20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Portekiz'de çocukların en sevdikleri uğraşılardan biri de seçim oyunu «Politifc yelp&zenin neresinde oldugumu pek bilmiyorunu diye devam ediyor An». «Burada çalışanların ve çocuklarm ana. babalarııun çogu ya Komünlst Par ti'ye ya da Sosyalist Parti'ye üye. Kendimi böyle bir seçim için pek hazır bulmuyorum. 25 nisan 19T4den önce her şeyin böylesine degişecegini ve benim de bu değişim sürecine katkıda bulunacağımı hiç düşünmemiştim. Mesleğim hemşireük. ve işim geregi o denli yoksulluk gördüm ki, bu durumu duzeltmeye çalışmak bana hep olanaksızmış gibi gelmişti. Şimdi bildiğim bir şey varss, o da böyle bir degişiklifin yalnızca oiasılık degü, bir ÎO runluluk olduğu. Çocuk yuvası için herşeyiml verdim. Burada çahşanlar hep gönüllüyüz ve hemen hetnen bütün zamanımızı bu ise veriyoruz. Çocukların ana babalan kar şımızdaki hastanede iki vardiya olarak çahştıkSarmdan. sabahın Ssından gecenin saat 10'una dek çocuk var yuvada. Tabii cvımart«sipazar dahil. • ÖĞRETMEN ANA: «25 NİSANDAN ÖNCE, HER ŞEYİN BÖYLESİNE DEĞiŞECEĞiNi VE BENiM DE BU DEĞİŞİM SÜRECİNE KATKIDA BULUNACAĞIMI HİÇ DÜŞÜNMEMİŞTİM.> • DE\ RiMDEN BU YANA ÇOCUKLARIN BiLDiĞi POLİTİK SÖZCÜKLER ÖYLE ÇOĞALMIŞ Ki... 5 YAŞINDAKi EDVARDO, ELiNDEN DÜDÜCÜNÜ ALAN AĞABEYİNE «FAŞİST» DiYE BAĞIRIYOR. r İşkence okulvından çocuk yuvasına Binbaşıhğa yükselmij ama... Hastane maaşlarımm ödüyor, yemek veriyor ve bir takım efcitim sonınlanmıa bizlerle tartışıyor. Hastanede çalışanlar, böy le bir çocuk yuvasının açılması için yıllarca ugTaşmışlar. Ve bun dan 25 yü önce çocuk yuvasım gerçekleştirmefc için listeler yap mışlar. Geçenlerde bu listeye adı yazılmış biri ile tanıştık. Orduda binbaşılığa yükselmiş ama, küçüklügünde çocuk yuv&sına gi rememiş bir türlü. Faydalı oldugumuza inanıyoruz. Aynca her geçen gün yeni şeyler ögreniyoruz. Kişisel ilişkiierimizde de daha açık oltnakta, kocamla daha çok konuşabü mekte ve bu arada politik deyiş leri de yavas yavaş kullanabilmekteyim.» Çocuklar da politik sörcüklerini çoğaltmışlar. En sevdikleri ugîaşüardan biri de seçim oyunu. Eduardo'nun elinden abisi çok sevdigi düdügünü alınca, ona faşist diye bağmyor Eduardo. Ana'nın dizine tırmanmak iste yen küçüklerden biri, sonundî Ana'r.ın kucağına çıkıp, boynun daki kolye ile oynayınca, Ana gii lüyor. Ayperl KARABUDA /ümil dc fönüllü olarak çalışan öğrrtmenler, y\ıv»daki çocuklann en lyi biçimde yetişebllmeleri İçin ellerinden jeleni yapıyorlar. re bırakabiliyoruz. Çok pahah olmasına ragmen evvelce de çocukları bir yuvaya bırakabilirdik. Ama ahşılagelmiş eğitinv sisteminin çocuklara faydadan çok zarar vereceginden korkuyorduk. Burada aile ile yuva arasında bir engel, bir çelişki olmadığı gibi tam tersine, bizler de yuvadaki çahşmalara aktif olarak katılabl liyoruz» Bütün bunlara karşın sorunlar pek çok, Yuvada çalışanlardan genç bir kız, günlük yaşantılarında karşılaştıklan sorunla n şöyle anlatıyor; • Söylediklerine katılıyorurn Ana. Ben de hergün yeni bir şey ler bğreniyorum. Bütün heyecanıma karşın gene de herşey ÇOK lor geliyor bana. Yalnız maddi ve politik düzeyde degil. Durumun hiç de iç açıeı olmadığmı bi liyoruz. Politik bilinçten yoksun, çok sert disiplinli bir aile çevre stnde büvüdüm. .Faşist sözcügü nü de 25 nisandan evvel hiç kul lanmamıştım. Böylesine bir eğitimln izlerini taşıyan biri olarak, zaman zaman kendimi. çocukla rı eğitebümek için yeterli bulamıyorum. Kişi kendinden emin olamıyor...» Zaman gerekli •Benim de katı disiplin anlayı şı içıne düşeceğimden korkmadığımı nıı samyorsvuv diye yanıtlıyor Ana. «Bu çeşit sorunlardan kurtulmak eger olanagı varsa zaman ister. Tek kurtuluş yolu nasıl çocuklırla ugraşıyoısak, kendimizi de öyle yenilemek.» Herkes uzun zamandan beri düşündügü, ama yüreklenip orta ya atamadığı bu sorunîann tartışümasına başlandığı için rahat byor. Ve tartışmanm devarrunı ertesi güne bırakıyorlar. «Yabancı ülkelerdekilere, başar maya çalıştığımızı oldvığundan da ha güzelmiş gibi göstermek istemiyoruz. Çalışmalanmızı kapkara göstermek isteyen birini gör mek istiyorsan, bu binada 49 yıl dır ntıran yaşlı kadını gör. Dairesi, bodrum katmın bitişiğinde» Kapıyı çaldığımda, komşu kadm pencereyi açarak ne istediğimi soruyor. «Günaydın efendim. Bu bina üzerine araştırma yapıyordum da. Acaba çocvık yuvası kunılmazdan önce burası nasüdı, diye so racaktım.» «Nasıl mıydı? Durun da anlata yım. Herşey durgım ve sessizdi Simdiki gibi ne gürültü, ne de patırtı vardı.» «Orada çalışanların ne yapUğı nı biliyor muydunuz?» «Tabii, PlDE'nin okuluydu.» • Gerçekte neler yaptıklannı. neler öferendiklerini duydunu? mu'. • PÎDE hakkmda çok şey söylp nir. Tabii yalnızca dedikodu. Hiç bir şey görmedim. Her zaman ki bar. dürüst insanlardı. Sabahlan jimnastik yapmak icin bahçeye çtkarlardı. Bütün bildiğim bu Çoğımu tamrdım ama. onlarla hiçbir ilişkim olmadı. Simdi has tayım artık ve dışan çıkamıyorum. Sokaktakiler de evimin du varlarında afiş yapıyırmadık boş bir yer bırakmadüar. Buralardan kaçmak istiyomm, anhyor mıısunuz? Kaçmak.» Kadm, kendisıne el yallayan çocukiara nefretle bakarken. çocuklar da, heyeean dolu ritnuK bir sesle bağırıyorlardı: «Yoldaş:.. Asker!.. Yoldaş!.. Asker'.» Batı Âlmanva'da devrimci aydmlar ardı ardma işten atılıyorlar • Le Nouvel Observateur: «Batı Almanyada anayasa düzeninden anlaşılan, yürürlükte olan ekonomik sistem, kâr sistemidir. Politikacılar, yüksek memurlar, büyük patronlar, din adamlan, hep bu dili konuşuyorlar.> Federal Almanya'ıîa devrlmcl aydınların vılbaşından bu yana, sudan gerekçelerie ardı ardına işten atıldıkian bildirilmektedir. Bir gezı nedeniyle Dogu Almanya"ya gıtmenın. ya da Şili'deki reiimi protesto eden bir mitınge kanlmanın. ülkenin bazı kesımlerinde ışten atılmals için yeterli olduğu da gelen haberler arasındadır. Fransa'da yayınlanan LE NOUVEL OPSERVATEUR dprgisi, «Batı Almanya'da Mc Carthvcilik aldı yürüdü» başlıklı yazısında bu konudaki gelişmeleri şovle anlatıvor: «Berlin Beethoven okvvlu matematik ve fizik öjretmeni Rontranad Brennel geçtığimiz ay içmde işinden atıldı. Nedeni. geçmişiyle ilgili politik belgelerdi. Brennel, üniversite yıllarında <Sosyalıst Asistanlar BirHgı» listesinden aday gösterilmiPti. Çin Alman dostluk dernegi tiyesivle. lOfiO'da solru bir dergiye abone olmuştu ve 1970'de bir fabrika önünrie bildiri dağıtmısn. Gerhard Bitterwold, Nümberg'te öğretirr. Uyeliğine alınmadı. Sebep, marksist fıkırlen yaydıâı ileri sürülen Sosyalist Üniversıtelıler Birliği'nin üyesi olmasıydı. Heldurn von der Stuck ise Ham BAŞBAKAN HEX.^TUT SCHTvItDT: DOGU ALMANYA'YA YAPILAN GRUP GEZİLERİN'E KATILMANLN. «SlNl? KAVGAS1. EMPERYALİZM. GİBİ POLİTÎK SÖZCİJKLERÎ KULLAXMANLN .ENGtZİSYON MAKKK.1ELERİ..VDE MAHKÜM OLMAK İÇİN YETERLÎ OLDUĞU BİR ÜLKEYİ YÖNETMEKTEN HOŞNUT MU Kî?. burg'takl Ögretim üyeligi görevinden komünist pratisı üyesı olclugu gerekçesıyle uzaklaştırılmıştı. Münih'te înKrid Scholze fıkir suçu yüzünden ışınden çıkarümıs. Berlin'de bir Use ögretmeni. Münih'te bulunan kardpsmın anars'.s'lerie ilişkide olduğundan şüpheleniliyor diye çalıjtığı okuldan atiimıştı Işsizlik baskısı Ltsteyi çok uzatmals mümKün. Ama bitecek gibi degı) ve hersim ae bıraz dana kabanyor kurbanların sayısı. Bu poııtiK Daskının süânı ise çok basit: Perulsverbot. vanı meslegını vapmaktan menedilmek Batı Almanya'nın bir çok eyaleMerlnde blı ftâretmen ya da protesör. mermır olmak tsteyıp te, hertıangi bir kimse onun «Lıberal ve demokratlk devleun yasalanna oaglılıgından» truşku duvdu mu ışin tamamdır. Hemen Dir sorvı$turma başlar. Bu baskıda hedet almanlar «Komünlstler. teızıllar, özgürlük düşnıanlan. anarşıstler Harışıklılc tohumu serpenlerdir.» BasKı ilk önce orta e&itimde başîamıştı. Şıı anda ise kı'.isçlere feadar vayılmış durumda. Hana bazı sendikalarda dah! ou uygulama sürdürülüyor artık. Gerçi Batı Almanya'nın çeşitb keslmlerinde, ömegin Ressen Eyaleti'nde. Stuttgartta bu uvgnlamaya karşı gösterileT vapılıyor ama sonuç deSismiyor. Yü başmdan bu yana artık «engizisyon» sıstematik bir hal aldı. Eski Başbakan ve çu anda ıktidar koalisyonunun büvük Kanadı olan Sosyal Demokrat Parti'nin lidert Willv Brandfın oglu da aynı «engizisjon» sonısturmasından geçmek zonmda kaldı. Bütün memurluk görevlerine eırmeder önce kişilerin politik geçmişleri tyiden lyly« arastırtlıyor. Tüm Üniversite mensuplan için özel fisler tutulüyoT. B i T T i Doğal bir biçımde «Politikayı çok doğal bir biçim de ele almak istiyor. elimizden geldiğinee kolay anlasıtmasma çalışıyoruz. Çocuklar evde. televizyonda, sokakta da politik tari tışmalan duyuyorlar. Çocuklann bütün bunları sindirebilmesi, an cak zamanla olur kanısındayız> Aniden büyük bir gürültü geliyor, yukarki k&t«n. Herkes oray» koşuyor. .Ne oldu?» «Manuel asma kattan düştü.» PtDE ajanlarımn dini ayinleri ni yaptıklan küçük kiliseye vardığimızda, Manuel'i yerde aglar buluyonız. «Buraya gelinmeyee* ğini bümiyor muydun» sorusunu, yaşlı gözlerle yanıtlıyor Manuel: •Çarmıha gerilmiş tsa'yı oynuyordum da. Onun için asma kat tan düştüm.» Ana çocukları bahçeye çıkanr ken, JoseLuis de kınlıms tanta parçalarıru topluyor yerden. Şarap rengi ipeklerle kaph duvarlar, mozayikler, altın çeTçeve li aîiz resimleriyle, 1mayıs afişlerinin birbirine kanştıgı garipî bir dekor içinde bu küçük kilU j ÎTALYA'DA KOMÜNİST PARTİ'NİN HÜKÜMETE KATILMASI YENİDEN GÜNCELLEŞTİ • îtalyan Komünist Partisi lideri Enrico Berlinguer: «Ülkenin sorumluluğunu Hristiyan Demokrat Partî ile paylaşıncaya değin, sabırla ve sînîrlenmeden beklemeğe hazırız» ROMA Italya'run çeşitll kentlerinde yapılan belediye baş kanlıklan seçimlerini ardı ardına komünistlerin kazanması, 25 haziran yerel seçimlerinden büyük bir başarı ile çıkan Komünist Parti'nin merkezi hükümet te go'rev alması konusunu yeniden günceileştirraiştir. Bu konuda bir açıklama yapan îtalyan Komünist Partisi Genel Sekreteri Enrico Berlinguer, «Tarihi uzlaşma» tortnülünü tek rarlamış ve ülkenin üç büyük partisi olan Hıristiyan Demokrat lar, Komünist Parti ve Sosyalist Parti'nin bir konlisyonda birleşmelerini istemiştir. ttalyan Komünist Partisi lideri, «Hiç bir şeyin, ve hiç bir kimsenin kendilerini bu görüsten caydıramaya cagını» belirtmiş ve isteklerinin gerçekleşmesi için sinirlenmeden ve sabırla beklemeğe haaır olduklarını ifade etmiştir. "CIA, VIETNAM SAVAŞI SIRASINDA ABD KAMUOYUNA YALAN SOYLEDİ,, • «Amacımız, Vietnam'daki düşmamn giderek güçlendiğini Amerikan kamuoyundan gizlemek ve ABD tarafmm savaşı kazanmakta olduğu izlenimini yaratmaktı> Neler suç sa>nlıyor? Bu yöntemln sillesıni yemış olanlann anlat> tıklan ise tek kelimeyle korkunçtur. DemoKratilc Alman Cumhuriyetine düzenlenmis gT\ıp eezilerine katılmak. Viprnam savaşma karşı bir mitıngte bulunmak, Şili'deld faşist dlktatoryayi orotesto etmek, «sınıf kavpası, empervalizm» eibJ söıcüklen kullanmak. ya da Kftr düzcnlne veya Uretim araclannın özel müikiyetine diisünce alanmda karsı çıkmak, «enEizisyon»da mahkum olıtıak için yeterli nedenlerdiı se. «GÖzlerime inanamıyonım» I ' WASHİNGTON AmeTikan Merkezi Haberalma Örgütü CIA'nın Vietnam savaşı sırasmda, Vietnatn Ulusal Kurtuluş Kuvvetlerimn gerçeiî stücü konusunda Amerikan kamuo>Tir.a yanlış bilgi verdiği bildirilme.ctedir. «Buraya her gelişimde, gözlerime inanarmyorum bir türlü» diyor JoseLuis. «Bu küçük kili se ile bodrum katmdaki işkence odalan ve yukan kattaki günah çıkartma yerleri birbirlertne dar merdivenlerle bağlı... Birkaç haf ta önce, burada PİDE ajanlanmn saklamış olduklan el bombalan nı bulduk. Çocukları bahçeye çı kanp, onları büyük ağaçların pölsesinde oynarken gördükt«n sonra rahat bir soluk alabildik.» Çocuklannı almak için birkaç ana baba geliyor juvaya. Biraz oturup, personelle birlikte kahve içiyoriar. Gelecek parti toplantüan, hastanedeki ücret sorunlan, yvıva için gerekli olan sürekli çocuk bakıctsı kadrolarının açılması, konuşraalanndan bazılan. Babalardan marangoz olan biri, bahçe kapısım onaracagına söz veriyor. • Çocuklanmızı ilk ke2, rarar görraiyeceğini bildiğimiz bir ye The New York Times gazetesinin haberine göre, bu konuda bir açıklar ma yapan eski bir CIA uzmanı, Ams çok daha güçlü çıkacaklarmı sa rikan kamuoyunu korkutmamak ama vunmaktadır. Öte yandan Başba cıyla 1968 yılında 600 bin kişl olan kan Moro, Komünist Partisi'nin Ulusal Kurtuluş Kuvvetlerinin sayısıülkenin bugünkü siy&sal yaşamın rnn, 300 bin olarak gösterildiğini söydaki etkinlifinin de yadsınama lemiştir. Eski CIA uzmanı, Kuzey Viyacağına dikkatl çekmektedır. etnamlıların 1968 yüındaki Tet saldırı Aldo Moro, konuşmasında ülke ekonomisinin çok zor durumda sında binlerce Amerikahmn ölmesiolduguna dikkati çekmiş ve ışve nin, saldından önce Amerikalılara yan renlerle sendikacılann artık bir | lış bilgi verilmesi nedeniyle kamuoy'un uzlaşmaya varmalarını istemiş' da büyük saşkınlık ve tepki yarattıtir. Ülkedeki ekonomik bunalı ğını söylemiştir. mm ancak böylelikle önlenebileCIA soruşturmalan sırasmda açık ceğini söyleyen Aldo Moro, < milyon işçi için istenilen ücret lamalarda bulunan eski CIA uzmanı zammınm belirli bir düzeyde kal Samuel Adams sözlerine şöyle devam etmiştir: ması gerektiğini sa\unmuştur. ttalya Başbakanı Aldo Moro, kendisinin önerdiği işçi ücretlerine îo 10'luk zammın, ancak Ko münist Parti ve komünistlerin • denetimindeki ülkenin en büyük \ sendikası CGÎL tarafından desteklendiği takdirde yürürlüğe girebileceğini belirtmiştir. «O dönemde amacımız Amerikan basınım, kamuoyunu ve Kongre'yi al datmaktı. Ancak sonradan gördük kl, mükemmel bir biçimde kendimizi aldatmışız. Amacımız kamuoyunda Viet nam'daki düşmanın giderek güçlenmediği ve ABD taralmm savaşı kazan dıgı izlenimini yaratmaktı. Biz Viet nam'daki Ülusal Kurtuluş KuTvetlerlnin sayısmı 300 bin olarak açıklarken, elimizde düsmamn gerçek gücünün • ESKt CtA IÎZMANLARINDAN SA>a:EL, ADAMS. .BJZ VİETNAM ULUSAL KfKTULCŞ KUVMETLERt ASKERLERİNİN SAY1SINI 300 BİN OLARAK AÇIKLARKEN, ELİMİZDE DÜŞMANIN GERÇEK GÜCÜNÜN B€ RAKAMIN İRt KATI OLDLĞUMJ GÖSTEREN BELGELER VARDI.. sında 4 bin Amerikan askerinin ttldllgünü ve 10 bini aşkm Amerikan aske rinin yaralandıgını hatırlatmış ve bu konuda verilen gerçek dışı bilgilerin CIA'nın yaptıği bir yolsuzluk sayılacagını ve bu olava ttanşanlann sim diki CIA Başkant William Cobbv de dahil olmak üzere emekliye sevkedilebileceklerint söylemiştir. Eski CIA uzmanı Samuel Adams, kendisinin örgütteki görevinden Tet saldınsının yapıldıgı gün aynldığını belirtmiş ve CİA'nın Amerikan kamu oyunu aldatmasını «affedilmeyecek bir hata» olarak nitelemiştir. Adams soruşturma sırasındaki konuşmasının bir verinde, «Bugün CIA içinde Vietnam'da yetisip büyüyen bir çofc yetküi var. Bunların tümü de kariyer lerinl Vietnam'daki savaş sırasmda yanliî haber vermekle yapmışlardır» demiştir. (Dı? Halıerier Serrisl> İktidardaki Sosyal Demokrat Parti'nin Başkanı, eski Başbakan VVilly Brandt'm oğlu hakkında da soruşturma açılmıştı Sorgular lsorkunç btr biçimde çereyan etmelcte, işe girmek isteyen luşı Dir çok kimsenin onünüe iîade vermek zorunda kalmakta, gençlıgındelü düşüncelerını dahı açıklamak durumunda bırakılma&tadır. Sorguya çekilen Kimse kendısı hakKında çoğu zaman oolis taratmdan hazırlannus bulunan dosyayı görmek hakkına da sahip degüdir. Sonuçîa, karar sorgucular kurulunun başkanı ta rafından verilmekte ve gerekçe gösterme lorunlu gu da bulunmamaktadır. Cstelik böyle btr davra nışla karşı karşıya kalan Kişiler mahketneye ba? vurduklannda, karar genelliiUe aleyhlerine çık maktadır. Geçenlerde Nordrhein VÇestlalen'deSî bir mahkeme, «MaTksist • Lerunist olan öer dl sünce ve kişiyi anayasaya avkın» ilâc etmiştlr. bu rakamın ild katı oldugunu gösteren belgeler vardı.» Samuel Adams, Tet saldınsı sıra İngiliz Hükümeti ithalatı kısıtlayıcı tedbirler alıyor LONDRA Ingilbs Hükümefnın ülkedeki bazı sanayi kollannı korumak amacıyla, bazı mallann ithalatmı kısıtlayıcı tedbirler alacağı bildirilmektedir. Başbakan Harold WUson bu konudaki açıklamasmda, ithalatı büyük ölçüde durdunnak yolunda bir karar almak niyetinde olmadıgını, ancak hükümetin, bazı maüarın ülkeye çok ucuz ve bol rniktarda girmesi nedeniy le zarar goren sanayi kollannı koruması gerektığirü belirtmıştir. Başbakan Wilson açıklamasmda, bazı ülkelerdeki devalüasyon ve kur ayarlamasma ilişkin kararlann, bu ülkelerin ihraç et tikleri malların fiyatını önemli oranria düşürdügünü beürtmiştir. Harold \Vilson, devaluasyon Sibi nedpnlerle ülkeye ııeuz airen bu mallarla, ülkede üretilen benzfTİerinin rekabet etmelerinin oîanaksızbğına da dikkaü çekmiştir. (Dıj Hab«rler Serrlsi) Sorumluluk ttalyan hükümetindekl bir çok bakanlar ve Başbakan Yardımcı sı La Malfa bir süreden beri ko münistlerden, muhalefette bulun malarına rağmen, hükümetin ala cağı kararlann sorumluluğuna katılmalarını istemektedirler. Ko münist Parti lideri Berünguer açıklamasında, son zamanlarda hükümet çevlerinden sık sık gelen bu soruyu da yanıtlamış ve •koaüsyona katılarak ülkenin sorumluluğunu Hıristiyan Demokratlarla paylaşıncaya değin, muhalefetteki normal faaliyetlerimizi sürdüreceğiz» demiştir. Bu arada Başbakan Aldo Moro Bari kentmdeki Akdeniz Fuan'nın açıhşı sırasmda yaptığı bir konuşmada. partiler arasındaki siyasal çizgilerin îarkhhğma rağ men. Komünist Parti'den hükümet ile işbirliği içinde olmalannı istemiştir. Frankîurter Algemeine. Aldo Moro'nun bu açıklamasıyla iki şeyi engellemek iste diğini belirtmektedir. Gazeteye göre bunlardan biri, gelecek genel seçimlerde Komünistlerin oyların çojunlu*unu alarak birincl parti olarak koalisyona girmeleri, tkincisi ise Hıristiyan Demok rat Parti içinde Komünistlerle ittifakın kesinîikle karşısmda olanların etkisiz duruma getirilmesidir. Aldo Moro. Komünistlerin Italya'mn bugünfeü yönetiminde sommlulujru paylaşmadıklan tak dırde yıpranmayscaklgrım ve bu nedenle gelecek seçiml«rden BANGLADEŞ TE HAYAT NORMALE DÖNÜYOR Ülkede hâlâ sıkıyönetim yürürlükte olduğundan siyasal f aaliyetlere izin verilmiyor. Ancak siyasal tutuklulardan bazılan serbest bırakıldı. Basına ise, eski yönetime oranla daha geniş özgürlük tanmdığı bildiriliyor. Bangladeşte Şeyh Muciburr ı'a man'a karşı gerçekleştirilen darbeden bir ay sonra Muştak Ahmet yönetireinin yavaş yavaş hayatı normale döndürdügü bildirilmektedir. Bangladeş, hükümeti, yeniden siyasai örgütlenme ve ekonomiyi canlandırma çabalanna girişmiştir. Cumhurbaşkam Muştak Ahm«n, halka tedrici bir şekilöe demokrasiye dönüleceğinı vaat etmuştir. Muştak Ahmet yakınlanım, Bangladeş'ü. narlamenter demok rasıye döneceğini söyiemistir. Darbeden sonra kapatılmı? olan bazı garetelerın tekrar çıkr<ırı sına izin verilmiş, el konmuş o» lan Kiml gazeteler de sahiplenne gerı verilmiştır. Basında Ue Muciburrahman döneminin son zamanlarma kıvasla daha gen'ş bir Srsiirlük bulundugu bUdlrumektedlr. Ülkede hâlâ sıkı yönetim jrtlrürlükte olduğundan siyasal laaUyetlere izüı verilmemektedır. Ancak siyasal tutuklulardan Oası lan serbest bırakılmıştır. MuçıaK / hmet parlamentosunun veol sistemde eskisine kıyasla daha fazla özgürlük sahibi olacağını bildirmiştir. Ufak tefek yapılı olan MuştaS Ahmet, Muciburrahman'm altaıne halkı etkileyen bir fcışiliğe sa hip degüdir. Ancak, güçlü ve saSlam karakterli bir lider olarak tanınmaktadır. Davranış ve kararlannda duyçusal olmayin Muşrak Ahmet, inandıgı konuiv da ötiün vermeyen bir kimse Oi» rak tanmmaKtadır. Halen Muşrak Ahmet'in önün.ıe çok önemli bir görev beklemettedir: Bürokrasi ve siyasal tsu»marlarla vozlaşmıs bir devıet mekanizmasını tetrar rayına otnrtmak. Muştak Ahrnet'ln demokrasiyi geri getirme vaadl ülkedeki gergin bavayı yumuşatmıştır. Nitekim yıllardır yer altı {aaliyetinde bulunan Pekin tarui tan Marksisı lider Muhammet Toaha, Muştak Ahmet yönetimlni desteklediğini açıklamıştır. Gözlemcilere göre, Muhanrnıet Toaha'nın Muştak Ahmet reıiminl desteklemesinde Pefetn'lo Bangladeş'tekl veni vönetiml tanıması da önemli rol oynamı?br. MuhalefetteH Nasyonal Sosyalist Parti ise hâlâ teapalı olup liderlerl cezaevindedir. Ancak parti yöneticüeri yeni rejimi r» nımaya hazır olduklannı belirtmislerdir. Muştak Ahmet'in. Şeyh Mui<burrahman'ın sosyalizme açüt i> tisadl politikasmdan köklü blı dönüşüm yapmayacağı bıldlrümektedir. Ancak Muciburrahmai tarafından millileştirilmlş oıaf bazı temel sanavi dallartnın sa hiplerine lade edilecegi söyleomektedir. Bunlar arssında lüt endüs'risi oaşta eelmektedır. 3 " arada vahanc) yatmmı çeKme* amacıyla özel teşebbüs de te?vılt edilecektir. (l>ıs H»berler Servls'J Susnvak, ya da kovulmak Işto ilgıncı, DU vöntemlert onayiamayanlarl Mc Carthycilik yöntemlerinm kurbanlarına sen Datilerını tselırteniPT öe ıslprinrten «Anava>!aı d z«ne Karşı olduklan» gerekçesiyle kovulmakt dırlar. Bugün Mc Carthycüiğın alıp vürtidügü Bi Almanya'da ışiru kaybetmek istemeyen her tns; susmaK zorundadır. Bu baskı vbnteml, bUimsel arustınna kuru lanna kadar girmlştir. Pinochet'in dili «Anayasa düşmanlığı» ya da «aşınlık» ar her duruma uvgulanabilmektedir. Hoşa gatme^ herkes anayasa düşmanı ya da asın solcu i edilmektedir. Üstelik yalnız bunlar degil. onl tıkir kaynagı saglamış olan profesörler. yazar düşünürler de suçlanmaktadırlar. Anayasa düzeninden anlaşılan ise, vürüriü olan ekonomik sistem, kâr sistemidir. Nitel patronlar da. ls verlerinln vttnetimlne eşit s« de katılmaR istevpn iscileıi ve İşçi tcurulu^ia aynı biçimde. vanı toplumu zehirleyici düsü ieri vavmaKla suclamaktadırlar. Politikscılar yüKsek memurlar, büyük ronlar din art^rnlfn hnfflin nep ou dili Son yortar Konuştnklan DU di) gercekte Pınoche1 mimır ve amaçiarı da her türıu sol düşünceniı Künü K.azımaktır.» (Dıs Haberler Ser Kondakar Mü»tmk Ahmet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle