Katalog

fiö Onytnm srtta» ntifus yoftunhıju tarçısmda, •Aim besin maddeleri tiretiminin, tüketimi lcarşjlayamıs haj« gelroeye başlaması, ysklaşik üç milyarlık dünya nüfusunun % 17'sinin dogrudan dogruya açlıkla karşı karşıya kalması nederuyle uygarlık ağ.r yarsiar alırken ve aç insan yüzde oranınm gelecekte daha da artacağı açıkça belirirken, memleketimiz niifus be»ın üretimi dengesi savaşına tüm güçleriyle ha»rlanmak lorunlugundadır. In3aru yaşamı ıçın, besin maddelerine, vitamlnlere, suya, tuza ve eser elementlere gerek•inme gösterir. Besln maddeleri ılri ayn türde beiirlenmektedir Birinci tür, orçanların inşastna sürekli yenileme (regeneratıon) maddeien olan protein ve aımlno asitler, ikinci tür ise ısı ve mekanik enerji verid olan yağ ve karbonhidrat (şeker, nişasta) maddeleridir. Karbonhidratlann ve yaglsnn noksaniığı haiinde proteinler d» kısmen enerjetık metabolizmaya girer. Yağlsnn verdiği enerjı küo başına ortalama R G KeaJ (Kalon' olmasma karşın, karbonhid8 0 rat ıçeren besmler, tiirlerine göre ancak 2600 SVO Kcal :<g.lı.< enerji saglayabilir. Karbonhidratı fazla o.an besinier arasında ömeğın beyaz ekmeic 2530 Kcal/kg enerjı verirken şeker (Saccharose, Riibenüucker) 3850 Kcal/kg enerji vermestedir. Ancak beyaz ekmeğin bir kg'ında 82 pram ve yaklasık şeker kadar enerji sağlayan buğdav unumın bir küogramır.da '.05 gıam protp'n vardır. Ovsa şekerin, yaşam için kaçınılmaz yapı maddesi olan, proteini ise sıfırdır. A\rc3 bugday unu B Titaminlerinden bir ksmını ve eser elementlerl de içermelrtedir. O halde sekeri, sadece enerji sağîayan saf bir karborihidrat türü besin olarak ele almak, fakat bu enerj'nin öbür karbonhidratlı beeinler yoluyla. ve hatta gerekli proteinlerle birlikte kolayca ai;nabi1eeegıni dtisünmelc gerekmektedir. Buna göre şekerin insan tçın en cnemli rolünün tat «evkinden ilen gıtmediğini ve memleketimızin tat reren doğa] uıünlerce y« da bnnlardan elde pdıleb'lerek maddelerden yana çok zengin oldugur.u söyiemek yerinde ohrr. Aynca fzzla çekerin 7ararları hakkında t'r> bilimi çok şeyler söylemektedir. Şekenn besinsel yerini böylece belır'.ed:îcten sonra sorunu Türkiye'de şeker tiretiT: ve dünya seker fiyatiarı açısmdan ele alara!c h'i hunısta saptanan poHtikayı inceleyeiim. Turkive'de şeker, şeker pancanndan gittikç» doğanın olusturdujru şekeri uygun yöntemler1P pancar içinden su içine çeklp ve sulu çözeltiyı sereken kimvasal işlemlerden sonra kristalİerckrerek olansk ölçüsünde an kristaller şeklirîd» e!de etmek «;uretiyle üretılir. Tüm şeker fsbr.ka'.arımızın yilda ürettıŞi :eker yaklaşık 8CO b.n ton kadardır. Bu yıl 7S0 b;n ton üretira bejclenmelcte olup. mifus ba.«ına vılda yaklaşık 21 kg ?eker ısabet p'mek'edır Bu miktar dünya nlifus bssma seker ortalarcıası olan 20 3 tcga yaidas:k bir değerdir. Çekerin m?mleketimızde sosvai sm'flara ve Amerika. tngii'ere •'**• fert ba$ na yılda S0 kg'm Ustilnde dagılım oranları CUMHURÎYET 9 Şubat 1975 D OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ŞEKER SORUNU ve MELAS Prof. Dr. Fikret BAYKUT Ist. Üniversitesi Kımya Fakultesı bu teknık yazımizm d.ş:nda ıncelenmelidir (*). Yalnjzca şunu belırtmek gerekjr ki, Anadolu'nun bırçok yerlermde benzer enerj.yı ve tat duygıısunu veren pekmezm yerını ıcrıstal şeker almaya başlamıştır. Ger.el nufu? ve tüketlci sımîlann artışına paralel olarak yıldan yıla artan şeker tüketimi karşısırda memleketimizde üretim yetmezliği sorunu doğmuş ve 1975 yıh için şeker açıgınm yaklaşık 100120 bin ton arası olacağı saptanmıstır. Bu açığm kapatılması için idare derhal en kolav fakat en pahalı yola ba^ vurmayı dngorınüş ve sayın Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Golhan tarafından şeker ithal edileceğı kamuojiana duyurulmuçtur. Birçok besuî maddelerinde olduğu gibi dünya şekar üretiminde bir art.ş olmakla beraber her yü "o 40'lık bir tüketim artışına paralellik Kosterememektedır Başka bazı nedenler yanmda beîirtilen bu temel nedenle şeker fiyatiarı alab!İdi»ıne yükselmış ve Batı dünyas'nda şeker kılosu 2025 liraya kadar yükselmiştir. Hükümetunizin nereden ve hang; fıyatla şeker ithalini öngordüğünü bilmemekle beraber. bu îthal için 2 veya 3 mılyar TL'na yaklaşık bir paranın ödeneceğı karr.uovuna "iuyurulmustur. Dış ticaret açığı 20 milyar TL na ulaşmıs bir memleket için bu sayı hiç de iç açıcı değildir. Ve kanımca, yukarıda açıkladığım besinsel nedenlerle, gereğı de yoktuı nomik bir plac çerçevesindf ty;«> tartişılmahdır. Tartışılamayacak bir konu varsa o da yan ürünlerin son gramına kadar ekononıik olarak degerlendirilme olanaldanrun araştırılmasıdır. Şeker fabnkasyonunda şeker krıstallendırilerek elde edıldıkten sonra gerıye kalan ana şurup (melâs) yaklaşık • 50 itadar şeker ıçeren , « bir yan üründür. 19731974 yılında toplam şeker üretimımizin yanında 204.836 ton melâs elde edilmıstır. Geçen yıldan yapüan devirle beraber 374.872 ton melâs elde bulunmaktadır. Eskı y.llarda ne yapılacagı ve nasıl ımha edileceği bılinmeyen ve kısmen ıhraç edilen melas son yıllarda memleketimizde de türlü amaçlarla kullanılmaktadır. örnefin son yılda 93 599 ton melâs fermantasyon yoluyla ıspirto iıretımı ıçın, 27.000 ton melâs türlü sanayi kollanna (Fermantasyonla asetik asit sitrik asit Uretıml v.b.) 19.217 ton kadar çiftçiye ve 41.044 ton fcadan hayvan ye mı Uretinu ıçın ayrılmıştır. Ancak 54.482 ton me lâs gene ihraç edilmlştir. Geçen yıl kilosu 1 TL'ndan ihraç edilen melas bu yıl kilosu 1,5 TL'ndan ihraç edılmıs olmssına rağmen dunya pıyasalannda seker kilosu 2025 TL ya varmısken ve yaklaşık 23 mllyaT TL. bir ıthal ongönilmüşken % 50 şeker içeren bir maddeyı hıç fiyat.n» ıhraç etmekten nemen vazgeçmek ve bunun yerine depolama ve muhafaza edebilme tedbirleri almak gerekir. Esasen ",i 15 orarunda şeker içeren pancardan şeker Uretımi için ilen bir teknolojik ugrası yanında, V* 50 şeker içeren bir maddeden (melâs) şeker elde etme ujraşma rlnne en mantıklı yoldur. Diger yönden tıirlü amaçlarla kullanılan ve kısmen ihraç edilen melâsta tüm şeker açığmı kapatacak oranda şeker vcrdır. O balde şeker sorununun çözümüne en büyük yardımcı unsur melâsm içerdiği şekerin de elde edümesi yoluna gıdılmesi ıçin bir girişimdir Şeker riyatlarm'n çok düşük oldugu devırlerde melâsm sadece oir fermantasyon maddesi ve kısmen de hayvan vemi olarak kullanılması ötesinde bir kuüpnı'.ı* alanı belki düsünülmez d!. Dı? flyatlar bu «norm«l düîeye vsrdılt'an sonra pancardaki tüm şekerden yaraılacma olanaklarınm teknolojik planlanması kanımca ekonomik bır zorunluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye'nin eski bir sanayi kolu olan şeker sanayıi, öbur sanayi kollanndan daha çok araştırmaya önem veren bir kuruluştur Türkiye Seker Fabrikaları A Ş. başında yetenekli kişilerle yönetilen araştırma lâboratuvarlanna da sahiptir. Bildiğim kadar şeker üretiminde melâs oranını azaltmak ıçın bazı araştırmalar yaptıkları gıbı. melâstan şeker üretimi için bazı yöntemler Uzerinde de çalısraaktadırlar. Ancak zamanımızda tüm ekonomik değerler Ustel bır fonksiyona tabı olarak değısmekte zaman kavbı cok büyük değer kayıplannm nedenl olmaktadır. Bu düşünce üzerinden hareket ederek, melâstan msmleketimiz ekonomisi içm en uygun biçim<ie yararlanma olanaklannı araştırmak üzere kürsümuzde kurmuş olduğumuz bir araştırma ekıbi ile yaptığımn araştırmalarda olumlu sonuçlars varmış bulunmaktayız. Böylece melâsın içerdiği sekeri ayırdıktan sonra amino asitleri fraksiyonu hayvan yemi olarak değerlendirilebileceği gibi, bı*kısel üretim için gerekli olan ve halen Türkıyeye döviz sarfı ile ithal edilmekte olan potasyum tuzlannı ( • bu yönterale ayırmak ve gübre ola•> rak tekrar doğanın maddesel devrine katma olana ğı elde edılecektir. Bir Emekçi Öldü lk kez Maltepe Tutukevinde gördüm onu... Zaytf mı zayıftı. Avurdu çökük, gözleri fersız, görünumu nüfus kâğıdından yaşlı. Avlunun köşesınde, betonun üstünde. duvara tutunmak Isteyen cılız blr sarmaşık gıbl ayakta durmaya çabalıyordu Mahpushanelerde haber çabuk yayılır: bırısr îzmit grubundanmış. dedl, (abrıkadan alnrr.şlar, götürtip dövmüsler, Sonra bodruma atmışlar, Blüyornıuş, son dakikada hastaneye kaldırmışlar Basri Dede'yi böyle tanıdım Tam blr emekçiydl Dede. Hayatımn topo2rafvasını emekçilıkle tsleml$U tşçllikle ekmegınl ka7anıp çoluk çocugunu eeçind'rırken: İSçilıkte uvanmif. bıhnçlenmK emekçi sınıfı kiiltürürui vaşamın çe'ln okulunrta öjremp zor sınavUrdan eecmlstı. Türkive so^iah'it hareke'lre katılmlş evleminin fatıırasını gözünü kırpmadan ödemıştı faşi?me 12 Mart Balyoz Harekâtı'nda Basri Dfde've vapmadıklan (calmamıjtı. Işkencerjn en ucuzu tekme • tokatfı ama. Dedf;1 Onlann görevi lskence, dlyordu, bizim görevimlz sosyalizm. Günler »eçtıkçe tutukevinde kenriine eelmsve çalısıyordu Basri Dede Bol besin, lyı bskım. gerekli ilâçlara ihtiyacı varriı. Burlann hiçbiri voktu yasadıîı orîamda. Tutukevı değü, hastaneydl Dede'nin vert. Ve heklm olmaya gerek yoktu bunu anlamak İçin... Ne var ki 12 Mart fasizmtnln vönterni belllvdl: Solcuları öldüreceksin: öldüremezsen bed^nce sakatlavacaksın; bedence sakatlayamazsan ruhsal dengeMnl bozacak5in; issiz ve aç bırakacak";ın; ezecek=ın; korkutacaksm; uğra'îin dısına düsüreceksin. Butfalalar! Bövle yapmakla gerçek devrimcllere çiîte su verdiklerini ve yurdun dört blr vanındakl namu^lu yurttaşlann kimligine devrlmcılik tohumlan serptlklertnl bilemiyorlardı. Tesllm alabildikleri korkaklar. veniden pişirdiklerinln ve kotardıklannın yanınd» hiç «avilırdı. Basıi Dede'nin ruh *a51ıSı övlesine saSlamdi kl. hafr t» bedertlnı de avakta tutuyordu. Her sabah herkesder» önce kalkar. çogu zaman ilk is olarak avluyu süpürürdü. Kızarrfı verlere çöp ve Izmarit atanlara llhan kardeş, derdi, devrimcılik dislplln ve temizlik liter. Gökyüzü parçı parça görünurdfl »vlunun fistön6 8T^ ten derair kafesin arasından.. Sabahm erken saatlerinde parsellpnmis gökten o günkö havanın nasıl olacagi kestirilemezdi. Bir aja&ı. bir vukan. ycdiser adımlik »oltalar atar. konusurduk Havatını. kavcalannı duvenlannı snlatırdl. Atelvelerln. fabrikaların üörüntfıcünden fıskıran sınıf?al bilincin olu«turrfuŞu sevİPrdi anlatfıklan .. Dıslılerden geçmis. tezgShlarrfs dokunmu». vCksek fınnlarda pismis, Dreslerde hfçim almı=tı sövlerilklerl .. tylmserdl: Yaşarsak görecegiz, dive mınldanırdı, İs yasamakta . Direniyordu yaşamak Içın .. Ikibuçuk kompradorun, Gçbuçuk az gellşTris sermaveHnin blr avuç mütegallibenin göbegi iyice şlssin diye emekçileline tulmediien bır yurtta yaşadiSını; ve bu vurrtun riüzeninl çağdaşlajtırma uğraşının taman slacaSını bilivordu Aylarca vatırdıktan «onra »alıverdiler Basri Dede'vi .. Zaten vasalara aykın blr i<ı yapm3mıştı kli.. Suçu, emefiın hakkınl siyasal alanrfa korumaya kalkışmaktı. Yargılama sonunda beraat etti. Ama Balvozcuların l;kencesl yüıünden onulmaı yaralar açılmıştl bedeninde .. D'şarda blrkaç kez görüstük, buluştuk. Bir gün gazeteye geldiginde vorgun gördüm: Nevin varT Bümem kı. yokusu çıkarken tıkandıra. Doktora bir görünsen .. Ve hekim arkndaslara haher saMık Dede'yı vah'd'lar. Ama Iy1 degildt Basri Dede O gtınden beri görmedım Ha bugün ha yarın gör«yim derken, günler geçti: Blüra haberi celdl. *** Basrl Dede'yl biliyorura çoğunuz tanımazsınız. Zaten tanıtmck Içın yazdım Du yazıyı .. Türkiye adsız kahramanlar ülkesidir. Bir gün gelecek toplumun gerçek tarihl yazılaeak... Al'n'eri savaşının tarihl . tşte o gün karanlık gokvu?undekı parlalt yıHızlar gibi nlce Basri Dede'nln yanyana ıştdığını göreeeğiz. '1 • = • O karanlıfclardan blse gdz kırpacaklar: ,..,,.. Biz emekçılerıniz, dıyecekler; çocuklarımuın v« gelecek kuşaklarımızın mutluluklan ıçin tnutlulukla harcadık hayatimuı... Î Sonuç Sorunun Çözümü Dofal olarak, üretimin arttınlması lçin yeni fabnkaların kunılması şirişimlen en çıkar yol KÖrünmekle beraber. bir şeker fabrikasmın kunı!ması bınlerce hektar ekim alanının (örneğın Burdur fabnkası için 11.213 hektar. Alpullu fabnkası için 5689 hektar, Turhal fabnkası ıçin 10704 hektarl pancar ekimi için ışgal edilmesi sonucu doŞuracağından, 1975 yılında dört milyon ton bu*âav açığı olacafı hesabedilen bîr mem!ekt*te çift ekim olanakları yoksa, gübre sorununu ve yukanda açıkladıgım besin sonınunu da gözönüne alarak, besinsel durum eko a) Şeker ithalmden vargeçilmeli ve tat zevkinin ölçülü kullanılması. öbür tatlı maddelerden d3 yararlanılması için halka telkinlerde bulunma1L Şekerin zorunlu bir besin maddesi olmadığı hattâ fazla alındığı zaman zararlı olduğu hususunda kamııoyu aydınlatılmalıdır. b) Melâs üç sınıf madde üretimi İçin kuUanıl malıdır1 Melâstan seker üretimi için yararUnümalıdır. 2 Amino Asidleri içeren kismını »vırarak bundan ha^'an yemi yapmak ıçin yararlanıbnalı. Böylece doğrudan doğruya V 'âs ve küspe Ue yapılan vemlerdeki hayvanlara fazla verilmesinde rek de gerek olmayan potasyum tuzlanndan ve şekerden kaçınılmış olacaktır. 3 Potasyum ruzlan Melâstaa aynlmah vm gübre olarak kullanılmalıdır. Yukarıda önerdiğimiz üç amaç, yâni insan besini. hayvan besin] ve yapay potaryum elde edilmesine dönük bir tesis kurulması, bir yıllık şeker ithali için sarfedilmesi cn^Snilen dövizin az bir kısmmm harcanması ile mümkün olabilecektir. C) Bu değerler Amerika için 50^tar,tngiltere için 52,3 ks ve Bulgaristan için rekor srriyede olan 68.4 ke'dır. (Bak. I.S.O. Sujar year book 1972). (*•) 1D73 yılında T.Ş.FJl.S. Urafından çiftçiye 58W ton kadar potaslı ırübreler dağrtıhnıştır. Büvük Uyanışa Doğru OKTAY AKBAL Evet Hayır GÜNÜN KİTAPLARI AYDINLIK YAYINLAR1 Yeni çıktıDOGU PERtNÇEK üiViı vıne mektuplar Okuyorum dosyaya yerleştirıyorum. Hangı b:rınden scz ttme.ı 1 Hemen hepsi ilginç sorunİRia dpğım:.or. önenılı dertlerı gozler onüne serivor. ÎJtersenız bugun kuthakısı bir gezıntı yapalım okur mektupl«n araşında . Kollanda nın An.bacht kentindn 1 Adçm bır takvim yapragını gondprmış Okuvornn bu cFa^ılet TakvimUr.de yazılanıan: «TARtH bazı hakikaMen oldugu gibi sövlemekte bır.^z a*.ı ddvranmokta. bır mev^ıriakl gerceğin tam olarak meydana çıkması ıc:n üzer'.ndon en az 80KıO yıl gpçmesir.ı bçklenjektedjr. Ta ki, çerçek «plendıgınd^ ortacta menfaati »It ü>t a!an km>eler l<a!nıa=ıns Tı':r"kîveV.e «on e!li yılın en buyu'< haıni olarak tanıtılmava çalışıtan Sultan Vahidett:n alın'!i ne bır vntan haini îri:. r.e de hc^abını veromfveCPE: suclardan kuıtulm^k ıçin baska ulkelere sıgınan bir kacsk !'<i<ı de deâKrii. O kaçmdmı» kaçırılmiftır O vatanındai uraklsrda '.aşaıken ona haın dr.enler orho^luK ü?ere dev'et idsrf etmeye çaliMyoıiardî.» «Ro;tfrdam'dakı Turk tsiâm Cemı\etı» \a".ını oldn hu takvim İstanbul'da Fa?ılet adlı bir bssımevmrle bastlrılrr.ıs. t. Adem »Daha nrak avının ıçinde>İ7. iınd'n daha ne mciler çıkacak k:mbi!ir. divnr. Sışh'den emekli albay R. Geçkün bır komutanından dtnled'CT yasanmn nyküvu anlatıyor. Sıvas Kor.gresı gün'.er:rıde f?rıcı!?r Mustafa Kemal'ı ve Kongre üvelerını dmsız. komiiTSt. vatan haını diye anarlarmıs B'i sözlere manan kalabslık b;r topluluk bır gece alav kararpammn çevresinde tonlsr.ıp, erlerı kışkırtmı». komünıstler. dinsızler dive1 Emekli albav sovie yazıyor: «Kavıtsız şaıtsız bağımsızhk ısteyenler, vurdumuzu «muasır medemvet» sevıves'ne ulaştırmak i«teyen'er komur.ıst. anars:st ve vatan hainı de. Türkiye'vi empervaüst jtuçler:n uydusu. Gunev Kore ve Guney V'etnam gıbi südümlu bır demckrasıvle yönetıien fasısr bir ulke dunırrıuna ee*:rmek isteyenler Türke*'ler. Dem:re!'ler. Fevzioftlu'Iar. Erbakanlar mı. Mıllıvetçı? Buna deveîer bile güler. Halkımız onlann. kim olduslarını bılıyor?» Izmır Eğıtım Enstıtüsu öğrencilerınden S A.. D A. ve F. H.n:n ortaic mektubunda da TRT'ye ve I*mail Cem'e ?apılan haksız saldınlar yerihyor. Genç, bğrencıler bakın ne yazı>oriar: "Halılıdırlar. îsmail Cem'ı suçlavanlar. çünku Cem yoksul halkm gerçek sorunlarını sergilemektedir, gözler önüne sermektedır. tartısma go'ürmevecek biçimde Cıkar çevreîerinm paraiehnde gıtmemekte. halkı uvınmamaktadır. Oysa «usmalıydı TRT. komandolann çıkardığı olaylan vermemelıvdı, ya da verirken küçücü'< değıstırme'.er yapmalıvdı. Komandoiar yuksek okulları mı bastı. karşıt gruplar arasında çatışma çıkn demeîıydı bazı yetkılıler gibt. Büyügü. küçügü gencı yaslısıyle eîlı mn kısı mı katıldı Ker.m Yaman'm cenazesine. katılsınlar efendim, bundan halka ne? Halktan ov ıstemeye yüru olmadığmdan oyalama politikasına ginşen bu oevreler ona buna çamur atacak, yıpratacaklar ki bu sömürü düzenı bozulmasın! Bız aydın gençler olarak TRT'nin halka dönük yayınlanndan Kivanç duyuyor. türn dar boğaz ve engellere karşı gostprdıgı yüreklılık ıçin îsmail Cem'ı alkıslıyoruz » Işte Lapsekı'rien bır ev kadını G. Uy.. «Bıkmîurak, usanrnaır.ak serek» dıyor, «sola karşıyız» dıyen MC'cilere şöyle se«lsmyor: «Vırrıı yasmdiki Kerım'ı susturdınuz, ama onun yer.ne kırk yasırr.âan sonra bır Türk kadmı olarak ben baJırıyorunv Sotnuruve karşıyız. Düsunce ozgürlügünden yanay:z Ha<ça bır d'jzen ıstıyoıuz. Halkian yana her çırisımı öestekle\eceğız. Atamızm ılkelerinm yılmaz savunucusujoız. Bızı bu yola soturecek Ecevıt'e yurekten bağlıyız. İnsan oldurmekle ıktıda: olunnıaz.» Isnçrs'den Rebsteın ken'inden bir ışçi okur MC'den ;.ana gazetelerde osuduğu yalanlara karsı çı.<ıvor, soyle surd.ıriıyor sozlennı: «Bır hafta bnce Avusturya televizjonunda Turkiye'ye sit bır ropor'aj seyrettik. Anadolu halkının nas.l ya«adığmı gosterdı. Kadmlar su testısinı baslai'ı ustunde *aşıyorlar. hayvan tez^Kiennı duvara rurup, kurutup ateş yakı>orlar. Eunlan gdröuk"en sonra Ecevıi'in valancı oldugunu sövlemekte dırenen »azetelenn, yazarlann valancıhğı mevdana Ç'kıyor. Eovle yazarlar onada o'.dukça vararlızın da değer: kalmayacak.» Aımanya nın adını okuyarr.adığırr. bir kentınden «arkadaçları üdına» Ahrret Deki oylacın yıızdc birini almış Türkeş'ı. oıtanın solunun >.vunucufuyken !<ımdı Demirel'in kanadı altma gııınış Jeyzıoğlu'nu Atacürkçü Türk iıçdsinin çok iji tanıdığmı soylüynr. su s"tır;aria b.tmyor mektubunu: «Seçunden ödlerı pathyor. inçallah ^k îîçimde h»p?' >ok olacak. Devr;mci işçılere, gsnçlere kıvatlar cezdl?rmı bulacaklar. Bunu mıllet verecek.> Evet, ışcı^ı V*dını, ögrercsi. emeklisi, askeri sivılı, genci, yaşlısı tîe torlumnmuz eskı tıvuşukluğunda. koıkakhğıncia değı! .. Yenı bir •aDİunı var kar5 mızda. Bılinçlenm.ş. ivıji kotüyu. doğrııvu yanhçı a,l«ın'5 insarlarımız Bıı dönjm nokta>ındavız ııiu5çs. Bir donpbı'ses olumlu yone dogru, bir hızlanabJsek, gerisi kolsy ... B «tlNCİ SAYiSiHOA SIK1ÎÖNETİM MAHKEMELEStNDEKİ KONUSMA VE DILEKÇELER R0 savfa, 5. TL. Defteremini Sok. 8/3 Aksaray ISTANBUL FAŞİZM HALKIN MÜCADELEStNİ DURDÜRAMAZ! «Kf ARİF ır KEMAl *XİZ NESf« Can VÖCEL G<mee EftKftt TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI SUNAR MALİVE HESAP UZMANLARI DERNEĞİ Gelir ve Kuınmlar Vergisi Izahlan ve Beyanname Düzenleme Kılavuzu En ilen otset teknıgı ile yeruden basılmıs, bovutlan kuçültulerek son degışıklıklerle pıyasava çıkmıştır. Fıatı: 12ö l.ıra Cıltli Fiatı: 1 U Lıra 5 BATEŞ Dagıtıyor Tarafından Yayınlanan ÇAGRI T.M.M.O.B. XXI. olağan 2. asama genel kurulumur illerden gelecek delegeler ve dogal üyelerin katılmasıyla 24 şubat 1975 günu saat lü'da asağıdaki gündem içersinde Ankara Türk Standartlaı Enstitüsü Toplantı Salonu'nda çalışmalanna başlayacak ve î gün sürecekür. Sayın üyelerimize duyurur, katılmalannı rica ederiz. Saygılanmızla TÖVCTtM KURLXD 2. Aşama G«nel Kurul GSndemi: 1 Açılı?, 2 Başkanlık kurulu seçimi (1, baskan, 2 baskanvekıli, 3 yazmanl, 3 Oda başkanının konuşması, 4 Konukların konuşmaiarı. 5 Yönetmelik değisiklık önerüeri ve bütçe tasarısı için komisyonlann oluşturulması. 6 Yönetim ve denetim kurallan çalısma raporlannın okunması, 7 Raporları elestirisi, 8 Aklama. 9 Yönetmelik değişiklik komisyonu raporunun görüşülmesi, 10 1975 yılı bütçe tasansının eleştirilmesi, 11 Dilek ve öneriler, 12 Seçimler. (a> Oy toplama ve ayırma kurulu (6 kişi), (b> Yönetim kurulu (7 asil. 7 yedek>. <c) DeneÜeme kurulu (3 asil. 3 yedek>. (d) TMMOB yönetim kurulu üyesı (3 aday). <et TMMOB yüksek onur kurulu temsilcisi <1 kisi). <> TMMOB f denetim kurulu üyesi (2 aday), (g) TMMOB Genel Kurul delegeleri (100 kişi). 13 Kapanış. Cumhuriyet 10461 Ziraat Mühendisleri Odasından ESKİ ÜYBARLIKLABDI BatHn kitapçtlartia vt If Bankası Şubelerlnde. Genel Dağıtım: BATEŞ Bayilik Teşkilitı A. Ş., Cağaloğlu, îst. çok~uluslu şirketlerin en büyüğü EGEMEN DEVLET ITT ZURNANIN SON DELİĞÎ FATMA GÜREL (Hikâyeler) «Sesini duyuramayan ezilmiş insanlann öyküsü» BİLGİ Dağıtım Îst. Cağaloğlu ELEMAN ARANIYOR t YÜKSEK MAKİNE MÜHENDİSİ VEYA MAKİNE MÜHENDİSİ Almanya ije teknik işbirliği olan Gebze'deki fabrikamızda, departman şefi olarak çalışmak üzere, Almanca, İngilizce veya Fransızca lisanlarından birini çok iyi bilen, azami 30yaşında bir Yüksek Makine Mühendisi veya Makine Mühendisi, istanbul'daki Merkez Büromuz için, İktisadî ve Ticarî Bilimler Y. Okulu mezunu, 2 3 sene tecrübeli, azami 27 yaşında erkek eleman, ANTHONY SAMPSON Sheraton Oteli ve ITTSchaub Lorenz radyo ve teloviacyonları ile Türkiye*ye de el uzatan dev sömürge imparatorluğunun içyüzü! REHBERLİK İJI«lt İİUlDHŞIOğlU ÎAZINDA YENt BÎR BOYUT 3 Ayiık Metın Dergısı Orta. iıse ve dengı okul ögre'menlerımn ei kıtabı. Bakan:ıkça kabul edılmıştır Beklenen 3. basunı çıktı. 15 lıra Mıüî Ef. B Yayınevlen. Bınbaş:oğlu Yayınevı, Maltepe Ar.kara. YAZI tlk sayısı çıktı Fıyatı 12 50 Ura Dagıtım: Derda tsteme: runalı Hıimı Cad 33/12 ANKARA 2MUHASEBE ELEMANI Istanbul PTT Bölge Başmüdürlüğünden (Doktor Ahnacaktır) Sırfcecı'aelg polıltlınıfırmîde raesal günlen sait 14 (W 17.30 arasında caiısMrılmafc üzere. sfale$mel; o.arals •JHKI. Ura orut a!. lık ü>re'le bır Kulatc Burun Bngsz. on çocuk nastalıfcları bır %rrr o;r cılt nastalıklan ve on de Asabire rrrr«hassisj alınaeafcm. t«ı»»t>'iı«fin B»«iiiidüriügumUz Personel Amırlıgme mll w rscaatlar: duyurulur. xj (Basın. 10732) 1034 roman kadar heyecanlı tarih kadar ilginç yarattığı Şili ve Allende olpyı kadar gerçek! flYLIK SANAT VE DÜŞÜNCE DERGfSI YENİ UFUKLAR'm Şubat 1975 sayısı çıktı 5 TT. lık posta pulıı sarvıiıîınd» aşaSıdakı adresteo lsteylnu. Venı Lfııklar: P K 1 3 Kara^nv tslanbul. U4 Pk.836 İstanbul KİTAP SATILAN HER YERDE Dağıtmn: BATEŞ Gebze'deki fabrikamızın muhtelif servislerinde çalıştırılmak üzere, azami 30 yaşında, Motor, Makine kısmı mezunu elemanlar alınacaktır. Askerliklerini yapmış ilgililerin; P.K. 914 Karaköy Istanbul adresine müracaatları rica olunur. 3 TEKNİKER VE SANAT OKULU MEZUNLARI