Katalog

cHer kadm ve erkcğin muhakkak okuması gereken kitap> SİMONE DE BEAUVOİR KADIN 3. BASKI Türkçesi: BERTAN ONARAN Üç cUt. Takımı 57,5 lira PAYEL YAYINEVİ P.K. 889 I S T A N B Ü L 51. yıl, sayı: 17882 umhuriyet Kurucusu : YUNUS NADt 14 Mayıs 1974 Salı sene evvel yetkıli meclislerce ve istisnasız bütün partilerce açıklanması gibi bir uygulamadan sonra sürekli şekilde geciktirilmesi, yasama işlemlerindeki anayasal kurallara aykın bir durum meydana getirmıştır. Sıyasal çekişmelerin böyle bir durum yaratacağı, baştan belli idi. Türkıye barolar Birliği, kendisine başvuran siyasal kuruluşlars çu bneride bulunmuştu: Af yetkisini Yüce Meclis, suç (Devanu Sa. 7, Sü. 4 de) Dr. Nidtolsott İ. Eâjtman Amerika'da John Hopkins Üniversitesi profesörlerinden iialü kadmdoğutn uzmanı Or. Eastman'ın bu kitabı bfltüa aane adaylan için yararlı ve gereklidir. Birinci hamıır kâğıt.büyük boy, resimli, 20 Lira. •SANDER YAYINLARIİSTANBUL HAZIRLIK Dört Hukukçu öğretim üyesi görüşlerini açıkladı: Bugünkü oylama Türk demokrasisinin bir sınavıdır,, Millet Mechsinin bugünkü top lantısında son olarak oylamaya sunulacak olan Genel Af Kanun Teklifi konusunda görüşlerine başvurduğumuz hukukçu öğretim üyelerinden Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Erem, genel af için siyasal partilerin ÇOK cnceden söz vermelerine rağmen affm geciktirilmesinin anayasal kurallara, bazı suçlann kapsam dışında tutulmasının ise açıkça hukuka aykın olduğunu soylemiştir. Türkiye Barolar Bülıği Başkanı Ankara Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Profesörü Prof. Dr. Faruk Erem, özetle sunları söylemiştir: «Ne zaman ilân edileceği sakU tutulması gereken affm 1,5 Meclis, Genel Af için son sözü söylüyor ANKARA, (Cumhnriyet Bfirosn) Genel affın, iktidann önerdiği bıçimde mı, yoksa muhalefeıin değiştirdıği gibi mi gerçekleşeceğı, Millet Meclisinin bugün yapacağı toplantıda belli olacaktır. Bır yıh aşkm süredir kamuoyunda tartışılan, 60 bin mahkum ile aileleri ve yakınlan tarafından heyecanla beklenen genel af, son asamasraa ulaşmıştir. Millet Mec Iisi Genel Kurulu, bugünkü birleşıminde, kendi ilk metni, Cumhuriyet Senatosunca kabul edilen metiıı ve Kanna Komisyonun benimsediği üçüncü metin arasında bir seçiş yapacaktır. Meclisin Senato veya Karma Komisyon metinlerinden birini seçmesi için herhangi bir çoğunluk yeterlidir. Kendi ilk metnmde direnebilmesi içinse «Salt Coğunluk» demek olan 226 oya gerek vardır. Millet Meclisinde, iktidar gruplarının yöneticileri tarafından, üyelerın salı günü eksıksiz olarak genel kurulda bulunmaları için çağın yapümıştır. CHP Millet Meclisi Grup Başkanvekili Necdet Uğur, CHPIi bakanlardan, milletvekillerinden hattâ hastalıkları nedeniyle toplantılara gelemeyen üyelerden bile, tebliğ ve yıldırım telgraflarla salı günü genel kurulda bulunrrularuım istendiğini bildirdikten son ra, beklenen sonucun alınacağını ifade etmiş, Millet Meclisindekı ikınci görüşmenin, gerekli salt çoğunluğun bulunacağı konusunda yeterli kanıtı verdiğini söylemiştir. Bugünkü toplantıda, teklifin sekiz maddesi için salt çoğunluk aranması gerekmektedir. Bunlar, affın kapsam tarihinin tartışma konusu olduğu 1. madde, yüz kızartıcı suçlarla ilgili 2. madde, kaçakçılık suçlan hakkındaki 3. madde, küçük yaştaki suçluların durumlannı belirleyen 4. madde, istisnalara ilişkin 5. madde, çesitli borçlar hak(Devamı Sa. 7, Sü. 4 de) Haruniye'de OrakÇekiçli bayraklar asan sanık, mahkemede "Amacımız Hükumeti yıpratmaktı,, dedi Çoban YURTÇU ADANA Haruniye kasabasının kurtuluş günü sabahın erken saatlennde Düziçı Öğretmen Okulu ile kasabanın Cumhuriyet Alanına ve bazı duvarlara orak çekiçli bezler ve dövizler asan sağcı 5 kişilik grubun duruşmasına dün Adana Güvenlik Mahkemesinde başlanmıştır. M. Celâl Kalyoncu'nun başkanlığında Hakim Albay Hayrettin Uğrasız, Hakim Albay Nevzat Ulutaş, Üye Hakim Şerafettin Canpolat, Üye Hakim Eyüp Sabri Leblebici'den oluşan Mahkeme Kurulunda Savcı olarak Ali Galip Dinçer bulunuyordu. Saat 0930'da başlayan duruşmaya sanıklardan Hacılar kasabası Belediye Fen memuru Selâhattin öner, çiftçi Mehmet Durduöner, Düziçi Ortaokulu 2. sınıf öğrencisi Kerim Köse, çiftçi İsmail Yesioğlu ve kundu racı Cemil Sarı jandarma gözetiminde kelepçeli olarak duruşma salonuna getirildiler. Türk parasının dolar karşısındaki değeri 50 kuruş yükseltildij Avrupa borsalarmda doların fiyatı düşüyor ANKARA Türk parasının Amerikan doları karşısındaki değeri 50 kuruş yükseltilmiştir. Bu sabah başlanan yeni uygulamaya gore, eskıden 14 lira olan dövız alış fiyatı 13.50 lira, 14.20 lira olan satış fiyatı da 13.77 lira olarak saptanmıştır. Doların efektif yeni alış fiyatı 13.50, satış fiyatı ise 13.90 lira olmuştur. Yeni uygulamaya göre, yurt dışındaki işçilerimızın yurda gonderdıklerı veya getirdikleri döviz ve efektiflerde ise dolar 10 lira 12 kuruş 52 santım üzerinden ışlem görecektir. Malıye Bakanı Denız Baykal alınan bu kaıarla ABD dolan bolgesınden yapılacak ithalâtın yuzde 3,5 oranında ucuzlayacağmı ve kamu harcamalarında bir tasarruf ımkânının ortaya çıkacağını söylemiştir. ABD dolannın dunya piyasalarında değer kaybetmo sı üzerine Türk lirasının dolara karşı değerını yenıden düzenle(Devamı Sa. 7, Sü. 1 de) "Genel affın genîş kapsamlı olmasına karşı çıkanlar, önce cezaevlerini gezsinler,, Röportaj: Hikmet ÇETİNKAYA Yalçın BAYER Dışarıda yağmur vardı. Inceden ve dışa vuran aydınlık gibi. Çocuklar ellerinde çantalarıyla okuldan dönüyorlardı. Babalar ağır adımlarla yuvalanna yöneuyorlardı. Kadınlar bir günün yorgunluğunda yavrulanru kucailıyorlardı... Içeride karanlık vardı. Tahta kapının dibinde üç katlı ranzanın birinci bölümünde KaraköseTi Celâl Cihangir uzatö usulca elini. «Cumhuriyet» ekibinin teker teker ellerini sıktı. Elektnkier kesikti ve göz gözü görmüyordu. Sadece alt katta yatan mahkumları seçebiliyordu gbzlenmiz. 20 yıla mahkum Celâl Cihangir 8 yıldan beri cezaevindeydı. Aftan yararlanıyordu. Cinayeti bir karpuz yüzünden işlemişti. Her şey bir anda olmuştu. 8 yü çok şeyler öğretmişü Celal'a... Yazüşleri Müdürümüz Bülent Dikmener bir sigara verdi. Almadı, konuk olduğumuzu söyledi ve birinci sigarasını bizlere uzattı.. Burası Muğla Kapalı Cezaevi. Dışarıda yağmur ve özgürlük var. îçeride ise 330 insan... Uykusuz geçen gecelerin bitmesini dlleyen 660 göz, özgürlüğün kapısına dayanmıştı. Tümü birden affı engelleyen muhalefet partisinin sayın miUetvekillerine aynen şöyle sesleniyorlardı: «180 kişinin yatması gereken Mugla Cezaevinde 330 kişi yatıyor. Kaldığımız yer bir insanın yaşama koşullarına elverişli değildir. Siyasiler gelsinler görsün(Devamı Sa. 7, Sü. 2 de) Sıkıyönetim Mahkemesi, 4 milyonluk soygun sanıklarını Anayasal düzeni yıkan eylemden değil, adi soygunculuktan cezalandırma kararında direndi Toplantıya katılan Valiler, Asiltürk'ü dinliyor. (Cumhuriyet Haber Merken) Denizli Ziraat Bankası soygun olayı hakkında îzmır Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından verilen karann gerekçesi açıkJanmıştır. Denizli Ziraat Bankasına ait araçta 4 milyon liralık soygun olayından yargılanan sanıklara daha önce, Tümgeneral Fahrettin Burkay, Hâkim Yarbay Neca. ti Karakış, Hâkim Yzb. Ayhan Ulusoy'dan oluşan mahkeme heyeti, TCK'nun 497/2 maddesini uygulayarak olayı, «silâhlı soygun suçu» kabul etmiş ve 26'şar yıl hapis ve sürgün cezası verümişti. Askeri Yargıtay 3. Dairesi olayın bir silâhlı soygun değil, ihtilâl teşebbüsü olarak nitelendirilmesi gerektıği görüşüyle sanıklardan 5'i hakkında 146. maddeden idam cezası, ötekiler için 146/3'den 15 yıla kadar agır hapis cezası öngörerek bu karan bozmuştu. îlk karan veren îzmir Sıkıyönetim Mahkemesinin üyeleri başka görevlere atandıktan sonra pilot Alb. Hakkı Erat, Hâkim Binbaşı Gürsel Akbatur ve Hâkim Üsteğmen Aydın Toraman'dan oluşturulan yeni mahkeme heyeti, eski kararda direnmiştir. Açıklanan gerekçeli kararda şu hususlar yer almıştır: Sanıklar Marksist Leninist olduklannı belirtmektedirler. Ancak Marksist Leninist olmak başka, eyleme geçip Anayasa'yı tebdile cebren teşebbüs başka şeylerdir.. Sanıklann üzerlerinde ele geçen 25 adet tabanca, ancak kendi emniyetlerini sağlamaya ye terlidir.. Elimizdeki dâvada sanıklar şehir gerillası kitabmda belirtilen taktiklere göre hareket etmemişlerdir Samklaruı özel kastı: Işçi ve köylüleri bUinçlendirmek, gazete çıkarmak, bildiri dağıtmak, hapisteki devrimcilere yardım etmek, halkı örgütlemeye çalışmak olarak tesbit edilmiştir. TCK 'nun 146'ncı maddesi, Anayasa nizamını tebdil, tağyir, ilgaya direkt olarak yönelmiş eylemleri cezalandırmaktadır. Samkların bir bankaya ait para yı silâh zoruyla gasp etmeleri şek lindeki tek eylemlcrinin düşünce leri ne olursa olsun Anayasa nizamını tebdile yönelmiş direkt bir eylem olduğunu kabul imkân görülmemiştir. Sanıklann eylemi elveris.li vası ta yönünden de 146'ncı maddede yazılı suçu işlemeye yeterli değil dir.. Netice olarak sanıklann eyleminin kanun yapıcmm iradesi, teşebbüsün unsurlan, elverişli va sıta bakımından TCK'nun 146'ncı maddssini ihL"J etmediği hususun. da heyetimizde iıra bir kanaat ha sıl olmuştur. «Suçlu benim» Sanıklardan Mehmet Durdu Öner, ifadesini elindekı kâğıttan okumuş 'e suçu üzerine alarak tertibi nasıl yaptığını anlatmış, yazısınm sonunda da «Yaşasın Türkiye, kahrolsun komünizm, varolsun bozkurtlar» diye bagumıştır. Sanık, fcasabalanndaiu Düziçı öğretmen Okulundaki solcu bazx öğretmen ve öğrencılen yerlerinden etmek amacını taşıdığını, bunlan zaman zaman telgraf ve yazı ile Milll Eğitim Bakanlığına şıkâyet ettığı halde emeline ulaşamadığını söylemiş «Kurtuluş Bayramından bir gece önce arkadaşım kunduracı Cemil San'nın dükkânına gıttim. Cemil Sarı, benim üzerimden dükkânı kilitledi, yanımda götürdüğüm boya ve bezleri kuilanarak orakçekiç çizdim. Daha sonra Cemil Sarı gelerek dükkânının kapısını açtı. Ben de paketleyip götürdüğüm orakçekiçli bezleri öğretmen okulunun kantin duvanna, Cumhuriyet alanına ve görünür yerlere astım^ Amacım, solcular aleyhine bir hareket yaratarak iktıdan yıpratmak, Allahsız komünistlerin haklanndan gelmekti» demiştir. Duruşmada bulunan diğer sanıklar kendilennın suçsuz olduklannı öne sürerek tek suçlunun M. Durdu Öner olduğunu belirtmişlerdir. Mehmet Durdu Öner' in ifade verirken solculardan yakmarak sık sık «Bu komünist Allahsızlardan yurdu kurtaracağız. Onlan öldürüp ezeceğiz» biçimindeki sözlerini de sadece (Devanu Sa. 7, Sü. 1 de) Asiltürk: ' Hiçbir gurup başkasını cezalandırma hakkına sahip değil,, îçişleri Bakanı Oğuzhan Asiltürk, dün Istanbul'da çahşmalarına başlayan Marmara Bölgesi vali ler toplantısına başkanlık yapmış ve «Fikir ve inanç hürriyeti bir gurup insanın her türlü metodu kuilanarak başka bir gurup insa m kendısi gibi düşünmeye zorlaması demek değUdir. Böyle bir davranış devleti inkâr etmek olur. Hangi guruptan olursa olsun, hangi düşünceye sahip olur sa olsun hiç bir gurubun., suç işleyen başka bir gurubu cezalandırmak hakkına sahip olmadığını hukuk devletinde hepimiz iyi biliyoruz. Böyle bir davranışa mü samaha etmiyeceğiz, cezalandıra cağız» demiştir. Bakan daha sonra son öğrenci olaylanna değinmiş ve demiştir ki: 4 Bir Amerikan Kongre üyesi Başkan Nixon'dan ABD'de haşhaş ekme planından vazgeçmesini istedi WASHİNGTON Demokrat Parti New York Temsılcisi Charles Rangel, Başkan Nuconcan, Arızona ve Washıngton Eyaletlerinde haşhaş ekilmesıni öngören tasandan vazgeçilmesını istemiştır. Tfimsücı Rangel, Başkana gönderdığı mektupta, Amerika'nın kendi touraklarındı haşhaş ekimuie basıamasının Türk Hükümet.ı üe laşhaş Uretıminin sınırıandınuııasj yolundaki anlaşmayı tehiıkeve düşüreceginı sövlenıiştır. Konsey üyesi endişesini Dış işlen Bakanlığına da bıldırdiğinı, fakat BakanliKtan Türk Hükümeti ile yüksek düzeyde görüş meler yapılmaz olduğu cevabını aldığını bildirmiştir. (a a) Eski hükümet « Eğer bir milletin fertleri, te OLAYLAR1N ARDINDAKt GERÇEK Halk deyimiyle bir yılan hikâyesine dönen genel af sorunu bugün olumlu veya olumsuz yönden sonuçlanacaktır. Aylardan beri yalnız cezaevlerindehi mahkumları ve ailelerini değil, tüm kamuoyunn işgal eden af sorunu, ülkemizde iki siyasi kesim arasında bir politik çatışma niteliğine dönüştürülmüştür. Bu çatışmanın son ravnndu bugün Millet Meclisi Genel Kurulundadır. Eğer geçen salı günü olduğu gibi hükümet kanadı salt çoğunluğu tutturabilirse, hem demokratik rejim bakımından olumlu bir asama cerçeklesecek, Ünce hangi metin? hem de aylardan beri ıstırap çeken cezaevi sakinleri ve aileleri bir nefes alabilecekJerdir. Bugiin Millet Meclisi Genel Kurulunca Af Önerisi ile ilgili üç metin oylamaya konacaktır: Senato'nun, Karma Komisyonun ve Millet Meclisinin kabul ettiği metinler. Bunların oylanmasında nasıl bir sıra izlenecektir? Parlamento'da yasaların yapılmasında izlenecek yöntem ve kurallar Anayasa'da ve İç Tüzüklerde saptanmıştır. Kuşkusuz ki, Parlamenter çalışmalarda Ana yasa ve İç Tüzüklerin düzenlemediği konular ortaya çıkabilir. Bu durumda sorunlar hukukî ilkeleri açısından bir çözüme bağlanir ve böylece parlamenter gelenekler kurulur. Bugünkü oylama konusu ancak Anayasa ve İç Tüzöklerde bir düzenleme yapılmamışsa bir sorun durumuna gelebilirdi. Halbuki Anayasaıun 93. maddesi oylama sırasını açıklıkla saptamış bulunmaktadır. Gerçekten bu maddeye göre, «Millet Meclisi, Karma Komisyonca ve Cumhuriyet Senatosunca veya daha ön••• (Devanu Sa. 7, Sü. 1 de) mel devlet nizamı olan bu nizama saygı göstermezlerse o nizama saygı göstermiyenlerin vatanseverlikten bahsetmeleri mümkün değildir. Memlekette bir gurup, hem zabıtanın, hem savcının, hem adliyenin görevini yapmaya yelte nirse. bu gurubun memleketi sev diğini iddia etmesi mümkün değildir. 12 Mart öncesi dönemde bir gurup, kendi düşüncesini tahakkuk ettirmek istiyen arkadaş larımızm karşısına başka bir gurup talebe arkadaşımızı çıkarmıştır. 12 Mart öncesi hükümet, kanun çizgilerinin dışına çıkan bir gurup talebeyi başka bir talebe gurubu ile dengede rutmaya çalışmıştır. Şimdi iş başında bulunan hükümetiniz, böyle bir dav ranışın devleti inkâr etmek demek olduğuna inanmaktadır.» Asiltürk, bundan sonra iktisadi kalkınmanın yanı sıra ahlâki ve manevi değerlere sahip çıkılmasmın da şart olduğunu söyleyen, hayat pahalılığı Ue mücadelede valileri daha sıkı lir çalışma ya davet etmiştir. Bakan bu konudaki kanun boşluklannın doldurulacağını sözlerine eklemiştir. Bu köşeden Zaten Doğru da Olamazdı ya .., ALTAN ÖYMEN ükümeti devirme ittifakı ıçuıde af kanununa karşı söylenen ve büyük kısmımn ciddıye alınmasına bıle olanak bulunmayan bır suril lâkırdıya, sayın Nihad Enm'in bir gazetede çıkan demeci de eklendi. Nihad Erim, Başbakanlık da yapmış tecrübelı bir politikacı olmasuîin yanında Profesör unvanını da taşıdığı ıçm, demecinin ötekılerle aynı kaba girecek cinsten olmaması gerekirdı. Bunu düşünerek dikkatle okudum. Vardıfım sonuçlan arzadiyorum: 1 Sayın Erim, Türkiye' deki özgürlük sınırlannın dar tutulması gerektıgıru öne süifrken, • Başbakanlığı sırasTıda da sık sık yaptığı gibi Türkıye'nin «Jeopoütık» durumundan söz etmekte ve Sovyetler Bırliğıni kastederek aynen, «Bızim g:bi kenaisı ile sınır komşusu oıan memieketlenn uıçbı/ı sinde Bâtı ömeğınde özgüı detnokratik düzen yoktur» denıentedJr. Bu, yanüştır. Yanhşlığını da, baska bir şeye lüzum yok. ılkokuilarda KUİlanılan Bir Türk F 100 avcı uçağı Venedik'te yandı VENEDİK Bir Türk F100 avcı ucağı, Venedik yakınlarındaki Avino askerl üssünden havalanacağı sırada kazaya uğramış ve yanmıştır. Uçağın pilotu iisteğmen Bekir Kölemenoğlu (30), toprağa saplanan uçaktan scn anda kendinı dışan atarak canını kurtarmıştır. Üsteğmen Kolemenoğlu'nun hafil yaralı olduğu bildirilmektedir. Kaza, uçak pistten havalandıktan kısa bır süre sonra meydana gelmiş, üsteğmen Kölemenoğlu uçağı güçlükle kontrol ederek havaüssü yakınlanndaki şehirlerarası civarına indirebilmiş, böylece büyük bir faciayı önleyebilmiştir. (a.a.) CUMHURİYET'in 50. YIL SERGİSİ YARIN AÇILIYOR GAZETEMİZİN 50. YAYIN YILINI TAMAMLAMASI DOLAYISİYLE HAZIRLANAN «ELLİ Y1LDA CUMHURİYET UAZETESİ» KONULU SERGÎ, YARIN SAAT 18.00' DE GALATASARAY'DAKİ SAPI VE KREDİ BANKASI SERGİ SALONUNDA AÇILACAKTIR. BÜTÜN CUMHURİYET OKURLARININ DAVETLf BULUNDUKLARI SERGÎ 8 HAZİRAN'A KADAR AÇIK KALACAKTIR. CUMHURİYET GAZETESİNİN ARŞtVtNDEN DERLENMİŞ OLAN SERGtDE ÖNEMLl OLAYLARIN FOTÜĞRAFLAR1 VE BİLHASSA ATATÜRK'ÜN ÖLÜMÜNE KADAR SÜREN DÖNEMİN İLGİNÇ ANILARI SERGtLENECEKTtR. CUMHURİYETtN ATATÜRK DÖNEMİNÎ OBJEKTİFLERÎ İLE ÇOK YAKINDAN İZLEYEN UÇ BÜYÜK FOTO MUHABİRİNİN; CEMAL IŞIKSEL, NAMIK GÖRGCÇ VE SELÂHATTİN GİZ'İN OLAYLARIN ÎÇİNDEN ÇEKTİKLERÎ FOTOĞRAFLAR, SERGİYİ GEZENLERE ÇOK ÎLGtNÇ GÖRÜNTÜLER SUNACAKTIR. SERGİNİN AÇILIŞI İÇÎN AYRICA DAVETÎYE GÖNDERİLMEMİŞTİR. 50 YILDIR OKUYUCULARININ DESTEG1 VE tLGlSl İLE DOPDOLU YAŞAMIŞ BULUNAN GAZETENİZ CUMHURİYET, BÜTÜN OKUYUCULARINA AÇIK, SADE BİR TÖRENLE «50 YILDA CUMHURİYET GAZETESt» SERGİSİNÎ VATANDASLARIMIZIN ZÎYARETİNE SUNMAKTADIR. Bir kaymakam Cuma namazı için mesai saatlerinde ayarlama yaptı DURSUNBEY (Nusret Korkmazoğlu büdiriyor) Dursunbey Kaymakamı M. Zekı Özkan, daırelere gönderdıği bir genelgeyle, herkesın Cuma namazma gıdebilmesi için mesai saatlerinin ayarlanmasıru ıstemiştir. 6.5.1974 tarih ve 8267 sayı ile ilgili dairelere göndenlen Dursunbey Kaymakamı M. Zeki özkan'ın genelgesi aynen şöyledir: «Herkesin vicdanî kanaatlerınde serbest olduğu, kanunlar çerçevesınde dinî yükümlülüklerinı yapmaktan menedilemeyeceği Anayasadaki «Dın vıcdan özgürlüğü» bölümünde beürtilmiştir. Bir dine ınanan bir kimsenın inancının gereğınj yapınca ruhen huzura kavuşacağı ve işinde daha verimlı olacağı psikolojik bir kuraldır. (Devamı Sa. 7, Sü. 1 de) HI küçük Diı dunya harıtası mle gustermektedır. Sovyet ler Bırlığmır Kuzeydekı karaclaıı sınır komşusu • neıc de bizimkılerin altı misli da ha uzun Dır çızgısıyie sıaıı komçusu • Finlandıya'da aa, der.izden sınır Komşusu tavpç'te de Doğudakı knoışu su Japonyada da ; bovyetier Birliği devlet bölgesıyle olmasa da nüfuz oölgesıyle doğrudan doğruya KOmşu ve Varşova Paktı tümenleriyle karşı Karşıya olan Batı Almanya'da da, bu tüır.tnlenn tam orta yerınd» küçücük bır ada halinde bulunan Batı Berlmde de Avusturya'da da, heraarıgı blr «fikir»e ister tutucu, İSıer troçkist olsun suıır konuıduğu ışitilmemiştır. 2 Sayın Nihad Erim, Al manya'da İ956 yılında bır Komünist Partisinin Anayasa Mahkemesince kapatılmış olmasını, Avrupa'da fiknn sınırlanması üzerine bulabildiği tek örnek olarak öne sürmektedir. Bu da yanlıştır: 1956 dh Aiman Anayasa Matıke.Ttesmce kapatıian tComünist Partisi (KPD) sacie(Devamı Sa. 7, Sü. 2 de)