Katalog

CUMHURÎYET 17 Ağustos 1973 ff 4 d l y e Çi^sa da dınlesek» 2 1 II9 y* ™*' >ıllar once Atuç Masal kıt•• *• Iıgına kıran ıru girmıştı de boyle bır ozlemını dıle getıriyordu? Öyle gıbı . «Yarar»dan başka amaç gutmeyen bır takım ahlâkçılar, egitımcıler, yazarlar, kurnazlık edip masal oıçımınde duzenlediklerı yuksek derslerle ortaIığı oylesıne kasıp kavurmuşlardı kı, Ataç masal dıye one sünilen bu ahlâk derslenrun hıç kimseye masal tadı vermedığini, nıye ders ıle raasalı karısnnp ikisınin de rahatmı kaçırdıklanr.ı duşunerek yazmıştı o yazısıru. Bılırsmız, en başta çocuklar ısterler o tunu kandırmaca ogretıcı uydurulan, «Başka, başka?» dıye sorarlar masal anlatana, «Sen o dersıerı kendme sakia da, bana katıksız bır masal anlat'» demek ısterler. Hiç şaşmaz masalın kalpı ıle ashnı bırbırınden ayırmakta çocuk sagduvusu, G?rçekten de masal katıksız bir uyduru olmalıdır. oyledır de, ama çocuğa da, masala da acımayanlann elmde bır öğretim olur çıkar o. Benım de bugunlerde ona benzer bir ozlemım var; duşüncelerı daha çok pohtika oyalıyor, ya da her işin doğrusunu bilım soyler dıye kafpJan cşırı bır cıddılik sarmış ondan mı bılemeyeceğim, her halde bu ıkısınden bırımn ya da ıkısının de verdıği bıkkınlıktan olacak, «Ah edebıyat üstune bır yazı çıksa da okusam.» dıyorum kendı kendıme. «Politıkadan, bıhm merakmdan edebıyata ne*» dıyeceksınjz. Bunca yıldır edebıyat ıçindeyım, bıraz bılırını, tıpkı masal gıbı küçümsenır o da arada bır, ona bıhmsel bır gıysı giydırmefc çabalan tutar ortalığı; gerçı edebiyat dergilerı gene edebıyat vazüarı ıle dolar tasar ama o yazılarm çogunda arnk konunun edebıyat olduğu anlaşılamaz, bır yıfın felsefi, bilimsel sozcük dikılir karşınıza, edebiyat bir bahane olur çıkar. Son gunlerde, Ahmet Hamdı Tanpınar üstüne bır tartışma koptu dergılerımizde Tanpınar'ın «Huzur» adlı romanındaki kışılerden bıri ya da îkisl, Turkjye'nın tophımsal, ekonomık durumu ve kalkınma volları ıîe ıleılı bir takım sozler etmış, orneğin «Osmanlı'da ölen ya da oldüriilen devlet adamlarının mallarına el koyma usulu yüzunden servet bır türlü toplanamıyordu» ya da, «Milletimızm ıçınde kendısmı çerçeklestırecek buyuk. planlı bır ıs hayatını açmak zorundadır». «tstanbul ve vatanm her kbşe<!3 bır istihsal programı istıyor ». «Hiçbir şey kendi alınterl kadar insanı mutlu edemez » gıbı. Kitabı inceleyen (Bızde neden h bir m a s a l anlatarl Olaylar ve görüşler DOGRU YANLIŞ Melih Cevdet ANDAY se romanlar incelenıyor, sadece okunmuyor'» Sayın Selâh»tt:n Hılâv, bu sözlerin uzerinde durarak, Tanpınar'ın «Bilimsel dunya gbruşür.a jaklaştığım» one sürer. Bunun Ü7enne savın H:lrru Yavuz da, Hılav'ın, Tanpınar'ı boylece, üstyapı ıle ilgılı kültur ikıliğı sorunlarının altında maddi koşullann ve üretimin yattığ nı sezen b;r toplumcu yazar» olarak değerlenriırdıgını soyleyerek bu goruşe karşı çıkar. Çunkü Tanpınar'da boyle bır ozelhk yoktur. Bunun üzerine tartışma açılır, Altusser tarafmdan yenıden formülleştınlen vapısal ikılık, ıdeoloıi bıhm :kıl:Şi, Alnıan ideolo.usı, maddecı bıhmsel felsefenın sağlam kayr.akları, yapısaJcı yorum, Françoıs Masperonun «Pour Mar\» adlı kıtabmdan bır tumce uzenne yorum, Hegelcı ya da Marksıst dıjaiektıjm butünsellık kavramı, aşma sorunu, epistemolojık kesınti, olumsuzlamamn olumsuzlanması, sentez kavramı, Goldmann'a gore Marksızme sokulmuş dort unsurdan sonuncusu ... gıbı konular ortaya dokulür. ren romanlar vardır belki (ben sevmem ya öylesini), belkı «Huzurı da bunlardan bıridır. arra bence bir eleştırmen elmden geldiğince bu vontemden kaçınmalıdır. Yok<=a bır romandaki bütun ki«ilerin düşüncelennden romancmın s o rumlu tutulması gibi. bizı romanın edebivat değerının dısına ıtecek bır durumla karşı'.aşmak kaçınılmaz olur. Bakarsmız bın de çıkar, i'Huzur»da tam tersi duşünceler buluvcrir. Romanlarımdan birındeki bır genç kız, «Babamla da yatabiimelivim» dediği için, bir milletvekili Millet Mech=ıide benım aleyîv.mde konu^muştu. Ne olur o zaman, rorrıancı, bütün kisilerını kend.r.in k'jıc benz«r bır d u m a gbruşü vonunde konuşturmakia, romanı bır savunu. kendi duşuncelerınin. sağtöre anlayışlannın bır tanıtı durumuna getırmeye kalkar. Öyle olunca da roman, ro man kışılerimn yaşam içindeki eylemleri olraak tan çıkar, sadece bir klşirıin, romancının byküsü olur. Ovsa biliyoruz kı, dunya edebıyatına baş yapıtlar bırakmış olan birtalum büvük romancıların toplumsal, si>asal gonişlen, bugun o romanlarm değerini ne azaltıyor. ne çoğaltıyor. Sozgelışi. kralcıydı diye Balzac'ın romanlannı, sosyahzme kar?ı idi dive Dostoverskl'nin romanlanru gencUikle nitelemek olacak işlerden degıldir. Dahası, Shakespeare'ın ojunlarmdakı kışıler arasında övlesine çati'mah konuşmalar vardır ki. lnsan hangisino hak vereceginl şasınr. Sofokles'ı, jaçadığı çağın toplumsal ve d;nsel inançlan ile dlçrneğe k&lkmak da, bugünun «bilimsel dünva görüşüne» rurmak da. onun hâlâ yeni ve canh kalan yanım açıklamasız bırakır. Sanatın büyu'ü başka verlerde aranmalı dır. Orneklerı sürdurmekte varar gormüyoruın Şuncasını söyleyeyim: Tanpınar kışılenne o sdzlen sovletmeseydı (olur a. sövletmez söyletmez nıtekim savın fîilâv. onun «bilimsel dun^ a gorü^üne yaklaştığmı» siır'.ennden çikaramadığını sovlüror) roman ne olacaktı? Asıl sorun budur. Bır edebr. at vapıtma. b:zım doîm bel!ed5ımız felsefi ve bilımsel açıları uvsnlayarak soruç almava kalkmak. sadece roman ki<ıler1 ile f romancm bos vere kan<= ırmakla kalrraz. 2»nellikle sanat yapı'lanmn «dofru • vanli":» ölçüsune vunılma=i eerektıfı anlarrjna jelır kı saf natm varl'k nedenini or adan kaldırmakla bırd:r bu Bırkaç yıl önce Wr elesrirnecimîz ınceledigi bir romanın vanlıs bittiğini vamııstı: secmıs gün, eaüba romanın sonunda kahraman blüvormus da. eles''rmen, «dlmemesı lâzın» dıvordu. Ba>=ka bir eleştırmen arkadasıma da sordun 1 (tSer.ce doğru roman, vanhş roman olur mu » dıve, «Olur» dedi O giinden beri düşünüyorum. ecaba îlvada do*ru mu. vanhş mı? ""Okuyucu Mektuplan Ulaşım Tesıslerı ve Sırkecı Termınalı Gunümüzde ulaşım, toplumsal sorunların baoinda yer almakta ve ulkelcr ıçın etkilı bir propaganda aracı olmaktaoır. Vuıdumuzda da bu konuda, ozelhkle son yülaraa çauşmalara rıız verılmıs; karayolu ulasmında, bır yandan venı vo'dar açılırken, dıger taraftan Boğa7 nı, gerekse çevre du/ensızligınl koprusü ve çevre voüarı taman gdrunce halıyle, hayal kırıklılanmak uzeredıı Hava yoln ğına uğramaktadır.ar. Bu ınulasımmda ise. \esılKoy ek esanlara karşılaştıklan güçlüksıslerı tamamıanmıs ılâve pıs: len ucutturacak gırıs \e çıkış ler ve termnal bnalarındakı larını kolaylasnracsk, modeın çalışmalar onutıuzdekı yıllar Dır termınal bması ile çevresıiçın urtııt verıcı duzevdedır nin tanzımi zamanı gelmiş, hat Demzî'olları. tesıslerını genış. tâ çeçroektedir. letmek gsyesıvle £ara>burnunSavın valımız N. Kemal Senda yoğun bır çalışmaja gırmışturk'un bu konuda atüımını tır be':lerken. burada savılamıyaUiasımda onemlı bır pav aian Demiryollarmda tesısler, cak kad^r çok yönlu lajda sağ layacak oır tesısı. lstanbul'a he ne yazık kı yetersizdir Avrupa dıye etmesıni dilenz demiryolu şeoekesının bir kot m i t Başar lu Sırkecı'de dugumlenmektedır. Ulkemıze, Avıupa'dan bu volla gelenler: eîrek termınal bınası ve tesıslsrının ilkellığı Tutarlı. Tutarsız Orsa vaçam fve doŞal, blzim dîzçe'.erimiz öğrf>*ılenmız denli tutarlı değıldır, doğru • vanl's oiçülerimizi asan bir niteliktedir, yoksa bil tün sanatc'.larm. kurduklan vapıtlan b r de bl l:m adamlanna incele'rnelerı gerekirdi Hem son ra, ölümsüz doğru • vanlıs ölçülerini nereden bulup çıkarabıliriz? Huılev. doğanın akıl dışı oldugunu anlattığı bir kitabmda, «Karamazof Kardeşlerı. romanı için, «Bu romsın öylesme tutarsızlıklarla doludur ki, onu doSadan ayıramazsini7» divordu. BHdisimiz gibl. To'sttn'u «bilimsel dunya Börüşünü anlamamakJa» suçlavan Lenin, onun romanlan içın. «Ölümsüi başyapıtlardır» demişti. Paul Eiuard'ın bir ?ilrinde söyle bir dlze vardı: La terre est une orange bleu Mav: bır portakal olduğunu Eluard'dan duyduktan sonra dünyamızı daha Rüzel bulmuştum. Fakat Aragon kalktı, bakın re dedi ve sevinciml yanda bıraktı: Portakal harnken mavi olurmu$, aemek bu dize dogruymuş Ovça bu dızenln doğru olup olmadığını arastırmajc benım aklımın ucundan Reçmemisti. Romancı ile Kişileri Ben bu konulan severtm, ilgi ile, yararlana rak okudum. Ama tartışmacılar bağişlasınlar, bu ilgınç konulan Ahmet Hamdi Tanpınar'ın «Huzur» romamndaki kısılerden biri. «Ülkemizde plânh bir ış hayatı açmalı» dedi dıye (bu kadarcık bir sözden) işlemeye kalkacaklanna, doğrudan doğruya ele alsalardı olmaz mıvdı diye du^unmekten kendımi kurtaramadım. Roman kışılerim, romancı ile ozdeşîemek olanağını ve Öğretmeııin iııtibakı Ankara Toprak Tevzl Is'erl Gere! Mudurlugur.unden terfı ederek 1 derece uz«rlnden olretmen llce gectlğirnden öSretmenlere t«nılan bir derece terfl hakklndan mahnım edıldım. Mjracaatimde. bu hakkm ancak ]3. derece üzerınden öeretmenliğe lntlsap ederlere alt oldu» ğu blldirilmlstlr 2S yıl emekHlik sıidesi bovurıca saçını a^arrmıs bir öftretmene bu reva rmdır' MerdivcrütoT tlkokulu Ogretmenl Kadıko] NIYAZİ VAROL MODERN TEZGAHLANMA Gazetenizin okuyucu mektuplan köşesmde okulumuz Eo gazıçı B. K. Çağlar Lıses.1 üe ılgiıi muhtelıi tarıhlerae \ayırcı lanan velı \e öğreunen yazılarını ügi üe okudum, ok'j.umuzur» deıtleri üzerine eğümede gos terdığın.z ılgı ve çaba takdıre sayandı Yalnız ılgı ve çabanın da ılgüi makamlarca gosterılme st dıleğıyle şu »urlarunı gaze tenıze göndermeyı uygun bııldum. Maarıf Bakanlığı, II Maarıl ügüilerının okulumuzun meselelerıne bu kadar kaygusuz bakmasma da şajtım. Gerek okulumuzda ımtıhana gıren öğrencılerın tutumundan, gerekse okulumuzun B Çekır.e ce, Sılivrı Lisesiyle anormal «ekılde imtıhan arifesınde Uİebo ahp vermesinden anlasılmakt.v dır ki bu Maarif okullarında çtkar oyunu tezgahlanmakıadır. B. K. Çağlar lisesi olarak b.z bu tezgahlanmanın içıne sokul mak çabası üe karjı karşıyayız. Diğer Klâ'ik eğitim yapan adı yukarıda geçen okullards Idareyi maslahata göre gelir sağlanmış olabilir. Yeni Modern Eğitim dediğımiz Fen EğıUmı nin yayılması üzerine yıne bu eğıtimi yapan bır çıkar lisesi daha türetilmeğe çalışılmakta, bunun için de B.K.Ç. Lisesi bu duruma sokulmak istenmekte. dir. Okulumuzun muhterem eski müdürünün değişmesinden son ra okulumuzda olaylar yeni mu durün gelmesi ile ardı arkası kesilmeden devam etmiştir. 1da rei mevzuata hâkim olamıyan Okul Müdürü. B Çekmece Lise sinde okulumuza atanmakta ve daha »tanır «tanmaz yedı ekim tek ders imtıhanlarınria nabız yöklaması yaparak imtıhan üyelerinın bir kısmına «Sını fın kapısını kapatarak soruları tahtaya çdzün» demiş ve bunda başarı sağlıyamamıştır Aynı mudur okulun bu durust oğret nıen kadrosu yanında çalışamaz duruma gırmiştir. Bu durumda ne yapmalı, tabiî kadro değişı mıne gıdilmelı, Çekmece Lısesmden alışık durumda ki Mudur Yardımcısını okula muavın ola rak getırmiş ve ıdareyı kendıne bazı istifalarla uydurmuştur. Kaldı kı Çekmece Lisesinden okulumuza getırdıği muavın. Ka sımpaşa Lısesınde üç scne evvel ucretlı olarak çalışmıs. yıne lio retli oğretmen ıken adı geçen lıserun mudur yardımcılığına gırerek okulun gazeteye kadar gıren olaylarmın yaratıcısı olmuştur Bu olaylar üzerine kad IOSU gelen, »dı geçen şahıs Çe.< vnece Lisesine atanmıştır. Oradan da Müdürün okulumuza atanması üzenne beraberinde Va lılık emrıyle muavini de okulu muza gelmıştir. Okul. bu olaydan sonra çoğunluğu aynı hsede çalısmıs Valilik emrıyle muavinı de okulumuza gelmışiir. Okul. bu olaydan sonra çoğunîu ğu aynı lisede çalışmıs ücretli oğretmenlere açılmış ünlihan dd nemınde. kame zamamnda iıoretlı öğretmenler çalıstırılmıştır. Çunkü bu mesleği öğretmenlık olmıyan şahısların herhgngi bır idare hatasından Maarıf ilgilileri acaba ne gibi bir takibatta bulunabüeceklerdir? ÖrneSin: Sosval bilgiler gibi birlesik ders lerde üç dersin ortalam» fisinin doldurulmas'nda ortalama idare ce ou oğretmenlere aldırılrmş, ortalaması zayıf olan üç çocuk iyi not alanık ortalama fişıne ge çirilmiştir. Tabil bu durumda o dersin kadrolu öğretmenlerimn süphesi üzerine ortava çıkmntır Okulumu7da kadrolu dsret men çok olduğu halde ücretli ög rermenle idare ediliyoruz. Notla rımi7in eüreninden ernin değiliz Kısaca ögretmen olarak oku lumnzun idare şeküne ve kadrosuna itimadımız kalmadı. YAŞAYAN GÖRECEK! OKTAY AKBAL Evet Hayır Sosyalleştirme ve Tıp Fakülteleri devriminl lzleven gunlerde, Turkiye'de sağlık hizmetlerinın gelıştlrllmesıyle ıleili goruşler belırtılirken, tıp hizmetlerinın amacı, «Ütkede > • • savan hrrkrsin m h ve beden sag lığını korumak, bfiifin çabalara karşın hasta oianiar* ırk, din, mezbep, sınıf ve yas farkı jfözetmeksizin esH tedavi olanaklan sa&lamaktır» bıçiminde özetlenmışti. Kurtulus savaşınm başlanî'Ç yıllannda. daha Cumhuriyet Hü kumeti kurulmami"!ken. Mu* tafa Kemal ve arkadaşlan, Sağ lık ve Sosval YarcTım Bakanlığını kurarak, örgütlenmis bir sağlık hızmetinın ülkemiz içın çok gerekli olduğunu açıkça or tava kovdular. Bu kurulus, gunumüze dek, sıtTna, frengi. tra hom ve tuberkuloz eıbi «osyahze edılmiş bırçok saghk hizmetleJ *rinc'e':!%asarı]ı olmustBr. Ülfeeır,i7de, sosyo ekonomik .jröniden j>*rl kalmıs bölg*1erd»*»e özellıkle kövlerde ya^avanlar, tıp hizmetlennden veterinc» yararlanamamaktadırlar. Bu durumu ortadan kald'rmak için, Cumhuriyet ddnemind'e çesıtli tedbirler düşunülmuştur. 3017 savılı kanunun 26. madde sının (d) fıkrası 1943 vılında değiştirilerek, köy hekimliği kurulmasını öngören ve hal»n geçerli olan bir huküm konul ması ve 1946 vılında Dr. Behçet LV'un Saglık Bakanlığı zamamnı's ele alınan «40 köve b:r saelık merkezi» planı mı tpdbırler aras'nda savılablhr. Üzülerek belirtmek gerekir ki, bu tedbirlerin hiçbiri uygulan mamıstır Hattâ 1954 yılında tekrar Saglık Bakanı olunca, Dr. Behçet Uz, eski planını aizına dahi almamıştır Yıllar geçtikçe, köysel bölgelerd'e > aşayanların artmakta olan sa5lık talepleri, artık geçici tedbirlerle karşilanamaz bir hal« eelmis ve sorumlular. köklü tedbirler aramaga baslamı:tır. Bu sıralarda kabul edilen yeni Anavasamızm 4<>. maddesi «Dev let, herkesin beden ve ruh sağ hgı içlnde yasayabilmesini ve tıbb! bakım görme«ini sağlamakla ödevlidir» hükmünü getırıvor ve bovlere saSlık hi7metlerine veni bir von verılme^inin gerekll olduguna d»gırivordu. Planlı kalkınma doncmlne gırmiş olan Deviet. bu çabalarında basarılı olabilmek ıçın toplumu sağhklı kılabilmenın yollannı aramıs ve Saglık Hızmetlerinin Sosyalle«tıri'mesı Hakkmrfakl 224 sayılı Kanun 5.1 1961 tarihinde kabul edılmıstır Kanunun amacı, sos val adalete ııvçun olarak, lrsanlann en önemli temel haklanndan bıri olan saglık hizme*lerinden yeterince vararlan mak hakkını saSlamak seklinde belirtılmiş ve bu amacı gerçek lestırmek lçin yeni bir örgiıt kurulmustur. Saglık hizmetlerinın sosvallestırilmesi, gelin veya ödeme veteneâi ne OIUTsa olsun. tıp hızmetlerinin, her vatandaşa ücret slınmadan «a2 lanmaji demektir. Ne var kı, tumuvle pözdnüne alınırsa, bu hizmetlerin halkımıza istenilen duzevde vararlı olamadıcı da bir eerçektir Bunun çesit11 nedenleri varmr Bu husus konumuz dışı olriuğundan burada değinmivecegiz. aşamak gerek bu dünyada. Yaşayan gorüyor akla gelmez, hayalden eeçmez ?eyleri bıle.. tnsana uzun bir ömtir gereklı bu yu7den de Bir yıkılıştan nasıl çıkılır. sonra en ummadıgm anda nasıl yeniden yerle bir olunur. bütün bunlan bılmek, oğrenmek için... Y SAĞLIK HÎZMETLERÎNÎ SOSYALLEŞTİRMEDE BAŞARIYA ULAŞMAK İSTENİYORSA, TIP FAKÜLTELERİ BUNA İNANÇLI PERSONEL YETİŞTİRMEK 2ORUNDADIR. Prof: Dr: Rahmi DİRİCAN ATATUHK UNİVERSİTESt OGR. UYESl ruyucu hekimlık hizmetlerini yay gınlaştırarak tedavı edıta hizmetlere aşın talebı onlemek mumkun olamamıştır. Ayrıca. çevre sağhğı ana ve çocuk saglığı, aıle planlaması ve toplumun sağlık egıtiml gıbl temel sağlık hizmetleri da gereğince îüriltülememek tedir.» İZMİR DE GÜZELLİĞİNİ YİTİRİYOR Kıymetli Gazetenizin «Okuyucu Mektuplan» köşesır.de Sayın Tevfik Arcan Beled ve Reisı Osman Kibar'm olumlu icraatından îzmır'ın güzelliğın cen bahsetmışler. l:mır derken ?o?ümUzün önü ne Izmir'ın bıncıt Konak rrey danı ve Bahr:baba Farkı gelır. Bıirfiin Izmır'de «Konak rr.evd^nı» diye bir yer kalmam:ştır. Ttîm meydan kat kat h<ra larla beton >ığını r.aİLnı almı?. bır tutam yeşıllığe sahıp olan Banribaba parkının ıçınde de. asırlık ağaçlan kesılerek beton rığınlan «ınsafsizca» yükselmeye baş!am:ştır. Bütürı heybettyle lzmır'e ve gozlere hitap eden civar terele rı de ;.U:nsız ve dUzensız gecekondular kaplamıştır. Ne yazık ki, Izmlr eski gUzel Kğını para • para • vs yine de para uğruna yıtırmıştir.. Almanya şehırlerıni, Milâno' nun caddelerını, bahçeler ortasında asırlık yapılann ihtişamı nı ve güzelliğım hatırlamamak ve derınden bır ah çekmemek msanın ehnden gelmıyor. Bızden gayrılar, bu işleri, şehırcılıği, grüzelliğinı, ağaç sevgisint nasıl hep bırhkte yürütüyorlar, hayretler içınde kalıyorum ı .. O, cıhana meydan okuyan Kadife Kale'nin perisan durumunu ve daha iki ay önce Meryem Ana'ya kadar yanan ormanlann sımsıyah karalar gıymış zümrüt tepelerimin halıni bana hıç sdyletmeyın, slzin de yürefinız sızlar.. sızlar.. tçınız kan ağlar bencüeyin.. Sevgıler azız dosUarım, L«man Ana ARBATL1 CIHANGIR Say.n C«mal Tura! Genelkurmav Ba^ltanıvdı bir »manlsr. Güclü bir kısıvdi. Hele. «soîcu» falan hiç değıldı. Sola açık olmak söyle dursun, bir gün gelıp Tural pasamn solcu'ukla STjçlandırılacapı akıla gelmezdi bıle.. Ama oluyor işte'.. Bakın MP Kırşehır i yöneticileri topluca partiden avrılmışlar. NeM denı Genel Baskan Cemal Tural'm tutum ve da'ranışları memleket ve partı çıkarlarına aykırıj mış, part; sola doğru itıllyormu? . O^^a ne vaptı, ne dedi Sayın Tural? «Solcu» sayılması nerden ileri gelivor' Yurt gerçeklerını gdrmeve, göstermeye başladıgı ıçın Halk çogunluğundan yana olursan. halk çoğunlufunun yararmı içtenlıkle istersen solcu savılırsın. Buna slısmıslar. bovle ogrenmişler. Tural kövlere ka^abalara kentlere pidıp gprçekçi bır lider olarak konuşuyor. Ça|^a» tıysarljfcn kofullanna uyulmasını istiyor. Turkive nasıl karxımr? Halk ço*unlu£unun iktisadi durumunu düzeltmekle^«<»x«l. eçıtlijt. saglamakla . Bunu bılmek, soylemek, halkı da buna inandırmak buvuk suç. çıkarlan bozulanlann edzünde . Solculule dedıkleri. daha da ileri giderek komunıstlik. vatan hainliğı ile e$ tuttuklan bu . Sımdi raşamasavdık bu eun'eri Savın Tural'ın nereden nereyp seîdığını gorebilir mıydik'' Bunun gıbi daha neleri neİPri. İşte orneğin Bavar. Atstürk'ün vakınlanndan, üçüneü Cumhurbaşkanı. başbakan. 27 Mavıs Devrimiyle alaşagı edılnv.s. uzun durusmalar. idam mahkumluğu. sonra vasına saygı gos^enlerek cezanın müebbete çevrilmesi. derken birkaç yıl sonra «kuvudan adam cıkarmai) kampanvasında özgürlüğe kavuşması Simdi avnı kişi kalkıp bir partj kongresine geliyor «Atatürk'ten ders aldım. onun tılmızi olduŞumu iddia edebilınm. İcap eHigı zaman tekrar ipe gitmek onunla çalışmıs olmanm. ona inanmış olmanın tabıi voludur benım için» divor. Sanki 27 Ma/ıs"ta onu Atatürk dusmanlan iktidardan indirmısler1 Sanki o Atarurk devrimlenni korumak içın sonuna kadar carpısmı». savaşmış! Sanki iktidara gehr gelmez Araoca e7andan Kuran kurslanna. Anavasa dilinin eski haline getirilmps'ne kadar toplutıun her alanindi tam bir gerive dbnüşün 1 önculUgunü rapan, yaptıran o degi! . Ya?avan görü diye boşuna dememişler. Görüyoruî iş*a neler' Bugün ik*idann en guçlü kolruğunda oturan ki?i yarın bakıvorsui sikakta yanından Reçivor. Blrden hatırlıyorstm yaptıgi vanlıs, çirkin lşleri. nıce nice insanın ya^ammı karartan kararlannı, davranıslarım. Nasıl insan içine çıkacak vü7ü buluyor' dive «;aşınyorsun. Çıkamayanlar da var. bucak bucak kaçıvorlar. Bir üamanlar guçlüvmüşler. bir iktidan kötüye kullanmışlar. çevrelerindekı In^anlann nefretini duvuvorlar bu vüzden. îbretle seyredivon:z korkulannı. özür dileven bakısianm A*na ba&'şla'amıoruz hatırladıkçt o saltanatlı piin'enni, ezdiklerini, arîrrasızca verdigi ısrarları unutamıyoruz. «Yaşa vaşa. gdr temasa» derdi eskiler. Yaşamavan bir şev Köremez elbet. Ozellıkle bizde politikacılann. polıtıkaya atılanların sekız on yılda kışılıklerinden nasıl koptukları, nasıl göruş. anlayış değiştırdıklen ortadadır. En îyı umutlarla baslar çoğu. en büyük bir iiç kâğıtçı. bir fır«atçı, bir çıkareı olarak bıtırır sıvasal vaşamını. Nedense kötüye doğru gıderler, iv.ye değil hicbir zaman. Arasan nice ömek sıralarsın zahmetsızce. Bütün bunlar arasında bir Tural paşa olumluya, iviye. \ararlna doğru yürüyen bir politikacı kişıliğivle dıkkati çeknor. Gerçek bir vurtsever olmak. vurdunun geroeklenni bilmekle anlamakla olur. MP Genel Başkanı da bu volu tutmuş. Eu yvizden «solcu» sayıyorîar. partisinden istifa ediyorlar! Yasıvoruz, eöriiyonız, daha vaşarsak daha başka şeyler de goreceğiz. Biz eöremezsek çocuklanmız görecek. Evet, daha çok görulecek şey var. yaşamalı. görmeli. Hıç değilse bır bölümunu... Saglık ve Sosyal Yardım Müdurlügüne bağlı olarak hizmet görecektır. Her ilde, 200 • 400 yataklı ve her türlu uzmam olan bır hastane bulunacaktır. Türklye, bu hizmetler için 16 bblgeye ayrılacak ve hizmetin işleyışı, pılot bölge olarak seçılecek bir ya da Ijirkaç ılde denendiltten ve aksak lıklarsıdedldiktniBCinra. 15 yıl ıçinde kerte kerte bütün Ulkeye yayüacaktır. Bakanlar Kurulu, S.4.1962 gun ve 6/352 sayılı kararnameyle pılot bölge olarak Mus ilini seçmış ve hizmetm uygulanmasına burada başlanılmıstır. Bir yıl sonra hizmet Bitlis, Hakkârı, Van, Ağrı ve Kars iilenne; 1955 yılmda, Erzurum. Erzincan, Dıyarbakır, Siırt, Crfa ve Mardin ıllenne; 1966 yılında Elâ zıg, Malatya, Bingöl, Adıyaman, Tunceli ve Maraş ıllerme; 1968 yılında Trabzon, Rııe, Giresun, Glimüşhane, Artvın ıllerme ve 1969 yılında Nevşehir ve Edirne' ye yayılmıştır. 1973 yılında 12 ıl daha bu hizmetin kapsamına gırmiştir. Sosyalle?tirllmiş sağlık hizrnetlen 19631965 yıllannda hızla basanya doğru giderken, bu yıldan sonra bir duraklama ve hatta gö ze batan bır gerıleme başlamıştır. Üçüneü Beş Yılhk Kalkınma Planı bu durumu şoyle belırtmek tedır: «Sosyalleştirme programı, bzellikle sağlık personelınin gelişmis ıllerde yoğunlaşması sonucu, küçük yerleşme bınmlenne eleman sağlanmasında karşılaşılan güçlUkler nedemyle istenüen bıçimde gelısememektedir. Bu durumda, ozellıkle kırsal yörelere sağlık ihtiyaçlanni karşılayacak hizmetleri göturmek ve ko îlk yıilar, hizmetin uygulandığı 11lerde, hemen bötün sağlık ocak lannda ve hastanelerde hekim kadrolannm tanıamen dolmuş olmasına karşı, 1971 yılı sonunda. sosyalleştirme bdlgelerinde mevcut uzman ve prati"=yen hekim kadrolarının yuzde 65ı, hemşıre kadrolarının yüzde 71'i ve ebe kadrolannın yüzde 35'1 bojtu. Gerileme Nedenleri Acaba 1965 yılından sonra ne olmustur kı bu hizmetta gelişme yerıne bir duraklama başlamış ve kısa süren bu duraklamajı bır gerıleme ızlemıştır? Bunun nedenleri çok çeşitlidır. Bu nedenleri üç temel gruba ay.rmak mümkündür. Bunlardnn en önemlisi hizmeti yürütmekten sorumlu Bakanlığa aıt Kusurlnrdır. Bu kusurlar arasında. tâyin adaletınin sağlanamayışı, mahrumıyet yerlerınde hizmet edenlere bazı avantajlar tanınmayışı. bölgesel orgütlenmeye gidilmemi? olması, sağlık müdürlüklerine yeterince yetki venlmemesi ve hizmet ünitelerinin kurulus ve yerleşmesıne bağlı çeşıtli aksaklıklar sayılabılir. tkınci önemli neden, sosyalleştirilmış sağlık hizmetlsrmin çalışma ve ışleyışi hakkında, ozellıkle politıkacılar tarafından yapılan dayanaksız ve hizmetm temel ılkelerı ıle bağdaşmayan konuşmalarm, halkla hekimler arasında ters duşmelere ve kırgınlıklara yol açmasıdır. Sonunda hekimler hizmetten yıl a rak kaçma yollan aramışlardır. Üçüneü grup nedenler. çaM$acak personel m, hekımınden f tıbbî sekreterine kadar, bu hı?me e uygun ve yeterli bır eğitim görmevişıyle ilgılidir. BAYAN MEMUR ALINACAKTIR Başmüdurluğumüz Şehirleraıası îşletme Müdüılüğunde boş 60 adet \e ileride boşaıacek memur kadrolarının doldurulmasını temınen 31.8.19Î3 gunü saat 14.00de yapılacak sınavda kazananlar arasından yeteri kadar eleman alınacktır. Aşağıdaki şartlara haiz olanların sınava girebılmeleri için nüfus cüzdanı dıploma ve bir adet foto,ğraBa birlıkte en geç 29 81973 gunü mesai bitimine kadar Gayrettepe Yıldız Posta Caddosmdeki Personel Servisimize şahsen müracaatları ilân olunur. ISTANBUL TELEFON BAŞMÜDÜRLÜĞÜ S.4RTL.4B : 1 En az ortaokul mezunu olmak. 2 Herhangı bir tahsıl müessesesi ile iliçkisi bulunmamak. 3 18 yaşından küçuk. 35 yasından gün almamı? olmak. 4 Vucutça gözle görulür bir sakathğı bulunmamak. 5 Herhangi bir teîekkülde çalışır veya çalışıp ayrılmış olmamak. 6 Şahsen müracaat etmeyenlerin dilekçelerine cevap verilmeyecektir. 7 Sınavı kazananlara aylıklan dışında 230. TL. îş Güçlüğü, ayrıca ek mesai yapılması halinde «aat başına 6 ilâ 15. TL. arasında brut ek mesai ücreti ödenir. (Basm: 21244) 6538 Sonuç Bütün bu nedenlerin temelınde yatan ana nedenler ıse, sosyal adalete dayanan humet çeklının sadeee sağlık konusunda ele alınmış olması ve öbür kamu hizmetletınin sosyalleştirilmemesıdır. Eğitımci taruncı, veteriner, iktisatçı ve öbur bilim adamlan henüz kövlere götürülmemig ve hizmetin uygulanmasına alt • vapı hizmetlerinın yeterlı olmadiğı ıllerde başlanmıstır Bu temel sorunlar halledilmedıkçe. sosvalleştırilmış sağlık hızmetmden beklenen favdanın gerçekleçmesi olanağı voktu. Temel sonınlsr halledılmceye kadar vapılmssı gereken en onemh ış. bu hızmet'e eörev alacaklara, meslekî Sğrenime ba;lad.kları ilk vıldan ıtibaren hizmetle en iyi çekilde bağdaşacak bır e&tım saglanmasıdır. Atalanrr.ız «Aeaç vaş iken e»i!irr> demisler. Gelecek yıüarda ülkemizde uvgulanacak tek sağlık planı sosyalleştirilmış saghk rjizmetleri olduguna ve bugüne kadar, bu hizmetin verini tutabilecek başka bır plan ilen süriilemedığıne "öre. Tıo Pakültelerinden Köv Ebe Okullan'na kadar. «ağlık Dersonelı vefıstiren bütün bgretım kurumlannm. prosramlarım, bu hı^mete uvgun nitelikte personel vetiştirecek şekilde veniden düzenlemeleri gerekmektedır. Personel Kanunu çalışarak tahsilini tamamlıyanları mağdur etmiştir. TÜRK HAVA YOLLARI A.O.'DAN Ortaklıgımız ıhtıyaa olarak 150.00ü adet 20 gr.' lık kokulu, presli tuvalet sabunu satın alınacaktır Muhammen bedel 75.000. TLdır Geçicı temmat 2 250. TL.dır. Kapah zarila teklıf mektuplan 27 Ağustos Pazartesi gunu saat 15'00'e Kadar ortaklığımiî Gumüşsuyu Cad. Dersan Han Nc: tfO'dakı Malzeme Mudürlugu'ne verılecektıı Şartnameler aynı adresten temın olunur. Ortaklığımız 24?n sayıla kanuna tfb; değılair. (Basır.: ^(ıit•6) 6536 Plan ve Uygulama Temel ünite^i sağlık ocagı olan bu yeni brs^itün planı şovle ıdı: Yaklaşık olarak 5 000 • 10.000 klşılik topluluklar için, her türlü koruyucu hizmetleri ve hastalann muayene ve tedavısini yürütmekten sorumlu olan sağlık ocak lannda, en az bir hekim ve yeter sayıda sağlık personelinden ibaret bır ekıp bulunacaktır. Kövlerde bu ekıbe yardımcı olarak 2.000 3 000 khilik köv gruplanm kapsavan saglık evleri kurulacak ve her saglık evmde bir köy ebesi olacaktır 100 000 nüfusu kap«avan bir hrilgedPki sa51ık ocsklan grup başkanhkiarına bağlanacak ve her erup başkanlığı böleesınrlp, Sft !io vatakh bir hastane ve gerfkPn ver!°rde saglık merkezleri kunıl^ca' r tır Grup baskanhklan. 11 hudutlan lçinde I I DİYARBAK1R BELEDÎYE BASKANLIĞliSDAy | I 1 ğ = ş 5 = = = = = H 5 • = 1 Belediyemiz Temizlik Işlerl Müdürlüğüne 2490 sayılı | j kpnunun 31 ve mütakip maddesi gereğince bir çöp kamyonu ğ satın alınacaktır 1 2 Bu işin muhammen bedelt (280.000 00) lir» olup geçicl H temmatı (15000) liradır. Ş 3 Kapah zarf ekfiltme usulü Ue yapılacak ıhale 5/EYH LÜL/1973 Persembe g t n ü saat 11 de Encümenimız huzurunda j | lhalesı yapılacaktır. 5 4 Bu i=e ait «artrame hergüîi mesai saatileri dahilinde ğ Temulik Mudürlüğünde görulebilinir. 1 (Basın 21134> 6534 | îilllllilMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIMIIIIIIIIIMIIMIIIIIIIIIIIIIimimilllllmillHllllllll.lllllllllllMnilllniillllllllS Sosyalleştirilmiş sağlık hizmeti bir ekip hizmetidir ve hekim bu ekibin lideridir Hizmetin başarı va da başansızlıgında liderin TO1U büyükrür. Bu nedenle, Tın Fakülteleri filkemiîin ozellikie gerl ka'mış b«I?eler1nde eöntino olarak. inançla ve toplnma vararlı calısrnalar vaomak egiüm ve veteneÇinde hekim veHştirmek zorundadırlar. Bu Iş. kurulmus ve kunılacak Tıp FakOltelerinde, toplum saŞlıgı fijretim ve egi*imine agırlık vermevi perekîi kı!ar Birinci ve tkin^i Bes Tıllık Kalkınma Planiannda , ;Tkça belirtilen bu hımıia. üçüneü BPS Yıllik Pl«nda rtp*milmemış sı üzüntü vericidir. Memurken lıse ve ünıversıteyı bıtırdom. On buçus senelık memunyet hizmetım intıbakiar yapıhrken hıç gdzonüne alınmamıştır. Intibak Komısyonuna yeni hızmete alınacak olan bır memurla maaş farkının olmadığı hatırlatınca; «Beyefendı kanun bu şekıldedir. Eğer 1970 senesınde veya daha evvel mezun olsaydınız ek geçici 36. maddeye göre iki kademe alabıhrdinız. Pakat şimdi adı geçen maddenin uygulanmıyarak 1970 yılından sonra mezun olan lara bu hak venlrrüyor» cevabını aldım. Aynı durumda olan kimselerin bazıianna kanun hak venr bazılarına da vermezse kanunun çelışkiye düser. Bu, eşıtlık ve hak, ükelerine aykındır. Dığer yandan O7el muesseselerde dahi memurlann çalışarak tahsil yaptıklan dikkati çefc Aynı idare 1301 numaralı A. mış «Memunyette ıken görevl Albulak isimli talebevi ikinci ni aksatmamak kaydiyle bir devre B. Çekmeee Lisesinden tahsıl müessesesıne devam eden okulumuza ıretirerelc 40 günden ve bu müesseseden mezun olan fazla tasdikname arahgı ve bir ların maaşına dıploma veya me o kadar devam=i7İıjrı olsn tale zunij'et belgesi tevdı etmek sar benin öSretmenîer kurulundan tiyle memurluğa giriştekj tah ffeçîrilmelç suretivle imtihana sil durumu ile son elde erıği alnrrasms calı«Tİmı*. bunds da tahsil durumuna göre iki tahbaşan saslanamamıstır BTJ olav sıl seviyesi arasındaki gıriş da vine arkada'='anmızın isrnn maa? farkı Uâve edilir» dene üzerine lîtaz edilerek kurulHa rek çalışanlann hakkı bahsedi düzeltilmistir. Bu gibi olaylar lirken kanun yapıcılannın bu gelecek vıla daha cüretkârane nu, çalışarak yararhlık göste olarak vsmlacaktır. renlerden esirgemesi düşünüleSavm Masrif Bakanı: ÖŞretmez. Kaldı ki toplumun yükselme mepİPrimıVin çüven içinde çal'? sinın en önemli yollanndan bi masını sağlam^lısınız H vannmdan emin. dürüst fazfletli *s risi de mevcut kanunlann bel"beler vetistîrelim Ben bir ö§ ğenilmesi vo faziletll çalışkan kimselerin do mükâfatlandırıl refmen olarak bu okrılda: göre ve baglı. me«lpM sprefmi 6n p!a masıdır. na almasmı bılen bir 8§r»tmen Zira Beecaria'nın dedifi çibi «Akıllı ve âdil ellerle şeref ve olarak caiısmava gavret etmek tpvim. Arka^pslanmın ds avnt fazliletlere daeıtılan paralar bekanıda oMuŞima : snciTn «a?reketlenerek asla bitmez ve hiç Ismdır OlnılıımıiTiın d»r*lf>rm« gecikmpden mevvasını verir» ps;Irn»nizi eanı eönülden dileHaksızhSm triderileceğinı ürim mit eriivonım Takdir «Weı;n ^ar Emin ERDONMEZ tstanbul Belediyesi B. Kemal Caplar Hesap tşleri'nde memur ÖKTcrmen