18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TURKIYE BOYLE ISTIYOR, iiz yurt içinde polıtikacılana eleştırırken şöyle diyoruz, Kıbns politikasında ne isiğünizi bilmiyor glbi davrank, dün>a kamuoyunda bizi zadüşüriıyor. Ne istediğimizi iça ortaya koymauyız. ıysa, Kıbrıs'ta herkes «TürUiböyle istiyor» dıye yürütmek yor kendi kararmı ve duşünini. Politikacı etkınlığini artnak için «Türkiye böyle isti» diyor. Ekonomık kararlar örgütlenmeler «Türkiye böystiyor» gerekçesine dayanıyor. aca, öylesıne bır karışıklık ve ık doğmuş ki. hiç tereddut etien sız de kabul ediyorsunuz: Türkiye böyle istivor.» oksa şımdıye kadar pek çok ın düzelmesı gerekırdı. Lele'de kaldığım otelın pencereien bakarken «Rüstem's Book >p»un reklâm ışıklannı gorüum. Adam, İngiliz ıdaresinı Makarios başkanlığındaki >ns Cumhuriyetine, oradan da lere Türk Devletme geçmiş, a ismini ciegiştirmemiş. Bütrafik soldan akıyor, Ingilız nesi bozulmamış. Seyyar salar «Dornates 8 şilin, Türldye' ı geldi bunlar» diye bağınvorve sız okka hesabı tarttırıo • parası olarak ödüyorsunuz. k ne'de bır büyuk pazar dükıda kasadaki kız «asaplanm ruluyor» dive ağlayıp bayılır i olunca ilgılenmış ve Tiırkıi bir müşterinin otomatik kaan çıkan sterltn taklidi Kıblirası hesabını anlamadığı ı olay çıkardıgına şahi: olmuş n. Adam «Bu pusulaya bakıp ıden Türk lirası istiyorsunuz, bileyim doğru olduğunu» didu. Magazanın sahıbi oldugu aşılan tombulca genç adamla ısı karşı duvardaki para de!erı tablosunu gösterdiler. oto nk kasalannm «silin» ve «mihesabı yaptığını söylediler. iesseseye böyle bir güvensızgösterilmesinden de dehşetli ndılar. Federe Devletin Girne ymakamının damadı ve kızıyş mağaza sahipleri. İş hayatıyenı atümışlar. i e r şeyi okkayla tartıp arşuıla •üyorlar. Her türlü parayla ş veriş yapüıyor. Trafik levlarında Rumca isimler durur. İsmail Cem TRT Genel Mürüyken soyadını kullanmıyor . e olay yaratmak isteyen milli• tçılere haber verevim, Kıbrıskımse soyadı kullanmıyor. A;lann üzerinde her yönetimn kalma plâkalar var. Yönetiere sorarsanız bütün bunları ğıştirmek için zamanlan olmaış gıbi davranıyorlar ama, basorarsamz, daha henüz bir vi de^iştirmek isteçi uvanmaIF. Her halde Türkiye böyle ısor. Çünkü biz anavatanda da le kolay kolav bir ş*yi deftiş•ıneyiz. Kıbns'ta en geçerli formül bu; herkes kendi karariDi ve düşüncesıni Türkıyıe'nin isteği ımişçesine yürütmek gayretmi gösteıiyor TARTIŞMA GÖREVE ÇAĞ1RIYORUZ... Büyük ulnsumuzun hurur ve güvene muhtaç olduğu şu günlerde iktidar ve muhalefetin elele verme sinde zorunlok bulunmaktadır. Bu yapıcı göre\'de karşılıklı fedakârlık, hoşçörürlük bckUyornz. Anayasamıza göre, devletimızin idare şekîinin Cumhurıyet oldugu, eğemenliğinı ka yıtsız ve şartsız büyük u ' " muza ait bulunduğu, ulusun bu egemenliğini Anayasamızm koyduğu esaslara göre, yetkili organlar eliyle kullandığı herkesçe bilinegelen bir gerçektir. Egemenliğin yasama yetkisi. Büyük Millet Meclisi'ne ait ol duğuna göre Millet Meclisi de bu yetkili organlardan biridır. Bu organ hukuk devletimizi yürüten çarkm anadişlisi olarak kabul edilirse, çarkın dönmesi için bu dişlinin çalış ması gerekir. Sözü edilen diş linin görev yapması için de buna komuta edecek bir başm bulunması zorunludur. ATLAR GEÇTtĞt HALDE.. Bugune kadar, günler, haftalar ve hatta aylar geçtiği halde Millet Meclisi Başkanının seçilmemesi, hüzün verici bir olay haline gelmiştir. Her ne kadar, siyasi kadrolann öncüle ri ile yetkilileri, sonucu olumsuz görünen bu olayı, demofcra sinin niteliginden doğan bir so nuç olarak kabul ediyorlarsa da uzun süre devam eden bu olumsuzluğun, sonuç olarak ne lere mal oldugu ve hatta olacağı hesaba katılırsa EVLÂDIVATAN olanlann kaygılan da unutulmamahdır... ralel olarak da devletimizin, ar tan sorunlara çare bulması zorunlu olduğuna göre, devlet çar kının tez«lden ve ivedllikle dön dürülmesi gerekliliği vardır. Bu zorunluluğa da iktidar ve muha lefetin görevleri icabı olarak ce vap verebilmeleri için ülke yara rına olan sorunlarda birleşmeleri gerekmektedir. Devlet çarkınm anadişlisi ola rak kabul edilen Millet Meclisi nın tezelden devreye sokulması için bu yasama organının Başkanının seçılmesi zorunlu bulun maktadır. Hukuk devletinin çatısını kanunlar kurduğuna ve bu kanun ları yapma öncülüğü Millet Mec lısi'ne ait olduğuna göre, bu organın devlet statüsü içinde yeri ve Bnemi daha iyi anlaçılmaktadır. TÜRLÜ ENGELLEMELER Nitehği ve nicelıği belirgin olan Millet Meclisinı bekleyen, ülkenin hayati sorunlan ile ilg:li kanun tasarıları ortada durıırken bu organa Başkan seçılmesi için yapılan oylamalarda boş oy pusulaların venlmesi ve ya adaylar dışındakilere oyların kullanılması veyahut da turlara katılmama gibı bır bakıma engelleme taktiğmin k'jllanılması gerçekten üzlicü olmakta dır... Bu tür davranışlar, ülkenin zararına olduğu gibi herhalde bağlı bulunduğu topluluğun da yararma olmamaktâdır. Büyük ulusumuzun huzur ve giivene muhtaç olduğu çu gün lerde iktidar ve muhalefet elele vermesinde zorurüuk bulunmak tadır. Çünkü demokrası yönetimi çoğunluğa dayanan bir rejim ol duğuna, iktidar ve muhalefetin yurt sorunlannda yapıcı olduk ları oranda yararlı olacaklarına göre: ya'Dicı pörevlerınde, karşılıklı fedakârlığa ho=gorürlu*e yer vermelerı gerekir. Yoksa, yurt sorunlarmı, ken di çıkarlarına gbre değerlendır meye ve bunun içinde ınatlaşma ya kalkışılırsa bu nitelikteki davranışların ütkenin yaranna değıl, zararına olacağı kanısındayız. Sabahattin AKDAG St. Barnabaa'm havarisi üç rahip kardeş: Chariton, Stephanos Barnabas. büyük odada pencere yanındaki sedire oturmuştu. O da ak sakallı ve siyab. keşiş giysileri içinde etkileyici idi. En büyükleri Chariton ağır hastalannuş ve Kızılhaç tarafından Lefkoşa'ya Rum kesimindeki bir hastaneye göHlrülmüştü. Şimdi Ikisi kalıyordu manastırda. 58 yıldır bu rr.anasbrda yasamışlardı. Keşiş Barnabas beni biraz sonra avluya çıkardı ve ölulerinin yattığl türbemsl yeri gösterdl. Bir mezar yeri açılmıştı ve büyük agabeyl bekliyordu. Koyu renk boyalar ve yaldızlarla, kalın levhalar üzerüıe aziz resimleri, Ikonlar yapıyorlardı Saint Bamabas'ın keşişleri. Oda lannın Içi bir resim atölyesine benziyordu. Şu dağbaşı sayüabüecek yerde yalnızdalar. Cuma günleri bir Kızılhaç kamyonu geliyor ve thtiyaçlanaı karşılıyordu. Niye gitmedmiz dedim, kollannı açtı keşiş Barnabas, «bundan sonra nereye gidebilirdik» der gibi. Kalmışlardı işte. 58 yıldır yasadıkları bu manav tırdan kopamamışlardı. Denktaş da, herkese hemen gösterdikleri bir deftere, b u din adamlanna yardımcı olunmasını yazmıştı. Birden, Saint Bamabas'ın keçişleri bir fanusun içine kapatılroış canlılar gibı göründü bana. Şa yılm »10 ayında masmmvl ve çüneşli Kıbns göğünün altında, insanlan böyle görünmez cam duvarlar arasına hapsetmek icat edflmeseydi Makarios yönetiml tarafından, şimdi böyle benimle konaşıırken dudaklan titreyen r e ibtiysr gözleri snlanan Saint Barnabas keşlşlerlnin vainızlığmda insanlık dranunı seyretmiyecektim. Keşiş Bamabas, kendisine veda edip aynlırken bana bir fesleğen dalı kırrp verdi. Çiçekler sunuyoruz birbirimize acıya düştüğümüz zaman da, akledemiyorr.z acıyı yaratmadan kucaklaşmayı. ERMENİ SORUNU Türkiye Cumhuriyetl yasalarına göre, Türk pasaportu, veya Türk makamlan tarafından verilmış kimlik belgeleri taşıyan kimseler, Türk vatandaşı olma hakkını kazanmışlardır. öte yandan bazı yasalarda istisnalar bulunmasma karşın işbu vatandaşbk yasası hiç bir istiana kabul etmemektedir. Baş ka bir deyimle, Türk pasaportunu haiz, veya Türk kimlik belgesini taşıyan bir kimse kayıtsız ve şartsız Türktür. Keza Türk Anayasasma göre Türkiye Cumhuriyeti layiktir; yani Türkiye Cumhuriyetinin dini yoktur. Bu deyim de, TUrkiyenin dlnsiz olduğunu değil de, mevcut dinlerden her hangi birine bağlı, onun kaideleri altında bulunmadığım göstermektedir. goplar, Siranuşlar ve daha devleti hümayunun her basamağında, en yüksek ve şerefli memuriyetler de dahil bulunan pek çok sayıda saygı değer ve anayurt aşkı ile tutuşan tebaa, tesanüdün, ilerleyişin en açık ve belirgin örnekleri idı. Mustafa Kemâl Atatürk'ün dehası, çok önceden geleceğt açık ça görmüş, yüzyıllar boyunca yaşayacak olan vecızeyi formülleştirmîşti: « Ne mutlu Türküm diyene.. » Ata, kendini Türk hissedenin Turk olduğuna, bu cennet yurdun has evlâdı sayılacağma işaret etmekteydi. Kıbns Şarkısız Halk SADUN TAHJt alınmış bu süre İçinde. Birineisinde portakallar ağaçlarda kalmış, toplanan ya göraUlmilş ya denize atılmış. Bu yıl 5060 bıa ton narenciye ürünü alınmıs. Iyi bir fiyatla satmayı ümit ediyorlar. İhracat da başlamış. Ama tabi, narenciyeden, harnb denilen keçiboynuzundan gelecek paralar, asıl ihtiyaç karşısında devede kulak. Toplam değeri 10 mılyar TUrk lirası olarak hesaplanan 14 bin yataklık turizm tesisleri öyle yatıyor. İrilı ufaklı 361 sanayi tesisinden çalıştınlabılenler eski iiretim kapasıtelerinin çok aşağısında. 15 ayda hayatı canlandıramamışız. Hiç kimse btınun gereği üzerinde durmuyor da neden böyle olduğu hakkmda kendınce gerekçeler bulup söylüyor. Girne'de, şimdi sayılan hayli azalmış teknelerle dolu küçük limana bakan bir tavernada nefis bir kırlangıç tava yerken etraf^ıa baktım. Birkaç delikanlı para atılarak çalışan müzik kutusundan Türkçe plaklar dinliyorlardı. Bir de biz vardık, liç klşl. Tavernayı işleten, Günevden," Limasol dan gelmiş genç bir adamdı. Orada d a b u işleri yaparmış. Kansı mutfakta yardım ediyordu. Küçük çocuklannı b a n n önündeki kanepeye ya hrmışlar, üzerini de bir hırka ile örtmüşlerdl. Dışarda nefis bir hava vardı. Balık iyi pişmişti. Aşağıdan, yeni keşfettıkleri mahzenden bir 1969 sarabı bulup getirrruşlerdl. Başka insanlar da olsaydı etrafta, gülüp eğlenselerdl, sarkalar söylenseydi her dılden, masalardan masalara bakıçlar ve sözler atılsaydı, nasıl da baska olacaktı her şey. Kadın mutfakta işini bitirip gelip karşımızdaki koltuğa oturdu. Dalıp dahp gidiyordu. Limasol'u mu özlüyoıdu? Şündi bulunduklan. yerden başka yerleri özleyenler, düşleyenler yok muydu? Dışan çıkıp da rıhum boyunca yürürken, buralardan çekilmiş olan hayatm yerine gelmesini istedim durmadan. Bizim bu kadar gücümüz yok mu? Bu lokantalara, bu meyhanelere, bu otellere, bu yollara canlılıb veremez mi Türkler? Dünyanın bütün göz lerl üzerimlzdeyken kalkıjtıfvmız bu Içte. niye hayatı durdnran, soldnran. şarküan sustnran bir topluluk olarak görünüyoruz? Emekçi lerin Geleceği Üzerine îşçi ve emekçiler rahat b ! ı hayat yaşamak, ezıimemeJt, kendilerinin aılesinln ve çocuklannın geleceğinden kuşku duymamak için mücadele edlyorlar. Ve görüvoriar ki iktidara geçmeden bütün bunlann olması mümktin değildır. Burjuvazi, emekçilerin haklanna bllinçle sahip cıkmasmdan tedirpin oluyor ve bu gellşiml engellemek için hiç bir ayuımda bulunmadan her şeye ve herkese saldınror. Emekçilerden yana bir takım kişiler bu faşist saldınlardan memnun görünüyorlar. Onlara göre (îşçiler ve emekçilerde bilinçlenme geçmiş vıllara oranla gelişkindir. Ama veterll düzeye ve yaygınlıga erişmemiştir. MC'n:n bu faşızan baskı ve saldırııan gerekiı blîlnçlenmeyı arttıracaktır. Emekçiler ezılmeden, hanyayı sonyavı anlamadan gerçekleri göremezler.) îşçi sınıfı bu göriışü temelden reddetmektedır. îşçideo ve emekçiden vana hiç kims* (bilinçlenmenin ve mücadelenin güçlenmesi) iç:n böyle baskılan savunamaz. tşçinin vs her türden emekçinin blllnçU ve kendi davasma sahip çıkısı (yani mücadeleye aktif katkısı'* yeterli ve gerekli bir sevtvede bulunmavabiliT. ama rıUaT y\'ı burjuvazinin tahakkümü ve politikası üe ezilmls. eğitlmsiz bırakılmış ve buruvazlrün flkirleri ile haşir neşir edllmeye çalışılmış genlş emekçi kltlelerin gerçekleri görmesi zaman ve bilinçli blr caba tşldir. îşçi ve emekçi aleyhinde çalışan MC iktidannın sürmesini, saldınlann dsvam etmesini istemsk ancak bir burluvanın görüş ve düşüncelertni paylaşmak demektir. Bu?ün bagımsızlıgı, demokrasiyl savunan herkes halkımızı burjuvanm ve onun destekçisl Amertkan °taperyalizminin kanh ellerine terketmekle değil. kurtarmaK tçin mücadele etmekle vükümlüdur. Kısmı Senato seçimlerlnden S&r lı çıktığını sanan MCT1 lldert'» unutmasınlar Id, eger Iktldarda kalmaya devam ederlerse faşizme karsı demokratlk savua mayı halk ve emekçt t*cüer yapacaktır. Murat ACAR Good. Vear Lastik Fah. İZMİT Samt Bamabas'ın kejijleH Magosa Girne yolu üzerinde, tarihî Salamis şehri harabelerine bakan kuçük bir sırtta eski bir kilıse dikkatimi çektl, önünden' geçerken «ujrayalım şnrava» dedim. Çok eski bir tapmakmış bu Saint Barnabas manastın. Asıl sürpriz de içindeydi. Kocaman agır tahta kapıya yaklaşırken karşımıza yaşlı bir keşiş çıktı. En büyüğü 86 yaşında olan üç kardeşten küçük olanı imiş. Adı da Barnabas 'tı seksenlik ihtiyann. Ortanca kardeş Stephanos sağda iik girdifim Türk yardım heyeii Bır yardım heyetimla var Kıbs'ta. Buyükçe bır bmanın üzeade kocamaa. iux levha: «Türye Cutnhuriveti Yardım Heye• . Ee, tabii, bunca yıldır Amekaülardan oğrendiğimızı sataığız. Bakanlıklardan uzmanlar çmişız; Kıbns'a göndenp, sosıl ve ekonomık hayatın düzennmesinde yardımcı olmak ısmişız. «Daha henüz kendinizi isterecek fırsatı bulamamıs ollalısınız» dedim bır sosyal planmacı uzmana; o da bana, Kıbslılann bıreyciliğınden, köklü ,r kapitalist küitür etkisinde oljkîanndan, toplum ölçeğınde rogram düzenleme alışkanlığmi olmadıklarından söz etti. Bu izden loplumsal hareketlerin ?yecanı ve hızlı temposu yaralamıyormuş. Ne yapalım, bunı yıldır îngilız ve Rum yönemlerinın yarattığı pasif toplum sikolojısim, ahşkanlıklannı, fel;fesini yenmek kolay değil, deı. Şimdi Kurucu Mecliste üye oın Günevlı (Baflıt zengin bır Dprak ağasının, Kuzeyde, yani ugünkü Türk bölgesinde toprak e mülk düzenini altüst etmek ?in çaba fösterdiğini soyledüer ana. Koyun can derdindevken. asap mal derdindeymiş. Şimdi j.müyle devletin elinde bulunan opraklarda, sosyal adalet esaına davalı bir düzeni kurmak ok kolayken. 40 50 aileye veecek portakal bahçelenne tek lasına sahip çıkmak istevenlar. îuneyde bıraktıkları mallann Cuzeydeki deSenni özgürlükle ılçmeğe yanasmayanlar, zaten dü ensiz olan işleri büsbütıin karış ırıyorlarrnış. Bu kişilerin, biraz laha cesaretlendikten sonra Kuucu Mecliste «Türkiye böyle isiyor» diye nutuk atmıyacaklanıı kimse iddia edemez. Doğrusu rürkiye. kendi burnunun dibinde oprak düzeni kurulmuş, kooperatifçılıği ilerlemiş, yerleşme ver .erinde canhlığ. ve verimlili»ı sağ anmış bir toplum örne$inin bulunmasından hoşlanmaz. Bufrünkü Türk Kıbns kesimi de. aksie, boyle bır örnek olmağa çok müsait. Bıraz gayrst. biraz heve^ın. biraz bilgi. daha 1,5 vıl önne 230 bin kışınin yaşadısı ve her yıl 300 bin yabancmm «9 av vaz cenneti» dıve kostuğu sıcak ve yeşil toorakian eski canlılığına kavuşturacak. T AR I N: GRiVAS'IN KÖrüNDEKi KADIN OTEL KİNG'IN 3 KİŞİ TARAFINDANSILAHLA SOYULDUĞU ÖNE SÜRÜLDÜ Gayrettepe'de bulunan «Otel Kingnin dün sabah saat beş sıralarmda sılâhlı ve maskeli üç kişi tarafından soyulduğu iddia olunmuştur. Otelde görevli danışma memuru Cenap Kanderli polise verdigi ifadede şunlan söylemiştir. «Sabah danışmada bulunuyordum. Birden yüzleri maskeli ve elleri silâhlı kişüerle karşılaştım. Bana ellerimi kaldırmamı ve sesimi çıkarmamamı söylediler. Ölümle tehdit edip, kasayı açtırdılar. tçinde bulunan 10 bın lirayı aldıktan sonra benım saatımle cebimdeki 100 lira yı da alıp kaçtılar. Soygunculan n arkasından koştum, bağırdım. fakat karşı yola geçip kayboldular» demiştir. Polis, çok sayıda müşterinin kaldıgı otele sabaha karşı baskın düzenlenmesinin zor olduğunu, çünkü otele her an girilip çıkıldığmı, olayın içerden düzenlenmiç olabileceğinl belirtmiştir. Soruşturmayı yöneten agır suç masası deteküfleri, olayla ilgılı bazı kişilerin bilgilerine başvurmuştur. Bu arada işçilerle yönetim arasında bir anlaşmazlığın var olduğunu da söyüyen oteldeki bazı çalışanlar, «Biz kimseyi görmediki) diye konuşmuşlardır. Soygun iddiası onemle incelenmektedir. Yıllar geçtl, fakat bu topraklarda yaşayan insanlann duyguları hiç değişmedl. Dikran da, Agop d a dedelerintn kendi zamanlarmda jraşadıklan bu aziz Dünyamızın çağdaş ve uygar Gerçekten Başkan seçlmi için, yurttan ırak kaldılar ise de oülkelerinin hepsinde de yürürmevcut yasa ve tuzüklerin önnun ferahlı havasını içlerinde lükte olan tabii, makul ve ulusdaima yaşattılar. Onlar vernekgördügü kurallara uygun ola lararası bu prensiplerin TUrkilerı ile, örf ve âdetleri :1e ve rak başlangıçta tek, sonradan yede de mevcut oluşundan baş de bütün geleneklerı ile Rlaikinci aday gösterildiğine göre, ka yurdumuzun insan toplulukturkadan ayrılmadılar. Anayurtî'apılan oylamalarda bu iki aday lan yönünden de bölunmez bir ta tüten ocaklarını daima hadan birinin tercih edilmesi, so bütün olduğunu belirtmek katırladılar. ö t e yandan, anavurtnucun olumluluğu bakımından çınılmaz olduğu kadar da zo ta yaşamlannı sürdüren Dikzorunlu görülmektedır. runludur. Şu halde Türkiyede ranlarla, Agoplar her bakımGerçekten de siyasal kadrohep birlikte yaşamlanru sürdan paylanna düşen görevi içlar içinde •bulunan parlamenter düren Lâz, Kürt, Çerkez, Ertenlikle yaptılar ve vapmaktalerin yapılan oylamalarda kişimeni, Rum, Yahudi veya daha dırlar. sel kanı ve düşüncelerinden başka topluluklar yoktur, Türk çok, bağlı bulunduklan parti vatandaşlan vardır. Fakat, bu arada, acaba nenin ilkelerine uymak zorunluden arada sırada yerli basmda Bu arada yıllar geçtikçe unulugu bilinmekte ise de bu oy tulmağa yüz tutan apaçık bir bazı çatlak sesler yükselmektelamalarda; boş oy pusulasının dir? Acaba neden bazı kalem gerçeği de büründüğü karanhkverilmesl veya taraflarca aday tutan eller Dikramn en ulak tan sıyırmakta yarar bulundumenfi bir hareketinl BİR ERgösterümeyen üyelere oy kulla ğuna inancımız vardır. Çünkü MENÎ ÎŞt olarak gösterirler de ileri sürülecek fikrin b\ı yazınümasının nedeni, kesinlikle aynı adı taşıyan başka bir vaanlaşılmamaktadır. Pakat, par mızda müdafaa edilen tezi destandaşın çok müsbet, vararlı aşikârdır. Osmanlı lamenterlerin olumlu sonucu. teklediği bir işinin sözünü bile etmezler. etkileyen bu tür daVTahı$râTl' împaratorluğunun ilk kuruluş Etseler de aslında hiç bahsetyıllanndan beri ve o koca devile ancak zamanın yitirilmesuıe mezler. Viktor Hamparsumyan letin beceriksiz diploınatlar eyol açtıkları ortadadır. gibi dünya çaptnda ünlü bilcnnlinde bulunmaktan ötüril yıkılıGÖREMN ClDDİLlĞt ler yetiştiren bir toplumun Yaşına dek sınırlan içinde yaşaÇogunlukta bulunan sayın par nıkyan gibi ellerini kana bvUyan bütün tabaayı hümayunun lamenterlerimizin, bunu yakın yan manyak katiller de doîureşit yararlaıla. eşit haklara sadan kavradıklanndan asla kuşduğu doğal bir olaydır. Yanıkhip olarak idare edildiği tarihî kumuz yoktur. Hal böyle iken, yanlar eğer ir.sanlıgm vüz kabir gerçektir. Atatürkün güçlü, Başkan seçiml için yapılan oyrası ise Hamparsumyanlar da çelik ell yurdun artık yıpranlamalarda olumlu sonucun sağ aynı insanhğın söğpünü kab^rmış, köhceleşmiş rejimini yılanabılmesi için boş oy pusu tan cüzleridir. Ve de bir lopkıp, genç Türkiye Cumhuriyetilalannın verilmemesi, ve taraflumun hakiki de*eri haoıshani kurarken, Onun dev dimağı larca da aday gösterilen üyeler nelerde bulunan fertlerinin saCumhuriyeti oluşturan çeşitli den başkasma gelişi güzel oyla yısı ile değil de yetiştirdigi kıyelemanlann yurt sathında eşit rın kullanılmaması gerekli iken, metli elemanlann gösterditi va görevlerle yükümlü, fakat eşit bunun aksine hareket edilmerarlıklarla ölçülür. Bu vatanda haklara sahip bulunduklan si, kutsal görevin ciddiligi ve yaşayan Agoplar ise yurtlan yüksek prensipinl hiç bozmadı. içtenliği ile bağdaştınlamamak İçin yetiştirdiklert ve de vetişAksine bu prensipl var gücü ile tadır. tirmekte olduklan kıvmetli edestekledi, ve böylece yurtta lemanlarla iftihar edip memledenge hiç bozulmadı. Geriye Sayın parlamenterlerimizin, ketin onurunu eller tistünde tadoğru tek adım bile atümad:, kutsal görevlerini yaparlarken şımak isterken b a a basın çevaksine her şey ileriye doğru yösadece yasal sorumluluklan için relerinin ERMENt sözcüSünü neldi. Osmanlılar zamanında saf de bulunduklarını düşünmemek küçültücü bir sıfat sibi kullankan tabaayı hümayundan sayıteyiz. Bunun yanı sıra, vicdanı malan cidden uzücü olmakta sorumluluklannı da taşıdıkları lan Osman Hamdiler, Ahmet ve de bütün olan Türk ulusuVefik Paşalar, Oskan Mardikna mutlak nazarla bakmaktanun şanı ve şereö ile de bağyanlar, Prof. Dr. Todorakiler, yız. daşamamaktacUr. Balyanlar, Bezciyanlar, DikÜlkemizin, hayati sorunlan ran Çuhacıyanlar, Güllü ATakvor KAMF.R gün geçtikçe arttığına, buna pa Hisse Senedi ve Tahvil İlânları BANKER « 6 6 86275213 22 66 88 Zi 52 13 tZMIR: 3ü 221 HISSE SENETLERtNİZÎ YÜKSEK PIYATLA ALIRIM. HİSSE SENETLERÎNÎ EN tJYGUN BORSA RAYtCt İLE VE CUZİ KÂRLA SATARIM. MUESSESE VEYA ŞAHISLABA AİT TAHVTT,T,KRİ EN ÜYGUN ÇARTLARLA FAZLA MENFAAT BEKLEMEDEN DERHAL MÜBAYAA EDERIM. MÜESSESEME MÜRACAATINIZDA YAPILMASI ÎCAP EDEN OPERASYONÜN MÜM KÜN OLAN EN KISA ZAMANfDA YAPILACAGINI BİLMELÎSINİZ. TELEPONL.A VERDİĞİNtZ EMİBLERİ DERHAL YERÎNE GETİREBILMEK VAZIFELERİMl ZIN EN ÖNEMLÎSÎDİR. TALEP ETTtGlM HÎSSELER tClN AYRI BtR FtYAT TATBIK EDÎYORUM. TRANSTÜRK RABAK KURüCU KORDSA TEZSAN KOÇ HOLDtNG ARCELÎK BÜTÜN BANKA HtSSET,ERt KARTON SANAYİÎ SATILIK HISSEERİ tLÂN EDİYORUM ÇEMTAŞ A Grubu hisse senedi normal hısselere gbre °n 10 fazla temettü veriyor. c b 50 sermaye artınmı yapıyor. 1974'ae °'o 17 temettü 950 TL. 3.5 ayhk Işlemlş faizi bedava. • 1973 kalkınma tahvili 400 bin liralık. • EGE IrtJbat Btlrosu Cem Ofls Blleo t s Hanı 353 Sokak KaU 1, No: 113, Tel: 38221 • BANDmMA GÜBRE 30 adet Geceleri: 65068 •o S temettü verdl. V.200 ser/3 • BANKER £E3Sİ 4'ÜDCÜ VakU maye arttınmı yapıyor. Han Asma Kat. No: 8/9 • KOÇ PAZARLAMA 50 bin 11ralık «4 12.5 temettü verdl. • LASSA 200 adet Istikbal İçin yaünm. • • • • • • ECZACIBAŞi 50 adet V* 16 temettü verdl. Bu yıl daha yüksek olabılir. KORUMA TARIM 200 adpt. Sürprlzler beklenlyor. EGE ENDÜSTRİ 30 bin liralık ° o 18 temettü verdl. / BAŞTAS Olraento 100.000 TL. llk. YUksek temettü vermesı beklenlyor. NASAŞ AlUminyum Sanayi 100.000 TL.Uk. ftnümüzdeM ?ıl temettü verecek DEVSAN 16 bin liralık bu nl temettü vermes) beklenlyor. lüüO TL."sı 850.t ş SANKAS1 namıline, nama 100 adet 500lük. ANADOLÜ CAM SANAYİÎ 600 bm liralık. Frim yapmava başladı SANTBAL HOLDING 45 bm liralık PEGAGAZ 10 adet •/. 360 t » mettö. verdl. AROMA Meyve Suian 100.000 TL.lık % '6 temetîü verdl. PEGA PETROl as adet V 22,5 » temettü ödedi TAM HAYA1 Ü'JROCD 10 adet (îv: bıt selir îa/nagıdır) SATH.IK r*HVtUKT» ERCÎYES BİRACILIK 38 bin liralık 4 kuponu var. Akbank garantili 1000. lirası 940. lira. GÜNEY SANAYİ tahvill 330 mettu verdl. DEMİRDÖKÜM 200 bin liralık • 25 temettü verdl. Sermaye» sinin 3 katı ihtiyatı var. • İZOCAM 10 adet "/• 50 temettü verdl. TEŞEKKÜR Guatr ameliyaünı başan ile yapip beni sıhhate kavusturan Sayın, PROFESÖR TEŞEKKÜR Ailemızin çok kıymetli varlığı, dostlanmızın sevgih yalnnlarımızın ve EROL DÜREN Uzman Asistan Dr. HİLÂL ÜNAL, Asıstan Dr. AYDIN ALTAN'a ve Cerrahpaşa Hastanesi Birinci Cerrahi Servisinde ilgisinl esirgemeyen tüm doktor, hemşire, hastabakıcı ve diğer personele tesekkürü borç bilirim. ü l K Ü GÜNGÖREN (Cumhunyet: 9914) «ANNEANNE»leri Şükriye Leman SONBAY'ın hastalığı sırasında tedavi ve ihtimamını, son nefesine kadar, uısanüstü bir çaba ile sürdüren aziz dostumuz; Doç. Dr. Nihat SIPAHI'ye cenaze törenine katılmak ve telefon, telgraf ve ziyaret suretiyle acımızı paylaşayan dost ve arkadaşlanmıza, ilgilerini esirgemeyen Gençlik ve Spor Bakanlıgı ile Beden Eğitimi Öğretmenler Derneğine candan teşekkürlerimizi sunarız. AtLE ADINA: CEMAL ALPMAN Düzeltme: 8 aralık günü yayınlanan ölüm ilânında Meral Soydan ve Dr. Cemal Soydan'ın soyadlan yanlış çıkmış. Özür dileyerek düzeltiriz. (Cumhurij'et: 9912) 6AHAR TİCARE1 27T116*276468 i LÂ N «Kolay değü! Kolay deŞ'l!» Kıbrıslı yetkilıler, böyle konuştunuz mu, mânalı mânalı gülüyorlar. cyls kolay değıl bu ışler der gıbi tavırlar takınıyorlar. Hele aradan geçen 15 avı herkes çok küçük bir lanv'.n parçan görüyor. Oysa iki kez mabsul • • • • • • 9 • • • İSTANBUL SAHAFIAR DERNEGiMDEN BLDıRLMiŞTiR Demeğimizin olaganüstu Genel Kunü toplantısı 22 aralık 1975 pazartesı günü saat 15 00 Beyazıt, Sahaflar Cırşısı No: 3'te yapılacağmdan uyelerimızın bulunmaian ör.em'" nca olunur. G I N O E M : 1) Yönetım Kurulu ve murakıplann rapork'rının okun ması ve ıbrası. 2) Yönetim Kurulu, ha:, sıyet dıvanı ve murakıpların asil ve yedek üyelennin scçimı. 3) Düekler lonetim Kurulu Başkanı BAHAR: Devlet ve şirket tahvülerinlzin alım, satımında emrinizdedir. BAHAR: Tasarrul Bonosu alış fiyatlanm: 1965 • t 85 • 1966 % 68 1967 "A, 57 1969 «/. 47 1970 % 44 1971 • 41 « 1972 «• 41 SATILIK KIYMETLER: 100.000 1978 kuponu 68 0 0 0 . 100.000 1979 » 58.UU0. 130.000 1980 » 61.100. 50.000 1981 > 20^00. 200.000 19S2 • 72.000. hepsl büyük kupürlü. BAHAR: Aranan kıymerler : ÎSTAŞ ÇUKUROVA ELKKTRİK KORUMA TARIM BASTA^İ Ç t M E N T O AK Ç İ M E N i ' ü NUH ÇİMENTO SÜNTA Ahmet Bahar 4. Vakıfhan Asma kat No: 28 Sirkecı / Istanbul Ermenek Belediye Başkanlığından 1 Ermenek Belediyesi tarafından yaptınlacak olan soğukbava deposu inşaatı 2490 sayüı kanun hükümlerine göre kapalı zarf usulü ile eksiltmeye çıkanlmıştır. 2 Bu işin keşif bedeli (850.000.00) liradır. 3 E3csiltme 19Aralık1975 cuma günü saat 14.30'da Er menek Belediyesinde toplanacak komisyon huzurunda yapılacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve diğer evraklar her gün me sai saatleri içerisinde Belediye Fen işlerinde göriilebilir. 5 Bu işe ait geçici teminat (37.000.00) Hradır. 6 îhaleye girmek isteyenlerin (C) gurubundan karneleri olması, 1975 yıhna ait Ticare1 ve Sanayi Odası belgesi bulunması. 7 MUracaat dflekçesi ile birlikte verecekleri (eksiltme şartnamesinde belirtilen ve usulüne göre hazırlanacak) Tek nık personel bildirisi, plan ve techizat bildirisi, Teahhüt bil dirisi, mall durum bildirisi, Banka Referans raektubu ibraz edilecektir. 8 Isteklüer teklif mektuplarını en geç 19Aralık1975 cuma günü saat 12.00'de makbuz karşıhğı îhale Komisyonu Başkanına vereceklerdir. 9 thaleye giriş belgeleri Ermenek Belediyesi Başkanlığı tarafından verilecektir. 10 Yeterlik belgesi almması için son müracaat tariiıi 17121975 günü mesai saatinin bitişine kadardır. 11 Telgrafla müracaatlar ve postada vaki gecıkmeler kabul edilmez. ILÂN KEŞAP MALMÜDÜRLÜĞÜNDEN: 1 Giresun ll Keşap llçesi Hükümet Binasının elektrik sıhhi tesisat onanmı 2490 sayılı kanunun 31. ci maddesi gereğince kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 2 Ihalesi 19.12.1975 tarihine rastlayan cuma günü saat 14.00"de Malmüdürlüğü odasmda toplanacak Komisyon huzurunda yapılacaktır. 3 Keşıf bedeli 40.327.00 lira olup, geçici teminatı 3024.54 liradır. 4 Şartname ve keşif evrakı mesai saatleri dahilinde her gün Keşap Malmüdürlüğü Millî Emlâk Memurluğunda görülebilir. 5 İstekUIerin eksiltmeye girebilmek İçin 2490 sayılı kanunun 32. maddesi gereğince hazırlayacaklan teklif mektuplarm havi zarfla birlikte geçici teminat makbuzu, veya teminat mektubunu 1975 yılı Ticaret Odası belgesi, bu iş için keşif bedeli kadar iş yaptıklanna dair iş bitirme Belgesmi beraber zarfa koyarak, hazırlayacaklan bu kapalt teklif zarflarını ıhale saatinden bir saat ev\'eline kadar makbuz karşılığmda Komisyon Başkanlıgına vermelerl mecburidır. 6 Postada vaki gecikme ve telle müracaat nazan itibare alınmaz. îlân olunur. •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle