05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÛR1 CUMHURİYİT 17 EKİM 19T6 ABDULCANBAZ TURHAM SELÇUK ÖANA 8iW2 DAHA Vfcfci Stalingrad "Son Kurşuna Kadar,, 13 Türkiye'nin AET Serüveni : Ortakpazar konusunda bir iürtdir kamuoyıınun dikkatinl ve ilgistni çeken yenı gelıçmeler var. Bu gelismeler, MC iktidarı ile AET arasında bir uyusmazlık oldutunu ortaya koyuyor. TürkıyeAET ili»kilerinin onyedinci yılında, neredeyse unutulmak Uz«r» bir kenara ltllmis olan bu konu, örelllkle Uzel nektriril r*m> »ıl eden bazı kurulusların düzen lsdtği toplantılar ve harırlaiiK ları yayınlarla gtlnnellik kazandı. Gtlnnel konuları hemen gündemine alan hUkümet de. ri aracılığı ile, TUrkiye illşkilerinin boyle devam etmesln« olanak kalmadığını ve TopluHığun yeni tavlzlere yanaşmamaıı hallnde. bu iliskllerdft btr «donma»nın kaçmılmaı oldugtınu politik bir dille açıklam; hatta yenl fineriler ileri surme'ise AET ile dlyalogun kesilebiificeftini ima etti. Bu nedcnle de «yenı tavizler» konusu taraflarra bir türlii ele almamadı ve Ortaklık Konıeyi toplantısı bnce lfi ekim 19T6'ya, aonra da bellrılz bir tarihe ertelendi. Bu gelişmenin RbrünUşte llginc yönü. özel sektörün AET yanlısı tutumunda beliren büyUk deftlsmedır. Daha ilglnç olan ise, bu degismcnln gerlslndeki gerçek nedendir. Bu nedeni araîtırmadan önoe AET konusunda o>.el •ektörün her ttman ne denli tıtiı olduftunu bollrten bir anıyı aktartnak yararlı olablllrl BiR ANI Devlet Planlama Teskilâtı, AET ortaklıjının Türk ekonomi«(n<» getirecegi somnlann ilk dökUmilntl öaet bir raporla 196B martında Türkiye Avrupa Ekonomik Topluluju Karma Parlamento Komisyonuna sundugu zaman, ilk kez yetkili bir devlet kuruluau konuya ilişkin kuskularını dile getirmiş oluyordu. Ancak bu dönemde daha tttme de kamuoyıında tartışılmış oian AET konusunda ne TUrk parlamenterlerlnln çoğunluğunda ne de Türk özel kesiminin temsilnilerinde herhangi bir kusku vardı. DPT raporunun TUrkiye • AET Karma Parlamento Komiv yonuna sunuldugu gtin devlet ke»imint temsilen komisyonun oturumuna katılmış olan uzmanlar da parlamenterlerin Venedik'te AvrupRİı meslektaşları l'.e AET konusunda yapacakları o.aftan toplantının rietaylan dısında bir aorunla ilgili görünmiivnrlardı. Kuskusuz aralannda sorm lann derinlne inmiş olanlar da vardı. öruegln bir uzman. Bakanlıgında 1957'de imzalanmıs olan AET'nin kıırulusuna İlişkin Roma Anlaşmasmın TUrkçeye çevrilmpsı konusunda çahşmaların ilerledigini mıijdelıyordu. Bazı urmanlar lse henUz kuruKışlarını ilgilendiren konularda hazırlıklannın tamamlanamadı|ını söylemekten kaçmmıyoriardı. «Hazırlık Dönemi»nin dördüncü yılmda devlet kurnluşlarının bu denll hazırlıksız oluşları U nerinde pek duran da yoktu RSlında. AET"ye girls kararı bir kez verilmişti. fîereken nasıl olsa zamanı gelince yapılırdı. Oerçekta «orun daha çok polittktl. Dışişleri temsileisi de AET'nin TUrkiye'ye «yeşl! ısık» yaktıjır.ı kesinlilüe belirtmektoydi. Bu rahat ortamda o/.el spkt»r temsllcisinden başka ratıatsız olan yoktu. Bu tür pck çok komisyon toplantısına karılmış olan bu unnanın aklını kur^aîayan bazı önenıli sorular vardı. Bu »oruları DPT'nin grırüşünU »unarak olan memııra içtenlikle sordu: Acaba «Hazırlık Dönemi»nin kaçıncı yılındayız? Türkiye'nin AET'ye Ihracatı toplam lhracatının yüzde kaçı? Hatırlıyamadım da... AET'ye hangl yıl girmlstik? Ancak DPT'nin görllşu okunduktan sonradır kl bu yararlı •Uyleşlnin eagladıeı lçtenlik ha vası birden sogudu. AP kanadını oluşturan parlamenterler Prof. Dr. Onur KUMBARACIBAŞI Y a z a n : HEİNZ SCHRÖTER Çı Tirın N. DİZDAROĞLU «Fischrether» hazırlıgı lse, o sıralarda zırhlı ordunun esa* grtrevinln Stallngrad'a vuruşlar yöneltmek olmaıı ve Aıtrahan'a yapacağı harekftt lçin de Ust makamlarca gbnderllmesi mUmkün olmayan araç ve kuvvetlerin bulunmaması nedeniyle daha başlangıçta başarısızlığa ugramıştı. EylUl ayı ortalarınd» taarru» hedeflne vanldıktan sonra da zırhlı ordu haftalarca ciddl eurette Bekolovka tehlıkesinin kaldırılması fikrine baglı kalmış, IV. Kolordu Komııtanı Korgeneral Von Schwedtler 11* zırhlı ordu başkomutanı Orgeneral Hoth ve ordular grubu baskomutanı da bunun gerekll olduğunda blrleşmiştiler. 6. ordunun güney kanadında savaşan IV. kolordu dofcu yttntlnde daha fazla ileri gidememişti. IV. Kolordu Komutanı Korgeneral Von Schwedtler 4. zırhlı ordu kurmay başkanına gönderdigi bir yazıda: «Stratejik Stalingrad'ı elda edemedikten ennra, Volga'dakl yıkıntıların isgal edilme«ind« ne gibl bir amaç olabilir?» diyor ve bu »özcü lle de aslında kurmay ba»kanı ile 4. zırhh ordu başkomutanının bildiklerlnl açıklamaktan başka btr şey yapmış olmuyordu. Bekotovka tehlikesini ortadan kaldırmak emrl ordular grubundan geliyor ve bu harekftta da «Herbstlaub» adı verillyordu. Ancak «Herbstlaub» parolası daha önceleri glzll tutulan «Aktlv gaz savunmasına» verildigt anlaşıld'gından bfr gece içtnde kayıplara karışmış, bundan 24 saat sonra da «Herbıtrelae Sonbahar Gezisi» adı altında tekrar ortaya çıkmıştı. Ancak 4. zırhlı ordu, Stalingrad'm kent bölgesindekl savaşları yürufen 6. orduya blrlik vermek auretiyle yardımda bulunarak çok aayıf düştügünden Herbstrelse harekfttmı uygulamaya olanak bulamamıştı. Fakat zırhlı ordu verdiği blrlikleri geri aldıfcı zaman taarru» kbprtl başmdan tekrar başlatılacaktı. «B» ordular grubu da harekâtın bu şekilde başlatılmasını uygun bulduğunu bildlrdi. Büyük ölçüdeki bu hnrekattan şu amaç bekleniyordu: a) .Sta'ltngrad kesinlikle elde edllinceye kadar taarrusun sürdilrUlmesf. b) «Herbstreise» harekfttı lle, «Fischreicher» hartkatının uygulanması. 4. zırhlı ordu kurmaybaşkanı Tuğgeneral Fanghor, 17 eylUlde not defterlne şöyle yazmıştı: «Fischrelcher tekrar ertelendi». lfi fkimde buna yaptığı ekleıpede de: «FischrichM «lcealnllklt bırakıldı». Ordunun en yaşlı korgenerall ek olarak dört tümenln daha Rönderilmesinl latiyordu. Bu tumenler hiçbir zaman gönderılmedıler, ashnda elde fazla tümen de yoktu. Fakat bunlann yerıne 18 ekimde bir «Yunkers» uçagı gelerek hasta olduğunu bildlren General Von Schwedtler'ı «Sağlık durumu nedeniyle» yurda Rötürdü. Havaalanında kendisinin yerine atanan 389. piyade tumen komutanı istihkam generall Ervvin Jaenicke lla resmî bir şekilde vedalaştılar. Ikist de uzun süre birbirinln Eö7İprm« bakışarak birkaç kez el sıkıştılar. Her «ey yine eski.il gibi kalmıştı. Stalingrad içindeki savaşlar gündcn güne şiddetini arttırıyor, oulumın tümenleri de kcndi alanlarına bağlı kaldıklarından Beketovka tehlikesi ortadan kaldınlamıyordu. Stalingıad'ın kuzeyle jçtlneyindeki tehllkB de ciddilljini hala korujordu. Sovyet taarruz ttlmenleri kuzeyde Krenıentskaja kara ormanlarının. güneyde de Volga'nın dağlık arazisinden yararlanarak hazırlık mevzilerine doğru jrtirüyorlardı. STAtJNCnAD'DAKt HDZURSUZLUKLAR 1P41 hszlmntnda Orneral Feldmareşal Von Brauchitsch Doftu cephesi ıçin kıs giysilerinın gereklıljgı konusunda diltkatı ç«kerek eldekılerln gönderllmaye hazırlanmasını istedi. Hatta G«nelkurmay Başkanlıgının oıdu donatım ile levazım dtirelerl baakanlıkları bilf 1941 ağustosunda kış giysilermln gönderılmesine lıln verilmesi rlCBSinda bulunnrak bu ricasını birçok Itez tekrarlamışsa da, Führer'ın bir kı» savaşımn yapılmMin» meydan vermeyecegi gerekçeslyle bu isteklerı gerl oevrilmiıtl. 1941 ekim »yı ba^larında devlet basın şrfı söyle bir yazılı bildırida bulunuyordu: «Rus devi ycre serilmek üzeıedır, bir daha da balini dogrultamıyacaktır..» Daha &onralnrı da, artık taşıma durumu ile biraz da şiddftli soguklaı kış giysllerinln gönderilmeslnl engellediğmden, sözde ordunun kaçırdığı fırKatı gldermek lir.ere araya «kurtarıcı melek» olarak Devlet Bakanı Dr. Goebbels girmisti. Kış yardımı içtn toplanılacagına lnaınlan yun glysiler, 1942 yılınrt,i ordu neriMncteki hölgpde biriktirılerpk hazırlanmı?, faknt Dr. Gobbels bunlann gönderileceklerl yerlert düzenleyememışti. Genplkurmay Ikinci Başkam ile Feldmareşal Von Braurhit^ sch de 1042 ağustosunda Dngu cephesine gönderilecek 6ze\ kııj giysilerinln hazırlanmasını yeniden istemişlerse de Hitler hıınu da haşka bır gbrüşle önlemişü: «Artık savasla ugrasmayacalt olan bir ışgal ordusu içm eldeki normal kış ıjıysıleri, Rusya'da tamampn yeterlldir.» Gerçi Hitler normal kış giysilerinin gbnderilmesi içın yollama işlerı daircsinp etkri yapacağma söz vermıçse dc. böyle vaatlerin artık ayaklan donmak Uzere bulıınsn bir aveı onbaşısına verilerek tçi knrla dolu bir matara kadar değerı yoktu. Soguklar bvitün şiddet.iyle başlayınca ulasım dlizenı hemen hemcn durmuş, yün ftiysilerle donatım malzem»»inin cepheye zamanmda gonderılmesinde de geç kahnmıştı. 6. ordu için ayrılan kışlık rlonatım eşyası, 76 vagon JassinovotajB'da, 19 vagon Lemberg'tfl, 41 vagon Kiev'de, 17 vagon da Harkofta kalmış, bekliyordu. Yollar son derece yiiklüydtl. Çogu tek hat.H olan deırnryollannın tıkannıasında, lokomotıflerin krtmiir durumu ve kuüanacağı suların kireçten arındırılmaM büyük rol oynuyordu Ancak dert sadere kömür v« suyla bikmiyovdıı, riemiryollarının durumu da her çeşit. tasıma işlerini agırİaştıracak kariar b?rbattı llk sırada şjönd.erilmesi gereken silah ve cpphaneden sonra. giysi ve yiyecek gibi maddelerin dn sıraya konularak gönderildlgi ulaşım bölgesind« savaşanların bildikleri bir şeydi. Rus demiryolları bizim hatlnrdan daha geniş olduklan için bunlarda çahsmak ayn bir sorundu. (OEVAMI VAR) Türkiye AET ilişkileri konusunda en büyük değişme özel sektörün tutumunda goruldu DPT adına konuşan usman yardımcısını, kendi kışlsel görüsleTini komisyona getirmekle suçlarken. özel keslm temsileisi urtık sordugu sorulardarı pljmandı. O da DPT raporu karştsmda AP'li parlamenterlsr kadar lu/mıştı. Uzman yardımcısı, rapov.