19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 1 Temmuz 1974 TURHAN SELÇUK 47'LİLER FÜRUZAN 6 Kiraz da susar, kimse konusmadan kıpırtısız kalırdı. Sonra çoğunluk fırtınah olan gecenin içinden çıkıp gelmişçe başkalaşan Leylim Nine, kaputunu açardı. îçinde beliren birçok renkli pamuklunun eklenmesiyle oluşmu? hırka sının önünü düzeltirdi. Işte o zaman dördü de sekinin ortasında başları birbirine bağh bir yakınlıkta birleşiverirlerdi. îhtiyar kadın çekinmeyle oturdukları yeri yeniden gözden geçirir, sanki birileri kapının dı?ındaki karanlığa sinmiş de, onun açıklayacağı çok önemli sözlere ta nik olacakmıs gibi derinleşen bakışlarıyla tarardı çevresini. Uzun sessizliklerden sonra başjayan o bilinmez gece tıpırtılannı dikkatle dinlerdi. Dinlemesinin yeterliliğini kestirince kuru parmaldanyla gizemli bir iki devinme yapardı. Çocukların gözlerinin içine değişen, üstünlük, başkahk taşıyan bakışlarıyla bir süre bakardı. Büyü bütünlenmiş olur, bulundukları oda her şeyden kopar, zamanm dışına çıkardı. Bir bilin medik canlının kesinlikle onları dinleyemiyececeğine inanmışça bu garip töreni sona erdirip söze başlardı Leylim Nine: îhsiz çulsuz olan, kurttan kuştan kalan. Oğlu tanımıyan. Gelini kırandan acı bakan. Koyunu kuzusu meleşleyen. Bineği olmayan. Avlusunda düğün kazanı kurulmayan Leylim anlat. Serendip derler bir yerde bir eiderha var imis. Hcr acıktığında bir adam yer imiş. Kimse lcr buna bir çare bilmez ve bulmaz imiı. Ejderhadır kulun tek olanından korkmaz imis. Kimse de bir umar bir çıkar bilmez imis. Derken bir yiğittir çıkmı» ki gözler kamasmı; adera Kar su kalasına gelmiş. Karlar erimede toprak göğermede imiş. Kar su kalaaından dört ya na haber salıp her bir yana sesleyip durmuş yiğit, nice canlar varsa birleşsin, senlik edesiniz» demiş. Canlar birleşmij, ejderha kar eriyip kar gın coşunca yuval yuval köpürdemiş. dağlar temelinden oynamış. Ejderhadır buyurmus. «îlk yaz önüdür, iki adem isterim» demis. Yiğittir kı lıçlar doktürmüş öbür yiğitlere ulaştırmış. Çalmışlar kılıcı denemişler. Ustası nasıl kılıç dökmüşse kuş gagası taşır Bağdat ipeğini şırp diy* kesip, demiri Kars peyniri gibi bölmüşlet. Birbirlerinin sırtlarmı sıvazlamışlar. Yekinmişler, saatdir, gündür demişler bir türkü tutturmuslar. «Tek candan çok cana vardık ki, üstümüzö güç yoktur» demişler. «Türkümüzü duyup da Ç8 kinmeyen o bilisize tanrı acıya.» Ejderhayı kesmişler Kar su kalasında toy dügün etmtşler. Kara tokludur asilikten caymıs. Ejderha da insan eti insan kanı istemenin olmazlığma misal istey» ceklere masal olmuş. O günden bu yana olan Kar su kalasında olmaz bir Zümrüdüanka kuju nun üstünde masal güzeli bir yiğit «bilisizlik »ona erdi, yılgınlığı »Usıklık edinmeyesiz canlar» diye bir türkü çağırır. Bu türküyü her gece masalın Içinden seç» tikleri değisik tözlerle birlikte söylüyorlardı. Leylim Ninenin onlarda kalma sayısı altıyı yediyi geçmemişti ya anlattıkları, davranıçları ço cuklar için öylesine diri, o güne değin öğrenip yaşadıklanndan öte bir renk, ıjık kaynağıydı ki, ihtiyar kadının söylediklerini yatlarına özgü düş kurma gücüyle süsleyip edinivermişlerdi. Türkü bittiğinde Leylim Nine, Kiraz, Kubilay, Emine ısınmış, loluklan birbirine geçmiş,, coşkunca aydınlık bir itiyle bir | e y yapma !steğiyle dolarlardı. Hadi balalarım cerenlerim yatasınız derdi Leylim Nine. Yatasınız da uyuyup büyüyesiniz. Leylim Nine, derdi Emine, nasıl Erıurum'» vardınız Kars'tan çıkıp. Ne olur anlatsana. Leylim Nine birden dalgınlaşır, o dalgınhktan güçlükle alırdı kendini. Nasıl diyim Emine hanım. Nasıl diyim Ceyranım. Kış ağzıydı. Taze gelinim konuşmaz olmuştu, oğlumsa sövüşmez. Sorardım gelin terekeden indirecek hamur yok derdi. Oğul gedeklerin kaburgası kaburgasına çarpar koç katı mına salacak kuzu anası yok derdi. Kiraz kız ete ğinin ucunda dinlerdi anasının babasının demelerini. Öteki körpe canlarsa ölü gözü yanan ocak ağzında küflü hamur kemirirlerdi. Tam ondört başız. Ben kocamıjım ya ağzım kocamamış. Yerim içerim. Açlığım yatısmaz, Başım eğerim. çare bulamam. Ölmem. Bir tutum edip, on gün pınar suyuyla doyayım dedim. Vay kurban vay... Canımm feri söndü sönerde, göğüs tahtamm altı dinmez. Dağlara bakındım, hepbi kar. Yollara bakındım. kara toprak daha bitip kapanmaya. Ekeneğimiz olaydı ucundan tutardım, biçe neğe kadar beklerdim. Hayvan yetmeye ayağım durmuş. hızı yok. Kalk Leylim dedim, çık Erzurum'un o yana var. Eskiden kapında yiyip de hatır tutmuşlara danış, şehirdir bir el uzatan olur. Eski kalabahğın kalmad; ya kadınım. Onur etmek neye yarar. Döl yatağın büzüldü. Erin canın vereli yıllar yılı ajtı. Kiraz'dır ağıta durdu. Beni de al Ninem diye. Anam babam ağulanmazlar, ondört baştan iki bas eksilmeyle ne bilinir, ne aranır ki. Oğulumdur, gclinimdir gönülsür he dediler. Basıp vurduk. Dağlann başında kara bulutlar dolandı. Aşağılara tipiler diye kuskulandık. Tepeleri kolayladık düzleri bulduk. Kiraz ço cuk üşüdüğünde bağrıma bastım. Acıktığimda süt daman kurumuş mememi verdim. Bebelik takındı uyudu gitti. Bense kaç oğul kaç kız büyüttüğümü yeniden bildim, tam da bilemedim. Ya ölenler çoktu, ya kalanlar. Sübyanken Tanrının çağrısına koşanlarsa hiç hesaba girmedi. Kaç candılar deyip ayamadım. Ayıplandım. Erzurum'a vardığımızda çarşısını pazarlnı bir belledik beğendik ki. Sonra köylümüz bakırcı Medet'e göründük. Medet'tir annenin okulunda iki oğlan okuhır. Biıi Albaym hanımına saldı. O ka dmsa annem hanıma. Kiraı'ı çekip aldı ya öğretmen hanım Tanrıya şükür. Özümse daha ço« guna meyil vermemişimdir. Buna da sormaytt niçindir diye. Umut taze candadır. Bu sıra Kiraz, sert döşeğini sekiye yayar, a>»ğma yatarken giydiği yün çoraplannı geçirip: Nine yatalım, uykum var, derdi. Emine Kubilay'm elinden tutup odadan çıkarken elektrik düğmesini çevirmeden onlara ba kardı. Yaşlı kadın kalm büyük kaputunu ayak uçlarına sererdi. Neresinde sakladıgı belirsiz iplikten bir çift çorabı da torunu gibi ayağındakileri çıkardıktan sonra giyince: Söndüreyim mi ıjığı Leylim Nine diye so« rardı. Emine: Söndür ya balam, uyuyak... Emine onbeşlik »mpulün huzünlü ıjıgını karartır, Kubilay'm nedense tam o anda baslayan esnemelerine gülerek yatak odalanna giderlerdi. 'Orda ablası o ve Kubilay birlikte uyurlardı. Odanın eşya yükü ile sıkışık dolanmazlığında üç kardeş baş ucu ayak ucu karmaşası ile yerlejtirilmiş somyalarında hemen hiç konusmadan ayrı düşüncelere dalıp uyuja kalnlardujifcnnâeri, ajj nan, daha sonra da gereksizliği ya d» befenilme$" liği yeni bir şeyin gelisiyle oriaya çıkan eşyala rı atmaz. kimseye de vermezdi. Bu yüzden yatak odaları beklenmez şeylerle doluydu. lMO'larda alınmış, lambaları yanınca onartılacağma yeni sinin daha hesaba uygun olduğu anlaşılan radyolan postahanede, mühürletilmiş, sararan patis. ka torbasınm içinde duruyordu. 1968'lerde bil» bu radyo torbası her yana taşınanlann içindeydi. Oysa bir müzik dolabı bile edinmişlerdi o siralar. Babasının okul döneminden kalma eskimış eşofmanları, annesinin tüyü dökülmüş taklit kürk dökarı, lastik aırıngalar, eski Yedi Gün dergile» ri pompalı bir havagaz ocağı, Ülkü dergısi ciltleri üç tekerlekli gidonu kınlmış, lastikleri soyul muş çocuk bisikleti, muşambası yırtık bir bebek puseti, babası ile annesinin katıldığı ta^ra balola rından kalma kâgıt şapkalar, kâğıt düdükler, göı leri içine kaçmıs, yanaklarl çökmü; bir taş b« bek, şişesiz bir lâmba altı, otuz kırk kadar taı gramofon plâğı bu plâkların bazılarında şarkı ad ları eski Türkçe yazılıydı, bir çift kurumuş rugan kadm ayakkabısı, üç dört tane telli dosya, bir çamaşır sepetine sığabilenler; sıgmayanlarsa bozarmı; eski çarşaflara sarılı olarak üst üste du rurdu. Sabahları okula gitmek için uyanan Emine, uykunun ona getirdiği çocuk duruluğunu çevresinde yatağının altında sürüp giden bu renksiz, sık bakılmadığından kendilerine özgü ince bir toz kokusuna bürünen ?eyl e r i görüp düşününce yitirirdi. Yaşlanıvermiş de annesinin sözlerinin tü münü anlayıverecekmiş kanısına kapıhrdı. Annesinin «Biz sorumlu kişileriz. Bu yurdun küçük beyinleri bizim verdifimiz aydın insan, medeni insan olma idrakilme yetişiyor.» deyisindeki kuru sıralamayı çözerim sanısı uyanırdı içinde. Bu sözleri öylesine sık söylerdi ki annesi Emine'de artık içeriğinl yitirmiş bir dua etkisi yapıyordu. Odayı izler, düzgün solumalanndan ablasının, Kubilayın uyanmadıklarını anlardı. Haydi okul vakti. Haydi birlikte çıkıyoruz. Babanız sabah gazetesini okudu bile, diye seslenecek annesini beklerdı. Portatif masanın başında toplandıklarında ön lerindeki yiyeceklerin çoğunu büyük bir isteksiz likle süzerlerdi. Çeşidi değişmez sabah kahvaltı larında en büyük çekiciliği verebilecek olan has tereyağı kokusunu bile çoğunluk duymazlardı; bu tereyağları çevre köylerden gelen köylüler giyim esyasıyle ya da tuz »eker benzeri şeylerle dejişirdi. (Arkao var) Petrol Bunahını, Batı Ekonomileri ve Türkiye Arslan Başer KAFAOGLU OECD Bakanlar Kurulu toplantısı sonunda yapılan açıklama buram buram Amerikan çıkan kokuyor Paris'te 29 ve 30 Mayıs günleri yapılan gttrüşmeler sonunda OECD (Ekonomik İşbirligi ve Kalkınma Örgütü) Maliye Bakanları bir komünike ve bir de bildiri ysyınladılar. Komünike, konuları daha ayrıntılı sekilde ele almaktadır. Bu nedenle bu komiinikeyı ele alacağız, inceleyeceğiz. Ortak görüş bildiriminde önce ulusal politikaların uluslararası duruma daha çok uydurulması gereken sorunlarım şöyle sıraladüsürme şeklinde saptanmıştır. Ancak aynı zamanda ekonomik islenüerl doyurucu bir düzeyde tutup, işsizlik probleminin bir ülkeden digerine geçmesini de engelleyeceklerdir. Bu nedenle de mekanik talep tzaltıcı adımlar yerine, uygun durumlarda, mal ve hizmet sunuşunu (arzını) artırmayı amaç tutacaklardır. Ayni zamanda, uluslararası kuruluşlarda da, daha ıyi bir pazar sağlamlıgı ve hem üreten, hem de tüketen Ulkeye adaletli gelecek oir fiyat politikasında birlesip, bu tezleri savunacaklardır. de çalısan poUtlkaların sertleşmesinin büyük tehlikeler ctoguraca£ını düsünerek tek taraflı eylemlerl engellemeye karar vermislerdir. Bu nedenle, hukü metlerin bir yıllık »üreyle yeni ithalît kısıtlamalanndan ve thracatı yapay bir biçimde desteklemelerden kaçınma konusundakl kararhlıklannı bellrtirler. 9 ö t e yandan bildiride yukarıda belirtilen açıkları karşılama yolunda ortak çabı göstermeyl de bakanlar kabul etmîslerdir. Aynca bakanlar. GATT çerçevesi içinde çok taraflı görüşmelerde bulunarak, uluslararası alısverisi kolaylastırmayı (serbestlestirmeyi) de onayla karşılamışlardlr. Aynca örgiltün (OECD'nin) uluslarartsı ya tırım ve çok uluslu sirketler konusundaki çalışmaları yogunlaftırmjjı rfa alınan kararlar arasındadır. rlnden çok üzüntü duymuslardır. Herkesin blrlestiğl bir tahmin yapılamamış İse de bu fiyat artıslarıyla, yardım lhtiyacının 1975 yılında 3 4 milyar liraya yükseleceğl anlajılmaktadır. Bakanlar, Blrleşmis Milletler örgütt'nün hammaddeler ve gelişme hakkındaki altıncl özel toplantısını dikkatle izleyecek, uluslararası kuruluş larla Işbirliği halinde bu ülkelerle yardım lcln İki yanlı jS. rüşmelerde bulunma konusunda anlaşmışlardır. DAC üyelerin bu yoldaki çabalarını gözleyecek, deflerlendirecektlr. Bakanlar bütün dünya ülkelerinin, son geltsmelerle durumu çok bozulmuş bu ülkelerin durumu ile yakından ilgilenmeye çağnlmasını da onaylamıslardır. (Aynca gübre konuıunda da bildiride Sekreterya tarafından yapılan degerlendlrme aynen kabul edilmlştir.) «Enflasyon yaygınlaşması, petrol fiyatlarındaki hızlı artışlarla daha da ciddi bir biçim almıştır. Ancak, enflasyona engel olacak adımlar atılırken dikkatli davranmalı, işsizliğe yer verilmemelidir. Petrol fiyatlarının artışıyla birçok OECD ülkesinin ödemeler dengesinde büyük açıklar meydana gelebilir.» .£»?r#" Enflasyonu^ petrol fiyatlanm* ıası, hlzh' rtışlarla daha da ciddi bir biçim almıştır. Ancak, cnflasyona engel olacak adımlar atılırken dikkatli davranılmalı, işsizliğe yer verilmemelidir. Gerçekten antienflasyonist adımlar kâr marjını azaltan, bazı iletmeleri eleyen bir adımlar bütünüdür. Bunlar durgunluk ve issizliği de çagıraöilir sahneye. • Petrol fiyatlarının artışıyla bir çok topluluk üyesinin dış ödome dengeleri kökünden değişmiş, cari ödemelerde büyük açıklar meydana çıkmıştır. • Bazı gelişen ülkeler, ki aralarında dünyanın en fakir ülkeleri de vardır. Ekonomik ve akçalı durum bakımından son derece önemli, ciddi sorunlarla kar $ı karşıyadırlar. Bütlin bu sorunlara hUkiimetler, ortaklaşa ve tutarlı adımlarla çözüm bulma karanna varmışlardır. Bu adımlar bir bütündür, tek tek kendi başının çaresine b« kılma şeklindeki adımlar, smıntıları sadece sır.ırlar b'tesindekilere taşımak demektir. (Buraya kadar olan girlş kısmı bile çatışan değil birleşen, farklı degil eşit çıkarlara ve ülkeıere çağrı yapmakla. bunu esas almak la 1932'den bu yana ileri endüstri ülkelerinin öne sürdüklert tezde yürümeye karar verilmiştir. Aslında bu tez, 1945'e kadar îngıltere'nin bütün ağırlığını ortaya ko yarak savunduğu bir tezdi. Savaş sonunda ise «Birleşlk Amerikaıı nın tezi olarak ortaya çıktı. Amerika özellikle Ortakpazar'tn kendi üyelerini koruma yolundaki düzenlemelerine bu resmi tez İle karşı çıkmıştır.) Bu girişten sonra sorunlar teker teker ele alınmaktadır. ,nı, Ödemeler dengesi sorunu • OECD Ülkelerinin yeni Ödemeler dengesi durumuna uymalan öyle zorunlu bir problemdir ki, uluslararası planda ele alınmak gerekir. Hükümetler, cari ödemeier dengelerinin daha fazla borulmasını (llmit ve süre açısından) önleyecek en uygun adımlan atmakta kararlı bulunmaktadırlar. Ama önümüzdekl yıl ister istemez petrol (iyatlan artışı dolayısiyle bir gerileme olacaktır. Uygun politika adımlan yerine ne bahasına olursa olsun üye ülkeler açıkları kapatma yolunda direnirlerse, bunun öteki üye ülkelere büyük » r a r l a n olacaktır. • Bu durumda Bakanlar, ulusal düzeyde yarışma riurumunu daha da azdıracak sekil gerlendirme ve Du degerlendlr» meyle llgill politlkalar hazır» lanıp en geç 1974 ekim ayında hükümetlerin emrine »unulacaktır. Bu politikaların çevr* kirlenmesl kosullarına uygun sekilde enerji tunusları y«pabilmesl esastır. • Bakanlar, enerji lakınımı, istem kiMtlamaları. klasik ener ii kaynaklarının acele gelistirilmesı. ivedi ve bunalımlı durumlarda enerji kaynaklarınm en uygun biçimde dagılımı. bu alanda arastırma ve gellştirms çalışmalarının Sneml üzeıinde durmuslardır. Bu çahsmalar, çabuk ekonomik kararlara varabilmek üzere hızlandınlmalıdır. Sonuç Görülduğü gibi komünike, t f mamen tiearetin serbeıtlestirflmesi çerçevesi İçinde ksleme alınmış, ama bu «erbestleştlrmede durumu bozulacagı dü> sünülen ülkelere de bir «yar» dım çiçegi» atılmıstır Aslinda ulusal hükümetlerin ve bazı blokların kendi çıkarlarını koruma vnlunda alınan kararlar, dünyada kuvvetli olanın. eüçlil olanın en eok («temeriiSl «eydir. Bu nerienle komüniked» buram buram Amerikan çıkarlan tütmektedlr Yayınlanaa bildiri de komünlkeyl özetlemektedlr Işbirliği # Gelismeye yardım komltesi (DAC) İiyeleri ile OECD 1 nin öteki üyeleri, gelişen ülkelerin ekonomik ve sosyal gelişmesini hızlandırma yolunda resmi gelişme yardımlarını arttırmak amacında birleşeceklerdir. • Bakanlar bu ülkelerrien en fakirlerin, petrol ve öteki ham madde fiyat artıslan yüzünden çok tıkıntılı durum* düsmele Enerji sorunu Bakanlar dünya enerji politlkasındakl en lon gelismelerin sonuçlannı da tartışmışlardır. OECD ekonomlsı ve dünya ekonomlsinde ciddi yıkımlar olmaması açı«ından, sıkı işbirligi adımlan attlması karanna varılmıstır. Bakanlar. enerji prob lemlerinde uluslararası işblrüSlnln ve Avrupa'nın enerji üretim kapastteslnin arttınlma»ını da kabul etmişlerdir. Enerjl konuıunda uıun sürell d« B İ T T t DİSİ BOMD BU ı? OLOUBÇA »V; N Enflasyon tşsizlik Eakanlar, Avrupa'da bu gün egemen olan enflasyon hınnın ekonomik ve toplumsal gelişme için ciddi bir tehlike oluşturdugunu belirlemişlerdir. Bu nedenle, ilk öncelık fiyat artış oranırj GARTH «••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••I I îskenderun Bölge Müdürlüğünden İTürkiye Zırai Donatım Kurumu| | Hava AstSUbay Sinif 1 a) Reyhanlı ttaoısı 4'lü tlp depo j b) Hacarcık Kaiası 2!l tlp depo ınşaatl kapah ğ zart usulü ıle eksiltmeye konmuştur ğ 2 a) 41ü tlp deponün keslf bedell 792 268.53 TL. ge= çıcı temınat 35018.1U TL. § b) 2'll tip deponun keslf bedeli 464.981,»» TL. geğ çıci temınat 22.a49,3U TL.dlr. ğ 3 Eksıitmeler tskenderun Bölae Müdürlüğünde lnş şaat Komısyonunda 3 Temmuı 1974 çarsamba gü= nü saat lSOll'te vapılacaktır ş 4 Kksıltme sartnamelprt ve thale dosyalan Ankara § Genel Müriiirlük tnşaat ve Emlâk Müdürlüğü ve = tskenrlerun Rolge MüdUrlügunrte metal laatlerlnş de eörülebilir ğ 5 Yetertık bplcesi için son müracaat 2 letnmuı 1974 Ş 8xlt Eünü saat 12 OU'ye kadard^r. % B İsteklileı tekllf mekiııulsrını 3/7/974 çarsamba g gtınü saat 14 III» kadar Îskenderun Bölıe Müdürg lügüne vereceklerdır. Postada vaki geclkmeler ğ naurı ttıbare ahnmaz. 3 ? Müteahhltltk karneleı1 assart C grubu olacaktır. 1 8 Kurumumuz 2490 sayılı kanuna tahj degilriir. ş 17457 5340 ) § ı" Okullarına Öğrencı | Almacaktır ı. W74 ı y s ejitim dönemUKle vetistırilmes Uzere Hav» Astsuba? sınıf okullartna Ogrena alınacaktıt 2. Oirıs sartlarım navı Drosür ve mllracaat oelKelert; Hava Btrllk ve müesseseiertnden AskerliK flaıre ve »ut»lerinaen U s e rtcaret Lisest. Koilei Sanat Enstnülen »• saglık koletierinden temtn «dlleblllr a. tstekn öŞrenciier temln eaeceKlen müracaat oeigelertru doldurarak aşagıda Dellrtılen adrese göndereceiıleı veya elden verecekJerdır. HAVA IKKNİK OKUI.LAR KOMUTANLlC'l KAYUl KABUL KUMISYUN BA^KAM.I^I UA/.ttCMih l/.MtR 4. Okul» sirise esas oimak üzere mUiaKa» »e o«Jen egitım) sevmeıen (« « afiusto» ısm eünien UMtHKAVSERİ ve ÜÎYARFAKIR'da vapılacaHtır Kendilerine mUlftkata Katllmalan otldtnıer aflavmı bu Uc Uden nertıangı Dirtnaeta nomısyuna müracaaı cılırler. Muf lonlu Toz Bezi Satın Alınacaktır Kümunesi Ankara'da Malzeme Satınalma ve Ikmal, Istanbul'da Malzeme Şube ve lzmir'de Bölge Müdürlüklerinde görülebilir. Müflonlu toz bezinin eni 150 cm. boyu 2.5 metre parçalar halinde veya bu parçaların katı uzunluğunda veya yekpare 200 metre uzunluğunrta oiacak kalınlıgı ise nümunesinın kaiınlığında olacakiır. Tekiifler 12/7/1974 tarihinde »aat 14.30'a kadar Ankara'da Genel Müdürlük Haberleşme Müdürlüğüne verilecektir. Ofisimlz 249(1 sayıh kanuna tabl deglldlr. TüPKAR MAHSCLLERİ OFİSİ GENEL MÜDÜRLÜK İ I | I 3 = = 1 Ş = Ş 1 inııııııınıııııuıııııııiiiıııiiiııııııııııııınıııııııııınııiHiıııııniiiıııııımınııııınıııınııııınııııııııı^ I L N • • : ı ••••••••••••••••••••••••••••••«•••••BR9«a«î (Basın: t 2147 • 15934/5341) ISTAN'BUL 4. ASLİVE HCKUK H . t t Ğ t »74/181 Dâvacı Nuran Oçyıldız Vekili Av. Selfthattln öztürk tarafından açılan Gaiplik d&vasında: Fatih Kocadede Mahallesl Bilgıçler sokak No. 13 K. 2'de bulunan Fikri ve Sabahattan olma 28/5/953 doft. Ünal Üçyıldız Recep Karallye alt Akdenlz 3 Isimli motora 1/2/1973 tarihinde semıci olarak gtrip Akdenız 3 ?emısl Istanbul'dan harakpt edip ve 15/2/S73 tarinınde hava muhalefeti sebebiyle Çeşme limanına sıSınmış ve motor ?0'2/973 tarihinde Cesme Hmanından avnlıp öır zaman sonra çıkan siddetli hrtına sebebiyle rrotor batıp Ünal Üçyıldız kavıp olduftu iddia edildiŞindfin meden! vasanın 32'nci madiesı gerefcincp adı seçenin hayat ve memadı hakkınd: kendisini bilen ve tanıyanlann BtR SENE zar5 fında Asliye 4 Hukuk MahkRmPSfnfn «74/1R1 esa? sa= yılı dosyası üzerinden müracaatlan ve durusmanm 1 14/7/975 günü saat 9.3C muallak bulundugundan tlânen = dujurulur. (Basuı: 4843 531511
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle