14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKÎ CUMHURİYET 3 Mayıs 1975 . T ! e f i n Neslini Tanıyalım» başlıklı 19 nisan güL\ j) n u S L < a n yazîsında O. Akbal, ortaöğretim ögrencilerı araainJa düzenlenen "Türkiye'de Gençlik. konulu yarışmada birinciliği alan bir kız öğrencinin, coşku dolu fakat diişünceden yoksun yazısından yer yer parçalar aktanm?.. B'inları okurken içim sızladı, üzüldüm. Kızmak istedim; olmado. «Boş ver be, sana ne!> demek geçti içimden; edemedim. Sonunda «Fetih nesli. kardeşim» «Batı vitrinleri. rehberliği etmeğe karar verdim. f OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Gel sen, .Fetih nesli> kardeşim, sana «Batı'nın vitrin süslerini» gezdireyim. Ama önce sana kendimi tanıtayun: Ben, senin, o yazında gençliğımizin bağlanmasını istediğim <ecdat, geçmiş, tarih. filân gibi lâflar var ya; ben işte bu üç sözlüğün kapsadığı şeylerle uğraşırım. Gel seni üç katlı büyük bir mağazaya götüıeyım. Birinci katta çocuk kitaplan var. Resimli resimsız, terbiyeliterbiyesiz, açık saçık gizli kspaklı... İkinci katta meşhur ressamlann bin bir çeşit tabloları sergüenmiş: Klâsiğinden modernine, doğıısundan batısına! Bak şu köşede bizim minyatürlerimizden örnekler var. Hani şu «ecdat> yadigârı şejlerimiz... Sonra müzik kısmı... Kıyâmet gibi plâklar, plâklar... Bak, bir az önce «sallan yuvarlan» (rockandroll) müziğine ayak uydurup uiuorta tepinen orman ayısı kılıklı, pis sakallı herif şimdi duruldu; kendinden geçmiş bir şeyler dinliyor. Dinlediği ne biliyor musun? Beethoven'in i. senfonisinin ünlü «Koral. kısmıdır bu!. Sen bu melodiyi bilir misin? Ve bilir misin ki bu melodi, Sfunus Emre'nin <Şol cennetin ırmaklan akar Alah deyü deyü» Uâhisi ile ilgilidir? Bilmiyorsan ılk fırsatta A. Saygun'un ve R. Su'nun Y. İmre"sini dinle, tavsiye ederim. Geçelim burayı, üçüncü sata çıkalım. Burada kitaplar konulara göre sıralanmış. «Felsefe» diyor, «Tarih» diyor Pisikoloji» diyor; diyor da diyor işte. Boy, xy; cins, cins ne istersen var. Haa unutmadan îöyliyeyim: Burası Amerikadır ve derler ki Ame•ikalının kültürü yoktur. Doğru. Fakat adamlar, Sski YunEn ve Roma'dan başlayıp bütün Batı külürüne sahip çıkıvermişler. Bu «sahip çıkma», Aman ne şâhâne, ne cici şu Batı kültürü! Bayııyorum sana ey Eski Yunan. falan demekle olnuyor tabii. Onun için bak adamlar Eski Yunan dâsiklerini nasıl yayınlamışlar. İşte şurada boy. )oy dizilmişler; alfabe sırasında. «Aristo» demiş ıdam, koymuş Yunancasını sayfanın birine, öts:ine yerleşürmiş îngilizcesini. Dibinde de açıklanaları var (H. Loeb Classics). Aynı şekilde Lâ Fetih Nesli,,ne Sesleniş Prof. Dr. Şinasi TEKiN tın klâsikleri.. Daha bir titizlikle ele alınmış olan İngili» eserlerının sayısız yayınlarından söz etmeğe bile gerek yok... Hani senin ecdâdının yazdığı ve her jeyimizle bağh olduğumuz eski îslâm kültürünün Arapça, Farsça, Türkçe eserleri? Nerede ElFârâbi'nin eserlerinin tenkitli baskıları, en eski nüshalannm tıpkı basımları? îbn EnNedim, EBirunî, Zerr.ahşeri, Taberi? Bunlar nerede? Nerede Îslâm Tarihleri, Nerede Osmanlı Tarihieri? Bırak bunları: Evliya Çelebi'nin bilimsel yayını nerede? En büyük bilginlerimizden Kâtip Çelebi'nin eserlerinin bilimsel yayınma ne zaman başlanacak? Burada sözümü kesip diyeceksin ki: Ama var işte, bak «1000 Temel Eser» var, «1001> var; «Eski DoğuBatı klâsiklerinden çeviriler» var! Doğru, var tabii! Bak aynı şeyler bunlarda da var. Örneğin Aristo'yu veya Shakespeare'i ele alalım. Bak üstünde ne diyor «College Edition» diyor, yani üniversite öğrencileri için. yani geniş okuyucu kitlesi için. Birinci sayfayı çevirince yazıyor, diyor ki «bu metin, falan tarihte, falanca falancaların hazırladığı tam, eksiksiz, bilimsel yayından kısaltılarak meydana getirilmiştir.» Yaa, gördün mü? Bizdekilerin çoğu maalesef, ya kütüphane raflarından gelişi güzel çekiımiş bir yazma n'ifhgH.n aktarılıyor (ve acaba aynı eserin öteki yazması nasıl deyip bakılmıyor bile) ya da XIX. yy. baskılanndan biri esas alınıyor. Bu yayınlann içersinde iyileri, güvenilir olanlan yok mu? Var elbette. Örneğin O. Ş. Gökyay'mkiler.. Esasta bazı itirazlarımıza rağmen üstâdınkiler ömek eserlerdir. Ama dâva bu değil ki... Bir çiçekle balıar olmaz ki... Ecdâdımız aıübârekler yazmışlar da yazmıslar; ucu bucağı yok kütüphanelerimizdeki yazma eserlerin.. Bunlarm işlenmesi, kullanılır hâle getirilmesi için büyük yatırrm gerek, tarihfiloloji usullerinin uygulanması gerek... Yaa işte böyle «Fetih nesli kardeşim». o yazında sözünü ettiğin fethedilecek yerlere benim pek aklım ermiyor ama bana sorarsan fethedeceğin yerler «ecdâdmın ilim, irfan yadigârlarıylaj dolu olan eski kitaplık rafları olmalı Feth'in her türlüsünde bir plân, bir usul, bir yöntern uygulanır değil mi? tşte bu fetihte senin kullanacağın • yöntem., Batılının kendi kütüphane raflannı fet hederken kullandığı «yöntem» olacak. Bu i?i, sen tek başma yapamazsın tabii. Bunu, seni yönetenlere yaptıracaksm. Örneğin şu sorulaı ve isteklerle onlann rahatını kaçıracaksın durmadan: • Benim miletimin yetiştirdiği Fârâbi'nin eserlerinin asılları nerede? Asıllariyle birlikte tenkitli baskılarını istiyorum. Yanında açıklamah Türkçe çevirisi de olsun. Aynı şeküde ElBîrünî! Bütün eserleri gelsin. Çevirileriyle birlikte Belgeliklerin de (arsivlerimde}, sayıları milyonlara varan belge lerimi teker teker ortaya çıkaracak büyük bir arastırma merkezi istiyorum. Aynca bütün tarihlerirrü İstiyorum. Söz gBİimi ecdadırnın Yaradıhş destanı, Bozkurt destanı, Reşideddin Fazlullah'm Farsça Câmi ütTevârîh'inde geniş bir şeküde varmış. Seçme mâhiyetinde olan Karl Jahn ve Z. V. Toşan yayınlarını istemiyorum. A. Ateş ir, b~şladığı tenkitli basııtun devamını ve eserın oöyle tamamlanmasım, sonra da açıklamau bir nirk çesıni istiyorum. MinyatürlU en esto nüshasımn tıpkj basırru eiimin altınoa olsun. XV yy Türk milliyetçı tarihçisi Yazıcıoğlu'nurj Selçuk nâme1?! nerede? Bu eser, pınl oın) öz Türkçe imiş de ü^telik. Tam 12 adet el vazmssı var imış Tenkitli baskıs' ve Türk narflerine cevrilniesi îçin daha ne Kactar bekiıyece^im? Hem ben bunun aslını da birlikte »örırıpk istivonım'» vb. vb. vb. Bütün bunlan büyüklerjne yaptırdığın gün. «bıınaiım») sona erecek, özlemır:i çekriğin «manevi eğitim» kendüığinden aelecek; onu artık aramana gerek kalmayacak'. Çünbü o zaman bu ksşnaklardaiı slstemli ve sa»lıklı bir biçimde besleneceksln. Oysa şımdı neyle eesıeniyorsun? İkı şeyle besleniyorsun: 1. Batıdan aldıklannla ve 2. Bolükpörçük, orasından burasından kopanlarak sana sunulan kendı kültürünle '!) Batıdan aldıklann seni bunalıma sürükledı sürüklüyor. Bıında Batının sııçu yok, hattâ oradan aldıklann fena şeyler de değıldi hani... Ama kendinde, ker.dî öz kültüründe. bu Batıdan «aldıldannı»: eritecek. sana sağlıklı. sağlam bir yön verecek unsurlar bularnadın Yani Batıdan ithaJ edilen dallar, sana artık yabancılaşrmş olan yani k.urumuş gö\dene aşılanmak ıstendı. Tabiî aşı tutmadı. Bu nokta çok önemli, burada kolayca hataya düşülüyor, tlkeJ «demagoiilere» sapıhyor: Batıyı ve son 50 yılın kültür degişimini bu nedenle suçlamak! Bu suçlama. eerçek dışı, çağ dışı. akıl dışı bir davranış olur. «Fetih nesli» kardeşım, senjı için bu çıkmazdan kurtulmanın tek yolu. bilimsel tarihfiloloji yöntemleriyle kültiir malzemenı fethetmendir!.. Fetilı vuku buldugu gün, öyle canlı. öyle saglam bir gövdeye sahio olacaksın kt, «Kültür gümriik kapısına» dikilıp Batıdan tthal edilen ya bancı kültür malzemesı arasından en sağlammı, en uygununu seçebileceksin. Ve yapılan aşılar o «aman «şıppp» diye tutacak. \'e ancak o za rnnn bir Aristo, bir Eflâtun, bir Kant, bir Hegel senin için birer anlam kazanacak; çünkü sen o zaman Fârâbi'ni, Birunî'ni, tbni Haldun'unu, Kâtip Çelebi'ni sindirmiş olacaksın. Sokak ortasından kütilphane raflanna yönelen «Fetih adımlann» kutlu, «Gazânn mubârek olsun! Üomino 19İ0 vılı başında, Mustafa Kemal Pasa. \nkara'da yaptıçı bir clurum mulıakemeslnl vazılı olaıak tiiııı Unlordıı lcumandanlıklanna vollaclı: rikirlprini almak isterii Durum muhaketnesinîn can alırı nnktası şudur: ttilâf Drvletleri (basta tneilterp) Türkive'vi her ?andan Inısatmış durıımdadırlar Trakya ve tstanhtıl"da tneilİ7İpr, Batı Anadnlııda Yunanlılar ve İtalvanlar. Güneyde Fransızlarla cevrilmis dıırıımdavız Yalnır bir tek ver acıktır: Kafkasva! 191*'de Çarlığıa vıkılmasından snnra Kafkasyada %zerbaycan. Gürcistan. Ermenistan hükümetleri kıırulmııştur. Bıınlann kuzcvinde Sovyetler bulıınmaktaclır İnsilizler. Bolşeriklerle Tiirkler arasına bir sed karmak için Azerba.vcan. Görcistan. Ermenlstan devletlerini destPklemekt» ve kullanmaktadırlar. Ecer AnarioluMaki Millîcilerie Ruslar arasmda «Kafkas Seddi» «erçekleşirse. empervalizm Türkive'vi dfirt bir viindan çevirecek ve nefes alamıvacak riuruma düşürecektir. Yenilsi kaçınılmaz olacaktır bu durıımda... Empeoalistler Anadoln'yu ele çeçirecek. ve belki de Türk halkını Bolşcviklere karşı silâhlandırarak tümrn tiimen kuzeye doğru viineltpccklerılir: voksııl kövlümiiz Rusva'da Bolseviklicin eelişmesini engeUemek ivin kuUarulacaktır. Tehlike büvüktür O halde ne vapmalı? Mustafa Keınal Pasa'nm. (lunım mııhakrırn"ii sonuçıında ahnmasını önsördüğü tedbirler: Emperyalistlerin kıırmak istedikleri «Kafkas Seddi»nl vıkmak kaçınılmaz bir çerektir. İnfiltere ve ortaklarının zaman kazanmasına meydan vernıeden Doğu bölçesinde resmî veva srizlî seferberlik yapmalı. hazirlıklı bıılıınmalı. Eeer Kafkas Devletleri. Bolşeviklerle Türkiye arasında sedleşmeve baslamıslarsa silâb kınvetivlr bu riuvarı vıkarak emnervalİ7min o»iınunu bozmalı Daha önce Azerbavcan. Gürcistan. Frıııcnistar kııkla devletlerini silâhla dize ffetirmek için Bnlseviklerle anlasmrlı Gerçfkten İnçiltere. Biivfik Savaşta Irak ve tran'ı ele geçirerek Kafkasva'va sarkmıstı. Anariolu'nıın lcıırtıılıı* savaşını doğusundan sannak planlan içindeydi. Bövlece Türk ulusal kurtuluş hareketiyle Sovyetlerin arasına girerek Kemalistleri tam çember içlne diişürecektl. Mustafa Kemal. »»rmüstii bu şridişi .. Çarlık Rusya'smın vıkılnıasından sonra Kafkasya'da oluşan lıükümptler empervalizınin rampaları niteliğine dönüşnyorlardı. Ne var ki hnnlar m20"de »nkıldılar: Anadolu kurtuluş savaşivle Bolşevikler arasındaki sed eridi. • Böyledir bizim ulusal rrurtıılu.ş tarihlmizin bir rapra^i... Cieçmişin verdiği derslere göre. vanvana yaşayan tıluslann varsılan birbirini etkiler. Yeryüzünü saran veni akımlan durdurınak tçin kurulan sedlerin hiçblri para etmemiştir. Mteldm bugün a n Hindinde olan bitenler. tüm Insanlık açısından corülmemis bir çarpıcılık taşnor. Dış politikı uzmanlan, Vietnam ye Kamboçya'da emperyalbmin TeniljrlKi üonucunda L'zakdoS^J'daki tnıvvet ripngesinin baştan sona etkilenectçinl vazıyorlan Son olavlann dalca dalca lapon ya'dan Filipinlere dek yayıldıeinı bildirivorlar. Ne v?r ki Çin I'ındinde ya.şanan Vietnam ve Kamboçva olaylan, yalnız L'zakdoğu deneesine özcrü sonuçlar dogur makla kalmayacaktır İkinci Dünva Savasından sonra ABD'nin Doğu Avnıpa'dan Okyanusva'va dek tnırduğu kusağın halkalan Içiçevdi Yunanistan Türkiye Irak • Iran Pakıstan • Afganistan Çin Hind] ülkeieri sıkı sıkıya bağlanmıslardı birbirlerine . NATO GENTO SRATO da bu seddin Atlantik'ten Oky* nusya'ya uzanan ittifak belgelerivdi. Aradan geçen föredc Yunanistan ile Türkiye çatıstilar. bir halka kırıldı. Irab daha 1950'lprrie kopmuştu. Pakistan gümbür siimbür çöküp Ikiye ayrıldı. Af«anistan rotasını ayarladı. Çin Hindindt ise empervalizme tarihin en büyük mezarlarından biri bazıldı. YF ortada kaldı Iran . Y'üda virmi milyar dolar petrol geliriyle ayakta tutular bir karanlık ülkedir İran .. Şimdi bizim sermaye sınıfınır işadamlarıyla ptkiıı gazetecileri, Tahran'a tasınıyorlar telâşlı ve hevesli... Koskoca sed yıkılınca. Asya'da bazı taşlara oynamak sevdası kaldı geriye... Domino ilginç bir ovundur. Ycryüzü politikasında het zaman geçefU bir oyun... 1920'de Mustafa Kemal Pasa bu oyunu çok iyl bildiğini dosta düsmana ispatlamıştı; O'ndan bu vana, dominedan anUyan bir kul oturamadı Ankara'da iktiılar koltuğuna... rarihin En Büyük Zaieri... )KTAY AKBAL «Büyükanneciğim benim kolum da bir agacın dalı gibi üyüyecek mi?» Fransız yazan Claude Julien yaşlı bır Vietnamlı kadınla ralannda geçen konuşmayı şöyle ardatıyor: «Ak^amkı alârm rasmda Kuzey Vietnamlı bir kadınla Hanoi yakınında konulyordum. «Amerikalılar bize yaptıklannı anlayamazlar» dedi. ?ünkü onlan kimse bombalamadı.» «Aynı acı deneyi Amerialıların yasamasını ister miydiniz?» dıye sordum. «Hayır, buu hiç bir insanın yasamasını istemem» dedi. Sonra bombarıman sırasmda kolu kopan bir küçük çocuğu arüattı. Acılar :inde kıvranan küçük, yanındaKi büyükannesüıe şöyle sorıuş: «Büyükanneciğim benim kolum da bir ağacın daü gibi ;krar büyüyecek mi?» Daha 1966'da «The Tirr.es» gaaetesi kesin j'argıyı vermişti: Vietkong'un yenilgiye ugramasına olanak yoktur. Bunun neeni halka, Saygon'daki hükümetlerden çok daha yakın olıası, Vietnam sorunlannı daha iyi bilmesi, ulusal onur ve baımsızlık konulannda çok daha bilinçli olmasıdır.» Evet, kaçınılmaz bir yenilgivdi bu. ABD, tarihinin en büyük ozgununa uğradı... 150 milyar dolar, yani 2.100 milyar liradır ietnam savası dolayısıyle Amerikan hazinesinden çıkan... Soaga atılan bir para, daha doğrusu Vietnam halkını ezmek, ndirmek, yok etmek için kullanılan bir para... Bu gideri Vinam halkı arasında paylaştırsalar adam başına yedı bin doır düşecekmiş! Tutulan istatistiklere göre ABD Vietnam saaşı boyunca Güney ve Kuzey Vietnam, Laos, Kamboçya'ya ım yedi milyon aia yüz bin ton bomba atmıs... Bugün bunır hiç bir işa yaramadı, otuzbes yıldır özgürlük ve bağımzlık için çarpısan Vietnam halkı dlrendi, dayandı, savaştı, Idü öldürdü, açlık, joksulluk çektl, ama jrenilmedi. Tarihin en büyük destanını yazdı Vietnam ulusu. Tarihin a büyük zaferini kazandılar sonunda... tç ve dıs düşmanlar l ele vermişti. Yaün ajak, yoksul, ama inançU, güçlü bir lusu ortadan kaldırmak için uğraşıyorlardi yıllardır. önce ransız sömürgecilori, daha sonra dış güçlerin aracı olan haıler, onlara yardım eden Amerika... ABD ordusuyla, donanlasıyle, hava gücüyle katıldı savasa, olanca agırlığını koydu. ma yenemedi, ezemedi bu bağımsızük, ulusal egemenlik, ozUrlük savasçüanm... Kopan kollar, bacaklar geriye gelmedi, ma otuzbeş yü içinde ardı arcüna yeüsen kuşaklar elden ele islim aldı bu savasçüığı... Baskan Ford, •Amerikan tarihinde bir çag kapanmıştır» emiş. Truman, Eisenhower, Kennedy, Johnson, Nixon, Ford, u en igrenç, en çirkin savaşın kahramanlan olarak tarihe eçecek. Önceden sonucu belli bir savaştı bu. Hiç bir zaman gemenlik, özgürlük için savaşan uluslar yenilmemişlerdir. >ıs güçlere sırtlannı dayayarak kendi uluslannı ezmeye kalkıinlara destek olmak da hiç bir zaman büyük devletlere yaîrlı sonuç sağlamamıstır. Mustafa Kemal'in yaktığı ulusal agımsızlık ve özgürlük meşalesini söndürmek olanağı yoktur rtık. «Ya bağımsızlık, ya ölüm» dedi mi toplumlar, ergeç zasr© ulaşırlar... Bir derstir bu... Anlayana, duyana, görene... İşte otuz yük diktatörlükten sonra halkın egemen olduğu Portekiz... Iş; ABD'nin düşmanca davranıslanna ragmen yurduna geri önerek Kamboçya'yı yeniden bağımsız bir ülke hahne getıîn Norodom Sihanuk.. İşte hain Kao Ki'lerin, Van Tiyö'lerın ltınlannı denk yaparak apar topar kaçtıkları Vietnam... Topımcu görüşler egemendir bütün bu ülkelerde... Zorbalık son ulmuştur, dış güçlerle işbirligi eden vatan hainleri yerle bir dilmiştir, uluslar kendi istedikleri, özledikleri, kendi elleriyle urduklan, sa\oınduklan bir sosyal düzene kavuşmuşlardır. lunu kimse. hiç kimse önleyememiştiT «Benim kolum da bir ağacın dalı gibi büyüyecek mi?» dıye sran küçük çocuk bugünleri gördü mü? Gördüyse yitirdiği olunun yerinde bir özgürlük ağacımn yeşerdiğine tanık oluor şimdi. Ürünleri tüm ulusun malı olacak, bir bağımsızlık, zgürlük, eşitlik, insanca yaşama düzeni... Otuz beş yülık bir avaşm verdiği derslerden yararlanmasını bilmek gerek... [alk bilinçinin, halk özleminin, halkın savaşma, direnme, daanma, yaratma, başarma gücünün nasıl bitmez tükenmez bir azine olduğunu görmek, anlamak. bütün bu olaylardan bir eyler öğrenmek gerek... GÜNÜN KİTAPLAHI VE VVERNER KELLER Ruh çagrma,h««pnotizTna ParapsitokyJetepati ve BASKAN YAINLARI A.Ş. tDEAL KİTAPLIK Serisinln 47. kltabı sna gânıok için gerekii TEK KİTAP! Falohfrn karanfck dünyiv KOZA YAY1NLARJ NDA! Lângelot ve Sarı Denizaltı Dağıtım: BATEŞ «YOksek gerüimfi..!WOkemmel CETİN ALTAN büyük gözaltı bilgi yayınevi FRANSIZCA ÇEVİRİSİ AVRUPA DA / BÜYÜK ILG.İ UYANDIRAM ESER / « ^ « B A S I M ZARINA BAŞLAMAK affor timuçin Kendi yayınlannın ikinci kitabı / Roman, 12jj lıra Afsar Timuçin, PJC.: 1381, Sirkeci, tst. / Dağıtım: GEDA * Birinci kitap: BÖYLE SÖYLENMEU BİZLM TÜRKÜMÜZ / ŞÎÎRLER, 10 LtRA (Tek isteklerde pul gönderiniz) CAN YÜCEL BIR SIYASININ ŞİİRLERİ İkinci baskı çıktı KONUK YAYDÎLARI P. K. 749 ISTANBLX Bugün: tzmir Gündüz Kitabevinde Saat 14.00 18.00 arasında Can Yücel kitaplannı imzalıyor. bilim ve sosyaliziiı ATAÇ SOKAK, NO 36/2 YENİŞEHİR ANKARA DEVLCT VEtHltlSl Butun polıtık ve askeri liderlerın başucu kitabı EtRCfK YffVilffVi 'pJt655ıstanbol uzcmnc carl von clausewitz Savaşın. poiüıkanın oaşKa araçlar'a devami oidugunu poiuın ıhbKiierden DagımS12 duşunuiemıyecegını tanhte HK deta somui oiaraK onaya Koyan askerliK ve savaş sanatmın oimez Kiasıgı SAVAS T1RJNİMIZI. DÜNMNM CT BİrÛK KUTUPHMlieRİNDE BİLE BUIUMMYHI DRİJİNM BEL6ELERDEM BBREHaİM. dizisindesunar 45 inci kitap: prof. dr. cavitorhan tütengil ^ W«Uy^ KHSAL TÜRKİYE'NİN YAPIS1 VE SORUNURI 20 lira V4V/V ORGAMARI I ;ST^L!f\l 'II V.İ.LENİN Emek 1. YeniMayat 1 2.3. K A T K I > ' r " ' l 5.,..u ».ri.ı * rcjjlı 60 Tl Mtm* Biçderilir. PEKIN MOSKOVA CATIŞMASİ Ib TL, acac.yafı ı 1500 Yıll k DUN KÖLEYDİK BUGÜN HALK1Z J.D.BERMAL MARK VE BİL TL. BIR IAKÎMİ IOO LİRA ÇIKTI •^İKONUKYAYINLARI Çagımızda. da (poshı göndcrile bilir; 10 « y J dahı laıto istekltrte %2 4YD1NL1K VAY1NLAKI P X 242 Aksara; • tst. imhrim jaılıltr.. BTEME «DRESİ: MTM YtYINURI Evkat Sok.' »o 17 ı? 12,50*31*. \ " <• 7,5 Şy UtüSAL KURTULUŞ SAMIİ Dağıtım ve ö'demeli isteme adresi: . GÜNEY FİLM YAYIIMLARI sakıtağacı cad.2 Beyoglu İSTANBUL . GE.DA yılmaz güney ÜÇÜNCÜ DÜNYA EJuÖov A.İskenderov Çemtcrlıla; Istantml
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle