bavyera, Baden • ı 'uerttemberg ve Hessen eyaletlerinde CDUCStı çok başarılı olmuş, hatta yirml küsur yıldır SPD'nin egemen oldugu Hessen'de bile çoğunluğu kıl payı ile elinder kaçırmıştır. Hıristıyanların üç licbri Strauss (Bavyer&p. Filbinger (Baden Wuertemberg) ve Dreggpr CHessen) de bu bölgeden çıkma politikacılardır. İR'İI yas arafindaki ilk kpz seçimiere katılan îrençlerden önemli bir çogunluğun, snn yıllardaki egiliiTip uyarak sajfci partilere oy verdikl'ri ortaya çıkmıstır. Bu Batı Almanya'da yıllardan berl atnan belirli bszı tohumlarm artık yesermece başladığım cöstprmesi Rcısından düşündlirücüdür. luftu elde ederlerdl. Ama gerçek sonıırun böyle olmayışı, pazartesi günü Frankfurt borsasındu karışıkl'k yaratmış ve ntk çok hisro senedi onoınli düşıne göstermiştir. Bunun yanısıra «Ilıristiyanlar» ın köylerde, tarımsal ve kırsai keslmlerds çok daiıu basarılı oldugu, ancak bu kaz kentsel kesimlerde de önemli başanlar sağladı(i:ını lıelirtmDk yerinde olur. Ayrıca SPD'nin çok bel bağladığı kadm seçmenler do bu kez isteneni vermemişlerdir. Yurt dışında yaşayan Batı Almanların en Uginç bölümünü, evleri Hollanda ve Belçika'nın fnnır Iresimlerındo olup da, her gün tramvay, otobüs veya otomobille «Ulkeler arası» mekik dokuyan 20 bin kişi oluşturmaktadır. Bugün artık Batı Avrupa'da ulusal smırların hemen hiç bir önemi kalmadıftmdEn ve pek çok yerde kentlerin biri bitmeden öbüril başladığından, Batı Almanya ve Benelüks Ulkeleri arasında Belediye hatları seferlerl olağandır. Pek çok kimse de, kendine daha elverişll bir konut bulduğu için komşu Ulkede oturmaktadır. Ancak Federal Almanya Yasalarına fcöre, bir Alman'm seçmen olabilmesi için, resml konutlanndan en az bir tanesinin Federal Almanya topraklarında bulunması serekir. Bu orta halll yurttaşların birkaç yerde konutlnrı bulunmadi".ından yıllardan berl bir türlü seçim hakkı elde edememçktedirler. Oysa Federel Alman AnayasHSi uyarınca Balı Alman^ «Tüm Almanlar»ı temsil etme iddiasında bulunduğunda, örneğin Bonn'd:ı görev yapan Dofcu Alman diplomatları. isteseler oy kullanabilirler. DOGU VE BATI'DAN YANKIIAR Batı Alman seçimierının sonuçları, gerek Doğu gerekso Batı ülkelerinde geniş yrinkıUr uyandırmtştır. Bu yankıların ortak nitslifri, olunıltı oluşlnrıdır. Başta ABD Bnşkanı Ford oltr>nk üzere Q9şitli Etıtı ü'.kelerinin devlet ve hükilmet başkanîarı, bu arada Sosyalist ve Sosyal Demokrat Parti liderbri, Villv Brandt'la Helmut Schmidt'e Autlama messilan yağdınrken Do*u Avrupa ülkelerinin hasnı yortımlarında da bir rahatlama göze çarpmaktadır. Doftu Avrupah yorıımcular, boylece «yumusama politikası»nın stirdürülsreSi kanısında olduklannı açıklıyorlar. Italvan Soçyîlist Partisi önclef BPttino rrajci, Porteki? BaşbRkam ve Sosyalist Partisi Lideri Mario Soares Ribı, seçim somtçlnrının «Avrupa ıçin temel blr o'nem ve an'prr<> tnsırlıi»ını bPlirtirkon, Avusturya Başbakanı ve Sosralfit Parti^l r.idnri Bruno Kreısky. tıiüi endüstrj Ulkrlerlnde sosval demokratların yaklaşık yüzde 43 oranındn sa»lam vp dpgişmez bir oy Dotansiypltne. vahin ,'ıulundu'.;larına dlkkatl çpkmiKtir Mot'ovn'dnn celen naberlere göre, Sovyet Dı$ls)pri Bnkan1<»ı yctkili'.pi, nrtık rahatça Lconid Brefnev'in Bonn ziyiretı hazırlıklarına yönelmişlerdiı. 6AIIP KİM! Gcrçekte kendi seçim bölgesi olan Ludwin*«;hafcn'de, birinci oylarla doğrudan doğruya seçilmevi bile beceremeyerek ancak eyalpt lıstesi üzerinrisn parlamentcrliği kurıarabilen Helmut Köiıl'ün hiç değılse '.tişısel uçıdan başnrı sözü etmesi bira:: yersiz kaçmaktaydı. Gerçek aranırsa bu seçimde kımse kazan&mamış, tersıne lıerkos kaybetmiştır: Muhalefetteki «Hıristıyanlar» kaybetmiştir, çünktl, oylarını tinemli cranda yükMİtmelcrinp karşın, amaçlan olan salt çoğunluğa varamatnı.şlardır. Özellikle Hıristiyan Demokrat Birlik fCDU) Genpl Spkroteri Kurt Biedenkopf'un sendikalara saldınsı ve onların. sankl saşılacak bir.şeymiş gibi. SPD den yana olduklannı lleri sürmesi, Ruhr Bölg#sini de içine alan en kplabalık nüfuslıı <?.\ milyon) Kuj»y Ren Westfalja Kyıleti'nde zarlnvın SPD lehine Etılrp?«l «ınnıım'm rlr>»ıırmıiff|ir '"^'nln "P YURT DIJIMDAKilER Federal Almany.i'da. Türkiye'den farklı olarak, mektupla seçim hakkı buJundugundan, on binlarce Batı Alman bu haktan yararlanmıştır. özellikle vııtt dışı görevlerinde bulunan 8.142 diplomat ve iisker, topluca Bonn seçim bölgesinden sayılma'.ttadırlar. Bunlann. genel Ulke ortalamnsınn oranla çok daha safftı olduklart bu «pçimler sonucu belli olmuştur. Bu oylar bütün ülkeye yayı;ın!aştınlsa «Hıristiyanlar» 6070 sandalyelik farkla salt çofun leneksel kalesi olan bu İşçi yatağı, sonuçlan SPD lehlne etkiletnlştır. «Hıristıyanlar» şimdi hür demokratlar SPD (la yoğun bir flört faaliyetine gi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle