Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DÖRT CUMHURIYET 11 Mavıs 1975 föH ABDSLCA EDtBİ1AT'M/Atl. M RAZİYE 1 Sevdalanmaya gidiyormuşum meğer . Bunu daha once bır kahın bana soylesevdl, kuşkusuz gerı dönmeye kalkmazdtm, ama bu sevdanın nerede, nasıl karşıma çıkacağını düşünmekten belkı de olayların sırasmı bozardom, zamanı alt üst ederdım. Geleceğımızı bılraernektır bızı zamanın lçıne sokan Yoksa bır gun dızlerıne dokunur dokiıiırnaz onun soyunuvereceğıni büıp de beklemek, bır olümlünün sabrını aşar. Dağdan kopan ve yuvarlanıp yola duşen tas nedenıyle ancak blr hafta once geçışe açılabilmış olduğunu soyledlklerı yolcuların bırbırlenne ve hep «ynı sozcüklerle, hep aynı şaşma Unlemleri çıkarak, bıkıp usanmadan kaya parçaları dolu donemecl, çok agır va sarsıla sarsıla geçtlkten sonra, saga dönup inışe koyulduk ve bir yanında denlz yanı okalıptüs ağaçları sıralanmıs, dt» yanı ta d»ğın eteklenne değın zeytin agaçlannın bugu'u yeşıli ve sıcaktan tttreyen örtüsü ile sanlmıs uzun yola gırdık. Menzıl yaklaşırken maklne, ahırma donen ata benzer, sabırsız yolcu için ve kendılığınden hızlamr sankl, saga sola sekerek Dayımın mektuplarından (kl tanhleri epey eskımış olmalı) aklımda kalarüan bir araya getırecek ve kımi yolcunun inmeye hanrlandığını gorerek, bır de evlerın, bostanlann, eseklerın, küçuk çocuklarm sıkJaşmasından, koye geldığimızı anlıjordum, ama sabırsız degıldtm. Bir bakıma sabırlı olmaya geliyordum burara Yalnızca kır yasamını bilmedığun lçta degıl, ozgurlugumü kım bilır ne surem boyunca daral'tığım, o gune degm bılmedığım bır başka düzene sokmak rorunda kald ;ım içın Burada geçecek günler, aylar yıtmış savılsa da ne çıkar dıye düşünuyordum Geııçtım, yıtırmek içın çok ömrum vardı Belkı de bu yuzden dıye geçınrün içımden, bu comert du\ gululuğumdan otürü ddullendırlldım. Yıtıren kazanır, evet, ama o'nu blr akşarn Uzeri, karanhk bastıgı saatlerde, bır daha hıç gormemefc üzere yıtıren ben, nasıl olur.da kazançh sayılabılırım* Ödul onu tanımakla venldı bana, onu sevmekle venldl, o kadar. Kuru dereyt geçip benzincinin önune g«lınce mınıbus durdu, şoför diklz aynasından benı arayarak: Burada lneceksiniz, dedl. Çıklet çığnedığı içın, bırtnın takhdını yapar gıbı konuşuyordu. Bakısından, nedense, berum hareketlerıml incelıyormuş kuşkusuna kapıldım, otuz kilometrelık yol boyunca ılk ke? Bu yuzden, tDemek burası» sozünu kaçııraadım ağzımdan Bılmedıgım bır yere geldıgımı anlamasın ıstedını. Gereksız bır kavgı bu. Bavjlurru ve boya kutumu alıp jolculann arasınoan guçlukie geçerek asağıya mdım Mınıbus şose bovunca koyuldu Tersı yonden nazlı Dir kaolumbaga gelıjordu. Sıcaktı Gorunumu, alıcı gozüjle ve bıraa da nedensız se^ınce benzer bır duygu ıle gozden geçırdın Toprak kuru ve tozluydu. Taşhk derenın ıki yanındakı seyrek zeytın ve yaşlı çam agaçları sıcağın altmda, başlarını onlerıne egmış gıbı uyukluyorlardı. Hıç bır >aprak kıpırdamıyordu Yalın ajak b^r koylü ço CUEU arkasında kocaman bır kopck koşarak vanımdan geçfı Bana bakmadıla.' gpçeı'îen, sonra kopeK donüp baktı Her şe> agııuic »e cıddılık ıçındeydı. ^.gaçların daha vogunlaştığı ve çeşıtlend'gı sag janda uzakta, koy e\lermın damları gnîuru\or, bunun da arkasnda ye*ıl ortulu. gor^emlı dağ vıikselıvordu Lımon kokusu se Iv nrdıı kovden Hıç kıır.sevı beklem°vc?n b'r verdı hurası F J \ azd°n de msan gere<wlı m m tadma doyuTi oinavan sessızlıgını du yujorau, kerdıne uegıi,ordu sankı Otobuste ujkusjz bır gece geçırmışt'm Snn aurak o!an kasabava varışımızda mırı ousun hareketını beklerke i br çınarın altındakı kah\ede sabahı golge\ı ve kırmıziM ça' aa i ıkı bardak ıçmıştım Sonrakı Yazan: Melih Cevdet ANDAY lns« TOİculug'Jm ise, ç«rreyl lncelemekle geç tı Yapmajı kurdugum bo\alı boyasız resımlerln hep gorunum resjnlerı olacagını düşun muştüm R«sımden başka hıç bır şey duşıinmemeye bakıvordum. Gerçekte olaylann dı şına çıktığım ıçm, bır bakıma, kendılıgmden oluyordu bu. Bu yuzden doga beni çok ılgı lerdınyordu Insanın, nerede oKa do»anın ıçmde bulundugu gerçegını sankı hiç anlama mıçtım da, ona burada, uzun ve yorucu bır yoldan sonra kavuşmuştum. Dayımın evinı bulamasam, va da onun artık burada olmadığını ögTensem de, bır ağacın altına yerleşecek, eçyamı çıkaracak, burada kım bılır ne kadar surecek konuklugumu bır tanınmazlık içınde geçırecektijn, çevresıne uymu? lcabukJu bır bocek gıbı. özgurluğun, yalnızlıgı ve doğarı gerektlrdiği duşüncesı bır ku» gıbi uçuşmaya başladı önumde Başımdan geçen olavlar'n sınırlilığıni mi üzerımden atmak ıstıyordum, yoksa gücünü topraktan alan Tanrı Ante gıbı ellnü yere dayamak bana yenıden hız verır dıye ml düsünmuştüm? însan karmaşık bir yaratıktır, kendını tarpmttir içm dur dinlen bümeden çabalar KöyU sağımda bırakarak, deniza dogru, agaçların arasındaki izlekten vurumeye basladım Burada toprak hafifçe bayırlaşıyor, bu yuzden ımş benı bavulumun agırlıgı Ile öne, asagıya çekıyordu Ayagımı taslara çarpıyordum, dengemi bulmak içın saga sola yalpalıyordum Daha gılnün erken saatleri oldugu halde günes butun gücunü duyurmaya başlamıştı bıle. Gorülmemış bir aydınlık, doğada da, «ihinde de hıç bır belırsızlıge olanak bımtanıyordu, her şeyı i!e çıplak, gizlısız, kuruntusuz, katıksızdı Ağacın, taşın, damıtık havanın bu yalın ülkesmde, sanki konuşmak lsteseniz encak eşyanm admı sovler, en ılkel Bereksemclerınızden soz edebıhrdınız. Sağırların yanında soz nasıl en gereklı olana ındırgenirse, burada da düşunce ve duygu işte ovlesine bir safiık, bır sağlamlık kazanıyor gıbıydi Bunu kendi payıma sevınçle benımsedım. Benden ojanj^ benden olmayanı, gerçek olanla bu gSrgin ve durağan evren. Sonra ince, çölr mce, yash Wr lcadm sesı keçiye «nlamadığım btr şey soyledi Bu sesin, bodur bır mersın agacınm arkasından geldıgıni sanıyorum, mersın yBpraklan gibi sivri, çın çın öten bir ses. Denizi ve evl bır anda gordum Bavu'umu, resım kutumu yere bırasıp bır ağacın dıbıne oturdum. Yorulmuştum Duşledıklenme çok uygun çıkan bu gorunum yıne de şaşırtmıştı benı Koy sanki aşağıda degıldı de, her an azar azar yukseliyordu dahası karşıya duşen dağiann eteğındesı vanı vukselıyor da. butun suları :1e bu yakaja akıverecekmış gıbı eğn duruyordu. Denızın orada edmdığı rengı verecek bır boya bulamajacağımı duşundum Ilkçağm sus taşı damarlı lâpıslâzulı lâcıvertlığmde. tek parça ve sa^larr., u<;tu az once temız lennus, va da bilinmejen bır gezegend*>n duşmuşçesme vapayalmzdı U=tunde hıç bır tekne olmaaığı içın bo ünemez ızlenımını uyan dınyordu Kovun dıbinden genış bır sazlıkla başlayan o\a yıîankau dereleri. yer yer kavak koruları ıle, rcnk değışımınden ya da ekılen bıtkmın çeşıdjıden oturu parça parça sınırlı, iş lenmış obeklenyle, goz alabildığme içerlere doğru uzamvordu Ban'ja doğru açık deniz, gokyuzü ıle bırleşıyordu Mektuplarınd kı avrmrıh açıklamalan bıi mese;.dım de. dayımın evnı ılk goruşte ayırdedebıhrdım Bulundugu her yere kendı damgasmı vuran bu acaır adam. koye üç yüz metre kadar uzaklıktakı evını, bolşenın geleneksel ' apı bıçımme UT, durmakla bırlıkte, yıne de apayn ge'.iD geçenı baktırıcı, gıderek bır konut ohıo ulmad'ğına kuskayla duşurucu bır gorunuş de kurmakla kalmamış damın tam ortas ra dıktıgı gereğıncfen uzun gondere. üstund.'kı kırmızı leke ı e olduğu anlaşılmayan kara b;r oajrak asmıştı Boylece ev bır orta ça» bej.nın şatosunu va da bı* korsamn sıg ı agTi duşunduruvo'du karşıdan <DEV\MI VAR) Olaylı Yıllar ve Gençlik Harun KARÂDENiZ 1 5 2 0 KİŞİLtK BİR GRUP GÜMÜŞSUYU YURDUNU BASMIŞ, KLLLANILABİLIR HİÇ BİR ŞEY KALMAMlŞTt kadar daha çok ilerlcl gencı gençlik bıçımındekı ayrım, 1965 ten sonra yavas yavaş solcu, gencı ve gıderek sağcı, solcu biçımıni ahyordıı Gençliğm sola kayması egemen guçlerı rahatsız etmeye başlamıştı Daha oncelen CHP'ye yakın bır çızgı ızleven ilenci gençler, 1965'ten sonra artık yavas yavaş TlP'e paralel bır çızgı içıne giriyorlardı AP. gençlık kesımınde o zama nın MtrPsı olan CKMPnın aktif elemanlanndan yararlanıyordu AP onları kendi işleri içın orta\a surüyor, buna karşılık onlann çe şıtlı yasa dışı davranışlarına goz yumuyordu Bazı gençler ise hem AP'ye, hem CKMP'ye oynuyorlardı 196« yılında ÎTÜTB gu>a çıft başlı hale getmlmıştı, fakat \onetım tamamen bızdeydı Bılık Baskanı Baykan Kalaba sekreten de Yücel Odabaşı ıdı Bır gtın MTTB'nden bır grup, bızım vun lokalme gelmış ve MTTB nın ge ncı nıtehktekı bır bıldınsını dağıtmak ıstetnışler Bazı arkadaşlar ise ıtıraz etmısler Bıldın dağıtanlar daha sert çıkmışlar ve ışı sögup saymaya kadar gonırmüşler ve hattâ Talebe Bfrliğıne gırerek orada yalnız oturmakta olan bırhk sekretennı hırpalaTiış lar ve ana avrat kufurler edıp gıt mışler Olay, ders saatına rastla dığı içın pek kımse yokmuş orU lıkta Baskıncılarm başında ise o zamanlar bu tıp ışlere pek karışan Nurettın Ispır varmış O gece saat 8 sularında lokalde bır toplantı yapıldı. Bırlık Başkanı Baykan heyecanlı bır konuş ma yaptı Ve sonuçta• Ben hesap sormaya gıdıyorun gelen benımie gelsm. dedı \e \ü rudu Yuz kadar oğrencı yuruyup gıttık. MTTB'ne vardık Kapılan tuttuk ve bır grup arkadaş yukan çıktı Bir süre sonra d^n duler. Nurettın tspır orda yokmuş Cağaloğlundan Sırkeciye >a dar vunıduk Sırkecıde bır troleybüse bındık ve Gumussuyuna geldık. 6. Filo erlerinin kepleri alınıyordu ugradı Toplanın Dikkat dikkat Yurdumuz basümıştır. dıve konuştuğunu gordum. Kemen vanı na gıttım Benım oraya vanşımdan az sonra saldırganlar geldıler Kapıyı tutup açabıleceklerı halde kapryı bır sopayla kıraraK ıçerı gırdıler ve bıraz çekışmeden sonra aronsu susturdular Ben elımde bır sandalye anons yerınden çıktım Holun tam ortasınaa kalmıstım Bır anda başıma sopa vağmaya başladı Yurt oğrencılerı de benım gıbı şaşkındı ve olup bıtenı s<>>redıyordu Oğrencı arkadaşlar hole açılan lokal kapısmda ve yurt merdıvenlerının sahanhğmda toplanmış oeklı yorlardı Ilk sandalve lokal kapısındakı bır arkadaş tarafından fırlatıldı Ve artık sandalyeler, ta bure uslerı, masa oacakları havada uçuyordu Ben holun ortasında elımdekı sandalveyı kalkan yapmıs kendımı korumaya çaiışıyordum Bır ara elımdekı sandalye duştü ve kare kesıtlı bır tabure avagının Kafama doğru m mekte olduğunu gordum ve bır an panığe kapıldım Sopanın kafama ındığı anda kendı kendıme: «özel okullar devletleştirilmelldır . yuruyuşünıl jıne bu dbrt ör gut gerçekleştırmıştir. Gençlığın bılınç duzeyl llert bır noKtava ulaşmıştır ve artık ekonomık soranlar ıncelenmekte ve çozum yolu olarak «Sosyalizm» go>=tenlmektedır 1966 yılında kurulan .Fıkır Kuluplen Federasyo nu. 1967 vılırda henuz örgütlenme donemındedır Fakat yeni bır orgutlenme bıçımi olarak ortaya ç;kmaktadır. Bu konuda tTUTB 21 donem çalışma raporunda şu yargıya raslıyoruz«Bu kuruluş daha yenıdir. Hak kında uzun tartışmalarda bulunnıak yerıne şu kadannı soyleme lıvız kı, bu durumu ıle olmasa bıle, değışerek ve gelışerek, yan nın sosyalist Turkıyesınde var olacak gençlik brgütünün bir mo delıni kabaca ortaya koyacagı ıskıl gotürmez » 1961 yılını bır dığer yandan sos yalızmı oğrenme ve ekonomik ya pıya uygulamaya yonelme yılı dı ye tanımlamak mumkundür. Bu 77 Mayı» 1967 gecesi Teknik Üruversıte Maçka ve Yıldız Bırliklerı, Açıkhava Tıyatrosunda ulr gece duzenledıler. Bu gecede yapılan konuşmalarda 27 Mayıs dvüluyor ve takat yetersızlığı, ekonomık tutarsızhgı da ortaya konuyordu. 1967 BAHARI DAHA ÇOK SERi KONFERANSLARIN YAPILDlGl VE ÖGRENCiLERiN POLiTiK BiLiNCiNiN ARTMASINA YÖNELiK ÇALISMALARLA GECTi 6. Filonun çelcngi yakılıyor 1967 yılında Teknık Cniversıtede Hasan Yalçm, Maçka'da Taner Çakıroğlu, Yıldız'da Saıt bülbtl bırlık başkanıdırlar. Ve Adapazarı kongrestnde TMTF ıtanci başkanlığına seçılen Fanık Yalnız Cağaloğlundakl TMTF Dinasında çalışmalannı sürdürmektedır. Daha sonra FaniK Yalnız polıs zoruyla binadan atılacak, mahkeme TMTF ve bınasını, sağcı bır doçente yeddı emın dı\e teslim edecektı. Faruk Yalnız 6zellıkle binadan çıkanlmadığı Jo nemde devnmcı orgutlen bır araya toparlıyabılecek ve onlarla be raber eylemlere gmşecektı. D;Si BOND BfKÖLüM GÖEBCSSİNİZ GARTH • Hafıfmısı dedığımı ıyı natırlı yorum Hem hıç bır acı hıssetme mış'ım fakat sopanın kafam^ ını şmı seyretmış ve tok bır ses çıkarana kadar epey korkmuş duşup bayılacağımı fılan sanıruştm Çok geçmedı duruma hakım Basktn olduk. Herkes ılk şaşkınlığı geHerkes dagıldı gıtti Ben de çınce kavgava gırmıştı Ben ise Yurfun bınncı katındakı bır etu sopa kalama ınene kadar kımde proje yapmaya çıktım Ava seye vuramadım Sopa aklımı gımda terhkle çaiışıyordum kı başıma getırdı ve elıme geçırclıbır arkadaş geldı ve bazı adam ğım sandalveyi kafalara mdırme ların yurt çevresınde gorulduğu ye ondan sonra başladım Basnu ve bır baskın olabıleceSınl kıncılar bizden fazla varalı verdi soyledı Ben ayağımdakı terlık ler Fakar bemmkı de dahil ollerle yurdun alt katındakı Talebe nıak uzere bızım kafalar da yaBırligıne ınd:m Bırlık ıçmde b'r rılmıştı Olaydan sonra durum şoyleyıkı kışı vardı BasK'.n olur mu, oîmaz mı' dıye konuşurken 15 dı Talebe Bırlıgınde kmlanıla bı20 kışıhk bır grup geldı bıze: lır hiç bır şey kalmamıştı Yur• Havdı aışarı. dedıler \e ellenn dun kapı ve pencere camlarıvia dekı sODalarla butun eşvaları kır anonsun kapısı kınlmıştı Bun.amaja başladılar Ben havrettsn rın dışmda butun verler sandaldonakalmıştım Masalar dev rılı ye ve tabure parçası doluydu yor daktılo kaldırılıp yere çaînı Her şeyı olauğu gıbı muhaîaza et vor radvo sopavla kırılıyordu. tık tam ıkı gun butun oğrpncıler Bırhkteıı dışarı çıktığımda Suley ve oğretım üyelerı gelıp duruman Altun'un merdıven altında mu gordüler. kı vıı rt anonsunaan Baskının ertesl günü Takslms • Arkadaşlar yurdumuz baskına bır yurüyuş yapıldı Ogrencı kıtle sının heyecanı büyuktu Beyazıt'a yurumek ıstedıler. Basa öğretım üyelerimız ikı gun sonrası ıçm bıldinmli yuniyüş yapılması hahnde kendilennın de katılacakla nnı ve kaba kuvveti protesto ede ceklerını sbyledıler kabul edıldı Ve ıki gun sonra beraberc« Taksım'den Bevazat'a yıiründü Bu baskını yapanlar, Kemal Efendioglu, Arilla Kılıçoğlu ve dı ğerlerı, hiç bır kanunı takibata uğramadılar. îşın içinde AP'nın MKP ile ortaklığı vardı Bu olay, İTU İçinde bizlm genış olçüde güçlenmemizı sağladı. Çunku bu baskını yapanlar bızım Inşaat Fakultesı Talebe Cemıyetı nı ve rTUTB'yı çıft başlı duruma getırmeye çalışanlann dayandıklan insanlardı O ınsanlann vurda hunharca yaptıkları baskın ve hıç bır takibata uğramamalan ITU'deki yandaslarının yapavalnız kalmalannı dogurdu Ayrıca bizım anlatmak istedığımız çok jejT anlatmıştı bu baskın olavı, eenı$ ogrencı kitlesıne. Ve artık J3T1 ÎTÜ içinde sağ. bir varlık gosteremeyecekti 21 HAZiRANDA 6. FiLOYU PROTESTO iÇiN BEYAZIT'TAN TAKSiM'E YÜRÜNDÜ. TAKSiM'DE YAPILAN MiTiNGE 10 BiNiN ÜZERiNDE BiR KATILMA VARDI tarumlamanın özellıkle gençlik açısından oldugunu hemen belırt melıvım Gerek 1966 ve gerekse 1967 yülan sol yayınlann bol bol çıfctıifı ve geniş kitlelerce okunup tartışıldığı vnllardır 1967 hazıran sonlarmda Amerikan 6 Fılosu Istanbul lımanına geldı. 1965 yılında tnonünün B d ş bakanlığı sırasında yapılan Kıbrıs bombardımanmda aldığı tavırdan oturü 6 Filo artık dostça karşılanmıyordu 1965'ten sonra her gelışinde fıloyu protesto jrtarak devam edecektı. 1969'un Kanlı Pazanndan sonra uzun bu re Istanbul lımanına gelmeyeccn fakat 12 mart sonrasmda bız &elımıye'de vargılanırken Boğdzm mavT sularnda 6 Fılo yenıden boy gösterecekti 6 Fılonun 1967 nazıran sonunda gelışı tepkıyle karşılandı. IIK eylem olarak 6. Fılo Komutanlığmm Taksım Anıtına koyduğu celenk Faruk Yalnız ve yukarda aoı geçen birhk yonetıcılernın duzen ledığı bır toplantıda yakıldı Yalalan çelengm yerıne, uzennde «Emperyahzmın Kanlı Elı Atarniza uzanmasın, kırılacaktır» yazılı Politik bilinç 1967 banan daha çok seri konferanslann vapııdıgı ve ogrencının polıtık bılıncının artmasma yonelık çalışmalarla geçtı. îstanbul Teıtnık Unıversıtesınde Hasan Yalçın başkanlığında seçılen Talebe Bırlığı Yonetım Kurulu ılk çalışma o'arak bır sen konferans d\izenledı. Bu konferanslar Çetın Altan, Bülent Ecevıt ve Aydın Yalçm tarafından venlda Çetın Altan bir gazeteci olarak konferans venyordu. Bülent Ecevıt ıle Aydın Yalçm ise ıkı avrı partmın belli gorüşlerınl yansıtacak kışiler olarak Unıversıtemize çağınlrruştı. O dbnem fakulte yonetım kurullan konferanslar ıçın ofrencılere salon vermıyordu. Bu nedenle Çetın Altan aşevınde Bülent Ecevıt ve Aydm Yalçm ise Gümüşsuyu'ndakı açık basket sahasmda konustular. Çetın Altan ve Bülent Ecevıt'e kıtlenin saygısı bUyuk tıl Ancak Aydın Yalçın ıçın aynı şeyı sbylemek zor Aydm Yalçın o zaman bir AP'lı olarak ve AP'nın ekonomik sı>runlara yaklaşımında tam soz sahıbı bır profesor olarak, oj$ rencı karşısmda kapıtalızmm savunusunu yaptı Ancak konferansın sorular ve cevaplar bdlümünde yuzlerce soru yağmuruna tu tuldu Aleyhte bır tezahürat yoktu Fakat Aydın Yalçm haylt terledı ve sorulann hepsıne cevap verme ımkânı olmadıgını ve artık yorulduğunu bildırereK konuşmasını bitırdi. Konferanstan sonra Talebe Bırlığmde dinlenirken sunlan söylüjordu «1965'ten bu vana bğrencinın iktısadı konularda bılgısınm hav ret edllecek derecede arttığını goruyorum Doğrusu bu kadannı ummuyordum » Evet Aydın Yalçın 1965'te de ÎTÜ'ye gelmış ve Sadun Aren'le «Sosyalizm mi, Kapıtalızm mı» konusunu ögrenci bnünde tartışmıştı Üniver«!ite içindeki o ilk tarnşmacian ^onra gençler gprcekten cok sevler oferenmıslerdi. çelenk konuldu. Gençlerin çelengı bu saat ıçmde o ııs > taralından kalüırıldı. Bunun uzenne yüz kadar tTU oğrencısı uzermde aynı sozler bulunan ıkmci bır çelengl gotürüp Anıta bıraktık Ikina çelenk kaldınlmadı Çelenk olaylarından sonra oğrencıler, dolaşan Amerıkan enennın başlarındaki kepleri a^ır maya başlaaüar Bu ş^oka topîa ma bır kampanya halınoe ozehıkle akşamlan surduruldu. 24 tıazıranda b Fıloyu protc»to ıçm Bejazıddan la^sıme vurundu. Taksunde yapılan mıtınge 10 000'ın ustuncte ınsan sauımıştı. Yuruyuşçuler Dolmabanve' den geçerken Dolmabahçe rınumında asılı bulunan Aınenkan bayrağı mdırıldi ve yerıne Turs bayrağı çekıldı. Mıtıng gençlik uderlerının konuşmasıyla sona ermıştı. Mıtıng akşamı Alp Kuran ve bır grup genç sokak ortaainda polıs taraiından dovuldu Temmuz ayında, o zaman TIP mılletvekılı olan Çetın Altan ın dokunulmazlığınm kaldırılmak ıstenmesine karşılık eyleme geçııdı 8 temmuz 1967'de bınncı ava nış mıungı yapıldı Bu mmngae Çetin Altan ve çeşıtli kurulus 'era sılcılen konuşmuştu Genclık suruluşlan Çetın Altan'ı so^aııst bır mılletvekılı oldugu içm deiteklediklennı ve savunduklarım açıkça belırtıyorlardı. 21 temmuz da Çetın Altan'ın dokunulmazlıgı kaldırıldı. 1967'nm eklm Byında 6 Fılo yeniden geldi Istanbul'a Gençlik örgutlert 7 ekımde Dolmabahçe' de bır oturma mıttngı duzenledı ler Amerıkan erlerı o gun karava çıkamadılar Gençler 6 Fılovakaı şı eylemlermı Dolmabahçe ae açlık grevn, Amerıkan erlennm co ruldüğu yerıerde hırpalanm<ısı, şapkalannın toplanması ve ıtaialanna vumurta atılması bıçınanae surdurduler. Y A R I N : «NATO'va havır» haftası SATILIK 1%4 rnodel Chevrolet CheveUe JW venı moror Telefon : 52 0"» 19 C u m h J n s e t 294 İnşaat Yüksek Mühendisi veya İnşaat Mühendisi Aranmaktadır GARP LiNYiTLERi iŞLETMESi MÜESSESESi MÜDÜRLÜĞÜNDEN Seyitbmer Bolgemizin Kütahyada yapılacak ve tnşaa'ı 1978 yılına kadar devam edecek olan 27s adet lojman ue dıger sosyal tesıslerinm kontrollUk nızmeUertnde çaiıştırıimak uzere askeruğını yapmış ve 4 vaşınj geçmemış bır U adet inşaat yüksek mühendisi veya tnşaat mühendisi aranmaktadır Bu eleman aynı zamanda bahıs konusu ınşaatm kontroüük hızmetı ıçın kurulacak ekıbın seflıeını ıfa edecektır Gdrevi Ile ilgıli konuda tecrübe sahlbl olanlar tercıh olunacaktır. Alınacak personele 657/1327 savılı kar.una göre ücret (en az 5 vıl hızmetı olanlara 4 dererelı Kadro) ıle emsa,lerıne ödenen van bdemeler venleceK ve ittametıne Kurah ja'da kalorlferll lotman tahsis olunacaktır tsteklılerin durumlarını tnufassaı seKııae yazaeaklan dllekçelenne fotoğraf ve nüfus cüzdan orneklerını ekle\ere< 26.5.1975 tanhıne kadar Tavşanlı'da bulunan Müessesemız MUdürlügüne müracaatlan Uân olunur. 1967'de gençlik eylemleri CLAV B U T O M BÖLGE PABA OBADA 1967 yılında gençlik eylemleri yera boyutlara ulaşıyor ve genç lık kuruluşlarının bıldinlerınde srtık sosyalızm sörcugune sık sık rashyoruz Bu yılın en hae ketli brgutlen. tTÜTB. ÎTUTOTB ÎYTOTB ve ODTUÖB'dir. Bu or gütler kendi aralarında süreklı bir bırlık kurarak, birçok konuda beraber tavır almışlar, beraV evlon^e gırmışler ve Istan>r bul • Ankaıa arasında yaoüan