25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CÜMHURTYET 4 Ocak 1975 ürkiye'deki sosyal gelişim; ileriye dönük evreîerine koşut (paralel) bir «iktidar» bulamıyor, kendisine.. Çekmekte olduğumuz bunalım, bundan doğuyor. Özgürleşmeci demokrasıleşmeci ve bu yol ile sosyaÜeşmeci bir gereksinıne var Türkiye'de.. Bunun getirmek istediği » gelişim; tekelciliğe kapitalistleşmeclliğe ve git tikçe ayncalıklaşmaya kayan yapısaJ etkenlerle önleniyor. Bu etkenler, henüz öylesine egemendir ki, Anayasa, ilk sözünü ettiğimiz sosyal gelişim gücünü ve dinamiğini iktidara getiremiyor. Duruma bakarsak şoyle bir irdelerae (analiz) yapabiliriz: 1 Bir yanda, bir uydurma cephe var. Bunlar, kendilerini milliyetçi olarak niteliyorlar. Degüler tabii... Ulusçuluğun, ne Batı Avnıpa ömeğinde, ne Balkanlar ömeğinde, ne sömürücülük evresinin getirdiği Asyalı Afıikalı örneklerinde. bu eahil adamların üeri sürdüğüne bir benzerlik vardır. Bilimsel gözlemce bilinen ulusçuluklarm hiç birinde, ileri sanayi evresinde olmadığı halde. finans kapitale dayanan bir öge yoktur. Yalnız Batı Avrupadaki ulusçulukta, bir ulusal değerler demeti yaratmak; Sonra da onu. sanayi devrimlerinin getirdiği büyük burjuvalaşraacılıkla koşutlaştırmak var dır. Fakat, bu ulusal değerler ülkücülüğü arasına, tarihte kalrnış ve çürüraüş gelenekler, eskil değerler de girraez, giremez. Onlann yerine, mülkiyet ögesini de ele alarak, onu. özgürlük eşitlik güvence süzgecinden geçirme, ve böylece sosyallestirme ögelerı girer, girmek zorunda kalır. Batı ulusçuluğu bugün. dışarıya karşı bir sömürü sistemi ise de içerde. iküdarı halka dayatmadır. Halkı. özgürlük eşitlik güvence kanatları üzerinde değerlendirmedir. Kapitalizrn öncesinden kapitalizme doğru yönelmiş ülkelerle, kapitalizrn öncesini bile düşünme den gelismek isteyen ülkelerde de kendine özgü bir ulusçuluk var. Bu ülkelerde ulusçuluk. gelenek sel yapı ve düzenden kurtulmanın işlevidir. Bu ulusçuluk, toplumu. çağdaş bir ulussl yaşamla uyuş mayan değerlerinden arıtmak ister. Bu ülkeler, ulusçuluğu, modemleşmeye ulaşma aracı kılmıslardır: Bağımsızlık aracı olmanın yanında... Onlar, bir siyasal modernleşme süreci izleyerek, ulusal birliğin siyasal mekanizmasmı kurup isletirler. Bir ekonomik modernleşme süreci izleyerek de, sanayileşmeye yönelirler. Bunun da yolunu, bir Batı örncğini kopya hevesinin ötesinde. kendi gerçeklerinde ararlar. Bir özenti «kapitalizme geçiş>, onu bir özenü «büyük burjuvalaşrırrnaya» yükseltiş he T Olaylar ft Jörİper Bir îrdeleme, Bir öneri Prof. Bahri SAVCI vesleri duymazlar. Siyasal bağımsızlığm garantisi de olan sosyalce kalkınma yöntemlerine ağırlık ararlar. Böylelikledir ki, ülkedeki türlü sosyal kategorilerin türlü bölümsel gurupların varlığını, ancak bir yatay (sınıfsal) bölünme halinde tutup, ulusal bütünlük sağlayan bir üniter devlet siyasal mekanizmasına varmış olurlar. Türlü güçlükleri ile birlikte, bağırasızlığın ve halka dayalı bir özgürlüğün «nayasal şernasım ışletmeye uğraşnlar. Işte Tüıkiyemizde şimdilerde böyle bir akım vardır. Bu akım, cepheler de kursa kendi iktidarını kuramıyor. Kuramaz da.. Kursa da. ideolojik eskilliği dolayısiyle, gerçek gelişjm istemlerine koşutsuzluğu dolsyısiyle iktidarını sürdüremez de. 2 Öte yandan da, kendine gerekli açıkhğl verme cesaretini gösteremeyen bir başka kuvvet var. Bu kuvvet, CHP firmasıdır. Ama o da, gittikçe sorunsal tproblematik) bir varlığa dönüşme tehlikesi içine giriyor. Bu parti, politikanın, bir sınıfsal açı sorunu olduğunu anlamıştır. Bu aedenle, kendini ortanın solu olarak açıklama gelişimine girmiştir. Fakat partide. tnönü damgası bir temel öge olarak hllâ kabnaktadır. Bu ne demektir? Bu, tmparatorluktan aldığın sosyo (özellikle) ekonomik yapıyı gene temelde kapitalistık bir çerçeve içinde tutma gayreti demektir. Daha 1923'lerde «halk yönetüni», «halk devri», «halk hükümeti.. «errtek misakı millisi>ni ilân edersin; iç ve dış sömürüye «dîrenirsin. Ama sömürüyü kaynağında kurutma akılcılığından da korkarsın. Toplumu ve devleti, yine Batı ekonomisinin uyduluğunun ürünü olan •azgelişmişlik kapitalizmi» iç;nde tutarsın Burada azgelişmişlik kapitalizmi deyimini, azgelişmişlikten, yine saf kapitali'zm yöntemleri ile kurtulma devinlmini (hareketini) belirt mek için söz ediyoruz. lşte Inönü, bu uygulamanın devlet adamıdır. CHP'ye vurduğu damga da budur. Oysa. son yüzyıl, iki dünya savaşı sonunun deneyileri ile saptamış ve kanıtlamıştır ki: Azgolişmişlik sorunu ile uğraşan teorilerin hiç birisinde böyle bir yöntem. ciddi bir yer almaz. Ama neyleyelim ki bizim Halk Partimiz. modern teorilerin gerektirmelerine önem vermekten hâlâ korkmaktadır. Ama Türkiye'deki sosyal gelişim, onu iten sosyal dinamik Halk Partisine teoride ve eylemde daha tutarlı bir sol dügün ve programlama örgüsünü ördürecektir. Yalnız şimdilerde. ortada şöyle bir durum var: CHP. Türkiye'deki özgürleşmeci denıokrasileşmeci ve bu yol ile sosyalleşmeci gelişim gereksmnıesi ile. gereği kadar bütünleşemıyor. Bir yandan bu nedenle. öte yandan da sağcı kapitalistik e=kil giiçlerin gösterdiği direnç nedeni ile, sosyal dinamik ve Anayasal yöntem, CHP'yi bir türlü iktidar da yapanııyor. Mutluluk ir okurum yeni yıl için mutluluk dileyen sonuna bir de not düşmüs: « Mutluluk sözünö» diyor «Sadece çrtenekksre uytnak için yazıyorum: voksa duyan ve düşünen bir insanın hiçbir dnnemde mııtlu olamavacağına inanıvnrnm.» Okurumun inancı bir bakıma oogru oöriinmektf>dir. Zaten mutluluk, öylesine deeisken. »ylesıne karmaşik bir kavram ki, tanımı cotc zor. anlatılmas! eüç . En kalın çlzgisiyle. mutluluSu kisi it<» revre ar««ındski uyıım dive dile getirebiliriz. Sal' insanın değil. bir ciceâin. bir aSacın. bir hayvanm muthıluöu da girer bu cercevcnın icine . Sıcak odanızda vetistirdiSîniz ciçe6i balkona cıkanrsanız. çevreyle uvuşam3iı*ı l^in bovnu bükülür. kurur Köcük finovu. sokağa attıgınjz zaman. kocaman kbpekler ınralarlar Sıcak ülkelerde vasayp.n hayvanlar. so$uk ülkelerde acı çekerler. B Korkmamalı Bu durumda, CHP. niteliklerini belirttiğimiz sosyalleşm?ci gelişim gereksinmesi ile daha iyi bir biitünleşrneciliğe kavuşsa, eskil güçlenn dırenci daha kolay kırılabilecektir. Fakat bunun için, «komünistleri af» yakıstırmasından, «pahahlığın yaratıcısı» suçlamasından korkmamalıdır. Gerçek halkçıhğa, onun .emek üzerinde bütünleşme» ögesme, alt sosyal kategorileri öne alan bir •emeğe dayalı yeni düzen» gerektirmelerine ciddi ve bilimsel olarak eğilmelidir. Bu yapılırsa, bu yapılarak, bir yeni seçime gidilirse, bunalım çözülür. Yoksa, % 33 oy oraru, söz gelimi "'>• 40'a çıkar ve orada dama der. CHP seçime kadar olan zamanı iyi değerlendirmelidır. Özgürleşmeci halklasmacı demokrasileşmeci bir sosyalleşmeciliği iyi formülleme ve yay ma için. böyle bir süıe. değerli bir etkendir. Onu iyi kulianırsa XXII. Kurultayda yarattığı kırıkhklara çare bulmuş olur. Böyle bir Parti Meclisi, böyle bir Merkez Yürüime Örgütü ile bu yapılabilir mi? kuşkusuna kapümamak. Yapma zorundadır. Baüyı Batı yapan iç değerlerinden yoksun bir büyük burjuval.nşma tekelciliğinin içine girdiği çıkmazdan ülke. öyle bir verimsizliğe uğramıştır ki, ilerici sosyal dinamik, kendini ortaya çıkarıp isletecek bir ilk motoru czlemle beklemektedir. Ecevit'in denenmiş can lılığı, bu sosyal dinamiği harekete geçirmeğe yetebilir. Yeter ki savunraaja kalktığı solun aerektirmelerinden kendisi korkmasın ve seçime kadar geçecek çok değerii zamanlaıı, kış ortssında plâj arama fantazileri ile heba etmesin. Yanlışlık, Bilgisizlik Çevre. her tür canlmın yaşam koşul'annı saptayan ortamdır. Carüı bu ortama uvamazsa. acı çeker, hastalanır, sonunda öîüme doğnı sürtiklenir, biter. İnsafsız bir yasadır bu... Yalnız biyolojik olıışumlan saatamskla kalmaz bu yasa. aynı zamanda manevî varlıeımızı. ruhsai biçimlenmem:zi de karjsar. Cogu zaman çevresivle ruhsai açıdan unışamıvaıı insanm mutsu7ln5ıı. snnıında intihara dek varan bir acı ve umutsuzluk varatmalttad'.r Boşanma davalannm çogunda gerekçe olarak. siddetli Heçimsizük İleri sörtllür. Basit ev kadmuun mahkeme önUnde yargıca söylediğl klâsik lâf önemlidir: Hâkim bey. ruhurnla kocamm rnhn nynşamiTor. Alay konusu yapılan bu anlatım, gerçekte, mutsuzlugu yalın biçimde dile getirmektedir. Romatizmah insanın riltubetli yerlerde sızıları niçin çogalmaktadır? Cünkti çevre ile beden arasında bir uyumsuzluk basgösterir. Doktorlar. sinirli hanımlara beylere kurtuluş yolunn işaretlemek için: Çevrenizi desiştirin... derler. Huysuz gelin, aksi fcaynana. köttl görümce, zalim koca. insafsız müdü». belâlı komşu, mutsuzlu£un nedenlennden biri sayılır. Bunların tümii de cevrenin ürünleridir. Sürekli bir u.vum içinde çevreyle birlikte çekişmesiz yasayabilen insan mutlu olabilir. Bu uyııımın birincil koşıılları, karnını doyurmak. çocuklarına okul bulmak. geleceğe güvenle bakabilmek, hastalanan kardeşine ilâç ve hekimi vaktinde sağlamak gibi nesneldir. Moral koşullar ikincil nitelikte kalır. Demek ki cevrenin sanp sarmaladığı insanın mutluluğu yaşadığı iklimden doğar. Penguen Afrika'da, aslan kutuplarda ıstırap çekerek ölür. İnsanın nefes alabildiği toplumlarda mutlu yasaması temel kuraldır. Bir toplumdaki tüm dengesizlikler, adaletsizlikler, zulümler, haksizlıklar, sömürüler. servet sefalet farklarınm yarattığı acılar. çağdas insan'm çevresini oluşturursa, o insanm yaşammda mutsuzluk ağır basar. Kisi, varlık ve bolluk içinde yaşasa bile bunalıma sürüklenir. Saraymm duvarlan ardmda, her gün darbe y» da devrim korkusuyla yaşayan stıltan gibidir o kişi. Çağdaş İnsan, çağdaş değer yargılarına aykırı bir düzende mutlu olamaz, değiştirmeye çabalar bu düzeni Çağdaş. insan ya çağdışı düzeni değiştirecektir, ya çağdısı düzenin dişlileri o insaru eritip yok edecektir. Böylece devrbnci kisi ile çevresi arasındaki etkl tepkl ilişkilfri yoğunlajır. Devrimci, çevresini değiştirmek için çalışıp çabaladıkça, düzenin koruyucularını karşısında bulur. Doğsl bir sonuçtur bu.... Doğal olduğu için, bu durumda umutsuzluğa, ya da yılgınlığa düşmek, uğraştan kaçmak, kişiye yakısmaz. Rutubetli iklimde kemikleri sızlayan romatizmalı gibi, insanın insanı sömürdüğü toplumda yüreği sızlar devrtmcinin... Mutsuzluğun nedeni böylece belirlenir; ama çağdaş mutluluğun nedeni, insanın yaşamdaki işlevini bilmesinden doğar. Çünkü çağdaş insan, ancak çevresini değişürme yolunda kavgaya sıvandıkça mutludur. Bizim cahil liderlerin ulusçuluğu ise, yalnızca, Batmın doğasından gelen burjuva ekonomisini ele alır. Fakat onun ideolojik örgüsünün, özgürlük eşitlik güvence ogelerini hiç düşünmez. Emperyalizme, ulusçuluk ilkesi ile direnmeyi Türklerin yaratmasına karşılık, modernleşmenin baj koşulu olan bağunsızhğı bir kuru edebiyat olmaktan ötede gerektirmeleri (ıstilzamlerı ı ile birlikte ele almazlar. Bunlar, ekonomik kalkınmayı ve modemleşmeyi de; kumazın (kişisel ve zümresel çıkarcınmi açıkgözün davranışlarına ve toplumun öteki katlarını tömürmesine devleti destek kılarak. ekonomiyi büyütme yönteminde ararlar. Böyle olunca da onlann ulusçuluğu gerçek örneklerine uygun düsmez. Türk toplumunun sosyo ekonomik ve kültürel gereksinmelerine dayanmaz. Atatürk'ün deyimi ile, artık «seciyei milliyemiz>le, «fıtrat'ı milliyemiz»Ie ters düşen bir sosyo kültürel ve ekonomik eskillik olmaktan öteye gidemez. Çağdaş * Imparatorluklar! OKTAY AKBAL Evet Hayır YENİLEŞMESÎZ DİHİLMELER mayıs devriminden sonra Yüksek Adalet Divanınca mahkum edilen eski DP yöneticileri aradan 14 yıl geçtik;en sonra siyasal haklannı yeniden elde etrruşlerdir. Görunen şudur ki esid DP'liler siyasî hayata dönerek önümüzdeki seçimlere katılmak karanndadırlar. 14 yıîdanberi aktif politikadan uzak kalmış daha dojrusu uzakIaştınlmış bir insanın psikolojisini aniamak zor değildir. Yeniden siyasi hayata dönerek zorla indirildigı mevkie bu sefer başı dık bir halde alkışlar içinde oturmak ve böylece kendine olan güvenini yeniden kazanrnak... Bu bir siyasi insan açısından masum bir ıstek olabılır, ancak bu konuda genel bir heyecan yaratma ortamına gıdildıginde bu duygunun tecavüzkâr. yıkıcı ve intikamcı bir gorünüme bürünmesine hiç kimse engel olamaz. j gün önce New York'tan gelen b:r haberde «iktisadî jbunaliin dünyayı her gün biraz daha etfcisı aitına alırken. bir çok ülkede ulusiararası şiıketlere karşı tepkılerin büyümeğ,; baş!ad:ğı ve bu şirketler hakkında soruyturnıa açan üikelerin sayısının artmakta olduğu yctkJÜİPi ıaralındtn açîklanmıştır» deniliyordu. Borsa ye'killlermden kMn «Çok uluslu şirketler yakın bir gelecekte hareket serbestliklerinı kaybedecekler» derr.iş. Bur.a karş! çox uıus u Dır şırket olan Hoffmann La Roche şirketinm müdurıerinden Hartmann. «Son günlercie her şey çok uluslu şiıKeılerden bıliniyor ve hükümetler bu şirketier halclcında sorusturma açmak irin fırsat kolluyoriar» aiye karşılık verrris, A:iıerikan Kongresınde bu gıbi şirketlerle îîgili yasa tasanları ^örüsülüyormuş... Uni:ed Fnıit gıbi, Un:lever, ITT gibt ulusiararası şırkttleri duyduk, okuduk, tanıdık. Bunlar blrer gerçîk unparatoıluktur. Dünyanın her yacına kollannı uzatmış ";jr dev ahtapot. Güney Amerika'dan Afrilca'ya Avrupa'dan Asyaya... Defeişil'. uluslarc'iin işçiler, memurlar çalıştırırlar binlerle. on birüerle... Devlet içinde devlettirler özellikîe az Bntişmi?, dış kapitaie bağımlı üîkelerde bu şirketier her şeye egeınendir, Hükümetler devirirler, iküdarlar yaratıriar. Orduyu ellenne gesirmişlerdir, pplii .enıirlerındedir. P&riamenıodd adamlan vadır. Kenriılerıne kars: çıkan, Çikarlarını bozmak isteyen birı oldu mu, onu türlü suçlandırmalar, leJtelemeıer;e ai aşagı ederler, en kanlı biçimlerde ortadan kaldırtırlar Örnek öy!e çok ki:... Geçmişte bir Musaddık. bir Arbenz çok yakın tarihte de bir Allende ortada... Anthony Sampson bir Ingiliz gazeteclsidir. Çok uluslu şirketlerin en belirginlerinden biri olan ITT'yi in^ekmiş. ITT, yani Ulusiararası Telgraf ve Telefon Şlrketi. «Egemen devlet» dıyor ona. Öylesine güçlü, öylesine yaygm, öylMine etkili!... ITT, satışlanna göre ABD'de sekizincidir, yatırımlarııun yüzde kırsını Avrupa'da bulundurdugu için Avrupa'dakı en büyük Amerikan şirketidir. Bütün dünyada çalıştırdığı insan sayısı 400 bin!... 192C'de telefon sirketi olarak kurulmuş. SOJtehenes Behn, otuz yıl tek basına yönetmiş. ^iirr.di de Harold Geneen'in yönetıminde bir dev güç... Yalnız telefonia, telgraıla ilgili değ'.l, pek çok şirketi almış, bünyesine ıcatmış. Sigorta sirketi var, Ekmek fabrikalan var, Emlâk yapıra sirketi var, Beslenme, kiralık otomobil, seıüloz, kereste, elektnk şirketleri, daha başka şirketier var. Bu arada ünlü otelcilik sirketi Sheraton d& ITT'ye aıt. Avrupa'da çalışan tar çok sirket de ITT'ye bağlı, Almanya'di Standard Elektrik Lorenz, Ingiltere'de, Fransa'da, İtalya'da, İsveç'te, Belçika'da Nonreçte nice nice kuruluş... «Egemen devlet ITT» kısacık bir yazıda anlatılacak bir kitap değil. Ulusiararası bir şirket nedir, nasıl çalışır, başka uluslann işlerine nasıl karışır, ne gibi dolaplar çevirir bunları anlamak isterseniz alır okursunuz bu kitabı. Sampson i;in İçyüzünü rahat, akıcı bir deyijle yazmış. Bir roman okur gibi elinizden bırakamıyorsunuz kitabı. Behn, Geneen gibi kişiler çağdaş tragedyaların baş oyunculandır. Oturrfuklar: masadan dünyayı egemenlikleri altında tutarlar. Paranın açmayacağı kapı yoktur inancıyla ve bu inancın doğru çıktığını bin kez ispatlayarak... Behn. ITT'nin Alraanya'daki çıkarlarım, şirketlerini Hitler iktidardayken, hatta ABD ile savastayken bile sürdürür! ITT'nan Almanya kolu Lorenz fabrikasında Hitler için sflâhlar yapılırken, ITT"nİn ABD'deki fabrikaları da Hitler'i yıkmak için silâh yapar! ITT'nin ulusiararası son serüveni, daha dogrusu kendi açısından büyük başarısı Şili'de Allende yönetimine karşı giristiği savaçtır. Allende, Şili'de büyük yatırımlan bulunan bakır şirketi Anaconda'yla uğraşır. Ama bu şirket, ötekl dev bakır şirketi Kennecot ve ITT'yl de kendi yanına alır. n*T, hem bakır şirketleriyle işbirligi yapar, hem de kendi çıkannı ayn tutmanın yollarını arar. Batta öteki şirketlerl atlatarak Allende'yle anlaşmak ister. Ama Şill Devlet Başkanı bakır şirketlerini devletleştirdikten sonra ITT'nin başına kendi adamlarından birlni getirir. Şirketln elden gideceğini anlayan ITT Genel Başkanı Geneen, Alîende'nin devrilmesi için CIA ile işbirliğine girişir. Amaç ITT'nin kârıdır, başka şey değildir. O zamanki CIA yöneticisi MC Cone'un daha sonra ITT Yönetim Kurullarında görevlendirilmesi de işin içindeki gerçekleri aydınlatıyor zaten. Sampson şöyle yazıyor: «ITT başkanı ile sabık CIA başkanı birlikte planlar hazırlamıslardır. Zaten böyle bir görev vermeyecek olduktan sonra Geneen, neden Mc Cone'u ITT'ye almıştır.> Allende Şüi'sinin sonu meydanda... Halkçı vesosyalist bir iktidar yıkllır ITT ve onun gıbi çok uluslu şirketlerin korkunç çabalanyla... Sampson'un «Egemen Devlet ITT» kitabı çağımız gerçeklerini gözönüne seriyor. Birtakım çözülmez düğümler kolaylıkla açılı açıhveriyor. Dünyamızı kimler yönetlyorî Bunlar kimin yaranna çalışıyor? Elle tutarcasına görüyorsunuz hepsini. Şili'de, îranö"a, Guatemala'da, Yunanistan'da ya da Türkiye'de... Hep para gücünün oyunlandır yaşamımızı yöneten, etkileyer.. Önce bilmek gerek gerçekleri, sonra da karşı çıkmanm yollarını aramak .. Allende bunun savaşını yaptı, canını verdi bu yolda. Başka biri çıkar başarır bir gün. Para babaları dünyaya, insanlığa sürgit eeemen olacak değil elbet... ZAMANIN GERİSİNDE KALMIŞ, KENDİLERiNi YENİLEMEKTEN DE UMUT KESlLMiŞ POIİTİKACILARDAN, ÜLKEYi KURTARICI BİR BAŞARI BEKLEMEK HAYALDİR. Orhan ÖZACUN • nemli bir yer almış, Demirel 10 yıîdanberi bu partinin liderlığını yürütmüş ve milyonlarca vatandaş gönül verdikleri bu parti ile iktidar ve muhaiefet yıllarmı yaşamıştır. Bu kitlelerin üzerinde Demirel'in itibannın Bayartnkinden az olduğunu ileri sUrmek yanlıştır. s İnönü düşmanlığı Kırgınhklar ve kinler Bir kere siyaset sahnesinden zorla indirilmiş insanların kendilerini bu duruma sokan nedenlere, kurumlara, yasalara ve kişileıe karşı saygı duymaları beklenemez. Çunkü kendilerine büyük haksızhklar yapıldıgı inancında olan kimseler genellikle yerierinde duramaz ve sabır tavsiyelerine tahammül edemezler. Bu gibîleri her türlü araç ve olanakla haklılık ve saygınhklarını karjtlamaga çalışırlar. Eski DP'lilerin de bu kuralın dışına çıkmaları çok zordur. Çünkli gelecekteki başan ümitlerınin tek dayanağı geçmişte DP'li olmanın gururu ve güvenidir. Aksi takdirde siyasete yeni atılan alâlâde insanlardan ayn yanları olmamaları gerekirdi. Eski DP'lilerin tüm olarak birlıkte hareket edecekleri varsayımından hareket edilirse düşünülebilecek başka bir olasılık da sayın Bayar'ın eski DP'rün doğrultusunda yürüdüklerini söyleyen partilerden birinin başına geçmesidir. Ancak şurasını hemen belirtmek gerekir ki bu kolay bir iş değildir. Bayar'ın birbirlerine bir tarikatın müritleri ribi kenetlenmiş MSP'lilerden ve %ıkar gnıptan tle çük'^ggraiıı ilişjiler içinde olan~AP ytjfl«iöfleTinden sıyrılarak arkadâşlan ile birlikte bu iki partiden birinin başına şeçmesi imkânsız denecek kadar zordur. Yapacağı her girişim «Sen bizim başımızın tacısın, ama genel başkar.ımızdan da vazgeçemeyiz» teraneleri tle sonuçsuz bırakıiacaktır. Bu olanak ancak Demokratik Parti için mevcuttur. En büyülc kolaylık da bu partiden gelebılir. Çünkii bu partinin kuruluş biçimi ve felsefesi eski DP'lilere en yakın olma iddiasını taşır. Bu parttnin yöneticileri de son se Siyasi örgüt seçimi KONUT Böyle bir psikolojik yapıya sahip eski DP'lilerin hangi siyasi orgütte yer alacaklan önemii bir konudur. Akla ilk gelen olasılık, Türk ulusuıron içinde bulunduğu kritik dönemeçte kurîarıcı olarak tanımlanabilecek sosyal ve ekonomik bir programa sahip yeni bir parti ile ortaya çıkmalarıdır. Ancak 10 yıllık iktidarları döneminde «Devlet aleyhine bir özel girişimcilik'ten yana olanlardan yapıcı öneriler beklemek olanak dışıdır. Yeni bir parti kurduklarını kabul etsek bile aynı tabandan oy alan 6. parti olarak örgütlenmeleri geç ve güç olacaktır. Çünkü her şeyden önce çıkar zümreleri ve din sömürücülerine benzer partilerden çok daha önemii ödünler (tavizler) vermeleri gerekecektir. Aynca örgütlenmelerini saglamlaştıracak genç kusak lan da yoktur. Eski DP'lilerden yaşı 50'nin altında hemen bemen kimse kalmamıştır. Bundan başka bu konuda ilişki kuracakları kişiler ve kurumlar da kendilerine karşı geçmişteki felâketi hatırlayarak çok ihtiyatlı davranacaklardır. Açık anlatım yarışması Yazımızın baş tarafında psikolojilerlni ortaya koymaya çalıştıgımız eski DP'lilerin hangı siyasî orgütte olurlarsa olsunlar işleyoçimlerde 50'ye yakın milletvekilicekleri konular ve sloganlar bir ni eski DP'lileri en sadık bir bimsıak konusudur. Bütün iktidarçimde izledikleri için kazandıklalan boyunca ütizlikle işledikleri rı inancındadırlar. İnönü düşmanlığıru yeniden ele almalan düşünülebilir. Çünkü hâDirilen DP ve yeni lâ eski DP'lilerin büyük çoğunluolasdıklar ğunda felâketlerine Inönü'nün sebeb olduğu inancı yaygmdır. AnBu böyle olunca sayın Bayar'ın Demokratik Partinin başına geç cak böyle bir girişimin yaran olmesi ve kısa bir süre sonra da mayacağma ve büyük tepkilerle «demokratik» sozcüğünün «ik» karşılanacağına inanmak gerekir. ini atarak eski DP'yi tekrar di Çünkü İnönü artık hayatta değilrHüneşî mürakiindür. 'Böyle bir dir ve.Türk kamuoyu,öltilerin asonuç Cnmttnriyet tanhiode öne^ leyhinde konuşulmasına karşı çok mi inkâr edilemiyecek'blr yere duyathdır. Kaldı ki Inönü'nün Atatürk'ten sonraki ikinci adamlığı sahip olduğu inancında olan bir insan için fazlasıyla doyurucu ve bugün artık tartışma götürmemektedir. mutluluk vericidir. Ancak bunun pratik faydası ne CHP ve komünizme olacaktır? Bayar AP milletvekillekarşı savaş rinin çoğunlugunu kendi partisine çekebilecek midir? AP ile DP' Düşünülebilecek bir başka olanin birieştirilmesi mümkün ola sılık da CHP"ne ve onunla birlikbilecek midir? AP örgütü parça te komünizme karşı bir savaş lanacak mıdır? Demirel mağlubi açmalandır. Böyle bir savaşta en yeti kabul edecek midir? Bu so îazla işleyecekleri konu CHP' rulara hemencecik evet diyebil nin Ulkemizi süratle komünizmin mek kolay degildir. ÇUnkü AP 14 uçurumuna sürüklemekte olduğu ;nldanberi siyasi hayatımızda ö dur. Ancak bunun halen milliyetçi geçınen ve hatta bu arada bir de cephe kuran diğer partilerin büyük bir gayretle yürüttükleri S Ö M Ü R Ü S Ü kampanyaya ne gibi bir katkısı olabileceği sorulabilir. Kaldı ki CHP. 1973 seçimlerinden başta lideri de olmak üzere defalarca komünist damgasını yemiş bir halde en çok oy alan parti olarak çıkabilmiştir. En mil Mci seçinenlerin dahi sahip olamadıklan bir Kıbrıs zaferi, Ecevit'e ve CHP'ne yöneltilecek komünizm ithamlannın dudaklarda ancak tebessüm yaratmasını sağlayabilecektir. Böyle bir tutum ve davranıs vefa duygusu ile de bağdaşmıyacaktır. ÇUnkü diğer bütün siyasi partilerden önce ve onlardan daha çok eski DP'lilerin affı içtn ordunun allerjisini dahi göze alarak uğraşan CHP'ne karşı bu hareket tam bir nankörlük olacaktır. Okuyucu Mektupları Hazine Genel Müdürlüğünden aydınlatnıa bekliyor Gazeteniz aracüığı ile Maliye Bakanhğı Hazine Genel Mudür* lüğünden öğrenilerek gazetenbde yayunlanmasını ıstediğim aşağıda yaalı husualarm aydınlığa kavuşturulması mümkün müdür?. 1 12 gündür tzmir okullar saymanlığında Milll Eğitıro gö revlilerinin her türlü alacaklan T. C Merkez Bankasında paMakinistlere ranın bulunmaması nedeni ile ödenmemektedir. iş güçlüğü 2 Bir memur bafkasıoa ait parayı zapteder ya da kulianırve riski zammı sa suç mudur? Cezası kanunla runıza göre nedir, kaç yıldan ödeniyor kaç yıla kadar tutuklanmaktadır. Gazetemzin 29.10.1974 tarihll 3 4 yıl 10 aydır memurlar nüshasmın 2. saiııie, 8. sütudan (Memur Yardımlasma Ku nunda (Makinistlerts Durumu» rumuna) maaşınm tutan ora başlığı altında çıkan yazl tetnında yüzde bes kesinti yapıl kik edilmıştir. maktadır. Bu kesintilerden biTeşekkülürnüztta maklnlstlen riken (yüzbinleree memunın) nin vaptıklan fazla mesailer paralarının faiz oranı nedir? Bütçe Kanunlarında belirtilen Yoksa memur yaranna islenen ve saat başına ödenecek Ucret sevabın, günahın derecesi v« so limıtleri esas tutulmak surerumlusu kimierdir? tiyle işgal edilen mlktariarda 4 Emekli olduktan sonra bi fazla çalışma Ucreti Sdenmekrikmiş kendi öz parasım (faizsiz tedir. okullar saymanlığının merkez 1.6.1974 tarihinden geçerü olbankasında parası yoktur gerek mak üzere »£.1974 gün ve çeö ile) alamazsa bunda Türki ye hudutlan dahilinde yaşayan 7/8672 sayüı kararnameye göre tek bir sorumlu yok mudur? personele ödenmekte olan İş Yoksa, bulunamıyorsa neden riski, ış guçlüğü ve t«mtalndeki güçlük zamlanndan sorumdir? Saygılanmla. luluk durumuna göre kararaaRahmi Karluk menin (2,B^CI9) sıra numa1740 Sokak No: 21/8 rasında keyıth Başmakinist Karşıyaka lzmir ve makinıst ünvanından faydalanıiarak makinistlere iş güçlüğil ve İş riski zammından istifade etmeleri sağlanmış ve Yollar kazılıp 1^.1974 tarihmden geçerll olmak üzere de ödemeler yapılbırakılıyor Son günlerde PTT görevlile mıştır. ri Ankara Bahçelievler semBilgilerinlze arz ederiz. tinde büyük bir işgüzarhkla, TCDP tgjetmefd asfalt yolları rfelmekte, AnkaGenel Mudürlük ra'mn oldukça eski, fakat muntazam »okaklanm köatebek yuvalanna çevirmektedir. Kendi görevini yapayim derErken seçim ken, çalısmalarıvla son zaman larda halkı memnun eden Anşarttır kara Belediyeslne yeniden iş çıkarmaktadır. PTT'yl bu koHükümetin tstıfasından bunuda, bütün Bahçelievler halgüne dek tüm vayın organlakı olarak kınamaktayız. Elinrını bütün vatandaşın izlediğ) de teknik imkftnlan olan bu gibi ben de lrlemekteyira. gBrevlilere, kardıkları yerleBugüne dek bütün denemeri eski haline getlrerek bıraklere rağmen part) başkan ve ma, asfalt yollara topraklan sözcülerinin konuşmalan <Deyayarak onu toprak yoldan dım kl dedl kl»niD dışında bi( farksız hale getirmeme konubir f8aliyetlert olmadigı kanısı sunds tltiz davranılması tavile derim kl. bunlar feoltuk ve siye edilemez mi? sandalye kavgası yapıvorlar ve memleketi. vatandaşı hiç Kamu görevl yapan kunılus ml hiç düşünmüvorlar lar blrbirlerir.e yardım etmeli, «Benim Isim telefon kabloÇözümün yapılabilmesi leirj su yaymaktır. eerisi Beledlve «40 mılyo^u kapsıyan vatanye aittir» düşünceslnden kurdaşın da tiedtgj elbi en kısa tuimalıdir. Bu düsünce ile her »manda «ERKEN SEÇtM»in kuruluş gel:r. «gSreviml ynvapılması ve hakkı olan herpıyorum» diyerek Beledlvenir. tıang) bir partlntn İktidara ge) yaptıgı Işleri bozars*. hangi mesı İle bu 1» dözellr ve mem yöneticl gelirse geısip Beledileket huıur» kavusur kanısınyeyl başarısızlıktan kurtaradayım. raaz. Halk olarak bİ7 de sikâHfiaeyin ZENGİN yetten... Nermin ATtKLER Hv. Em. Aıbb. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birllğlne bağh înşaat Müh. Udası, Harita ve Kad. Müh. Odasl, Mimarlar Odası, Şehir Pl. Müh. ve Mim. Odası tarafindan KONL'T KURULTAYI'na paralel olarak düzenlenen KONUT SÖMÜRÜSÜ açık anlatsm yarışması sonuçlanmıştır. 1. ödnl : Gürel Yontan Satın Alma: Belkıs Taşkeser 2. ödiil : Alper Uygur Hurkan Oral Oğuz Makal 3. Ödül : tsmet Okyay Adil Nuri Erkoç M»nsiyon: Şenol Yorozlu Mehmet Sönmez Ruhi Görüney Sadık Karamustafa B. Naci Islimyeli Mimarlık Dergisi özel ödülü Olcay özseven Ismail Biret Cumhuriyet 105 Benzer partileri ele geçirme Bir başka olasılık da eski DP' nin izinde olduklanıu söyleyerek varhklannı devam ettirdiklerini sanan partilere örnegin AP, Demotaratik Parti ve MSP'ne girmelerl ve bu partilerin yönetici kadrolarını ele geçirmeleridir. Ancak bu göründügu gibi kolay deP d i r . Çünkü bu partüer yıllardanberi milyonlarca oy alabilmişlerdir. Büyük kltleleri belli bir alışkanlıktan birdenbire vazgeçirmek olanak âışıdır. Sonra bu partilerin yöneticileri oy tabanı ve kendi örgütleri ile sağlam ilişkiler kurmuşlardır. Bu yöneticilerin tüm olarak esU DPTllerin lehine feragatte bulunmaları da düşünülemez. Eski DP'lüerin ise hâlâ devam etmekte olan bir örgütleri yoktur. 1960 öncesinde DP merkez ve taşra örgütünde olup da bugün hâlâ yukanda adları geçen siyasî partilerde önemii görevlerde bulunanların sayısı bir elin parmakları ile sayılacak kadar azdır. Aradan geçen zaman bu sosyal oluşmnyı daha doğrusu yenüeşmeyi kendiliğinden sağlamıştır. Bu benzer partilerin yöneticileri şimdıki ortamda eski DPliler için ancak kontenjandan milletvekilllği, çogunlukta olmamalan şartıyla parti dlvani veya Genel tdare Kurulu üyeliği düştlnebilirler. Kayseri Cevher Nesibe Tıp Fakültesi Ortopedi Bilim Dalında bir adet profesör kadrosu açıktır. îsteklilerin 1750 sayüı kanun ve Üniversiteler öğretim Üyelerinir) Seçimleri ve Profesörlüğe yükselmeleri hakkındaki TUzUk uvannca gerekli evraklan ile birlikte en geç 10.1.1975 tarihine kadar Üniversitemizdeki Dekanlık bUrosuna müracaatduyurulur. (Basuı: 10041/88) Hacettepe Universitesi Rektörlügünden Karşı Girişimler ve Sonuç Son ve en zayıf olasılık da 37 mayısa çatar görünerek orduyu karşılanna almalandrr. Ancak bu konuda kullanacaklan strateji sanki ordu ile hiç ilişkisi yokznuş gibi 27 mayıs'ın değertni ve öneminl ortadan kaldırıcı çalışmalar yapmak olacaktır. Bu konuda 1961 anayasasmın kaldırılarak yerine yeniden 1924 anayasasımn getirilmesini veya 1961 anayasasında önemii bir takım değişikliklerin yapümasım özellikîe tabil senatörlük kuTumunun, 27 mayıs bavramınm ve tatil günlerinin kaldırılmasını isteyebilirler. Basın yoluyla da Yassıada işkence edebiyatı tekrar sahneye konabilir. 27 mayıs devrimi sırasında veya ondan sonra kusurlu hareketleri görülen bir takım subaylann maceralan biraz da abartılarak sağ basının manşetlerini süsleyebilir. Burru en zayıf olasılık olarak gördüğümüzü yukanda söylemiştik. Çünkü 14 yıîdanberi yıktlış sebeblerine gerçek bir teşhiş koyamıyanlann daha da büyük bir felâkete uğramalan ancak bu şekilde mümkun olabüecektir. Şunu hiçbir zaman akıldan çıkarmamak gerekir. Türk ordusu şimdiye kadar büyük bir duyarlılıkla 27 mayıs'a sahip çıkmıştır ve bundan böyle de bu tutumunda devam edecektir. Çünktl 27 ma yıs ordunun şerefidir. Bu gerçeği eski DPIilerin bildiklerine inanmak istiyoruz. Kendilerini yenileyememlş, bulunduklan zamanın gerisinde kalmış, söyleyecekleri yeni hiçbirşeyleri olmayan insanlann nasıl olup da politikada büyük başarılar elde edecekleri, düşünülebila cek bir sorun görünümündedir. A.İ.T.İ. Akademisi Eczacılık Yüksek Okul Müdürlüğünden Eczacılık Yüksek ükuluna aşağıda belirtilen bllim dallarında çalıştırılmak üzere Etiler merkez binamızcja 10.1.1975 cuma günü saat 9.30'da lisan, aynı gün saat 14.00 de bilim imtıhanı yapılacaktır. tsteklilerin, belirtilmış gün ve saatte müracaatçıların hazır bulunmaları ilân olunur. BÖLÜM DALLARI Farmasotik Klmya Farmasotik Botanik Anaütik Kimya Mikrobiyoloji Toksikolojl Fizik VE RKROEmİflOAyLflRI ÜCRETSİZ DENEME ÖĞRETİMİNE KATIUN İMODERNKLASİK SINIFLAR| ;f beklemeliler / lise sonlar <£> locak 620 ocak / 411 MODERN EĞiTiM \ 406082 DERSANESi BE$İKTAŞ Arabul: 3230/82 ' ' • ÇIRAĞAN CAD.4345 (Bann: 10048 90)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle