Katalog

DÖRI CUMHURİYET 2 0 EKlM 1976 ÂBDULGANBAZ TURHAN SELÇUK İHSAN... BtN U KiZı toîİM SîîTİ terl K£H ttHl»M tfk 0 t i VAM KIFF Kız;n V üNLÛ 6 * PöüYİKACl . SîZî ZOATAM|W6ıM îfıM ?... Li M W£F'i Mi / Stalingrad "Son Kurşuna Kadar,. T az a n : HEÎNZ SCHRÖTER 16 Kuıey kılıdi 24'üncü nrhh tümen tarafından tutuluyor 16'ncı nrhlı tfımen, 3'uncü ıle 60'mcı motorıze tümenlerle 76 ncı ve 113'üncu pıyade tumenlen batı ile bağlantıyı saglıyorlardı. Don un batısında xse 376'ncı, 384'uncü ve 44'uncü piyade tümenleny 1« l'ıncı Romen Suvari Tumenı yer almıştı XI'mci kolordu Kısel jakov'da, VlII'ınci kolordu Peskovatia'da. U'ıncı kolordu ıse Gumark'ta bulunuyordu XIV'uncü zırhlı kolordu da komuta ka rargâhını Gorodıtse'dekı bır balkanda kurmustu. Bu duruma go re cephe, araziye uyarak Stalınjrrad'ın guneyınden kentı geçıvor, Rynok tepesme ulaşıyor, oradan da Volga'dan batıya dönerek Tatar sedlerının bır kısmını atlavıp Don'a kadar uzanıyordu Bu radan da Don u geçerek suyun batı kıyısı boyunca Kremenskaja Don sendıne varıyordu 3'üncu Romen ordusunun kuzey komşusu 8'lncl ttalyan ordusuydu. Don'un daha yukarısmdakl Ostroozhk'nın ilci tarafını 2'ncı Macar ordusu tutuvordu General Knobelsdor un XXIVincı nrhlı kolordusuyla ordu ağır topçusu ve bırkaç uçaksavar bırlıjh emırlerme venlmiştı Voroneş üzermden Kursk'a kadar olan bolgeyı 2 ncı Alman ordusu tutuyordu Ordu gruplan daha evlul aymdan ben ynklaşmakta olan kış içın »onuç vermeyen ha rırlatmalarda bulunııvorlardı «B» ordular gTubu StalingTad'ın bırakılarak Kalaç'ın doğusunda kıırulacak bır savunma hattı ile vetınılmesini onenyordu. Bütün bu ıstekler OKH harekât şubesince tam bır anlayışla karsılantyorsa da Ordular Kurmaybaskanhgı buvük Alman karargâhını Stalingrad'ın büyUk bır alanı kapladıgı konusunda bır turlu ınandıramıyordu. FÜHRER BAŞKARAROAHINDAKÎ O l T t m «A» ve «B» Ordular gTuplanna bagh tümenler. dısinl tımağına takarak gece gundüz doğu savaslannın acımasız kmhnnı çek tıkleri nralarda, Fuhrer Başkarargâhının kulıslen arasmda yük sek komutanlığm düşunce guçlerı arasında çeşıtlı ovunlann çettn ve amansız çekışmesi sürdürüluvordu Fuhrer Baskırarg&hm da, Genelkurmay Baskanı Orgen»ral Halder ile Hıtler arasmdakı bırleşık çalıynaların doğurduğu acı boğuşmalann son sahneleı: oynanıyordu Pek ender hallerde avnı goruşe vardıklan konujmalarda soz düelloları gecenın geç saatlenne kadar suruyor, ve yine burada hangısının daha sert konuştuğunu kestırmek guç oluvordu DoğalcUr kı bu konuşmalar elbette daıma ıyl gfdeınezdı Halder açık ve net kararlar alınmasmı ıstıyor. Hıtler ise bundan kaçınıyordu Halder 1942 yaz taarruzuna karsı sesmi vuk seltıyor, Hıtler ıse buna aldırmıyordu Halder kuvvet toplanılroa sı ıle strateuk savunma/a taraftardı Hıtler ıse Petrol İle Volga peşındeydı. Halder operatıf harekâtın ço7ümü içın az kuvvet kullanılmasını ıstıvor, Hıtler de bunun aksi tezı savunuyordu. Halder Rusların güçlendıfcint ıleri surüyor, Hıtler Ise buna ancak saf olanlar manır dnordu Halder duçmana ıhşkm verdıjfı haberlerde Ruslann süreklı olarak yeni tümenler getırdıginı «by lüyor, Hitler de bunu Stalln'm kaba bır hilesi ol»nüt nitelendınvordu. Halder bırl'k komutanlarının vonetımde bagımsız olmalarım istıvor Hıtler ıse ala\lara kadar era.r verdıkten başka, oradakı bırhk komu'anlannın, durumu mahalhnde inceleyerek aldlklan kararların en ince avrıntısına bile kanşıyortlu. Yaz harekâtında alman tutsak sayısırun az olması, komutanlıgın, So\Tetlenn planh bır şekılde çekllmekte olduklan gıbi bır karuya varmasına neden olmustu Işte Kınlordunun operatıf tutumuna ılışkın bılgılenn bumın gıbı baştan aşağı yanhş anlaştlması Hıtler'ı düşmanın tamamen güçten düştugu kanısma yone't mı?rı Bu nedenle de .Ruslar güçlermın sonuna gelmişlerdır, dort hafaya kadar çokeceklerdır dıvordu Butun bunları, Wehrmacht jTJksek komutanlığınm ızledıfı hareket tarzına ılıskın bırer ornek olarak gostermek mumkündur Orgeneral Halder dılsman ke'Merinden elde edılen sonuç ları rapor ettığı halde bu voldaki kamsını deSıştırmej en Adolf Hıtler «Boyle sersemce palavralara manmamakta benı mazur gorunuz. > dernıştı Acaba Kalder bu raporunda neler soylemışti fo boyle bır soze muhatap olmustu'' «Ruslar Santov bolgesinde bır mılyon, Kafltasların doJSusunda da yanm milyon kuvvetınde bırlık yığmışlardır Kızılordu komutanlığı Mman birhSlen Volga da beklemeve de\am edecek olurlarsa taarruza geçecektır Stalm •burada da Rus ıhtilalınde Denıkm'e uyjuladığı aynı taarruzu yoneltecektır» Halder avnca bu sozlerine şunlan da eklemiştı «Ruslar her a> 1500 tani: uretmek'e. Almanlar ıse ancak 600 tanklık bır uretım ile buna cevap vermektedır Gelece<tekı bır bunalıma karşı sızı uyanrım» Hıtler bır el harekeh ıle Halder ın bJ konuda duşuncelerını dafta fazla açıklamasını onlemıştı. Onu artiR. askerı hedeHenn temel almması suretıvle vapılacak operatıt narekât İİRilendırroıvordu Savaş ekonomık ve polıtık goruş açısına u^ularak s^ırdurulecektı Bu duruma gore ıler.vı gorenler içın sava'in yazgısmı kestırmek artık guç olmasa gerektı 24 evlülde Adolf Hıtler Genelkurmay Başkamna sunlan soyledi Sızmle benım sınırlerım vıpranmıştır. \ncak bunun nedem y*rı %anya sızm hesabınıza yazılmıştır Bugun doğuda bitır.lmesı gereken ışler artık bır uzmanlık yetenegıne ıhtıyaç gostermeyıp \?lnız Nasyonal Sosvahzmm ateşıne olan manca baflı kalmıstır. Bunu da sızden iste'.emem» Bu olaydan ıkı gun once. yanl 22 ejlulde Paris'te, eskl batı ordular grubu Kurmavbaşkanı Tuğgenpral feıtrler'ı. Hıtlerin emır subavı albav Srhmund telefonla aradı ve «kendisıni alma« uıere Pans e s e l e c g ı m ı^ın ıç vüzünu b imedıfcmı generalın bu nu Fuhrer Başkanrgâhmda öğreneceğını . bıldtrdı 25 eylulde de batı ordular gru bunun eski sefı, VVuınıza'ya gelmış bulunuvordu Hıtler ona, dogu cephesındeki durumu anlatıp kendi iorü$une göre yapılan vanlı$hkJarı soylenuş, operatif durum ttonusunda genel bılgıler vererek incelemelenm ekledikten sonra «tste ben bu nedenlerle Orgeneral Halder ı makammdan uz?slaş»ı rarak aıti Genelkurmay Baskanlığına getırmeye karar verdım » dıyerek konuşmasını bıtırmıştı Tuğgeneral Zeitzler, pıyade Korcenerall'ge ruk«»lt)lerek durumun her verde boruk oldugu bır sırada gorevme basladı. Kureyde. Leningrad önlerındekı uarru7la' durmuş orta kesımdekı bırlıkler ağır detitard savajlanna tutulmuş, Stalingrad ın ıçı üe Kafkaslardakı taarruzlar da bır çıkmaıa gırmışü. (DEVA.MI VAR) Türkiye'nin AET Serüveni AWt taraflar arasında mıktar kısıtlamalarmın kaldırılması le ılgıli duzenlemeler Kaüna Protokolün 21 30'uncu maddelerınde buiunmaktadır. 22 ncı madde Kaüna Protokolun yürurluğe gırmesı ile Turtaye'nın AET çıkışh ıthal&tının 1967 yılındakı mıktannın °e 35 oranındakl kısmını lıbere etmesını ongormuştur Başlangıç yılı olan 1973'te adı geçen °« 35'lık Uberasyonun deferı bov lece 83 mılyon dolar olmuştur. Aynı maddenın 3'uncu fıkrası son üç vaderun her bırınden 6 av once OrtakJık Konsepnm lıberas jon oranırun yukseltılmesı sorununu incelemesüıi ve bu vapılmadıfı takdırde vadenm kendılığınden 1 yıl ertelenecegini hükme bağlamıştır Başlangıç yılmdakı • 35'lık lıberasyonun itha• lat rejımınde mevcut lıberasyon kotalannın yaklaşık olarak avnı oranda gözükmesıne dayanılara* bu düzeyde saptanmıj olması olanaklıdır. Ancak burada unutulmaması gereken nokta, Turk: ıthalat rejımınde uygulanan lıberasyonun gerçek anlamda bır !ıberasyon olmayıp, lisansa bağlanmış bulunması ve gerçek'a bır kaç ana malı kapsamakta olmasıdır. 25'ınci madde aynca Toplıüuk lehıne lıberasyon kotaları sağlanmasını ongormüştur. Bu maddenın onemli hükumleri şöyledır Madde 25,2 Bu protokolun vururluge girısınden bir yıl sonra, Turkıje'de İıbere olmayan her maddenın ithalatındA Topluiuk lehıne kontenjanlar açılır. 7. Ortaklık Konseyı İıbere edalmemış bır maddenın ıthalatının bırbınnı ızlejen ıxı yıl ıçınde açümıs olan kontenjanın hıssedılır şekılde altında kaldığı kanısma vanrsa, Turkıve Topluluğa bu maddedekı kontenjan kısıtlamasını kaldınr. 2ö ınci maddenin anlamı açılctır. Türkıye Geçış Donemı suresı ıçınde AET çıkışlı ıthalatuıda jalnızca mıktar kısıtlamalanm tedncen kaldırmakla yetınmeyıp İıbere etmemıs oldugu mallarda da tavızlı kontenjanlar açaraK %e bu kontenjanları zamanında gemşletecektır. Ba*ka bır deyımle mıktar kısttlamaları ıkı şek.lds (Madde 22 ve 25ı ortadan kaldırılacaktır. Bu da gene Türkiye'nin vermış oldugu normal ta\izlenn yanı sıra dolambaçh jollardan ek tavızler kopanldığını gostermektedır Bu ek tavızlenn onemı goründüğunden çok daha buyüktür Nıtekım normal usulde İıbere edılmemış mallarda AET çiKişlı ıthalat kontenjanmrı «hıssedılır şeKilde. altında kalırsa, Türkıye bu maddelerde mıktar kısıtlamasmı tamamen kaldıracaktır. (Madde 25 7 Ancak > kontenjanın bır sure kullanılmamış olması. bu nedenle İıbere edılen maUarda ılerde de ıthalat yapılamnacagı anlamına gelmıyecegı ıçln mıktar kısıtlamaları suratle e'kisız bır hale gelebılecektır Bu da ıthalat arttırıcı bır faktor olacaktır AET çıkışlı ıthaıatın arttırılmaM amacını güden dıger bır hukilm de madd" 20 nm 2 ncı tiıcrasında kapsanmıştır Bu hukum Topljluıc çıkışlı mallann ıthalatında yerlı nhalatçılar tarafından satırılması gereslı temınatların 10 uncu ve 11 ınci maddelerde ongonllen 12 ve 22 jıllık sureler ıçınde gıtgıde kaldınlmasını Öngormektedır Once de deRinıldıgı gıbı Turkı ve Ortakpazar lhşkilennın or tava çıkardıgı sorunlan çozum lemek amactnı puden hifbır ca lışma yapılmamıştır Dolayısıyle Katma Protok.01 martıkı ve ılmı dajanaklardan vOn.sun olarak sağduyu metodlan ıle hazırlan mısür Bu sorumsuzljgun TurK eKonomısı içın tehlıkelerı açık tır Kaldı kı gerek makro, gerek se mıkro sevıyede yapılması zo runlu bu çalışmalarm yapılma mış oluşu Ortakpazann Turk e konomısme getırdıgı sorunlara çozum bulma sorumluluğunu or tadan kaldırmıs degıldır. Öte yandan sagduyu yöntem lerme dayanamlmıs olan Katma Protokol oldukça karmasık bır Prof. Dr. Onur KUMBARACIBAŞI Ç e v 1r e n : N. DtZDAROĞLÜ Türkiye Ortakpazar ilişkilerinin ortaya çıkardıgı ekonomik sorunlan çozümlemek amacıyla hiçbir çalışma yapılmadı. MC'nin elinde, ne kendi ortaklarının üzerinde anlaşabileceği, ne de AET ile pazarlığa oturabileceği bir öneriler paketi bulunuyor. ler sağlayarak bu jeni kaynak tan paylarım almak ıstemektedırler. Zaten bujuk çogunlugu yabancı sermaye ile ortak olan bu sanajicılerın AET'nın getırdıgı ekonomık sorunlardan kork ruklan voktur. Korktuklan, oran sal karlannın duşmesıdir Bu açıdan bakılınca Türkiye AET ortaklıgının nasıl gelişecefi sorusunu yanıtlamak zor değildır Turkıye AET ılişkılerı kop ma yonunde gelışmeyecektır. Çun ku Turkıye'yı AET ortaklığına if n gerçek nedenle, AET'den kop masını bnleyen neden aynıdır Bu neden dün oldugu gibi bu gtto de büyük sermayenin çıkandır. Buyük sermayenın MC ıçındekı temsılcısi olan AP, bu nedenie AET ye Karşı sert bır tutumun rolUnu prova etmektedır AP boylece Ortakpazara oteden Derı karşı oldugu DUmen koalısyon ortağı MSP ıle de bır uzlasma noktası bulmak çabasındadır MC nın seçıme kadar dagılmaması içın bu tür uzlaşma noktalanmn bulunması zorunludur Nıtekım MSP, AET ıle ekonomık bırleşme j e değıl. jalnız polıtık entegrasyona karşı olduğunu açıkıamıştır. (2ı Bu polıttkası gereğı hükümet, yapılacak görüşmelerde Katma Protokolu sıhırlı bır (ormülle olumlu kılacağı ınancını jaratmak İstemektedır. Ojsa bunun en ufak olasılıgı bulunmadığı gıbı, hükumetın elinde defıl Ortakpazarla, kendi ortaklan ıle dahı anlaşabileceği bır dnerı paketı yoktur. GerçeKte AP'nın bu üışklyı yenıden duzenleme nıjeu de yoktur Çabası MSP'yı kırmaddn 6'el kesıml memnun edicı oır kaç tavız koparmaktan ote degıldır Çıinkü ozei sektorun gerçek sanajıcısı azdır. Sermaye çevrelenn:n etkın ıceslmı ıse Cumnurıyet le yıkılao kapıtulasyonları Ortakpazarda yeniden bulmaktan nerhalde uzulmemektedır Ulusçulugu savunan sermaye gerçekte enternasjonaldır Turkıye de ekonomik egemenlığını surduren sermaye kesıml doğal olarak savasal egemenlıgı de elinde tutacak ve yalnız kendi ekonomık çıkarına uyan bır tutum ızleyeceknr Turkıve'nin bu yenı kapıttılasvonlardan kurtulması ıse, paradoksal olarak, ancak serma•e guçlendıkçe yanı Türkıye ?erv çekten kapitalist aşamaya geçince bılmçlı tşçı sınıfının sıyasal ja^ama a*ırlıgını kovması sonucu gerçekleşebılecektır Bu aynı zamanda Türklve'nin geri kalmıç lıktan ve çag dışı jaşatılmaktan da kurtuluşunun joludur. Başka çozüm yoktur Ozel kesim için AET sorunu, çıkarların dengeli dağıtımı sorunudur TÜKKiYE'NiN İHRACAT VE (THALATIMIK 1 b r a e a t 1875 4«8 238 264 100.0 615 1 389 9 416 1 1.401.1 ın KOM1SY0NU 6EKEL SEKRETERı EMiLE NOEl, TtlRKtYE'DE Y4PIIGI GOfiUSMElERDEK BiRiNDE B016EURARASI tt 1974 1708 2 975 4 10940 3.777.6 DAG1LIMI h a1at •l 1974 AET Dıger OECD tJlkelerı Dıger Tolım t : : : 717 2 364 0 4510 1432 2 •* 43 9 3fi4 29 7 100.0 (Mll>on Dolar) 1975 2 33R2 11M5 1217 1 4 7^8.5 493 244 2S1 100.0 45 2 258 2P0 100.0 K A Y N K K: Tıcaret Bakanlıgı ve DPT tstatıstıklen. bıçımde düzenlenmıştir Ancak a^nntılı bır ınceleme bu dolrU manın şu temel nıteliklermı or tava kovmaJrtadır. Katma Protokole alınan hu kumlerle Turkıje. AET ulkelerı ne onemli tavızler vermeitedır Buna karsılık sağladıgı avantal lar kağıt uzerınde kalmaya mah k ıradu' (Sanavi malları ıiıra catı içın Turkıye ve tanuıan ko laylıklar gıbı. > Protokolun ekonomık nne lıktekı tum hukümlen TUrkıye' nın AET çıkışh lthalatını büyuk olçüde arttırmak hedefıne ronel mış durumdsdır 22 yıllık listeye alınmıs mal lar genellıkle onemsızdır ve ço gunda Türkıye'nın ithalatı zaten yoktur Katma Protokolde Türkıye vonunden büyuk onem tasıvan so nınlara vainır behrsız ifadelerle de?mılmıs»ır (Ömsğın, Işçıierın serbest dolasımı konusunda oldu gu gıbı ) Katma Protokol hukümlennde yetersız 60 madde dısınd» hemen hıçbır esneklık yoktur ise, bu ılışkımn kendılen için ge tırdiği o«el bır tehlıkeyı sezmıslerdır îlgınç olan, azınlıktakı sanayıcılerin bzellikle Odalar ve tktısadı Kalkınma Vakfı aracılı ğı ıie son zamanlarda gerçekleş tırdıklen toplantı ve seminerler le seslermi dığerlermden daha lyı duvurmuş, hatta tum o/el kesı mm kendi duşuncelerımn janın da oldugu unajını yaratabılmış olmasıdır. Gerçekten Katma Pro tokolün revizyonu bir olçüde tum ozel sektorun ısme gelmektedir Anlaşmazlık bovle bir revizyonun olçeSI ve kapsıyacagı tavizlerın daha çok hangı grubun çıkarlan ile ügıl! olacagı noktasında dufumlenmektedır Kuşkusuz bu nedenle zamanında Katma Pro tokolun hazırlanışım hızlandırma da yarış eden Dışışleri ve Ticaret BakanlıkJarı bır süredır Ortakpazarı yenı taMzlere ıtebılme çabası ıçındedırler. AET ıhşkı lerınde gorünu^tekı venı tutum, hükumetın bzel kesimın çıkarlanm korumaya kararlı oldugu ka nısım uyandırmayı amaçlamaktadır. DPT İse, sermaye çevre'erınln ılen surdugu gümruk bırlıgınden çıkmadan Katma Protokolun revırvonu veya ıliskıleruı cserbest mubadele bolgesı> bıçımme soku) ması seklındeki içtenlikten uzak ozel amaçh önerılerini (1) gelıs tırme hayali pesındedır Temel sorunlara en \akın ve onların bıtıncınde olan bu kurulus, kendısine yaptınlmamış olan AET ilişkilerinin makro analızmden çıkacak sonuçları boylece dolam baçlı >ollardan ortaya kovmavı umıt etmektedır. Oysa DPT nm kendi varhğı bozuk düzende val nızca sermayenın bır aracı olarak değ»r tar.maktadır Gerçekten ovnanan oyun nedır' Özel kesım AET'ye makarna ıhraç edemıyecegını mı anlamıştır 7 Türkiye'nm Ortakiıktan çıkması mı ıstenmekt«>dir? Kuşkusuz hayır. borun, özeı kesım iç'n, çıkarlann dengeli dagılması sorunudur. AET'ye Katma Protokol uygulaması ıle baş layan açılma (ıthalat artışlarında da gbrülecegi gıbı) ithalâtçı ve montaı san&ytcist kesımıne yenı karlar getırmektedır Sanayıcıler ıse Katma Protokolde bazı vüievsel degismeler ve taviz B i î 11 (1) Bkz. Türkiye AET İlişkilerinin Venlden Dtızenlenmestne tliskin tktisadi Kalkınma Vakfı Yonetim Kurulu Raporu, 10 8 1975 İstanbul, ve AET Turktte Uişkileri ve Go rüslerimiz Ankara Sanayi Odası. 11 S 1976 (2) Cumhuri\Pt. 7 10 1176 HACETTEPE ÜNiVERSiTESi Mühendislik Fakültesi Dekanlığından : 1 Fakültemır Elektrik Elektronlk Bölümüne; Doktora yapmıs ojretım görevlüeri, 2 Fakültemiz Elektrik Elektronık, MuhendısUğı Bölumlenne Jeolojı ve Maden HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığından : Tıp Fakültesıne ve Sağlık Bılımlen Fakültesıne aşagıda gosterılen Bıhm Dallarına ihtısas yapmak üzere SOfflK: Bugün özellikle basta sanayiciler olmak uzere özel sektor Ankara Anlasmasının ımzalanmasır) dan on üç yıl sonra Ortakpazar ilişkilerinin yeniden gdzden geçınlmesmı istemektedır Bn «ça buk» uyanışm temel nedenı Tur kre'nın yavaş da olsa, artık ka pı'alıst asamaya ^aklasmasıdır Baska bır devısle, Türklye'de ar tık bayuk tıcari sennayemn kar şısmda bır sanayici grubu olusmak'adır Turk özel kesiminin dunkü gorünümu ıle bugunku yapısı bır olçüde de olsa artık fark lıdır FuRün hâlâ Ortakpaaann destekleyicısı durumunda olanlar. ıthalatçı ve montai sanayicisi bü suk sermaye ^ahıplerıdır Tumü ıle sanaviye egılım gösterenler Asistan Alınacaktır lstekliierin muracaat formlannı son müracaat gunü olan sınavdan bır gun öncesıne kadar Tıp Fakültesı Personel Burosuna teslım etmelen gerekır. Duyurulur. Kadın Dogum 2 111976 Pedıatrı 25 111976 Radyoloji 22111976 AnıstezıjoloJİ ye Rea 24111976 Hıstoloji Emonyoloji 17 111976 Vrolojl 511.1976 İç Hastalıklan 22 11 1976 K BB 3 111076 Mıkrobıyoloji 29 U 1976 Norosirurji 15 111976 Anatoml 30 111076 (Basın. 26387) 11835 Asistan Alınacaktır Adaylann 5 kasım 1978 gtlntl akşamına kadar kısa «zmı$lerıyle bırhkte Fakülte Sekıeterligıns basvurmaları duyurulur. (Basuv 26396/11837) TiFFANY Y 3UTLK SUNUAPl SEN l \ LARI SEN ANLATT1N »^jvj Dfc » M D I D E P * DîŞi BOND Bir sure ara verdiğimiz Dışi Bond resimli romanımıza, Uginç bir dizi ile yeniden başhyoruz Dişi Bond ModestT Blaise bu oykude de tüm çarpıçılıği ve nstaca \apü£i do\~uşlerle yeniden sizlerie olacak. •< 5 S ^ . ,