18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
îst CUMHURİYET 17 Şubat 1975 S ayın Celâl Bajar, eski Demokrat Parti ileri gelenlerini, Moda kulübünde bir toplanuya çağırdı. Ardurian AP ve DP temsilcileriyle görüştü. Gerek bu çağınlarm nedenleri, gerek ona katılanlaıın düşündükleri hakkında mütalaalar yürütmek, bu yazımızm çerçevesi dışmdadır. Ama şu da belirtılebüir ki, bu toplantılar, şimdi artık arkada kalan, ama en azdan 2530 yılı kapsayan, hareketli bir olaylar zincirinin, bugünkü halkasıdır. Bu olaylar zincirınin, her aşaması üstünde ayn ayn dunılabilir. Biz bu Eşamalin, hsr ozgür yazar gıbi, kendi açımızdan ve kendi ölçülerimize göre, çeşıtli eserlerimizde vermışizdir: Menderes'in Dramı, İkinci Adam'm son iki cildı ve nihayet «Ihtilâlin Mantığı» adh aserlerimız. bu bakımdan ve şartlaria olaylann akışını, belgeleri ile değerlendirir. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 5 Dakikanm Önemi Şevket Süreyya AYDEMiR o temel raporlan ile. ihtilâle de dönüştürülmeyecekti Bır Milli Birlik Komitesinın, hayatta kaianları veya gelebilenleri Moda Kulübünde toplanan, bütün bır parti heyetinı tutukiamaM da olmayacaktı. Böyle olunca da elbette kj, bır Yassıada Divanı ve onun hükümlerı tfe olmayacaktı Arada, intiharlar. intihara teşebbusler de görülmeyecekti. Ve bazı kurbanlar, tmrak'da toprağa verilmeyecektı. Kısacası bir Kayserı çilesi de yaşanmayacak ve onun davet ettiği ruh depresyonlan, çesitli ıstıraplar kinler, garazlar, tümü ile adına Demokrat Patinin çılesi dediğimiz serüven de yaşanmayacaktı. NTiçin mi? Anlatalım, ve tarihlerde ancak büyük savas meydanlarında EÖrülen bir 5 dakikayı yanlış kullanraanın, Demokrai Pariinm de serüvenindeki yerini açıklavalım. Ama önce şunu ria belırtelim • Biz e=erlerimizde 27 Mayıs îhtilâiim. butür. koşulları tamamlanmış bır pstlama olarak a^fık Ortada bu ihtilâün liden. programı, merkez ve taşra orgütü ve hele ihtilâl sonrası hedef ve ilkelerj var olmasa bile... Anna o halde, bir beş dakıkalık müdahale ile. nasıl olur da. bıitün bu gehşmenin kaderl değişir diye sorabilirsiniz. Bunun cevabı sudur: Bazen öyie hastahklar!a karsılaşıhr ki. bir ustaca müdahale. hastayı kurtarabilir. Arr.a r.erede o operasyor? Fakat tarr o sırada hata, bu operasvona kavusursaV Gereken ameliye vapıhr Bunalım geçer. Tehlıke uzakiaşır. Vücutta ba*ka aksaklıklrfr var<a bile. onlar artık M vas vjvı? tedavilerie örlenir. İ«te Derookrat Partinin kaderinde de bo>!e bir an vaşand:. Eğer beş dakikanm yaratacağı fırsat kaçırılmasaydı. ihtilâl olmazdı. Ondsn sonrısı ise. »rtık iyi değerlendirıcilerm başanlarına kalmıstı. Bakınız nasıl? Ama arkada kaJan o 2530 yıl ki, gerçekten ilginçtır. Ümitleri, mücadeleleri, çansları, zaferleri. sanssızlıkları. yenilgileri ve çileleri ile, cidden düşündürücüdür. Toplantının havasını bilmiyoruz. Ama sonuç galiba şudur: Beklemek! Ve felsefeleri müşterek bir partiyle kaynaşmak! Beklemek, her ilgiliden bir başka türlü söz iretiren özlemleri, aynlıkları; ve tartışmaları az çok durdurur. Parti felsefesi konusuna gelince? Sanıyorum kl bu, zararsız bir formüldiir. Ama, siyasî ve fikri temeli pek olmasa gerektir. Çünkü önce felsefe. başka bir kavramdır. Bir bilgı koludur. V> bilgilerin bilgisidir. Felsefe, ancak doktrin partilerinde söz konusu edilebilir. Prog ramlannda müşterek görüsleri, liberalizm'den ıbaret kalan ve hepsi de birbirine eş programlarla kurulan demokratik dediğimiz partilerde ise. bu sosyal liberalizm de, artık süs ve hatıra olarak kalmıştır. Çünkü, kadın erkek, harcadıkları gezi paralarmı bile. artık devls* bütçesinden alan bugünkü Parlamento yelpazelerınde, liberaliımden nasü bahsedilir? Hem Türkiye'de. hem berueri üJkelsrdeki. milli ekonomide tahsisler, teşvik tedbirlen, rekabeti önleyici dev3et planlamalan. gümrük himayeleri ve daha binbir tedbir, adına liberalizm dedigimiz ve ekonomide bir felsefe temellne d»yanan sistemi. 20. yüzyılın hatiralan arasına gömmüştür. Gerçekçi Bir Adam Moda toplantısına davet edılmeyen iki eski demokraıtan biri, Etem Menderestir. Aradaki köprüler çoktan atıldığı için. davet olsa bile, karp laşma olmazdı. Ama bir Etem Menderes vardır. Adnan Menderesin. ilk gençlik yaşından b«ri arkadaşıdir. Adnan, o yaşlarında yalnızdır. Kimsesizdir. Narin. göze çarpan özellikleri olmayan, uysal, hatta ŞEhsiyctsiz bir çocuklur. Ama romantik ruhludur. Hasssstır. Etem ise. gerçekçi bir genç tir. O hayale yer venncz. Adnanı da kanadı altı na almış gibidir. Çünkü ücıı. ölünı tehlikesi ve hatta komayla sonuçlanan dört tehlikeli hastalık ta. onu bazan sntınoa taşı>arak. derdine derman ai'ayan odur. Kısaca aıalarında. mizaç değil. ipuç larını hep Etenr. Menderesin ördüğiı. bir vefâ ve yazgı birliği vardır. Hele İzmir'i Yunanhlar i||»l edıp. bunlar. o yıllardanberi sahipsiz Çakırbeyli cıftliğine çekilince? Etem. orada da iji ele alır. Hıtta bir defasında Adnan:. köylüsüntin elınde, belki de bir linç olayından bile kurtmnr. Ne ise. bu kader birliği bir gün oaların ikisi ni de. paılamentoda birleştirir. Adnan, artık ülkede yalnız bir tek «öz sahibi değil. aynı zaman da. â?i bir Kır At olmuştur. Etem bundan memnun değildır. Hatta aynı kabinede aralannda son üç ay. küskünlük havası içindc feçer. Etem işin nereye va'acağını görmektedir? Gerçekçi bir ins?ndır. Hayale yer vermez. tstıiasını yazar. Adnan Menderese göturür: Neler Olmayacaktı? Gelehm kon'jrmıza: E\et. 5 dakikar.ın bnemi: Ve göreceğu ki, eğer bır 5 dakika değerlendirilebilseydi, sanıyorum ki bugün, bir Moda Kulübü toplar.tısı olmayacaktı. O kadar mı ya? Bir 27 Mayıs darbesi de olmayacaktı. Bu darbe erteçi gün, bir hukukçu bilim heyetinin Çekil artık Adnan, çekiî. Herıey bîtti. Hem kendini, hem hepimizi felâkete sürüklüyorsun. Çekil, bir gün yine gelirsin. İşte benim istifam Sen de yaz istifanı.. Adnan, eski Adnan olur: Sende mi kardeçlm, sende ml beni terkediyorsun? Ve başını Etemin omuzlarına dayar, ağlar, «ğlar. Etem işleıin kö;ü giltiğini de. günü günü ne defterlerine yazar. Bu defterler 1 tanedir. 2 Ve Etemi aforoz ettiren. bu gerçekçi notlardır. Ama bir gün gerginlik son haddine varır. Etem gene Milli Savunma Bakanıdır. Adnan Kızılayda .Menderes İstifa!» diye haykıran halkın içine tek basına atılmı?. ama netice iyi olmamış tır. Aynı günü or.u, halkın üzerine ateş emri açıl ması telkinlerinden kurtaran. >ine Etem Mende lestir. Kara kuvvetleri kumandanı ise. Adnan Menderesin. Cumhurbaşkanı olmasını önerir Hu lasa. saat 12'ye yaklaşmaktadır. tşte o sırada Etem ağırhğını bütünü ile terazinin gözüne kor. Vakit gecedir. Odada ikisidirler. Nihayet karar verilir. Adnan Menderes istifasını yazacaktır. Bir suretini radyoya gönderecektir. Ve emir verecektir. Bu derhal okunacaktır. Yazıda istifanın kesın olduğu, geri altnmayacağı da vardır. Cumhurbaşkanına gönderilecek istifa ise ancak. işin radyoya intikali ile aynı dakdkaya rastlayacaktır. Ve bir olup bittl yaratılacaktır. Her sey hazırlanır. Ve 6 dakika sonra, istifa radyoda olacaktır. Ama işte tam o sırada. kaderin. beklenmeyen eli. oda kapısından görünür. Bu eelen, Refik Koraltan'dır. Koraltan' ın «ne var. ne yok» gibı sözlerine Adnan Menderes. sırrı orta>Ti döken bir cevap verir. Yani istifasını hazırlamakta olduğımu söyler. Biraz sonra radyoda okıınacaktır. Ama işte o noktada. kaderin ugursuı çarkları başka türlü dönmeye başlar. Bunlar işlenne dalarken, Koraltan ortadan silinır. Otomobille Bayar'a kosar. Zaten mesafe kaç adımlıktır ki? tste o anda telefon çalar. Baj'ar. Etem Menderes'i rica etmektedir. Acele... Sonrasını düsünebilirsiniz. Bayar'ın emri. derhal Adnan Beyin yamna koşarak. onu istifadan alakoymasıdır. Etem Beyin cevabı şudur: « Ona istifadan va?(?eçmesinl telkın edemem. Ama emrinlzi bildiririm.» öyle de olmustur. Kaybedüen aslında. gerçi bir S dakikadır. Ama, bir tarihe bedel 5 dakika! Eger Koraltan göriinmeseydı. ya da Adnan Menderes isı açığa vurmayıp da İstifa radyoya ulaşsavdı. okunsaydı. sanıyorum ki bugün, bir modr kulübü toplantısına yol açan şartlar da olmayacaktı. Bilmem sız ne dersiniz?... Haf tanüı Y AR1 N SADUN TANJU elmi Andak'm masasmın yanında baktım esmer, güleç yüzlü genç bır adam oturuyor. Yüzü âşina. Bizim spordaki arkadaşlar da etraiını almıj, konuşuyorlar. Birden tanıdım. Ali Rızs Binboğa bu. Kim tanırdı bir ay önce bu delikanlıyı Eurovision şarkı yarışması olmasaydı? Ama şlmdi o, YARIN şarkısını canlı, istekli hareketlerle söyleyen, bu yüzden de halkın sevgili?i olmuş, halktan en fazla oy toplanıış bir genç sarkıcı olaıak üne kavuşmustur. Çaâımızın tanıtma araçları korkunç. Televizyonun gücünden ürkenleri çok iy: anlıyorum. S HALKIN BEĞENiSi VE... Beni de tanışlırdılir. Asıl mesleği elektıik mühendisi irr,İ5. Halktan en buyük oyu slmakla mutluydu. Yaşar Kel malin Teııekc adlı oyununda ka>ma ism Fikret de halktan sevgı görünce mutlu olur. Ama yetmez. Çeltik ağaları, eşr;if ve pnlitikacıİEr bir olup sürcurürler adanı. Ali Rıza Binl>oğa. halktan en fazla oyu aldığı halde iurinin kendisıni 13'üncu secmesini anlamp.mı^tı. Allende de halkın çoğunluğu arkasında olauğu halde Moneda saravında kurşunlanışını anlıyamaıniFtn. Hslkıa gucu vardır ama başka güçler de vardır. DENGE Ali Rıza Binboğa ile. halkın dışındaki güçler üzerine şak;,lrti \aptık. Yine de halk olmasa dördUncülüğe çıkıp oturanıazdınız dedim. Çağımızda bütün ;rüç!eı arasmda ne gibi den»e çekismeleri olabildiğini bu delikanlı bilemezdi. Ama işte, b.r ;arkı yarışması nedeniylî de insan bn güçler çekişmesinin yarattığı ola\ı y<ışıyab:liyordu. Haîk, Ali Rızavı çok beğenmiş, İüri hiç beğenmenuş. bir denge kurulmak istenince de genç şarkıcı üst sıralarda bir yer bulabilmışti. NE ACABA? Jürı'nin. halka nazaran tcknik ölcülere bağlı kaldığmı ve Yarııı sarkısınm gerek bestetmde. gerekse söyleni?inde birçok kusur bulduaur.u düşünebihr insan. Fakat halkın beğenisinin nedeni nedir? Şarkının canlu istekli sfiylenışi mi? Söyleyenin sahne «evimlıliği m:? Yoksa şarkının sözlerinin. sosyal psıkolojiye çok uygun duşiışü mü? Herkesin >aruı'dnn l)ir =ey bekler. bir sey umar HIIKU mu? Be=tenin, su gcvşck lâçkalaştr.ış sıya;al ve so>yal oıtaında, uyanış ve dirilış etkısi yapan temposu mu? BİR MEKTUP Tekirdağ'm Saray ilcesinden gplen bir melcfubu okuyacağım size. Yapı u^tası Oıhaıı Şeıı gönderiyor. Yeni Mahalle Eski Posta Caddesi 28 numaraiı evde oturuyor. Nasıl oturujor? Kendi anlatsın: • L r odalı eski bir ev ve bu evin İki odasına yerlefmiş bir »ile. 6 yanında bir kız, 5 ya$uıda bir oğlan, 4 aylık yine bir kız vocukları var. Baba yapı ustası. Sıvacı. BirbuçuU avrfır iş bulamı\or. Anne ev kadını. Baha 5 çımriür siddetli çTİpten jatıyor. tlâcsız. Bir haftüdır evr üç eknıekteıı başka bir katık pirmiyor. Çiçek >ajın» hatırıp yiyor cocuklar. Yağ da bitiyor. l)ün akşam küçüğün maması bitti. Biıyük kızı bnkkaldan borç alnıa>a yoladım ınamayı. çitmedi. L'tanırını dedi. Sonra iki dizini karnına doğru çekip. yiiziinü avuçlan içine alıp »fladı. Oğlan da ağladı. Annesi de ağlariı. Mektubum slzlere vardığıııda durumum ne olacak bilinmez. Belki de lıcr sey bitmiş olacak. Sizin yazılarınızda belirttiğiııiz mutlu yarınlpra kimler erişccck? Bilinmez. Ama henim bugünüm pek mutlu değil. Yarmlanmız ıımutlu değil. Sizden öjhenmtek Isterdim, o eiinlere erişebilseydim e$eı, >aşanıa giicümü tekrar kazanabilseydinı..» Kordugumlerı Çöziımlemek OKTAY AKBAL Evet Hayır GÜNÜN KİTAPLARI Bütün GerçekleriTİe B ir Cumhurıyet Savcı Yardımeısı yauyor: •Cumhuriyet Savcılarını eleştirirsiniz zaman zaman. Köriikörüne bir uygulamadan yakınırsınız. Bağımlı bir kijiden baiımsıılık nasıl isteyebilirsiniz? Ki}i değil, kurumdur önemli olen. Sorarım size. yasa uygulayıcılarmın (yargıç, c. savcısı vb.) sorunlarına değinen kaç yazı yazdınız bugüne değin? Sorunları:nwı biliyor musunuz her seyden önce? Her şeyin bir değişim ve gelisim içinde olduğu dünyamızda hukukun duragan olduğu söyienemez. Yasa devleti ve hukuk devleti ayırımını açıklıkla bilenler için yasaların dar kalıplsr içinde kalmasınm acısı bü yüktür. Gelisen hukuku izlemek için kitap gerek. Belki. alınız diyeceksiniz. Maddi olanaklarımızı biliyor musunuz? Akçalı olanaksızlığın hukukun baş dü?manı olduğunu hatırlatırım. Ekonomik sıkıntı içindeki bir kimseden her ydnüyle yetkin bir karar beklemek ham hayal olur. Hiç olmazsa baştan savma bir adalet uyguiamasıyle ltarşı kar^ıya kahnz. Kalmıyor muyuz? Kand» . macayla bu iş bu kadar yüriir. Gerçek bu. Hukuk devleti uygula mjşından korkanlar. sorunlarımıza hukuk üst yapı kurunnldur,'^ dıye eğilmeyenler utarum.» Bir polis memuru yazıyor: «Ben de kendi çıkarı hesabına dönen bu ezici çarkın diçlerine kapılmı; ve ezilmiş bir devl«t memuruyum. 1967 yümda Ankara'da Telsiz Polis memuru olarak Emniyet örgütüne girdiın. Bir yıl sonra Dogu hizmetimi y«pmakta iken sol fikirli o'cuğum bahane edilerek, tıpimi sevmeyen bazı küçük kafalı arkadaılarım beni Içişleri Bakanlığına rapor etmişler. Bu nedenle hiç bir tahkikata lözum görülmeden haksız yere sicilim bozulmuştur. Bu durumu ancak altı ay sonra öğrendim. Hemen ilgih yere dilekçe vererek bu haksız yargıdan çok Ozüldüğümü, durumumun düzeltilmesini ıstedim. Cevap bile verilmedi. Sonunda son bir umut olarak Af Kanunundan yararlanacağımızı, memleketi bile soyabilecek hırsızlar ve katülerle birlikte af edileceğimizi tahmin etmiştim. Bildiğiniz gibi sosyal demokrasi fLkr:ri benimsemiş bir partinin gayretiyle çıkan bu af kanununaa biz ınemurlar unutulduk. haklanmız göz önüne alınmadı. Ayrıca öğrendiğime göre. Cumhuriyet'ten bu yana otuz üç defa genel »î çıkmı? hiç birinde de biz devlet memurlannm disiplin suçları af edilmemi.f! Ben düşünen bir insan olarak kafamı mantık yolunda çalıştırmak isteyen. Atatürk ilkelerini içtenlikle benim seyen sosyal demokrasiye inanmış bir Türk vatandaşıyım. Bütün suçum bunda ısrar ermektir. Bildiğiniz gibi, özellikle yirmi bt? yıldan beri patronların çıkarına uygun bir şekilde memleketi idare eden hükümetlerin gazabına uğramış benim gibi pek çok devlet memuru vardır. Adımı gizji tuttuğum için beni mazur görmenizi dilerim.» Karadeniz Ereğlisinden bır memur yazıyor: «Fazı kişiler toplumun en az yarıdatı çoğunun oylarına sahıp olan bır litfere ve partisine karsı cihat açrr.aja kalkıyorlar ve düpedüj iç savas tahrikçiliği sayılacak bu devranışlarına da «müliyetçı davranış» diyorlar Bu sahtekârca bir davranıştan başka bır sey değildir. Ama hiç soğukkanlılığımızı kaybetmeden bu davranı^ı halkımıza tanımlamak ve bu tür davranışlara kaoılanlarır sonunda. Arvzavur. Çerkes Ethem ve Şeyh Saitierin dustüğü duruma riüşebileceğini hatırlatmak gerek. Ama «müliyetçı» sözüne dıl uzatmamak gerek. Cmutmaymız Kurtuluş Savaşını yapan yiğitlerin adları cmillici» idi. Şimdi bazı sahteciler bu sıfatı bir elbise gibi giydiler diye buna «tu kaka» diyemeyız. Yapacağımız, gerçek ve yalancı milllyetçl arasındaki farkı gençlerimize anlatmaktır. Gençler «Atatürk'ün Söylev ve Dcmeçleri»ni bulamıyorlar.» Her gün geîen mektuplardan birkaç bölüm... Hangi blrini okusam toplumun bir kesiti, bir sorunu kendini gösteriyor. Memuru, işçisi, öğrencisi, öğretmeni, polisi, savcısı, yargıcı, kadını erkeği dert küpü olmuş... Tek bır sorun çdzümlenmeden günler. aylar, hatta yıllar geçirilirse böyle olur Her sey, her iş, kördüğümleşir. Bir de kalkmış CGP'li Feyzioğlu. Ecevit'e sataşmış «vözümlemiyor, kordüğürn yapıyorsun işlen> diye... Erken bir seçime gıtmernektir, ,'atandaşın oyuna basvurmamaktır kördüğüm üstüne yenı yeni kördüğümler yapmak... Bugun için çözüm volu tektir, hemen yapılacak bir seçim... Seçimden sonra ne olur? Her İş.her dert, her sorun ortadan kalkar ml? Hepimiz mutlu tnu oluruz? Yakınmalar biter mi? Hayır. Ama blr baçlangıç olur iviye, güzele, doğruya doğru... Kördüğümlere yenileri eklenmez. eskileri de ucundan ucundan çözülmeye baslanır... Umutla, güvenle, sabırla. elbirliğiyle... >••* » • • • • > •• • • • • »» • • » • • • • •*• Mıllî Şei Dönemi (1939 • 1945) ^a* î S B Pfcjsndebelgesd kjtapbm suıar NAZİ İN^MORLUĞIMJN SONU 'TUT**' Mcat»/ BigrMr' ,»Z 0 VN9/HN Uf^M C * REHBERLİK Orta, use ve dengl oKul ögretmeniennın el Sıtabı BsKan;ıKça kabul eclilmjst:r Beklenen '&. basımj çıktı 15 tır» Mılü E | . B. Yayuıevlerı. Bınbaşıoglu Yayınevı Mallepe Ankara. |2 3[S ^OBI^OİSUSU C (nEG€IV»l DEVlfT OvM CENNET NEREDE? Kapitallzmin ve sosyalizmin üzerinde, bir yeryürü cenr.etinde yaşanacaktı. Bolluıc! Uretımde ve tüketimde sınırsızlık.. Durmadan artış! Dayanıklı mallara daha çok, daha çok sahip oldukça ınsanlar. bzel mülkıyetin tadını tadacaklar, zevkinı çıkaracaklardı. Ücretlerı korkmadan arttırabiHrdinis. Üretilen maliann fıvatlarmı da arttırırdınız ve yine herlres üretir, herkes tüketirdi. Para basardıBIZ ıhtiyaç duyuldukça. Endasyondan filân korkmazdınız.' Herkese iş, herkese iyi Ucret, herkese veteri kadar mal ve hizmet verirdiniz ve bütün •izm»lenn canına okurdunuz! Cennetl dünyaya indirdikten sonra da kavga bitmış olurdu. Ama hani cennet? JHahmut Goloğlu MiUiyet DağıUm: Kitapçılarda | g^KfellJŞLER İMMMORLUKkR} CEM 1 YAYINEVI ÇOCUK DİZISI cem yayınevi nâzmhkmet (resimleyen: Mehmet Sonmez) 15 LİRA cem yoyme/i cağaloğiu istanbul BİR NOKTA tşsizlığln bütün dünyanm baçında blr kılıç gibl sallamp durdugu, ücretlerın yetmediği ve yetmedjğı tıalde dondurulmak istendiği, üretimın kontrol altına alınıp vavaşlatılmasına çalışıldjğı, yaşama düzeyınm düşürülme çarelerinm arandıgı: msanların. haîklann reümlerden yönetimierden sogudugu buşrünün değii yannın cennetının bile umut edilmediği bir nokta mı olacaicü sonunda varacagımız? arkadsş krtapiar KOLEJLERE ve İLK ÖĞRETMEN OKULUNA GİRECEKLER M A V A T A 9 OERSANSSİ TEST YMNLARt MtHCOİ KIUII». G»5»\.c;.u TEST HAZIRUK KİTABI İÇİN klim samginin hayatı KIRK TIL < GORKİ'nin en büyöh eseri) I.cılt çıktı 680 sayfa, 40 lira Prof.SADUN AREN G0RK1 YARINI KURTARMAK iÇiN... Doğan Avcıoğlu'nun bizim gazetede yayımlanan Değişen Dünya yazı dizisini okurr.uşsanız. yarını kurtannak için, insanlığın ne derece uyanık ve bilinçli olması gerektiğlru de dü$ünmüşsünuzdür. 1950'de bir otomobili 10 ton ham petrolle degişen gerikalmış ülke, yirmi yıl sonra aynl otomobil için 2ü »on petrol vercbğınin farkına varıp nasıl baş kaldırmış da hakkını almışsa; dünya. böyle uyanışlarla dalgalı bir denize dönüvermiştir bugün. iYi VE KÖTÜ lyidlr. uvanıjm yarattıjh »ok, kötii! Sadece Amenkan hastanelerinde gereksiz ılâçlar yuzünden bır yılda ölenlerin sayısı 140 bine yükselırken, ciunyaya egemen 20 dev ılâç şirketini «gereksiz ilâçlar yapma. insamn ya$ama tutkvsu üzerinden fazla milvarlar kazanına» öğütU iie başka bir anlayışa getirmek kolay mı sanıyorsunuz? Bugünlcü tıbbın saptadığı 5tW kadar hastalık ıçin 2U0 nam maddeden 500 bın eeşıt ilâç üreten ve 5 yıl sonra 50 milyar dolarlık bir satış rekoruna erışmejT olanlayan dev ılâç tekelinın yaşanu uzatma amacından sapmı$lığını nihayet anlamak iyidir, ama onu gerçek fayda amacma yöneltmenin zorluklannı görmek, kötü. Kapitalizmin bunalımdan çıkışı ile geri kalmış ülkelerin ve halklarm çağdaş bır yaşama yükselmelennin çeliçkisini görüp aninrnair iyidir, ama mazJum halklann payına yüıe büyük acılar düşeceğini hesap dışı tutmamak kötü! Yann nedir? Büen var mı? BİRLİK YAYINLARI P.K. 1363 SİRKECt İSTANBUL Demir Ökçe Jack Londan Sosyalist hareketi ezmek re bü tün kurumlanyla bir faşizmi yerleştirmek isteyen tekelci kapıtali?tlerin gırişünini bütün devrimcilere dujurmak isteyen bir çağndır demir ökçe. Marks'a adanan bu militan roman, devrimcl ögret.ınm bir sanat eseriyle özleşmesinin en usta ömegiair. Troçki'nin önsözüyle. Tam metin, 370 sayfa, 20 TL. Sayın Doktor ve Eczaalara GLOKOM'da MYOTİK HİPOTANSÖR olarak kuüantlan GLAUCOSTAT« CH.BRCT , Uçurum Halkı • • Jack London KARADENİZ.BAKIR İŞLETMELERİ A.Ş den GÜMRÜK ELEMANI AL1NACAKTIR Ankara Merkez kadromuzda gümrük servisinde çalıştınlmak üzere Gümrük elemanı almacaktır. Tarü'e tatbikatı bılgıs: zaruri olup, Ingilizce ve Komisyoncu kamesı tercıh sebebidir. tsteklilenn ön görüşme yapmak üzere en geç 19 şubat 1975 tarihine kadar Ziya Gökalp Caddesi No.: 17, üçüncü katta Saı.nalma Müdürlügüne şahsen müracaatları. •• • • •• • • • • • » • • • » • • • • • > Jack London Uçurum halkı bır romandan çok kapitalist sistemin bir avuç insanı mutlu etnıek için kendir.e özgü yöntemleriyle «efaletin kur cağma attıgı üalkın acımasız . j ; çekçi bir tablosudur.. 15 TL. istihdam,para ve iktisadî politika 5.BRSIM bilgiyaymevi • Steree BA.NT deldaralnr ithal edilmiş ue depolara dağıtılrruştır. Sağlık Müesseseleri T.A.O (Akdoğu Reidarn: 616 1243. İL N Ticaret Bakanlığından 1 Bakanlığımız matbaası ihtiyacı olan bir sdeı kamera cıhazı ile avadanlıklarının satınalınması ışı kapalı E>rt usulü i!e eksilrmeye konulmuştur. 2 Eksıltme 18.2.1975 tarihine rastlayan salı günö s««1 10.00'da Bakantık Levazım Müdürü odasınd» lcuruiu komısyoncs yapılacaktır. 3 Alınscatt kamcra ve avadanlıklarının muhammen tfdeli 236.000. liradır. 4 Cieçıcı lenımatı ı.i.uSO «onüç bın elül liradır. 5 Bu ışe a'1 leknik ve ıdari şartnameleı her şön mesai saatleri :ç,nde Bakanlık Levazım Müdürlüâunde gorulebilir. 6 Istekliler ? 9 J sayılı kanun hiikümlerine uygun olarak 4< hazırlayacaklan teklif mpktııplannı 'hale saatından bır ssat evveline kadar makbu? mnkabilınde Komısyon Başkanlığına vermelen şarttır. 7 Po?1ada vâki gecikmeieı kabu) edilmez. 60'hk. 8üra Halkçı Iktisat V. İ. ü. Lenin Halkçılığın ekonomik çıkmazını irdeleyen bu temel eser, gününıüzün pek çok sorunlannın çozıirnüne ışık tutuyor... 13 TL. • • KlTAPt» •; ÎS İBdirim. Bütün yayınlar mevcuttur. 3WO kttaplık flcretslz borşüriimüzü lsteyîniz Posta masrafsız ödemell îndmmtı IcıtaD goncierılır. ISIANBlJL KİTAP KULtfBt) G'il ülnemam Y»nı SKHZAUEBAŞl İŞÇI DAVASI ZONGULDAK İŞÇİLERİNÎN HAFTALIK GAZETESİ P.K. 68. ZONGULDAK ••»•»••»•••••»••••••
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle