05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Ekonomi ULUÇ GÜRKAN Ekonomi • •• Ekonomi Ekonomi .•• Ekonomi DIJ TİCARET AÇlOiMIZDA PAYLAR (JEKİL 1) 1974 1976 OCAK TEMMUZ DÖNEMLERİ Ekonomi ••• Ekononıi Ekonomi Ekonomi Ekonomi Ilaç Sanayiinın AET içinde güç durumda kalacağı öne sürülüyor KENAN MORTAN Bu yıl ıki Rez ertelenmlş bulunan AET Türkiye Ortaklık Konseyi toplantısının yarın yapılacagı nyıluanmışken son anda ÜÇÜMC;U kez ertelenmıştlr. Toplnnıınm tarafUuın resıtıi görüşıerlnın bellı olmaması nedenıyle ertelendigi bildirilmeKtedır. Ancak AET konusunda yapılan bir semıner dolayısıyle yurdumu*da bulunan AKT Komısyon Genel Sekreterı Enıile Noel örRÜtünün bu konudakı görüşünü şöyle özotlemiştir : •Türkiye sanayi Avrupa standartlarına uydurulmau ve AET'ye karşı gümrük duvarlaruıı kaldırmalıdır.» Bu açık bagımlılık önerlsıne karşılık TUrkiye'nln tez olarak Katma Protokol'ün Serbest Dolaşım Hakkı'nın gerçekleştirilmesi talebl ile yetineceği anlaşılmaktadır. TUrkiye'nin bu tezı .olmaz ve hatalı» bır varsayım üzerinde oturtulmuşıur. Çünkü serbest dolaşım hakkının gerçekleştirUmes.1 ıstenirken aynı günlerde en fazla lşçimizin çalıştığı Almanya, çalışan Türk işçi sayısını 200 blne indirmek Uzere prensıp karan almıştır. Pratiğln »kışı ve gerekliliklerı yrtnünde görüşmeler yapılmadıgı sürece geçmiş toplantılar gibi bu toplantıların da ciyiniyet mesajlan» ile dagılacağı daha ilk bakışta anlaşılmaktadır. Ancak, bütün AET tartışmalarının bir de kamuoyu açısından olumlu yaru bulunmaktadır. O da sanayileşmeden büyümeye, işsizlikten gelir dagılımına dek hemen her konuda sorunlann tartışılması ve yaygınlaştırılmasıdır. llâç sanayi içinde uzun bır süreden beri bulunan bir sanayicinin araştırması bu türden yapılmış değerlendirmelerden biridir. «AET Katma Protokol karşısında Müstahzar ve Kimya Sanayi. konusunda Ek:zacı Nezih Ulugay bu sanayinin kaderini çok ilginç satırlarla özetlemektedir Araştırmada kimya sanayiinin hammaddelerde dışa bağımlılığı ele alınmakta ve şöyle denilmektedir: • Bir kaç tip antibtyotik aspirln ve bir kaç agrı kesen madde dışında sent«ze da(Dev»mı 9. sarfada) yılı Avrupa Ekonomik Toplulugu (AET) ile Mşkilerlmizdeki olumsuzluğun glderek topluma yayıldığı ve tartışmalann yoğunlaştığı bir yıl olmuştur. Bunda, AET karşısında özellikle dış ticaretimizdeki dengeslzllk etkili görünmektedir. Dış tlcaret açığımızdakl, AET ülkelerl lle öteki tllkelerin paylarınm ocaktemmuz dönemleri itlba riyle karşılaştırıldıgı «Şekil 1», AET karşısında dış tlcaret dengemizdeki olumsuzluğun yıldan yıla büyüdüğünü ortaya koymaktadır. Şekilde görulme yen 1973 yılında dış ticaret açığmuzda AET Ulke Jerinin payı yüzde 72'ye kadar çıktıktan sonra, lB74'de CHPMSP koalisyonu döneminde yüzde 4ft ya inmlştir. Bunu, AET ülkelertne yrtnelik ıhra catımızın bu ülkelerden yaptıgımız ihracat kadar arttırılabilmiş olması sağlamıştır. Cephe lktidarının damgasını taşıyan sonrakt tkl yılda ise, AET'den yaptığımız ithalat 1974'a göre yüzde 54 dolayında büyurken, lhracatımız bunun yarısı oranmda, yüzda 27'de kalmıştır. Böylece, dış tıcaret açığımızda AET'nin payı önce yüzde 49'a, sonra da yüzde 50'ye çıkmıştır. | A l t A |Hf Q 1974 1975 1976 üoç. Kuruç: "AET çevreleri Turkıyenın sorunlarina gereğince duyarlık göstermiyor,, Alınan ve Satılan Dıs ticaretimlzin sektörlere göre ayrı ayrı !ncelenmesl, açığın sanayi Urtlnlerinden geidigıni, buna karşılık tarım Urtinlerinde dış ticaret fazlası sağladığımızı göstermektedtr. AET'den de, aldığımız baslıca Urünler sanayi Urünlerl olurken, sattıklarunız tanm Urünlerlyle sınırlı kalmaktadır. Şekil 2'de yansıtıldığı gıbi, AET'nin sanayi Urünlerlne ılişkin dış tioaret açığındakl payı artmakta, tarım ürünlerinde sağladığımız fazladaki payı ise azalmaktadır. 1974 yılında sanayi Urünlertndeki dış tlcaret açığında AET'nin yüzde 64 olan payı 197S'de yüzd« 88'e çıkmıstır. Tanm ürünlerindekl dış ticaret fazlasııun ise 1974 yılında yüzde 63'U AET'yo altken, bu oran 1975'de yüzde 53'e düşmüstür. AET'nin dıs ticaret açıgımızdakl payına Ilişkin bulgular, dış ticaretimizin belirli bir biçimde AET' ye kaydığını ortaya koymaktadır. Aldığımız ve «attığımız mallara ilişkin verller de, bu kayışın Türkiye aleyhlne geliştiğinl sergllemektedir. Bunun nedeni, AET'nin sanayi ve tartm konusundaki tutumuyla Türklye'nin ekonomik hesaplarının biribiriyle çellşmesidir. Sanayide alabildiğine serbesti yanlısı olan AET, tanmda koruma uygulamakta ve TUrklye buna karşı yararlarını savunamamaktadır. Tanmda koruma yanlısı AET lçlndeki Italya, ihraç ettiği belli baslı tarım Urünlerinde tuttugu pazarları kaptırmamak endişesiyle Türkiye'ye tanınması gereken ödlinleri engelleyebilmektedir. Bu konuda TUrklye, Yunanlstan'm rekabetl karşısında da geri kalmış bulunmaktadır. Ayrıca, AET tanm Urünleri satıcısı dunımundaki çok sayıda Ulkeye de, ortağı Türkiye'den daha genlş olanaklar tanunıştır. Başbakan Yardımcısı Necmettln Erbakan'ın istegi üzerine Ticaret Bakarüıgında yapılan çahşmalaı, AET ülkelerinln TUrkiye'den alabileceği tanm ürünlerini onemll olçüde başka ülkelerden, bu arada özeüikle Ispanya'dan sagladığmı açıkça göstermlştir. DIŞ TİCARET AÇIGI GİDEREK BUYUYOR • TARIM L'RÜNLERiNiN DIS AUM SATIMINDA SAĞLANAN FAZLADA AET ÜLKELERiNiN PAYI Dlı$ÜYOR • SANAYİ UÜNLERiNiN DIJ ALIM SATIMINDA VERiLEN DIŞ TiCARETTE TARIM URÜNLERİ FAZIASI VE SANAYİ URÜNLER! AÇIOINDA AET'NİN PAYLARI ($EKİL 2) 100 T AÇIKTA AET OlKELERiNiN PAYI BÜYÜYOR 90 . Gümrük Birliği AET İle lllskllerin tartısılmasında, dış tlcaret •çıgımızın sorumluluğunu bütünüyle AET'ye yüklemenin yanlışlığını savunan görüşlere değlnmekte yarar bulunmaktadır. Bu görüşün sahiplerl, AET olmasaydı bile, TUrkiye'nin bugünkü ekonomik yapısıyla başka Ulkeler karşısında, sözgellmi Japonya'ya da Birleşlk Amerika karşısında açık verecegini söylemektedirler. Bu savunmada gerçetc payı oldugu kuşkusuzdur. Ancak, Türklye'nin AET Ue ilişkllerinden dogan dıs ticaret açı|ının öteki Ulkelerle olan dış ticaret açığına göre daha hızlı artmakta olması, gerçekte «Dış ticaret açıgını kime karşı vereceğimiz» yolundakl basit bir seçimden çok AET'nin gümrük birliğine girilmesinden dogmaktadır. GümrUk bırligi, dış alım ve satımların büyüme biçlmlni ve süresini önceden bellrleme temeline dayanmaktadır. Türkiye, AET İle gümrük birligi anlaşmasını yaparken dış ticaretinin yüzde 55'ini 12 yılda, tamamını ise 22 yılda serbestleştirme yükümlülügüne girmiştir. 12 yıllık süre bu yıl dolmuş bulunmaktadır ve TUrkiye'nln özellikle sanayide çok sayıda mal için içeride üretilse dahi özel koruma uygulaması olanagı kalkmıştır. Istemesek de bazı malları AET'den satın almak zorunluluğu dogmuştur. Cılız Türk sanayiinin böylesine bir acı rekabete dayanacak gücü bulunmamaktadır. Cephe iktidannın 1976 programından sildigi sözlerle, «TUrkiye'nin 1976 yılında Ustlenmek durumunda bulundugu yükümlülükler özellikle sanayiin korıınması açısından ekonominin kaldıramayacagı bir yük meydana getirmektedir.» AET Rümrük birligi içinde Türklye'nin Planda öngörüldüğü biçimde gelişmesi ve sanayileşmesi mümkün degildir. GUmrtlk blrligt dışında bir alternatif aramak kaçınılmazdır. Bu, bugünkü lktidarın yapısı geregi AET'nin dışına çıkma anlamına gelmese, dış ekonomik llişkilerlmizde AET'nin payı yine en az bugünkü kadar kalsa bile, Türkiye'nin hem ig sanayilesmesi bakımından, hem de dıs ekonomi politikasındaki esneklik ve rahatlığı bakımından bazı olanaklar getirebillr. AET'nin Tunus, Fas ve hatta Iran ile gümrük bırligi dışında TUrkiye'den daha yogun ilişkiler kurmuş olması, bu alternatlfi geçerlt kılmaktadır. SON tKİ YILDA AET'DEN YAPTIĞIMIZ ÎTHALAT YÜZDE 54 BUYÜRKEN İHRACAT YÜZDE 27'DE KALDI lrellm ml, çıkalım mı», «sanaylleşlr mlyiz, uydulaşır mıyıı» dlye blz kendi aratnızda tartışırken, eloğlu gelmlş kapıya dayanmııj: «Bir nıilyar dolar kredl lntiyomunuz, ben 380 milyon veririm. tşfücünün nrrbcstçe dolaşımını Istlyorsunuz, bunu ben değil, bi'nlın işverpnlerlm billr. Miktar kısıtlamalarından söz ediyorsunuz, buna Katma Protnknl etiKeldir ..» Bu ve lııına benzer clavranışlarını (•kslltıııeyen AET, Türklye'de gördüğü hükümctlerl çok iyl değerlendtrmeslnl bilmekteılir. AKT Rorıiş «hlldirmemekte», araa «dikte» ettirmektedir. Üstelik bunu resmi raporlarında açıkça dlle getirmektedir de. Işte Klepsch Raporundan bir bölüm: 1l 60. 50. A0. 50. 20. 80. 70. â 10 10 i .•20 .00 Z • .70 .90 .106 W4 1975 TACiM URÜNLERİ PlŞ ALIMSATiM FA2LASNPA AET'İN PAYI LllîONLERl DIŞ /»Ll¥SATlM fcT'İN PA7I G «tstediglniz sanayüeşme İçin. kurulacak faU rlkalar için optlmum kapasttc istemek AET'ye (trs dÜRcr. İHtediğlniz sanayilcşme İçin Ucrl teknoloji talcblnde bulunmak, AET Ue rekahrt nnlamına Rclir ve AKT'ye ters ılüşer. Eğer Tiirklye bunlardan vazgeçerse, o takdirde Türkiye' nin yeraltı kaynaklarını AET'nin işletmesl düşünülcblllr.» Hem yeraltı kaynaklarını Işletmek İçin Türki.vc'ye yabancı sermaye K'fecek, hem de bunları lıjletmek büyük bir lütuf olarak sunulacak! tştc Dışlşlcrinln «bağıınsiz» dış politika•ından, «klşilikll» dış polltikasından örneklerin en somutu. Yenlden gündeme gelen AET lorunıı Içlnden çıkılmaz bir karmaşaya dönmUştür. Bunda, slmdlye degln Iktidara gelen slyasal partilerin olduğu gibl, dış ekonomik illşkilerl yürütmekle sorıunlu Dışlşleri Bakanlıgının da özel bir katkısı vardır. Adamlar gellyorlar, sorııyorlar TUrkiye'nin Uteklerlnl. Sanki böyle bir latek yok, sanki bu konu Üzerinde hlçblr zaman düşUnülmemlş. Dıslşlerlnden çıt yok. Adamlar daha Türkiye'nln ne Istedlklerinl bile doğru dürüst bllmiyorlar. Dışlşleri yerine, lıizim 1975 ve 1976 ekonomik programlarımıza baksalar, ne Istedljclmiıl görecekler, progranv larda hangi önlemlerln yer aldığını okuyacaklar. Ama Dışlşlerlnln vurdumduymazlıgi nonucu, devlet ilişkilerinin «gizUllk» Ukeslne göre belirlenmesl perdenine sığınarak, onların tünı lsteklerinln dikte» edllmeslne hoyun eğlllyor. Bu boyun eğişt« DemlrelÇnğlayanRİl Ikillsinln yanında, TUrkiye'nin AET katındaki büyükelçlsinln de araziye uydngnnu unutmamak eereklr. Brükscl'den arada bir Türkiye'ye gelen büyükelçi kısa devre yapıjor ve tekrar görevlnin başına gidlyor. Nereslnden tutulursa rutulsun, çıkmazlara «aplanan bir TUrklyeAET llişkisldlr »ö/ü edllen. Dışlşleri Bakanugımn kısa devreleri «ık sık «tcknlk arızalar» oluştururken, cephe ortakları, Türklye'nin bugünkü ekonomik yapısı da bu arızaları arttırmaktadır. Türkiye'den hiçbir aomut lstegln telmedlgini gören dokuz lar, artık Işl ortaklık çerçevenl dışında görmeye başlamı.şlar ve ortaklık adı altında yenl ödünler pcşinde kosar olmuflardır. Bu ödiiıılerin ortaklığin yürütülmeslyle llglll olabllereğlnl düıünmek oldukça füçtiir. Miktar Inmtlamaları, gümrük indirimlerinin uzatılması, iiçünıü ülkelerle ilişkiler glbi sorunun asıl can damarları ortada dururken kl, aslında bunları Türklye'nin önermesi Rprekir, AET son zamanlarda bir «yabancı sermaye»d!r, tutturmuş gitnıektedlr. AET'nin Türkiye Uzerlne hısapları artık daha çok yabuncı sermayc sokulması yonünde yoğunlaşmaktadır. TUrkiye'nin ortaklığa Kİrece^i ya da bu amaçla hazırlanacak ortam, ödiin. anlaşma hep bu açıdan rle alınmaktadır. Demircl'ln Alman Başhakanı Ilelmut Kclı YORUM Avrupa İle hoy nlçüşecek nanayl kurmaktır. AKT yoluyla gelecek bir yabancı sermaye gümrük Indlrimierinden, hammadde ithalıt ııcur.luğundan yararlanacak. Ntenllen mlktarıla glrdİ •atlayacak ve Iç piyasayı ele gcçireceUUr, Yabaııcı »ermayeye, özellikle AET'den «elecek yahancı sermayrye MSP'nin karşı çıkması bundandır. Oysa, plyasanın Anadolu'ya hırakilması, Kcllşecck tekellertn «ulusal» nltelik taşıması MSP'yl giiclendirecek bir almasıktır. «Batının ahlâk düşkünlügü», «müsliimnnlık» glbl motUlerle örgü bütünleştlrilmektedlr. «Manevî» tlkeler Işte bu noktada sürdüriilmcktc ve tslânı Ortakpazar'ı gihi hit başka hamhayale kapılınmaktadır. Anadolu'ntın iıreltikleri İçin Arap ülkeleri pazar ıılarak görülmcklc ve daha önce kıırulmuş RCI> (Kalkınn u İçin Böl«^scl İşhirllfei) deneyi yok varsayılmaktadır. RCD'nin Islemezllğl bir yana, Arapların elindc luılundurdutju petrol dolarlarının TUrkiye'nln üretlm gizllgiicünii (patansiyel) aşan lüks tüketlrae. kadillakları, taht ndalı uçaklarına gittiği gdrmezllkten cellnmekte ve MSP nin ekonomik havalleri Ue TUrkeş'ln Orte Asya'sı aynı noktada kpnişınektedlr. Ortada hir de lstanbul vardır. lstanbul nlhai tirün üretmcktedir. Dayanıklı tüketim ınal)arı üretmektedlr. Hammaddent ile dışarıya daha çok baflıdır. Üstelik Batı KUltürii İle beslenmlştlr. AET yoluyla pelecek yabanrı «ermaye kendlsl İçin caziptlr. Bir dönem innra, o razip sermaye kendlslnl bitirecektir. Ama, güçlencn Anadolu'yu Batıyla yenilglye ııgratmaktan baska kozu kalmamıştır. MSP'nin alaturkalı^ından hıkmıştır, engelemelerinden usanmıştır. AP kendlslnaen ne ölçüde yanadır, aon günlerde kıışkulanır olmuştur. AP'nln salt yabancı sermaye yanlısı olması Istanbııl'u tatmln etmekten uzaktır nrtık. Yabancı «.crmayeden başka, sözfine trUvenlllrllk Istemektedlr. Intınbul, hnzur, barış istemektedlr. Demokratik ve daha özgür bir ortam Istemektedir. Bu noktada da başka siyasal terclhler yapmaktadır. Bu çözümlemelerin tiimü TUrldye'deld AET sorununu açıga kavnşturma denemenldlr. Ama bu denemenin dışına taşan ve açık olan Dışişlerinin tutumudur. Türklye'yi tam hir ekonomik çıkmaza sürükleyecek olan ortak gümrük tarifesinden başka hlç bir almasıgı bulunmayan Dışişleri Bakanlıgı AKT ile ortak. lığını kanıtlamış durtımdadır. Türklye'nin AE1 ile ticaretinde büyük açık vermesl, ortak guntriık tarifesl ile daha da artacaktır. Dışlşleri Bakanlıgı ile ortaklık artarken, ödemeler dengenindeki açık Türklye'den çok AET"yl düıjün dürmekte ve Türkiye'yi ortaklık dışına itme, orUklıga Istememe (rlbl savlar ART'den kaynnklanmaktadır. Yabancı sermaye önerllerl Itte bu istegln bellrtlleridlr. Tüm ekonomik çevreler AET İle çalkalanmakta, CHP ise fellşmelerl ıadece ulemektedlr. Urklye AET ıltşkllerl yenlden güncel hale jelnıiştır. Bu nedenle, Türkiye AET lliskilerinin kısa bir geçmişi, sorunları ve bunların gelecegı konusunda Siyasal Bilgiler Pakültesi Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Bilsay Kuruoia bir görUçme yaptık. ögretim üyeleri arasında AET uzrnanı olarak tanınan Kuruç'la yapılan görüsm" şöyle: Soru Türkiye AET ilişkilenndelü tarihael gelişimi kısaca özetler misiniz? Kuruç Türkiye A£T Hlşkilerlnin 1964 yv lında yürürlüge giren Ankara anlasmasıyla b»«l»dıjı söylenir. Ankara anlasması, Yunanıstan AET ilişkilerinin temeli olan Atina antlaşmaaına benzetiür. îlk bakışta bu böyle görunür. Çünkü, iki anlasmad* da ilerıde bir gümrük birliğinin gerçekleşmesi amaç lanmaktadır. Ama bu anlaşmalar arasında bugün daha ıyi yorumlayabildigimiz önemli bir fark var. Atina anlaşması Yunanıstan Ue AET illskilerirun tümünü toparlayan, düzenleyen ve isleten bir belge. TUrkiya AET ilişkilerinde ise bu böyle degil. TUrkiye AET arasında böyle bir belge duzenlenmedi. Çünkü 1960'dan sonra AET çevreleri kendilerini Atina anlasmasının kapsamında bir belgeyle TUrkiye'ye karşı baglamak istemiyorlardı. tstediklari esas olarak, Türkiye'yi kendi siyaat lli»ki örgüleri içinde tutmaktı. Bunun için, Türkiye ile iktisadi bakımdan içeriğinde kesın ve somut seyler bulunmayan bir anlaşma yapmak yeterliydit?te bir çerçeveden ibaret olan Ankara anUasması boyle imzalarıdı. Soru Ankara anlaşmasuu ve Katma Protokolü nasıl yorumluyci:sunuz? Kuruç Eldeki anlaşma ve protokoller esaalı bir biçimde gözden geçirilrr.eden AET ile yeni yeni ilişkiler kurulmamalı. Bugünkü ilişkilerin üstüne yenileri eklenmemeli. Eğer Ankara antlaşması AET çevrelerinın üne sürdükleri gibi, gittikça gelışen nitehkteyse, atılacak her yeni adımın bu belgeyl* mantıkça tutaılı olması gerekir. Oysa, bugün bu bakımdan önemli bir belirsızlikle karşı karşıyayız. Acaba AET çevreleri, Ankara anüaşmasında öngörülen biçimde, Türkiye'yi gerçekten AET'nin gümrük birliğine mi dahil ctme>1 amaçlıyorlar?. Yoksa, Ankara antlaşmasına Batı Avrupa'run TUrkiye ile yeni ve henüz bilmediğimiz ilişkiler kurmasına hızmet edecek bır uluslararası belge ve olanak gftrliyle mı bakıyorlar?.. Bunu açıkseçik bllmiyoruz. Bu noktada açıkhğa kavuşmadan, AET ile aramırdaki ilişkilerin yüriitülmesi ve geliştirilme«l d«, yeni ilişkilerin tasarlamp düzenlenmesi de dogru degildir. Bu yapılmamalıdır. Soru Cephe Hükümetinin çogu dıs politik konularda olduğu gibı, AET konusunda da gizli davranışlara girmesinl nasıl değerlendiriyorsunuz? Kuruç AET ılişkileri geçmişt«kl AP hükümetleri zamanında olduğu gibi. bugün de bir gizlilik içinde yürülülnıektedir. Acaba sakh tutulmaaı gereken çok önemli bir politika var da ondan ötürii mü bu konuda tartışma yapılmıyor, halka Bftrüsünü oluşturma fırsat.ları yaratılmıyor? Hayır, böyle bir politika yok. Bu giz'ilik, MC HükUmetirün bu konudakl beceri ve karar yokluğunu gözden lusaJc tutmaya, saklı tutmaya hizmet ediyor. AET «orununıın girdıği çıkmazı sürekll erteleyen, nasıl bir çözUm bulunacagını giderek belirsizleştiren bir gizliliktir. Soru AET sorunu Cephe HUkUmetinin ortakları arasında nasıl ele alıruyor? Kuruç AET konusunda MC içinde bazı «tlıklar ve tutarsızlıklar bulundugunu herkes biliyor. Acaba bu tutarsızlıklar çok önemli noktaya varıyor mu, yani acaba bu tutarsızlıklardan titUrü mü, Türkiye'de AET sorunu askıda kalıyor?.. Sanmıyorum. TerKine, AET sorunu Türkiye için her geçen gün daha ciddi bir sorıın haline gelmesine ragmen, MC bunu bugünden yarına erteUyor. Kısncası, bu noktada bir uzlaşma ve ortak tutum halinde MC koalisyonu. KoaliKyoı ortaklan TUrkiye için çok önemli olan AET sorununun kendileri için bir hükümet sorunu boyutuna ulasmasından kaçındıkUrı gibı, AET konusunu geregi gibi ele almada galiba kendüerine pek güvenemiyorlar. Tablt bu da AET çevrelerini rahatsız eden bir durum değil. AET Dışişleri Anonim Ortaklığı Yalçuı DOĞAN Üreticiler zeytinyağı taban fiyatını düşük buldu BURHANİYK, (Cumhurlyet Gge B0ro«n) Ayvalık, Edrenılt, Havran ve Burhaniye Ziraat Odaları Baskanlan dün yaptıkları ortak toplantıda MC Hükümetinin Zeyünyajına verdıgi 18 llralık taban fiyatını Ureticlye lndirilen bir darbe olarak nitelemişlerdlr. Ayvalık Ziraat Odası Başkanı Nurt Bozyel, Havran Ziraat Odası Başkanı Halil Daglı, Edremit Ziraat Odası Peşkunı C'evdet Ercan ve Burhaniye Zİ raat Odası Başkanı Mıtiıat Güner'ın ortaklaşa yaptıkları toplantıda zeytin Ureticısinin haklarının sonuna dek savunulacağını ve bu konuda her türlü eylemln yapılması kararlaştırılmıştır. Toplantıdan sonra yapılan açıklamada şu görüşlere yer verilmı»tlr: < Zeytin ve zeytinyağı İle llglll sorunlann tartışıldıgı toplantımızda H5 bin ton iç tüketımln 60 bin tona düşüs nedenlennin hükUmetin 1975 ağustosundan 1U76 mayısına kadar 7? bin 915 ton ithailne karar verdiğı soya yağının 71 bin tonunun flilen lthal edildigl ve bunun ancak 25 bin tonunun margartn sanayimde. dığer nüyük kısmının nebatl yağ olarak plyasaya sürüldügü, bunun da Eeytinyagı ile diger nebati yağ piyasalannı da etkllediğı saptanmıstır.» Bunun, 146,4 milyon dolarlılc kıs mı rehinde bulunan altın mevcudu, 838,3 milyon doları ise do vizdir. Dövız rezervleri, ellerind» döviz bulundurma yetklsine sa hip özel bankalardakilerle l.ırlikte 840 milyon dolara çıkmakts dır. Meıkez Bankasının hartalık cl'i rumunda verilen bu rakamlann «muhasebe kıyıtları»na dayandia'ı ve bir kaç ay öncesini yansıttıfiı belirtilniektedır. Merkez Banıcj.sj şubeleri ve yabancı muhabırierden gelen günlük telgraflara göre düzenlenen «risk rlurumu»nda, döviz mevcv f ''rı 400 milyoi dolar sevlyesindedir. Yabancı muiıablrlerdeki mevcutlar 70 mıl yon dolara Inmiştir. Yılbaşına. 773 milyon dolar olan depo h < s sapları da çözülerek kullanılmıt ve 30 milyon dolara düşürülmUs tıir. Büyük böliımü haç me«.i minde k jllanılacak olan turlst dövirler) 100 milyon dolar K«rlardır. Yolda bulunup Mp.tkn Bankası hesaplanna geçacek ir> (Devamı 9. 12. MUHASEBE KONGRESI TOPLANIYOR Türkiye Muhasebe Uasmanları Derneglnln dürenlediği XII. Türkiye Muhasebe Kongresi 2022 ekim tarihleri arasında lstanbul Ticaret Odası salonlannda yapılacaktır. Bu yılkj kongrenln konuBU 1976 TUrkiye'sınde muhasebeclnin sosyal sorumlulukları olarak saptanmıştır. Kongrede çok sayıda bilım adaınının yanısıra çeşıtli özel kuruluşlann uzmanları ve kamu görevlllerl katılacaktır. DPT müsteşarı Kemal Canturk'ün açış konuşmasından sonra ilk gün tşletme Yöneticilerinln bilgi ıhtiyaçlarınm karşılanması sorumluluk raporları, muhasebenin amacı ve temellerl, TUrkiye'de muhasebe uzmanının kamuoyu aydmlatma görevl konuiarı ele almacak ve tarttsılaeaktır. mldt'e Ankara'da bu yönde güvence vermesl, AET'nin konuyu ortaklık dışında görmesini oldukça kolaylastırmıştır. Aynı kolaylıktan Dışişlerl de yararlanmıştır. Oysa, hesap ndamı Hcnıircl. henabında bir kez daha yanılmıştır. Düşman kardeşi MSP, yabancı sermaye borazanını AP'nln ellne *ermlş, kendinl yalıancı sermayrye kargıymış glbl göRtermeye kalkmıştır. GörüntUde MSP'nin «ulusal burjuvazl» yaratma, Anadolu'.va dayanma Navları, yabancı nermaye yoluyle AP'yl AET 'yle karşı karştya getirmls. Demirel de Dısislerinl devreye »okmaktan çpkinmemiştlr. MSP nlhai üriin üreten değtl, ara malı üreten ıwrmayeden yanadır Türklye'dc. Bu noktada Istanhııl sermayesine ter* düşnıekte, «ulusal sanayl» yaratma peşinde koşan Anadolu sermayeslyle blrlesmektedir. Anadolu sermayesinln hırsı ita MERKEI BANKASI HAFTAL1K DURUMU (MİLYON TL. REZERVLER MiLYON DOLAR) \ A K T t F Altın ve döviz mevcudu Kamu kesimi kredilert Özel kesim kredtleri Tanm kesimi kredileri Diğer aktifler (DÇM kars.) T o p 1a m P A S 1F Emisyon racml Döviz borçlan (Knv.) Morkez Baııkası mevduatı Mevduat munzam karşılıklan Uığer pasifler (DÇM karş.) Prüt rezervler Net rezervler 54.282 808 8.9(15 32.346 89.769 9H4.7 2.566,4 4,5 14.B 2,7 (1.8 0,7 0,7 0,9 44.(125 673 5.164 26.124 36.368 1.113,0 724,5 54.2fl2 3.622 10.469 32.346 69.898 1.154,9 2.566,4 39.455 432 6.352 28.646 4(1.289 695,7 1.070,1 Son Hafta 1.10.1918 18J27O 70.129 13.485 17.556 48.670 166.110 OnceM Haftaya Fark ( % ) 0,2 1,5 0,8 10,8 0.2 Bir Yıl öncesi 17.090 37.307 6.361 14.281 37.313 112.352 En Töksek 17.671 70.129 13.589 17.788 49.171 16B.110 1 9 7 B Fn DflşUk 12.H0II 39.566 5.295 13.076 39.971 119.362 Emisyon hacmindeki hızlı genişleme sürüyor • EMİSYON HACMİ 54 MiLYAR LiRAYI A5.TI... DOViZ MEVCUILARIYLA iLGili GERÇEKLERıN KAMUOYUNDAN SAKIANDIGI BEÜRIİLİYOR... edavüldekl banknot miktarı, önceki hafta oldugu gibi son haftada da büyük çapta artarak 54 mllyar 282 milyon liraya tırmanmıştır. Böylece, kamu görevlilerine Şeker Bayramı öncesinde ikramiyelerinı, ay başında ise maaş ve Ucretlarini ödeyebilmek için emisyon hacmi 4 mllyar 491 milyon lira arttırılmış olmaktadır. T ca lira piyasay* akıtüırken, fiyatların dolu dizgin gitmesine yol açılmıştır. Merkez Bankasının haftalık du rumunun özetlendigi tabloda <o rüldügü gibi, emisyon geçen yılıiı « ı öneminde de 44 nıilyai'.ı Uzerine çıkarak rekor bir yük.sek liğe varmıştı. AncBk, sonrnki hR? talarda döviz rezervlerinin erimesi göze aluıarak emisyondaiu genişleme trenlenebilmişti. 197ü yılında döviz rezervlerinin 70U milyon dolar kadar azalması, Meıkez Bankasına basmak zorunda oldugu para tutarını 10 mılyar lıra azaltabilme olanagı vermıştı. Bu yıl ise, elde 1 milyar dı> larlık döviz mevcudu kalmıs oıması, rezervlerin 1975 ölçüsünde kuUanılmasını engellemektedır. 1 milyar dolarlık re^rv. Türkiye ıçın «krıtiki) nokta kabul edıl mektedir. Kaldı üi. elde ınevcııt ların geıçekten bu düzeyde oi dıığu da kuşkuludur. 1 ekun 1976'da Merkez Banka rndaki brüt. rercrvler 984,7 mıl y o dolar olarak görünmektedir. 1.7 • Emisyon hacmindeki genişlsnıe, TUrkiye'de bu yılki fıyat artışlarım kamçılayan nedenlerd:<rı tekidir. Yılın ilk dokuz ayınd» tpdavüldeki bnnknot mıktarı Kı milyar 344 milyon lira arttıniıı ken, bu paralar ekononıide sana yileşme doğrullusunda bir yaıi sal değişme için kullanılmamış tır. Aksine, Merkez Bankası «*y nakları deslrklpnıp alımları vf nzel kesimin işletmr Rerekslninıi ile spckülutıl sıok ıu.u.ibnumı ı çin zorlanırkcn, IIH.VHII temellerı .itabilmek ve kamu K<irevlilt....'j fideme yapabilmek için banl.. >' ınntbaaları tam kapnsiteyle çalıştırılmıştır. Bu yollardan, K> layca talebe dönüşecek mılyarU/ il.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle