Katalog

Israil halkı için silâh, yaşamm bir parçası haline geldi.. Aıaplarm deyişiyle 6 Ekim, îsraillilerîn lse TomKlppnr adıyle tanımladıklan son Ortadoğu savaşı. önümüzdeki Sünlerde birinci yılını dolduruyor. Ancak tüm banş çabuznna rağtnen Ortadoğu'da dunırn genpnUğini koruyor. Taraflar, her an patlak verebilecek silâhh Dir çatışzranın hazırlığı içinde. İngütere'de yayımlaoan cTbe Timrs» gazetesi, son Ortadoğu savaşından bu yana tsraU «cplumnnda meydana gelen değisiklikleri şöyle yansıtıyor: Amerika'nın Arap ülkelerine karşı tutumunu sertleştirmesi, soruna yeni boyutlar kazandırdı ABD Dışişleri Bakanı HENRY KİSSİNGER «Batı dunyasının karşı karşıya kalriıeı sorunlar, dünyanın politik isMkrarını ciddı bir şekilrie tehdıt etmektedir. Dünya ekonomisinin iflâ=a sürüklenmesi, petrol üretici ve tüketici ülkelerin aralarınrfa yapacakları işbirlıği 5cn.ucu önlenmelidir. £ğer bu yönde oiumlu geliîmeler kaydedilemezse, sanayi ülkeleri kendi aralarında işbirliği yaparak 1ürn dünya sermayesinin petrol fivatlarını her geçen gün yilk=el1en petrol üretici ulkelere akmasını önlemeUdiıler.» Fed. Almanya Dışişleri Bakanı GENSCIIER aEğer petrol üreten ülkeier fi yatları mutlaka arttırmak istiyorlarsa, bu artışm hammadde pazariarinda aşın fiyat dilgalanmalarına sebep olmamasma dikkat edilmelidir. Ham madde ve petrol fıyatlarımn art ması sonucu elde edilecek kazançlann, amacına uygun ©terak kullanılması ve uluslarara si ekonomik döngünün içine tekrar katılmssı için, tüm ülkeler elele vererek çaba harcamahdırlar. Amerikanın da, AET ülkeleri gibi. çatışma yerine isbirliğinden yana olduğundan eminim.» DIŞ HABERLER SERVİSİ ABD Cumhurbaşkaru GERALD FORD tîsrail'in Suriye ve Lübnan smırı yakınlarmdaki kibbutzlarda yaşıyanlar sürekli olarak silâh taşırlar. Şemsiyesiz sokaga çLkmayan Ingilizler gibi, kibbutz üyeleri de silâhlarını yanlanndan eksik etmezler. Tarlada çaUşırken, evlerinin önünde sohbet ederken veya topluca yemek yerken silâhlan daima yanındadır kibbutz mensuplannm. Bu görüntüye ahşkm olan çooıklar silâhlara dikkat bile etmezler. Bu durumu anlayışla karşılamak lâzımdır. îsraü'in asü tehlikeli bölgeleri, bu iki sınır bölgesidir. Filistin gerillalan, Lübnan ve Suriye'de bulunan kamplarmdan çıkıp, sınırı aşarak İsrail'e girmektedirler. îsrailli kibbutz mensuplan da, bu nedenle sürekli olarak hazır beklerler. Sere serpe yaşama dönemi sona ermiştir artık Îsrail için. Etrafları tel örgülerle çevrili olan kitbutzlarda gece gündüz nöbet beklenmektedir. İsraU kanunîarı ise kibbutzlardaki her evin bir sığınagı olmasmı şart koşmuştur. Filistin gerillalan faaliyetlerini arttırdıkça, tsrailliler de tedbirlerini arttırmakta ve her geçen gün yeni yeni güvenlik tedbirleri almaktadırlar. kililerin bir tasmı, baa ödflnler vererek Mısır ve İTıdün i!e uzlaş maya varılabileceji görüçündeîer. Buna karşılık >uriye'mn îsrail'i hiç bir zaman bir komşu olarak kabul etmiyeceği ve Suriyelilerin Israillilere karşı Korkunç bir kın beslediği inanoı rok javgıu. Ame rik&'nın durumu da Israil'de kuşku ve endişelere yoı açıyor. Bazı îsrailli yetkililer. özellikle Henry Kissinger'den kuşkulanıyorlar. Aynı kuşkular A.merika'nın îsrail politikası nakkında da besleniyor. Ne var ki vapııacak fazla bir şey bulunmadığını İsrailliler de biliyor. Dış ycrdımlar ve silâh bakımından îsrail Amerika'ya fazlasıyle bafcımlı bır ülke. İsrailliler de bunu oilıyor ve ülkenin olanakıarı oakımmdan, tam anlamıyle Daftımsi' oımasınm söz konusu olmadıgını itirai ediyorlar. «Gittikçe artan petrol fiyutlan, dünyamn ekonomik denge eini altUst etmiştir. Bağımsız devletlerin kaderlerinin, dünya hammadde pazarlanndakl fiyat artışlan tarafından dikte edilmesine razı olamayı». Fabrikalanmızm işlemesi ve insanlanmıztn yaşayabilmesi için ge rekli petrolü garantı altma alabilmek yolunda kesin adımlar atmaya kararlıjız. Bu amacımı zı Rerçekleştirirken, uluslararasi para ve tıcaret sistemine kabul edilebümesi olanaksız yükler empoze etmeye hakkımn yoktur. Bu nedenle petrol Ureten tllkeler, liyatlan düşürdükleri va sürekli olarak arttırma yolu na devam ettikleri taktırde, ABD nin sözü geçen Ulkelere askeri nıüdahalece bulunması kaçımlmaz olabilir. Bu ülkeler, ken dilerine yaptıgımiz gıda mad deleri sevkiyatını durdurdügu muz taktirde, ne denlj zor duruma düşebileceklerini, şımdiden hesap etmelidirler. Petrol üre'icisi ülkelerin ihtiyaç duyduğu makine ve teçhizat mshemesini göndermemek ve sanayi ürünlerinüı fij'atlarinı yükseltmek de, bu konuda almacak ted birler arasmda yer alabılir.» Petrol ve enflasyon dünyayı ürkütüyor DIŞ HABERLER SERVI3Î Petrol... Son günlerde dünya basınımn manşetlerini gene bu kelime işgal ediyor. Çeşitli başkentlerde görüşülen en önemli k<5cu petrol ve petrol fiyatlannın yolaçtığı dünya çapında enflasyon.. Ve Birleşık Amerika'mn petrolcü Arap ülkelerine karşı tutumunu ân:den sertlestirmesı. sorunu bütün bütüne alevlentfirdi. Rica ve dostça uyarılar fayda etmlyordu. Bunun üzerine Ford yonetimi rincekı hafta, beklenmedik bir şekiMe tutumunu değiştirdi. ABD'nin artık sabn tükeniyordu. BM Genel Kııruhırvda önceki hafta konuşan ABD Baskanı Ford, ilk sert çıkısı yaptı: Petrnl fiyatlannın sürekli yük?elme?i, besin fiyatlarını da etkileyebiürriı. Ve hoyle hir olıışumdan petrolcü Arap ülkeleri rararlı çıkarriı. Ford'u, Dışişleri Bakanı Kissinger izledi. KisFİnger, Genel Kurulda yaptığı konusmad'a petrol fiyatlannın yükselmesinin dünyayı felâkete fiinıkleyebileceğini. demokratık ülkelerde işbaşın» dikta yönetimlrrinin gelmesine yol açablleceğini ileri sürdü. Başkan Ford, tutumunu daha da sertleştirecektl. Nitekim geçen hafta Detroit'te Dünya Enerji Konferansında yaptığı konuşmada, «Hükümrar» üîkeler, politikalarını bazı maddelerin fiyatlanndaki suni artışa göre, ayarlamak zorunda değildirler. Böyle bir oluşuma izin veremeyiz» dedi. Büyük değişiklikler Geçen yılın Ekim ayında patlak veren Yom Kippur Savaşı, îsrail linin karakteri üzerinde Düyoik değişiklikler yaratmış. Bu savaştan önceki dönemde, İsrailli ner şeyden önce kendine güvenen ve kendi kaderinin gerçek sahibi gi bı davranan insandı. Bugünkü îs railli ise artık bazı kuşkular besliyor. Daha da önemli si, Israilli ödün vermek istiyor. Bazı sonuçlar elde edebilmek ve sürekli barışı sağlayabilmek için taviz vermenin gerekliliğine inanıyor. îsraillide meydana gelen bu değişikliğin en önemli kanıtîarmdan biri, ülkenin yönetlci kadorlarmda meydana gelen değişiklikler. Artık eski yöneticiler yok Îsrail' de. Bunlar teker teker politika sahnesinden uzaklaşmışlar. Yerlerini yenileri almış. Eskilerden sadece Moşe Dayan'ın sesi duyulu yor. Ancak Dayan da artık eskisi kadar etkili değil. Yom Kippur savasından kurtulanlann ken disine karşı yaptıkları büyük bır gosteri, Moşe Dayar için darbelerin en ağırı olmuş. O şimdi bir köşede sıranın kendisine gelmesini bekliyor. Bu sıranm gelip gel miyeceği ise belli değil. İran Şahı RIZA PEHLEVİ «Hiç kimser.in bizc karar cfikte etmeye hakkı yoktur. Bizi tehdit edenlere aynı şekilde cevap vereceğimizden kuşkuları olmasın. Enflasyona ilişkin ciddi sorunlar, geçen yıl petrole zam yapılmasından daha önce ortaya çıkmıştır. Petrol fiyatları bugün ıçin, dünya çapınOaki enfla?ynnu ancak % 1 1,5 oranında etkiiemektedlr. Ortadoğudaki petrol üreten ülkeler, dünya çapında sabit bır petrol fiyatı saptamaya hazırdırlar. Enflasyona kar=ı tek gerçek çözüm yolu, insanlann biraz daha fazla çalısmaları gerektiğinl nihayet anlamalan olacaktır.> Savaş korkusu îsrail "1 kısa bir süre önce ziyaret eden yabancı bir gazeteci izlenimlerini şöyle Bzetliyor: «îsrail'de konuştuğum hemen herkes savaşm kaçınılmaz olduğuna inanıyordu. Israillilere göre savaş her an patlak verebilir. Bilinmiyen tek şey, savaşm zamanıdır. Kuzeydeki kibbutzlarda yaşıyanlar daha da kesin konuşuyorlardı. Bunlar savaşın bu kış aylan içinde patlak verebileceğini söylüyor ve hazırlıklı bulunmanm birinci şart olduğunu ifade ediyorlardı. Bir îsrailli kibbutz üyesi, geçen ekim ayın da patlak veren ve İsrail'i hazırhksız yakalayan savaşla ilgili acı anılannı anlattı ve bir daha hazırlıksız yakalr.imamaga yeminli olduklanns söyledi.» Sımrın Suriye tarafında da hazırlıklar ilerliyor. Yabancı siyasal gözlemciler, Suriye'nin bir savaş hazırlığı içinde bulunduğunu söylüyorlar. Birleşmiş Milletler gözlemcilerinin varlığına rağmen, Suriyeliler tarafından inşa edilen ve Hermon Dağı tepesine kadar uzanan yenl karayolu bunun en iyi kanıtîarmdan biri. Ku neytra ise hâlâ bir hayalet kent görünümünü koruyor. Suriyelilerin kenti yeniden kurmaga ve buraya insanlann yerleşmesine izin vermefe niy?t:eri yok. Bazı Surîyeli yetkililerin, «tlk çıkacak savsşta yerle bir olacak bir ken ti inşa etme|e ne gerek var» dedikleri bile idia ediüyor. Arap dünyası karıştı Bu söz!er. Arap dünyasını kanştırmaya yetmişti. Araplar» göre, Ford1 ile Kissinger'in yeni tutumları açık bir savaşm basladığına ışaret eriiyorriu. Beyrut'ta bir Arap diplomatı îöyle diyordu: «Bizi korkutacaklarmı sanıyorlar, üstü kspalı biçimde askeri müdahalede bulunmakla tehdit ediyorlar. Gelsinler, gelslnler de onları sıc?k petrolrie kavnatalım.» Japonya ile bazı Avrupa ülkeleri ite, bu yenl gerginliği kuşku ile izliyorlardı. Fakat Batı ülkelerinin bu kez daha çok işbirliği yaptıkları da goze çarpıyordu. Nitekim bu hafta Washington'da gizli bir toplantı yapan 5 zengin Batılı ülkenin bakanları petrol ve enflasyon sorununu görüşmüşlerdir. Toplantıdan ıonra is* dîşe dokunur bir açıklama yapılmamıştır. Aslında petro! konusundaki kuşkuların Batı dünyasmda giderek paniğe dönüştügü son zamanlarda göze çarpmaktadır. Son bır yılda petrol fiyatlan "ı 400 oranında yükselme kaydetmi?tir. Sanayüeşmiş ülkeler aynı dönemde petrole 75 milyar dola'r (1 trilyon TL.) ödemişlerdir. Dünya Bankasmın hesaplarına göre, OPEC ülkeleri 1975 yılında petrol satışından 1.2 trilyon dolarlık (15 trilyon TL.) bir döviz rezervine sahip olacaklardır. ABD Savunma Bakanı JAMES SCHLESİNGER «Enflasyon oranı alabildiğine yükselmeye devam ederse, Dogu Batı kuvvet dcngesinde cirtdi sorunlann ortaya çıkacağı bir gerçektir Bununla bir lıkte Amerika, dünyadakı güç dengesini korumak zorundadır. Bu nedenle, degil askeri bir ça tışmanın çıkacağına ihtimal ver mek, petrol üreten ulkelere yapı'.an silâh satışının miktarını görüşmelerde koz olarak ortaya sürmenin bile, bugünkü koşullarda uygun olmadığı kanısmdayım. Petrol fiyatlan konusunda, bugünkü iki Amerıkan politikasmda da bir farkIılık bulunrnamaktadır. Ortaya çıkan son durumun, görüşme ler vej'a dostane tartışmalarla çözümlenebileceğine inanıyoRIDI.» Filistin sorunu tsrail kabinesinde îsrail kabinesinin Dirkaç hafta önce yaptığı yedi saatlik bir toplantıda, ülke tarihinde ilk kez Fi listinlilerin durumunun ele alınması ise çok şasırtıcı. îsrailli yetkililer, bugüne kadar Filistin dıye bir sorunun bulunduğunu ka bul etmiyor ve Filıstinli göçmen ler konusunu kendi îerinin dışmda görüyorlar. Sözü geçen kabine toplantısı. yalnızca yabancılar ıçin degil, Israilliler ıçin de çok şaşırtıcı nitelikte bir toplantı olmuş tu. Bütün bu açıklamalar îsrail'de son bir yılda meydana gelen değişiklikleri bir ölçüde gösteriyor. Bunlan küçümsememek gereıdr. Hele bu değişikliklerin Ortadoğu' da başan olasılığıru arttırdığı dü şünülecek olursa.» İki hata ABD Maliye Bakanı William Simon ile Henry Kissinger hesaplarmda iki büyük hata yapmıştır. Bunlardan biri, yüksek fiyattan ötürü petrole talebin azalacaeı ve hyatın da düşeceği idi. Bu, gerçekleçmeıniştir. İkinci olarak. Kissinger ile Simon. Suudi Arabistan'm diğer OPEC •'ükeierine baskı yaparak fiyatların düşmesini sağlayabileceğmi ummuşiaıdır. Oysa Oysa Suudî Arabistan'm baskısı hiç bir sonuç vermemiş v e diğer Arap ülkeleri yumuşamayı kabul etmemişlerdir. Bu arada dünyaaın bu rîuruma düşmesinde asıl suçun kimde olduğu da ilginç bir tartışma konusudur. ABD Maliye Bakanı William Simon. geçen hafta Detroit'te yaptığı bir konuşmada asıl kabahatın sanayileşmiş ülkelerde olduğunu kabul etmiştir. Şöyle demiştir Siracıı: «Sanayileşmiş üîkeler dünyamızm enerji kaynaklarını şimdiye kadar bir miras yedi gibi harcamış. geleceği hiç düşünmemiş ve yeni enorji kaynakları bulabilmek için hiç bir çalışma yapmamıştır. Ancak tehlike çanlaıı çalmaya başladığı zaman kıpırdanmış ve acı gerçekleri görmeye başlamışızdır. Buhranın kökenleri dışarda değil, bizim ıçimizdedir.. Zengin ülkelerin, kendi kendilerini ya da petrolcü ülkeleri suçlamaiarı devam ede dursun, bunalımm asü yükünü de petrol üretmeyer. fakir ülkeler çekmektedir. Öylesine ki, bu ülkeleri arasmda bazüarı sanayiieşme tasanlannı bile bir yana itmij ve kendilerini boğaı kavgasma vermişlerdir. Açlık, bu ülkeleri tehdit eden en büyük tehlikedir. Bu durumda bunalıma bir çözüm bulunamadığı takdirde dünyamızm geleceğinin karanlık olacağını söylemek, yanlış olmaz herhalde. Mısır Devlet Başkanı ENVER SEDAT cAmerikahlar, uluslararası enflasyonla mücadele için petrol üreten Arap ülkelerinin pet rol fiyatlarını indirmeleri konusunda açtıkları kampanyada, Mısır'dan yardım beklememelidirler Dür.vadaki "elişmekte olan ülkelerie. kendilerl »rasııv dakı farklılıkları bilinçli yöntemlerle olujturanların. bugün kalkıp da vardımlaşma ve fiyat ındirme konularında konuşm»va haklpn voknır » ABD Başkan Yardımcısı ROCKEFELLER «Enflasyon sorununa ulusal düzeyde çözüm bulabilmek olanaksızdır. Simdiki petrol fiyatlarıyla ve bu fiyatların daha da yükselmesi tehdidi altında, enflasyon ve ödemeler dengcsi sorunlarının kontrol altına alın masını mümkün göremıyorum.» Kuşkular artıyor îsrailliler, Sunye konusunda tamamen kararasar. îsrailli yet Suudi Arabistan Kıralı FAYSAL Karamanlis'in seçime gitme kararı, Yunanistan'daki siyasi partileri fazla memnun etmedi Haftalık Newsweek Dergisi, Karaman lis'in 17 kasrm günü genel seçimlere gitme karannın, beklenenin aksine, siyasal partiler tarafından hoşnutsuzlukla karşılandığmı belirtmektedir. Sözü edilen dergide, bu konuda çıkan yazıja aynen sunuyoruz: «Artıîî iş eylem evresine gelmiş bulunmaktadır. On yıl! aşan bir süreden beri. Yunanistan'da seçimler ilk kez bu yıl 17 kasım günü yapılacaktır. Geçtiğimiz haftanın sonuna doğru Başbakan Karamanlis bir açıklama yapmış ve tüm demokratik haklann yeniden kazanılması içîn seçim yolunv. önermiştir. Kurulacak bir hükürnet, seçim yolu ile iktidara geleceginden, haikın gözünde daha «demokratik» bir nitelik kazanmış olacaktır. Ayrıca, Karamanlis'in yaptığı açıklama, seçimlerin gerçekten demokratik bir atmosfer içinde yapılacagırun en önemli kanıtı olarak gösterilmektedir. ÇUnkü bu kez seçimlere, 1947 yılır.dan beri kapatılmış bulunan Komünist Partisi de katılacaktır. Aynı şekilde Karamanlis kabinesinin Savunma Bakanı Evangelos Averof da, Brüksel'de toplanan Avrupa Konseyi'nde benzer bir açıklama yapmış ve Batı Dünyası'na bir anlamda teminat vermiştir. Diplomatik alanda ve iç politikada yapılan açıklaınalann yanısıra, Karamanlis'in faşist dikta dönemi kalıntısı baa yüksek riitbeli subayları emekliye ayırması ya da mahkemeler karşısına çıkarması, yunanistan'ın seçimlere gitme konusundaki kararlılığmm birer ölçüsü sayılmaktadır. Bütün bu siyasal çabalar, Yunanlı siyasal parti liderlerini ve «Petrolü silâh olarak kullanmayı ve dostlanmıza karşı ikinci kez petrol ambargosu uygulamayı kesinlıkle arzu etmiyoruz. Ancak dostlarımız da. stra tejik çıkarlannın nerede bulunduğunun artık farkına varmalıdırlar. Karar onlann elindedir. Bızim yapabileceğimiı fafr ia bir şey yoktur.» ;DIŞ HABERLER SERViSi kadrolannı teorik açıdan memnun etmektedir. Seçim bir ülkede, hangi koşuüarla yapılırsa yapılsm, demokrasiye dönüşün bir işareti olarak kabul edilebilir. Hele askeri bir yönetim geride kalmışsa!... Kim^e memnun ö°ğil Teorik açıdan memnun olma ları gerekir dedik. Çünkü Başbakan Karamanlis'in açıklamasından hemen sonra, Yunan siyasal çevreleri çok şiddetli bir muhalefete başlamışlardır. Sol gruplann ilk tepkisi seçimlerin ileri "oir tarihe ertelenmesi yönünde olmuştur. Onlara göre, «Devlet henüz dikta döneminin yaralarını sarmış degildir. Ancak tüm insan hakları en demokratik ölçüler içinde kazamlmış ve kullamlır nale gelidikten son ra, seçimler düşünülebilir. Sağın tezi ise, daha ilginçtir. Sağ Karamanlis'i, «Yaklaşmakta olan komünizm tehlıkesinı görmemekle ve onu seçimlere sokarak güçlendirmekle» suçlamaktadır. Gerçekte bu eleştırilerin altında başka bir gerçek yatmaktadır. Şu anda Yunanistan'da liderlerin hepsi ajTiı korku ve kuşktı içinde 1ir: Seçim kampanyasmda kenlilerine verilecek süre az olaak ve Karamanlis şimdiye ka'ar gösterdiği icraat ile tüm siasal güçleri ortadan kaldıracakır. Onları yenilgiye uğratacaktır îisacası. Hiçbir liderin isteypcegi şey degildir bu elbette. BirçoSt çevreler tarafından eleştirilmesı ne rağmen. Karamanüs, buptin Yunanistan'da güçlü durumdadır. En azından ülkede demckrasi havası estirmiş, sürgündeki ün lüler geri dönmüş. asker'.erin filli ve kesin tavırlan, yönetimleri son bulmuştur. Yunan siyasal lıderlerinden Zigidis üe, Karamanlis'e karşı çıkmakta ve onun seçim karannı «parlâmenter diktaya gidişin yolu» şeklinde nitelendirmekter'ir. Yeni bir bunalım Aslmda seçimlere karaı verirken düşünülmesi gereken başka bir konu vardır. Yapılan halk oyu yoklamaları. şu anda Yunanistan'da hiçbir siyasal grubun politik arenada egemen olmadığını göstermektedr Partilere dagılacak oylar Ulkede vent bir bu nalım varatabilir diişüncesi, haltn da polıtıkacılar kadar rphatsız etmektedir, Hiik'jmptin öir seçim sonrasnda nasıl kurulabııeceg' düşünü lurken. Yunanistan'a ılişkin iç ve özellikle dış sorunlar da ayn bir agırlık kazanmaktadır. Kıbns so runu Yunanistan'ın sırtında bir kamburdur. Hangi parti iködara gelirse gelsin Kıbns sorunu karşısında halkm istedigi poütikayı uygulayamıyacaktır Partılerin se çım istememe eğilimlerim. dış politika açısından DU noktada top lutıakta yarar vardır. Bövle bir riske hiçbir partinin kolay kolay razı olmayacau ortadadır. Monarşi mi? Seçimlere tepki. Yunanistan'da başka bir eğılımı daha açıSa çıkarmıştır. Bir yanda seçim tartışmalan sürerken. bir yanda baş ka gruplar cmonarşi ıçin reteran dum» tezini ileri sürmeye baglamışlardır. Bu çevrelere göre hal kın isteği belkj de yine ıdâsik. alışılmıs monarşidir. Atina'cia venı bır hava estigi açıktır. Yunamstan. cok kısa bir süre içinde oldukça ilginç ıç ve dış değışimlerden geçmiştir ve bu degişim heıüz sona ermi$ EÖzükmektedir. İşte yaklaşan seçim. yeniden birçok anlaşmazlıgı su ; yüzüne çıkarmıştır.» i Suudi Arabistan Petrol Bakanı YAMANİ «Amerika Birleşik Devletleri, petrol üreten ve gelişmekte olan ulkelere karşı ekonomik emperyalizm uyguladıklan görünümü yaratacak davrarvışlardan kaçınmahdırlar. Amerıka'nın gerçek bir dostu olarak, onlardan bu ülke.'ere «sunu yapın. «Uluslararası enflasvondan, bu~iinkü petrol fivatlarmın sorumlu tutulmasını ancak giilünç olarak niteleyebilirim. Amerika'nm fiyatların indirilmesl konusundaki baskılarına asbunu yapmayın» gibi öğütlerde bulunmaktan titizlikle kaçın malarını rica ediyorum. Çünkü bu türden nasihatler, petrol üreten veya az gelişmis ülkeler tarafından. Amerika'nın kendSleri üzerinde ekonomik emperyalizm oluşturmak istedıgi ştklinrte vorumlanmaktadır.» la bovun egmeyeceğız. Eger Afr.enkahlar, bize baskı yaparak, her şeyin geçmiçtekı gibi sürüp girfeceeine inanıvorlarsa, bu onlar için büyük bir yanılgı oiacaktır.» OPEC Genel Sekreteri ADDURRAHMAN KHENE