18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 Nisan 1973 Î ' I M o &ÜNÜ YOÂUM 8ı> İWÎ 1>£ TAMAMU0I, GAlETEMiN KAPiSiKDAN Ç M|A Â JOOL. &U &ULUMMA1. VE VE M l l $0KMOA^« ADıMUMA^A (fcilADl...HALEFYAMPu2uiMAM. Y BÜVÜK İUri MRMÜİTÛ. ÖA1ETE KAPtf.iüYO*, BüNPANftAHATiMlOlAH ç TÜJUÜç^irü ÖA>tt VOUAftlNA 3AS Vüfcuy0ftU&&l HAVLİ HlUAMAUf* 3AKA İSA'NIN GÜNCESİ MELİH CEVDET ANDAY • 7 Ayakta duruyordum daha, otur demesinl bekler gıbi. Gerçekte böyle blr niyetim yoktu, bclki de bunun tam tersine, ona biraz da yukardan bak mak istemijüm. Fakat eski muhasebe sefi, kendm den yana yonttu bu harekeümi, yüzündekl gergın lik gevşedi. Eliyle .otur» der gibi ijaret etti bana. Işler eskisl gibi yürüyor mu barı? diye sordu. Yüzüne bakarken gdzum heraen arkasmdaki pencereye kayıyor. dışarda yere doğru değil de uzağa gıdermış gıbı ses çıkaran ace'eci yağmurla aramızdaki cam engelden dturü, eski muhasebe fefinın, bır unema hılesi ile bana, bır akvaryum ya da demz ıçinde goctenldiğı sanısına kapılıyordum. Bu hileyi ben yutmuyordum elbet, ama yağmurdan sonra gelen karsıdaki yapının p#nceresinden bakanlar yutuyorlardı kuskusuz. Oy«a eski muhasebe «efınin üstunde bir damla bıle • yoktu. u Siz gittıkten fonra biraz yalpaladık, dediro. Onaylar gıbi başını salladı. Önumde odacjarın aylık bordrolan duruyordu; eski muhasebe şefı, kendinı biraz zorlayarak öne doğru çıktı, uzanıp önümdeki bordrolara baktı, bajı ile «Ha, anladım» demek ister gibi yaptı, sonra gene arkasına yaslandı. Artık bu işleri başkasına bırakacağız, dedi. Biz buradan gidiyoruz. Vaktimiz gelmış, lun» ne der! Gidiyoruz ve ilerliyoruz, çünkü genciz, flerleyeceğiz. Ben de herkes gibi küçük bir memur olarak atıldım hayata, bunda utanılacak bir çey yoktur. Bakımz, her yaratık önce kücüktür, sonra büyür; bır fidan ağaç olur, küçük bir sarmasık dalı, koca bir evi sarar. Canlüarın hiç birl büyümek istemiyorum diyemez. Çünkü elinde değildir onun... O sırada ^aşılacak bir şey oldu; sinemalarda •es verme makinesınin bozulması ile fılmm oyuneulan nasıl konusma taklidi yapar ya da bizimle «lay eder duruma düserler ve hiç haberleri ve suçları yokken bütun seyirciyi sinirlendirlr, salonun ıslık sesleriyle dolup tasmasına yol acarlarsa, eski muhasebe şefinin konusma sesi de birden Syle kesildi ve karşımda, dudaklan, kollan, elleri (hep açık ve yarı yukan dönük duran elleri) oynayan biri kaldı. tlk kez başıma geliyordu boyle bir şey. Elimde olmadan topukltrtmla yere vurdum. Sözlerini sürdüren ve ayaklarımı görmedıği için bu topuk sesinin nerden geldığini anlayamayaD eski muhasebe sefl bir an durdu, yere bır goz atüktan sonra: .. Sizi elinizden tutuyorum, diye ekledl. Makine düzelmişti, ama bozuk temelinden onanlmadıgı için arada bir gene kopmalar oluyordu. ... Ithal Ambarlan ve Uluslararası Elektronık Birliği Kurumu'nda bir mutemetlik açıldı. Ben de o an... fakat damsma... dedim. Nasıl ol. sa.. verdızn. iyi bana bırakın, elbet... beni mahçup etmeyeceğinizden eminim. Size her zaman yardımcı alacağım. Sizin de buna karjıhk.. sanırun. Çünku sor... Fakat burada çürüdüks».adam olamazsıru Kesıle sçıla sürüyordu eski muhasebe fefinin konuşması. Ben de sakın sakın dınliyor, bu kopukluğu ona belh etmiyordum. Çunkü arada bır kesılmelere karşın anlıyordum açtığı konuyu: Bana yeni bır ıg bulmuıtu eski muhasebe *efim. Bundan ötürü gururlanıyor, yeni isunın »imdikinden daha yüksek bır is olduğuna beni inandı rarak bu iyiliğınin tadını çıkarıyordu.. Arada eksik kalan sozleri ben kafamdan tamamiayabilirdım. Bence butün konuşmalar gerçekte böyleydi; insanlar duşuncelerını hiç bir zaman tam olarak anlatamıyorlardı, çünkü tam olarak düsünmuyorlar, ddşünemıyorlardı. Onlan çaba har cayarak, el yordamt ile anlıyorduk. Anlasmazlık ların doğması da bundan oluyordu çoğu zaman. Dınlemek bir yorumdan başka bir şey değildi. Ayrıca, baştma ilk kez gelen bu saşırtıeı durumu anlatmağa kalksam, kabil değil mandıramaz dım onu. Nıtekim heraen ertesi gün gittiğim kulak uzmanı doktor da inanmadı, beni bir sınir doktoruna gonderdi, yanımda telefon etti ona, •Kulağmda bır şey yok.» dedi. Sınir doktoru ıse kesti attı: «Olmaz öyle şey, size dyle gelmis>, diyerek sinir tedavisıne ginsmişti. Bana oyle gelen şeyle, gerçekten olan sey arasında benım bakımımdan bir fark yok+ur. Hattâ gerçekten olan değil, bana ulaşabilendır yalnız önemli olan. lthal Ambarlan ve Elektronık Birliği Kurumu'nda başıma gelenîerın nedenini bugüne değın oğrenmış değılım, bilmiyorum; ama önemli olan bu değil, bana ulasan, bana değinen şey. Bu yuzden her gun sorguya çekiliyorum. Olayın hangi olayın? patlak vermesi ile (U dü|ünce yavsş yavaş kafamda yer etmeğe başladı: Bız gerçeklerle doğrudan doğruya ilışkıde değiliz, hiç bir zaman da olamayacağız. Bambaşka bır ij gören bir ağia çevrılıyız bîz, ya da dısına çıkma olanağından yoksun bulunduğumuz bir srvT Içfets ! de >uzüyoruz. Niçin saklamalı, bizi etkileyen, olayın kendısi değildir, onu duyuşumuzdur. îşte ıçinde bulunduğumuz ağ ya da sıvı gerçekleşünvor bu haberleşmeyi. Onun işleyiş biçimine bağh bizım yazgımız. Bir 51uden mektuplar alıyorsak, o daha olmerniş demektir; bizim gözümuzde ancak mektuplar kesildiğınde ölür o, gerçekte ise çok daha önce ölmustür de postanın uzun yolu nedeni ile yaşamını uzatmak zorunda kalmıştır. CDevamı vaı) Millî mücadelenin ilk yıllarından ilginç belgeler Hıfzı Veldet VELİDEDEOĞLU II.K MECLtS'TE REFORM GKUBU tlk Tür'kiye Büyuk Millet Meclisı'nın kuruluşunun uzerınden bır yüa yakın bır sure geçtıkten sonra, Meclıs uyelerınin ıktısadî, sosyal hattâ kulturel eğılimlerine gore kendüiğınden ıkı «Grup» oluşmuş, bir çok konuda bu Gruplar arasında, zaman zaman çok şıddetlı tartışmalar geçmıştı. Zaten, bırçok sahnesıne kışısel olarak tanılı olduğumuz îlk Meclis goruşmelennde, kımi zaman önemsız bir konu ıçın haftalarca ugraşılır, çekışmeler olur, basıt hattâ çocuksu tartışmalar geçer, ancak Tıârk'un varlığı, Türkıye' nın bağımsızlığı, ulusun egemenhgı soz konusu olunca, her turlu goruş aynlığı bir yana bırakılır, koca Meclıs şahlanır, tek bir %'arük, tek bır ruh halınde sa vaş azrmni ortaya koyardı. Sakar ya zaferınden once duşmanın top sesleri Ankara'dan duyulmaya başladığı halde, bu Meclis yenn"derr kıprrdamtonıstı. Bu sutunlar da çıkan 11 Mayıs 1971 tarıhli yazımda belirttığım gıbi, hem Meclıs Başkanı, hem hulcumetin bası, hem de Başkomutan olan Mustafa Kemal Paşa, Meclis tıyelen arasındakl bu ruh ve yüreklilik bağlantısım sımsıkı tutarak onla rı asıl amaca, vatanın kurtuluşu amacma, yöneltmesınl bilmıştı. «Lıderlik» demek, zaten bu demekti. okuyorum. «Orijinalinin» diyorum, çunku bu belgenın 5, 6, 7, 8'inci maddelerinde kurşun kalemle yapıhnış ekleme ve değıştirmeler var. Bu belgeyi bana Izmır Konak Eczanesi sahibi Sayın Eczacı Reçit Sayer lutfedıp gonderdi, kendisıne yiırekten teşekkür borçluyum. Sayın Sayer, fotokopiye eklemiş olduğu 6 8.1971 tarıhli mektubunda harfı harfıne şu bilgiyi vermek tedu: TBMM'de Mustata Kemal Paşa, Camhurbaşkam seçildikten sonra konuşurfcen .. göre çok ileri düşünce ve llkeleBu bölümler sadece başlık harin yanında, o çağ için bile çok linde olup, numaralanmamıştır. gerı sayılabilecek ilkeler yer al» Yalnız madde numaralan vardır. «Program» başhğını taşıyan bu mıs bulunmaktadır. tüzük tasarısı, son maddesıyle bır Güttüğümüz Amaç lıkte 39 maddeden oluşmuştur. ' İlk Meclistekl Siyasal Gruplar «Tüzük Tasarısı» deyimıni ku^ landım; çünkü orijinahnde «Prog. üzerine birçok yayın yapıldığı ram» denilen bu tuzük, gerçek bır ' halde programdaki kimi madparti tüzüğü değildir ve «Islahat delere ve ozellikle birkaç madde Grubu> da gerçek bir parti deuzerinde kurşun kalemle yapılğildir. Bu nokta onümdekı belge mış olan ekleme ve duzeltmelenın son maddesi olan 39. maddede re bakılınca çoğunluğunu Meo şoyle belirtilmiştir: lısteki «Ikinci Grup» milletvekil lennin oluşturduğu anlaşılan bu •Reform Gnıbn şimdlJik parti olarak kurulmuş olmadısından,' «Islahat Grubu» üzerlne, elimizd%ki düzeltmell orijinal prograkurucularının ayrıca' belirlenmema dayanılarak bugüne değia sine gereklilik gorulmcmiş, Grnba herhangi bir yayın yapıldığını jriren butun sa\ın milletvekillerm gdrmedik. Mektubunu yukanya den her bıri ayrı ayrı knrucn saProgramın bölümlerl aktardığım Sayın Eczacı Reşit >ümıştır; bunlar eşit hakka sahip«Islahat Grubunun Programı» tirler.» Sayer, elindekt orijinal metnin başlığını taşıyan bu tüzuk'tasarı fotokopılerinden birini de basBu açıklamadaki cŞimdıük» sı, «Mukaddeme> denilen bir baş kasına göndermiş olsaydl, her deyimi gosteriyor ki, Reform langıçtan sonra 1) Temel ilkeler halde bize bildirirdi. Zaten bu Grubu bır sıyasal parti olma(Mevadı esasiye), 2) Yürütme yazı dizisi «tarihsel bir buluş» (Idare), 3) Maliye işleri (Umurı makla birlıkte, ıleride kurulacak bir partının mayasım, çekırdegi 1 nîteliği taşımayıp, Ulusal Kurtu malıye), 4) Adalet işleri (Umurı luş Savaşının ilk yıllanndaki Iki ni teskll edecek şejrilde düşünuladliyel, 5) Müli eğıtim işleri önemli metnin yeni kuşaklarca muştur. Ba'îka bir deyımle, bu (Umurı maarif), 6) Sağlık işleri ar.lasılır duruma konuîması ama grubu meydana getiren Türkıye (Umurı sıhhıyel, 7) Şer'iye ve cını gütmektedlr. Büyük Millet Meclisı üyeleri, evkaf, 8) Bayındırlık işleri fUmurı nafia), 9) tktisat, 10) Ulusal vatanın duşmandan temızlenmesınden sonra bır parti kurmak savunma (Müdafaai miiliye), • Y A R I N : 11) Telgraf ve posta, 12) Guveniçin şımdicîen kendılenne uygun Grup tüzüğünün lık, (ınzıbatl, ohnak üzere 12 bö gelen ilkeleri «program» dediklelume ayrılmış ve en sonuna, ri bu tuzuk taslağı içinde toplabaşındaki ilginç «Maddei münferide» başlıkh tek yıp saptamışlardır. Bu tüzuk «Giriş» bir tnadde içinde, son hükumler taslağının içinde sonraki yaeklenmijtir. zılarda görüleceği gibi çağına olmalı; çünku hurufat (yani harf lerin) dizisi mezkfir matbaanm di zilerini andırmaktadır. Babam se «Islahat Grubuna ait, fotokopi nelerce önce vefat etmistir. Bu sini takdim ettiğim Tüziiğü, Bi separat o devirden kalnuı orijlnal rinci Meclis'te Kastamonu Mil dan yapıldığını gosteren hiç bir letvekili olan babam Dr. Soat Sa işaret yoktur.» yer'in evrakı arasında buldum. Sa>ın Eczacı Reşit Sayer'in baBu tabaka gazete kâğıdı ttzerine sım konusundaki tahmini doğruönlü arkalı olarak basılmış olup, dur. Çunku lutfetmiş oldukları uzerinde hiç bir şahıs ismi ve im fotokopı tıpkı ilk Turkiye Büyük zası yoktur. Nerede ve hangi tarih Millet Meclisınin zabıt cerideleri tc basıidığını bildiren bir işaret (tutanak dergılerDnın basılmış ol •\e matbaa ismi de yoktur. Zan duğu karakterlerle ve sayfa bonımca o dcvirdeki Meclis Matbaa. yutları eşıt olarak, her sayfa ıki suıda bir separat olarak basümıg sutun halinde basılmıs. Bu neden le bunun Turkiye Büyük Millet Meclisı Matbaasında basıldığı ke sin olarak kabul edılebilir. MALKOCOĞLU yazan veçizen:Ayhan BAŞOGLU Temeldeki görüş aynlıklan KILIÇ İlk Meclıste grupların oluşmaya başlamasına temel olan göruş aynlıklan o zaman, «terakkıperverlık» sozcüğuyle deyımlenen UericiUk ve «muhafazakârlık» sozcugüyle deyimlenen tutuculuk eğiUmlennde doguyordu: «Birinci Grup» üyeleri, ilen duşuncelere daha açık kisıler gbrunümünda idıler. Bunlar arasında sosyoekonomık gorüs bakımından liberal olanlar bulunduğu gibi, sosyalıst egilımli olanlar da vardı. Kısacası, Bırinci Grup, bır parti olmamakla birlilrte, ıçe nsınde kendıne özgu yelpazesi bulunan bir kıtle parUsi gorünumundejdı. Ankara Mılletrekili Mustafa Kemal Paş& bu Grubun «tatu't» lıderı ıdı. «tkinci Grup» üyelerinin İse b« lirli sosyoekonomllî görüşlen yoktu denüebılır. Bununia bırlilc te, ıktısadi konulardaiı çarpışmalaroan anlasıldıgına göre, bu üyeler iktisadi alanda daha çok liberal, eskı leodal düzene bağlı kişilerdi. iktisadi bakımdan tutuculukları da buradan geliyordu. Aynca bunlardan çogu «şenat duzeni» nden yana idıler. Hattâ buyuJc bir bolümü, ülkenin, Tanzımattan bnce olduğu gıbi, yalnız şeriat kurallariyle yönetitaıesi ge reklıliğıne inanmış bulunuyorlardı. «Men'i Müskirat Kanunu» (yani Içkı Yasağı Yasası) tartışmalannda bu konudaki gdruşler daha belirgm bıçımde su yuzune çıkıruştı. Ikınci Grubun bellı bir liderı olmamaKa bırlıkte, Erzurum mılletvekili Hüseyın Avni Ulaş, lıder gbrunumunde ıdı. Kısaca degindiğim bu 180 der»celik goruş ajTilıklanna rağmen, az once belirttığim gıbı, Mustafa Kemal Paşa, güçlu ve ınandıncı bir ulusal önder olarak, bütün bu ayrı düşunceli Meclıs iıyelerini yurdun düsman salgınından kurtarüması ereği üzermde bırleştirmeyi başarmış, kendinde topladığı yetkiler bakımından «Dıktatör Meclis» sıfatiyle niteleyebileceğimiz bu Meclisin kendi içinde en genis özgürlük ve demokrasi havasının yaratümasına olanak sağlamıştı. Baa kişilerin sandıgı gıbi, Mustafa Kemal Pasa'nın diktası altında değildi bu Meclis. Hattâ Meclis, Sakarya Savası sırasında bir yasa ile, O'na bütün kendl yetkilerinl vermiş olduğu zamanlarda bile. Grubun goruniırdeki başkanı Erznrmn Mebusn Hüserin Avni Ulaa. DIŞI BOND EVE.T. S A U3K1DA AM>SVE.ÜCU BENl'MLE "X DÜELUO EiOfe eetc TİFFANY JONES O SlCACkV. 8 ı K ' OCÜLPA.. .*. GARTH Reform Grubunun karakteri «Islahat Grubunun Programı» başhğını taşıyan uç sayfahk bır belgenıa orijinalinin fotokoplsinl
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle