Katalog

eıevızyon rum aesıenaırme şuDesrnı yoneıen >zer Çiner, Cumhuriyet'in sorularını yanıtladı ÖZER ÇİNER KIMDİR? LEVÎZYON TAYTN*LARmiN ORTALAMA B HESAPLA BEŞTE BÎRİNÎ RÇEKLEŞTtREN BİR ŞUBE VAR. HEM ' EN ÇOK İLGİ ÎLE ÎZLENEN BEŞTE Rİ BU. TV DE İZLEDÎGİMÎZ YABANCI YNAKLI DİZİLER VE BELGESELLERİN YÜK KISMINI SİZLERÎN TÜRKÇE ARAK ÎZLEYECEĞİNİZ SEKİLDE ZIRLAYAN TV FtLM SESLENDİRME BESİNİ ÖZER ÇİNER YÖNETÎYOR. ÇİNER 2 DE TÎRE'DE DOĞDU. BALIKESİR RETMEN OKULUNU BİRİNCİLÎKLE İRİP, GAZt EĞİTÎM İNGÎLİZCE LÜMÜNDEN MEZUN OLDU. 5 YIL ELERDE İNGÎLİZCE ÖĞRETMENLİĞt PTI. 1967 DE SINAVLA VE KURS REREK TRTYE GİRDİ.. 1968'DE 6 AY RE İLE BBC'DE TV PROGRAM PIMCILlGl KURSUNA KATILDI. NÜŞTE MİLLİ EĞİTÎM BAKANLIĞI NYESÎNDE BİR FÎLM SESLENDİRME LTDYOSU KURDU.. 1972TJE, TRT KÜLTÜR BESÎNDE YAPIMCI VE YÖNETMEN ARAK GÖREVE BAŞLADI. 1973 YILINDA ,M SESLENDÎRME ŞÜBE MÜDÜBLÜGÜNE rİRİLDİ. ÇİNER, CCMHURtYET'LN SULARINI YANITLADI: ŞUBENtZİN GÖREVt? TV Füm Seslendirme Şubesi'nin görevi, yabancı kaynaklı filmlerin tercüme ve seslendirme işlemlerini yapmak ve bu filmleri yayına hazır duruma getirmektir. NASIL GERÇEKLEŞTİKtLİYOR? Televiryonuınuzda gösterilmesine karar verilen T« yurt dışmdan getirtilen filmler şubemize teslim edilir. Söz konusu film (ya da îilmler) Şube Müdürlüğü tarafından bir dublaj yönetmenine devredilir. Kraı ve oen,, Daşııyor YUL BRYNNER VE DEBORAH KERRİN OYNADIKLAR1 «KRAL VE BEN» FİLMİ İÇÎN TRT'CÎLER «TÜRKİYE'DE YILIN EN SEVİLEN PROGRAMLARINDAN BİRİ OLACAK» DİYORLAR. • «ŞUBEMİZİN PERSONEL SAYISI BAKTMINDAN YETERLi OLDUĞU SÖYLENEMEZ. BU DURUMDA MEVCUT BOŞ KADROLARIN DOLDURULMASI, YENİ KADROLAR İHDAS EDiLMESi VE AÇILACAK SINAVLARLA ŞUBEMİZE YENİ ELEMANLARIN KAZANDIRILMASI OZER ÇİNER GEÇEN YIL TVNİN YAPTIĞI ANKETTE, EN ÇOK İZLENEN YABAN1 CI DİZÎ SEÇİLEN SÖZ SAVUNMA NIN (PETROÇELLÎ) OCAK AYINDAN İTİBAREN YENİDEN EKRANLARA GELECEK GEREKİYOR» Geçen yıl TV nin yaprıgı ankette, en çok izlenen yabancı dizt seçilen Söz Savunma'nın (Petroçelli) ocak ayından itibaren yeniden ekranlara gelecek. Bir Amerikan firmasının yapımı olan Petroçelli 24 bölürn halinde hazırlanmış ve çeşitü te!evizyon!ara. bu arada rRT'ye satılmıştı. Tümü gösterildikten sonra. her ülksden geten talepler üzerine j'apımcılar, 26 bolümiük yeni bir dizi hazırlamaga karar verdiler ve çekime geçtigimiz. yaz aylannda basladüar. TRT bu yeni diziyi satın aldı. Bir TRT yetkilisi. Cum Yul Brynner «Kral ve Ben»de lıl^vecrpiı. huriyet muhabirine «Petroçel':'nin çekimi kasım ayı sonlarında bitecek. 28 bölümün tümünü satın aldık. Ocak ayından itibaren yayına sokacagız» dedi. Yul Brynner ve De'oorah Kerr* in oynadıkları ünlü müzikalden esinlenerek hazırlanan Kral ve Ben dizisinin seslendirmesi sona ermek üzere. 30'ar dakikalık 13 bolümiük dizide. Siv?m Krarlını gene Yul Brynner, saraya getirtilen Amerikalı dadıyı ise Samantha Eggar oynuyor. İki toplumun kültürel fnrkhlıgın dan doğan Eiilcüirü unsunı. dif riyi oynadıeı bii ün filkelerd* sevdirdi. TRT'ciler, Kral ve Ben'in Türkiye'de de yılm en sevilen TV programlanndan biri olacagından eminler. Amerikan vapımı bir belgesel olan Dünva Cocuklan dizisi de satın alındı ve Türkçe olarak seslendirmesi vapıldı. Dünyanm çeşitli ülkelerindeki çocuklann yaşamlarını kcınu ed1nen dizi de. ocakta basi^yan yeni dönemde yayına girecek. HAFTADAN SEÇMELER ESKÎ DÖNEMLERE BİR BAKIŞ Mahmut T. ÖNGÖREN Gerçekte bugünkll TV' progrnmlannı dejferlendirebümek ıçm once 22 Mart donemindekı yayım düzenını incelemek gerekır. 12 Mart dönemine gelindiSi zaman, TRT Televızyonu. deneme yajımından henüz çıkmıştı. Gerçek yayıma geçilmesine ve haftada 4 gün yayım yapılmasına karşın, yeni televizyonumuzun hıç Bir sorjnuna bir çözum getirilmemistı. Fakat 12 Mart dönermndeki TRT yetkılıl:lennın ışin bu yanmı düsünecek durumları voktu. Onlara göre TRT yıllardan beri .sapık ideoloji uşakları» nin elınde kalmış, Devlet'in temeline dinamit konmu? ve uİKe elden girmek üzereydi. O halde TV ile de bazı önlemler alınmalıydı. ğini bir dereceye dek ortaya koymuşru. Ecevifin. MSP ile ortaklığına karşın. hükümet kurabilmesı de ferahlık yaratmıştı. Bu havanın geçici oldugu düsünülse bile, TRT yine de 12 Mart dönemindeki baskıdan kurt;ümuştu. Üstelik tüm eksikhklere karşın TV programoılan 12 Mart donemindekı baskı reiimi sırasında bir şej^ler yapamamaktan ötürü belli bir birikime de sahıp olmuşlardı. Bu arada televizyonun kuruluşu vedı yılı aşmış ve b sürede ı TV proeramcılannın becerileri de artmıştı. Bazı program olanaklannın geli$tirilmemesi, onların, istenilen düzeyde olmasa bile. yine de eskisine kıyasJa daha olgun program hszırlamaktan alıkoyamayacaktı. Yalmz bu nedenlerle değü, daha başka etkenlerden ö'ürü de TRT 1973 seçimlerinden sonra en rahat koşullar altında ve en bol olanaklarla çalışma tırsatma sahip oldu. Bu, elbette TRT'de çalışma koşullan rahatlamış ve tüm teknık ve program olanaklan yeterince sağlanmıs anlamına gelmiyordu. Fakat Ecevit Hükümeti iş başmda kaldığı sürece TRT üzerinde her hangi bir baskı kurma yoluna gitnıedi. Böyle bir yola basvurarak kendini alçaltmadı. Öte yanda, 12 Mart döneminde televizyorıda reklâm yayımlan bajlatıldıgı için, seçimlerden sonra TRT'nin parasa) olanaklan da eskisine kıyasla artmıştı. Yeterince de*erlendiri!memesine karşın, özpllikle TRT Telenzyonu yine eskisine kıyasla en bol teknik donatıma sahipti Eleman sayısı da yeterli bir düzeye erişmişti. O halde bu olanaklan daha da olgıınlaştırmak ve TV programlannı daaa da geliştirmek için neler yapılınalıydı? RCÜME iŞLERi Dublaj ybnetmenl, sonımluluğu altına verilen filmlerin bır yandan kopyalarını aldırırken diğer yandan tercüme ışlemlerini yürütür. Tercüme işlerinde Kurum dışmdaki kişilerden yararlanılmaktadır. Özellikle dudak senkronlu filmlerin tereümeleri büyük önem taşımaktadır. Örneğin yabancı dildeki ciimlenin durak yerleri, hece sayıian ve hece sonlannın açık ya da kapalı olması gibı. Terciünesi tamamlanan film metinleri çoğaltılır. ATATÜRK HAFTASI MC iktidannın ba*ı bakanlıkîarında Aratürk portrelerinın depolara kaldınldığı bir devrede, Televızyon Atatürk Haftası hazırladı. Nazmı Kal'ın düzenledığı Dır dızı programı, salı gecesinden itibaren 10 Kasıma kadar her pece haberlerin ardınaau ce ?itli belgesel filmîerden. AtatürkHe yaşamıs olanların anılanndan oluşuyor. Dizı 10 Kasım Rünti, kaynak Gültekin'in hazırladıgı Atatürk • Müzik konulu yapımla sona erecek. *IETiM iŞLERi Sıra denetim işlemlerine gelmiştir. Dubla] yönetmeni 4 nüsha metni denetim formu ile birlikte, denetlenmek üzere Şube Müdürlüğüne verir. llk denetim kademesı Şube MUdürü'dür. Metinleri denetleyen Şube MUdürü 4 nüsha metnin her sayfasını parafe ederek iigili formları imzalar ve bunlan Öndenetim ve Redaksiyon Şubesine gönderir. Burada denetlenen metinler daha sonra Daire Başkanlığı Denetim Bölümüne. oradan da Genel Müdürlük denetim kademesine gönderilir. Denetim işlemieri tamamlanan nıetinlerden bir nüshası tekrar Film Seslendirme Şube Müdürlügüne iade edilir. Aydın Köker, Savunma diye Anayasa gönderdi Cumhuriyet'e verdi^I demeçte «Bu basm mı. kamu oyunu oiuşturacak» dediji için Merkez Yönetim Kurulunca, Spor Yazarları Demegi ünur Kurulu'na verilen ve Dernek'ten ihracı istenen Avdın Koker. saMinma yerine 20'nci maddesinin alM çizilmiş bır anayasayı dernek yetkililerine gönderdi. Yirminci madde aynen şöyle: «Herkes düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Düşünce kanaatlerini söz, yazı. resim İle (Devamı 9. sayfada) 12 Mart'tan sonra yapılanlar llk olarak TRT Televızyonu'nda çahşmaltta olan sakıncalı (!) programcılann görevine son verildi. TRT'nin ozerklik döneminin sonlanna doğru radyo ve TV programlarınm denetimi için geliştirilmiş ağır yöntemler 12 Martçılar tarafından daha da sıkılaçtırıldı. Bıından sonra da televteyonun Türkiye'nin düzejTne yayılmasmı saglamak üzere TV yayım bölgesinin genişletilmesi ele almdı. Amaç .sefalet edebiyatı.nı önleyerek önce kıyılarda yaşayan halkımızı yabancı ve rararlı TV yayımlanna karşı korumak ve 12 Marfa nasıl gelindiğini TV ile giderek daha büyük kit'.elere anlatmaktı. Bu arada da TRT'nin özerkligi bir yasa degişikligi ile ortadan kaldırdı. Pöylece. ancak (fUdümlü y«yım yapabilecek bir duruma getirildikten sonra, TRT Televizyonu'nun yayım bölgesinin genisletilmesine önem verildi. Türkiye gibi pek çok Asya Ulkesinde de aynı durumla karşılaşılmıştır. Radyo ve tetevizyoTnın sıkı bir deneöm altında tutulduğu sürece ülkelerin içinde en geniş bölgelere erişmelerine çalısılmıştır. Komşumus İran'dan başlayarak doguva dogru uzanan rüm ülkelerde durum aynı. Üstelik bu ?ibi ülkelerde TV ile iigili daha başka ortak noktalar da var. 12 Mart döneminde yapımınm niteliklerini ve sayısını arttırmak için aynı oranda bir çaba göstermek kimsenin aklına gelmiyor ve televızyonu efitimde kullanmaya da kimse yanaşmıyor. Birincisi, yani TV yayım alanım teknik yönden geliştirirken program yapımım da daha olgun bir düzeye çıkarmak için önlem almamak bastan aşaSı bir imaldir. Televızyonu etitimde kullanmak ise eğemen güçlerin işine gelmiyor. Bu yayım aracının kitleleri uyandırması onlar için hos bir şey degil. STiSNA SÖZLEŞMESi Bu arada çahşmalannı sürdüren dublaj yönetmenl filmdeki karakterleri inceleyerek seslendirmede görev alacak dublaj sanatçılannı tespit eder. Sanatçı listesi, Şube Müdürü'nün imzası ile Program Müdürlügüne sunulur VB «Olur» alınır. Tercüme ve seslendirme hizmetlerinde kendilerinden yararlanılan kişilerle «îstisna Sözleşmesi» düzenlenir. Bundan sonra prova çahşmalanna ^eçlKr. Provalar sırasında dubla] yönetmeni eerekli âUzsltmeleri yapar. HERKES GİDER MERSİNE TRT'nin, kültür ve eJSitim açısından en önemli dizisi, üstelik ilginçliğı yüzünden seyredenlere parmak ısırtan İnsanın Yücelmesi. halMan gelen itirazlardan sonra, 15 dakika daha erkene, 18.45'e alındı. Ne var ki, seyirci «Biz saat 19.00'larda 4a^ıı sokaklardayız. hele İstanbul'da isek dolmuş bekliyoruz. Gec saate alın» demi$ti. Bu haftaki böHimde, insanın yaşamına müzigin girdiği günlere döneceğiz. Umut dönemi başlıyor 1973 seçimlerinden öncekl dönemlerde TRT Televizyonu ile iigili olarak atılmı* yanlı» adımlan en yeterll bir anlayışlB tanılamak (t««bia «tomk). «»Uikla 12 Mart dönemindeki yanlış TV uygulamasmdan doğan sakmcalan ortadan kaldırmak, TRT Televizyonu'nu yeniden örgütlemek ve özellikle TV yönerim ile TRT Haber Merkezi arasındaki ters ilişkileri düzeltmek. proçram yapımındaki bürokrasiyi ortadan kaldırmak. TV programlannm yer alacağı U7im süreli bir yayım plânlaması yapmak, yerli program sayısını arttırmak tçin yapım olanaklarını geliştirmek, TRT'nin yönetimini k'.smen bile olsa yoluna koymava çahşmak, dış kaynaklı program ve filmlerin seçimini daha düzenli bir biçime sokmak ve radyo ve TV yayımlannda görülen kusurlan ortadan kaldırmak ve ancak bunlardan sonra yeni bir program dönemine girmek yeni TRT yöneticilerinden umutla beklenen başlıca öğeler oldu. S KAYIT iŞLEMi Sıra ses ve kayıt işlemlertne gelmiştir. Mevcut ses kayıt stüdyosu yoğun iş trafiği nedeniyle ihtiyaca cevap verememektedir. Bu nedenle ses kayıt sırasında zamanîa adeta yans edilir. 50 dakikahk, çok sesli ve dudak senkronlu bir fflmin ses kaydı ortalama 3 saatte gerçekleştiril Televizyon, GalatasarayTorpedo maçını vermiyor Tıpkı Bayern München ; DInamo Kiev maçında olduğu glbl, TRT daha önce anlaşmasınl yaptığı halde, Moskova'da yapılacak Galatasaray Torpedo maçırun TV'den naklen yayımndan vazgeçti. Bir yetkili «Sonucu belli olan bir macı vermek ilginç degil Hele bunun TRT ye maliyetine dikkat edilecek olursa» dedi. 23 kasımda tzmir'de yapılacak Türkiye Rusya maçının naklen (Devamı 9. sayfada) TV DENEN VE DOYMAK BİLMEYEN BU DEVI, AÇ BIRAKMAMAK IÇİN CANLA BAŞLA ÇALIŞIYORUZ,, mektedir. Çok sesli ve dudak senkronlu filmlertn seslendırilmesınde kullanılan stüdyoda Şubemizm işleri dışında, dığer şubelerin hazırladıklan filmlere ait ses bantlannın «mix. işlemleri ile haber bantlannın perforeli manyetik banda transfer işlemleri de yapılmaktadır. Kavaklıdere'dekı yeni Dinamızda bulunan film seslendirme stüdyolanmn yakın öir gelecekte devıeye girmeleri ile bu sıkışıkiıiî ortadan kalkabilecektir. KİM KİM? 15 gün önce, îzmir ile Ankara arasındaki linkin nedense (!) çahşmaması üzerine yayınlanamayan, TV nin yeni yanşma programı, salı günü 20.50'de. yeni bir aksilik olmazsa verilecek. îzmir TV'si, Teknik Müdürü'nün TV Müdürüne baş kaldırdığı haberlerinin gazetelerde yayınlandığı gürüerde, yayına yanm saat kalana kadar normal çalısan linkin, aniden durma.'i ilgi çekince, yetkililer arastırma ya.prmş!ar ve gizli bir elin, bir baglantı soketinl ters çerirdigini tespit etmişlerdi. 12 Mart'tan sonraki çelişkiler Her fasist dönemde karşılaşılan çelişkileri 12 Mart'tan sonra televizyonla iigili uygulamada da gördük. «Ekonomiyi düzelteceğiz» dendi. Ama ömeğin TV konusunda ekonomimize büyük bir kazık girdi. Yayım alam genişleyince, TV alıcılarına olan istem arttı ve bu alıcılar giderek yaygınlaşan montaj endüstrisi kapsamı içinde yapılarak ulusal ekonomiyi zorlayan yatınmlardan kurtulamadık. «Televizyonun yayım alanım genişleterek Türk ha!kını yabancı yayımların zararından kurtaracagız» dendi. Ama yerli program olanaklan geliştirilmediği için bol sayıda dış kaynaklı programlar ve filmler satın almarak TV yayunlarmın uzatılması yoluna gidildi ve böylece seyircimiz kendi televizyonumuzdan gösterdiğimir bu yabancı belgelerle kültür yozlaşması tehlikesiyle karsı karşıya bırakıldı. Bu arada da TV programlan arasında salt spora, eğlenceye ve oyalayıcı konulann tümür.e agırlık verildigi gözden kaçmadı. 12 Mart dönemi TRT Tele\'izyonu'na bunlan kazandırdı. Ekim 1973 seçimlerinden sonra bu uygulamamn TV yönetiminde belirli izler bırakmış oldugunu ve belli alışkanlıklara yol açtığını gördük. Oysa seçim sonuçlan Türkiye'de halkın faşizme yeşil ışık yakmak istemedi Kacan fırsat Nitekim 1973 seçimlerinden önce i? basına gelen yeni yönetim TRT Televizyonu'nda hemen bazı prosrram degişikliklerine başvurmakia birlikte. yaklaşık olarak 7 aylık bir süreyi hazırlıkla geçirdi ve ancak evlül 1974'te yeni yayım dönemine basladı. Bu hazırlık süresi içinde temel sorunlara el atılmış, pürüzlerin ve engellerin ortadan kaldırılması için çalışılmış mıydı? «Önce sereken hanrlıklar, sonra yeni programlar» gibi bir düşünceyle yola çıkılmış mıydı* Hayır. Sadece TV programcılanndaki birikimden ve onlarda \2 Mart döneminde bir şeyler yapamamaktan ötürü oluşan hevesden yararlanılmıştı. Zamanîa bu heves tükenmedi. ama programcılar yoruldu ve teme! sorunlann çözümlenmemesi hem de umut dönemi. hem de bugünkü işgal dönemi programcılıgını ters yönde etkiledi. Böylece TRT Televızyonu. bir önceki dönemln bazı başanlanna ve olumlu programlarına karşın, büyük bir fırsat kaçırdı. Fu fırsatın kaçmlmasından ötürü oluşan durum TRT Televizyonu'na artık bir kez daha işleri yoluna koyma fırsatının kolay kolay gelmeyeceğini göstermektedir. Niçin mi? Haftaya eski ve yeni programlan karşılaştırarak bu soruyu yanıtlamâya çalışacağım. BİRŞEYLER OLUYOR AMA.. Bu gece Banş Manço Konserl.. Cuma gecesi Rana Selçuk Alagöz konseri.. Cumartesi Canzonissima, cumartesi Hafta Sonu'ndan önce Çaykovski'nin Beşinci Senfoni, pazar günü haberlerden sonra Haydn'm yaylı sazlar dörtlüsü.. Televizyona bir haller oldu. Çok sesli müzikten geçilmiyor. Salı günü Klâsik Türk Müziği Korosunu Nevzat Atlıg yönetecek, çarşambaya Orhan Şener'in konseri var. Perşembeye Seha Okuş, Şahin Gültekin Türküler söylüyor. Alpaslan Öner, Ankara TV Müdürü oluyor bul TV Müdürlüğü yapan Alpaslan Öner, bugüne kadar TV Daire Başkan Yardımcısı Ertan Karasu taraundan vekaleten yönetilen Ankara TV Müdürlügüne atandı. İstanbul TV Müdürlüğü"ne henüz bır atama yapılmadı. Müdürlüğe. İstanbul TV Program Müdürü Meral Savcı'nın getirilmesı belîleniyor. Cünej't Orhon'un vnnetim kurulu üyeliğine aetirümesi ile bo(Devamı i). sajUda) Kuruluşundan bu yana tstan "KIRIK HAYATLAR,, Halit Refiğ'in genel bir beğeniyle karşüanan, ancak tutarlı ve ayrıntıll bir eleştirisi henüz yapümayan «Aşkı Memnu»dan sonra, Halit Ziya üşaklıgirin bir diğer romanından, «Kınk Hayatlar»dan yıllar önce (1965'de) yapmış oldugu filmin bu kez TV'de sinema saatinde ^österilrnesi, kuşkusuz ilginç.. Refiğ'in en iddialı filmi cHaremde • Kadın»dan hemen önce gelen • Kınk Hayatlar», Halit Ziya'nın son romanı.. 1924'de ilk kez yayımlanmış olan romanı film yapma nedenleri üstüne şöyle diyor Refiğ: «Kınk Hayatlar»! senaryo haline getirirken yaptıgım bütün değişiklik, olayları romanın yazıldıgı 1900 yılından, filmi çektiğim 1965 yılına sktarmak oldu. Bunun dışında ana karakterler, ana münasebetler, hatta romanın dramatik yapısı üzerinde hiç bir değişiklik yapmadım. Romanın yazıldıgı tarihten bu zamana geçen 65 yıl İçinde Türkiye'de siyasi ve sosyal hayatta birçok değişmelere rağmen, ekonomik yapıya bağlı birey dramında hiçbir değişiklik olmamıştır... Evlilik kurumu ve evli bir çiftin draraı üzerine bir film yapmayı tasarlarken bu konuya yazarlanmız arasında en doğru bir açıdan «Kınk Hayatlar»la Halit Ziya'nın yakla$mıs oldugunu gördUm. O zaman daha önceki filmlerimdeki gibi doğrudan dogruya bir senaryo yazmaya lüzutn kalmıyordu. Aync« edebiyatımızın çok ön«mli bir kişisi olan, çok sevdiğim Ha Atüla DORSAY. LEME ÇALIŞMALARI Ses kaydından sonra eşleme çalışmalarına geçilir. Bir filmin söz ve mlizikefekt bantlannın eşlenmesi 23 günrie gerçekleştirilmektedir. Eşleme işlemlerinin bitiminde, fümin söz ve müzikeîekt bantlan «mix» edilerek yayında kullanılacak ses bandı hazırlanır. Son defa gözden geçirilen ve «startı takılan film temizlenerek yayın ve arşiv formları ve yayında kullanılacak diğer ek materyal ile birlikte Yayın Yönetün Şubesine gönderilir. Dublaj yönetmeni mi? Bir sonraki filmin çaüşmalanna çok önceden başlamıştır zaten... PERSONEL DURUMUNTIZ? Şubemizin personel durumu şöyledir 6 adet Dublaj Prodüktörü Kadrosu, <1 adedl boş olup diğer bir tanesi başka şubede görevlidir). 4 adet Dublaj Görevlisi Kadrosu, (Hepsi dolu durumdadır). 1 adet Yayın KoordinatörU Kadrosu, (Bu kadrodaki eleman bir başka şubede görevlidir). 2 adet Yapım Görevlisi, (Başka şube elemanı olup, şubemizde görevlendirilmişlerdir). 1 adet Yapım Görevlisi Kadrosu, (Dolu durumdadtr). 2 adet Yapım GörevUsi Sozleşmeli Personel, (Biri askerden dönmek üzeredir) 1 adet Daktilo Kadrosu, (Dolu durumdadır). 1 adet Memur Kadrosu, (Boş durumdadır) 1 adet Odacı Kadrosu, (Dolu durumdadır). BU BAŞKA AKVARYUM Bu Akvaryum, TRT'nin boşluklan dolduran Akvaryum'u degil. Aldo Nikolaj'ın Hasan Levendoğlu tarafından Türkçeye aktanlan oyunu, Akvaryum yıllar önce Devlet Tiyatrosunda oynamıs ve ağır temposu yüzünden pek ilgi görmemişü. TV'deki oymu Yusuf Kurçenli yönetti. Çevrenin kurallan yüzünden Akvaryum'daki balık tıaüne gelen delikanlmın hikayesinde, Turgut Boralı, Sema Aybars, Cevza Şipal, Can Gürzap, Baykal Saran, Tülay Artuk, îlıtay Saran, Muammer Çipa oynadüar. Yapımcı Ünal Küpeli. Persembe aksamı ız ler biriküni gibi Üstyapısal kurumlarla öylesine içiçe bir kurum ki.. Türkiye'nin 1900 ile 19«5 arasında, Refiğ'in de yazısında sözünü ettiği «1908 Hürriyetin îlânı, 1923 Cumhuriyet İlânı, 1945 demokrasiye geçiş. 196») devrimi» gibi olaylarla altyapısının ne denli değiştiği tartışılabilir. Türkiyede üstyapısal kurumlan hallaç pamuğu gibi atmış olan 20. yüzyıl dönüşümlerinin (reform), «evlilik» gibi bir kurumu 65 yıl boyunca degiştirmemiş ol duğu savunulabilir mi? Refiğ'in sol gösterip sa* vurmalannrian, bilimsel gözüküp doğruluğu tartışılır şeyler üeri sürmelerinden, velhasıl kendisine özgü düşünce ve yazma sisteminden bir küçük örnek bu.. «Kınk Hayatlar«a gelince, Scognamillo'mın «yan tiplerle ve romanın çizdifi yoldan evlilik düzeninin çeşitli yönleri, dramlan, durumlan daha geniş bir açıdan inceleniyor, toplumda evli kadmın \azivetl daha geniş bir şekilde açıfclanıyor» dlye sunduğu bu film, Refiğ / L'şaklıgil birleşmesinin nasıl bir sonuç verdiğini görmelc açısından kuşkusuz izlenmeye dsğer. Cumartesi gecesi önemsiî bir Amerikan filmi var: Ikinci sınıf bir Amerikan yönetmenınin, Andre de Toth'un 1959'da çevirdiği «Sırtımdaki Maymun..» Boks yaşamı boyunca uyuşturucu maddeye alışan bir sporcunun bu tut kusunun getirdijSİ sonuçlar anlatılıyor. Cameron Mitchell, Paul Richards, Dianne Foster ovntıvorlar. Ayşe Onarır'ın suçu, reklamını yaptırmak Geçen 51i Türk Hafif Müzlğinden Sızın Seçtiklennız programını sunan ve bu yıl TV Magazine transfer eden Ayşe Onanr'ın görevine, ilk programdan sonra Ertan Karasu tarafından son verildi. TV Daire Başkan Vekilı, Onanr'ın basında her fırsatta kendi reklârmnı yaptırdığuu, başkalan tarafından hazırlanan programlara sahip çıktığını. sadece sunucu oldugu halde basına «ben vaptım» diye demeç verdiginl ileri sürdü. TV • Magazin yapımcısı Oğuz Gündogdu «Ayse ünanr hakkmdaki işlem için bir diyeceâim olamaz.. Ama «İkincl bir Ugur Dündar istemeyiz» diye benim orogramımdan ahndıgını duvctufum Onanr, bir başka programda yeniden ekrana çıkarsa, o zaman uzülürüm» dedi. «Kınk Hayatktr>dsn bir saiuıe... ne tanıtmalc fırsatj çıktnış oluyordu» da ortaya görünüyor aslında.. Ne var ki, bu aldatıcı bir görünüm. Evliliğin, bir üstyapısal kurum olarak o toplumun ekonomik yapısından etkilenecefi, toplumun seçtiği ekonomik sistemin bir vansunası olarak nitelik değiştireceği dogru.. Ama yine evlîlik, bir üstyapısal kurum olarak, tnnhıirtrialri riin cıhlâ> JÇ KOŞULLARLA ÇALIŞIYORUZ Yukandaki tablodan da anlaşılacağı gibi şubemizin personel sayısı bakırmndan yeterli olduğu söylenemez. Bu durumda mevcut boş kadrolann doldurulması, yeni kadrolar ibdas edümesi ve açılacak smavlarla şubemize yeni elemanların kazandınlması gerekmektedir. Evet, güç koşullar altında çalışmaktayız. Ancak, şubemiz elemanlarj her türlü güçlüğe rağmen TELEVİZYON denen ve doymak bilmeyen bu deri »ç bırakmamaJc ism Refiğ'in yukardaki sözleri, bu kurama ve kuramcıhğa merakiı yönetmenin tüm yazılanr.a ve düşünce yapısına ait bir özelliği yansıttıfcı tçin oldukça ilginç.. Refiğ, bu sözleriyle konuya mark