Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Döfil oiMNtnarn a EKIM ^ MAJAUİ8İ VfMİ UĞpA,&tN ANAhlM l)E ^ LECÎ TİAPU, OlAN BîTEtf NAVlfcE te Stalingrad "Son Kursuna Kadar,, Y a z a n : HEÎNZ SCHRÖTER 24 Ç e v l r ı n : N. DİZDARCKİLÜ ÖTEKÎ EGE önümüzdeki yıllar desteklemfl müesseaealne büyük is düsece&ini belirten A.P. tlçe Baskanları alı nacak kesin ve köklü tedbirleri soyle sıralıyorlar: «Çiçek ve soyayağının lthalini durdurmak: A) Bufüne kadar getirümemis yağların lisanslarını iptal etmek, B) Margarin sanayiinde kullanılacak yaglann m nırlı ve fabrikalarında işlemek sartiyle ithaline müsaade etmek, C) Lisans satısını önlemek..» Edremit Tlcaret Odası Baskanı ömer öge'yi buldum. «Zeytin yagı raporu»ndan aöz ederek sor dum: « Katılıyor musunuz raporda kl göruslere?» GUlümsedi. Meier kendl kale minden çıkmıs. Oyleyse birçey sormama gerek yok, sız söyleyln ben yazayım dedlm. O söyledi, ben yazdım. «Zeytin, aeytinyaftı konusu blrblrine bajflıdır. Bu yıl verilecek taban fiyatı İle mesele çözüme baglanamaz. Herşeyden önce ta ban fiyatının lslerliglni sajtlamak gerekir. Mesel* geçtiğimiz yıl saptanan 16.80 lik taban fiya tı piyasada islerli olanıamıs, bu nedenle giderek üreümln elde kalmaaına. fiyat duşnıesine yol açmıştır. Demek ki zeytin UreUcisini güç duruma sokan baska etkenler de söz konusudur. Bu da ihracatın hemcn hiç yapılma ması, buna karsılık da ihtiyaçtan çok facla nebatl yag ithal edil miş olması ve denetimsiz piyasa ya sürülmesidir.» «Care?.jı ,\. .K .i A i • «Çare, ftneelikle alun merkerla rlni genlsletmek, depolama olanaklannı arttırmak, nebatl r Şükra., RURDAKUL Savaşın «ürup glttiğl devrede öbür plyad« tümenlerl (1., 2. •• 4'Uncü Romen tümenleri) tarafından tutulan muttefiklerin doğu eephesi de tamamen çökmüştü. Akşama doğru sadece alarm blrliklerinin zayıf karşıkoyma gösterdikleri 50 kilometreden da ha genis bir gedikten. yoğun piyade birllklerinin eşlik ettigl Rus tanklan geçtiler. Bu durumda 4'üncü zırhlı ordu başkomutanı yedekte tuttugu 29'uncu motorize piyade tumenini aavaşa sokarak Romenlerın ao'nci piyade tümenine alt uU çarpı»ma hattım geri aldı. Ancak sonuç olarak burada görüldU kl, elde bulunan kuvvetlerin Stalingrad önlerinde bölgede tek basına kullanılmaması gerekmektedlr. Çunkü aslında bu kuvvetler «. ordunun hızla kuşatümasını önleyecek yeterlikte değildiler. 6. ordunun Don ile Volga arasında kuşatılması sonucu, «B» ordular grubu başkomutanı, Don yayındaki savasın sUrdUrtllmesl lçin elindekı savaş gücü yüksek son birliklerini de yltirdiğinl görmüştü. Bu durum karşısmda «B. ordular grubu baskomutam eşağıdaki üç tedbırin ahnmasını gerekli buldu: a* 6. ordunun güneye yapacağı bir çıkış hareketine hazır tutulması zorunlulugu vardı. Sağ kanadın yaklaşık olarak Kalaç üzerinden Morosovskaja'ya kadar *üruime»l gerekiyordu. b) 4. zırnlı ordunun karşı koyma kapsamı düsmanın baakısına dayanacak derecede güçlendirilmeliydi. Bu dayanma 6. ordunun taarruz hazırlığına geçebilmesi için Uç veya dört gün kadar sürdürülmellydi. Yine 4. nrhlı ordu 6. ordunun planlı taarruzundan mutlaka haberdar edilmeliydi. e) 3. Romen Ordusunun, Stalingrad Kalaç demiryolunun kuasyindfi, Şir ile Morosovskaja Tsimlyanskaja aragında bozgun biçiminde geri çekllmesinin durdurulması zorunluluğu vardı. Bu arada Rus tanklan kendilerine birkaç kilometreye kadar yaklastıkları için 4. ordu başkarargâhı 21 kasımda Verhzarinsky dekl ordu yönetim yerini Businovka'ya aktarmıştı. Zırhlı ordunun güney bölgesindeki Abganerevo istasyonu (V. Romen kolordusu keslmi) ile Tundutovo'nun kuzey bölgesi (IV. Alman kolordusu kesimi) arasında geniş bir gedik açılmıstı. Ancak Abganerevo İle Tundutovo arasındakl demiryolu gUzergfihında planlanan durdurma hattının kurulması, yedekleme birlikleri tarafmdan örgUtlenen buradaki Alman birlikleri düşmanın kuvvet UstUnlUğü karşısında batıya çekilmek zorunda kaldıklarından mümkün olamamıştı. Zırhlı ordu yedeğl olan 29. motorize tumen ds girlstiği basarılı karşı taarruzdan sonra zayıf dUştüğünden yenı bir görev için buraya getirilemezdi. IV. kolordu daha tinceleri oldugu glbi, şimdi de Volga'nın iki yakasından gelen ateş kasırgası altında mevzilerinl tutmayı basarıyordu. Rusların bir kısmı yanmakta olan bozkır köyü Bosinovka'nın yıkık bir koylü kulübesinde 21 ile 22 kasıın geceleri, zırhlı ordunun hareket kademe&i daı ve sıkışık bir durumda çalışmalarmı sürdürüyordu. Yıkık pencereden giren kasım rüzgân ile sık »ık •önlip yakılan yetersiz raura ışıgı altında ve sadece bir tek telefon bağlantısı ile çalışan başkornutanla yakuı çalısma arkadaşları sinir buzucu ve tahunımülun Ustunde bir (eragat gösteriyorlardı. Kendi birlikleriyle düşman ordusundan gelen bir aiirU haberleri değerlendirmek için harıl harıl çalıştıkları sırada kiiçuk köyün heryerinde alev saçarak patlayan mermllerui gîırültUsü geliyor, Rus «dikiş maklneleri» (Uçakları) havadan bomba yağdırıyordu. Başkomutan bir sürll yenl buluslar uygtılayarak Rus ilerlemesini geciktirip vakit kazanmaya çalışıyorsa da hepsi bu kadarla kalıyor, fazla bir şey yapamıyordu. Yine bu geceler boyu ceplıe birliklerinin yanısıra genç emır subaylariyte habercilerin tek başlarına motosikletlerle dllşman arasmdan geçerek yolsuz bozkırlarda başardıklaıı işler kitaplarda yazılmasa da, onların bu anıları, gerçeği bilenlerin gönUllerinde saklı kalmıştı. Durum böyle iken genel karargâh, Wehrmacht yliluek komutnnlıgından aldıgı tatsız ve kesin bir emır uyarınca, zırblı ordunun Alman birlikleri dışındakl bütün öteki birlikleri, S. ordu emruıe verilecek, alacakları görevler de kendilerine Zymljanska dolaylarında blldirilecekti. SUrekli olarak kesintiye uğrıyan teleton gürüşmelerl büsbütün kesilmeden kısa bir »ür« önce bu emrin IV. kolorduya yetiştirümesi gerekiyordu. Bu isler bittlkten sonra da 22 ka&ım 1942'nin (pazarÖlü pazar) giinil ajtarmaya başladı. Koyu kurşuni renkte bir sts tabakası Busınovka çevresini örtmUştü. Savaş yönetim yeri toplanıyordu. Karekât kademesinin büyük kısmı arazi yolundan yüıliyüte çektigi sırada, başkomutanla kurmaybaşkanı ikl Leylek (Junkers) uçağı ile Nislını Şariskaja'ya uçtular. Pilotlar büyük güçlükle yere yakın uçarak ve telsiz telelon antenlertnl tek başlarına kullanarak Don vadisine indiler. Führer baskarargîhuıın son telsiz telefon görllşmesinde ise, Busınovka'daki komuta kademesi telsiz istasyonunun verdiği, kentin kuzey kesimlni Ruı tanklannın lsgal ettiklerine llişkln haber dogrulanıyordu. ALIN IAZ1SINA GÖTÜREN AGlR SAATLER Acı yazgıyı oluşturan günlerin her saati bir tarih taçıyordu. Burada kaygılar, büyük heyecanlar, alçalmalar vardı. Telsiz istasyonlarının dalgalannda karşılıklı olarak dinlenen, telefon baglantılarında süreklı olarak konuşulan bu olaylann tarihl, aavaş günlerine de geçmışti. Bunlar ter ve mürekkeple yazılmıştı, ancak kan da çok kullamlnuştı. Sonunda büyük kaçış başlamıştı. Geri hlzmetlerln çogunu gören yedekleme birlikleriyle agırhklar karmakarışık bir durumda güneye dogru akıp gidiyordu. Bu acıklı görUnUs her yerde ve daıma aynı şekildeydi. Savaşan birliklerin gerilorinde birdenbire düşman tanklan belirecek kaygısıyla yürüyüşler heyecan ve korku içinde yapılıyordu. Büyük kaçıs, nehrln iki yakasmda da aynı biçimde sürdUrülUyordu. Don'un batı yakasmda 37B, 384, ile 45. piyade tUmenlerlnln fen hizmet birlikleri bir çevrintiye girmlş gibl bocalayıp duruyordu. Bu tümenlerin bütün taşıt araçları elden çıkınıs, kararg&hları da?manın eline gecmisti. Bu geceden sonra tümenler zavallı durunıa düşmUşlerdi. Don'un dofcusunda. 1. Romen aüvari tümenina bağlı birlikler güneye dogru akıp gidiyor, Bekotovka güneyindeki Don tepeleri Uzerinden geçen yolda da olaylar aynı şekilde gürüp gidiyordu. (OEVAM1 VAR) I Edremit'te herkes «zeytinyağı», «taban fiyatı», «tüccar» sözcüklerinin ağırlığı altına sıkışmış kalmış. Kendi deyimleriyle darboğazdalar. lAyvalıkyöreslnde 1,5 milyon zeytin ağacı var. Bunların yüzde 80'i 50 250 ağaç sahibi küçük üreticinin; yüzde 15'i 500 1000 ağaç sahibi orta üreticinin; yüzde 5'i İse binden çok ağacı olan büyük üreticinin elinde. «Çambk nert), MeU Ayralık (Fotetraf: îlhan ARDA) Taban fiyatı işlerlik kazanmadığı için, zeytin üreticisinin sorunları sürekli artıyor rın İthaline sadece margarin sanayiinde yapılması sartıyla lzin vermek, likit olarak satıslarını önlemek, tıkanınıs olan ihracat yollarını açnıak.. Bunun lçin iki yıl önce, yapüan ihracat sırasında kesllen fonların zeytinyağı ih racatında kullanılması ya da dev let tarafından vergi iadesi yapılması gibi tedbirler almak zorun ludur. öteki tanmsal Urünlerden pnmuk, tütlin, çay, fındıkta «ih racatı teşvik bakınundan» uygula n»n vergi iadesi zeytinyagına nl çin uygulanmasın?» «Bir de 3u hususu önemle belirtmek istiyorum: önceki yıllar da zeytinyagı ihraç odilirken, so nucu itibariyle Ureticiden kesilmis ve gerektifti zaman zeytin yağı Üreticisinin yararına kullnnı lacak olan fon, bu yıl en güç dunımlarını yaşayan zeytinyağı üreticisi yararına kullanılmalıdır. Bu fonu sayı olarak ifade e deyim, 2S milyon llradır. lhracgt yolıınu açmak için bu para yetmiyorsa, hükümetçe vergi iadesi yolu mutlaka açılmalıdır. Gerçek tn büyükküQük zeytin üreticisi ni içine sıkısıp kaldıftı dnr boftaz dan çıkaracak balsıca çözum yolu bııdıır.» GazRteci Saadettin öcal'm küçük çalışma odasında. yersel basının karşılaştıgı guçluklerden konuşurken, söz döndü dolastı yine zeytin sorununa geldi dayandı. Başbakana sunulan rapo run pek bir etki yarntacaftını ummuyor Öcal. «Mobilya lhrarına vergi iadesi tanınırken, aile biroyleri ve çalışanlarla birllkt(> yüzbinleri bulan zeytin Üreticisi için aynı yola basvurulmamasını anlayamıyorum» diyor. Edremltlilerln btltün korkusu, yeteri kadar destekleme alımı yapılmadıgı lçin depolarda kalan tonlarca yağın, tacir kesimlnl tok alıcı durumuna getirirken, küçük üreticiyi fiyat kırma çarkmın arasına bırakması. öcal. bu dummu şöyle özetllyor: tKuçükler, ekonomik yönden Jîayıf oldugu için, zeytin toplama işini kolay organize edemez. Ağaç Uzerinden aracıya ya da bUyük fabrikaya dogrudan satıs zorunda kalır. Bu da UrunUn yok pahasına gltmesl demektir.» Cennetayağı, Üveciktepa dolaylarında 400500 ağacı olan, gazetenin dizgicisl HUseyin özmen' den, Ar Zeytinyağı fabrikası »ahip ve yöneticisi Tarık Arkök'e, otobüs garajında «Ayvalık!. Ayvalık!» diye yolcu çağıran şoför muavinine kadar Edremit'te herkes, • zeytinyağı», «taban fiyatı». «tüccar» sözcüklerinin agııiıgı altında sıkışmış kalmış. Kendi deyimleriyle dar boğazdalar. Daha Balıkesir'de bölgenin başat UrUnlerl konusunda en doğru ve nesnel bilgileri Burhaniye Belediye Haskanmdan edlmceglmi söylemişlerdi. Burhaniye'yn • Ege'nin Malatyası» denir. 1946' dan bu yana hiçbir seçimde CHP öteki partilerden eksik oy almamıştır. Kıyıya arkanızı dönüıı. Gördügünüz yükseltilerdekl köyler, Kuvvayı Milliye'de milis alaylarının barınağı olmuştur. Direnç cepheleri, o yükseltilerden başlar. Belediye Başkanı M. Şehabettln önal'da, yanlıs anlamadımsn, bu cephelerin dayanaklarmdan biri olan Pisar köyünden. CHP' li ve de yüksek ziraat mühendisl. önal, zeytinin çörüm bekloyen üç ana sorunla kar»ı karşıya bulunduğu kanısında. «Birinct sorun, istikrarlı bir fiyat politikası takip edilmemesi nedeniyle her yıl çiftçinin biraz daha fakirleşmesidir. Runun «onucu küı;ük çiftçi bir Rnıpta toplanmakta, büyük çiftçiler bir grupta toplanmaktadır. Orta sınıf çiftçilerin sayısında her yıl önemli bir aznlmn görülmektedir. ctklnct sorun pazarlama sorunudur. Tek alıcı, devlet kuruluşu olarak Tanm Satış KooperatifIerl çıkmaktadır. Alım işlerlndeki uygulamanın Uretimi karsılamada yetmezligl nedeniyle zaten bir yıl ttnreden borçlu olan çiftçinin elinden, devletin tespit ettiji taban flyatlannm altında da aracıların, bu alınterlnl yok pahasına aldıklan bir gerçektir. Çiftçi tepeden inme değil taban • dan gelme bir kurulus etrafında toplanmalıdır. En güzel örnek kooperatiflKrdlr. Devlet bir bord (satın alma) kurumu örgütlemek zorundadır. Hele, soya, soya yağı ithali mutlaka durdurulmahdır.» «Üçtlncü sorun, haşereyle mücadele sorunudur. Zeytinln en büyük düsmanı zeytin güvesl ve zpytin sinegidir. Bunlarla tophı olarak savaşıldıgı takdirde bir Bonuç elde edilebilir. Oysa devlpt mücadele teşkilâtı, clindeki ınevzuatla, nski bir yorganda yamanan yamalar biçiminde «müca dele yapıldı denilsin diye, göstermelik girisimlerde bulunmaktadır. Her yıl haserenin verdiği kayıplar, milyonlarla İfade edilebilir.. M. Şehabettin Onal'ın konuşma «ındaki, daha önce Edremitlllerin nrlaya koyduklan bilgileri yine leyen bölümleıi vermiyorum. Daha sonra, pamuk Uretimi konusundaki degerli açıklamalarını yazacagız. Ayvalık'ta Belediye Baskanı Vekıli Yusuf Uğur ve gazeteci Ceynur Karagözoglu'yla birlikte, konuştum. Zaman zaman, yakınımırda bulunan Ureticiler de yakınmalarını bildirdiler. öteki Ege gibi, öteki Ayvalık'tan *öz edilebilir burada. Sabahın erken saatlerinde bir arabanın bilo geç(»miyeceği kadar dar sokaklardan vurarak turistin uzağında kalan AyvalıgK çıktım. CHP'll Beledlye'ye altem etmek borcumdur. îki yıldır rıeden hâlâ bir düzenleme yapamamışlar bu •okaklarda. Bu lş için gereken parasal sorunlan kendlne özgü yollarla (ne bileyim, feellikle ya zın birkaç kez «gece» duzenleye rek, sinemaya 1025 kurııçluk Belediyeye yardım pulu koyarak) çözemezler mlydl? Ötekt Ayvalık'ta insanlar, 198B1 lerdeki alışkanlıkları içindeydller. Biraı umutsuz. ÜstUn* rardınız mı öfkeli. Bir İki duvarda yazılar gördüm: Faşizme geçit yok.. Canım Ayvalık insanı. Toplumsal çeliskinin göbeginde yaşar, örgiitlenmesini de bilir. Ayvalık yöresinde 1,5 milyon zeytin ağacı var. "îiRO'i 50250 ağaç arasında küçük Üreticinin elinde toplanmış. Yaklaşık, r,hl5'i 5001000 ağaç sahibi orta Uretici o nin, b5 İse, 1000'den yukan ağacı olan büyük Üreticinin. Bu bilgileri aralarında uzun degeılendirmeler yaptıktan sonra Karagözoğlu ile Uğur birlikte ve riyoıiar. Ugur açıklıyor: «KUçük Ureticiler sıkılan yajtı hemen satmak zorundadırlar. Ge çen yıl taban fiatı hem geç, hem da dusük açıklandığı için, maliyet giderlerlnl özellikle işçl gUndeliklerini ödemek zorunda dır.» Sözün burasmda Kerem Köylü «reticllerden Şerif Hırtıl'la Nihat Savaş söze kanşarak, kimi aracılann zeytinl daha olgunlaşma sına iki Üç ay kala tane olarak ağacından satın aldığını, fabrikaya ya da daha büyük aracıya devrederek, taban fiyatının sağ layacağı «nlsbi» olanaktan yarar lanamadıklarını belirtiyorlnr. Ceynur Karagözoğlu da bu ara cı ftrmalar Uzerinde bilgi veriyor: «Ajrvalık'taki aracı flrmalan bu ekonomik ilişki içinde küçük sayablliriz. Bunu onlann hükü metlerin taban fiyatı politikasın rian yakınmBlarından ve siyasal iktldarı zorlamalanndan çıkanyo rum. Asü büyük olan lımlrli firmalar (Megaref, şimdi iflâs görunUstlnde olmaaına karşın Ekiz gibiler) bence MC lktidarmın taban fiyatını geç açıklaması için ağırlıklarını koyuyorlar. Böylece ekonomik dlrencinl koruyamamak durumunda kalan küçük U reticl onların kucağına ltilmis oluyor. Yöremizde 45005000 ailenin bu çarkın İçinde basvuraca ğı hlçblr tedbir yoktur. Üretim 71lı aonunda giderlerlnl bile karp layamaz duruma düşer. Yusuf Uğur da, Urün «ytlnyağı olduktan sonrakl aşamada, kapitalin durumu Uzerinde konuşmak istiyorum..> dlyerek söte karışt.ı. «Ruyurun... dedim. «KUçük üretici, bununla 25 250 agaç sahiplerinl anlatmak latiyorum. Ürunü sıcağı sıcağına paraya çevirmek zorundadır. En yakın olanak kendisine en kolay para veren, yağuıı çıkaracağı fabrikanın sahibidir. Bu merkeeler« daima taban fiyatından 4 0 5 0 kuruş daha düşük fiyatla devrs der. Orta üretici bununla 250 1000 ağaç sahlplerini anlatmak İstiyorum ni»beten daha rahat pazarlama alanları bulabilir. G«rek Tarım Satıs Kooperatiflerlnden, gerek tüccardan teslimatı olduğundan, 2025 kuruş riskle Urününü paraya çevirebilir. BUyük Ureticinin İse kl 1000'den jrukarı ağaç sahlpleridirler zaten bir bölümü aracı tüccar durumundadır. Başka bir bölümüyse yağını kendi depolarında bekleterek, lhtiyacın arttığı safhalarda, daha fazla fiyatla s.atış olanagı buluyor.» • Zeytin Urünunü zeytinyağı y sabıına dönüştüren endüstri ke«imiııin özpllikleri? Ve işçi lşveren llişkileri?» Soruyıı Ceynur Karagöroglu he nlmsedi. • Ayvalık'tft 29 yag fnbrlkası, 9 sabun fabrikası, 2 menRene Cilkel arnçlarla çalışan atölye) vardır. Bir fabriksda olaftan llrün jnlmda 81 İşçi çalı^ıır. Bu hesaba göre, sürekli olarak çalışan 9 rafine ve sabun fabrikasmın dışındakJ 20 lşyerlnde 1600 kişi mevsimlik İşçl dummundndır. Çogu Balıkesir ve Çanakkale dolaylarından gelen bu tür işçilerin sen dikal haklan kesinlikle yoktur. Sigorta haklan bile yok deneoek k«d(ir ktlçttk »lçüde uygulanır. Görev. vöremizda fubeg) bulunan Ege Bölgesi Tek Gıdatş Sendikasına dUşttlğU halde, bugun» kadar iaçiler aendlka »rgütüne alınmanuştır. Sendikada örgütlenme amacı İle hiç bir mtl cadele verllmemlştlr.. . Sürekli çalışan 9 aabun v« rafine fabrikasmdaki işçllerden »adece 167'si sendikaya Uyedir. Bu bütün çalışanlann yaklaşık ancak */> 4O'ı demektir. Çesitll baskılarla isveren, işçiyl sendlkadan uzaklaştırma yollan aramak tadır. Öte yandan Tarımİş sen dikası vardır. Toplamacı ve sırıkçılardan oluşan 78 bin leytin işçisinin bir tekini bile örgütüne almış değildir. Bu tür işçile rin sigorta, asgarl Ucret glbi gü venceleri de yoktur.» M1LASTA 1XİPRAK DAGlLIMI Zeytin, Milas'ın da baaat Urün lerinden. Yörede yaklaşık olarak 14 milyon Urün veren ağaç var; ayrıca «delice zeytin» olarak adlandırılan 10 milyon da «yabanl. zeytin agacı bulunuyor. Milaş'ta beni bilgilendiren kişilerden Öxçelik Aral, yüksek ziraat mUhen disi. CHP llçe Başkanı. Izzet Uhan Altınyürek, Demokratik Par tl ilçe yönetim kurulu üyesi, üretici. Ayrıca adının yazılmasını istemeyen AP yanlısı bir de hukukçu: Doğrusu, alışamadığım bir ortamda, Şehir Kulübunda konuşuyoruz. Milaslılar dost canlısı İnsanlar. Olsa olsa ayrıntıda anlaşmaıhk çıkıyor aralarında. O zaman da tartışmıyorlar; ayrı görüş sahlpleri, dingınliğl bozmadan «ben hoyle düşilnüyorum» diyerek su suyor. Kendilerine bu yazı dlzisinin amacını, sınırıru, blr Itaç kez anlatmama karşın, uzun borutlara ulaşan konuşmalarım özetleyerek verdigim için, bu ar kadaşların beni anlayışla karsılayacaklarını umuyorum. Milas'ta ilk söze başlayan ö»celik Aral'ın deyişlyle 1938'd« çıkan bir yasa gereğince, yabanl »eyt.inlerln, aşılanması vs islflhı halinde, bu yasadan yararlanarak, en çok 200 dönüm lşletm* büyüklüğü olma kaydıyla, bölge(Devamı 9. Sayfada) TiFFANY DiŞi BOND