11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÖRT CUMHURÎYET 15 Mayıs 1975 >£*&k&4&46 OLDuKZATfK.YAPTAL1.,.. ABDSLCA RAZİYE 5 Birini aldı sonrs kasıklardan, tepsidetu nar taneii tabağa daldırdı, üç kaşık dolusu nar attı ağzına arkası arkasına. blr yandan tia konusuyordu çiğnerken. Çok iyi bir ailenin kızıdır, baba kolundan da, ana kolundan da soylu. öylesins ki, kanına islemiş soyunun Ustünlüğü, etine sintniştir. Onu dağ başında bıraksak... bıraksaydık demek istiyorum, daha küçükken... Soyunun kalı'ımı ile en uygar düzeyi kendi başına buiurdu. Buniarı bana alçak sesle söylemesi gerekirken dayım gittikçe yükselerek, nerdeyse bağıra bağıra anlatıjordu: Nice aile çocuğu vardır ki, ne egıtim para eder onlara, ne öğretım, sopa ile dövsen adam olmaz. Bense onu aldığımda, anaüindan babasından ayırarak değil, hayır, çünkü önce babası, sonra da anası ö'.müştü, kiıçürük bir kızdan. evet çok küçüktü. size de yaanıştım o zaman, annen mektubu göstermiştir sana, olgun bir insandı bu. küçücük bir kızdan umulmayacak kadar olgun. Başka kimsesi de yoktu. ne kardeş. ne dayı, ne amca. hiç bir kimsesi yoktu. Soylu bir ailenin kimsesiz kalmış kızıydı ve elbet ben onun kalıtımının zenginligini destekleyecek, evet sadece destekleyecek bir davranıştan geri duramaıdırn. Evet, kızım yaptım onu. Birden kesti konuşmasını, dursrunlaştı, karşılaştığımızdan beri belki ilk kez duygulu, arımalı ve acılı bir aniatımla yüzüme baktı. Rücgir denemeyecek hafif bir hava yer degijmesinin önüne düsmüş birkaç sinekle birkaç an. dev gök gemilerinin agırlıgı ve yavaslığı i!e gö~lerimizin önünden batıya dogru geçtiler. Delıp gittiğimi sanan da'm. anlattıklanna önem vermemi sağlamak istermişçesine, yüksek sesle: Bunlan biliyordun, degil mi? diye sordu. Ve benim yanıtımt beklemeden az önceki coskunluğunu yeniden bularak sürdürdü sozlerini: Benim bu davramşımı acıma, lyilik, kimsesizlere yardım gibi. tuzu kuruların kefaret ödemesine benzetmek tümden yanlış olur. anlıyor musun? Ben . Ben acımayı, kendine acmdırmak kadar aşağılık bulurum. tnsan denilen yaratık hayvan degildir ki, onu doyurmakla vicdanımız rahat etsin. Nedir vicdan? Gerçek bir sonı degildl bu, ama dayım yineledi onu: Nedir? Rahatlığuı, mutluluğun korkusundan başka bir şey mi? Onun övülmesi, mutsuzluSun varlıgına, hem de sonsuzca var Yazan: Melih Cevdet ANDAY olacagms lnanmaktan bftsk» neyi gösterir? Vıcdanı tanımayan ilkcag, bugünun sahteci ncdanından daha soylu însan yaratmısu. Doj ruluğun jolu bajka yerden g«çer. Hayvanın da yışama hakkı vardır, bu hakkını kullnnırken bizim yardımımızı gereksemez. Ona do*a öğretir naaıl yaşayacagını. Biz bütün çu üstün saydığunız bilgimizle dognı dürüst giinümüzü kurtaramazken, klorofilli bitkiler güneş enerjisüıi kendine yarar duruma getirebiliyor ve bunun için de yanmdaki otun yardımını dilenmiyor. Hayır. doğanın verdiklerini. benim, senin, onun dağıtımına bırakmak aptallıktır, böyle bir düzen alçaklıktan ba$ka bir jey defcildir. Kendisine de. bana da »arap koydu. siserin içindekini tükeui. Nan yeniden kaşıkladı. Öyle iştahla yiyor ve öyle icine sindirerek içiyordu ki. yiyiD ictiklerinin onda o an enerjiye dönüştügünii jtbrür gibi oluyordum. Klorofilli bitkiler gibi. Belki yol yorgunlufundan. belki de içirıe yeni (tirdi^im bu dofa parçasımn üzerimdeki büyülü etkisinden olacak, dayımm açtıgı konuya katılmak için icimde hiç bir heves d\ıvmuyordMm. Diyebilirim ki, onu dinlemiyordum bile. Çok az tanıdıjfım. ancak seriivenlerini merakla dinlemi? oldujrum dayım. Rerçekte karşıhklı konuşmaya pek de yatkın b:ri gibi gelm;>ordu bana. Bunu sonraları çok daha iyi anladım. Onun konujması, kimsenin kanşmaması gereken bir işleviydi. İçme, yeme, odun yarma, daglara avlanrnağa gitme, hatta köylü ile üretim gibi, din gibi. ya?ama biçimi gibi konularda çeki?me. sonra Vedia'nın kisiliğindeki olgurla?mayı arasız denetim. dahası yurt ve diinya sorunlan, bütün bunlaı. yaçarnmı her an değistirmek, yeniden baslatmak için sıralannı bekleyen, aklmdaki binlerce tasan benzeri, sadece onun olan etkinliklerdi. Bu yüzden olacak, Ugilendiği kontüarm •birirden ötekine hiç bir neden. sıra gözetmeden, pipolrnnı defiştirir, ya da yatağında »ağından soluna döner gibi jjeçiverir, en önemlisi, bu durumîarm h?r birinde yaimzca o durumun adamı imiş gibi davranırdı. Vedia'yı evlât edinmesi hikftyesinden. klorofilli bitkilerin güneş ener.iisini emmeleri konusuna, vicdan sorununa, ilkçağa, hsyranlann yaşama haklanna geçişi de bunun bir örneğiydi. Sonralan bu tutumu çok daha yakmdan gördüm. Dayım «toplan» borusunu duymuş bir er gibi. yaşından umulmayac»k bir çeviklikle yerinden fırladı, kıllı göğsünü kaşıyıp omuzlannı hulı hızlı sıvaıladıktan sonra, denizden çıkmış, ya da taşıdığı ım çm'almm altından kalkmı? gıbi şöyle bir silkindi. (DEVAMI VAR; Olaylı Yıllar ve Gençlik Vali Vefa • Poyraz'la görüşmek için makam odasına geldiğimizde kapı açıldı ve sağcı örgütlerin temsilcileri boşalmaya başladılar Harun KARADENiZ Protesto eylemleri 1969 yılındo daha 6. Fî/o ge/meden başlatıldı Kanlı pazar olajrı tek başına bir olay dejfildir. Bir olaylar dizisinin son tıaikasıdır. 6. filo\aı protesto olaylarının hakkır.da çok şeyler yazüdı çıziloj. Fakat özeliikle kanlı pazar adı verilen olayın hakkında yazılanlar çok yetersiz. Ben burada bir özetİeme japaoagım. Fakat sanınm ki bu özetleme yine de kanlı pazar hakkında yayınlanmış en geniş döküman olacaktır. 1968 temmuzundaki filo olaylarında çok tiağmıktık. Plansız ve programsız bir protesto hareketi koymustuk ortaya ve üstelik V'edat Demircioğlu tardeşimizi de şehit vermiştik. Vedafın anısı tazecikken, sanki hiç birşey olmamışçasına filo yeniden geliyordu. Acımız ve kinimiz büyüktü. Filonun geleceğini ocak ayının ilk yansında öğrendik. Bu kez filojTi nasıl protesto edecegimizi dü?ünmek ve planlamai için yeterli vaktimiz vardı. İlk yaptığımız iş, Istanbul'daki devrimci örgütleri toplantıya çağırmak oldu. 28 ocak 1969 da toplanarak filoyu protesto hareketini yürütecek bir «Day«nışroa Kuirulu» kurduk. Bu kurul bütün olanaklan araştıracak ve yapılacak eylemleri yürütecekti. Ancak kurulun ilgllendigi konu yalnızca lilo konusu değildi. Örnegin gündeme alınan konular arasmda, tütün üreticileri, Teksit grevi, Halk Oyunculan riyatrosunun yakılması. Marmara denizinde kullanılan tirol ve kiiçük balıkçıların ezilmesi, madenler sorununun yeniden ele ahnması, 968 işgali mahkemesinin dururnu, genel olarak örgütlenme ve benserleri. Ele alınan konulann çokluğu Eörev bölümünü gerekli küdı. Ben «. filoyla ilgili olarak görevlendirilenler arasmda 3er aldım. O kadar yofun bir çahşma gerekiyordu ki günlerimiı yetmi Temmuz 1968'deki filo olaylarında çok dağınıktık. Plan sız, programsız bir protesto hareketi koymustuk ortaya ve üstelik Vedat Demircioğlu kardeşimizi de şehit vermiştik. Anısı daha tazecikken sanki hiçbir şey olınamışcasına 6'ncı Filo yeniden geliyordu. tlk yaptığımız iş, İstanbuT daki devrimci örgütleri toplantıya çağırmak oldu. 28 Ocak 1969'da toplanarak filoyu protesto hareketini yürütecek blr «Dayanışma Ku rulu» kurduk. Bu kurul. bütün olanaklan araştıracak ve yapılacak eylemleri yürütecekti. Altıncı Filo'yu protesto için 40'tan çok eylem planlanıyor yor ve gece bir kaç saat uykuyla yetınmek durumunda kahyorduk. Dayanışma kurulu üyeleri devrimci örgütlerin temsilcilerin den oluşuyordu. Bu üyeler filo konusunda yapılabilecek her türlü hareketi bize iletecekler ve bu eylemleri değerlendirip uygulamak bize ait olacaktı. Daha :lk toplantıda bir çok öneri gelmeye basladı. bul'da değil, bütün yurt çapında olacaktır.» «Sizi ne teşvik ederim, ne de kanun dışı bir eylem olduğu takdirde müsamaha gösterebileceğimi söyleyebüirün. Enmiyet kuvvetleri kanunun geregini yerine gıetirecektir.» «tdarenin tarafsızlığına inan mıyoruz. Komandolann katüdığı hareketlere devrimci öğrenci örgütleri katümış olsaydı muhakkak ki birçok arkadaşımu tutuklanırdı. Komandolar için hiç bir işlam yapılmamaktadır. Aksine teşvilc gördüklerine tanık oluyoruz.» Düzensiz tartışma Pojraz'ı tazdırdı. «Burada tartışma istemiyorum. Kanun sımrlan içinde kalmava mecbursunuz. Aksi halde polis kimseden emir almadan harekete geçecektir. tdare olarak bizim kanunlara karşı sorumluluğumuz vardır.» «Bizim sorumluluğumuz yalnızca kanunlara karşı değil, tüm ulusumuza karşıdır. Biz kendimizi ülkemitin geleceğine karşı sorumlu görüyoruz ve bu nedenledir kı, filoyu protesto edeceğiz.» Vali görüşmenin bittiğini söyleyip odasma geçti. "bat güıfü'PTloyu'"Ordu raerk«zine liyle haMçe »*6f," sonri TBOİSd ~ şikAyete gidişte bizi bu açıdan duvara yaslanıyonnuş gibi yaparahatsız ediyordu. rak yapıştınverij'Ordu. Etiketi otobüs duraklanna sinema girişTaksim'den Harbiye'ye yürürlerine, resml binalann girislenken Hılton Oteli girişi >atanlannne böylece yapıştırınca dönüp da bulıınan bir «Mobil» bayrnAı bskmak bile gerekmiyordu. indirilip yırtıldı. Radyoevinin (car Tarih 10 şubat 1969. Sabahm şısmdaki «Türk Ameriknn Dıs erken saatlerinde 8. Filonun Ticaret Bankası» taslandı ve cam gernileri gelerek Dolmabahçe Ka lan kırüdı. Toplum polisleri banbataş açıklanna demirlediler. ka önünde barikat kurdular ve Dolmabahçe rihtımı askeri böl biz yürüyüp geçtik. KalabaiiK Harbiye'nin giriş kapısında durge ilân edilmiş durumda. Sabah saatlerinden itibaren du ve şu sloganlan söylemeye gençler de toplanmaya başladı başladı: «Milll Ordu», «Ordu lar. Hemen herkes ayakta, örgüt Gençlilc Elele», «Bağunsız Türkiyöneticileri örgüt merkezlerinde. ye». Haberler gidiyor haberler geliKomutanla ftörüşme talep edilyor, her an yeni btr olay patla di. Komutan bir heyetle görüsoyabilir. Filoyu bofaz sulannda bilecegini bildirince Mustafa Gür gören lnsanlar devrimci örgüt kan, Enver Nalbantoğlu, Mehmct lerin çevrelerinde toplanıyorlar. Mehti Beşpınar ve ben görüşmeToplantı yerlerinden birisi de ye gittik. 1. Ordu Kurmay BasİTÜ'nün Gümüşsuyu bahçesi. 6. kan» Necati tşçen bizi kabul etti. Filoyu protesto toplantüannı Ve sakin bir sesle ne istedigimızi yürütecek arkadaşlarla birlikte sordu. Bazı arkadaslar filo ve ben de oradayım. Bizim kararımız emperyaltzm üstüne btrseyler küçük gösteriler yaparak filonun söylemeye baslar başlamaz komu gidişine yafcın büyüfc mitinge ka tan kararh bir ses tonuyla ve dar potansiyel oluşturmak fakat oldukça da sert bir biçimde: harcamamak. Son toplantıda bü«Orduevi giriş kapısını derhal yük halk kitlesiyle yürümelc ve boşaltm. Ben görevll bir asker protestoyu bitirmek. olarak size bunu söylüyorum. He10 şubat Rünü İçin düşündüğü men çekilip gitmezseniz müdamüz de bütün şehirde bildiri ve hale ederim.» afiş dağıtmaJc. Birçok örgut ve Bu fcez ben söz» kanştun ve kişi Rörerlendirilmiş durumda, arkadaşîann heyecanlannın yükTaşlıtarla'dan, Sanyer'den, Pen sek olduğunu, blzinı de bir olay dik'e kadar blrçofc yerlere yazı çıkmasmı istemedigimizi ve helar yazılıyor. aflsler asılıyor ve yecanlı topluluğun isteğl Üzerin9 etiketler yapıştjrüıyor. Biz 10 pörüşmeye geld^imizi, olay çıkşubat için özel bir çağnda bıı maması için çaba harcanması lunmamıştık fakat binlerce Bğ gerektiğini belirtip herhansl bir renci Oniversite bahçesinde top müdahale olmamasını ricft etlandı ve çeşitli slopanlar söyle tim. miye başladılar. «Filo defol», Doğrusu ben komutandan bazı «Geldikleri çibl giderler», «Pilo arkadaşlann beklediği gibi cAfedışan». «Kahrolsun emperyalizm» ve benzerleri. Heyecan her rin» beklemiyordum. Fakat kovul geçen dakika artıyordu. öfleden mayı da beklemiyordum. Evet sonraya kadar bu böyle sürdü. biz düpedüz kovulmuştuk, ben Sonra yürüme karan verildi. ön komutandan Itidal ve stikunet ce Taşicışla"y» ve oradan Tak tavsiyesi beklerken, iüdal ve süsim'e yüründü. Taksim'deki A kunet taJep etmek zonmda kalmıştım. Geriye öfrencilerin yaUtürk anıtına tizerinde «Atam geldikleri 0bi gitmislerdl. Yina nma döndüğümüz zaman ben kopeldiler GELDİKLERÎ GÎBt Yî mutanla görüstURÜmüzü söyleyit) NE GİDECEKLER» yazıU TMGT Taksim'e yürümeyi önerdim. G«tarafından hazırlanmış çelenlç rüşmede konusulanlar hakkında konuldu. BagımsTzlık ve filo üs bir açıklama yapmadım. Ancak rüne konuşmalar yapıldı. Filo «Olgun Türk gençlifi olarak bir gidinceye kadar heyecan artarak olay çıkarmadan Taksim'e gitmek ve sonra, dagümak gerektisürecekti. ğini» söyledim. Taksim'den Elmadag yolu ile Fakat benden sonra sOs alan Harbiye*ye yürüme tefellf edildi. Ata'ya yapılan şikâyet bir de Beşpınar ise: orduya duyurulacaktı. Dogrusu «Komutamn çok memnun oldu orduya böyle bir yaklaşım bizim gntm ve bize «Ah ben de siTt\ canımızı sıkmıştı ve üstelik bu olsaydım da sirinle yürüsevdim» yürüyüş bizim bastan planlama dediğini, söyledl kalabalıga. Bu dığımız bir yürüyüştü. Fakat yü sözün gerçekle en ufak bir üp*i rüyüp harekete sahip olmak ge yoktu. Biz' asker ve polisin mflrekiyordu. öyle yaptık ve kitle dahele etmemesinl rica etmiştik ile beraber yilrüdük. ve polis kanşmazsa olay çı*0111Sözün burasında bemen açıkla yacağına söz vererek komutanmalıyız, öteden beri bizi rahat dan aynlmtştık. sız eden bir yBnelim cunta darFazla bir olay çıkmadan geri besine ortam hasırlayacak kanlı dönüp dagıldıkçatışmalar çıkanlmak tsteniyor 10 şubat sünü Istanbul Üniverolmasıydı. Zama« zaman karsı sitpsi nüyük giris kapısına 4fi laşrp bentmsemeditimiz bu yö metre ebadmda bir bez pano s» nelime göre: çıkacak anlamlı ça sıldı. Üzerinde «R. filo defol, Vetışmalar sonunda ıktidann aczi dat Dernircioğlu'nu unutmadık» ve milll sorunlardaM tavnndan yazıyordu. dolavı «devTimci subaylar» (!) Ankara'da FKF11 gençler ise iktidara el teovB«ütlcr ve Türkiye antiempervallsi btr çizgiden Zafer Alamnda ABD bayragını başlayarak devrimd vönde iler yaktılar 10 şubatta. liyecekti. Biz tse tepeden bir ÎARIN: devrim* tnanmıyor ve cınta ihtimalini bsnr>rtrran her hareket•en rahatsu "'uvorduk. 10 juBAl'KAK O L A î I 40'dan çok eylem Filo olaylannı yürütecek arkadaslar olarak kırktan fazla eylemi değerli bulduk. Ancak bunların hepsini uygulamak olanağı yoktu. Olaylann akışı içinde her an yeni bir eylemi ortaya koyacak şekilde hazırhgımızı vaptık. Her an yapılması mUmkün olan eylemlerin altmı çizdik. Bunların ne jMman ve nerede yapılacağını saklı tutuyorduk. Ancak vilayete erkenden müracaat ederek birçok yerde gösteri olanağını sağladık. Bir başka deyişle filonun Istanbul'da bulunacağı her glin için gösteri yapüac&gı vilayete hildirilerek k&nunî yükümlülük yerine getirildi. Biz istedigimiz gün istediğimiz gosteriyi yapabilme olanağına kavuştuk. Daha önceki filo protesto olay lan çofunlukla üniversiteli genç ler arasmda kalmış genis halk yıgınlanna varamamıştı. Bu kez tersini planladık, mutlaka geniş halk >iğınlan protesto nareketine katüacaktı. Pilonun limanlarımızda bulundufu her gün yapılacak olan protestolarda kamuoyu iyioe haarlanacak ve sonuçta bir büyük miting île protestolar noktalanacakü. Bu son mitingin 4050 bin kişilik olması amaçlanclı. Gerçekten planımız büyük ölçüde uygulandı ve biz son mitingte 40 bin klsilik kalabahğa yaklaştık. Eylemlerimiz filo gelmeden başladı. Elimizde var olan bütün adreslerle iliskiler kuruldu. Esasen bizim dışımızda da filoya karşı protestolar düzenleruyordu. DiŞi BOND Bildirilere el kondu 9 şubatta Dolmabahçe'ye inip di reniş andı içilerek gün başladı. Bir grup arkadaş Dolmabahçe'ye indik ve sol yumruklar havada and içildi. «Bu güç 6. Elonun karşısındadtr. Bizi çiğnemeden lstanbul"da dilediklerinc» gezemezler» denildi. Üniversitelerde forumlar düzenlendi. Filo protesto edildi. İTÜ'de boykot kararı alındı. Bu boykot, o günlerde devam etmekte olan «Asistan boykotu» nu desteklemek içindi. 20.000 bildiriye polis, matbaadayken el koydu ve bildirileri ge tirecek arkadaslan gözaltma aldı. Bu büdiriler onar binden iki cins b i 1 d i r i y d i . Sayısı çok olduğu için, tnatbaada basımı yoluna gidilmisti. Sekiz şubat günü öğleden sonra bildiriler matbaadan alınacaktı. Bir kaç arkadaş Cağaloğlu'na bildirileri almaya gitti. Bildirileri matbaadan alırken, polis bildirilere el koydu, \e Necmi Demir ile Yusuf Gömleksizi gözaltma aldı. GARTH Vefa Poyraz'la tartışma Tarih 7 şubat. Zamanın Istanbul Valisi Vefa Poyraz, övgiit temsüPilerini toplantıya çagırmış. Toplantıya çagrılan orgütler arasmda sağcı dernekler de var. O zamanlar iyice göstermelik örgüt durumuna gelmıs bulunan MTTB, TMTF ve Komünizmle Mücadele Demeği gibi güdümlü örgtitler de bu çafnya katılanlar arasında. Valinin çağnsı sabahleyin olduğu ve biz o saatte Vedafın öldürüldügü yerde basın toplantısı yaptığımız için vilâj'ete geç kaldık. Vilâyete vardıgımızda T *ali ile göriişeceğimizi söyleyip makam odasına yanaştığımızda kapı açıldı ve bizden önce gelen sagcı ötrlitlerin temsilcileri dışan çıkmaya başladılar. Biz girdik içert, bizimle birlilrte bir ikt sağcı örgüt temsilcis' tekrar girdi. Vali önce gayet sakin başladı soze. yasalara aykın hareket edil memestni Istedi ve: «Dost ve müttefik bir devletin rionanması şehrimize eelmiştir» devinee. devrimci örgütler adına ben konuştum: «Amerika'nın dost olduguna inanmıvoruz. Amerika'yı dost ve müttefik olaraV kabul etmiyoruz» dedim ve ekledim: «Amerika Törldye'nin ve Türk halkJnın dostu defildir, bu nedente bic filo; ı protesto «decegiz. Üstelik bu Drotesto yalnızça Istan. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi bildirilmiştir. Baskanlığından Istanbul DMM Akademisine bağlı Zonguldak Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi Baskanlığından Valiye Protesto Vilâyete bez afiş Tarih 9 şubat. Bize iki gün ön ce Emniyet kuvvetlerinin tarafsızlığından ve kanunlardan SÖÎ eden Vali, hukuk dışı bir davranışla bildirilerimize el koydu. Amerikan 6. filosunun gerçek yüzünii balka iletmek üzere brstırdığımız broşürlerimizden 20.000 tanesine polisler tarafından el konması üzerine Valiye bir telgraf çektik. Büyük bir bez afişi Vilâyetin giriş kapısınm yanına astık. Bu afişte şunlar yazılıydı: «Vedat Demlrcioğlu'mı unutmadık. Altıncı filoyu, istemiyoruz». Bu afiş. bir süre sonra indirtldi tebii. Fakat o günlerde arkası zcmklı ve tizerinde «Filo. defol» ypzan etiketler, bir çok gencin cebinde dolasıyor ve en olmadıit yer lere yapıştınlıyordu. Bu tip etiketler> polisin ugraşması miira kun dejildi çünkü. bir etiketi elmin isine alan gc • bunu di i DENiZCiLERE VE HAVACILARA 56 SAYILI BiLDiRi 20 mayıs ile 11 temtnuz 1975 tarihleri arasında 09.00'dan 17.00'ye kadar aşağıdaki noktaların birleştigi saha içinda seyretme, demirleme, avlanma ve bu sahanın 6000 metrey« kadar olan yüksekliği can ve roal emniyeti bakımından telikelidir. KARADENtZ ŞİLE 1 lnci nokta: Eniemi 41 derece 12 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 32 dakika Doğu Z nci noku : Enlemı 41 derece 10 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 32 dakika Doğu 3 üncü nokta : Eniemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 32 dakika Doğu 4 üncü nokta : Eniemi 41 derece 09 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 50 dakika Doğu , DENtZCÎLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYOH3UJR. (Basın: 156753831) [Kesin Kayıtlar Yapılacaktır] Terlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi Maden Bölümü Içic ön kayıtlarını yaptırmış bulunan öğrencllerden Lise çıkışlı A türü Fen puanlan 351.000 ve Sanat Enstittlsü B türü puanlan 368.000 ve daha yukan olanlann tstanbul'da t.D.M.M.A. Zonguldak'ta Z.D.M.M.A. kayıt bUrosuna başvurarak kesin kayıtlannı 22 mayıs 1975 günü saat 17.00'ye kadar yaptırmaları gerekmektedir. Bu öğrencilerin isiro ve soyadları fle puanlan adı peçen Akademilerin Kayıt BUrolannda ilan edilmis olup gerekll belgeleriyl» müracaatlan duyurulur. (Basın: 156463850)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle