Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET 7 Şubat 1973 Dünyada Bugün Dış haberîer Politikada sorunlar Petrol şirketleri son gelişimlerden endişeli LONDRA Ingıliz petrol şirketlerının sozcülüğünü yapan «Petroleum Press Service» adlı bır dergı, son sayısında, petrol ureten ülkelerin fazla zengınie* melennın «zararlı» olacağını öne surmüştür. Bılındığı gıbı, petrol üreten ülkeler, aralarında vardıklan bır anlaşma ıle, yabancı petrol şırHetlerının hısselerını azaltma ve petrol üretımınden alınan devlet pajını arttırma yoluna gıtmıştır Petrol. ureten ulkelenn bu tu tumuna karşı gınşılmış bır karo panya nıtehfı taşıyan makaleye gore, petrol ureten ve bu üretım den buyuk paralar sağlayan ku çuk ulkelenn uluslararası para pıyasasına süreceklen buyük sermayeler başta dolar ve sterlin olmak üzere. dığer «Sağlaro paraları» tehdıt edecektır. Dergmın verdiği rakamlara gore, petrol üreten ulkelenn ulusal gelırlen, 1966 yılında 4.5 mılyar dolar (62 mılyar TL.) ıken bu meblâğ 1972'de 15 milyar dolara yukselmiştır ve 1980 yılında 56 mılyar doları bulacaktır. Dergının ıddıalarına göre, bu gıbı kuçuk ulkelenn büyuk sermaye bırıkimı yapmalan, dığer ülkelerı deflasyonıst bır polıtıka ızlemeğe mecbur etmekte, dolayısıyle ışsızlığe sebep olmaktadırlar Dergı, son olarak petrol gelırı yüKsek ulkeler bu yollara basvurarak uluslararası para piya sasında ıstıkrarı sağlamadıklan takdırde, petrol tüketen ülkelerin, petrol tüketımlerını azaltarak, daha pahalı, fakat kendi topraklarında üretılen enerjiyı kullanma yoluna gidecekleri tehdidını savurmaktadır. (a.a) Biyolojik ve sosyal allerjıler lerıiyi bılmeyen yoktur. O kadar yaygmlaşmış bır kelımedır kı bu, mecazi anlamdaki kullanıl)şı halk arasına yayılmıştır. Sevmedıği bır ınsana alerji duyduğunu soyleyen çok kısije rastlamışsınızdır. Aslmda alerjiı ciddi bir hastalıktır. Saman nezle«ı, urtıker, astım gibi pek çok rahatsızhğın izahı alerjıde. bulunur. Sadece Amerika Birleşık Devletlerı'nde alerjiden rahatsız olan 31 mılyon insan varcTır ve yılda ortalama 3000 kişi alerjiden olmektedir. Yakın zamana kadar alerjiye sebep olan olay, kesinlikle anlaşılamamıştı. Kımışige ve Teruko Ishızaka adlarındaki Japon kan koca iki doktor, bu olayı tesbıt ettıler. Buna göre v\ıcud» gıren yabancı maddelere karşı savunmaya • gecen organizma, «Ig E» ya da «immunoglobulin» dıye isimlendirilen bir madde salgıhyor. Bu «Ig E», diğer savunma matfdelerine oranla, kanda daha az bulunuyor. Ne var ki, «Ig E» hucrelerinde, diğerlerın1de rastlanmayan alerjık «Histamipe» unsurlar bulunuyor. Vietnam Barış Konferansı 26 Şubat'ta Paris'te başlıyor WASHİNGTOV Beyaz Saray'dan dün açıklandığına gore, "Vıetnam'da banşı garantı etmek amacı ile ve 12 ulkemn katılacagı konferans, 26 Şubat'ta Paris'te başlayacaktır. Konferan sa Sovyetler Birliğı ıle Çm de ka tılacaktır. kes anlaşmasında tur. ongorülmüş. Washington *e Hanoı'de aynı zamanda yapılan açıkJamada, Ateşkes, anlaşmasını ınızalayan taraflar olan Birleşık Amenka, Güney Vietnam, ve Vıetkong ile, Vıetnam'da Ateşkes uygulanması Konferans, Bırleşik Amerika nı denetlemek için kurulan Ulus adına Henry, Kissingfer ve Kuzey lararası Komisyonun dört uyesı Vietnam adına da Le Duk Tho' Kanada. Polonya, Macanstan ve Endonezya'dan baska Ingıltere, nun Turüttüğu göruşmeler s o Fransa, Sovyetler Bırlığı ve Çın'nucunda imzalanan Vietnam Ateş in de konferansa katüacagı bıldırılmıştır. Bırleşmis Milletler Genel Sekreteri Kurt Waldheım de konferansta hazır bulunacaktır. Öte yandan Paris'te bulunan komunist dıplomatik kaynaklannın belırttiklenne göre Vietnam barış anlaşmasını garfcntı etmek için duzenlenen Uluslararası Kon ferans Dışişlerı Bakanlan dıizeyin dp olacaktır. Kaynaklar, Birleşık Amerika Dışişlerı Bakanı Wıllıam Rogers'in konferansa katılman kararlaş tırdığını ıfade etmışlerdir. Kaynaklar, konferansın açılış bolümunde ve bır sure ıçın Fran sa Dışişlerı Bakanı Maurıce Schuman'ın konferansa başkanlık edeceğıne ısaret etmışlerdir. Schumann ve otekı dıplomatik kaynaklar, sonra, konferansın bas kanlığını Bırlesıpış Milletler Genel Sekreterı Kurt VValdheım'e teklıf edecekler ve Baskanîığı Genel Sekretere bırakacaklardır. CTHA) Yeni bir aşk ERGUN BALCI olitıka Ue aşkın ne ilgisi var demeyin Ekonomının, uluslaraıası dazeyde gıdeıek askeri gucun yerlnı aldığı. başdondurucu teknik gelişımın toplumların bunyelerınde buyuk çalkanülar yarattığı çağımızda sıyasal ve iktisadi etkenler, ıçtenlık derecesı şuphelı olsa bıle. yeni aşkları zorunlu kılmaktadır. P Â Bu gerçeği çok iyi değerlendırerek Pekır. ve Moskova ziyaretlenni yapan Başkan Nıxon, Vietnam savaşında kazandıgı •gelmış aeçmiş en büyük hombardımancı» ünvanının yanı sıra, sıvasal ılişkılerde romantik' dönemin başlatıcısı olarak da herhalde tarıhe geçecektır Nitekim Nixon'un Moskova ziyaretmdpn sonra Sovyet Rusya'nın ABD'den buğday satm alması ıle baslayan ve kısa süre içinde teknik. iktisadi ve ticari alanlara yayılan iki dev arasındakı yakınlaşma dünya basmına «Love Story Aşk Hikâyesı» başlıkları ıle yansımıştır. Uluslararası iliskilerde aşk! Kavganın hiç bir sonuç vermeyeceğı anlasıldızı dönem'erde. sıyasal ya da iktısadi etkenlerın zorlaması ıle ortaya cıksr. Akılcı görus. bu zor!amaların patlamaya dönüşmesıne meydan vermeden tutumunu gerçekçı ve esnek temellere oturtan tavıze \e ısbirliğıne yanaşan davranışı öngörur. 19'uncu asırda Marx'ın Batının sanayileçmiş ülkelerinde oluşacağmı ılerı surdüğu sosyahst ihtılâl gereklesmemiştır. Zıra Avrupa burjuvazısi işçi smıfına taviz üzerine tâviz vermiş. d'inya çapır.dakı yağmadan pay almasını sağlamıstır. Batı kapıtalzmi, bünyesindeki çeliskınin içine düşmüs, bir yandan daha çok kâr etmek için işçi ücretlerinı kısarken. dte yandan üıettiğl malı gıttıkçe fakirleşen yığınlarm satm alamaması olgusu ıle karşı karşıya kalmıştır. Emperyalist politika bu noktada imdada yetısmiş. ıçerde alıcı ve yatırım alanı bulamayan üretim ile sermaye fazlası dış pazarlara akıtılmış. uçuncü dünvadaki ucuz ıs gucü ile zengin madenler. Batının astronomik kârlarının kaynağmı meydana getirmistır Avrupa burjuvazisi ancak bu kâ'dan işçi sınıfına da pay verip. o sınıfa yasalarla sayısız hak tanıdıktan sonra varlığını guven altına alabilmiştır. sııçlusu 6 fasist polis, dün Frarikfurt'ta hapse hüküm giydi FRANKFÜRT Bir Prankfut mahkemesi, Ikinci Dunya Savaşında 30 bin kadar Rus ve^»olonyalı yahudinuı öldürülmesinde rol oynayan altı eski polisi 2,5 ile 15 yıl arasında değisen hapis cezalarına mahkum etmiş tır. Mahkeme sanıklardan beşinin Sınsk ve Stolin gettolannı kuşatan ve 1942'de kurbanlan toplu idama götüren polis tafeurunda gorevli olduğunu, altıncı sanığın ise SS'lerın guvenlik polisinden olduğunu açıklamıştır. SanıkJarın" duruşması 14 ay sühnüş ve mahkeme heyetı ikı defa îkinci Dünya Savaşmdan önce Polonya* topragı olan, fakat artık Sovyetler Birlıği sınırlan içinde bulunan nazı suçlannın ışlendığı yerlerı zıyaret ede1 İsrail, geçen yjl ABD'den 7.5 milyarlık silâh aldı,, Malıye Bakanı. Amerıka'nın geçen yıl içinde Israıl'e Phantom uçakları sattığını sdylemiş ve 1973 yılından da Israıl'ın Amerıka'dan «Skyhawk. tepkili uçakları v e dığer onemlı savaş malzemesı alacağını, ümit ettiğini söy ı lemiştır. * Maliye Bakanı. bir Musevi der neğının toülantısında yaptığı konuşmada, tsrail'ın sadece ihtiyaç ] ların masraflarını karşılamak üzere gunde 360 000 dolar (5,5 mil yon TLı harcadığını sdylemiştır H'ASHİN'GTON Bırleşık Amenka'ya resmi olmayan bır ziyaret yapan Ürdün Krah Hüseyın, dün Beyaz Saray'da BaşLeman KARACA kan Nıxon ile bir saat 10 dakika süren bir görüşme yapmış ve Ue goruşme sırasında Ortadoğu bunalımı gözden geçırilmiştır. Aüiiâ DORSAY ^ Hüseym, Başkan Nixon ile goruşmesi sona erdikten sonra, Evlendıler !S£ berabennde bulunanlarla birlik Istanbtll 6 Şubat 1973 ~ te Dışişleri Bakanlığına giderek Dışişlerı Bakanı Wıllıam Rogers ile de yemek sırasında gonişmüştür. (THA) , (Cumhurıyet 769, KUDÜS Israil Malıye Baka nı Pinhas Sapir'in açıkladığına gore, Israil. geçen yıl ıçınde Amerika Birleşik Devfetlerinden 500 milyon dolar (yaklaşık olarak 7.5 mılyar TL) defennde sı lâh satın^ almıştır. o 44 Hindistarida kötü beslenmeden her yıl 1 milyon cocuk ölüyor TENI DELHI Hıntlı bır bes lenme uzmanına gore, Hmdıstan'da kotu beslenme şartlan >uzunden her > ıl bır milyon çocuk olmektedır. Haydarabad Beslenme Enstıtüsu Muduru Dr. C. Cooolon verdiği bır konferansta, bır milyonu askın çocuğun, kızamık çiçeğı, oksuruk, tuberkuloz gibi hastalıklardan olduklerını, ancak, bu çocuklann beslenme sartlannın duzeltılmesı halınde kurtarılmalarının mumkun olduğunu ıleu sürmustur. Amerika'ya giden Hüseyin, Nixon'la görüştü Günümüzün çelişkisi ve enerji açığı 19 asırda burjuvazi ile işçi sınıfı ara.'inda kendini gösteren bu çelişki. günümüzün dünyasmda sanayıleşmış ülkelerle az gelışmişler arasında gittıkçe artan bir hızla gelişmektedir. Ve Avrupa burjuvazısi r.asü bir noktadan sonra. işçi sınıfına taviz vermeden varlığını sürdüremi}eceei döneme gelmişse. çağımızm sanavileşmış uluslan da uçüncü dünyaya ta\iz vermedikleri Ukdırde kendi gelişmelennın büyuk ölçüde baltalanabileceği noktaya ulaşmışlardır, ya da ulaşmak üzeredirler. Bueün gelışmiş ülkelerin en önemli sorunlarından biri enerji açığı problemidir. lstatistiklere göre, Birleşik Amerika'nm elınde 65 yıllık petrol ile 50 yıllık tabil çaz rezerv'i kalmıştır ve derhal yeni petrol kuyuları acılmadığı takdirde ABD 1985 yılında tum petrol talebinin yarısından fazlasmı dışandan ithal etmek zorunda kalacaktır. Batı Avrupa ıse petrolünün " > 97'sini dışar< dan ithal etmekte, hiç bir kaynağı olmayan Japonya tamamen Ortadoğu'ya dayanmaktadır. Amerika'da vetkilileri kuskulandıran boyutlara ulaşan enerji sıkıntısı, ABD'nin dış politikasına yansıma eğilimini gostermiştir bile 31 Ocak tarihli «International Herald Tribune» gazetesi, ABD devlet adamlannın. îsrail'i destekleme politıkası ile, Arap petrolüne gittikçe daha çok duyulan gereksinme arasındaki çelişkiyi kara kara düşündüklerini bildirmektedir. Kimi yetkılilere gore. tsrail'ın pek hoşuna gitmese bile. Ortadoğu'da Arapları ıtucendirmeyecek bir çdzüme bir an önce ulaşmaya çabalamak, Washmgton'un uzun vadeli çıkarlarma daha uygun olacaktır. Öte yandan pahalı ithal petrolüne ödenen para, denizaşm giderlerde kısıntı yapılmasını gerektirecek, bu oluşum da Avrupa'daki ABD birliklerinde arzu edılenden fazla indirim yapılmasına yol açabilecektir. Yapılan hesaplara gore. halen günde 6 milyon varıl petrol ithal eden ABD. 1980 yılında dışandan 15 milyon varıl petrol almak zorunda kalacaktır. Çağımızda başdöndürücü teknik ve bilimsel devrim, ilginç bir şekilde bir yandan sanayileşmiş ülkelerle, üçüncü dünyanm gelişme düzeyleri arasmdaki uçurumu derinleştirirken, diğer taraftan ortak çıkarları bakımmdan iki blcku birbirine y^klaştırmaktadır. 19. asır Avrupa burjuvazisinin işçi smıfına, Sovyet Rusya'nın, Birleşik Amerika'ya yaklaştığı gibi. Üçüncü Dünyanm teknolojik gelişiminin anahtan sanayileşmiş ülkelerde. bu üikelerin gelişme hızını sürdürebilmelerinin anahtan ise üçüncü dünyadadır. Uyanmakta olan, hakkını arayan, eski ilişkileri temelinden sarsan bir üçüncü dünya. Sili ve Peru yabancı şirketleri millileştirmekte, Kaddafi Batı Avrupa'ya ter döktürmekte, îran Şahi gerekirse ülkesindeki tüm petrolu kontrol altına alacağını söylemektedir. Kavga ve zorlama hiç bir çözüm getirmeyeceğinden, Ister istemez yaklasacaklardır zenginlerle yoksullar. Avrupa burjuvazisinin işçisine taviz verdiği biçimde sanayileşmiş ülkeler de az gelişmiş, ya da gelişmekte olanlara taviz vereceklerdir. Başkan Nixon ile Birincl Sekreter Brejnev, gerçekçi bir görüşle geçen mayıs'ta aralarında «Aşk hikâyesini» başlatmışlardır. Günümüzde ise tarihi ve ekonomik koşuUarm baskısı ile yeni bir aşkın eşiğine gelmiştir dün>"amız. Sanayileşmiş ülkelerle, az gelişmişler arasında başlaması gereken «Aşk hikâyesi.» Ama şimdiye değin olduğu gibi tek taraflı sömürüyü öngören ılişki değil, eşit hak, karşılıklı saygı ve alış verişe dayanan işbirlıği. Ateşli ya da pek içten olması şart değildir. Fakat iki tarafın da eşit pay almalan, dünya sorunlannın ancak küçük, büyük tüm ülkelerin katkısı ile çözümlenebiieceğinin kavranması gereklidir. Tarihsel gelişimin kaçınılmaz zorunluluğudur bu. Vucuda yabanC^ «ıadde girin ce. «Ig E» hücreleri hıstamıne ve di£er maddeleri açığa çıkartıyorlar; böylece alerji başlıyor. Çıçek tozundan penisihne, hayvarf tüyunden sıgara dumanına kadar pek çok madMe alerji doguruyor. Vucudun alerjiden öncelikle etkilenen bölifmleri, teneffu5 yollan, deri, sinüirim sistemi olarak biliniyor... Sözünu ettiğimiz biyolojik alerjınin yanında, bir de sogj'al aler:ıler vardır. • Meselâ «sermaye ürkektir» sözü, boyle bir alerjinin'ifadesidir. Eğer yonetimler istikrarsız, yoneticiler kararsır olursa, piyasa da bundan etkilenir. Böyle bir eğılim sermayede alerji yaratlr; kaçınr .. Avnı sekilde devleti meytfana getiren bütün unsurlann, benzeri gelişmelere karçı alerjisı vardır. Memurlar, hayat şartlarınm bütun zorluklarına rağmen ç^Jışmalarını yıiruiurken bazı alerji yaratıcı eğılimler ortaya çıkarsa, hastahk da basgosterir. 1950'lerin başında Amerika Birleşık Devletleri, böyle bir olaya «ahne olmuştu. McCarthy adınciaki bir^olitikıa,' butün devlet gorevlilerTnfh^îfotnTmVP blduğum soylüyor, en küçuğünden en büyuğune kadar pek çok memurun Sovyet ajanı olduğunu iddia ediyor6*u. Butun Amerika bu akımın caLİbesıne katıldı. Memurlara karçı toplum tepki haline firdl. Sonra bu McCarthy^ıin bir sahtekâr olduğu, hiç bır delile cayanmadan etrafa çamur attığı anlaşıHı. Kendisi de politik hayattan silindi gitti. Ama Amerikan Devletine, verebileceği zarann azamisini vermişti. Kara lısteler, rforusturma komisyonlan ve yüzlerce memurun lekelenmesi, .ortaya Foster Dulles'cı polıtikayı çıkarttı. Dunya hâlâ banşa ulaşroak için o 1950' lerın havaslnı temizleraeye uğra$ıyor. Ve Eisenhover'den sonra gelen Başkanlar. devlete seçkin elemanlan çekebilmek için, memurlar arasında doğan bu alerjiyi yenmek için çok çalıştılar. Mc Carthy'cilikten Aroerikan tfevlet n^ekanizması en az bir on yıl kaybetmiştir. Aynı ha<tah»ın bizde de belirmesini asla istemeylz. Devlet memurları için listeler hazırlanması, bğretmenlere Meclis kürsusünden çatılması gibi gelişmeler, Turkive'ye zarardan başka bir ?ey sağlamaz. Dunyanın barıs ve Cumhuriyetimızin 50 nci yıldonumu gıinleııne girdiği sırada, kimsenin böyle bir ortam yaratmaya hakkı \oktur. Sonra yaptıkları vanlarında, mutlaka silınip gıderler. Ama verdikleri zarar bizlere kalır. Waldheim'e doktorluk fahri verildi Hındıstan'ı zıjaret etmekte olan Bırleşmış Mılletler Genel Sekreterı Kurt Waldheim'e dun Javarharlal Nehru Üniversitesı Fahrı Hukuk Doktorluğu payesı verilmiştır. > .V 1973 yılında KİŞİYE DAGITILACAK 100.000 LİRA 25.000 ÜRA 49825 TALlHIİYE 1000 LİRALAR, 1000 LİRALIK TAHVÎLLER VE . 1000 LİBAYA KADAR •PARA İKRAMİYELERİ 75 ADET BANKASINDA 100 ADET Dolarm değer kaybedişi Almanya'yı karıştırdı BONN Federal Almanya bor salannda Amerikan dolarmın değeri düşüşünu dün de sürdürürken, Şansölye Willy Brandt, dun sabah Ekonomi ve Maliye bakanlarını acele toplamış ve Batı Alman Merkez Bankasma dolar destek alımına devam etme sini bildirmiştir. Batı Alman Hükümet Sözcüsü, rejimin mevcut karabiyo kurlarını savunmakta kararlı olduğunu bildirmiştir. Dolar krizi sırasında, Brandt rejimi, Alman markınm revalüe edilmesi ya da dalgalanmaya bırakılması ihtimallerini kesinlikle reddetmiştir. tün destekleyici tedbirlere rağmen dolann değerının düşeceğı öne sürülmektedır. Bir yandan dolar, Avrupa borsalannda bır süreden beri kaybetmekte olduğu değerini yenıden elde etmeye çalışırken, öte yandan da spekülâtörler «önümüzdeki 30 gün içinde dolar değerı yuzde 5 oranında bır düşüş gösterecektir» demektedirler. Mehmet BARLAS Büyükelçiler toplandı 10 büyük ülkenin Büyükelçilerı, dolarm değerinin Mayıs 1971'de Batı Almanya'dakı ciddî para buhranına yol açan olçulere ulaşmasıyle ilgili olarak dün Bonn'da toplantı yapmıslardır. Bangladeş'te silâhlı birgrup, 12 kişiyi öldürdü , . DAKKA Yetkililerin diin açıkladıklarına gore, Pazar günu otomatık • sılâhlar taşıyan bir grup, bir jüt fabrikasına ateş açmış ve sonra da fabrikayı ateşe vermıştir. Liman şehri Chittagong'un 5 4 kılömetre kuzeyinde bulunan Si takunda'kı fabrikaya açılan ateş sonunda 12 kişi ölmüş, 28 kişi de j yaralanmıştır Polis ve'ulusal mu hafızlar olayla ilgili olarak bazı kışilerin tutuklandığını açıklanruş tır. (THA). 1 milyar dolar Frankfurt'taki döviz borsası yetkilileri, Merkez Bankasmın dün borsanın açüışından sonraki bir saat içinde bir milyar dolar satın aldığını söylemişlerdir. Batı Almanya Merkez Bankası, geçen Perşembe ve Cuma günleri de tahminen bir milyar dolar satm almak zorunda kalmış ve bu gelişme Brandt hükümetıni Almanya'ya dolar girişini daha sıkı kontrol tedbirlerine başvurmaya sevketmişti. Paris'te PARlS Paris piyasasında altının değerı doların duşmesıne paralel olarak yukselmeğe devam etmektedir. Dolar, dün Paris piyasasında 5.005 franktan işlem gormüştür. 12,5 kıloluk çubuk altın fiyatları 11^00 franktan 11.314 franga çıkarak hıssedilir bir artış gostermiştir. Altının bugunkü parıtesi yani bir ons'unun fiyatı 70,19 dolar, dünkü ise 69 50 dolar olmu=tur. Yüzde 5 düşecek mi? TEŞEKKUR Yıllardır çektıâım rahatsızlığımın tedavısınde yakın ılgilerinı görduğum Belediye Beyoğlu Hastanesı Başhekımı Asım Aip'e ve ameliyatımı başarıyla yapan Operator Doktor Öte yandan. Batı Almanya Hükümetı tarafından alman bü MEVLİT Çok sevgill annemlz Nihat Pakakar'a Erdoğan Memişoğlu*na Başhemşıre Nezahat Goztcue ve • tum personele teşekkurl.erimı • ıletır, mahir ve mubarrk eileri i run der* gormemesın] dılerım. • Ögrctmen • HASAN CEYHAN : (Cumhunyet 763) BAHRÎYE KABAN TÜRKİYE İŞ BANKASI paranızm... istikbalinizin emniyetidir Yeni AJuıs: 374751 için, vefatmın 40. gunüne rastlayan 9 Şubat 1973 Cuma günü Levent'te Afet Yolal Camıınde, ıkındi namazından sonra okutulacak Mevlide, akraba, dost ve tanıdıklanmızın ve arzu eden dinkardeşlerimizin buyurmalarını rica ederiz. ÇOCUKLARI (Cumhuriyet • 768)