Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yapılması gereken ve yapılmayan Yıllardan beri radvolanmiBda ve gertde bırektjğımı* altı yıl Içlnde de televızyonda yayınlan&n programlann duğru, ya da vanlış degerlendirmeleri basında ve özel çevrelerde /apıhr. Sorumlular ve yetkilller özellikle yayından sonra böyle oır çalışmaya yanasmazlar. TRT'den önce de, sonra da bep a,yru duromla karsılajjlmıştır. Ne yöneticiler yayınlardaki aksaklıklar konusunda progr&mcılan uyarma yoluna gidebilmişlerdir, ne de programcılar kendl aralannda böyle bir degerlendirme yapabilmislerdir. Oysa yayından sonra ileriye surulecek uyarılarla radyo ve TV programlannı geliştirmek mürr.kün olabllir ancak. Program bütyelbrinin artması, stUdyo ve aygit sayısının ve nıteliklerınin vükseltilmesi ve eleman yetiştirUnıesl ise yayınların düzeltilmesinde lkinci dereceda birer role sahiptirler. Eger yalmz para, stüdyo, aygıt ve yetenekli elemanla radyo v« TV programlannın yüksek bir düzeye erişmesi mümkün olabilgeydi, özellikle televizyonumuzun deneme yayınlan dönemindekl kusurlara ve düzenslzliklere bugün de rastlamazdık. Fakat TV yayınlanndan sonra yöneticl kademesindekilerin beıırtebüecekleri ban genel ve yerine göre de son derece özel noKtaiarla pek çok aksaklığı ve düzensizliği b'nlemek, hattâ yerine göre pek çok ekılkllğin nedenini ortaya. çıkarmak mümkün olabilırdi Böylece ban kusurlar önlenir, dlğerlerinin ortadan kaldınlması için yeterli ölçütler alınırdı. Ne var kl bugün program olanaklannm çok artmış bulunmasına karşın, bu olanaklann çok ötesmdekl bir anlayışla gereken sayıdan fazla program hazırlandığı içın vaym sonrası uyarılara sıra gelememektedir. Eskiden de yönetlcı sayısı az olduğundan yaym sonrası uyan yapmaya pek zaman bulunamazdı. Aynca yönetici sayısı çok olsa bile, uzmanlık kademesine erişmemis yöneticilerin yaym sonrası uyanlarla programcııann karşısına çıkmak istemediklerl de bir gerçektir. Yaymlardan sonra ne gibl uyarılar yapılabihrî özel uyanlar bir TV programındaki ışıklandırma, dekor, sunucunun oturuşu, Haberlerde çoğunluk muhalefetın.. TRT Haberler Dairesi 1 nisan 1974 ile 31 ekim 1974 arasındakl yedı ayhk dönemde Türkiye Radyolannın yayınladığı haberlerm dokümunü yaptı Ana ve ara bültenlerde 17 bin 245 haber yayınlarnnıstı. Kıbns çıkarmasının vapıldığı temmuz ayı, 2988 haberle, en haberli ay oldu. 7 avlık «üre içind'e Sıvasi Partilerle llgili vayınlanan haber sayısı 842 Bunlann 482si muhalefet partılerıne, 36O'ı da koalısyonu meydana getıren ıktıdara an. En çok haberi yayınlanan sıyasi parti 207 ile CHP Parti haberlerının yuzde 25'i CHPnin. AP 182 haber ve yüzde 22 oranla lkinci. MSP 153 haber ve yüzde 18 oranla üçüncü durumrtalar. Diğer partilerın haber savıları ve oranlan da sövle • DP 12? haber vüzde 15 CGP 112 ha. ber. yüzde 13: MHP 46 haber, yü/de 5; TBP 19 haber, yüzde 2. Radyoda en çok dinlenen bülten olan 19 haberlerindeki partiler.n haber savılanndakı rfurum daha da ileınç CHP 107, AP 106. MSP 84, DP 84. CGP 77, MHP 26 ve TBP 12. Bu bülienlerdekı toplaaı 496 parti haberinın 305'i muhalefete, 191'i iktıdara ait. Mahmut T. ÖNGÖREN vOnetmenin hatalan, tanatçıların kamera Onündeld yanhs hareketleri ve yanlış görüntU düzenlemesi ile llgili olabilir. Bu gibi aksakUkları TV seyircileri sezinlemeyebilirler. Nitekim bugün TV Drogramlan çoğunlukla seyircilerin üzerinde durmadık.an pek çok hata ile doludur. tşin acı yönü, bu hataların üzennde sorumlulann da durmamasıdır. Böylece yıllardan beri sürüp goıen ve bır türlü düzeltilmeyen bu hatâlar artık televizyonumuzun Direr aoğal özelliği durumuna gelmis bulunuyor. îşin bir ilginç yönü de, son derece özel ve meslekî eksikliğe yol açan bu aksaklıkların, uzun bir sürecfen beri TV eleçtirileri yapan ve televizyonun çok dışında kalan yazarlar tarafından da sezinlenmesi ve TV eleştirılerinde yer almasıdır. Çünkü televiıyonu sürekli olarak izleyen ve programlan birbirlerıyle dikkatle karşılaştıran uyatuk gözlemciler için mesleki aksaklıkları artık sezinlememek mümkün değildir. Aynı hataların yıllardan beri yapılmasına karjın, bir türlü onarılmamasını ise yukarıda belirttığimiz g«rçek karşısında nasıl kabul edebihriz? Nasıl olur da TV dı;ındaki bazı dikkatli gözlemcilerin gördüklerinl, TV sorumlulan göremezler? Eldeki olanaklann ötesimreki amaçlara erişmek Gzere çok sa•ıda program hazırlandığı içın yayım sonrası uyarılara zaman bulunamadığını belirtmistik. Zaman bulunsa bile, bu gibl uyan yapmanın bir gelenek durumuna getirilmediği de ayn bir gerçektir. PTogrameılık ve yayımcılıkla ilgili uyan yapabilecek kademede olanlar çoğu kez ferekea bilgiye ya dı beceriye sahip değillerdir. Bu nedenle kendilerlnln yapacakltn uytnlarln yeterli olamay*cağı ve programcılar tarafından kabul edilme\ eceği duşünülür. Kaldı ki yayımdan lonraki uyanları yapması gerekenlerin bulunrfuğu kademede de genel anlamda pek çok hata görülmektedir. Cumartetj ve pazar gibi halkıtı eğlence beklediğı günlerde ciddi konulara yer verilmesi, bayram günlerı seyirciyi karamsarlığa düşürecek programlann yavımlanması, erken saatlerde çoğunluğu ilgilendiren konulann sergilenmesi, aynı günde aynı konuda iki programın birbirini izlemesi, tatil günlerinde televizyonun erken ve ış günlerinde de geç saatlerde bitmesi, belli bir olayın yıldönümünde yayımlanması gereken programın yerine blr başka gündeki olayın yıldönümüne ait programın gösterilmesi, önceden ilân edilen programlann yayıma çıkarılamaması, tüm programların büyük bir çoğunlukla üç büyük kentimizı ilgilendlren konuları kapsaması, yabancı dizilerde genellikle Türk seyircisini ilgilendirmeyen konulara ağırlık tanınması ve yerli dizi filmlerin tüm bölümlerınin çekimi tamamlanmadan alelacele yayıma sokularak niteliksız yapımların arttırılması bu alanda verebileceğimiz örneklerden sadece bazılandır. özellikle geri bıraktmlmış ölkelerin televizvonlan için gerekli olan yayım sonrası uyanların yapılması, bazen bile bile önlenmektedir Böylece meslekî anlayıştan yavaş yavaş uzaklaştınlan TV yönetimleri diğer bakımlardan gelıştirilerek yurt dısına bağımlı bır duruma getirilmektedır. Belli oir çalışma planı da hazırlanamadığından, dıjardan gerekenden fazla film, program ve aygıt satın alrna yoluna gidılir. Ekonomi yapılması gereken zamanlarda, bol para harcamaktan kurtulmanın yolları bulunamaz. En öneralisi de bazı kötü alışkanlık örneklerinden radyo ve TV yayımlannı uzak tutmak olanaksızlaşır. özellikle yönetici sayısı fazla olan yeni yayım organlannda «yayım tonratı uyarılar»ın önemiai kuçümsememek gerekir. Kara Şövalyesessız sedasız geldi:. Basrolünü Roger Moore'un ovnadığı 24 dizllik Kara Şövalye*nin geçen hafta basladığını, TV seyircılerinın pek çoğu farketmediler. TRT en küçük bır duyuru yapmadan, çocuklar kadar buyuklerin de ilgıslni çekecek Sir Walter Scott'un artık klasikleşmı» kahramanının maccralarını, Atlı Karınca'nın içine sokuverdl Adını da Korkusuz Kshraman vapınca, TV'yi açıhştan kapanışa ızleyen meraklılar dısında olup bitenin farkına varan çıkmadı TRT' nin ilân ettiği programdaki «Çocuk ve Arkadası» bekienirken, karşılarına çıkan sövalye macerası, pek çok çocuğu d'a şaşırttı, TV'de Sinema'da bu hafta.. AtUlâ DORSAY # Î5 Kasım Pazartesl: «MAHKÛM» (The Prisoner). «0 yaşındaki İngıliz tiyatro yönetmeni Peter Glenville, 1950'lerden başlayarak bazı tiyatro eserlerinin filme alınışıyla Un kazanmıştı. «Mahkum», Glenvılle'i üne kavuşturan ilk film.. Devlete ihanetten suçlanan bir kardinal lle, onu itiraf ettirmek için her çareye başvuran blr sorgu memuru arasındaki çatışmayı anlatıyor. «Suçlu sorgucu» veya «mahkum cellât» diyalektiğini en başanlı biçimde veren filmlerden biri olan «Mahkum», her çağda güncel kalan konusu ve Aleo Guiness ve Jack Havrkins gibi 2 usta oyuncusuyla, ilgi çekebilir. (1954). # 27 Kasım Çarşamba: «AŞKA SUSAYANLAR». Sinemaya ç> şitli dalları (bu arada oyunculugu) deneyerek geçen Fevzi Tuna'nın 1963'de çevirdiği ilk fllmi.. Mutsuz bir kadına yardım etmega çalışırken ona âşık olan 2 arkadaşm öyküsü.. Çeşitli ustalann etkilerlnin belirli olduğu ilginç bir «ilk film».. Erdogan Tokatlı'nm senaryosunu Ali Ugur ve Orhan Kapkı görüntülemiş, Ekrem Bora, Semra Sar, özkan Yılmaz, Kenan Pars oynuyorlar. # 30 Kasım Cumartesi: «ŞAFAK DEVRİYELERİ» (Dawn Patrol). OnlU yönetmen Howard Hawks, 1930 yüında «Şafak Devriyeleri» diye bir film yaptı. Birincl Dünya Savaşında 2 korkusuz pllot arkadaşın serüvenini anlatan bu film, o yıllarda büyük llgl gördü. Richard Barthelmess ve Douglas Fairbanks Jr."ın oynadıklan filmin, tamamen aynı senaryoya dayanan yeni bir versiyonu 1937'de çevrildi. Bu kez. başrollerde Errol Flynn ve David Niven oynuyorlardı.. Bu hafta göreceğlmiz, fümin bu 2. çevirimi.. Filmin en ilginç yanlanndan biri de, belll bir kuşağın unutamadıgı oyuncu Errol Flynn'i ekrana getirmesl olacak. Flynn, 1909'da doğmuş, 1934'de sinemaya geçmişti. 20 yü boyunca sinemada serüven filmlerinln en gözde oyuncusu olarak çalışmış, 1959'da ölmüştü. TV, yakında Flvnn'ın başka gözde filmlenni de sunacak. Seslendırme şikâyet konusu... Televizyon Film Seslendirme Müdürlüğü. artan yayın «aa'lerl içine konan yabancı filmlerin tümunu seslendirme ımkâm bulamayınca, pek çok film ve dizi, Istanbul'da, bir zamanlann tıvatro eleştirmenı Tuncan Okan'ın sahibi olduğu Fono Filmin yolunu tuttu. TRT ilgililen «Biz 16 milımetrelik film oynatıyoruz. Bunu seslendirme imkânı da valnız Fono Film'de var» diyorlar ama. bu yapılan eleştinlere cevap olmuyor. Seyırci. hemen her fılmde aynı sesleri dınlemekten sikâyetçi. örneğin pazartesi gecesl Tatlı Kahramanların Tırmık Kedısini konuşan Müşfik Kenter, yarım saat sonra, Alo Polis'te komiser muavını, bir saat sonra da, oynatılan konulu filmde, başrollerden birini seslendirivor Hele, bilinen hemen bütun yerli jönleri konuşarak, sesini Yeşilçamcı herkese ezberleten Hayri Esen'in TV dublajlarına da el atması bıkkınlığı son haddine çıkanyor. «Belli sanatçılarla çalısmak, hem Fono Film, hem de o sanatçılar için kârlı olabilir ama, TV'nin, para ödeyerek yaptırdığı işte kendi seyircifini düşünmesi ve gerekli ıkazı yapması gerek» diyenler çoğunlukta. Spor'da mütareke.; Topuz Bölge radyoculuğunu asıl şimdi yapıyoruz,, diyor TRT Gcnel MUdUrü Program Yardımcılıgı'na gelişinden bu yana Türkiye Radyolarını yeniden düzenleyen ve yurdun her tarafından dinlenebilen TRTI'ı gerçekJeştırdilcten sonra TBTU ve TRTIII için de hazırlüclarını tamamlayan Hıfzı Topuz, Cumhuriyet'in sorularına cevap verdi. SORU TRT1 için, böl(esel Tmyın yapan radyolan birleştirmeniz ve tek radyo baline getirmeniz elestiri konusu Bir yandan TRT"ye büyük bir mali külfeti, PTTye ödenen hat ücreti olarak yüklediğiniz. bir yandan da, bölgesel radyolan kaldırarak, özellikle sınır illerde vaşayan vatandaşlarınuza, kendilerine hitap ermeyen bir yayın vererek onlan yabancı radvolan dinlemeye ittiğirdı iddia ediliyor Bo iddialardm gerçek p»yı nedir? TOPUZ Önce maodi konudaki elestirilere cevap vereyim. Dakıka başı ücretlere bakıp hesap yapaniar, 20 milyonlan bulan ayhk kiralar çıkarıvorlar. Oysa biz PTT ile toptan bir anJasma yaptık. Böylece çok daha düşük bir maliyet elde ettik. Bölgesel yayım kısıtladıgımız lddiasında bulunanlar ise gorunüşe aldanıyorlar. Bundan önce böıge radyolan bölgescl yaym mı vapıyordu sanki. Ankara, ıstanbul ve tz mir'in hazırladığı orogramlar bandlar halinde bu radyolara gönderiilyor ve yayınlanıyordu. Bu mudur bölge vayını?. Bölge radyosu denen radyolann son yıl larda, kendi yapımları olarak ya yınlanna katkılan günde yaklaşık yarım saatti. Oysa bugiin 3,5 saate yaklaşmaktadır. Bölge radyolan gtinün belirli saatlerinde ortak yaym şebekesinden ayrılarak bölgesel yayın vapıyorlar. ya pacaklar da, Bu ttir vaymların gelişmesi. bölge radyolannın tekr.ik ve kadro imkânlanmn gelişmesi ile mümlriin. Yoksa Ankara'dan gönderilen bandı, Erzu llşmelere ve evrlmlere yol açmak tadır. Evrimler gereğınce kültür rum'da yayınlamak, bölge yayım değildir. Bölge radyosu, bölgesel sanat ve müzik türlerinde kalıpsorunlann çözümlenmesinde, böl laşmaları önleyerek toplumun ko gesel kültür ve sanatm gelişme şullanna uyan yeni öz ve biçimlere yonelmek gerekmektedir.» sinde rol oynayacaktır. Biraz dikkatle iacelenirse asıl bölge SORU Müzik dairtsind* baradyoculuğunu simdi vaptığunız frth» hâkim olan anlayışla. mttzikgörülecektir. tc yeni gelişmrlere ve evrimlere SORll Oaoısma Knrulo top yol açabUeceğinizi söyleyebilir lantısındald TRT elestirilerini na misiniz? sıl buldunuz? TOPUZ Müzik Dairesi ve TOPUZ Eleştlriler genellik çok titiz davranan denetim kurule olumlu idi. 1975 yılı için hazır lunun modern müzik gelisimimizi ladıgımız programlara, tecrübeli engelledikleri eleştirileri fazlası bir arkadaşımız. Muammer Sun ile bize ulaşıyor. Bir formülü kıitiraz etti. Olabilir mi. olamaz sa zamanda bulacağız mı, diye. Biz RerçekleştirebileceSORU TRTH Ocrnkta yağimiz kamsındayız. Sun aynca yına başlayacak. Bunun da sadeTRT'nin bir kültür. müzik ve ce «Aydın azınlığa hitap edeceprogram polıtıkası olmadığını ği« eleştirileri yapılıyor. söyledi. TOPUZ TRT11 ülkemiade SORU Haksız mıydı? Orne ilk kez uygulanacak geıüş bir ğin TRT'nin bugün bir kültür kitle kültürü vayını olacak. Dar politikası oldugu söylenebilir mi? bır seçkinler zümresine değil, Modfrn Türkiye'yi tanıtacak bin her alanda bilgısinı. görgüsünU lerce sey varken. kilim desenleri ve kültürünü genişletmek isteyen archnda Osmanlı çağı müziği ver herkese seslenecektır. mek, bu poütikanın içinde miSORU TRTI Ue belirli fark dir? ları ne olacak? TOPUZ Programda geniş TOPUZ Kültür bütün TUrhaber bültenlerine ve yonımlara kiye"nin sonmudur Geleneksel yr kültür mü, çağdaş kültür mü ön • e verecek. TRT1 de naberlenn celik kazanmalıdır sonısuna ke tüm yayınlara oranı vüzde 13 ısin bir cevap verilememıştir. Be ken, TRTII de vüzde 20"ye çıkacak. TRT1 de müzik yayınlan nim görüşüm çagdaş yapmın gerçekçi bir analizıni vapmak ve yüzde 50 iken, burada 35'e inecek yeni doğmakta olan kültürü ta ve çoksesli çağdaş Türk müziğinımak ve tanıtmak olarak belir nin geliştırilmesine ve halka talenebılir. 1975 TRT yaym prog nıtılmasına önem verildiği gibi, ramına aynen kovdugum şu cüm Türk Halk Müziğinin otantik kaleler sorunuza daha kesin bir rakterı de gerçek âşıklarla verilecek. Türk sanat müziğinde ise cevap olur sanınm: «Yayın prog ramlarının hazırlanmasında bi jozlaştıncı akımlar dikkate alınarak, ancak çok ciddi örnekler lımsel ve teknik gelişmelerden yararlamlarak, Atatürk ilkeleri verilecek. Kültürel ve eğitıci yanin ışığmda çagdaş kültürümü yınlar TRTI de vüzde 20 iken, zün. ekonomik ve toplumsal ya Il'de 35'e çıkanlacak. pımızın gerektirdiği venı öz ve SORU Ya TRTIII? biçimlerin araştınimasına önem TOPUZ TRTIII şimdilik verilmektedır. Toplumumuz hız büyük kentlere ve o çevrelerdeki lı bir oluşum içindedir. Bu olu kitlelere yönelik teliteli müzik şum gerek kültür ve eğitimde, ge yayım olacak. Ankara, Istanbul rekse sanat ve müzikte veni ge ve Izmir'deki 10'ar küovaUık FM vericileri lle, ortak olarak yapılacak. 1lerde imkânlar oranmda bütün yurda yayılacak. TRTIII çeşitli müzik dallarında vozlaştırıcı eğilimleri sımrlamak ve kaliteli müzik türlerini halka tanıtmak va gelişmesinı duzenlemek amacı ile çahşacak. SORU Çuknrova radyosu TRTI ortak ymrunndan niçin çıkanldı? TOPUZ Çukurova bağlantıların bozukluğu vüzünden, ancak belirli saatler içinde TRT1 ile ortak yayın yapabiliyor. Bu sebeple onu da Kars. Van, Trabzon, Gaziantep ve Hakkâri 1 1 radyolan gibi, özel prototip yayınlar içine almak zorunda kaldık. PTT hatları veterli hale geldiği gün, bütün bu radyolar. ortak yavın içine ahnacaklardır. SORU Radyo Ue Trlevizyon rekabeti konusunda ne düşünüyorsunuz? TOPUZ Böyle bır rekabet bahis konusu olamaz. Biz TV'nin olmadığı yer ve saatlerde radyoyu dinletmeye çalışıvoruz. TV oldukça kimseden radyo açması beklenemez. Ancak haber bakımından radyo bıraz daha çabuk olduğu için, önemlı günlerde TV nüı önüne Reçebilir bepsi o kadar. SORU Radyolarda vaptığınıt değişikliklerin, dinleyiciden gelen tepküeri nasıl oluyor? TOPUZ Henüz biz TRT olarak dinleyiciye yönelik bir anket yapamadığunız için kesin bir şey söylenemez. Ancak Sabahtan Sa baha ve Kadın Kuşaklanna her gün ortalama 100 mektubun gelmesı bir anlam tasıyor tabii SORU TRTde göreve basladığınızdan bu vana en büyük güçiüğünüz ne oldu? TOPUZ Eskı örgütlenme ile yeni işleri vürütmek çok eüç. Ayni kadro ve elemanlarla çok daha tempolu, çok daha favdalı şeyler vapılabilir. Bunun içın de yeniden örgütlenme Reorganizasyon şart. C( Hrfn Topnı .TRTI1 aydınlar azmlığınm degil, daha fcı bir yayın olacak» dlyor. fazla öğrenmek istcyen herkesin aradığını bulaca Spor Servisindeki huzursuzluk, Arman Talay'ır» yıllık iznlnt istemesi üzerino geçıci görünen bir ateşkes'e dönüştü. Geçen hafta pazartesi günü saat 15.00'te Cumhuriyet muhabirıni arayan bir spor servlsi görevlisi «Bu akşam Spor Stüdyosu servisçe boykot «diliyor» haberini vermış, Halit Kıvanç'ın da Istanbul'da kaldığını bildirmişti. Akşamkı programda Halit Kıvanç sunucu olarak yoktu ama, Altan Aşar ve Güngör Sayan yerleriıvi almıslardı. Program yapıldı. Cumhuriyet muhabırl, boykotun son anda kaldırılmasında «Herkes benim teşvik ettiğimi sanacak» diyen Arman Talay'm başrolü oynadığını, yaptığı soruşturma sonucu öğrendi. Arkadaşlan Talay'ı kırmavıp programı yapmışlardı ama, üstüste gelen olaylar yüzünden sinirleri çok ferva bozulan Arman Talay yıl* bk iznini isteyip, geçici de olsa aynlmayı uygun bulmuştu. TeleSpor'da yenılık Tele • Spor yakında dört yenilikle seyircinin karşısına çıka» cak. Şampiyon eğitici yanı önemlı bir spor dizisi. Dünyanın hemen her spor dalında en ünlü sampiyonlarını, özel havatlarından, çalışma seklllerine dek tanıtacak. Beyzbolcu Joe Di Maggio (Marylın Monroe'nun kocası olarak bilinlrl'dan otomobılc) Fıttipaldl ve atlet Keino'ya dçk en ünlüjerin kttıldığı bir program Futbolun 100 Yıİı, 1886'da Inglltere'de bastayısınctan. bugüne kadar olan gelişmeyi belgeler ve filmlerle anlatıyor. ITV yapımı olan dizi 1966 yılında blltiğinden. bugiine kadar olan bölümler de Tele • Spor ekibt tarafından eklenecek. Bir başka dızl, çizsi film Türkıye'de bır zamanlar Karadenizli Temel Reis olarak tanınan sevimli denlzct nin maceralan ocaktan itibaren Pembe Panter'e rakıp olarak çıkacak. Bu arada Pembe Panter'i sevenler için de ilginç bır haber. Bazı gazetelerde yazılanlann aksıne, Pembe Panter'in en azindan bu sezon sonuna yetecek kadar stoğu var. Ocaktan itibaren izleyeceğlmiz yeni seri Pembe Panter, üstelik konuşacak. Tabii Türkçe. Filmler seslendirmeye verildi. Bır başka «Eğitimci»!: «Eğer giderseniz, birinizi ekranda görürsem, gözünüzü patlatırım » Ankara'dakı ortaokullardan birinin müdürü, sınıf sınıf dolaşarak, oğrencılerinin Tele • Spor tarafından düzenlenen «Okullar îçin Turk Hafif Müziğı Konserleri.ne katılmasını bövle diyerek yasakladı Gençlere kaliteli müziğı tanıtmak ve sevdirmek İçin bu ginşımde bulunan Tele • Spor ekibi. TV'ye kadar çelen öğrencılerden «Müdurümüz izln vermivor» sikâvetlerini alınca şasırdılar. Programa memnunlukla katılacaklannı bildiren okul idarecilerl yanında, Turkıye'nin başkentı Ankara'da hâlâ bu türden vasak kararı alabilecek kafalann okul müdürlüSü vapmalan. Tele Spor ekibini fazlası ile üzdü Ama vapacaklan bir sev vok «Müriüı i?.m vermezse, biz o okulu çağıramayız. öğrencı kardeşlerimize üzülerek duyururuz» dediler. L. Ünlü oyuncu Errol Flynn, 1938 yılında çevirdiği bir ftlnıde. TV başından notlar • DÜŞMAN YOLLARI KESTt: 1959'dan kalma bu filmin TV'de gösterilen kopyası şaşırtıcı biçimde sağlam ve temiz bir kopya tdi. Çok yakın yıllara ait Tiırk filmlerinin ne denü bozuk kopyalarla sunulduğu düşünülürse, sevindirici bir olay.. Tipik bir Osman Seden filmi.. Çünkü Seden, Mustafa Gürselie yaptığı konuşmada her ne kadar kendisi için ileri sürülen «biçimci» nitelemesıni bır anlamda kabul ettigini. ancak «özü biçime hiç bir zaman feda etmediğini» söylediyse de, Seden'in gerçekten «öz» kaygılarına düştüğü, ne anlattığına önem verdiği söylenemez. lyi anlatmaya çahşmıştır Seden yalnızca, ne anlattığına bakmamıştır. «Düşman Yollan Kesti» de iyl anlatılmış bir film... Özellikle kamera çahşması, çerçeveleme ve ışık düzenlemesi, Seden'in de dediği gibi, Kriton tlyadis'in anısını bir kez daha saygıyla düşündürecek düzeyde... Ama Kurtuluş Savaşında geçtiği gibi, başka bir yerde de geçebilirdi bu film.. Entrikası, Şostakoviç'in müziğinin de yardımıyla öylesine zamandan ve mekândan soyutlanımştı ki... Sonuç olarak, güzel bir biçim gösterisinden ileri gitmeyen bir filmdi, «Düşman Yollan Kesti...» • KAPRİS: Duygusal filmleriyle tanınmış Jean Negtılesco'nun bu filminin tek ilginç yanı, 1940'lann Joan Crawford'unu ekrana getirmesiydi. Yoksa bu bitip tukenmek bilmeyen melodramm bugünün seyircisine verecek fazla birşeyi olduğu söylenemezdi. « YILLAR SONRA: Bir melodram daha.. Bir zamanlann «Yüdız Kitaplan»run çofc satan «Anthony Adverse»i, 1936 yüının da tanınmış filmi, sinemamn tozlu geçmişinden iyicene yaşlanmış bir film olarak karşımıza geldi. KUçücük ekranda, 2 saat içinde seyircisini Ingiltere şatolanndan Afrika ormanlanna, Güney Amerika'dan Napolvon'un balolanna dek, nerelere götürmedi ki!... Hele, 19. yüz yılın kara Afrikasınm, Him gerçeklerinden sıynlıp, yalnızca Anthony isimli gencin v'cdan yoklaması yapması ve benüğine kavuşması için bır fon olarak kullanılması, sinemamn (bu tür sinemamn) yığınlar üzerinde nasıl uyuşturucu, yanıltıcı bır etki yapabileceğine en giizel örnekti. # KARAKOLDA: Son haftalann TV'de yeralan tek kalıteli Amerikan filmi... Yine de çok tartışılır bir film.. Wyler'in mesajı. çok iyi anlaşılmıyor Suça, suçluya karşı hoşgörüsüz komiserin, kansının da bir melek olmadığını, bir zamanlar suçlu kisilerle ılişki kurduğunu öğrenmesi, çok kaba, cok kolay ;oldan etkileyici bir entrika.. Üstelik komiserin, sonunda bir haydııtun kursunuyla ölümtl, bir idealizasyon olayı yaratıvor; gerçeklerle yüzyüze geldigı, insanın nzaaf» demek olduğunu anladığı, insancıllaştîgı anda ölmesi, ulaştıgı sonucu benimseme fırsatı vermiyor seyirciye.. «Karakolda», bu açıdan yanıltıcı bir filmdi.. # Ve evet, TV'nin bir yandan Amerikan sineması, diğer yandan da bu sinemanın özellikle melodram türü örneklerine olan tutkusu sürüp gidiyor. Avrupa sinemasınm örneklerine Ocak ayından itibaren yer verileceğini söylemişti, Mustafa Gürsel. Onun İçin şimdılik bu konuda fazla yakınmıyor, bir İtalyan. bir Fransız. bir tngıliz, bir Japon sinemasının örneklerini de umutla beklıyoruz. Ama beklerken. Amerikan sinemasmdan daha iyi bır seçim vapılmasını, çağı geçmiç melodramlar verine ünlü yönetmenlerm daba tamnmıs filmlerine yer verilmesini ısteyemez mivız? Ve bır de bir çok okuyucumun bana ulaştırdıgı bir dilek: Bıraz da komedıye, müzikale yer venlemez mi? Komedinin de sinema sanatında çok saygıdeger bir yer tuttuguna, örneğin yine bir Amerikan sinemasınm en iyi örnekleri arasında komedinin, burlcsk'ten salon komedisine çeşitli biçimlerde yeraldıgma inanan biri olarak. bu dıleklere ben de candan katılırım. Umanm ki yakında. eözyaşlan yerine, bır<z da Frank Capra, Leo Mac Carey, Howard Hawks gibi ustalann, Judv Garland Mickey Rooney veya Spencer Tracy • Katherıne Hepburn ünlü filmleri de sunulur. Programlar yer değiştiriyor Pazartesi gecesl sinema yayını yüzünden spor programının k> sa sürüşünden şıkâyetçi sporseverlerle, «Film seyretmek için, spor saçmalıklarını izlemek zorunda mıyız?» dive TRT'ye mektuplar yağdıran spor düşmanlannı memnun edecek bir karar alındı. Pazartesi gecesı yayınlanan filmler. aralık ayından ttibaren salı gecesine alındı Hem de 20.30'a Çarsamba günü 21 00. cumartesi günü de 22.00'de başlayacak TV'de Sinema Salı günkü tşte Hayat, perşembe gecesine kaydı böylece Amerika dizisi gelecek hafta bi« tiyor. Onun yerine cuma gecesl Erdlnç Dinçerin sunduğu fcısa metrajlar gelecek. Cumartesi gecesi Gecenin TV'si kaldmlıyor. Alo Polis'in ikiye bölünüp, iki ayn günde verilmesi de genellikle tutulmadı. Aralık İçinde bir maceranın tamamı aynı günde yayınlan. mağa başlayacak. TVDE BU HAFTADAN SEÇMELER SALI • 18.25 KÖYDEN: Ankara Çayı'nın yarathğı sorunlar ele alına cak. Ayrıca, yel değirmenleri ve istakoz yetiştiriciliği üzerine düşünceler ve Kemal Keskin'den türküler yer alacak. • 18.50 SOLİSTLER GEÇİDİ: İzmir Karşıyaka Yat Kulübünde çekimi yapüan programı Mehpare Çelik sunacak. Programa katılacak sanatçılar ve sunacakları eserler şunlar: Nilüfer <Ba$ıma gelenler Körebe», Nurhan Damcıoğlu «Dondurma Koşa koşa». Erol Büyükburç «Whit our music Ah bu sevda», konuk sanatçı Bahar Erdeniz, Adnan Şenses «Tövbeler tövbesi», Bedia Akartürk «Vah gülüm Elmalann yoncası». • 19.33 ALO POLİS: Milyonluk Miras adb serüvenin ikinci bölumü. • 20.35 KADIINXARIMIZ: Sokaktaki insanın .Moda.ya Uişkin görüs ve düşünceleri yansıtılacak. Aynca moda olayı sosyo ekonomik açıdan ele almacak. • 19.00 TÜRK HALK MÜZİĞÎ TOPLU PROGRAMI: • 19.30 İNSAN DENEN GARİP YARATIK: Anton Çehov'un hikâyelerinden dramatize edilerek sahneye aktarılan yapıtın üçüncü bölümü yayınlanacak. Oynayanlar: Müşfik Kenter, Meral Taygun v* Kâmran Yüee. • 20.35 EMEKLİLER: Emekülerin sorunlarını konu alan belgesel programm üçüncüsü yayımlanacak. • 21.55 SEFtLLER: Yeni dizinin Belediye Başkanı adb ikinci bölümü yayımlanacak. Dizinin kahramanı Jean Valjean, küçük bir kasabada fabrikatör ve belediye başkanı olarak gorülüyor. Ancak, Komiser Javert de aynı kasabaya atanıyor... tan Erbulak'm sunduğu Haftanın Karikatürü, Tijen Baran (3 parç» okuyacak), TRT'den Dr. Halük Şahin (Dr. Şahin, TV yayınlan ile ilgili olarak Kuruma gelen mektuplan cevaplandıracak), Nedret Güvenç (iki parça okuyacak), Love Story dizisinin «Ormandaki Kartoa Ev» adlı bölümü... • 17J0 ARSEN LÜPEN: Ünlü Lüpen bu kez Sivri Dağın Esran adlı serüvende izlenecek. Jan Dark ve Trafalgar yenilgilerinin öcünü almak için and içen Lüpen, Londra Kalesinden ünlü taht v« değerli mücevherleri çalmaya karar verir.. • 18^0 YAŞAYAN DENİZ: Ünlü deniz bilgini Jacques Yve« Cousteau'nun hazırladığı dizinin Titikaka Golü Efsanesi adlı bölümü sunulacak. • 19.30 TATLI CAD1: Dizinin Aşkın Gözü Kördür adlı bölümünde Darrin ve Samantha, işi çöpçatanlığa dökerler. Ancak, ortada bir adamla iki kız olunca işler karışır • 20.35 TÜTÜN ZAMANI: Necati Cumalı'nın aynı adlı esermden filme alınan yapıtın ikinci bölümü verilecek. • 21.10 İTALYADAN MÜZtK: İtalyan §ov programmdan bb? bölüm sunulacak. CUMA ÇARSAMBA • 18.00 ATLI KARINCA: Çocuklara yönelik programda yer alacak konular şöyle: Çizgi film, masal, Sirkte Buluşahm dizi filminin bir bölümü, Voleybol'la ilgili bir film. Aynca. geçen hafta yayımlanmaya başlanan yeni dizi Korkusuz Kahraman'dan bir bölüm • 19.30 NURETTtN ÇAML1DAĞ SÖYLÜYOR: • 19 45 DÜNDEN BUGÜNE: Saltanat Kavşasi adlı bölümde, Osmanlı İmparatorluğıı'nda saltanat çekişmesi, bu uğurda işlenen kardeş ve evlSt cinayetleri anlatılacak. • 20.3« TANJU OKAN SÖYLÜYOR: PERŞEMBE • 18.30 BELGESEL TURtZM: Eski Anadolu Uyfiariıklan ne ilgili iki film gostenlecek. llkinde Istanbul Kariye ve Ayasofya Camileri, öteki fümde ise Nemrut Dağındaki tarihi heykîller tanıtılacak. • 18.00 MÜZtK ŞÖLENİ: Küçük seyirciler, Muzaffer Arkan ve Gençlik Korosu'nun sunacağı çocuk şarkılan konserini izleyecekler. • 19.00 ADNAN ŞENSES SÖYLÜYOR: • 19.30 DEMİR MASKEL1 ADAM: Dizinin Tutuklanıs adlı serüveninde D'Artagnan'a arkadası Athos'u tutuklaması emredilir. D* Artagnan. Athos'a bir kaçış tasarısı önerir. Ancak, kabul ettiremez. • 20.35 KAÇAK: Dizinin Karar Saati adlı serüveninde Kimble, bir boksör'ün yanında sağlık görevlisi olarak çalışmakta. Dr Kimble, önemli bir maçtan önce, boksörün beyninde zedelenme olduğunu • 13.30 GEÇEN HAFTADAN SEÇMELER: Geçen haftanm farkeder... beğenilen programlanndan bir demet sunulacak. • 21.25 AYTN AYNASI: TRT Haber Merkezinin hazırlayacağı • 15.00 TELESPOR: Telespor'da bu hafta. tzmir'de yapılacak programda. aym önemli olaylarının özeti verilecek. Türkiye tsviçre Milll Maçının naklen yayını, Tele Maç, Tele Ej, • 22.00 YİRMİNCİ YÜZYIL DOSYAS1: Programda bu kex Pembe Panter, Dünya plâk listeleri ve haftanın nlâğı yer alacak. MüJet Cağı konu edilecek. zik bölümüne ise Gönül Akkor ve Yeliz katılacak. • 22.50 GECENİN TELEVtZYONU: TRT Televizyonunda blr • 19 00 BONANZA: Cartwriht Ailesi Kars YUdi7 adlı serusüredir yayunlanmakta olan Amerika adlı dizinin onikinci bölümü vende izl^necek. Bir çinsene gnıbu, kahramnnlarımızm çiftliğine yersunulacak. lesir. Küçük Jeo, kendini cadı zanneden Tırza adındaki kız» 6şık olur. Sonunda. hirhirlerinden avnlmak aerektiğini anlarlar^ • 20.35 BÎR BESTECÎMİZ VAR: Besteci Erol Sayan ve eserleri tanıtılacak. • 15 00 HAFTA SONU: Bugünkü Hafta Sonu'na katuan sanat• 21.00 YAŞAR YAŞAMAZ: Yaşar bu bölümde. seyircilerin çılar ve öteki programlar sunlar Gönül Yazar (Gönül Yazar, prog karşısına Çanakkaleii ünlü kaleci Kâzun olarak çıkıyor. Ancak, geo» ram süresinde 3 kez ekrana gelecek ve yedi ayn parça sunacak), Al patronu ile takışacak ve greve gidecek.. PAZAR CUMARTESİ