Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İENİŞ SAVAŞ İAZIRLIKLARI 'APAN ^EZAYIR'E ÎÖRE SAHRA ÎORUNU rENIBASLIYOR Cralı Hasan, geçtiğimlz kasım ayı başında in Faslımn «Yeşil Yüriiyüşü» sonunda ya ile anlaşıp bölgenin kendisi ile anya arasmda paylaşılması koşullarmı en anlaşmayı gerçekleştirdiğinde «Sahra ıu bitmiştir» diye bir demeç vermişti. ir'in cevabı ise açık ve kesindir: • sorunu yeni başlıyor.» a skten de Sahra sorunu, bölge halkı ve rir içtn olduğu kadar Fas, Moritanya ve lya için de sonuçlanmış olmaktan uzak. ı sorunu, bugün ülkenin bağımsızlığı için an Polisario Cephesinin de etkin bir unsur k katıldığı geniş boyutlu bir uluslararası ve içinde yer alıyor. • BUMEDYEN İLE KADD&ii'NiH iKili GÖRÜJMELERi SONUCU; iKi LiDERiN BATI SAHRA KONUSUHDA AYNI GÖRÜS.Ü PAYLAS.TIKLARININ VE •iKi ÜLKEDEKi DEVRİMIERDEN BiRiNE KARŞI GiRiSjLECEK Mcf? SAIDİRININ OiĞERiNE DE YAPILMI5 ANLAMINA GELECEĞiKiN. AÇIKl'.HMASI KUZEY AFRiKA'OA YENi BiR DENGEN'N HABERCiSi OLARAK YORUMLAHIYOR. YAKINDA SAHRA'NIN BAĞIMSIZLIĞINI İ İ İ N ETMESi BEKLENEN POLİSARİO ÖRGUTOME BAĞLI GERİLLALARIN GiRiŞJiKLERi EYLEMIFPDE 3 1 7 FASU ASKERİN ÖLDÜĞÜ; 8 0 0 KA0ARIS1M DA YARALANDlGl ÖNE SÜRÜLCYOR; SAB0TAKA3 YÜZÜNDEN FAS, FOSFAI MADENLERiNi İ5LETEMİY0R. (fc Kıbrıs Türk Toplumu Kalkınma Planı KIBRIS TUKK DESTEĞE BAĞLI OLMAKTAN ÇIKMALIDIR,, Türkiye'nin Kıbrıs'a yapacağı yardımların 1976 yılından sonra azalabileceği sanılıyor Türk Toplumu bütçesinin yüzde 85'i maaşlar gerisj ise savunma giderlerinden oluşuyor • iRLiBYA ı bunalımınm bir öncekl evresinde ve 1 Yürüyüş» sırasmda, Arap ülkeleri ndaki birliği bozmama kaygısıyla açık bir n almayan Libya ile Cezayir'in 1975'in son ırinde hızlı bir yakınlaşma içine girmeleri ıun kapsamını genişleten bir olgu olarak a çıkmıştır. edyen ile Kaddafi'nin yaptıkları ikill şmelerin sonunda, iki liderin «Batı Sahra nunda aynı görüşü paylaştıklan» ve «iki ieki devrimlerden birine karşı girişilecek saldırı diğerine de yapılmış anlamına •ektir» biçimindeki açıklamalar Kuzey a'da yeni dengelerin habercisi olarak mlanmaktadır. yirIibya yakmlaşması, ilkönce Moritanya inde panik etkisi yarattı: Moritanya et Başkanı Muhtar Uld Daddah, önce ta Kral Hasan'la, ertesi günü de cak'ta) Kaddafi ile görüştü. Fosfat ien de çıkan kısıth olan Moritanya"nın rı yüzünden pahahya gelecek bir üımdan kaçınma yönündeki eğüimleri ! de ortaya çıkmıştı. Talçın DOĞAN «Kıbns TUrk Toplumunun tedricen kendl kendini besleyen bir ekonomik güce sahip kılın ması, hem direnme gucünün korunması ve hem de devamlı şekilde dış ekonomik desteğe bağlı olmaktan çıkanlması açısından önem taşımak tadır. Bu amaca ulaşmak için toplum ekonomisinin yeniden organize edilmesi, kaynak dagılımının düzenlenmesi ve ekonominin normal yönünde işletilmesi gerekemektedir. Türk Toplumunun savaş ekonomisinin gerek lerinden kısmen sıynlarak yanbarış ekonomisi koşullarına uyumunun sağlanması asıl olarak toplumun göstereceği gayretlere ve Türlnye Cum huriyetı yardımlannm bugüne değin olandan farklı amaçlarla sürdürülmesine bağlı bulunmaktadır.» Yukardaki satırlar, «Kıbns Türk Toplumu İçin Bir Gelişme Programı Tasarısı 19721976» adını taşıyan çalışmadan aktanlmıştır. 1963 kanlı olaylarından sonra Kıbrıs Türk Toplumu «normal işleyen ekonomi görüntüsünden» uzak laşmış ve aradan geçen Eaman içinde çeşitli yön den kayıplara uğramıştır. Sonuçta, dış destege gereksinme duyan bir tüketim ekonomisine dönüşmüştür. Rum yönetiminin yetkisinde kalan alanlarda yürütülen ekonomik faaliyetlerin özel likle 1968 yüma değin tamamen durdurulması, bu tarihten sonra da dunımun ancak kısmen düzeltilebilmesi, iç göç zorunluğu ve asıl önemlisi savunma giderlerin, büyük ölçüde tarıma dayanan Türk Toplumunun gelir düzeyini etkilemiştir. Özetlenen bu etkilerle Rum Toplumu, Türk Toplumu ile aradaki farkı giderek arturnuştır. lumu gerekse Rum Toplumu kendl gelişme doğ rultulannda kalkınma planlan hazırlamışlardır. Makarios yönetiminin, Rum Toplumu için hazırlattığı üç tane beşer yıllık kalkınma planı bu lunmaktadır. Birinci be$ yıllık kalkınma planı 1962 tarihini taşımaktadır. îkincisi 19671971, üçüncüsü de 19721976 tarihlerini içermektedir. Türk Toplumu için kalkınma planı ise ilk olarak Rumlardan tam on yıl sonra 1972 yılında yapılmıştır. Devlet Planlama Teşkilâtı tarafından hazırlanan plan «Kıbns Türk Toplumu İçin Bir Gelişme Programı Tasarısı 19721976» adını taşımaktadır. Uygulamada güdük kalan bu ilk plan, Sampson'un 1974'de giriştiğl faşist darbeden sonra yeniden ele almacak Kıbns Türk Federe Devletinin kurulmasmdan sonra da «1975 yılı geçis programı»na dönüsecektir. Bu yazı di7isinde Türk Toplumu için hazır lanmış bu iki planla birlikte, zaman zaman Rum Toplumunun hazırladığı plan karşılaştınlacak ve aradaki en azından makro büyüklükler farklar belirlenmeye çalışılacaktır. ENGEUEYiCi ETKENIER 1972 yılında uygulanmak üzere tamamlannuş olan plana gbre, kalkınma çabalannı engel leyecek başlıea üç etken vardır: «• Politik açıdan barış koşullan tamamen gerçekleşmis değildir. üç PIAH, ÜÇ SORUN Siyasal gelişmelerle birlikte gerek TUrk Top • Türk Toplumu belli smırlan olan tek bi coğraJi bölgede degit, 73 ayrı ünite halinde bu lunmaktadır. • Bugüne değin yürütülen politikada to{ lumun bağımsız bir ekonomiye sanip olması fi İen mümkün olmamıştır. Rum ekonomisiyle b tünleşme kaçmılmaz görüldüğünden Rum yönı timinin merkezı otorite olarak türa ekonomlj düzenleme yetkisi kabullenilmiştir.» Böylece daha baştan Türk Toplumunun bi ğımsız bir ekonomi yönünde atacağı adımlan ashnda ne yönde gelişeceği kalkınma planınc açıkça ortaya konmaktadır: «Bu durum sonucu bugün pek çok alanc atılacak adımlar Rum yönetiminin izntne b a | olduğu gibi, Türk Toplumu Rum yönetimin örneğin parakredi. vergi ve dış ticaret alanı da alacağı kararlann doğrudan etkisi