ı kendisinin yazdıgını. ancak DPT adına müsteşarlık tarafından imzalandıgını söylemesine rağmen, kızgınlık arttı. öael sektörün temsileisi konuşma sırası k«ndisine geldiğinde, artık yanında oturan uzman yardımcısına mrtını dönmüs, onu v« DPT'nin kadrosunu suçluyor, TUrkiye'nin Ortakpazar'a girişindeki temel nma rm ihracatını artturnak oldugunu açıklıyordu. Komisyon ilyesi UnlU bir bayan milletvekili bu tür sovut konuşmalara ahşık bir ifadeyle sordu: TUrkiye Ortakpazar'a ne gibl mallar ihraç edecek sızee, hır kaçını sayabilir misinız lütfen? Özel sektör temsileisi anlasüan boyle bir soru beklemiyordu. Onu söyleyemem, ded3. cllnkü bu konuda henüz çalışma yapmadık. Bu yanıta ragmen, bay«n milletvekili gülmedi. Uzmnnı lıkıstırdı: Siz kuşkusut tecrübell bir uzmansmız. Çalışmalarınız bıtmeden de hiç olmaua örnek olaıak bır ıki mal lsmt verebllirsiniz. TJzmanlık aagduyunuzun sizi yanıltmıyacağına eminlm. Artık toplantıya katılanların tltmu meraklanmıştı. Bir an tereddütten sonra, uzman, 6m\ sektör adına sağduyusunu yoklayıp, Türkiye'nin AET'ye ihraç • • dp.bileceği (muhtemelen) en Hnemli malı, direnen bir sesle açıkladı: Mesela, dedl. meselâ makarna. DPT'NİN AP'li parlamenterleri btle hllkıimetlerinin etkenligi konusunda kuşkuya düsüren bu raporda, DPT'nin beş ıllık «Hazırlık Dö nemi»nin dördUncü yılmda niha yet ilgilenmeye başladıgı AET konusunda ttzet. olarak şu görüşlere yer verilmişti: .Türkiye AET Ortaklık Anbşmasının fiilen ve hukuken yürürlüge girdifti tarihten (1 aralık 1064) bu yana tlç yıl geçmiş bu • AET ORTAKLIGININ GETiRECEGi DEVLET YILINDA PORDA PLANLAMA HAZIRLADIGI YER ALDI. TÜRK EKONOMiSiNE İLK OÖKÜML, SORUNLARIN TEJKilÂTININ 1968 ÖZET, BiR RA • AET ORTAKLIGININ «HAZIRLIK RECE İLK AJAMASI OLAN DÖRDÜNCÜ YI DÖNEMi>NiN LINDA, DEVLET KURULUSLARI, SON DEHAZIRLIKSIZ BiR DURUMDAYDı. • TÜRKİYEAET KARMA PARLAMENTO K0MiSYONU ADINA AET'YE LUNCA TOPLANTISINA. KATILAN İHRAÇ «MESELA UZMAN, EDEBILECEGI ÖZEl SEKTÖR TÜRKİYE'NİN MAL SORU DIYORDU. MAKARNA> • DPT'NİN 1 9 6 8 YILINDA KARMA HAZIRLADIGI PARLÂMEN RAPORDA SIRALANAN SAKINCALAR, MUHALEFET ' DIJINDA. Î0 KOMiSYONUNU KıliMEDi. VE HÜKÜMETI ET tı içtndeld oranında önemR«mecek bir gelişme olmamııtır. Dört madde için AET'nin tajudıtı tavizli konten.ianların «*4ladıgı fayda da pek bUyUk olmamıştır. En büyiik kaleml rmf kil eden fındıkta h\\ kontenlanlar global olarak dahi takrlsen % 100 aşılmaktadır. Gümrük indlriml lse. TUrkiye için an«ık • « ' 1,5'hık bir avantaj saftlaırmkudır. Esasen ihracatın gellşme•i, ihraeat, talep elastikiyetl çok as olan geleneksel ve tarimsal Urttnlerden meydana paldigi İçin, bu yönden de teırnt. lanmış durumdadır. Dolayısıyl» AET'nin bu Urünlere tanıyacaftı kolaylıklar da yararlan açısından kiiitlıdırlar. AET'nin «Geçiş DNneminde» TUrkiye menşeli s«nayl UrUnlertne muhtemelen v«receği tlvizlerden yararlamlması, yukarıda bellrtildigi glbi, bu maddelerl llretecek bir »erll sanayiinin varlıgını gerektirmektedlr. Sanayileşmenln AET lle kurulaeak olan gUmrük blrllginin gerçekleşmesi oranında gelişeceğinl ummak ise ekonomik kuralların dışında bir varsayım yapmak ve buna güvenmek olacaktır. Dolayıuyla AET lle ~>lan dış ttcaretin GUmrUk Birltfctnln gerçekleşme»! lle beraber getlrerpgi sorunlara »nceden çöztlm bulmak gereklidir. GÜHRÜK SORUNU ÜçüncU bir ana »orun gUmrük verjl ve resimlerlnin «Geçig V>6neminde» başhyarak sıfıra kadar indirilmesiyle AET menşeli ithalâta tanınacak kolaylıklnrdan çıkmaktadır. Yunanistan AET lle yaptıgı anlaşmada sanajd Urünlerini kapsayan AET ithalat.ının on ikl yılda yaklaşık olarak ",'• flO'lni liberalize et.meyi ve bu dHnem içinde gümrük duvarlarını da % 70 oranında indirmeyi taahhüt etmiştir. «Geçiş Dönemüıde» ny irulanacak hUkümler bakımmdan Türkiye'nin de Yunan anlaşmasmda öngörülenlere yakın vecinnlpr yüklenmesi gerekecektir. Bu, devlpt gelirleri içindekt oranı r 'r 22'yi geçen ithalden alınan v»sıtalı vergilerde bir azalmaya yol açacakt.ır. AKT menşeli ithalfttm toplam ithalât içindeki oranı '"» 30'un üstündedir. Türkiye ftu ulkelerden çok onemsız bir mlktarda tarım ürünü ithal ettiği ıçin AKT menşeli sanayi Urün'.eri için kota re.iımınin uygulanmaması ve gümrüklerin inriiriİTi»si şeklinde tanınacak kolavlı'clar kaba bir varsayımla bu % 23 İçinde yaklaşık olarak °n 30'un Ustünde bır yer kaplayacaklardır. Dolayısıyla devlet geltrlerlnde • / « R civarında bir azalma cla bllecektir. Şüphesiz bu problem bu kadar basit açıklanamaz. Diiter memleketler ithalâtına uygulanacak ortak Rümrük tarifesinın llk bakışta bu kaybın bir kısnıını belki karşılayabileceği düjünıilebilir. Ancak Türkiye'de bu gün uygulanan gümrük tarifel«rt ortalama olarnk hammadde IthaIttı İçin °» S0, yatırım mallnrı için % 70. tüketim malları iAalatı için de % 104 ad valorem' dir. Bu oranİHr ortak gUmrük tarifesinin öngördügü oranlardan daha yüksektir. Dolayısıyla kamu gelirlerindekl azalma akstne hızlanacaktır. Sorunun diğer bir yönll rte, klsıtlamalarrian kurtulan AET mpn şell ithalâtın ortak dış gümrük tarifesinin koruyuculuğu alrı.visı gittikçe artmak egilııni grtstereoeftidir. AET'ye, geleneksel 'hracata »k olarak. aynı orsnda sanayi Urünlerl ihraç edilemedıSi sürece, ödpmelpr dengesindeki açık gittikçe büyllyerek tehlike1 1 bir durum vBratacaktır.» DPT'nln 19fi» yılmdakl bu demarşı, mualefettekl Uyeler dışmda, ne komısyonu ne hükümetl etkllememiştir. Y A RI N : TÜRKİYE'NİN AET'YE BAJVURMA NEDENIERI •• •• 1 1 * * lunmaktadır. Dolayuıyla anlaşma nın 3'UncU maddeslnde «Hazırlık Donoml» ıçin öngörülmuş olan nes yıllık normal sürenin bıtmeiine ikı yıl kalraıstır. Bu nedenle, anlaşmaya ekli geçıci pro tokolün l'inci maddesinde belirtildiftl glbl Anlaşmanın 4'ünoii maddesinde gozetllen «Geçiş Dönemi»nin şartları, usulleri, sıra ve süreleri ile ilgili nükümleri kapsayacak olan bir Katma Protnkolün tespit edilip edilemiyeoeği 1969 yılı aralık ayına kadar Drtaklık Konseyi tarafından ka rarlaştırılacaktır. TUrkiye'nin AET ile bir ortaklık kurmak için 1959 yılmda yap tığı ilk teşebbüsü, ekonomik olmaktan çok politik nedenlere da yanmıştır. Bu tarihten, Anlaşmanın 12 eylül 1963'de Ankara'da parafe edilmesine kadar geçen süre içinde müzakerelere götürülen Türk Tezi, ana hatları yönünden, AET ülkelerirun Türkiye menseli bazı ihraç mallanna güm ruk indırimi ve kontenjan saglan masmı ve gene bu ülkelerln Tür kiye'ye mali bir yardımda bulıın masmı hedef tutmuştıır. Dört önemlı ihraç malımıza gümrük kolaylıklarının tanınması ve Altılar tarafındnn 175 milyon Dolarlık bir mali yardıının taahhüt edilmesi lle bu amag gerçekleşmisti. Anlaşmanın «Hazırlık Dönemi» ile ilgili dayanak noktala rı bu ıki husustur. Dolayısıyla «Hazırlık Dönemi. ile ilgili mad deler bir tiraret anlaşması hükümlerı niteliğindedirler. Anlaşmanın asıl amacı olan lktisadi ve sıyasi birleşiml hedef tutan gümrük birliglnln tedricen kurulması «Geçiş Dönem(»nde gerçekleşecektir. Bu dönemdeki vUkümler, «Hazırlık Dö nemlmdekilenn terslne, karşılıklı ve dengeli olacaktır. Nitekim AET'nin Yunanistan ile yap tıgı anlaşma bu karşılıklı tavız esasına dayanmaktadır. TUrkiye' nin de «Geçis Dönemi. ne girme si ıle AET Ulkelerine karşı Roma Anlaşmasmın ruhuna uygun olarak geniş çapta yükümler altına glrmesi gerekecegi açıktır. Her ne kadar Ankara Anlaş masının 4'(lncü mnddesinde zikredilen dengeli yükümler esasının, ekonomileri çok daha kuvvetli olan Altılara karşı "nirkiye' nin daha hafif vecibeler yüklene ceftl şeklinde vorumlanması gero ktr<e de, Türkiye'nin AET Ulkelpıinln kpndisins tanıyacagı tavizlerden yararlanması ve AET' ye karşı rirecefi tuhhUtlerden dolayı zararlı bır duruma duşme mesı, ancak dış ticaretimizin, on celikle ihracatımızın yapısmd* bir degişmeye ve 8ğırhğın sanayi Urünlerl ıhracatına kajmasına bRgh kalacaktır. BiRINCi BEJ YILLIK PLAN Birıncl Beş yıllık Planda «Müş terek Pazar»ın yaratacajı ekonomik şartlann ekonomımize etkilerinin planın haztrlanmasında göz önüne alındığı ve bu etkilerin yıllık uygulama programlarında da dikkatle lzlenecegi belırtilmiş olmakla beraber, bu konu yeteri kadar bnem verilerek ele alınmamıştır. Ancak bu yetersızllk, yalnız Birinci Beş Yıllık Planın Türkiye'nin «Hazırlık Donemi»nin ilk Uç yılını kapsayan plan devre sinde alması gereken tedbirlerde görülmemektedir. Pu yeterslzlik, AET Türkiye ilişkılerinin mak ro seviyede ve kalkınma plamnın hedeflerine uygunlugu bakımından incelenmeslnde, çeşitli kurulusların yaptıklan çalışmaların organize ve koordlne edilmesinde gorülmektedir. Nıteklm BBYKP ıhracatı gelistlrld, sanayıleşme hareketlerinı destekleyıcı vs koruyucu bir dış ticaret polltika sı geüştirnıeklc beraber, AKT ıle ortaklığımızın uzun silrede TUrkiye'nin kalkınma politikasındakl yerini belirtecek çalışmaların yapılmasmı ele almamıştır. Bu nedenle çeşitli kuruluşlar tarafından yönetilen hazırlık ve inceleme çalışmaları koordine edilmenıiş ve yetersiz kalmıştır. Bu du rum önce Ankara Anlaşmasına rk Geçiei Protokolün 4'Uncü ve B'ıncı maddelerinde AET'nin TUr kıye menşcli Urunlere açtığı ttzel tarlfe kontenjanlarının • Hazırlık Dflnemi»nin ikinci yılından itıbaren arttırılması ile iİRih olarak ortaya çıkmıştır. Sonra da «Hazırlık Dönemi»nin Uçünnü yılının bltiminde özel tarife ve kontenjanlardan yararlanan tiitün, kuru incır, kuru llzüm ve fındık dı şında başka ürünlerimize AET'yo ihraçlarında kolaylık tanmarağı şeklindeki hüktlmlerden yararlan mak bnhis konusu olduğunda K<İ rülmüştür. Teklif edebildigimız ve kabtıl ettlrebildiğimiz maddelpr ancak ihracatımız için önemi oldukça kısıtlı bir kaç (arım ürünilnden ibaret kalmıştır.» Aynı raporda TUrk ekonomisinin Relecegi »çı>!indan «on derere önem taşıyan bazı sorunlar da şöyle özetlennıişti: •TUrlcly». ferek plan ıtratejilerlnde, gerekse planlarda belirtilmİ3 oldugu gibi, hızlı bir kalkınnıayı gerçekleştirebilmek ve hızı arttırarak devam ettirebilmek için sanayileşmeyi şart knbul etmiştir. Gelişmekte olan bir Ulke olarak sanayileşme çabası içinde bıılunan Türkiye'nin AET gibi iktisaden kalkınmış ve tleri sanayi lere sahip Ulkelerden kurulmuş ekonomik bir birleşime giderken, bu ortakhgin sanavileşme hedefle riyle ne dereeeye kadnr ııyuftugu nu ve çeliştiğini göz öntlnde bulundurması zorunludur. Hazırlıksız ve kısa görüşli) kararlann sanayileşme hamlesini aksatacagı açıktır. TUrkiye dış ticaretinin d«ger olarak % 3.V1 AET ülkeleriyledir. Türkiye'yi AET ile Ortaklık Anlftşmasına götUren en önemli ekonomik neden bu gerçek olmuştur. Ancak. TUrkiye'nin gerek AET'ye yaptıgı ihracatın, gerekse AET'den yaptıgı lthalatın bünye.sinde en az on yıl dan berl önemsenecek bir değişme olmamıştır. Uzun zaman serilerinin incelenmesinde bu durumun daha önceki devrelerde de avnı oldugu görülncektir. Böy le bir değişme tiim dış tlcaretin bünyesinde de görülmrmektedir. Bunun nedeni TUrkiye Kkonomisl nin bUnvestnd« büvük bir detfişme olnıayışı, başka bir de:,işle sanayılsşmenln henüz bUyük çapta başlamamış olmasıdır. thracat KPİeneksel dediftinıiz sayıları kv sıtlı bazı tarım Urünlerine dayanmaktadır. AET'ye yapılan ih raeat gene tümüyle bu maddeler den meydana gelmektedir. Dış Ticaret Istatistiklerinde son yıllarda genel ihracatm lçindeki ora nı % 18 19'a kadar çıktığı gorü İpn sanayi ürünleri He genellikle illtel nitelikler taşımaktadır. Sanayi UrUnleri arasından basit işlfimlprden dolayı bu tanım içsrisi ne alınan maddeler ayıklanacak olursa. geriye pamuklu mensurat. sekpr. zift. benzin. motorin, mazot, bUtan gazı, propan gazı, çeşitli llaçlar ile penoere camı ve cam eşya kalmaktadır. Bu on maddenin tüm ihraeat İçindeki oranı ise 196S'de % 3,67, 1966'da lse ancak • « ' 2.45 olmuştur. Kaldı kl AETNomenklatUrtlnde bu tnaddeler içinde bulunan çeker dahi tarım Urünü «avılmaktadır. Ankara Anlaşma^ınm yürürlüge girmeilnden berl AET' ys yapılan ihracatın, tüm ihraca TiFFANY GARTH lı*n© armç oirTSırth uvkuıun. din u>«nır . KlM. B'J WGıU7 VE OONA AAARIA (ÎİBBIEI&CINI" SE.V|>OH MAZSN AMAN NtMIEN TİM iı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle