Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHUBİYET 12 Ağustos 1974 ürkiye, Bnemli problemler karşısındadır. Hükümet; gerek raıllete, gerek dünya kamuoyuna kaışı. ağır taahhütlere girmiştir. Bu problemlerin çözülüçü ve bu taahhütlerin. mümkün olan başarılara ulaşabilmesinin temel şartlarından biri, iktidar dediğiraiz gücün. bir yandan kendi içinde, öte yandan memleket ve dünya efkârı karşısında, görüş, dil, karar ve irade birliği halinde bulunmasıdır. Oysa bugünkü koalisyon, bu bakundan. kuşku yaraücı görünmemektedır. Öyle ki, bu halin yarattığı şüpheier ve uyandırdıfı tereddütler, bazı gazetelerde. hatta yeni seçimlere gitmek ihtimalini bile bahis konusu kılmaktadır. Bu havayı. Türkiye'nin, güçbirliğine en ziyade muhtaç olduğu bugunkü şartlar içinde cesaret verici saymak, elbette ki, mümkün değildir. T Olaylar ve görüşler CEPHEDEKl BOŞLUK! Şevket Süreyya AYDEMİR nında beklenilmeyen bir fey de oimuş'hır. Olan şudur: Siyasî cephede, bir partinin lideri ve hükümette Başbakanlık yetkilerini yüklenen genç bir insan, içeriye ve dışanya karşı. olağanüstü bir karar. irade ve hareket gücü göslermiştir. Birden, ön planda, ve olağanüstü bir Şef'in, istidat ve kabiliyetini. bütünü ile ortaya sermiştir. Hem kendismin. hem partisinın. bugunkü ve yarınki kaderine oynamak cesa:e*ini göstermiştir. Bir bakış'a. bir üstün insan, bir Fcnomen olarak sahnede belirmiştir. Böyle olurken de ister isternez. hem kendi partisinin saflarında. hem bütün koalisyon cephesinde. günün şöhretlerini. ister istemez arka plana itmiştir Bu arkaya itilişin ise. önce koalişvondaki yrl arkada?Iarında. yine ister istemez b?zı ruhi reaksiyonlar ysratonası, elbrtte kı kaçmıimazdı. diden değerlendirmelere giri$mek, elbette ki vakitsizdir. Ama gerçek olan da şudur ki, Cumhuriyet devrinde, 50 yıllık bir barış devrinde, topyekun bir kalkınma hamlesi yaratamayıp, doğuda, batıda. güreyde ve kuzeyde. hâiâ e! atılamamıç he«apsız meseleleri olan Türkiye'nin havagmda da. milli bilinci uyandırarak, ülkeyi yeni ve iktisadi Dumlupmarlara götürecek bir Ş«f'in hajreti de. millî /icdanda yaşamaktadır. Bugün. Pfirlamentoda sivrilecek bir Snder adam ve önder kadro, böyle yeni bir inşa seferberliginin bayraktart olarak »ivrilebilse ve ülkenm gerçeklerine. yaratıcı bir cesaretle el atabilse. kamuoyu ona, elbetle ki, sarılacaktır. Hafttnın raporu Yakalanmasaydı SADUN TANJU Waghinfton'un dışındt yüzme havuzlu evir.de k a n n Ve en küçük oğlu ile oturuyor Gerald Ford. Kansı ona «Jnnieı diye sesleniyor. Ger.ellikle saat 5 oldu mu akşamü?tü, evdedir. Pazarları kilişeye gider ve televizyonun kar şısma geçip futbol maçlarını ?eyreder. Kolejde ve üniversitede olduğu günler gelir aklma. Eski bir sporcudur o. Futbol oynamış, boks yapmış, yüzmüştür. Kansma sorarsanız harika bir koca. e?i az bulunur bir babadır. Orta nnıf Amerikah için televizyon reklâmlannda gösterilecek bir aile reisi.. Az konuşur, yumuşaktır, güleç yüzlüdür, uzlaşıcıdır. Taviz vermekten korknnaz. î o k s a nasıl nzla*tnaya vanlabilir der. 2526 yıldır politikanın içindedir, Öyl» önemü sayılacak ölçürie kirnseyi rahat«ız etmemiştir. Johnson'un Vietnam politikasını nasıl canı gönülden deı teklemişse. Nixon'un Vietnam politikasını da o kadar içter.likle de?teklemiştir. Vietnam'da hava gücümüz daha etkili kulîanılmalıdır âa demiştir. Vietnam'dan Amerika" nin çekilme?ini de alkclamıstır Junie've bir fikrin öneml sövlendi mi, davanamaz. Hele Amerikanın yüksek menfaatlrri dendi mi. hiç davanamaz.. Milli iktidar Böyle bir hamle için, elbette ki, ya topyekün bır milli birlik. ya da Parlamentoda, birbirini tamarr.layacak ve şüpheli kombinezonlara el açmayacak bir koalisyon. elbette şarttır. Örneğin son seçimlerden önce. kcnciilerini zaten Sosyal Demokrat Sendikalar olarak ilân eden 14 sen dikanm da katılacağı bir aydmlar mesîek teşpkküHeri ve ilprici güçler partisinin kunıluşuna, Türkİş'te bazı liderler engel olmayıp da. bu yeni ve Batt anlammda demokrat parti. muazzam kuv veti ile parlamentoda yer al'aydı, Türkiye'de. henı seçimden sonra bir hükümet huhranı yaşanmavacaktı. Hem de parlamento saflannda CHP kendi?ine, en uygun siyasi müttefiki bularak, bugün. birtakım şüpheli ihtimaller karşısında kalmayacaktı. Biz bu görü?ü. seçimden önce de savunduk ve öyle samyoruz ki. yakm tarihimizin büyük siya?i kavbı. bazı Tiirk ts liderierinin şu veya bu engellemeleri ile siya'i vapımı?.da, böyle temel bir kombinezonun önlenmoşidir. Daha doârusu bugunkü siyasi zaaf. teredcîüt ve çatlakların da. asıl temel nedeni bııdur Sosyal tarihimiz bu »6ır snrumh:]uğu yarm, bütün cepheleri ile eleştirecektir. Evet. Batı anlamında bir So?yal Demokrat Pnrti. bir siyasf güç? Bu kuybın bedelini biz. sanıvorum ki. her vesil^He 5deveceâiz... ruhf îaaflann lfa«îe,«idirler. Çünkü bir grup in=an, simdi buhınriukları iktidar partisine. asîında. olay ların içinden, biraz da, olaylara rağmen gelmişBu ihîirrıaller. niçin ortada dolaşır? Bu hava, lerdir. Oysa olaylara rağmen gelmek başka, leniçin böyle gelişmektedir? Türkiye'nin, nice so$ebbüsü elinde tutarak, olayların akışına önder nuçları göze alarak ve nice kurbanlar pahasına olarsk katılmck. yine bsşkadır. Işte. iktidan oluj giriştıği bir hareketin ardından. bu çelişkiler nituran parüler arasındaki bu teşebbüse önder olçin eser? O hareket ki. içeride, büyük bir ümit mak niteliği öyle bir haldir ki, Selâmet Fartive heyecan birliği yaratmıstı. Dışarıda ise. önemsinde daha ilk günde bir ruh huzursuzluğu yali bir itibar ve prestije yolaçmıştı. O halde nasıl oluyor da. şimdi hem Parlamentoda. hem koa ratmaktadır. lisyon cephesinde. beklenilen müll birlik cephci, Bu niçin böyledir? Bu sorunun cevabı babâz: çatlaklar gösterebiliyor? Bu netıcede, haydi sittir. Çür.kü bugün koalisyonu oluşturan iki başlıca muha'efet partilerinin göstermeleri gereparti, iki ayrı karargâhın sözcüleridirler. Her ikiken sağduyuları ile. milli birlik kaygularını bir »i rie Parlarr.entoda, eîbette ki yer alabüirler. Araa yana birakahm. Haydi onîar kendilerini yine. milayrı ayrı cephelerde! Fakat bugün olaylar onları, 11 sıyaset cndışelerine değil. her zamanki ruhl bir iktidar sorumluiueunda birleştirmişlerdir. laaflarına kaptırsır.lar. Haydi onların, parlamento Normal şartlar içinde bu işbirhği. belki d* yürüçatısı altmda, kısa bir zaman önceki milli b:rlik yebilirdi. Ama işler öyle gelişmistir ki. şımdi ik«ntları, daha bu antların yankıları havada kaytıdarda sorumluluk yüklenen partiler. yalnız bolmdan. miîli husumet andlanna dönsün. Fakat geçci bir dcvre için ve norm?l Parlamento teaya koalisyonda kader birliği yapan ve ortaklaşa mülleri içinde günlük aiyasetlerıni değjl, Pargörüslerini de. Hükümet Programına aktaran tüerinin bütün varlıklarını ve geleceklerini de, partinin önderlerinden gelen çelişkılere ne dibütünü iie teraziye atmışlardır. yelim? Fazla olarak da, hem parlamentoda ve kaEvet. o çelişkiler, siyasî değildir. Ancak bazı muoyu önünde, hem bütünü ile milli siyaset ala Ruh huzursuzluğu Ön plâna sıçramak? Bu birden ön plana sıçraym insan. hem rmıhalıflerinde. hem yol arkadasları üzerinde. elbetteki bszı reaksiyonlar yaratacaktı. Öyle de oldu. Gerçi bu genç adam, ne dereceye kariar tarih! bit misyonun bayraktarı olacaktır? Bu konuda {im İYİ ADAMDIR GERALD FORD.. Onun için. sade bir Amerikan vatandaşıdır diyorlar. Ekonomi, politika ve hukuk okumuş. Dünya Savaşında donanmada subayken, sonra «akin bir Amerikan gehrinde avukatlık yaparken ve politikaya girip Washington'a ta«ındiktan sonra kimseve sivrl eelmemi? !yi »damdır Gerald Ford demiş herkes. Seçmenler, iki vılda bir seçip Trm = ılcıler Merlisıne aönrlermisler bu dinrlar. aile babatı ıyi adamı. Nixon, Waters;a'e olavı ıle iyice sıkıstırılıp yardımcı^ı Asnevvü fed» etmek zorunea kalmra, çimşekleri toprağa süzecek adam olarak onu düşünmüş Şimdi dünyanın » n güçlü devletinln başına geçmiştir, > hiç bir fevkalâdeligi olmayan, nrta sınıf herhangi bir Ame rikan ailesinin bsba«ı IcişiliSinrie bu lade adam. Dünya politikası en az üç vıl onun ag7inrtan çıkacak sözlerle etkilenecektir. Söz konusu olan Wa<=hington dıjmd'aki havuzlu ev deSil. ko^koca bir dünyadır. Büyük Usta'ya Veda Bülent Nuri ESEN Arada bir TARİH BİLİNCİ İÇİNDE ürk Yunan Kıbns ilışkileri sertleşme istıdadı kazanmıştır. Bunu, yumusatmak için, uluslararası trafik, elinden geleni yapacaktır. Vumusatacaktır da durumu... Türkier de, bu yumuşamanm kendi üzerlennden olmamasına d:kkat edeceklerdir. Bu işte. hemen ve kesin bir sonuç, kolay kolay da aiınama* yacaktır. Hatta, Cenevrede alınabilecek bir yeni sonuca karşın bile. sorun, kesin çözümünü, hemen kazanmış sayılamayacaktır. Çünkü, sorunun tarihsel kbkenindeki nitelikler, buna, hemen elvermez. Süper devletler arasındaki tartışmanın çağdaş nıteligi de. sorunun hemen ve kesin bir çözüm yoluna ka\uşmasma engeldir. Ama, Türk Gemisi'ni, Egedeki ve Akdeniz'deki fırtınada ayakta tutmanın ilkeleri de bihnmez değildir. Bu ilkeler pek açıktır: Elenizm'in büyük masal idea'sma «kuvvetn yolu ile direnmek. bu direnci hep ayakta tutmak; Ege ile Dogu Akdanizde, süper devletler arasında yeni bir sorun, dünyayı tehdit edecek yerıi yarışmalar yaratmama konusunriaki «Dünya barışı» llkesini kendıne ışık vapmak Î S anatçı, yaratma jrücüyle kendini kabul ettirir. Güzelı. insanca olanı sevmesini ve revdirmesini bilir. Yeniyı arar. Duyurmak ister. B\: özellikleriy'.e rie hiç görmediği. bilrnediği, tanımadıgı k.mselerin gönüllerine sokulur, girer. Sanki, her muhatabı ile yapayalnız, başbaşa bir mahrem dlyaloj lçindedir. TÜRKLERDEN BAŞKASININ AÇIK US'A DAYALI BİLİMSEL BİR ÇÖZÜM FORMÜ LÜNÜN BULUNMAYIŞI, KARŞI TARAFLARI SERTLİKLERE GÖTÜRÜYOR, GÖTÜRECEKTİR. Soğukçeçme «Rüşdiyei A^keriyyesi» nerde, Pagnol'un «Topazem nerde? Yitirdiğimiz büyük sanatçımn soiuk soluğa bir yaşam öyktlsti olmuştur. Tıpkı göğlis kafesi içinde taşıdıgı ciğer'.erinl hep istim üstünde, nefes nefese tutmuş olan «astma» sı gibi. Bi'kin, ölesi bir soluma değil. İstasyonda beklenen lokomotif gibi. Büyük İnsan, herkesten ayndır. Ama. kendini bizden farksız göçtfrmcsıni blür. Büyüklük. önce. horke. gibi olabilmekie başUr. Alçak.çönüllülük çoğaldıkça büyüklük de artar. Yurdunuza, çevrenize, mesleginize, karşılaştıklannıza birşeyler verebiliyorsamz. büytıksünüz. Bü;ük insan. ülki'.ler'.e beslenir. Birincl Dünya Savaşı öneesi «Fehim Efendi» ye umulmadık bir cesaretle Ridip de. «Biz tiyatrocu olacagız!» dive dire'en iki kafadar. Muhsin Ertuğnıl ile şimdi rahmete kav^çan tsmail Gaüp Arcan. varlıklarını, benliklerinl bu ülküye armağan etmekle büyük in»andtrlar. Düşününü7. yapmak istediginiz !şe düçman bir cevre. Kad:n. maldır. Her yöı.den tepki çarpar. Karanlıkta bir memlekctin talihsiz, zavallı insanlarından birisiniz. Daha «Cumhuri"? • yokken. Cumhuriyet de ne sÖ7. henüz bir vatan yok/* » ken Tilrkü uvgarlıîa ylikseltmek imanı ile dolu adamlardan biri aramızdan aynldı. • • • . Günlimt'7 kıışaJ.ldrının bilemeyeceîi bir âİPmden gelivord\ı Aroan. Öğretioisî yoktu Kendi kendini yetiştirdi. Çalışkanlıgı ilp çabalariyle, güçlüğü ile... Ve. karşılık bçklemeksizin peleceğe sanatkâr vetişnes: için didindi. durdu. Hocalarıydı bugün ögündügümüz artistlerimizin. Türk dilinde «Diksiyonnu İlk kez o düşünüp bilimsel bir sistemleştirmeye başlamıştır. ögretmiştir. Vsta ses tonlan. tonaliteleriyle. Fısıltıları ve haykınslariyle. Kısır kesesinin zor olanağım Haydarpaşa'yla Cebeci'nir dibine yajilmı; Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü dersanesi arasınd; mekik dokumaya har'ardı. Gelecekte yaşayarak. Söylerdi: «Bir Muazzez var, bir Ertuğnıl var. bir Refia V8r. Ah, bir görrnelisin! Ne hârika şeyler!» Söylerken bir cezbede yaşardı. Yolculuklannı yaptıği posta treninde sarsıla sarsıla piyes çevirir, dakikası boş geçmezdi. G. Feydau'dan. R o bert de Flers'ten yapnğı aktarmalar nefistir. «Süt Kardeşlernin «Ahçıbaşı Yaşar» kompozisyonu unutulmaz bir sanat ustalığıdır. Galip, çok büyük aktördü. «Topaze» in ilk gecesi perde kapandıktan sonra Muhsin Ertufrul kuliste bana: «Oyunu üullin'le gördüm, insan bana, Galip. on defa üstün oynuyor. Nasıl sevinmem Bülentçiğim» demiştir. Charles Dullin, «Topaze»ı yaratan çok ünlü Fransız artisri idi. BUtün sanat dergileri oyununu göklere çıkarıyorlardı. Piyesin bizde oynandıgı gece «Darpülbedavi.nin gradosu, dünyaya örnek «Atelier» Tiyatrosunun zirve düzeyinin üstüne çıkmıştı. Cocuksu bir yaradılış. Sevindi ml el çırpar, olduğu yerde eıplar. Sevincinize katılır. kederinizde yaralıdır. Ex'lenme çağnsı gönderdimdi de. tUenmeyip Istanbul'dan Ankaralara geldiydi. Hern de ne uçak, ne de otobüs seferi varken 1936"da Sorbonne'da doktoramı hazırlıyorum. Bir mektubur.u aldım. Paris'e geliyordu. Otelde oda ayırttım. Trenden lndi. Kucaklaştık. İlk sözü. «Hangi oyunlara yer aldın?» diye sormak olduydu. Sonra, gtinlerce. hiç bir gece boş geçmemecesine, o tiyatro s^nin, bu tiyatro benim. Ulvi bir vecd içinde. Yemiycr, sandviçle yeHniyor. Montparnasse'a gidiyoruz. Gaston Baty'nin anıtı olan tiyatroya. Marguerite Jamois'yu seyrediyor. Allak bulîak. Madame Bovary'yi yaşıyor sanırsınız. Bir süre konuşamadı. Grand Guidnol'a kadar tüm oyun yerlerini devretti. Yeni çıkan piyesler, tiyatro ile ilgili kitaplar satın aldı. Jouvet'den rande\Ti aldık. Onunla görüşmeye gitti. öğrendikçe mutlıüuğuna mutluluk katılıyordu. Sanki. her günün aksamında otel odasına koynunda bir yeni üniversite diplomasiyle dönüyor sanırsınız. Yılmak. bıkmak, yorulmak şöyle dursun, her sabah yeni bir atılım, taptaze bir güç ve daima yeni birşeyier yapmak. Geçen yü sonlanna dogru son mektubunu aldımdı. DUçünsel doğurganlığı şaşılacak ölçüde cömertti. Kâğıdı kaleml aldı mı hemen mektubtı yazardı. Bir çırpıda. Mektup, ona göre bir bütündü. Bir doğumdu mektup. Sancılarını dimağ çeker. Kalem de doğıunu başarııdı. Kulaklanrun daha ağır duydugunu yazıyordu. Vücuduna aynlmaz bir organ gibi yerleştigi nefes darlıgından başka sağlıkça bir yakınması olmamıştır. Işını tükenen ışık gibi söndü. Çevresine yaydığı aydınhktan Tiirk sanat dünyası gelişip yücelmiştir. Kendisinden sonrakilere çok şey öğretti. En ufacık. en kısa rolleri oynamaktan hiç çekinmemek gerekeceği bunla'dandır. Aktör, oyunu yaratanlardan biridir. Yükü ağır da olsa, hafif de olsa, o yük kaldınlmak gerektir. Bu anlayış, g;rçek sanatkârın anlayışıdır. Oyunun hazırlanması katı disiplin ister. Fakat, oynanması demokrasi egit'.mi gereğince gerçekleştirilir. Elbirliği ile, işbirliğiyle, dayanışma ile. Herkes payına düşeni j'apar. Bunu bildiği ve uyguladığı için «küçükler»e örnek olmuştur. Sa.ineye koyuşları sade idi. Kendini göştermekten, eksantrik olmaktan çok, seyircinin rahats.z olmadan. kolayca, kendini vererek seyretmesini düşünürdü. Aktörle seyirci arasında sihirli bir alışveriş kurulabildi mi, başarı sağlandı demektir. Birçok film çevirmiş olmasma ve sinemanın daha kolay ve daha çok kazandırdığını söylemesine karşıı., tiyatroyu severdi. Tiyatroda kendini bulurdu. Dram, trajedi, komedi. vod.il, bürlesk, operet, hepsini oynamıştır. Olağanüstü haşarıyla. Arkadaşlannı incitmiş olabileceğini düşünemiyorum. En Ukel koşullar içinde yapılan turneleri onlara hoş göstermek için elinden geleni yapardı. Onlara, tiyatroyu sokaktaki adamın ayağma götürüp sevdirmenin bir kültür görevi olduğunu, aktörün bu görevi yerine getirmeye memur edildiğini anlatmak Isterdi. UNESCO Milli Korr.isyonu çalışmalannda bilinçli k*tkıları da bunu gösterir. Büyük Muhsin'e hayranlıgı, Ag&h S ı m Levent'le yalan dostlugu ne ölçüde bir ytirek adarra olduğunu kanıtlamaya yeter. Türk 'nyatrosu, yaratıcılanndan birini, bir ylic« ustayı; ben. insan bir dostu yitirdik. Sanatçıların başj sağ olsunl Prof. Bahri SAVCI ml kazanmasının • bir ürküntti dı?ı irdelenmesini daha kolay yapabiliriz: rerek, kendi tezlerinden csydırmak... Türder; korkarak, ya da bezerek kendi tezlerinden, cayarlarsa ne olur? Ada'yı Batılılar yararına bır silâh deposuna dönüştüren bir «ENOSİS» olabilir. Böyle olmasa da, hatta böyle olmaması, bir bakıma. Batılılar için daha iyı olur Ege'ye ve Doğu Akdeniz'e bir Amerikan egemenliği getirmede ve onu bölgeye yer leştirmede Ada'ya bir özel görev yükleme olanağı doğmuş olur. Bu özel görevin gerektirdiğı yönetimsel biçim. daha sonra düşünülür. nin Balkanlarda yeni ulusîar, yeni devletler dogurması olmamıştır: sanayileşmecıligin, tarım ve gsnimet ekonomılerini ortadan kaldırması da olmuştur. Batı bu politikasma, meşruluk temelmi de birlıkte getirmiştır. Türlü soylardan. çeşitli uluslardan. ayn dinlerden oluşan Osmanlı • İsiâm temeii üzerindeki yapıyı. ulusalcılık ilkesi aracılığı ile parçalayıp, onun kahtjm bölüşme politikasım. en mesru bir görev saymıştır. FARK VARSA.. îlk bakışta, yetenekleri ahş.lmış düzeyl açmamıs kişilerin en güçlü karar mevkilerine yükselmeleri şaşırtıyor in«anı. Bütün bu makanizmanm kaptan köşkünde sıradan biri mi oturacak? Ve soracak=mız kenrii kendın'.ze: Nixon sıradan biri de|il mivdi? Yasanılan dünyanın en euçlü politik mevkiinde. basit bir Amerikan vatandaşının veya berhanri bir dnnyalının ahlak zayıfiıiını gösterdiğine göre, onu nradan biri saymamak mümkün raü? O halde. çağdaş devletin başmda efsane kahramanlsn aramaktan vazgeçeceksiniz. Mekanizma geliştikçe, gerçek güç kişiden orgüte doğru kayıyor ve kararları Bçıklıyacak normal bir zekâ yetiyor. Büyük kurtarıcılar, buhrandan çıkaracak bü\ruk liderler beklemek bosunadır. Dünyanın ergin olmadığı bir donemindeydi onlar. Simdi. başa gelen adamın kişiliğinde ol?a olsa onu getircn aüçlerin niyetini anlamafa çalışabilirsiniz. GerpJd Ford'lu hir Amerika, Nison'lı, Johnson'lı, Truman'lı hir Anıerika'dan farklı olmayacaktır. Fark varsa, zamandandır. Fakat, giderek, ulusaloılık süreci, Yunan ulusu için bir «Megalo Idea» ya dönüşmüştür: Artık, yalnız, Yunan yanmadasmda Önce şur.u görmemezlik edebir Yunan uîusu kurmakla yetinil meyiz: Şimdilik sertlik, Ada'da memışür. Bizans'ın Ayasofyasıuygulanacak yeni yönetim biçina. îsa'dan ÜÇÎ'ÜZ yıl önceki Punminin ne olacağı konusunda, kar tos'un Karadeniz şeridine, bu şı larafın, açık seçik • bilimseikez, Sivası • çankırıyı Tokadı bu yüzden dünya barışı için tuda katarak, «Büyük Bizans»ı yetarlı bir insancıl ve yumuşak, niden kurma düşünü benimsençözüm formülü olmamasından mıştir. Küçük Asya'mn tüm Ege doğacaktır, doğmaktadır. Daha Hinterlandı da, bu yeni Elenizm doğrusu Türklerden baskasının tdea'sı içine girmiştir. açık us'a dayalı • bilimsel bir çözüm formülünün bulunmayışı, Öte yandan, bu Elenizml deskarşı tarafları sertliklere götü tekleyen ve bir araç olarak kulrüyor. götürecektir. Onlan barış lanan «yeni sanayilesmecilik, ögeleri deâil, egempnlik olanakDirenmek gerekir «Rusya • Avusturya». «Ingilterelan aramaya itecektir. Bunun da Fransa», «İtalya • Almanya» ekÖyle ise. çimdi, soğııkkanlı olaadı sertliktir. Sertlikle. Türkleri rak düşiinmemte v* tlirenm«rtr!2 • swıleriiliSPrinde bir sanayi v * kendi tezlerinden caydırma bassıyaset ernperyahzrrü karmuş^ gerekirf TürkYühafiRıbrıs ilişkikısı, hatta sav«şjdır. < • • turrVesüarBJwper>TalızıC, smırını, •lerr. arkasından Türk Am«rlBirinci ilke Osmanlının ülke bütünlüğünün kan ilişkileri; ciolaylı bir sonuç Tezler olarak da. Türk Batı ilişkileri, tümünü yutmak üzere genişletTürkler, bır.ncı ilke ıle. kendi miştir. Bunun da en büyük aragerçekten sertleşecektir. Buna Ada'nın gelecek yönetim biçicanlarını, masal Elenizmimn çılcı olarak. gene, Yunan megalosukarşı yapılacak tek şey; «Bir mi üzenndeki tezleri, bilindiklegınhklan karşısında korumuş ona doğurttukları. «Türkiye üzerin Tarih Bilinci İçinde Direnmek» ri kadan ile şirrdilik, iki gunıplurlar. Buna güçlüdürler, yeteden büyüme» ilkesini «İdeessi tir. ta toplayabiliriz: neklidirler. Bunun olanaklarını, kullanümıştır. «Türkiye üzerinden 37 milyonluk potansiyelleri ile, Gerçekten, Türfcler, bir tarih büyüme» düsününe ve «düş»üne Birinci tez; hem doktriner forgeçmişlerinde Yunanhlara karşı bilinci içinde kaldıkları sürece, dönüşen bir tür Balkan ulusalmülünde, hem teknik yönetımboyuna gösterdiklerı maddesel ve uluslararası trafik, bu sertliği cılığı İle «Doğu Sorununnun sel içeriğinde aç:k seçik olan özellik'e moral üstünlüklerinde (Şark Meselesinin^ yeni bulucuTürk tezidir. Bu; bağımsız bö gidermeye yatar: Önce, sertliğin. bulurlar. bir savaşa kaymasını önlemeğe lan, bunu, «Elenizm Uygarlığı» 'ümsüz Batı silâhlannın tehdiuğraşır. Sonunda da, kapalı • ka sav'ı biçiminde dünya entellekTürkler, ikinci ilke ile de, dündinden soyulmuş bir cumhuriyet ranlık banşçıhk dışı sav duru tüalizmine de yutturmuşlardır. ya kamuoyvmu. kendi avuçlan kurmaktır. Bu cumhuriyetin. iki mundaki egemenlik tezinden içinde tutmasını başarabilirler. özerk yerli toplum üzerine dayaBöylece, bir yandan ulusalcılık, açık seçik banşçıhk tezine yatşimdiye kadar. Yunan kil:=e'sih bir coğrafi federasyon oiması, öte yandan sanayilesmecilik, iki kın bir anayasal düzen gelir. nin çok bagnaz Ortodoksçuluğu, bu iki yerli toplum birimlerinin «sapma hedef» olarak, yalnız Osbütün hıristiyan dünyasını etkiÖyle ise, bize, şimdi, ulusal diçatışmalannı önliyerek. «yerel manlıyı değil, Türkü de yok etlemısti. Ama şimdi, Türkler. bu renci verecek olan bu tarihsel ban5»ı getirir Ada'nın. Batı siOrtodoksçuluğun. Yunanhlara sobilincin kendisini anlamak düşer. me. zayıflatma, etkinsiz kılma lâhlanndan soyulmuş nötr bir ülküsüne dönüştürülmüştür. nu mutsuzlukla bıten bir emperO da şudur: ülke statusüne kavuşması da, süyalizm seriiveninden başkasını «Işıklar yüzyılı» ınsanhğa bir per devletlerin Ege ve Doğu AkMustafa Kemal getirmediğini ve getirmiyeceğini özgürltikler demeti önermiştir. denizde • dolayısı ile Batı • Güpekâlâ kanıtlayabilirler. Gene, Bu, insanı ve toplumu değiştirMustafa Kemal «Orduları» ile ney küresinde bir egemenlik yaşimdiye kadar, kimi Yunan gemek içindir. «Ulusalcılık (mılliyet «Dünyada BanşçıUk İlkesi» bu nşmasına • çatışma yolu ile ulaşneralleri, Yunan ulusunu. kendiçilık) ilkesi» bu demetin içinde, sapma ülkücülügü etkinsiz kılma olanağım kapayarak. «dünya sine bir «Bizans İmparatorluönemli bir düşün olmuştur. mıştır. Bunu kişisel deneyimi banşı» getirir. Sovyet göriişü, gu, armağan etme konusunda etile anlayan Venizelos da, Yuna1789, bu demetin gerçekleşme ana çizgileri ile, bu teze yakınkilemişlerdi. Bu generaller. Yunistan'a hizmet etmiştir. evresini açmıştır. Demetin önemdır. Çünkü bu tez, Sovyetlerin, nan ordusunun kilit noktalannli düşünü olan «ulusalcılık ilkeAmerika ile elde ettiklerin yumu Fakat, kısa bir süre sonra, bu da. gene de görevdedirler. Ama, si» Osmanlı egemenliği altındaşama» ve «yeni çıban başı yakez, Amerika önderliğinde, gene gene şimdi Türkler. bu generalki Balkanları etkilemiştir. Böyleratmama» polıtikalan evresine bir Batı Doktrini ortaya çıkmışler ne kadar hırslı olsalar da, bir yarayacaktır. ce de, Osmanlı Balkanlardaxi tır: Yunan megalosunu 12 Adaya küçük ülkenin. kcndisine oranla türlü ırk çekirdekleri, Osmanlı ve Kıbrıs'a yönelterek. buralarda tkinci grup tez acmarsk fesefbir büyüK ülke üzerinden bir emreayalıgından koparak, kendi usureta, onun mülkiyeti altında, leı söyliyelim, Birleşmış Milletperyalizm imparatorluğu yarataluslarını kurmuşlardır. Bu neden Ege'de ve Doğu Akdenizde yeni ler liderligini yapan devletlerin mayacağını da kanıtlayabilirler. le, 1820'lerde. bir Yunanistan'ın süâhlara ve stratejilere gerekll ve politikacıiann da katıldığı kaMavro Mira Derneğinin. Puntos doğması, pek doğal karşılanmışbır egemenlik çemberi kurmak; palı karanlık bir görüşler özeCumhuriyeti Derneğinin, Mondbir egemenlik platformtan detidir. Onun arkasında. Ege ve Do tır. ros silân bırakışımı ile ölümü meti j'aratmak... Ama bu, YunaFakat iş, bu noktada kalmakütüğiine geçirilmiş olan bir Os gu Akdeniz esemenliğini elde tut boğazıru sıkmıştır.'Batılılar, yeni bir sanayi nın, Türkiye'nin ma amacmı gizliyen bir etkinlik manlı üzerinden bile hiç bir şey ması olaoak imış: Yunan'da, Türleşme evresine girmişlerdir. Osyarışması savı vatmaktadır. Bövelde edemediği bir «Türk» ve kiye zaranna yeni bir Elenizm manlılar ise. henuz tarım ekolece. bu görüşler. «banş dışı» «Anadolu» çekirdeğinden, şimdi idea'sı honiatacak imiş... Olsun. nomisi ve ganımet evresı içinbir tez meydana getirirler. Bu tebu çekirdek 37 milyonluk bir Amerika için temel görüş olan de yaşamaktadır. Bu nedenle, kapasite olunca mı. Ege ve Do zin «egemenlik aracı» olma nite«süper devletler arasındaki densanayileşme ekonomisi. tarım ve ligi dışmda kalan teknik • yöneğu Akdeniz üzerinde odünler ahgeyi. Batı Doktrini vararma sürganımet ekonomısine dayalı Ostimsel içeriği ve biçtmi üzerindenabilecektir? Olacak «ey değil. Bu dürme» görüşü kuvvetlenir ya!... manlı'yı. önüne katıp, Balkanlar kı formülü. heniiz beili dBğildir. olmazhğı, Türkler. bütün dünBu yeter. Ve sereklidir de... Çündan sürmeğe başlamıştır. Ama bir şey bellidir: Ttirkleri yaya pekâlâ anlatabilirler. kü, süper devletler arasındaki tehdit ederek, korkıitarak, bezdiBu. yalnızca, ulusalcılık ilkesidengeyi Batı yaranna sürdürtki süper devlet mek için, Ege ve Doğu Akdeniz, Batınm egemenliği. Batının deneEn sonunda, Ege ve Doğu Aktimi altında tutulmalıdır: Ada'demz, iki süper devletten hiç bidaki Türk birimi. Türk toplulurisinin egemenlik alanına bırakığu mahvedilecekse de. Anadolu, lamıyacak kadar önemli bir «baçekirdeğindeki Türk Cumhurin ş bölgesi» olmuştur. Ya burayeti «Bizans düş'çüleri»nin tehdida bir barış kurulur ve sürdürüdi altına Rirecekse de. Ada. Yulür; ya da, burada barış yoktur. nan firması altında Batının silâh O zaman. tüm Akdenizde, tüm • Petrokimya tesisleri ile ilgili işyerledeposu. Doğu Akdeniz egemenliGüney Dünya yuvarlağında bağinin kilidi kıhnmahdır. Ve öyle nş yoktur. Buradaki barış ta, anrinde boru izometriği ve çelik konskalmalıdır bu görüşe göre... caJc ve ancak, bölgede Türk Yutrüksiyon çizimlerinde çalışmış, nan ilişkilerini bir ttbarış denge• Sanat Enstitüsü mezunu, Onun için, Anadolu Türkleri, si» içinde tutmakla elde edilebiAda'ya ayak basmış olsa da. oralir. Türkler, bu gerçeği de, her • En az 3 sene tecrübesi olan, da, Ege ve Doğu Akdeniz'in. süiki süper devlete ve dünya kamu • Askerliğini yapmış, per devletlerin bir çatışma alanı oyuna pekâlâ anlatabilirler. Bu• Tercihan Ingilizce bilen, oiması için değil de. bir dünya rada iki süper devletin birbirlebarışı alanı oiması için bir yeni riyle girişecekleri bir etkinlik ve Erkek müracaatçıların (Cumartesi anayasal düzenleme istemiş olsa egemenlik yarışmasmın, TUrkleri Pazar hariç) 0 8 . 0 0 1 8 . 3 0 saatleri da, Türklerin hem silâhh hukuk ve Yunanlılan bir savaşa angaje arasında görüşmek üzere Tütünçiftlik bekçiliği başansı. hem banş etmekten başka bir sonuca varIzmit mevkiindeki IĞSAŞ istanbul doktrinleri, gölgelene • Eölgelene mayacağını gösterebilirler. Bukurutulmalı ve Doğu Akdeniz'e, Gübre Sanayii A.Ş. (İPRAŞ Rafineri nun da, iki süper devletin araMegola îdea ile, onun silâhlı Asmdaki <tyumuşama»yı kökunden Sahası içorisinde) Personel Şubesine merikan konıması doktrini «oryıkacak niteliğini, onlann algımüracaat etmeleri rica olunur. la getirilmelidir larına sunabilir. ( ZULMÜN KALKACAĞI YOK:: Zaman içinde hızla değişen bir dünyada yaşıyoruz. Dün sertle^me geçerliydi, bugün yumuşama geçerlidır. lnsanlar uyanıyorlar. Daha yakm, anlayışh, sıcak ilişkiler arıyorlar. Içte ve dışta sert politikalann nasıl tcpkiler yarattığını hep görüyoruz. Yunanistan'da cunta sizi komünistlerden kurUrıyorum diye öyle bir terör yarattı ki. şimdi Karamanlis in gelişine rağmen halk cuntadan kurtjlup kurtulmadıâın» emin değildir Kıbrıs'ta solcu AKEL Partisini tasfiye amaçll faşist terör, Klerides'e rağmen içte ve dışta asıl niyetlerinden vazgeçmiş kabul ,e.dilmemektedir. Bizde 12 Mâft'tai» sonraki serfhk. Eeefrt'İH gettrdiği yumu«amaya raSmen: normal zamanlara dönü? güvencini bir türlB yerlestlfememıj»' tir. Ama sert. acımasız politikalann katlanılır sey olmadığı bilinci de giderek yaytlmaktadır dünyamızda. Zulmün kalkacağı yok. ama hic değilse kabaca olmasın. NİXON'I DÜŞÜREN.. \ixon kabaca yalan söyledi. Biz biliriz. insanlara kabaca yalan da söyletirler acımasız faşist yönetimlerin işkence odalarında. Böyle yalanlan halk affeder. Ama kalkıp da, karjı partinin merkezindeki dinleme işlerinden haberim yok deyip de ben yaptırdun>a gelirsen, önemli olan bunun ahlâki yönü değildir. Çünkü Amerikalılar içinde kim bijir kaç kişi. mağazalarda satılan çeşitli dinleme âletleriyle, normal ahlâka zıt gelen ne işler çeviriyorlardır. Gizli dinlemenin faziletleriyle dolu filmler ve TV progrnmlarıyla şartlanmıj bir toplumda, ahlâka zıt gelen her halde gizll dinleme olmasa gerek. Odalarm, kasalann, kişisel dokunulmazlıklarm didik didik edildiği, soluk ahşlann bile gizli bantlara geçirildiği bir dünyada böyle bir ahlâki tepki göstermek. kahkaha athncı bir fantazidir. Nixon'ı düşüren. ahlâka ters düşüşfl değil, deşlfre olujn, yani yakalanıjıdır. Washlng<on Post gazetesinin iki muhabiri, Bop Woodward ve Carl Bernstein olmasaydı, Nison'ın siyssal hayatı, Amerika'nın kuruluşunun 200 yılmönümünde bütün şereflerden ve sevinçlerden yapılmı? bir tacı tajımif başkan olarsk bitecekti. Ama yakslanmasaydı. Yakalanmadıkları için şanlan ve serefleri hâlâ taçıyanlar adma bir kurbandır Nixon ve ahlâk varsa, bu noktada aranmalıdır. ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••J Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlügünden Bildirilmiştir Kurumumuzun Ankara Sağlık Kole.11 I. sınıfına 1974 . 1975 öğrenim yümda hemşire yetiştirümek üzere sınavla 50 yatılı ve burslu k a TEKNİK RESSAMLAR ARAMAKIANR Öğrenci Âlınacaktır { Müracaatçılarda aranılacak vasıflar: a) Ortaokuldan mezun veya Saglık Okullannı bu öğretim yılı derece ile bitirmış olmak; liselerden veya ortaokula dayalı meslek okullarından tasdikname ile ayrılmış bulunmak; veya ortaokula dayalı meslek okullanndan (Sağlık Kolejleri hariç) ya da liselerden belgelenmiş durumda olmak, b) Kolejin öğretime başlayacağı 1 ekim 1974 tarihinde 20 yaşından eün almamış olmak. c) Evli olmamak. d) Sağlık durumu devlet hizmetinde çalışmaya elverişli olmak, Muracaatcılardan istenen belgeler 1 öğrenci tarafından oızzat vazılrms dilekçe ve 2 adet vesikalık fotoğraf (diîekçesınde ayrıca mezun oidugu okulda okuduğu yabancı dil belirtilecektir.) 2 Sigortalı işçi çocuklarının bu durumu tevsık etmefc üzere ilgili sigorta subelerinden alacaklan belge 3 Kurum mensubu olanlann çocuklarının bu durumlannı tevsik etmek üzere ilgili Kurum şubesinden alacaklan belge, l'ansma Stnavı: 1 Yanşma sınavı 18 evlül 1974 çarşamba günü saat 9.00'da yapılacaktır. (Sınava gırecek öğrencilenn smav tarihinden bir gün önce smavh giriş kartlarını Okııl Müdürlüğünden almalan). 2 Sınav yeri sınava girıs Rartlarını Rlan öğrencllere Kolej Müdürlüğünce bildirilecektir. 3 Yanşma smavına katılacak öğrencilerln sınav gins harcı olan 1 5 TL. sını bersberlerinde getirmelerl 4 Yanşma sınavına katılacaklsr engeç 13 evlül 1974 tariht akşamma kadar Ankara Sağlık Koleii Müriürlüfüne müracaat edeceklerdir. 5 Müracaat adresl: Sosyal Sigortalar Kurumu Ankara Sağlık Kole.ii Müdürlügti Dışkapı • Ankara. NOT: Kolei b'nası S.SK. Ankara Hastanesi bahçesi içindedir. ••»• • • • • » • •• • • •• • • • • •» » »» • • • • •• • » • • • » • • • • • » KARA VE DENİZİ ANCAK GÖKLER TAMAMLAR •••»•••••••»•»•••••• HAVA KU C • • • • •• • • • • • • » • • VAKFl Ama, bu kez. bir baş.ka «amaç» çekelim Egede ve Doğu Akdenizde Türk gemisini ayakta tutmanın ilkelerini uygulamak, basittir; ve fakat, bölgede hemen ve kesin bir banşa varma sorunu da,, bütün güçlügü Ue sürmektedir; sürecektir de... Konuya bir tarih bilinci içinden bakıldıgi zaman vanlan yargı budur. Bunu, ne kilçümseyerek, ne de Bbartarak. algımız sınırlan İçinde tutmasını bilmeliyiz. O zaman, Türk Yunan • Kıbn s ilişkilerinin sertleşme eğili İlâncılık: 814U 6414 BankaTeminat Mektuplarıniza İki tene vadell düşük prımle nakit verilır. TuKathyan İş Hanı Kat 2 No: 3 (ReklSmcıhk: 1494) 6440 İşte bu nedenle; Türklerin Karamanlis Yunanistanı, Klerides Kıbnsı. Callaghan lngilteresi. Kis singer önderliğindeki Amerika ile ilişkileri sertleseoekrir. Daha, çok dar fcapılardan geçecektir. Buna Türkiye. tarih bilincinden aldıği bir deneyim ve olgunluk İle direnecektir. Bu deneyim ve olgunluğun öğrettiğine göre: Tiirklei fda'r1!. ayaklan üzerinde kuvvetle duracaklardır Buna zorunludurlar: Diinvanın (»nscı halk oylarına serçeğı anlatıncaya kadar... j • • • s ••••••••••••••••••••••»••»«••••»•«•••••ftt •• (Basın: 2ÜM5 6427)