Katalog

İTALYA'DA ADAM KAÇIRMA OLAYLARI BÜYÜK BİR SALGIN HALİNE GELDİ îtalya'da son aylarda çogalan «kaçırılma» olayları gerçekten bir salgın durumuna gelmiştir. Çizmenin en gözde armatörlerinden Giuseppe d'Amico, dünyarun en ünlü kuyümculanndan, Gina Lollobrigida ve Kim NovakTm dostu Gianni Bulgari. şarap endüstrisinin önderlerinden Vittorio Gancia, çiklet kralı Perferti. çimento endüstrisini tekeline almış Guiseppe Moccia bu salgının en ünlü kurbanlan olmuslardır. Ne ksdınlar. ne de çocuklar, bu kurala bir ayrıcalık oluşturabümektedirler. Örneğin, «biftek sanayiinin kraliçesi» olarak tanımlanan Emilia Blangino. Aîemagna kuruluşunun sahibinin oğlu ve diğerleri. . Roma futbol takırrunın kaptam Cordova, kıl payı kurtulmustur kaçLnlmaktan. O gün, bu gün, sivil polis refakatinde çıkmaktadır ünlü futbolcu evmden. îtalya'da çocuklar bile. belki biri daha kaçırılrmştır haberinin heyecanı içinde, TV haberlerinin sonunu getinneden yatağa gitrnek istememektedirler bugün. ( Ankara Anlcara Ankara Ankara Ankara Aiika Anadolu Ajansi Genel Müdürü, kırk yıilık papaz Makarios'u "Arşıdük,, yapıverdi Geçenlerde A Anın bültenlerini inceleyenler, Helsinki kaynaklı bir haberle bir yaşlarına daha gırdiler. Aslında «Atillâ Onuk bildiriyor» başhkl» haberlere şaşırmak olagan hale geldi ya. Hanrlarsmız, bir önceki harikasında da A A Genel Müdürü Onuk Demirel 'in Karamanlis ile yapacağı görüşmede neler konuşup sorulara ne cevap vereceğini biliverip, üç saat önceden geçivermişti... Dedık ya, alıştık artık biz. Ancak bu kez şaskınlığımızın sebebi daha başka: Sayın Onuk, kırk yılhk papazı «Arşidük» yaptı çıktı. Aslında papaz zaten kenjı asaletinl ve Kıbrıs'taki derebeyliğini Samson darbesine kadar ilân etmişti ama, hani bunu koskoca Türkiye'nin Anadolu Ajansi Genel Müdüründen duymak biraz üzüyor insanı. Sakın sayın Onuk'un demek istediği «Arşövek» olmasm? BİR TAZMİNATIN ÖYKÜSÜ... Ugur Alacakaptan'ın doçentlik sınavında verdıği ilk ders, «Haksız tutuklananlara tazminat verilmesi» konusundaydı. O günlerde naksız tutuklananlara tazminat ödenecegine ilişkin hıçbir yasa ya da anayasal dayanak yoktu. Haksız tutuklananlara devletçe verilecek tazminat ile ilgili yasa çıkarılırken, Adalet Bakanhğı Hukuk Fakültesinden «mütalâa» istedi. Ceza Hulcuku Kürsüsü Şefi Profesör Faruk Erem, bu konuyla doçentlerinden Ugur Alacakaptan'ı görevlendirdi. Vasa. hemen hemen Alacakaptan'ın yazdığı biçimde, parlamentodan gecerek yüriirlüğe girdi. Aradan yıllar geçti. Profesör Uğur Alacakaptan Hukuk Fakültesi Dekanı olarak, anarşık hareketlere yol gösterme suçuyla gözaltına alınarak yargılandı Alacakaptan ilk kez. Elrom olayı dolayısıyle. 1971 mayısında gözaltına alındı. Bir iki gün içinde serbest bırakılan Alacakaptan'ı, Erim hükümetinin sözcüsü İsmail Arar telefonla arayarak özür düedi. Alacakaptan bir süre sonra yeniden gözaltına alındı. Bu kez ihbarcı, bir MİT görevlisi ve Ülkü Ocaklı bir öğrenciydi. Alacakaptan. ikinci kez gözaltına alındığının onuncu günü mahkeme önüne çıkarıldı ve hemen serbest bırakıldı. Bu arada hakkında dava da açıldı. Dava uzun sürdü. Duruşmanın son günü mahkeme kurulunda yapılan bir değişiklikle Alacakaptan'ın bir muhaliJ oya karşı iki oyla mahkumiyerine karar verilmiş ve Mamak cezaevi hücrelerine gönderilmiştı. Cezae\inde, Alacakaptan'a eline kazma kürek verilerek bıız kırdırıldı. Yapılan tnsanlık dışı işlemlerle belinde «disk kayması» denilen bir hastalık meydana geîdl. Askeri Yargıtav Alacakaptan'ın en sonunda beraatine karar vermişti. Vermiştı ama, Alacakaptan da bes ayı aşkın bir süre cezaevınde kalmış. bunun yedi haftası havasız bir hıicrede geçmişti. Beraat hükmünden sonra Uğur Alacakaptan, kendi hazırladıgı yasaya dayanarak, Hazine aleyhine. haksız tutuklama nedeniyle dava artı Yapılan ıncplprr"'lerden sonra Usur Alacakaptan'a 68 bini maddi, 50 bini manevi olmak üzere 118 bin lira tazminat ödenmesi kararlaştınldı. Yarı yanya Suçluların yakalanma oranı, yüzde 50 olarak saptanmıs polisçe. Olayların en anlaşılması güç yanlanndan biri de, istanen astronomik meblâğların nasıl bu den11 çabuk, bu denli kolay ödenebilmiş olmasıdır. Giz'i, Isviçre ve Liechtenstein bankalarında aramak gerekmektedir kuşkusuz. Müşterilerinin mal durumlarını ayrıntılanyla bilen bankalar, onlara sınırsız kredi açmakta Jctışku duymamaktadırlar. Bu gerçek. dışarı sermaye kaçırmakta sanayicilerle bankaların bir işbirliğinden, dahası, kimi sanayicilerin kendi «kaçırılmalannııt kendileri düzenleyerek «is İTALVAÜA KAÇIKILAN KAÇIRILANA.. Suçluların ancak yarısı yakalanıyor tenen» meblâgı boylelikle gelir bejannamelerinden düşürme olanagını bulduklanndan söz ettirmektedir kimi çevrelerde... Diğer bir deyişle, Îtalya'da «kaçınlma» olaylan bir sanayi durumuna gelmiştir. Bir ad bile takılmıştır bu endüstriye halk arasında «Kaçınlmalar A.Ş.». Ban Yeni bir sanayi mi kalar, kaçırılanlara kredi açmakla. kaçıranlara da ıstedikleri parayı sınırlardan kaçak olarak aşırmakla, bu endüstriyl teşvik etmiyorlar mı?.. Çok mu basit? Kuzey Italya'nm kentleri, olayJara karşı örgutlenmişler ve örneğin Torino kentinde, «düzenin koruyucuları» yazüı otomobille OPEC ülkelerinin 1974'te 36 milyar dolarlık ıthalât yaptıklan bildiriliyor NEW YORK Petrol ttreten Ulkelerin yabancı tilkelerden satın aldıklan malların basında silâh, sanayi mallan ve yapı malzemesi gelmektedır. Petrol îhraç Eden Ülkeler örgütüne (OPEC) üye ulkelerin geçen yü petroiden elde ettikleri gellr 100 milyar dolara yakın olmuş, bu ulkelerin ithalâtlan yüzde 70'lik bir artışla 36 milyar dolara ulaşmıştır. ABD Dışişleri Ba kanlığınm acıkladıgı rakamlara göre, petrol ihraç eden Ulkeler ge çen yîl çeşitli hizmetler için de yabancılara 14 milyar dolar ödemişlerdir. OPEC Ulkeleri petrol geürinin büyük bir frıgnr"! silâh sabn almak İçin kullanmaktadır. ABD Savunma Bakanhğına göre 1974 malî yılında ABD, OPEC üyelerine 1973'delrinin iki katı, yani 4,4 milyar dolarlık silâh satmışnr. OPEC flyelerinin ABD dışındaki başka ülkelerden de silâh satın aldıklan biünmektedir. Iran'ın geçen yıl toplsra 7,2 milyar dolarlık ithalâtının yandan fazlasını 3.8 milyar dolar ABD'den silâh alımı meydana ge tirmektedir. Suudl Arabistan ise aynı süre içinde 588 milyon dolarlık silâh ve askeri malzeme satın almıştır. ABD Dışişleri Bakanhğına göre, OPEC üyelerinin geçen yılki ithalâtlarının tutarı şöyledir: İran 7,2 milyar dolar Venezuella 4,5 » » Cezayir 3,7 » » Endonezya 3,8 » » Suudi Arabistan 3,6 » » Irak 3.1 » » Libya 3,1 » » Nijerya 2,7 » Kuveyt 1,8 » B. Arap Emirlik. 1,4 » (aa) SON AYLARDA İTALYA'DA KAÇIRILAN ÜNLÜLER • Şaxap endüstrisinin önderlerinden Vittorio Gancia • Çiklet Kralı Perfetti • Çimento endüstrisini tekeline almış olan Giueseppe Moccia • Çizme'nin en gözde armatörlerinden Giuseppe d'Amico • Dünyanın en ünlü kuyumcuların. dan Gina Lollobrigida ve Klm No. vak'ın dostu Gianni Bulgai • «Biftek sanayiinin kraliçesi» olarak bilinen Emilia Blangino rin içinde garip giysili memurlara rastlanmaktadır. Bu tedbır lerin kuşkusuz tutarlı bir yani vardır, çünkü «kaçırılma» olayı çocuksu bir basitliktedir bugün: Villasıru terkeden «kurban», ın Mersedesinin arkasına rakılan bir araba, Merderesi geçtikten sonra, onu kaldınma yanasmaya zorlamaktadır. İkinci bir araba Mersedesin arkaya doğru kaçmasım engellemektedir. Kurban, ola JT doğal oJarak bir kaza sanmak ta ve arabasından çıkmaktadır. Bunun üzerine, arabalarından çıkan maskeli adamlar, kurbanlarını şakagına bir tabanca darbesi vurmak suretiyle bayıltmaktadırlar. Bu denli kolay. Yarası, gene Mersedesin içinde tedavi edilmektedir kurbanın. 24 ilâ 48 saat lik bir sükuttan sonra, ilk mesajlar yağar kurbanın ailesine. Ören'deki eski ihtilalciler Ören köyü degişik eğilimli politikacıların, 27 Mayısçıların ve eski intilalcüerle 14 lerin buluştugu bir tatil köşesi bu yaz. 14'lerden Muzaf fer Karan, İsveç'den gelen kızı ve damadı ile birlikte özlem gideriyor. Bir yandan da Çin Anayasasım Türkçeye çeviriyor. 27 Mayısçılardan Sami Küçük, Ören tatilini sona erdirdi. Önümüzdeki günlerde Bulgaristan ve Romanya'ya uzanan bir yolculuğa çıkıyor. Bu yolculuğa Suphi Karaman ve Suphl Gürsoytrak da katılacaklar. 27 Mayısçılardan Kâmil Kara velioğlu çoouktenyla birlikte sakin bir Util geçtriyor. Ama olayları da izlemekten geri kalmıyor. Akşam saatlerinde iskele kahvelerinde televizyondaki haber biiltenini büyük bir ilgi ile izleyenlerin başında gelıyor. BEYAZ ZAMBAKLAR ÜLKESİNDE Cephe Hükümetine eleştiri: €i Idi Amin kadar da olamadıkM DP Millet Meclisi Grup Başkan vekili ve seçim dönemi parti sözcüsS, Konya milletvekili Özer Ölçmen, Türkiye'nin millî davalarmda yalnızhğa itilişinin ibret verici oldugunu söyleyiverdi. Ö'çmen. başta ABD olmak üz«re bütün müttefiklerimizin son zamanlarda takındıkları hasmane tavrın bir haysiyet meselesi oldugunu, bundan sonrası için yeni tutum tespit edip, bu tespitin görüş ve fikir birliği içinde yapılması gerektiğini de savundu. Ordunun savunma gücünün yükseltilmesinin mılli bir görev olduğunu söyleyen Ölçmen, devletin ve hür teşebbüslerin ortak bir plân dahüinde bunu sağlamaya çalışmalan gerektiğini, öte yandan müslüman ülkelerle karşılıklı çıkarlara dayalı siyasî ve iktisadi bağlar kurmayı lâftan çıkarıp eyleme dönüştürmeye mecbur olduğumuzu da belirtti.. Aynca hakh davalanmızı dünya kamuoyuna anlatma ve kabul ettirmede âciz kaldığımızı söyleyen Ölçmen, «Makarios'tan idi Amin'e ve don Mintoff'a kadar Türkiye'den çok daha fcüçük ulkelerin meşru, gayrimeşru başkanlan dahi kendi davalannda dünya üzerinde baskı ve etki kurabilirken Türkiye'nin Kıbrıs, kıta sahanlığı, haşhaş gibi mllH konulannda yalnızlığa itilişi, ibret vericidir» diyerek MCye dokundurdu. Mafia'nın rolü «Kaçınlmalar A.Ş.»nin gölgesinde faaliyet gösteren örgütler han gileridir' Öncelikle Mafia. Mafia 1970den sonra savaş alanı olarak Kuzey İtalya'yı seçmiştir. Ancak eski gözükanlı eşkiyaların yerini genç ve gözüpek yöneticiler almışür bu kez. Kaçınlmaların altında yatan İkinci gerçek ise politiktir. İtalya'da neo taşist hareketlere tepki olarak. kentsel gerilla faaliyetleri başlamıştır. «Kızıl Tugay»lar adıyla arulan bu güçler, bir «kara liste» hazırlamışlardır kendilerine. Sağm çabası Ancak bir diğer iddiaya göre sag, gerginliği artırmak için «Kaçınlmalar A.Ş.»yi monte etmiştir. Ne var ki, bu strateji, saga yaramamış. Hıristiyan Demokrat Parti'nin lideri Amintore Fanfani'nin «düzene dönüş» sloganı ummuş olduğu ilgiji bulamamış ve İtalya, İkinci Dünya Savavşı'n dan bu yana, en güçlü sola kaymasını tanımıştır. Bu gerçeklerden, seçmenlerin büyük çogunluğunun kaçırılma salgınmın etkisinde kalmamış olmalan sonucu çıkmaktadır. Jıcaret Bakanı, Yahya Demirel konusunda susuyor Yeğeni Yahya Demirel'in 20 milyon liralık yolsuzluğu ayyuka çıkıp durumdan sağır sultan bile haberdar ohınca, AP'nin sözcüsü sayılan bir gazete birinci sahifesinde Demirel'in araştırma yapılması için Maliye Bakanına emir verdiğini yazmıştı. Daha önce Ticaret Bakanı Halil Başol ile ilişki kuran bir gazeteciye ise Bakan, «Ciddl bir ihbar olursa araştırma yaparırn» demiştl. Ardından gazetelerde «ihbar» sayılabilen birçok haber çıktı. AP'nin sözcüsü gazetede Demirel'in araştırma için emir verdiği açıklamnca bu gazeteci arkadaş tekrar Başol'a gitti. Bakan kendisinl kabul etmeyip, sorulannı yazılı vermesinl istedi. Gazeteci de gazetelerde çıkan haberlerin ihbar kabul edllip edilmediğini, konu hakkmda Maliye Bakanlığımn araştırma yapması lstenildiğinl, Ticaret Bakanlığınrn da araştırma yapması gerekip gerekmedlğinl yazılı olarait sordu. Aradan licl haftadan (azla zaman geçti. Ne Maliye Bakanhğından, ne de Ticaret Bakanlığmdan bir haber çıkmadı. Biz keyfiyetl bir hatırlatalım dedik... Hazırlayaniar: Müşerref HEKİMOĞLü Uğur MUMCU Murat GENÇOSMAN Murat KILIÇARI f< gangsterlerden yardım istedi,, barış çağrısı yaptı WASHİNGTON* Amerikalı milyarder iş adamı Howard Hughes'in eski yardımcılarından Robert Maheu Senato öniinde verdiği ifadede CIA tarafından Küba lideri Pidel Castro'yu zehirla mek için hazırlanan plana katıldığını açıklamıştır. Robert Maheu 1960 yılında iki CIA ajamnın ısran üzerine Castro'yu zehirlemek için yeraltı dün yasının tanınmış gangsterlerinden Jonny Roselli ve Sam Giacana ile temasa geçtiğini söylemiştir. CIA, Castro'yu öldürmek için Devrim OrdusuPeron'a • Ünlü milyarder Howard Hughes'in eski bir yardımcısının açıkladığına göre, CIA'mn ha. zırladığı zehirli kapsüllen Castro'nun yemeği. ne koyması için Küba liderinin aşçılarından birine verilecekti zehirlenmesi planı ile ilgili olarak Jonny Roselli ile temasa geçmemi istedi. Roselli, Castro'nun öldürülmesinde CIA'ya yardımcı olacaktı. Roselli ile görüştüm; kendisi ilk önce bu işi beğenmediğini söyleyerek bize katılmak istemedi. Ama ben Amerikan hükümetinin böyle istediğini söyleyince fikrini değiştirdi ve yardım etmeyi kabul etti.» R jbert Maheu'ya göre. Jonny Roselli bir zamanlar Havana'da kumarhane işlettiğinden bu kent te bir çok tanıdığı vardı. Ve bu bakımdan Castro'nun öldürülmesinde büyük yardımı dokunabılirdi. Castro Roselli'nin kumarhanelerini kapattığından, Roselli'nin Küba liderine karşı kişıselkini de vardı. Maheu'ya göre, Roselli bu iş için para istememiştir. verecek, o da, bu zehiri Küba li I BIENOS AİRES Yasaklanderinin yemeğine koyacaktı. mış Halk Devrim Ordusu (ERP> önceki gece yayımladığı bir bildi Robert Maheu, beyaz bir zarf ri ile uzun süreden beri sürüp i»i içindeki zehir kapsüllerinin ken disine gösterildiğini söylemiştir. Ancak harekete geçilmesi için emir bir türlü gelmemiş ve bun • dan ötürü plan uygulanmamıştır. ı Bay Maheu. 1961'de Küba'ya kar ı şı CIA tarafından düzenlenen Do muzlar Körfezi çıkarmasının fiyasko ile sonuçlanmasından son j ra öreütle ilişkisin: kestigini söy \ lemiştir. Gene Robert Maheu'ya göre, bundan sonra milyafder Howard ı Hughes'in yanmda çalışmaya baş ! lamıştır. Howard Hughes sınırsız mali olanakları ile CIA'ya yar i dım etmek için çok çaba harcamıştır. Ancak Robert Maheu, bu işe kanşmayı reddetmiştir. Howard Hugiıes, 1970 yılında Robert Maheu'yu kovmuştur. Maheu'ya göre, Howard Hughes bir kaç kez kendisine CIA' '• ya denizaşırı memleketlerde yar. dım etmek istediğini söylemi* ( ve bu işeri Maheu'nun yürütme sini teklif temiştir. j Maheu ise bu teklifi reddetmiş t tir. '| (Dış Haberler Servisi) den ciddi iktisadî ve siyasî buna hmlar yüzünden sağlık durumunun bozulduğu bildirilen Arjantin Cumhurbaşkanı Maria Estela Peron'a bir barış çağnsıntîa bulunmuştur. Bildiride a.a.'nın haberıne göre, hükümetin sıkıyönetıme son vererek siyasî tutuklulan serbest bı rakması ve Halk Devrim Ordusunu yasaklanmış bir örgüt oU maktan çıkarması halinde örgut üyesi Marksist gerillalann silâhla rmı bırakacaklan belirtilmiştir. Gizli Örgüt, ulusun içinde bulunduğu bu kritik dönemde demokrasiye ve iç banşın kurulma sına yardımcı ohnak için hüküme te bir silâh bırakışması önerilmekte olduğunu söylemektedir. Arjantin Ordusu ile yasaklanmış Halk Devrim Ordusu arasırıdaki mücadele beş yıldan ber; devam etmektedir. Gızli Örgut bu süre içinde sadece 1973 yılındi Peron'culann iktidara dönmelerı ni izleyen ilk beş ay süresince çar pışmalara ara vermiştir. Gerilla lar bu yıl kırsal alanlardaki çar pışmalara ağırlık vermekteydileı. Bir süre önce yayımianan bir askerî büdiride, şubat ayında ÜJ kenin kuzeyindeki Tücüman bö:gesinde gerillalara karşı başlatılan yogun hareket sırasında 35u gerilanın büyük kısmının sağ ola rak ele geçirildiği açıklanmıştı. Haftada 500 dolar Bay Mahue 1950'lerde haftada 500 dolarla, CIA için çalıştığını açıkladıktan sonra ilk kez 1960'ta CIA ajanı James O'Connell tarafından kendisine Castro'yu zehirleme planının açıklandığını söyle miştir. Robert Maheu olayların gelişimini şöyle anlatmjştır: «O'Connell, benim Castro'nun Ingiltere'de kadınlar arasında alkolizmm yaygınlaşt ğf bildiriliyor I.ONDRA Ingiltere'de kadınlar arasında alkolizmin yaygınlaşt ığı bildirilmektedir. Londra Sağlık Enstitüsü İstatistik Bürosu tarafından yapılan kamuoyu yoklaması sonuçlanna göre, kadınlar arasında alkolizm, erkeklerde olduğu kadar yaygınlaşmıştır. Günümüzden on yıl önce yapılan bir ankette, alkolik her altı erkege karşılık bir kadmın sürekli içki içtigi saptanmıştı. İki yıl önce bu oran 3'e 1 olmuştu. 1973 yıhnda yapılan araştırma ise, alkolik her iki erkeğe karşılık. bir kadının sürekli içki içtiğini ortaya koymuştu. 1974 yılı sayımları ise, İngiîtere'de kadın ve erkek alkolik sayısınm aynı olduğunu göstermek tedir. (Dı? Haberler Servlsi) Zehir kapsülleri Plana göre, Roselli, Castro'nun aşçılanndan birine özel olarak hazırlanmış zehir kapsüllerini Fransa, Akdeniz ulkeleri için bir turizm üniversitesi kurmayı plânlıyor NİCE Fransa'nın, Akdeniz ulkeleri ile Alrika için Nice'in Cote d'Azur kıyılarmda bir Turizm Üniversitesi kurma tasarısınt gözden geçirdiği bildiriLmek tedir. Nice Üniversitesi içinde kuru}acak clan bu merkez, katılan her ü'kenin ulusal bir turizm siyaseti hazırlamasını ve daha sonra bu sıyasetlerin bir bütün halinde uyumlandırıimasını kolaylaştırma amacı taşımaktadır. Birçok Arap ülkesi ile Fransızca konuşan ülkenın, tasarınm gerçekleşmesine katılmak için ge rekli müracaatı yaptığı bildirilmektedir. BAŞKAN İZABEL PERON İhanetinin nedeni nedir?.. "Bayan Peron Peronizme ihanet etti,, Bl'ENOS AİRES Arjantin ko nusunda bazı Batılı uzmanlara göre, ülkedeki tüm kanşıklıklara karşm, Peronizm tekrar yükselecektir. Arjantin'de Juan Peron'u 30 yıl önce işbaşına getiren işçi hareketi gerçı Bayan Peron'a ağır bir darbe indirmış ve hükümetı felce uğratmıştır. Ama. buna karşın, bazı batılı uzmanlar Peronizm'in ölmediğine ve tekrar yükseleceğine inanmaktadırlar. Bu uzmanlara göre işçi liderle ri gerek özel görüşmelerde, gerek se halkla yaptıklan mitinglerde •gerçek Peronizme» dönülmesini istemektedirler. İşçi liderleri ülkeyi bu duruma sokan şeyin 'Peronizm» olduğu yo Junda yapılan itirazları kabul etmemekte ve buna şiddetle karşı çıkmaktadırlar. Bu arada. son buhranlarla Peronizm'in yıpranacağını umut eden askerî liderlerle antı Peronistlerin de yavaş yavaş bu umut larım vitirdikîeri görülmektedir. Halkın çoğu. Bayan Peron'un kendini eski Sosyal t=ler Bakanı Lopez Rega'ya kaptırdığına ve Peronizme ihanet ettiğine Inanmaktadır. Peron, bir görüşe göre, Arjantin'de işçi sımfını destekleyen tek liderdi. Bu bakımdan kendisi işçi ler için hâlâ bir kahraman olmak ta devam etmektedir. 1943'te İşçi Bakam olduğu günden beri genç Albay Juan Peron. ışçilere yakınlık göstermiş, bir di zi siyasal sorunu işçi liderleri ile görüşmüştür. Peron. ülkenin en güçlü örgütii olan Genel tşçı Kon federasyonunu kurmuş ve 9.5 nrr.l yon'u bulan işçi kitlesine yem haklar veren yasalar çıkartmıstır. îşçiler de Peron'u hiç bir zarr.an terketmemişlerdir. Peron 1945 yılında diğer subaylar tarafından cezaevine atılınca, lşçilor büj'ük gösteriler düzenlemiçler ve ertesi yıl da Peron'u Cumjıurbaş kanı seçmişlerdir. Böylece Peron işçi haretetini, işçi hareketi de Peron'u yaratmıştır. Halen Arjantin'de işçilefln en büvük şikâyeti fival artışlan ve büyıimesidir. Peron'cu olmavan iktisatçılara göre, bu duruma Peron nükümet lerinin aidıjı vanlış iktisadi feararlar yol açmışfır. Oysa işçi sım fının temsilcilerine söre, Peroni^t ilkelerden sapılması vüzünden ik tisadî çıkmaza girilmiştir. (DIŞ I.\BERLEB SERVtSt} CASIRO Zehirlenmesi için plan UazırdL.