altınd dır.» Hazırlanan planda bazı varsayımlardan yo çıkılmış ve daha ilk anda büyük bir yanılgı düşülmüştür. Gelişme tasarısvnın bir bölilmi de belirtildiğine göre, ekonomik gelişme İç özellikle «politik tansiyonun dönem İçinde di me göstereceği» tahmin edilmiştir. Oysa, s olaylar bu varsayımın yanlışlığım açıkça bel lemiştir. İKİ ANA AMA( Proçramm başlıea lkl amacı vardır: tl gayrisafi yurtiçi gelirde yılda ortalama yÜ2 8 oranmda gelişme sağlanması, ikincisl ist dam sorununun hafifletilmesidir. Bu maçlara ulaşılması için «Türkiye Cü huriyetl yardımlarının bu dönem İçinde artaı devam etmesi. öngörülmektedir. 1976 yılmc sonra özel kesimin milli gelir lçindeki payn artmasından hareketle, Türklye'nin yapac yardımlann azalabileeeği Eörüştl savunulm tadır. Ancak, yardımlann etkinHSinin nasıl a dığı konusuna gellnmekte ve şöyle denllmel dir: «Kaldı kl, Türk; Toplumu kendi ekonomis gerl dönmeyen ekonomik kaynaklan Rum yC timine transter etme yükünü esasen taşıma dır. Rum yönetimtne verllen dolaysız verg zoraki bir hibe, dolayh vergiler ise. kullan: mallarda gerekenden daha vüksek flyat öde diğer bir deytmle, ticaret hadlerinin kötüles si mahiyetindedir. Aynca bu durum Türk 1 lumu aracüığıyla bir kısmı vergi olarak B yönetimine yansıtılan Türkiye Cumhuriyeti dımlannın etkinliğini de azaltmaktadır.» Time,, Yunan cuntası liderlerinden "înciler,, yaymladı 1973 kasvn aytnda Atina Teknik • 1973 KASIM AYINDA ATiNA TEKNiK ONiVniversitesmde üç gün suren kanh olaylann sonımlusu eski Yunan VERSiTESiNDE ÜÇ 6ÜN SÜREN KANU 0 cuntası yönetidlerinden PapadopuLAYLARIN SORUMLUSU OLAM PAPADOPUlos'un 25 ı/tla, askeri poiis je/i loannides'in de ömür bovu hapse LOS İLE ASKERİ POLiS JEFi İOANNiDES'iN mahkum dmalart Yunan halkı larafmdan memnunltuda karşüanmış25 YIL VE ÖMÜR BOYU HAPSE MAHKÖM tır. Durusmalar cunta yönetiminin OLMALARI. YUNAN HALKI TARAFINDAK gizli kalmış birçok knranhk ilişlciIerinin $u yiizüne çıkmasma neden MEMNUNLUKLA KARJILANDI. oltnujfur. Dünya kamuoyu loonnides ve Papadoptdos'un Amerikan Haberalma Örgıitü C1A i!e iiîşfcisi » YÎRYtlZÜNDE BiZiMKi GiBi POLiSE KARS.I bulunduğuna inanmaktadvr. Papadopuios'un duruşmadafci socuntnaKÖTÜ TAViR ALAN BA$KA BiR ÜLKE *ını Yunanistan'daki CIA yönetictsinin öidtirttlmesmden birkaç saYOKTUR. SiZE ASKERİ POLiS ÖRÜÎÜNE at önce yapması çok. garip Jcorjılanmıjttr. BAĞLI KiMSENiN ATİNA TEKNİK ÜNiVERSiCIA üe Yunanistan'daki eslci cunta yönetiminin ili?fciiert durusTEiNE HtÇ BİR ZAMAN GiTMEDiĞiNi TEnalarda gerçi kesinlik kazanmaMiN EDEBiLiRiM> mıştır. Buna benzer birçok sorunlar hâlâ açıkianamamistır. Ancak iki cunta yöneticisinin dvru$ma\ar sırasmda öne sürdükleri Oörüşler. Yunanistan'ı yedi yıl yöneten fasist bir zihniyetin gerçekleri naml sopttrdrğtm aösttrmesi bakımından üainçtir. Okurlanımza bu iki euntactmn durusmalar strasında çeşitli konulardaki sözlerini sunuyoruz: I0ANNİOES FAŞlZH: Siyah trt kuü laçami çok ivi büirim. Yasamm boyunca her ikisine karşı savastım. Siyah ve fctzıl faşizmin arasmda tek fark. siyah fasizrn gelip gider, oysa fcızü jasizm bir üllceye geldi mi. çöreklenir kilir. Ualyanlar babamı, Yorjo Papadopuloa ile DiraJtrioı loannides: Cezalanıu (ekİTorlar Bulgarlar ağabeyimi öldürdüler. /afizmi çok iyi bilirim. KARAMANÜS YÖ.VETÎMÎ: Karamanlis yönetimi biitün suçu benim üstüme yıkmaya çolıstı. Yurt dışma çıkmamı önerdiler ama loannides kaçak darnaz. Şimd'ta olaylar sırasmda atüan kurşun re güvenlik kutveüenne saldırmtçfiT. da işkence olmu$sa, sorumlusunu KADERİSE İLlSKİS: yönetim düş dünyasmda yaşıyor. bombalann kurbam olan kişiler Ben birliklere adam öldürmeleri Anayasa Meydamnda asüı görürBeni en büyük suçlu olarak taloannides biitün yasamt boyun vardır. Ancak, bu sonuca fcışfcirtıiçin emir vermedim. Bircolclartntn sem seuinirim. nımlaym. Bu trajıfc olayın kurbaca camdan bir evde oturmuscasına cılann yol açtığına inanıyorum. iddia ettiği gibi bir şeytan oisam m olmamı isteyin. Vlkemi sakinCIA VZERİSE: içi dijı afifclîr. Benim saklayacak Göstericiler arasında bazı kimseler, bile, Yunanhlanfcatilı/apacafc güleştirmek için bana ne yaparsamz ve korkacak hiebir şeyim yok. William Colby'nin kendi elyazısıy yapm. Daha fazla kin ve tutkular askerlerin boş ya da plâstik kur ce sahip değilim. AT1SA TEKN'İK ÜNİVERSİTE şun taîidıfclonn; çevreye yaymışla benim CIA ajanı olmadığıma İŞKENCELER: çocuklanmızı boğar. SİNDEKİ KANLI OLAYLARDA lardır. Böylece cesaretlenen halk Ecer benim yönetimim strasm üıskm mektup var. (Dıs Haberler Serrisi) ASKERİ POLÎS KUVVETLERİNtN ROLÜ: Yeryüzünde birimfci flibi poiue karşı kb'tü tavtr alan başka bir ülke yoktur. Sae ESA (Askerî Poİİ5 örgülüYya bağlı hiçtrir kimsentn Atina Teknik Vniversitesine hiç bir zavmn gitmediklerini temin edebilirim. ESA'daki pörevlilerin biraz <hareketli* olduklarını büdiğim için özel olarak onların olaylara fcarıjmalannı yasaklamıştım. ESA görevlilerini herkes faşist olarak suçladığı için, onlar da garip bir psikoza girdiler. Atina Teknik Üniversitesi oiayîanndan tamamiyle iki komünist Üç dört haftadır bir konuk yazar vardı ba^k«n1tmlxtl«, Kimi APtiler Türkeş ve arkadaşlarına cErgenekon Milparti sorumludur. Komünist partiAmerikalı Robin Moore. Mullu Orospu, Yeşil Bereliler, Fransıı llyetçileri» diyorlar. Adalet Partisi de Atatürk milliyetçisiyler cunta yöneümini ve aynı zailişkileri romanlarının yazarı. Kifiliğini tüy ve 1ab»nca limmiş... CHP'liler bu deyime çok içerliyor, milliyetçiliğin emmanda burjuva rejmini ytkmak geliyor. Neden tabanca derseniz, Robin Moore sava$f> bir yaperyalizmle savaş olduğunu, özkaynaklarımızın kamulaştınlistediler. Ama binlerce yıl sonra zar. Vietnam'da savaşmış, Kuzey Vietnam'a karjı, Çin'e, ması olduğunu bağırıyorlar koridorlarda. Atina Teknik Üniversitesi olaylan Sovyetler'e ateş püskürüyor. Ankara'da görevli Pakistan BUyükelçisl Altaf Şeyh'in de loannides'in kajasmdan çtktı diye Ergenekon milliyetçileri, hatta Milli Selâmetçilerle daha iyi hikâyeler söylenecek. Işte bu savaşçı yazar Kıbrıs $ava;ını konu seçiyor şimdi. ilişkiler kurduğu, Oışişleri Bakanlığına da çok az uğradığı Kore'den Kıbrıs'a kadar uzanan bir roman yazacak. BasAYAKLANMALARDA ESA Gösöyleniyor. kentte Demirel, Çağlayangil, Komutanlar, bilmem kimlerl* REVLlLERlSlti GlZLl KİŞOysa Pakistan'da çok kişi Atatürk'ün tutsak utusların kurgöriiştü, üç gün önce de Amerika'ya uçtu, Kore'den KıbKIRTMALARl: tuluş savaşlarmda bir öncü diye tanır, değil mi? rıs'a kadar uzanan romanmda, vakliyle Kore'de savaşan bir *Kışk\rtmay bunu uluslararası Altaf Şeyh'in davranısına diplomatlar da akıl erdiremiyor. Türk yüıbaşısının Kıbrıs'a general olarak gidişjni anlatacak komünistler küüarur. Biz Yunanlt»Bir yabancı İçin bütün bakanların yolu, Dışişleri BakaAmerikalı yazar. Romanı şimdiden okumuş gibi oluyor insan, lar hiçbir zaman kışkırtma tşini nından geçer. Ekselans Altaf Şeyh İse Necmettin Bey, TürSovyetler'e karşı bir yazarın kalemi, Kıbrıs romamnı da o il/i yapamayız, çok çabuk kızanz, keş Bey, Turhan Bey ile doğrudan ilişkiler kurarak protokolu açıdan yazacak ve Ecevit hükümetinin barış harekâtı nasıl duygularımızı kendımızden bile sakda değiştirdi», diyorlar. biçim değiştirecek kimbiiir. laya mayız. Eh, ne yapsın Pakistan Büyükelçisi, Adalet Partili DışCIA ÜZERİNE: işleri Bakanı Müslüman ülkelere «İçi atayamadığına göre, ilişRobin Moore, Kıbrıs harekâtına katılmış bir generali, F V Birçok fcimse bcni CIA ajanı akileri Erbakan ve Ergenekon milliyetçileriyle yürülmeyi dazıt Polat'ı kahraman olarak canlandıracak romanmda. Gen«larak suçluyor. Üstelik bu suçlaha geçerli buluyor belki de... rat Polat, Kıbrıs harekâtı döneminde tümen komutanıydı. Ame•mayı çoğunlufcto CIA ile dost geçirikalı yazar savaş günlerinin ayrıntılarını bu generalden nen parti politikacılan yapmakta. dinledi. DAVA ÜZERLVE: Bu politik bir davadır. Birçok Bu olay, bende bir çağrıştm yaptı nedense, vaktiyle Los şey çok açıktır; Alina Teknik ÜAngeles'de bir Amerikalı yazarla karşılaşmıştım. Türkiye niversitesindeki olaylara neden Başkonsolosunun evinde, Amerikalı Yazar Atatürk'ün yasaolan komünistler şimdi kazanmı?CHP'nin yeni senatörleri, Ziya Müezzinoğlu ve Bestm Üsmıyla ilgili bir senaryo yazmış, Türk yetkililerine ulaşttrmak ttr. Ama Yunanlılann bu yolda ger istiyor. Gazeteciliğim tuttu, bir kaç soru yönelttim. tünel, Bütçe Komisyonunu değil, Dışişleri Komisyonunu isteçekten ilerlemek istediklerini biraz mişler, bu istek olumlu karşılanmış. Şimdi herkes merak edidüşünmeler'mden yanauım. Türkiye'yi gördünüz mii? yor. Besim Üstünel ekonomist, bakan olsa ekonomik bir PAPADOPULOS Hayır. bakanlıkta görev alır, Ziya Müezzinoğlu da eski bir maliyecl, Atatürk'ü nasıl yazıyorsunuz? 1%7'DE YAPTlGl «DEVRJM>: Planlama Müsteşarı. Elçiliği de uzmanlığıyla ilgili olarak Or Okjduğum kitaplardan... Şiiphesiz fei biT diktatörlüfctü. takpazar ve Türk işçilerinin yoğunlastığı Almanya'dan geçti. Kitapları da tümüyle okumamış.. neyse. HalJcm politik hakları kaldtrümışBu iki iktisatçı, Dışişleri Komisyonunda görev alırsa CHP'nin uz Türkiye'ye gelip Atatürk'ün yaptıklarım görecek mlsltı. Hiçbir zaman bttinçH olarak bir manlaşmak politikası nerde kalıyor? Bakalım Bütçe görüşmeniz? Yakınlarıyla görüşecek misiniz? diktatör olmathm. Hiç kimse bana lerinde göreceğiz nerde kaldığını... destek olmadı, çünkü benim demok Belki... rosiye dönme isteğimi paylaşmıYarım İngilizcemle senaryoyu okudum. Bir de ne göreyor'.ardı. Yunan ulusunu kurtarma yim, Mustafa Kemal Sofya'da askerî ataşeyken Litife hanımla kararmı ben kendim verdim, ama «vlenmiş: Bu yanlışlığı söyledim. Hiç aldırmadı. hiç kimse diktatörlükten demokra Ben orda evlendirdim, önemli değil, dedi. siye nasıl geçeceğimizi merak etBakalım Kıbrıs romanının yazarı neye önem vereceVT medi. Ne kadar büyük sorumluluklar alUndaydım. Hiç fcimse merak Milliyetçi Cephe hükümeti ekonomik llişkilerini Kuzeyden etti mi? Uzak Doğuya kaydırmak eğiliminde. Başbakan Demirel, DörOĞRE\Ct AYAKMNMALARI: düncü DemirÇelik fesislerini Japonlara yaptıracağını söylüBiitün ülkelerdeki ayaklanmalaryor. Demirel'in bu konuda Kosigin'den esinlendiği öne sürülüda öğrencüer ttiei giiç görevini yayor. Demirelle konuşurken Sibirya Demiryollarını Japonların pıyorlar. Ayaklanmalarda öğrenciyaplığmı söylemiş Sovyet Başbakanı. Demirel de, Sovyetler Ekrem Acuner ve Mehmet Özgüneş Milli Birllk Grubuna lerın öjgürlük sevgisinin boşrolii Birliğiyle yoğun ilişkilerden sonra Kuzeyden Uzak Doyeniden katıldılar. Bu olay bir çok çevrede tartışılıyor. Ama oynadığı üeri süriüüyor. Ama bir ğuya yönelmek eğiliminde demek. tartışmasız bir yanı da var. Senatoda Komisyonların oluşmayeraltı örgulü olmadan masum bir sını büyük ölçüde etkiliyor bu katılış. Orbeş kişilik komistoplantı, bir ayaklanmaya dönüşeyonlarca cephe dağılıverdi, başkanlar degisiyor, coğunluk HAZIRLAYAN •>•• Vo»«mpldi iirieTÎcrin denett> Ulpm) etkinlesiyor. SARİO ra halkı içinde önemli ölçUde desteğl olan 3ezayir'den silâh ve malzeme yardımı alan sario Cephesi ise askeri eylemlerinin yanı siyasal etkinliğini de artırmaktadır. lyir gazetelerinde görülen çeşitli belirtiler sario'nun yılm Uk günlerinde Sahra'nın ımsızlığını ilân ederek bir sürgiin ümeti kuracağım açık olarak. ortaya maktadır. Sahra'nın îspanya'ya bağlı ığu dönemde Madrit'e gitmiş bulunan çok da öğrencinin de ülkelerine dönüp tsario'ya katıldıklan btldirilmektedir. isario'nun resmi bildirilerine göre, örgüte h gerillaların giriştikleri harekâtlarda Fas ikleri 317 ölü, 800'den çok yarah mişlerdir. Bu sayılar kesinlikie m BAŞINA GELİR Yorgo Papadopulos "Yünan halkını kurtarma kararını tek başıma verdim,, 1971 yılı itibaıiyle Türk Toplumunun top geliri, diğer bir deyimle gayri safi milli ha sı 23.7 milyon sterlindir. Kişi başına gelirl 470 dolardır. Makarios planının verilerlndetı de edilen bilgilere göre ise, Kıbns Rum Tc munun gayri safi milli hasılası Türklere ı tam on kat daha fazladır. Rumlar için aynı kam 230.7 sterlindir. Rumlarda fert başma şen gelir ise yine 1971 yılında 865 dolardır. nı farkı yıllık kalkınma hızlannda da gör mümkündür. Türk Toplumu kalkınma hızı de 8 iken, Rum Toplumu kalkınma hızı yi 8.5 olarak belirlenmiştir. Dolayısıyla üd toı arasmdaki fark giderek artacaktır. Ancak, burada bir noktanın açıklanmas yarar vardır. Verilen rakamlar az gellşmlş düzeylerinde oldukça yüksek rakamlardır. n s bütünüyle gelişmekte olan bir .ülke» gö mü vermektedlr. Ne var ki, bu genel yakls her iki toplum arasmdaki ekonomik denge ğia görülmesini önlemeye yetmemektedir. KREDi VE LSTİHDAM 1971 yılında Kıbns Türk Toplumu'nun Bnemli iki sorunu kredi ve istihdamdır. E3 minin her kesiminde gerek kısa gerekse on uzun vadeli kredilere gereksinme duyulm dır. Ancafc, tasarruflann nakit olarak koru sı yeğ tutulmaktadır. Ya da Kıbns dışına ç: maktadır. Bu iki etken kredi tonlarım ta maktadır. Rum yönetiminin bankalara koy bazı kayıtlar Türklere karşı çekingenllk d makta ve kredi yetersizliğine yol açan diğe etken olmaktadır. Aynı tarihlerde Rum Yönetimine bakılı da özellikle dış borçlanmanın yıllar itibı yüzde olarak arttığı görülmektedir. Kamu camalannda kullanılabilir kaynaklann K\> dış borçlara dayanması ve payın büyümesı ri safi yurt için hasüanın da giderek artma: çeği gözönüne almdığında, akla ister istem yasal bağlantılan getirmektedir. Ancak, bu lantılann türü ve kimlerle ilişkisi olduğu kuıda bir bilgi yoktur Makarios planında. sı da beklenemez zaten. A.nkara Ankara Ankara Ankara Anka J Bir Türk generalinin yaşamı kaleme almıyor Pakistan Elçisinin, Türkeş ve Erbakan'la ilişkisi IJSiZUK SORUNU Kıbns Türk Toplumunun «uzun vadec ha da agırlıfc kazanacak ekonomik proble nin başlıcası istihdam yetersizlifidir.» Dah; olaylarından sonra başlayan işsizlik soruı derek ciddiyet kazanmıştır. Kıbrıs fıüktimf relerinde ve askeri üslerde çalışmakta ikeı lardan ayrılmak zorunda Kalanlarıa. lerK ya da taaliyet hacmi düşen fabrika ve im nelerın işsiz bıraktığı kimselerin durumu 11 bır sorun olarak belirmıştir. Aynca, ço| la Türklye'de eğitim gören öğrenciler de lerinde iş arayanlara katılmaktadır. Buna karşılık, Rum kesiminde taro i: ma ulaşılmıştır. Başka bir deyimie. işsizll tur Rum kesiminde. işsizlik bir yana, ışg gerek duyulmuş ve Türk lcesimınden işgt hal talebinde bulunulmuştur. •Yeşil yıirüyüş» Fas Kralı Hasan amacına uJaşabildi mi? loğrulanmamakla birlikte açık olan bir durum la Polisario gerülalarının sabotajları sonucu Sukraa'daki Fosîat Madenlerinin hâlâ şletilemediğidır. AVAJ KAZIRLIGI 3ölgeden gelen haberlere göre Polisario >phesine yardım;nı artıran Cezayir, sınıra süyUk askeri yığınak yapmış ve ihtiyatlan da iilâh altına almaya başlamıştır. Cezayir'in, Mısırla İsrail arasmdaki Sina anlaşmasının şerçekleşmesinden sonra, 1973 ekim savaşı sırasmda Mısır'a vermiş olduğu Sovyet yapısı silâhlan da geri istediği bildirilmektedır. MKERi GÜÇLER Cezayir ile Fas'm askeri güçleri rarasmdaki denge de Cezayir lehinedir. 9 milyar dolara yaklaşan gayri safi milli hasılasının 285 milyon dolarım savunma ihtiyaçlarına kullanan Cezayir'în ordusu 63 bin askerden oluşmaktadır. Ordusunda 61 bin kişi hizmet gören Fas ise 6 milyarlık gayrı safi milli hasılasmın 190 milyon dolarını savunma harcaması olarak kullanmaktadır. Cezayir'in, ağır kara silâhlarındaki üstünlüğü hava kuvvotlerinde çok daha büyüktür: Cezayir'in 206 İlyuşın ve Mig savaş uçağına karşılık Fas'in elinde 6 U kadar Mirage bulunnıaktadır. BÜTÇE Kıbns Türk Toplumunun ekonomik d kendini cılız bütçesinde de göstermektedi Çenın yuzde 85'e Kadar varan DOIÜIBU oıa ücret ödemelen içın ayrılmıştır. Bütçe, ı teknik deyimiyle bir «cari harcama büt<; 1971 yıü bütçesi 8.8 milyon sterlindir. Ma ücret dışında, savunma giderlerine büyüi ayrılmıştır. CHP'li iktisatçılar ve bütçe komisyonu GELİR KAYN&KLARI Gelir kaynaklan ise «olağanüstü y dir» B.B milyon sterlıne bağlanan outçen: günkü parite üzertnden değeri yaklaşık 3 yon üradır), ancak ve ancak 14.6 milyon iç kaynaklarla karşılanmaktadır. Alınan vergisi, narçlar. ruhsatiyeler ve damga r< toplamıdır bu 14.S milyon lira. Başka bır deyişle, TürK Toplumu l nin sadece yüzde 4'ü iç kaynaklara dayar dır. Kalan Türkiye Cumnuriyeti'nin yarc na bağlıdır. Türkiye'nin cari bütçe açıkl: Kıbrıs Turk Yürütme Kuruluna afctardıg dım, bazen mal halinde. bazen de Türk Kıbrıslı öğrencilerin burs ve barınma n rı niteliğindedir. SEDAT ENDiŞELi CezayirLibya yakınlaşmasının Arap ülkelerindeki Batı yanlısı liderleri, bu arada da Sina Anlaşması dolayısıyle geniş tepkiler çeken Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat'ı • .a; »;°nf:'"*i!*! nne sürülmektedir. Cezayir'in Filistin sorununda daha aktıf bir siyasal tutum takınacağmın belirtisi olarak da, çeşitli Filistinh liderlerin ardından, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi lideri George Habbaş'ın da yakında Cezayir'e gelerek Bumedyen'le görüşeceğinin açıklanması gösterilmektedir. Kuşku vericı komşularla çevrelenmiş olaı belli farklılıklar taşıyan bir sosyalızm kurma Demirel'in Kuzeydoğu'dan Uzakdoğu'ya politikası Senato'da ilginç değişmeler var MAKARİOS PIANI Makarios planında. (Kl asiında «Kıbr nuriyetı iiçüncü beş vıllık plan» adını ta: dır, dolayısıyla Türk ve Rum roplumlarıı rik olarak ortak fcalkınma planı olması g verilen rakamlar, Türk roplumu rakamlı kıyaslanamayacak ölçüdedir. Makarios pl ki rakamlar Kıbrıs Cumhuriyetı'nın bütü dir. Ancak, Türk Toplumu için raKamlar mo toconcııınHsi eirip prii!di*inde ve bun *ıtiiem*t ITFKtTVlOftLTI