Katalog

100 günlük hükümet bımalımmda neler söylenmişti? 17 Kasım 1973 «CHP . AP MSP koalisyonuna hayır dıyoruz!» 20 Ekim 1973 «Siz (Bozbeyli), sağcı degil; renksizsiniz!» 17 Ekim 1973 «Hiçbır Koalisyona kaUlmayacağız, muhalefette kalacağız.» 10 Kasım 1973 uDpmuelsiz bir sağ koalisyona taraftanz.» 25 Kasım 1973 «Azınlık hükümetini reddedenler biraraya gelip hükümet kursunlar.» 31 Ekim 1973 «Milli koalisyon fhtimalin i de bu dönemde düşünmek gerekir.)) 12 Aralık 1973 «MiUî koalisyona evet diyoruz, CHP'nin başkanlığmda her türlü koalisyona hayır.» 23 Kasım 1973 «AP ile MSP'nin içinds bulunduklan kararsız tt*tumu kırnyoruz.» 3 Aralık 1973 «9 Aralık'tan sonra hükümet kurulmazsa, Nisan 1974'de erken seçime gidilsin!» ECEVİT ANKARA (ANKA) Hükümet kurulmasında güçlüklerle karşılaşılan şu günlerde, geçen CHPMSP ortaklığının kurulabilmesi için sarf edilen çabalann ve aşılan zorlukların kronolojisine bakıldığında o günierle bu günlerin arasında önemli değişilik olmadığı anlaşılmaktadır. 14 ekim seçimierini izleyen üçbuçuk aylik süre içinde yürütülen kulis faaliyet.leri, parti liderlerinin birbirlerini suçlamaları erken seçim t.arihleri üzerindeki pazarhklar avmyla bugün de sürüp gitmektedir. Ve tnsan o günlerin gazete başlıklarını anımsadıkça şimdi ayni filml ikinci kez seyrettiği izlenlmini edirurıektedir. Aşağıda seçimlerden sonraki hükümetin kuruluşuna kadarki gazete başlıklardan bir derleme yapılmıştır. 17 EKİM 1973 Demirel: «Hiçbir koalisyona katılmayacağız, muhalefette kalacağız» Erbakan: CHP ile koalisyona prensip olarak hazınz. Geniş kapsamlı genel aîfa taraftarız. Fikir suçlulanmn her türlüsü bu affa girmeli» Demokratik Parti: Demlrel'i tasfiye edin birleşelim! 20 EKtM 1973 Erbakan, Bozbeyli'ye cevap ERBAKAN verdi: «Siz sağcı değil, renksizsfniz» 27 EKtM 1973 Cumhurbaskanı Konıtürk, hükümeti kurma görevinı Ecevit'e verdi. 31 EKİM 1973 Erbakan: «Miili bir koalisyon ihtimali de düşünebilir. 2 KASIM 1973 Ecevit: MSP ıle anlaşabileceğimiz kamsındayım. 4 KASIM 1973 Erbakan: «AP yöneticilerinin tutumu memlekete de millete de hayır getirmez.» 6 KASIM 1973 Erbakan: .Memleketi hükümet i Kasım 1973 «AP yöneticilerinin rutıımu: memlekete de millete de hayır getirmez!» DEMİREL 7 KASEM 1973 MSP: «Koalisyona hayır> «îedi. 8 KASEM 1973 Ecevit, hükümeti kurma görevini bıraktı. 10 KASIM 1973 Bozbeyli, Demirelsiz bir sağ koalisyon istedi. 13 KASIM 1973 Hükümeti kurma görevi Demirel'e verildi. 17 KASEVI 1973 Ecevit, AP CHP MSP koalis yonuna «hayır» dedi. 18 KASIM 1973 Demirel görevi iade etti. 20 KASIM 1973 Korutürk. koalisyon için Ecevit ve Demirelle görüştü. 23 KASIM 1973 Demirel, Korutürk'ten CHP'ye azınlık hükümeti kurma yetkisı verilmemesini istedi. MSP. diğer partiler gibi azınlık hükümetine karsı olduğunu açıkladı. DP, AP ile MSP'nin kararsız tu tumlarını kınadı. 23 KASD1 1973 Demirel: .AP. CHP'nin kuracsğı bir koalisyona kHiılmıyacaki!'. » Ecevit: •Azınlık hükümetini .ed dederüer bir araya gelip hükümet kursun!» 3 ARALIK 19J3 Ecevit: «9 arahktan sonra hükii 16 Aralık 1973 Basmda çıkan haberlere göre, AP, Mayıs 1975'de erken seçime taraftar. BOZBEYLt met kurulmazsa erken seçime gidilmclidir. S ARALIK 19İ3 Korutürk. sağ koalisyon, azınhk hükümeti ve erken seçim istemi yor, iş adaınları Divan Otelinde gizli bir toplantı yaparak seçim sonuçlarmı tartıştılar. İş adamlan Ecevit'in sosyal ve ekonomik görüşlerini '«ivri ve sert» buluyor. 10 ARALIK 1973 CHP AP ortaklığı yerine mil li koalisyon formülü ağırlık kaza nıyor. Başbakan Talu da çözüra yolunun milll koalisyonda bulunduğunu söyledi. CHP Azınlık hükümeti olmazsa milli koalisyonu ancak erken seçim kararı ile kabul ederiz. AP Milli Koalisyona evet diyoruz CHP'nin başkanlığır.da her türlü koalisvona hayır. CGP Milli Koalisyon en iyi çözüm yoludur. DP Demirelin dışında bir APli sağ koalisyon kursun. 16 ARALIK 1973 Erken seçim: CHP, nisan 1974, AP. mayıs 1975 istiyor. 23 ARALIK 1973 Talü, MSP ils DP «evet» deyince, CHP dışında bir koalisyon hükümeti kurma imkânlannı arıyor. 24 ARALIK 1973 AP Talunun başkanlığında 12 Aralık 1973 «Demire'.'in dışında blr AP'lı, sağ koalısyonu kur sa5 koalisyona kahlmak îstemiyor. 28 ARALIK 1973 Korutürk. Gcnel Kurmay Başkam ve Kuvvet Komutanları Çankaya'da toplandı. CHP, AP koalisyonu için görüşmeler yapılıyor. 9 OCAK 1974 AP, CHP'siz bir koalisyona glrmiyor. 14 OCAK 1974 CHP ile MSP, Koalisyon için anlaşmaya vardı. 16 OCAK 1974 Hükümeti Ecevit kuracak. 6 ŞÜBAT 1974 CHP • MSP Koalisyon Hükümeti, Meclisten güvenoyu aldı. Yakut savaşı yüzünden ABD ile Kenya arasındaki ilişkiler gerginleşti (DIŞ HABERLER SERVtSt ) Afrika'da yeni bir savaş var! Dünya gözlerini Kenya'ya dikmiş durumda. Tanklar ve toplar yerine diplomatlar akıyor Kenya'nın başkenti Nairobi'ye. Ve bugünlerde yapılması befclenen genel seçimler öncesinda KenyaAmerikan üişkileri yeniden gergin bir evreye girmiş bulunmakta. Savaş, yakut uğnına veriliyor bu kez. Petrol kaynaklan, tarım Urünleri, ucuz hammaddeler güncelliğini koruyor elbette. Şimdi bunlara bir de değerli taş yakut eklendi. îkiüç ay öncesine kadar sessiz sedasız yeraltında yatmakta olan yakut yataklan Kenya'da bilinen bir zenginlik kaynağı idi. Ancak fcısa süre önce b a n diplomatiİE ve is çevrelerinin yaptığı açıklamalar işin rengini değiştirdi. Diplomatik çevreden kasıt sadece Amerika değil, aynı zamanda Kenya çevreleridir. ESSO'nun müdürü Bunun üzerine Esso Genel Müdürü, Başkanı tanımadığını açık lamış ve akaryakıtı kesmişti. Yaptığı ışin cevabını hemen o da ertesi gün almıştı: Derhal ülkeyi terketmesı istenıyordu. Fakat Amerika işe o zaman da el atmış, ancak ödenmeyen 450 bin liralık faturayı Esso'nun kasasına getirememişti bir türlü. îkinci olay. Kenya Amerika ilişkilerine tuz biber ekmişti. Amerika Kenya'ya yıpranmamış ve yeni bir elçi gönderiyor. elçi görevine sözü edilen iki olayı hükü met nezdinde protesto ederek baş lıyordu. Protestoya Kenya Hükümeti sufarak cevap vcrmişti. Aradan bir ay geçti. Bunun üz« rine bu kez Washington damgah yeni bir protesto mektubu göade rüdi. SEFALET BREZİLYATDA 80 MİLYON KIŞININ KANALIZASYON TESİSLERİNDEN YOKSUN EVLERDE BARINDIKLARIN1 BELtRTEN GÖZLEMCİLEB, HÜKÜMETİN «DENGEL! VK İYİ BESLENME» YOLUNDAKİ ÖĞÜTLERİNÎ «TAM BİB LÜKS» OLARAK NİTELİYORLAR» Yolu yordamı Buna rağmen Ameriksn Büyük elçisi makul konuşuyordu: «Hayır, bizim üzüldüğümüz nok ta başka. Kenyaiılar belki kendi ülkelerinde, kendi zenginlik kaynaklarını işleyip, ihraç eden bir firmaya karşı olabilirler. Burrnn için de bazı kişileri cezalandırabi lirler. Ama bunun bir de yolu yor damı vardır. Biz işte buna kaifi yız.. Amerikan Elçisi ekliyordu: • Kenj'a'nın çıkarlarını elbctte biz de düşünüyoruz. Ajna bizim iş adamlarımızın, bilim adamlanmızın çıkarlarını düşünmek de yi ne bizim görevlerimiz arasmdadır. Ayrıca, biz Kenya ile iyi ilij kiler sürdüreceğimize inanıyoruz.» Bu sözlerde aslında çok önemli bir ima vardı. Kenya'da seçimkr yaklaşmaktaydı. Amerikalılar ve yakut 37 yaşındaki Jeolog John Saul yedibuçuk yıldır Kenya'da çalışmaktaydı. Nairobi'de Dlusal Tsavo Park'ında önemli miktarda yakut saklamaktaydı. Kendisi gibi Amerikalı olan Tim Millerie kendine yeni bir ış bulmuştu. Jeolog olduğu için madenin her türünden çok iyi anlamaktaydı. Bunlann kalitcsi, yataklann zenginliği ve çıkanlan yakutlann işlenebilirliğinl uzun uzun araştırmış ve «Kendi ölçüleri içinde» bir biriknn sağlamayı becermişti. Söylendiğine göre 80 milyon lira değerinden fazla yakutu vardı. Fakat bu ilk anda ortaya çıkan rakamdı. Hani şöyle kapıyı bir aralamış, a^Ticundakini şöyla bir göstermişti. Tepkiyi merak ediyordu çünkü. Saul'ün amacı ciddl idi. O kadaj yıl Kenya gibi bir «Mahrumiyet bölgesinde» çahşmışü. Her türlü güçiüge göğüs germişti. Şimdi de sıkıntılann mükâiatını görmek istiyordu. Bunun için da yakutlannı önce Kenya dışına çıkarması gerekiyordu. Zaten ken disinin 1975 yılı temmuz ayına kadar yakut arama izni vardı ve bu izin Kenya Hükümeti tarafmdan verümişt;. Brezilya'da menenjitten 1000'den çok insan öldü HÜKÜMET, SALGINI ÖRTBAS ETMEK AMACİYLE BASINA SANSÜR KOYDU. Brezilya'da binden fazla insanm ölümüne yol açan menenjit saigını giderek daha da yaygınla«maktadır Hükümet ise, salgırı sonucu ölenlerin gerçek sayısını örtbas etmek için aylardan beri yoğun çaba harcamaktadır. Menenjit, ateş ve baş ağnsryla başlayan, bunaklık veya hatta ölümle sona erebilen. genelllk le bulaşıcı bir hastalıktır. Diğer adı beyın zan iltihabı olan bu hastalık, Brezilya'da genellikle her on yılda bir ortaya çıkar ve dörtbeş yıl içinde tamamen ortadan kaybolur. Brezilya'da bugün hüküm süren menenjit salgını, 1970 yılında başlamış ve önceleri sınırlı bir şekilde yayümıştı. Bu salgın devresinin de sonuna gelindiğinin sanıldığı bir sırada, geçtiğimiz mayıs ayı içinde, yalnızca Sao Paulo kentinde 800 menenjit vakasına rastlanmıştır. Haziran ayında bu sayı 1000'e ulaşırken, yalnız temmuz ayında 1500'üa üzerinde menenjit vakası görülmüştür. Ağustos ayınm ilk iki haftasında, Sao Paulo kentinde 1800 kişi menenjit teşhisiyle hastaneye kaldırılmışlardır. SALGININ EN YAYGIN OLDUĞU YERLER, MİLYONLARIN YAŞADlGl GECEKONDULAR nın katıldığı toplantılardan titizlikle kaçınmalarını sık sık tekrarlamaktadır. Ne var ki, bu öneriler, Brezilya halkının büyük bir çoğunluğu için hiç bir zaman ulaşılmayacaic bir lükstür. KtNVATTA KENYA DEVLET BAŞKAN1 KENYATTA'NIN ÜLKEDEKİ YAKIT YATAKLARI YÜZÜNDEN ABD İLE BAŞ1 DERDE GÎRDI. YAKIT YATAKLAR1N1 İŞLETMEK İÇİN HAREKETE GEÇEN BİR AMERİKALI. KURDUĞU PARAVAN FİRMAYA ÜLKEDEKİ ÜÇ BAKAN İLE KENYATTA'NIN YEĞENİNİ DE KARIŞTIRDI. SKANDAL PATLAK VERİP AMERİKALI SINIRDIŞI EDİLİNCE BU KEZ DEVREYE ABD HÜKÜMETÎ GİRDİ.. nı Daniel Moi, diğeri Turizm Bakanı Shako idi. Daha sonra firmada üçüncü bir hükümet üyesinin bulundugu da öğrenildi. Bu da Maden Bakanı Amamo idi ve bu üç Kenyalı kâra yüzde 51 oranında ortak olmuşlardı. Haziran sonuydu. Öğleden sonra geç bir safltte polıs jeolog Saul'u evinde buimanm mutluluğu ıçindeydi. Saul'un sadece ikibuçuk saati vardı Kenya'yı terketmesi için. Saul ülke yöneticilerı tarafından KÎStenmiyen göçmen» ilân edilmişti. Kansını. kızını ve eşyalarını Kenyada bırakıp polislerin evine gelişinden sekiz saat sonra, kendini Paris Hava Alanmda bul duğunda. yedibuçuk yıllık emek leme sona ermiş, «mutlu ve zengin bir yaşam» artık düşünüldükçe derin derin iç çekilecek bir hülyaya dönüşmüştü. John Saul o müthiş hızlı yolculuktan sonra kendine geldigin. de birden pek o kadar da herşeyinı yitirmiş gibi hissetmedi. Kader arkadaşı Tım Miller Kenya'da kalmıştı. Seçimler ve ABD yardımı Seçimler ve Amerika, Kenyadaki gelişmeleri dikkatle izlemeye başlamıştı. Her şey mümkircdü! Ve ilk iş olarak seçimlerin yapılmasını beklemeksirin Araerika ilk tehdidi savurdu; Kenya'ya yapılan yardım yeniden gözden ge çirilecek ve belki de kesilecekti!. Kenya Devlet Başkanı Kenyatta bugün 82 yaşındadır. Çok deneyim lerden geçmiştir. Ama artık yaşlılığı bir takim olayları engelleye memektedir. Son iki olay onu çok üzmüstür. Ne yazık ki, elinder. pek fazla bir şey gelmemektedir. Çünkü kendi hükümetinden üç Bakanın dış güçlerle ortaklığı sap tanmıştır. Bu nedenle Kenyatta hâlâ gelen protestolara bir cevap verememenin acısını çekmektedir. Jeologlann neler yaptıfı ve Kenva'daki firmanın ne olacaŞı ise, önümüzdeki günlerde belli olacaktır. Ve skandal Çok kısa bir zamanda Saul, Kenya ileri gelenleriyle ahbaplığı ilerletmesini bilmişti. Bir gölge firma kurmuştu, işlerini daha iyi yürütebilmek için. îşte bu noktada skandal patlak verdi. Yakutlann dışarıya gürültüsüz, patırtısız gönderilmesi amacıyla kurulan firmanm iki ortağı çok önemliydi. Çünkü bunlardan biri mevcut hükümetin İçişleri Baka ABD elçiüği Üstelık Kenya'dakı Amerikan Elçılıği duruma el atmıştı. Elçiliklc hükümetin arası zaten pek iyi cleğildi. Kcitü bir deneyimden geçmişti taraflar. Esso'nun Nairobi'deki Amerikalı Genel Müdürü John Skane de, adaşı John Saul gıbı, palas pandıras ülkeden uzaklaştınlmıştı. Çünkü Esso sürekli Başkan Kenyatta'nın çiftliklerine alîaryakıt sağlıyor, ama karşılığını hiçbir zaman alamıyordu. Kenyatta hesaplan ödemeye yanaşmıyordu. Kenyatta'nın yeğeni İki Amerikalıya yazık olmuştu. Çünkü devreye Kenya nın Adis Ababa elçisinin karısı da girmişti. Sözü edilen hanım aynı zamanda devlet baskanı Kenyatta'nın yeğeni idi. Bir firma kurulmuş, yakut işlemek isterken siyasal skandallar işlenmiş ve bunun önüne geç mek içın de tek bir çare kalmıştı. rafından sürekli olarak geri bırakılmaktadır. Brezilya'da rastlanan «A tipi» menenjit vakalarma karşı 250 bin kutu aşı. temmuz ayınm basmda Fran?a'dan gelnıiştir. Ne var ki, ülkede daha tehlikeli olan «C tipi» menenjit vakalarma da rastlanmaktadır. Ikincı tip menenjit vakalan için koruyucu aşı ise Amerika Birleşik Devletleri'nden geleceKü r . Ancak Brezilya Hükümeti bu konuda müracaatta geç kaldığı için, siparişlerin eline geçmesi için aradan daha bir süre geçmesi gereklidir. Üikenin resmi makamları bu iki tip aşıyı karıştırarak beraberce kullanmakta direnmekte, bu nedenle de «A tipi» menenjit vakalarını önleyebilecek aşılar şimdilik depolarda beklemektedir. 80 milyon Zira her yüz milyon Brezilya' lının 80 milyonu kanalizasyon tesısatı bulunmayaii iskân ünitelerınde yaşamaktadırlar. 11 milyon Brezilyalı büyük kentlerin eteklerinde oluşmuş sefalet mahallelericde yaşamalarını sürdürmekte, on kişilik aileler tek gözlü saz barakalarda yasamaktadırlar. «Ulusal hastalık» Menenjit vakaiarının çoğuna bu sefalet mahallelerinde rastlanmasına karşılık, ülkede görevde bulunan 60 bin doktorun 28 bini Rio de Janeiro ve Sao Paulo'da görev yapmaktadırlar. Gözlemciler, Brezilya halkımn saglık durumunun «ulusal bir hastalık» olduğu ve menenjit gibi salgın bir hastalıkla karşılaşıldığında. bu üikenin diğerlerine oranla daha fazla etkilendiği görüşünde birleşiyorlar. (DER SPIEGEL'den). Nasıl bir lüks! Bu arada hükümet, halkı öğütlerle avutma yoluna gitmektsdir: Sağhk Bakanlığı, salgının yayılmasını önlemek için en iyi çarenin, halkın iji ve dengeii beslenmesı olduğunu, vatandaşlarm genel sağlık durumlannı korumak için çaba harcamalarını ve bu arada çok sayıda insa Basına sansür SR> Paulo kentinin en büyük hastanelerinden biri, çevre saiinlerini ürkütmemek amacıyla, has tanenin ön kapısmı salgın duruluncajTi kadar iptâl etmiş, hasta ve ölülerin giriş çıkışı için arka kapıyı kullanmaya başlamıştır. Resmî makamlar ise, hastane» lerde görevli doktor ve hemşirelerin hastalık, hasta ve ölü sayısı hakkında herhangi bir açıklama yapmalannı kesinlikle yasaklanuştır. Basına da sıkı sansür konmuş ve menenjit hakkında en ufak bir haberin yayımlanmaması sağlanmıstır. Almanya'da bunalımın bedelini yabancı işçiler ödüyor FEDERAL Almanya'nın tutucu muhalefeti Hristiyan Demokratların tanınmış politikacılarından Norbert Blüm bir top lantı sırasındaki konusmasında şöyle diyordu: «Yabancı işçiler sanayınin keyfine göre kuilamlmaktadır. Kendilerine ihtiyaç olduğu zaman buyur edilmekteler, gerek k&lma. yınca da kapı dışı itiimekteler. Buna kimsenin hakka yoktur.» Unutulmamalı kı. bunu söyleyen sağcı muhalefetin toplumsal konular sozcüsüdür. Bu sözler. Almanya'da çahşan yabancı işçiler arasında sayıca birinci sırayı alan Türk işçilerinin dururr.unu açıkça tanımlamaktadır. Türk işçisinin Alman toplumundaki yeri, Almanlar arasındaki yaygm bir düşünceye göre, KZOrunlu bir yük», gerekü olduğu için sineye çekilmesi kaçınılmaz bir sıkıntıdır. Yüksel PAZARKAYA, Stuttgart'dan bildiriyor yasetinin bedelini de yalnızca yabancı işçilere ödetmektedir. Bir yıl önce yabancı ışçi alımını durdurduğu gibi, islerin dolgun olduğu zamanlarda geniş çapta göz yumduğu izinsiz isçileri ve bu işçileri çalıştıran iş yerlerini son zamanlarda sıkı bir şekilde kovuşturmaya başladı. Izne giden Türk ışçilennin yurt adreslerine, işyerlerinin çıkış mektupları göndermesine göz yumdu. Almanya'da işsiz kalan Türk işçilerinin oturma izinlerini uzatmayarak, yıllardır ödeneklerini yatırdıklan issizlik sigortasmdan yararlanmalarını ön ledi ve yüzlercesini zorla yurtlarına geri çevirdı. yanm milyonu bujmustur ve bu sayının önümüzdeki kış aylarında bir milyon sımnna doğru artacağma kesinlikle bakılmaktadır. Artan işsizliğın toplumsal patlamalara yol açmaması için yabancı işçiler güvenlık sübabı oiarak kullanılmaya devam edecektir. Kendilerine gereksinme azaldığı sürece, karşılarma çıkanlan güçlükler arttırılacaktır. Son zamanlarda bu güçlüklenn bir baskı görünüşü taşımamasma özenle dikkat ediliyor. Özgür karar paravanası ardında. yabancı isçiye, sermaye siyasetine uygun kararlar aslında zorla aldırılmaktadır. zanç içın vergi kesilecektir. Buna karşıhk, Almanya'da yasayan çocuklar için verçi d;şı çocuk parası ödenecektir. Ancak bu, Alman ışçısmı yatıştırmak içüı alına.ı bir karardır. Aslında yabancı işçilerin, özellikle Türk işçilerinin çocukları çoğunlukla vurtlarındadır. Bunlar için, çocuk parası öngörrr.üyor yeni yasa. İkili anlaşmalarla Almanya'da ödenenin en çok beşte biri kadar bir sus payı çocuk parası diye verilmek isteniyor. Böylece özel likle çok çocuklu yabancı isçilerin, kazanç azalmasıyle mali bas kı alüna almıp yurtlarına kendi istelderiyle geri dönmeleri sağlanacaktır. bile, en az 1980 yıüna kadar, yabancı işçisiz bir Alman sanayii düşünülemez. Bu gereksinme, şimdi üç milyonu aşan 5rabancı işçi sayısım bile yakın zamanda aşacaktır. Ortakpazar ülkeleri yabancı işçiler komisyonunun da görüşü aynıdır. Çimdi Ortakpazar ülkelerinde çahşan 6.3 milyon yabancı işçiye uzun bir süre, devamlı işçiler gözüyle bakılmak zorunluğu vardır. Kentten kaçanlar Buna rağmen, belki de bundan dolayı • özellikle salgınm en yaygm olduğu Sao Paulo kentinde, halk büyük bir panik içindedir. Maddî olanakları elverenler, bir süre için kenti terketmek k o nusunda bırbîrleriyle âdeta yanş halindedirler. Sao Paulo'nun şehir merkezindeki beş eczahanenin ttimü de, menenjitin tedavisinde kullamlan ilâçlan arayan Insanlarla dolup taşmaktadır. • Nasıl bir politika? ANCAK, Federal Almanya'nın yabancı işçi siyaseti, yabancı işçiye mümkün olduğu kadar karşılıksız vergi yükü bindirilmek istiyor. Yabancılann çocuk paralarmdan kurtulmak için yeni oyunlar döndürülüyor. Birkaç yü Almanya'da ralışıp ister istemez üst kazanç basamaklarınü gelen yabancılann. belli süreleı sonunda yurtlanna dönmeleri sağlanarak, yerlerine veni işçiler almak düşünülüyor. Almanya'ya yeni gelen işçiyi de en düsük kazanç basamağina oturtmaktan kolav blr sey olamaz. • Bedeli kim ödüyor? « 500 bin işçi • Vergi reformu mu? RESMÎ yabancı ışçıleı siyaseti de. bundan ayn bir şekilde tanımlanamaz. Nitekim, Federal Hükümet bir yılı aşkın süredir uygulacuğı konjüktürU kısma si SON bir yıi ıçince bu tur ollarla yarım milyondan çok yabancı işçi ülkelerine geri yollanarak i$ri siyaseti yürütülmüştür Almanya'da. Buna rağmen Almanya içindekı işsizlık şimdi BUNA en son örnefc, vergi reformu görünüşü altında yabancı işçilere getirilen veni vergi yükleridir. Simdiye değir her çocuk için bir bölüm kazanç vergiden muaf tutulabilirken, 1 ocak 1975'ten itibajen bütün ka • Yabancı işçisiz ÇÜNKÜ, Federal İş ve îşçi Bul ma Kurumu Nürnberg merkezinden genel müdür Stingl'in bu yakınlarda yeniden yaptıgı bir açık lamaya göre. Almanya'da konjüktür dolayısıyle issizlik artM Aşılama ve hükümet Salgının kontrol altma almmasj için en etkin tedbir olan «kitlelerin asılanznaf» ise hükümet ta AŞILAMA YETERSİZ SALGININ EN YAYGIN ULDUGU SAO PATJLO KENTİNDE HALK BÜYÜK PANİK İÇÎNDE. MADDÎ OLANAKLARI ELVERENLER KENTİ TERKKTMEK ÎÇİN YAR1ŞIYORLAR. ECZA.\EL£R DOl.L'P TAŞIYOR. DER SPİEGELE GÖRE, «KİTLE AŞILAMASI. HÜKÜMET TARAFINDAN SÜREKLÎ GERİ BIRAKILIYOB.