18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Ve Ecevit, "Bu iş burada biter!5, diyordu... Bir Koalisyonun 235 güntük oykusu TURHAN ILGAZ Bir büyük trajedi, CHP'ye Erbakan'ı sırtınıian atabilme olanağı verdi. Aşağı yukarı çeyrek yüzyıldan beri, Türkiye Cumhuriyet hükümetlerinin programlannda, mutlaka şu veya bu biçimde değerlendirilnüş, çözüm önerileri ortaya konmuş, üzerır.de kamuoyu oluşturulmuş ve giderek Türkrye'nin yülık bütçesine birkaç yüz milyonlük malî yük getiren bir büyük sorun haline gelmiş Kıbrıs'ta patlak verdi bu trajedi. 15 Temmuz'da, Ada'daki darbe haberi alındıktan sonra, akşam Bakanlar Kurulunu topladı Başbakan. Biraz sonra Cumhurbaşkaru Fahri Korutürk ve Komutanlar da Başbakanhğa geldiler ve Mülî Güvenlik Kurulu toplantısı başladı.. Elçilerin biri geldi. biri gitti Başbakanlıga, Dışişleri Bakanlığtna.. Sonra Başbakan Londra' MSP, seçimler sırasında yakındığı tekelci sermayeye karşı halkın çıkarlarını koruyacak güçten de, niyetten de yoksun olduğunu gösterdi ya uçtu günü birliğine.. Derken Amerika'dan bir arabulucu geldi. Bakanlar Kurulu toplantılan devam etti. Başbakan Komutanlarla görüştü... Bütün bu faaliyet beş gün sürdü. Bu arada TBMM olağanüstü toplantıya çağrıldı. Gizli bir otaırumda hükümetin duşünceleri üyelere anlatıldı. Başbakan esasen daha önce liderlerle bir toplantı yapmış ve hükümetin kararlıhğını duyurmuştu onlara... 20 temmuz cumartesi günü sabaha karşı Türk Silâhh Kuvvetleri Kıbrıs'ta birinci barış hareketini başlatıyorlardı... Bu deney, CHP Genel Başkanının "tarihi yanılgı, dediği olgunun gerçekliğini ve aydınlara ne büyük görevler düştüğünü kanıtladı Askeri hareketin başansı Bi kiye... Dünyanın dikkatini toplarinci Cenevre Konferansı sonun yan hem de saygıyla toplayan da elde edilen diplomatik zafer, bir Türkiye. Önünde yepyenı oİngiltere ve Yunanistan'ın İkinci lanaklarla dolu bir dış ilişkiler Cenevre Konferansuu çıkmaza dönemi açılmış bir Türkiye. sokmalan sonucu başlatılan ikinSaygınlık ci banş hareketi. değişik bir Tiir kiye çıkardı ortaya... Başbakan Bülent Ecevıt. sayUlusal birhk ve beraberlik için gınlığm dorugundavdı. Izledigi de, ınsaniarının birbirine sevg.y politika, CHP üzerinde muhale, güvenle baktıklan bir Türlefet tarafmdan öteden beri va ratılmağa çalışılan kuşkulan, silip süpürmüşrü. Bir savaş durumuna ragmen ekonomık güçlükler bu durumun zorlayacağı boyutlara eriştirilmemişti Bir 12 Mart döneminden çıkmış silâhlı kuvvetler. o eski o bilinen, o ahşılıruş, o başka türlüsü düşünülemeyecek saglıklılığına huzuruna kavuşturulmustu. Bütün bu olumlu gelişmeler arasmda bir çatlak ses. Erbakan ın çatlak sesi yükselme sorumsuzluğunu gösterebildi. Türkiye Cumhuriyeti, Kıbns'ın bagımsız bir devlet olarak yaşamasını istediğini bunahmın başından beri dünyaya duyururken, koalisyonun MSP kanadı lideri, hükümetin Başbakan Yar dımcısı, «Taksün» den söz ediyordu. Taksim'den söz etmekle de kalmıyor, Ada'nın Türkiye'ye ait olduğunu öne sürerek, «Bir köşede» Rumların vaşamasma izin verilebileceğinden dem vuruyordu. Buraya kadar Başbakan Bülent Ecevit için, «Bu i | burada biter Sayın Erbakan> demekten başka çıkar yol kaimamiKU artık.. Ecevit, tskandinavya ülkelerine yapacağı gezi sırasmda, sorumluluğu Erbakan'ın ellerine bırakamıyacağını bildirerek kendisine CHP'li Devlet Bakanı Orhan Eyüboğlu'nun vekâlet edeceğini açıkladı. Istanbul'da düzenlediği basın toplantısında da hükümet ortağı ile arasında «hükümet etme ve si yaset anlayışı» bakımından büyük aynlıklar olduğunu belirtiyordu. Hoca'nın sorumsuz tepkisi, Başba kana, Türkiyeyi dış ülkelerde hü kümet adına temsil etrae yetkisi veren kararnameyi imzalamamsk oldu. 18 eylül günü Başbakan Bülent Ecevit, hükümetin istifasını Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e sunuyordu.. Bir çatlak ses Bilinen olaylar yaşandı ondan sonra... Filistin sorunu B.M. Genel Kurul gündemine alındı «Suudi Arabistan Kralı Faysaı, «Pahalı» petrol içinde yüzerken, Ürdün Kralı Hüseyin de, boğazına kadar «pahanlı çamurun içine gömülmüs durumda. Ürdün topraklannın % 60'ını kapsayan fosfat, on yıldan beri sabit kalan fiyatını 1973 ekiminden 1974 temmuz ayına kadar geçen dokuz ay içinde dört katuıa çıkartmış durumda. Dogadan yana hiç de şansı olmayan bu «çöl ülkesisnde fosfat, son zamanlarda adından tek soz edilen kavram haline gelmiştir: Üniversitelerde fosfat sempozyumlan düzenlenmekte, zengin «kardeşler»in sadakalanyla bile ayakta duramayan, devamlı açıfc veren devlet bütçesinin fosfattan e:de edilecek milyonlarla dengelenmesi düşlenmektedir. Her ne kadar Londra'da yayımlanan «The Economist» dergisi. petrol şeyhlerinden sonra şimdi de «fosfat şeyhleri» diye bir karranmm doğduğunu iddia ediyorsa da, Amerika dünyada tüketiien fosfatın °o 40'ını üretebildigi sürece, Kral Hüseyin'in elindeki «silâhsın, Batı dünyası için petrol kadar tehlikeü duruma gelmesi olanaksızdır. Kral Hüseyin için bugün en 5nemli konu, ülkesinde üretilen fosfatı büyük miktarlarda ve ucuz olarak Ürdün'ün biricik limanı Akaba'ya ulaştırabilmektir. (D1Ş HABERLER SERVİSt) Filistin sornnnnda eeçtijimiz günlerde önemli ni telfnebiltcek teliymelere tanık olunmaktadır. Bunlardan birincisi, gcçtiğimiz cumartesi günü Filistin sorununnn Birleşmiş Milletler Genel Kurnlnnun 29. dönem toplantısı gündemine alınmasıdır. Bn yoldaki karar tsraıl'in karşı çıkmasına rağmen alınmıştır. Çin Halk Cumhuriyeti temsilcisi, sorunun jündeme alınmasını özellikle savunmuş ve «Filistinlilerin ulusal baklarını elde etme yolanda verdikleri mücadeleyi tamamen desteklediklcrini belirtmiştir. Öte yandan, Mısır, Suriye ve Filistin Kurtuluş Örçütü arasında Kahire'de yapılan üçlü konferans sonunda yayınlanan ortak bildiriyle, Mısır ve Suriye, Filistin halkının tek nteşru temsilcisi olarak Filistin Knrtuluş örgütünü destekle dikleri açıklanmıştır. Oreütün Israil'in işgali altındaki topraklarda sürdürece*i direnmesinin de destekienecefi ortak bildiride yer almıştır. BM Genel Kurulunda da RÖsterilecek çabalarla, Filistin'in bagımsızlıği ve Filistinlilerin kendi yurtlarına dönmelerini öngören bir kararın çıkartılmasına çalışı lacağı da üzerinde mutabık kalınan noktalardan bir diğeri olmuştur. Ürdün ise, üçlü ortak bildiriye, kendi adının geçirilmemesi ve «kısmi siyssal çözümlerin reddedilmcsi» gibi hususların yer aldı | ı gerekçesiyle, «vahim» olarak nitelemiştir. ürdün aynca, Cenevre'de yeniden toplanması beklenen Ortadogu Barış Konferansıyla illfili tüm diplomatik girişiraleri bir süre için boykot edeceğini »çıklamıştır. Mısır ise Ürdün'ün tavrını sert biçimde eleştirmiş, yarı resmi El Ahram gazetesi ise «Sunî fırtına» deyimini kullanmıştır. Bu arada. Filistin Kurtuluş örgütü ile Ürdün arasındaki iliskiler gerfinleşmiştir. FKÖ, ürdön'deki yönetimi Filistin halkının bölmeyi ve Filistin topraklannı İsrail ile paylaşmayı amaçlamakla suçlamıştır. l r dün ve Filistin sorunundaki son gelişmelerle ilgilî Batı Almanya'da yayınlanan haftahk «DER SPİEGEL»in haberyorumu nun bir özetini sunuyoruz. Yararlı bir deney oldu Bugün hükümet sorunu askıdadır. Nasıl bir çözüme ulaşacağını önümüzdeki günler gösterecek. CHP ve DP, olabildiğince erken bir seçim üzerinde uzlaşabilirler se, Ecevit, yeni koalisyon deneyine girecektir. Bu uzlaşma sağlanamaisa. MSP deneyinden çıkarülan sonuçlann, sosyal ve ekonomik göriişleri farklı bir başka parti ile uzunca süreli bir uygula ma dönerni için yeni bir ortaklığa, CHP'nin girmesıni engelleyeceği anlaşılıyor. CHP o zaman muhalefete dönmekten gocunmayacaktır. 235 günlük MSP deneyi hem CHP açısından. hem Türk demok rasisi açısından j'ararlı oldu aslında. Seçimler sırasında, CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit, MSP kitlesine karşı beslenen kuş kuları bir «Tarihi yanılgı»dan söz ederek önlemeye çalışıyor, Türk aydınlarmın Cumhuriyetin lâyiklik ilkesini, halkm dinî inançlan nı ve saplanülarını hor görmek biçiminde ar.lamasından yakmıyordu. MSP deneyinin, Ecevit'i bu düşüncelerinden vazgeçiremed;ğine emin olabiliriz. Bu deney, CHP Genel Başkanının «Tarihi yanılgı» dediği olgunun gerçekliğini ve aydınlara, sorumluluk duygusuna sahip politikacılara ne büyük görevler yüklediğini kesinlikle kanıtlamıştır. Aydınlar ve sorumluluk taşıyan politikacılar, halkın dinsel saplantılarmı hor görecek yerde, istismara yönelecek yerde, sorumsuz kadroların tasallutun, dan korumalıdırlar. 1274 446 Merkezde yaşayan Filistinliler 622 113 KampSarda yaşaycnlar SURİYE 251777 47159 • Filistin mülteci kampları O Şehirler İsrail'in işgali altındaki AraD toprakları Araplararası gerginlik Son günlerde dünya kamuoyu Kıbrıs sorunuyla ilgilenirken, Arapların kendi aralarındaki gergınlik, gözden kaçmaktadır. Oysa ki. son haftaların savaş hister.si, Kral Hüseyin ve Filistinliler arasında sürüp gitmektedir. Hüseyin, Cenevre Barış Konferansına katılmak için, İsraillilerin , YASER ARAFAT, FİLİSTİN GERİLLA ÖRGÜTLERİNÎN EN ÜST KUBULUŞU OLAN FİLİSTİN Şeria Nehrinin Batı kıyısmdan KURTULUŞ ÖRGÜTÜ (FKÖ) İLE BU ÖRGÜTLERDEN BÎRt OLAN ELFETİH'İN LİDERİDtR. çekilmelerini şart koşarken, FiFKÖ. EN ÜST KURULUŞ OLMAKLA BİRLİKTE GERİLLA ÖRGÜTLERİ ARASINDA UYUMU listinliler, Israü'in geri çekilmeKESİNLİKLE SAĞLAYAMAMIŞTIR. GERİLLA ÖRGÜTLERÎ, FİLİSTINİN KURTULUŞU YOsinden sonra, bölgenin Ürdün's LUNDAKİ HAKLI DAVAYI BAŞARIYA GÖTÜREBİLMEK İÇİN FARKLI ARAÇ VE AMAÇLARA geri verilmemesi garanti altına SAHİPLER. BU N'EDENLE BAZILARI, FKÖ"YE YALNIZCA GÖRÜNÜŞTE BAGLIDIRLAR. ANahnmadıkça, Cenevre'de masa baCAK. MISIR VE SURİYE FKO'YÜ VE ARAFAT'I FİLİSTİN HALKININ TEK MEŞRU TEMSİLCİşına oturmamakta direnmekteSİ OLARAK KABUL EDİYORLAR. FKÖ İSE ÜRDÜN YÖNBTİMİNİ İSRAİL'LE İŞBİRLİGİ YAPdirler. MAKLA SÜREKLİ SUÇLAMAKTADIR. Filistinlilerin bir sözcüsü, konuyla iîgili olarak yaptığı açıklamada, aksi halde İsrail'in çelril tedirler. Kral Hüseyin ise, iki top diği bu bölgeye Ürdün'ün yer lura arasında bir süreden beri ge leşeceğini ve kendileri için hiç lişen olaylar nedeniyle, bu sorubir şeyin değişmemiş olacağıru ya cevap verebilecek durumda belirtmiştir, değildir. Filistin gerillaları. bir süre onİsraillilere gelince, onlar bu bölgede küçük bir Filistin Dev ce Kral Hüseyin'in dedesi ve Ürleti'nin kurulmayacağı kendileri dün Devletinin kurucusu Abdulne garanti edilmedikçe, bugün lah ve onun iki Bakanını öldürişgalleri altında bulundurdukları müşlerdi. Yine aynı çevreler, HüBatı kıyılanndan çekilmek iste seyin'i öldürebiimek için, çok samemektedirler. Kral Hüseyin de, yıda suikast düzenlemişlerdi. 1970 yılında ise, Filistin gerillabölgede bir Filistin Devletinin ları, Ürdün'ü silâh zoruyla Fikurulmasına kesinlikle karşıdır. Dünya kamuoyu, nedense baş listin Devletfne dönüştürmek iste diklerine de, Hüseyin'in ordusu tan beri, Filistin halkının karşı karşıya bulunduğu sorunlara ka onlara kanlı bir son hazırlarnıştı. yıtsız kalmıştır. Filistinliler, için O olayda Hüseyin'in kaç bin Fi öldürttüğü, hâlâ tam de bulunduklan trajik durumu listinliyi dünyaya yansıtabilmek için, u açıkhğa kavuşmamıştır. çak kaçırmaya veya bomba atFederasyon önerisi maya mecburdurlar. Bugün yal1972 yılında Hüseyin'in, ülkenızca aşırı FUistinliler değil, en yaptığı akiı başmda olanlar bile, kendile sindeki Filistin halkma rinden bugüne kadar esirgenen öneri. bu nedenle her türlü gerFiıistin Ulusal Devletinin, ancak çekleşme olasılığından uzak göşiddet yoluyla sağlanabileceğine rünmektedir. Hatırlanacağı gibi Kral Hüseyin, o zamanlar, İsrail'in inanmaktadırlar. bugün işgali altında bulundurduÜrdün'ün batı kıyıları îsrail il ğu Batı kıyıları ile Ürdün Devle gali altına girdiğinde, 800 bin Fi ti için. Haşimi Ürdün Krallığı ••sdı altında bir federasyon önermişti. listinli üîkenin doğu kıyılarına göç etmişlerdi. Bu göçmenlere, Arap Ulusal Devrimcileri, bu öne ılk günden beri vatandaşlık hak riyi Kral Hüseyin'in kendi tahtını kı tanınmış, Ürdün'ün başkenti, kurtarma çabası olarak nitelerken, ekonomik ve ticari bakımdan Fi İsrail de, Kral'ı bir jestle destek leyecek kadar ileri görüşiü olama listin'lilerin eline geçmiştir. 1948'den bu yana Ürdünde ya mıştı. şayan Filistin'lüerin bugünkü duBöylelikle İsrail ve Ürdün, yıl rumları, yalnızca onların uyum larca sürdürdükleri tutarsız politi yeteneğiyle değil, aynı zamanda ka sonucunda, militan Filistin'li Ürdün halkının onları kabullen lere kendi arzuladıklan bir bölniekte gösterdikleri iyi niyetle de gede Batı kıyılannda bir GEORGE HABBAŞ FİLİSTİN HALK KURTULUŞ CEPHESİ'açıklanabilir. Ancak Ürdün hal ulusal devlet kurmak için girişim NİN (FHKC) LİDERİ HABBAŞ'IN ASIL MESLEĞÎ ÇOCUK DOKkının bu iyi niyetinin de neden lerde bulunabüme olanağı haTORLUĞUDUR. HABBAŞ, FİLİSTİN KURTULUŞUNUN SİLÂHleri araştırmak gerekir. Çalışkan zırlamışlardır.» LI EYLEMDEN GEÇTİGİNİ SAVUNUYOR. ve gayretli Filistin'liler, Ürdün halkının yaşam standardınm yük selmesinde önemli rol o>Tiamak tadırlar. Beyrutfly n LUBNAN 92908 Tehlike ve umut MSP deneyi, karanhk *üfüncelerine birtakım ekonomik ger çekleri kılıf yapan kadroların, yığınların dinsel saplantılarını sömürmede daha başanh olabildiklerini gösterdi. Bu, hem bir tehlikenin, hem de umut verici bir geüşmenın habercisidir. Tehlike odur ki, cami avlularında politika yapmaga kalkışanlar, demokrasinin olanaklanndan yararlanıp güçlenebilmekte, sonra ilk fırsatta, «Devleti ele gecirmeye» kalkışabilmektedir. Hayfa Tel Aviv URDUN BATI ÜROÜN Umut verici olan da odur ki, halk karşısına çıkanların, dinsel duygulannı gıdıklayan propagantfa yöntemine rağmen, ekonomik gerçekler üstünde söylediklerine de kulak kesilmektedir. 211352 Gazze Şerıdi 72078 \ II \ Din gerçeğine bilinçle eğilmek Din, geri bırakılmış Türk ulu sunun çok büyük bir gerçeği. Ecevit bu gerçeğin dikkate alın ması gerektiğine işaret ediyordu «Tarihî yanılgı »dan söz ederken, Erbakan ve takımı ise, bu gerçeği istismara veltendiler. «Müstehcen» kampanyası İle, mini etek duşmanlığı ile, sakalları ile, devlet işleriru yanda ke sıp namaza gitmelerle. «Ahlâk dersleri adı altında zorunlu din eğıtimı ıstemeleriyle. çok kritik bir dış politika sorununun büyük bir sorumsuzlukla «Cihad» eylemine dönüştürme çabalanyle belli .yığınları ıstismar ederken MSP'liler hükümet içinde, bir «Kararname savaşı» sürdürerek, altına imza attıklan koalisyon protokolünün, hükümet programınuı açık hükümlerini ujTJtup «Devleti ele gecirmeye» kalkıştılar. DOĞU ÜRDÜIM [Ji283 590 035 209 000 Tekelci sermaye Ekonomik sorunların çözümüne üişkin olarak seçimlerde ver diği izlenimi de unutturdu Erbakan Hoca, 235 günlük ortak hükümet deneyi boyunca. seçimler sırasında yakmdığı tekelci sermayeye karşı halkın çıkarlannı Cözetecek güçfen de, niyetten de yoksun olduğunu ortaya kovdu. Bütün bunlara 235 gün sabredebildi CHP. Kıbns başansı olmasaydı devam ettirir miydi Ecevit?. Hiç sanmıyoruz... Ama, Kjbns olaylannın da bir büyük fırsat olduğu açıktır. Hem CHP açısmdan, hem de ülke açısından değerli bir fırsat olmuştur Kıbns olaylan... Demirel'in, bir CHP yetkilisine, «Ben bu adamı Odalar Birlig:nden DOÜS zoruyla attıramadım. Siz nasıl hükümetteD uzaklaştıracaksınız» dedigi Erbakan, t&kımı yıpranmış bir CHP, kınlan umutlarla tedirgtnlige kapılmış bir Türkiye yerine güçlü bir CHP ve geleceğe güvenle bakan bir Türkiye'de devletin başuıdan uzaklaştınldılar. Tümü göç eder mi? Filistin'lüerde gelişmiş bir toplum ruhunun bulunduğundan kimsenin kuşkusu yoktur. Ancak bugünkü koşullar altında, Şeria Nehrinin batı kıyısmda ve Gazze Şeridi'nde kurulacak bir Filistin Devleü'ne, tüm Filistin halkının göç edeeeği de söylenemez. Zira, yurtsuz durumda bulunan Filistin'lilerin çoğu, eskiden bugünkü İsrail Devleti'nin kurulduğu topraklar üzerinde ya şamaktaydılar. Lübnan komandolarrndan, tutukevlerinde unutulmuşlara ve po litik açıdan bilinçlenmiş olanlara kadar, gerçek bir Filistin'li gibi düşünen herkes. Kissinger'in son Ortadoğu bunalımının ertesindeki, yalnızca yasal devletleri gözönüne alan barış taktiklerini kına mak tadırlar. Filistin'liler artık nihayet, dünya haritası üzerinde nerede yaşayacaklarmı bilmek istemek Farklı çizgiler izleyen 7 tane örgüt var (DIŞ HABERLER SEKVİSİ) Yaser Arafafın başkanlığındaki Filistin Kurtuluş örgütü (FKÖ"ı çatısı altında varhklannı sürdürmektedirler. Bu örgütler şöyle sıralanabilir: EL FETtH: Filistin direnme örgütlerinin en büyüğüdür. Merkezı Ürdün'de olan bu örgiitün 20 bin kadar militanı bulunmakladır. Başkanı Yaser Arafat'tır. Filistin Kurtuluş örgüuen içinae, en ılımlı görüşlere sahip olanıdır. Filistin sorunundaki son gelişmeler nedeniyle, örgüt içinde görüş ayrılıkları çıkmış, birbirine karşı olan büyüklü küçüklü gruplar oıuşmuştur. CenevTe'de yapılacak Ortadoğu barış görüşmelerine Katılmak eğilimindedir. FtLtSTİN HALK KURTULUŞ CEPHESt (FHKC) : Asıl mesleği çocuk doktorluğu olan George Habaş tarafından 1967 yılındaki «Altı Gün» savaşının ardtndan kurulmustur. 1.50U militanı olan bu örgüt, bütün Filistin toprakları kurtuluncaya kadar, silâhlı eylemi sürdürmektsn vanadır. Fiiistin halkının davasını yozlaştıracağı gerekçesiyle Cenevre Banş Konferansına karşıdır. Uçak kaçırma olayları ue, aaını tüm dünyada dujTirmuştur. FİHSTİN DEMOKRATİK HALK KURTULUŞ CEPHESİ (FDHCP) : Habbaş'ın feurduğu örgüt olan FHKC'ndekl marksist militanlar, 1969 yıhnın şubat aymda bu örgtitten aynlarak Nayef Hawatme'nin başkanlığında FDHKC'ni kurdular. Bu örgü'ün amacı, Filistin topraklarmm kurtanlması değil, kurtulmuş topraklar üzerinde sosyalist bir devletin kurulması ve Marksist Leninist eğitım çalışmalarıdır. KARA ETLÜL: El Fetih'in eski başkan yardımcısı Muharnmet Mustafa tarafından kurulmustur. Asıl amacı İsrail'den öç almaktır. Yalnızca terör eylemlerinde bulunmaktadır. Genel merkezi Beyrut'tadır. 400 600 seçme militana sahip bulunan ou örgütün militanlan, Mlinih Olimpiyatlan suasında 9 İsraü'ü sporcuyu öldürmüşlerdir. EL ŞAtK.4 : Faaliyetlerini Züheyr Muhsinin başkanlığında yürüten örgüt, bugün tamamen Suriye'nin kontrolü altına girmiştir. ARAP KURTULUŞ CEPHESt : Örgüt Başkanı Irak, Baas Partisi yönetim kurulu üvesi Abdülvahap Kayali'dir. Örgütün faaliyetleri. Irak Hükümetinin kontrolü altındadır. FtLtSTtN HALK CEPHESÎ GENEL KO.MLTANLIGl ; Filistin Halk Kurtuluş Cepnesinden ayrılan Ahmet CiDril tarafından kurulmustur. 750 militanı bulunan örgütün merkezi Lübnan'dadır. . Filistin Devletini tekrar kurmak ve Filistin'lilerin haKl&nnı savunmak amacıyle kuruimuş bulunan Filistin direnme örgütlerı, Filistin Uiusal Devleti'ni Şeria Nehrinin batısıncia, busjün İsrail'in işgali altında bulunan topraklar üzenndı kurrr^ık istemektedirler. Ne var ki, bu örgütler. armçlarma ulaşn ak için izleyecekleri yol konusunda birbirleriyle gnjaşmazi'.ğEv düşmüşler ve bu sürtüşme, Cenevre Barış konferansı öncesinde daha da artmıştır. On yıldan beri zaman zaman toplanarak kararlar alan Filistin Ulusal Konseyi. Cenevre Konferansı'nda .zleyeceklerJ tutunuı saptamak amacıyle, 1 Haziran 1974 tarüıınde*. ElFetıh lideri Yaser Arafafın başkanlığında. Kahire'de bir araya geldi. Yaser Arafat'la îilistin Halk Kurtuluş Cepbesi hderlerinden Ahmet Yamani arasında sert tartışmaların meydana geidiği bu toplantıda, Yaser Arafat, Filistin'lilerin d&vasma hizmet edeceğine inandığı takdirde, Cenevre'ye giderek O.ladoğu barıs görüşmelerine katılnıaya hazır olduğunu bildirdi. Arafaı ın bu sozleri, Filistin Kurtuluş Cephesi temsilcilerinin olduğa kadar, El Fetih komando grubunun sol kanadının da sert eleştirilerine hedef oldu. Parçalanma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Filistin direnme örgütlerı, bugün hâlâ El Fetih gerilla örgütü lideri B İ TT 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle