13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 28 Aralık 1973 FENAHALDE PÎüEİ.EHMÎ5Tl'...TÎL(L UK. K A L M A M A Ğ A DİK»cArei>?yö£D>LJ... Toz Duman İçinde TALİP APAYDİN . 98 Emme Mç belli obnsz bu isler. Bakarsın birden degişir. Allan böyüktür. Darur durur da sonra düzeltiverir. Umudumuzu kesmiyelim. Padişah efendimiz bos durmuyordur. Muhakkak çahşıyordur. Ben gözüm ycıda, di. lim duada, onu beküyorum. Her müslüman da böyle yapmalı. Haklısın. Allahtan umut kesilmez. Ziver hoca ateşin alevlerine baktı. «Bizim içimiz de tıpkı böyle yanıyor, dedi. Ailaiı sen bir yol göster!» Saatıni çıkanp baktı: G«celer de bir uzun ki, sabah olmaJc bilmiyor. Düşün Allah düşün. . Ben de öyleyim. Uyku tutmaz oldu. Kalkn: Hadi hosça kal. Allah bereket verain, çayı içtik. Güle güle iyi geceler. Kapıdan ugurladı. Ziver hoca cübbestne bürünaü iylce. Sağına soluna baktı. Birisi önüne çıkıverecek gibi bir korku vardı içinde. Sinirleri zayıftı. Her şeyden çeklniyordu. Kadir ağadan baska kimseye açılamıyordu. Eskisi gibi ileri geri konusmayı bırakmıştı. Padişah efendimiz demiyordu artık, «başımızdaki böyükJerimiz» diyordu. Kimdi bu «böyüklerimiz» herkes işina geldiği gibi anlıyordu. Evine dogru cabuk çabuk yürüdtl. Baska hiçbir tarafa bakmadı. «Şimdi buz gibi eve gireceksin. Sakat karının yanına yatacaksın. Hee Ziver hoca, ne körü günlere kaldın? Yalmz sen deği], cunüe müslUmaniann başında. Emme geçecek bu ka ra günler, dur bakalım » Kapıyı açıp içeri süzüldtl. Sürgüyü çekti hemen. Birilerinden kaçmış gibi soluklanıyordu. Molla Mahmut, Haceli, Kâzun... öbürleri, geç vakit toplanıp İbrahim beyin evlne geldiler. Kendısı çagırtraıştı. Birkaç %ttp4ür k»sa>badaydı. Bugün geimişti deraek. BaMfillih ne haberler var, diye merak eoıyorlardı. * • Merdiveni çıktılar. Işıklı odadan gramofon sesi geliyordu. Buyurun, içerde. Ayakkabıları çıkanp girdiler. «A fta. » şaşırdılar hepsi de. İbrahim beyin başında kocaroan astragan bir kalpak vardı. llk förüyorlardı. Ne bu bey, hoş geldin... Kalpak, dedi. Bunu Kuvayimilıiyecüer giyer. Nasıl? Bilmem. Çok heybetli görünüyor. Tabi ya, biz heybetli insanlanz. Bas kumandammız da bunu giyiyor. Heybeden iki tane daha çıkardı. Onlar dana küçuktüler. Kuma$ı da biraz dağişıkti. Birini Molla Mahnıud'un önüne, öbürünü Kâzun'a attı. Giyin bakim, şimdilik üç tane bulabildim. Sonra hepinize alacagım. Moll» Mahmut giydi, aynaya baktı: îyi, dedi. çok güzel. Sana yakıştı. Tam Kuvayimıllijeci oldun. Kâam da giydi. Fesini bükiip cebine koy. du. O da bır degismisti. Hepinize birer tane alsaydım iyiydi ama yokmuş. Yakinda. gelecekmi$. Neyse, sonra alırız. Ne var ne yok bakalım, habeıler nasü? Haberler iyi. Gene mermi getirdim. İki at aldım. Mustafa Kemal Paşaya tel çektim. Haa onu diyecektım, (fısıldadı) para yolladım. Kuvayimilliye içtn her yerden pera toplanıyor. Biz de üstümüze düşeni yaptık. Ankara'da müt hiş bir hazarlık yapılıyormuş. Bütün demirci ustalan, tüfekçi ustalan, Ankara'ya gotürülmüş. Süngü tüfek, mermi... Bizim kasabadan da demirci Artin ustayla, Mustafa usta Ankara'ya gitmiş. Hanl hanl çalışıyorîarmış. YPkında neler olacak, bekleyın de görün. Ben de yüklü bir altın \erince, Hüsnü bey çok memnun oldu. «En iyi çalışan çete sizsiniz» dedi. Hepinizin gözlerini öpüyor. Sevindiler. Başlarını salladılar. Ne kadar yolladın ağa? dedi Mahmut. Sonra sana söylerim. Düşmandan ne haber? Birden ciddileşti: îlerliyor. Savas başladı. Hem de çok kanlı. Yakmda bizi de çağırırlar. Hazır ohın Dolagı olmayanlar kimlerdi? Heybeden iki çift dolak çıkanp önlerine attı. Hepinize birer çift de çizme alıyonım ParaBim*v»rdi3ı. Sıjbay çizmesi, bir görfcnız , ömürlülc Recep ust* Konya'ya ısmarladı,^ Öh oh oh... Tam asker olacagız desene?. Olacagız. Zühtü sobaya odun at yavrum. Arkadaslara da kahve yaptır. Buyurun Bigsn... Paketi ortaya attı. Sonra gıtti ^ramofonun plâğını değiştirdi. O zaman gördüler, hiç dikkat etmernişlerdi. Leblebiyle rakı ıçiyordu. Dolabın üstündeki kadehi kaldırdı: Hepinizin şereline. Kemal Paşa da böyle içiyor. lebletrfyle... Kadehi dikti. Üstüne iki üç leblebi aldı. İLK MECLfSTEN CUMHURİYETE . ;, Hıfzı Veldet VELİDEDEOĞLU Atatürk'ün ünlü önergeşi Mustafa Kemal Paşa, devletin bütün işlerine Türkiye Büyük Millet Mecüsının hemen el koy* masmı ve bir kabine kurulmasını öneriyordu. Cumhuriyet tarihinde büyük önemi olan önergesini kürsüde dogrudan doğruya kendisi okudu. Yeni Devlete Temel Olan Önerge «Bugünkü güç durumda vatanı çökmek ve yok olmak tehlikesinden kurtarmak için gerekli tedbirleri almak, pek doğaldır ki, Yüksek Kurulunuza düşer (...) Yüksek Meclisiniz denetleyici ve inceleyici bir parlamento değildir. Böylece, yalnız yasama ve kanun koyma ile «örevli olarak soruralu bir kattan, ulusun yazğısiyle ilgiU içleri göretim altında bulunduracak değü, bununla eylemli olarak uğraşacaktır. Nikekim olağanüstü durumlarda bü tün uluslar bu ilkeleri bir yana bırakarak ya yasama görevine ara verip yuriitme kuruüanna üstün yetkiler tanırlar. ya da bütün ulusun genel oyuna başvurarak kararlar alırlar. Biz halkın oybirligine Jıer organdan çok yetki tanıyan îsîâmlık ilkelerini göz önünde tutup Yüksek Meciisinizi ulusun bütün işlerine doğrudan doğruya elkoymuş olarak tanımak yanlısıyız. Bu temel ilke kabul edüdiktezı sonra, Yüksek Meclisinizin genel feurulu, bütün işleri, ayrıntılanna degin dogrudan doğruya inceleme ve gönisme olanağını bulamayacağmdan, saygıdeğer kurulunuzdan ayrılacak ve kendüerine vekillik verilecek üyelerin, bugünkü hUkumet kuruluşlarına uygun olarak, gereken lş bölümü ilkesine göre görevlendirilmesi ve her birinin ayrı ayrı ve hepsinin ortaklasa, genel kurul karşısmda sorumlu olması, amacın saglanması için yeterlidir. Bu durumda Yüksek Meclisiniz* başkanlık edecek zat Yüksek Meclisinizi temsil edeceğinden, işlerle görevlendirilen üyelerden oluşacak kurula da onun başkanlık etmesi ve Yüksek Meclisiniz adına imza koymaya ve kararlan onaylamaya yetkili olması ve yürütmeye ilişkin konularda, öteki üyeler gibi, genel kurul karşısmda her yönden sorumlu bulunması zorunludur. Böyle bir yürütme kurulu. Yüksek Meclisin uygun görmesi sonucunda, vekıl olarak (Denmı Vsr) MALKOCOĞLU yazan veçizenrAyhan BAŞOGLU SÜPHELİ ZAFER görevlendirilecek ve genel kurula karşı sorumlu bulunacak saygıdeğer üyelerden oluşacak ve hattâ «vekil» adını alacaktır. Gerçi başkan olacak zat ağır bir sorumluluk altında bulunacaktır. Çünkü yürütme kurulu ve Vekiller ile saygıdeğer Meclisiniz arasmda bütün sorumluluk ilk önce ona düşecek ve bu sorumluluk hem Yüksek Meclisinizdeki, hem Vekiller Kurulundaki Başkanlık makamının her ikisini birden kapsayacaktır. (...) Anadolu'da, geçici nitelikte bile olsa, bir devlet başkanı tanımak veya bir padişah vekilliğl ortaya çıkarmak hiç bir zaman caiz değildir. Şu halde baskansız bir hükümet mej'dana getirmek zorunluğu içindeyiz. Oysa bir tek noktada denge kurmayan devlet gtiçlerinin çalışmasını uyumlu biçimde sürdürmek de olanaksızdır. Ûte yandan herhangi bir makama devletin ve ulusun gliçlerini birleştirme ve dengeleme yetkisi vererek o makamı sorum suz tanımak felâket getirir. Halifenln bile sorumlulugunu ilke olarak kabul etmiş olan tslâmhgın böyle çözüm yollarma elverişlj olnıayacağı açıktır. Bu güç ve birbiriyie bağdaştırılması olanaksız prensipler içinde uzun uzadîya inceleme yaparait en sonuhda îçlâmhğın temel ilkelerine başvurup, Yüksek Meclisinizde yofunlaşmış olan ve bütün Müslüman halkın birleşmiş oylariyle uygun görülen ulusal iradeyi, vatanın yazgısiyle ilgili işlere eylemli olarak el koy muş tanımak ilkesini kabul ediyoruz. (...) Böylece YUksek Meclisiniz, taşıdığı olağanüstü yetki dolayısiyle, lıarşısina ÇLkacak bir yürütme kurulunu yalnız denetlemek ve ulusun çok önemli (ya» samsal) sorunları üzerinde böyle bir kurulla çatışma zorunda bulunrnak gibi, günümüzdeki durumun hiç de elverişli olmayacağı dar bir yasama görevi degil, ulusun genel yonetimin: eylemli olarak yüklenmek, ülkenin ve hilâfetin kurtuluşunu doğrudan doğruya sağlamak ve savunmak görev ve yetkisi ile kuruimuştur. Ve artık Yüksek Meclisinizin üstünde bir güç yoktur. tşte ülkemizin, şimdiye doğid geçirdiği bunalımda, felâkeller Hoca Mustafa Takl efendi şöyle konuştu: .Yüksek bilgileri içindedir ki. ivmek pek uygun değildir îşin önemi oranında, ileriyi düşünerek ivediliğe dü^memek de gereklidir. ivediliğe düjmeyelim, bu çok önemli bir sorundur. «Önergenin' örneği bildirilsin, herkes kendisi enine boyuna ve derinliğîhe düşünsün, incelesin, ayrı ayrı konuşulsun görüşülsün; bu acele eSile cek bir şey değildir. Paşa hazret leri ıAlkı?lar üç dakika sürdü)' ve saygıdeğer Heyeti Temsiliye arkadaşları jimdiyc dek aylarca şu ulusun ağır yiiküne katlanmışlar; sanırım ki bı:lıaç gün daha katlanırlar. (4). En sonunda Mustafa Kemal Paşanm önergeşi çoğunlukla knbul edildi ve böylece Türkiye Büyük Millet Medisi ulusun işleru.e doğ rudan doğruya el koyarak, huüuk yönünden ulusal egemenlık kurul Bu önerge üzerine duraksama muş oldu. (5) lar ve türlü konuşmalar oldu. Kon İjte bu olay Türkiye Cumhuriya milletvekili Refik (Koraltnnl Bey bunun bastırılıp dağıtılnıasını yetinin kuruluşunun ilk tprihsel istedi. Buna karşıhk Kırşehir mil ve yasal aşamasıdır. O gün, sdı letvekili Hoca Müfit Efendı, Mus söylenmeyen, biçimi bakımîndan ve tafa Kemal Paşanın önerisini det ulusal egemenliğe dayanan Cumhuriyet niteliği Uşıyan yeni tekledi (2>. bir devlet kurulmuş oluyordu.. Duraksamaları gören Muslafa Bu devlete bir başkan lâzimdı. Kemal Paşa yeniden söz aîarak Aynı gün, yani 24 Nisan CUmarşöyle konuştu: tesi gUnü öğleden sonra Musta«Kendiler, bütün nensel ve tin fa Kemal Paşa TUrkiye Büyük sel (maddî ve manevîj sorumlu Millet Meclisine başkan seçildi, luğu Heyeti Temsiliye adını taşı ve milletvekilJerinin çağnsı üzeyan kurul üzerine almış ve 16 rine, başkanlık kürsüsüne çıkınMart 1336 (1920) tarihinden bu ca temelini «ulusal egemenlik» dakikaya değin bütün acı gelifine üzerine oturttuğu şu konuşmayı ve görünümlere karşı görev yap yaptı: mayı olağanüstü bir ödev biimış«Sayın efendiler; ulusUh yazgıtir. Bu sorumluluk çok ağrıdır. O kurulu artık bu sorumlulugun al sına ilijkin işlere eylemli ve tüm tında bırakamayız. Şunu ör.eriyo olarak el koyup Halifeliti ve Salrum ki, bu dakikadan baflayarak tanatı içine düştüğll tutsaklıktan ulusun yazgısının sorumlulugunu kurtarmağa ve ülkenin bütünlüüstleniniz. Bundan kaçınm^k gc ğii ve kurtuluşu uğrunda her reksizdir. Bu görev o denli önem türlü özveriye büyük bir azm üe H, içinde bulunduğumuz zaman o katlanmağa karar vermiş olan denli tarihseldir ki, koca sorumlu Yüksek Meclisinizin başkanlıfına luğu içinizden üç beş kişiye yükle seçerek hakkımda cömertçe gösmekle yetinemeyiz. Bütün bu terilen güvene ve sıcak jakınlığa Meclisin, bütün anlamıyle, sorum teşekkür ve minnetimi sunanm. lu olması gerekir. Uln8 bizt an Yasamımın bütün evrelerinde cak bunun için gönderdi. Bizi bu olduğu gibi son zamanlann bunaraya, ulusu bej kijinin eline bıra lımlan ve felâketleri arasında da dakika geçmemiştir ki, her türkalım diye göndermedi.» (3). lü huzur ve rahatlıgımı her çeşit Mustafa Kemal Paşanın bu ener kişisei duygularrau ulusun esenjik ve mantıklı konuşmasıra rağ lik ve mutlulugu için fedâ etmen, kimi milletvekilleri yine di mekten zevk duymayayım. Gerek rendi. Özellikle Sıvas Milletvekili askerhk hayatımda, gerek poli. d<\ küni zaman Avrupa'yı takl.t etmek, kimi zaman devlet işlcrinm yönetimini kiîisel görüşler aç.sından düzenlemeye çalışmak, kimi zaman Anayasayı bile kişisei ihti raslara oyuncak yapmak gibi pek acıkh sonuçlarını gördüğü, uzak düşünceden yoksun tutumlardan doğan genel uyanışa tercüman ol duğumuz kanısıyle, şu güç ve bunalımh tarih döneminin savaşları. nı bu yoldan jürütmek tarsfl:sıyız. Doğallıkla, karar saygıdeğer kurulunuzundur. Yalnız karşı karşıya bulunduğumuz yok oima tehlikesine devlet ve ulus işlerinin uzun süredir mercisiz kaldığına dikkat gözünü çekerek. gereksiz teoriler ortasmda süıüp gi decek tartışmaların en kötü yönptimden daha fena etkiler dcğura cağını arz etmeyi de bir yurt görevi olarak gerekli göruyorum. Yüce Tanrı başanya ulaştırsın, ârnin! (1). tika yasamımın blitün dönern ve evrelerini kapsaj"an ' savaşlanmda her zarfıan tuttugum yol ulusun ve vatanın. gefeksındiğt amaç lara yürümek oimuştur. Bugün saygıdeğer kurulunuzun oybirliginde açıklanmış olan ulusal güveni, lâyık olduğtunun çok Ustünde görmekle birlikte, kendim için bır anieç olarak değil, elbirliğiyle giriştiğimiz kuteal savaşın yöneldiği amaçlan elde etmek . için ulusun armağan ettiği bir destek sayıyorum. Bu ulusal birliğin bana yüklediği sorumlulujc, biliyorum. ve hepiniz de biliyor•suhUz ki, pek ağırdır. İçinde yftşadığımız, benzeri çok az olan dakikaların çok tehlikeli olması•a rağmen, bu ağır ulusa! sorum n luluğun altında ancak sayın Kurulunuzun yardımı ve arka olması ile ve savaşımız her zaman hak yolunda olduğundan, Yüce Tanrının yardımından ve desteğinden umutlu olarak, çalışacağım. Inşallah cihan padişahı olan efendimiz hazretlerinin sağlık ve esenlikle ve her turlü yab3ncı boyunduruğundan kurtulmuş olarak. şâhane tahtlannda sürekli kalrnalarını, Tanrmm lütfundan yakanrım.» (6). Gorülüyor ki, Atatürk, Ulusal Kurtuluş Sa\>âşının ilk günlennde padişah ve halifecileri kuşkulandırıp bu savaşı tehlikeye düşürmemek için çok dikkatlidir ve Istanbul'daki sultan hakkında: «Cihan Padişahı olan Efendimiz Hazretleri» deyimini kullanmaktadır. Oysa aradan dokuz ay geçmeden, ilfc Anayasa görHşmelerl sırasında aynı padişah için «hain» «üatını kullanacaktır. Y A R I N: İlk Milli Kabinenin Kurulması ve DiktatÖr Meclis İçinde Demokrasi (1) TBM>1 Zsbıt Cerklesl, Devrf I, cilt 1, s. 30/32. (2) TBMM Zabıt Ceridesi, Dcvjf I. cüt 1, s. 36 İ OrTBMM Zabıt Ceridesi, Dev. re I, cilt 1, s. 36/37. • (4) TBMM Zabıt Ceridesi, Devrt I, cüt I, s. 37. (5) TBMM Zabıt Ceridesi, Devrf. I, Cüt I, s. 37. (6) TBMM Zabıt ;Ceridesl, Devre I, cüt I, s. 39. DİŞİ BOND SOKİRA TAKVİM Ruml 1359 Arahk 16 Hicri 1393 MAUDE DBfiİC. 28 Arahk Zilhicce 3 Güneş Öİle îkLndl Akianı Yatsı İmsak 7.23 12.15 14.35 16.43 18.26 5.39 237 7.29 9.48 12.00 1.39 12.52 TEŞEKKÜR 21 Aralık 1973 tarihinde J aramızdan ebediyen ayrılan, J çok kıymetli varlığırr.ız; TİFFANY JONES f İMPÜ.DAT e V• BEÜUÛM >i SADIK SITKI ŞAVLUC'un gerek hastahğı esnasında, gerekse ebedi istirahatgâhına tevdii merasiminde bulunan ve bizzat ziyaret ede, rek, telefon veya telgrafla tarziyede bulu.nan yakın ve içten ilgilerini esirgemeyen, akrabalarımıza, arkad'aşlarıraıza ve dostlanmıza şükranlarım:zı sunarız. EŞt ve EVLATLARI Cumhuriyet: 10785 1 9 O^ rH GARTH BABfKJ D E ö l { B GENÇ VE <SUZ£ UM Fatih Halkevinden: Olağan Kongremizin 6.1.1974'de, çpgunluk olmazsa 13.1.1974 pazar günü saat 10.00'da Evimizde yapılacağı duyurulur. Gündem: Divan seçımi, raporların okunup eleştirilerek aklanması, bütçenin onayı, Yönetim, Denetim kurullan ile de1 jelerin seçimi, öneriler. Cumhuriyet 10776 KAÎIP İETT kartuıu kaybettim. Hükumsüzdür. ŞEFİK TAŞAR Cumhuriyet 10777
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle