Katalog

CUMHURİYET 19 Ekim 1973 afka'nın fantazyasma göre, eski Çinliler, ünü dünyayı tutmus olan Çin duvarını, bir bastan başlayıp öbür başa düzenli olarak bitirmemişler; bölge bölge, parça parça yapmışlar. Kafka şöyle anlatır: «Bu parça parça insa yöntemi, doğu ve batı işçi orduları iç:nde de küçük çapta uygulanmıştı. Yirmişer kililik postalar düzenleniyor, bir posta diyelira beş yüz metre uzunluğundaki bir sur parçasını örüp bitirdikten sonra bir komşu posta, karsı yönden buna denk uzunlukta bir başka parçayı yapıyordu. Ama işte iki parça birbirine bağlamp da yapım işi hani bin metre sonunda yeniden sürdürülmüyor, tersine postalar sur yapımı için yine başka yerlere gönderüiyordu. Elbet böyle olunca arada bir sürü kocaman boşluklar doğuyor, bu boşluklar da ancak zamanla yavaş yavaş dolduruluyordu; hatta set japılıp bitti diye duyurulduktan sonra bile doldurulmaya çalışılan kimi boşluklar vardı. Kuzeyli uluslardan korunmak için yapılcfığına inamlan bu duvar hiç bir zaman söyle tam olarak bitirüemediğine göre, Çin haikı hiç olmazsa duvarcılığı öğrenmiş oluyordu böylece diyebiliriz. Bir iş sadece, o iş için güdülen emacı doğurmaz. başka sonuçlar da verir. $arabm baş ağrısına karşı iiâç olarak bulunduğu «öylenir. Bir de Sisyphe söylencesi vardır ya... Tannlar, Sisyphe'i. bir kayayı durmamacasına bir dağın doruğuna değin yuvarlayıp çıkarmaya yargılamışlar. Sisyphe kayayı doruğa değin getirecek, kaya da oraya gelince kendi ağırlığı lle yeniden aşağı düsecektir hep, ve bu yarar»ız, umutsuz çabadan daha korkunç bir ceza olmadığını düşünmüşler tannlar. Camus, bu masah yorumlarken, «Pek de haksız sayılmazlardı» diye ekler. îşte bu masal üstürıe bir şaka okumuştum ki. Çinlilerin duvarcılığı öğrenmesine benzetilebilir. Sisyphe, taşı tepeye çıkara çıkara adamakılh güçlenmiş, spor yerine geçmi? onun için bu ceza. Hiç yoktan bu da bir yarar «ayılabilir. Etkinliktir çünkü, hamarathktır insan oğlunun işlevi. Durmadan bir K Olaylar ve görüşler ÇİN DUVARI Melih Cevdet ANDAY »eyler yapmıştır o tarihi boyunca, ya bir hayvanı evcilleştlrmiştir, ya göklere ulaşmak İçin bir kule yapımırta girişmiştir, yarfajundan bundan altın yapmaya kaikmıştır. Diyeceğim, insanın yarar ardında koşması kadar, kendini düşlere kaptırması da yüce bir uğraştır. Belki de Çin duvarı, hiç bir zaman saldırgan komçulardan korunmak için değil, Çin halkına coşturucu bir i? bulmak, bu yoldan onu mutlu kılmak için yaptınlmıştı. Yine Kafka'nın anlattığına göre, parça parça yapılan bu duvarın her bö'lümü bittikçe ve her yeni bölümün yapımına başlandıkça, halk davul zurna ile bayram eder, şenlikler düzenler, güler oynarmış. Demek ki, duvarın bitmesi değil. yapılması daha önemlî imiş onun için. Kim bilir, duvar bitse, şenliği bırakır, başka bir işe kalkardı belki de. Şöyle sürdürüyor Kafka sözünü: metrelik bir sur parçası açağı yukan bej yılda bitirilebiliyor, kuşkusuz bu arada yöneticiler genel olarak fazlası ile bitkin düsmüs, kendi kendilerine, inşaata ve dünyaya karsı bütün güvenlerini yitirmiş oluyorlardı. Onun için daha bin metrelik iki sur parçasımn birbirine bağlanma «enliği heyecanı içinde bulunurlarken yerlerinden alınıp çok, çok uzaklara yoilamyorlardı; yclcuiukları sırasında orda burda yükselen bitmis sur parçaları görüyor, daha üst kademerfen yöneticilerin kaldıkları konaklardan geçiyor, bu yöneticiler tarafından nişanlarla taltif ediliyor, köylerin kentlerin derinliklerinden akın eden yeni işçi ordularının. sevinç bağrışımlanm duyuyor, sur iskeleleri için ormanlarda ağaçlann kesildiğini, dağların yapı tasları haünde yontulduğunu görüyor, kutsal yerlerrfe ise dindar kimselerin Uâhiler söyleyip inşaatın bitmesi için yakardıklannı isitiyorlardı. Bütün bunlar da sabırsızlıklarını yatıştınyordu onların. Varıp bir kaç zaman kaldıkları yurtlarındaki sessiz yasam onları güçlendiriyor, seddin inşasında çalısanlara gösterilen Itibar, anlattıklan dinlenirken takmılan o inanç dolu alçak gönüllülük, basit ve sessiz hemşerilerin günün birinde sedcTin tamamlanacağına karşı güvenleri. işte bunlar onların ruhlanndaki tel lerl ferljrordu. Derken umut etmekten hle r a ı jeçmeyen çocuklır gibl yurtlannı veda ediyorlar, yanlden bu kamu isinde çalısmak hevesi lçlerinde yenilmez bir hal ahyordu. Gerektiğinden daha da erken evden aynlıp yola rfüzülüyorlar, köyün bir yarısı bir hayli uzaklıga kadar onlan uğurlamağa geliyordu. Bütün yollarda hep insan topluluklan, flâmalar, bayraklar; ülkelerinir» bunca kocaman, bunca zengin, güzel ve şirin olduğunu asla daha önce görmemişlerdi.» MSP illi Selâmet Partisi, seçimlerin başanh partisi. Bu partinin gerçek lirieri Erbakan Hoca. Erbakan Hoca, Süleyman beyin smıf arkadaşı. Ikisi de mühendis. Ikisi de iftarla politikayı. oruçla siyaseti, namazla particiliği birbirine kanştırıyor. Yalnız Erbakan Hoca bu isi daha açık yapıyor, Süleyman bey alttan alta pas veriyor. Erbakan Hoca bunu bildiğinden Süleyman beye takılıyor: Okulda da kopya yapardı. Gerçekte Erbakan Hoca da, Süleyman bey de dini poliükaya alet ederken geçmis dönemlerin yatırımlarından güç ahyorlar. Atatürk devrimleri, toplum yönetimine ve yaşamına biçim ve:en feorial kurumlara karşıdır. Bir yandan devletin başınrian padişahı tasfiye ederken, bir yandan Şeriatın çok karılı hukukunu değiştiren devrimlere karşı 1945lerde patiayan tepki rağbet gördü. Ismet Paşa, CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanıyken, öğretim Birliği Devrimini elîeriyle y:ktı. Bayar Menderes yönetimi cfe gericilere ödün üstüne ödün verdi. 1960'lardaki AP iktidan süresinde ise gericilerin ivmesi büsbütün hızlandı. Bir yandan karınca yuvası gibi çoğalan hafız kursları, bir yandan devlet eliyle kurulan imam hatip okullan yüzbinlerce gencin beynini: Hakikate çiden yol, akıl yola değil şeriat yolndordiye vıkadı, çitüedi. Iktidardaki çıkar çevreleri, daha açık tfeyişle tekelci kapitalizmin politikacıları, bu yatınmları oy politikası gereği saydılar. istanbul'da Kanlı Pazar'lar, Anadolu'da yer yer irtica eylemjeri, ilerici çevreleri yıldırmalc için kullanıldı. Süleyman bey politikası: Tavşana kaç, tazıya lut.. formülünde biçimleniyordu. Gerici çevreler, Bayar Menderes döneminde DP'nin, Süleyman Demirel rföneminde AP'nin iktidar piramitinde etekleri dolduruyorlardı. Ne var ki, zamanla ifler değişti. İmam Hatip'ten çıkan nics Renç. devlet kadrolannda ve özel sektör çevrelermde aktif rollere âtladı. Giidülmek değil, yönetmek istiyorlardı artık. Din değerleriyle salonlarda alay eden, ama seçimlerde oy goygoyculuğu içîn dini siyasete alet eden politikacıların vesayetinden çıkmak zamanı gelmişti. Kapitalizmin ivmesi arttıkça, sermaye sınıfı palazlandıkça, zenginJer ve fakirler arasındaki uçurum derinleştikçe, dinsel muhalefetin ekonomik yönü de beliriyordu. Bu yonelişin ne olduğu, Erbakan Hoca ile bir gazetecinin konusmasmda aşağı • yukan şöyle beliriyor: Erbakan Ben tespit ettirdim. Elaztg'da halkın bankalara yatırdıfı mevduat 100 milyonun üstünde, oysa Elazığ'da halka açılan kredi ancak 5 milyon lira. Geriye kalan 95 milyon lira bn bankalann merkezine eidivor, ve büyük şehirlerdeki bir azınlıfın hizmetine arzediliyor. Gazeteci Demek iktidara (elince bankalara mfidahale edeceksiniz? Erbakan Şimdl de bankalara mödahale var. Maliye Bakanlıfı bnnn yapar. Görülüyor ki Millî Selâmet Partisi, üretim ve tüketim mekanizmalarını denetlemek ister. Büyük kentlerdeki sefahat ve israfa alafranralık ve gâvurluk diyenler, mekanizmanın içyüzünü anlamaya baslamışlardır. Mini etek, uzun saç hikâyeleri bu işin lâfı güzafıdır. Gardrop Atatürkçülüjjü ne denli anlamsızsa, artık Gardrop gericiliti de tarihe karışmak üzere. Dinsel akımlar, büyük sermaye sınıfının kontrolünden çıkmış, oy deposu olmaktan kurtulmuştur. Bugün tekelci termaye, parlamenter faşlzmi uygulamak ve fjkir özgürlüğünü kökünden kazımak için iktidara yüzde 50'yi aşkın oyla gelebilirdi. Millî Selâmet Partiti bu planlamayı bozdu. Ve sanırım Erbakan'ın Kanlı Pa«ar düzenlemeye de hiç nlyeti yoktur; çünkü aklını peyı nlr ekmekle yememiştir. Ama gartfrop Atatürkçülerine »imdiden işaret çakllaeaktır: Bıkın komünistlerle «eriatçılar bir yerde buluşuyorlar, aşın uçlar birleşirler. Çeyrek yüzyılhk /aşizmin parolan bu değil midlrT Beyaz Balina Sisyphe majalsa. Çin duvarı gerçektir. Ama burada masal ile gerçek arasında tuhaf bir benzeriik, benzerlik demiyeyim de, tuhaf bir ilişki ortaya çıkıyor. Şöyle ki, Çin duvarı masala açıldıkça, Sisyphe gerçeğe yaklaşıyor. Anlaşılan eski insanlann, anlatımını masalda buldukları şey, sonra sonra mafalın gerçeğe yansıması biçimine dönüşüyor. Başka bir deyişle, «saçma» sayılan ile, «usal» olan birbirine yaklaşıyor. Bence sanatta «modern» denilen anlayışm gizi burada yatmaktadır. Ancak «mod'ern» derken il!e «yeni» demek istemiyorum. Üzerinde durmak istediğim, yukardaki bölümlemeye karşı olan bir tutum aynmıdır. Sözgelişi «Beyaz Balina» romanındaki yaşlı balina avcısı kaptan Ahab'ın, yıllar önce bacağını kapmış olan bir beyaz balinayı uçsuz bucaksız denizlerde öc almak için aramaya çıkması, insan oğlunun en olanak dışı olanı bile bulmak için ruhuntfa rve sarsılmaz bir umut yasattığını gösterir. Beyaz balina. ıssız denizde, arada bir, görünür görünür yiter uzaklardan. Bu dururn Kaptaa Ahab'ı büsbütün güçlendirir, inadını, istemini biler onun. Sabırsızhk değildir insan oğlunu ayakta tutan, başaracağına olan irvancıdır. Bir gün bakarsınız, Çin duvan birleşivermiş; 5 a da şaşarak görürsünüz ki, Sisyphe'in taşı dorukta tfuruvermiş. Bu da umuda degmezse, dünyada başka ne değer! N Sabırsızlık «Böylesi harıl hanl, ama uzun bir insan ömrünün bile hedefe götünnesine yetmeyecek bir işin vereceği umutsuzluk, bu insanlann kolunu kanadını kıracak, en başta onlan ise daha az yarar duruma sokacaktı. İşte bu yüzden parça parça inşa yöntemi seçilmisti. Beş yüz ECEVİT'E "EVET,,... OKTAY AKBAL Evet Hayır \pikdiği Faküîte veya Y'uksek Okula giremcyen ve beklemeli Öğrenciler^ BİR ÖĞRETİM YILI SÜRELİ ir halkoylamasıydı bu. Daha önc* de yazmıştım: bu seçirn bir gidişe, bir rutuma «evet» ya da «hayır» demekti. AP iktidan yurdu bir uçurtun* getirdi bıraktı. 12 Marttan sonraki partiler üstü hükümetler de hiç bir olumlu Iş yapamadı. «Beyin» takımı bclirli bir tabana, bir güce dayanamadığından ilk adımlarda tökezledi. Geliyordu bir Karaosmanoğlu Mecüs'e, konuşuyor, anlatıyordu görüşlerini, AP çoğunluğu açıkça önlüyordu hoşuna gitmeyen işleri. Kime dayanacak «beyin» takımı? Şuna ya da buna... Bir de baktılar ki ne şu var ne bu! Bir boşluk yalruzca... Halk» dayanmak gerekliydi. çogunluğun oylanna dayanmak, ünlü deyimle sandıktan çıkmak... Şimdı devrimci CHP sandıktan çıktı işte. Ecevit'in »beyin takımm, oyunu kurallanna göre oynadı. Sandıga girmek mi gerekiyordu. girdiler. Çıkmak mı gerekiyordu, çıktılar. 190 civaruida milletvekili lle Ecevitçi CHP, Jktidar partisidir artık. Demirel'in iki seçim kazanraı? AFsi ise «ana muhalefet» partisi! Öteki «sagcı» partiler de oldukça büyük gTUplar k * racaklar Meclis'te. Hükümeti kurmak görevı Meclis'te en kalabalık. gnıb* gahip olan ÇHP'ye verilecek. Bu yasal bir durum. CHP 11deri kabineyi kurmaya çahşacak, bir ortaklık için harmjı yoklayacak, öteki partiîerle temasa geçecek. Bu işl başn*maz?a, Cumhurbaşkanı aynı görevi AP liderine vermck ıorundadır. Demirel öteki partilerin destegiyle hükümeti kurabiürse CHP muhalefet görevinde kalır. Doğal olan CHP liderinin Başbakan olması, kendi yönetimi altında bir kabine kurmasıdır. Nasıl bir ortaklık kurulabilir? Akla çeşitli olasilıklar geliyor. önce AP ile CHP ortaklıği. Bu oîamazsa o zaman başka çareler aranacak. DP ile ya da MSP ile... «Olscak şey mi bunlar?» demeyin. Demokrasl Mr hoşgörü, bir kar?ıhkü »nlayış diizenidir. «Asgari müşterek» diye bir şey TW. CHP «düzeni değiştirmek» için oy aldı halk çofunluğundan. Ama tek başına böyle bir düzen değişikliğini başaramaz. Olsa ols* «düzeni birazcık düzeltmek»tir japabileceği... Öteki partiler de bu düzenden hoşnut değildir.. özellikle MSP radyo konuşmalarında, meydan söylevlerinds «iktisadl düzen»deki aksaklıklardan, herşe>in mutlu bir azınlık için çalıstıgından yakınıp durur. Bir uzak görüş olarak düşünülemez mi MSP • CHP ortek hükümeti? Belirli program çerçevesinde kalmarak... 01maz demeyin hemen. ne demişler «olmaz, olmaz»! B Sabah.öğle^ve akşam sınıflarıTest tekniğine uygun ve test uygulamalı öğretım. UNIVERSITEYE GIRIS FEN SINIFI ÖĞRETİM DEVRELERİ 5 KASIM 1973 1 TEMMUZ 1974 "| 19 KASIM 1973 1 TEMMUZ 197', 19 KASIM 1973 1 HAZİRAN 1974 u 10 ARALIK 1973 1 TEMMUZ 1974 ' 24 ARALIK 1973 1 TEMMUZ 1974 24 ARALIK 1973 1 HAZİRAN 1974 : Köklü bir fen eğitimi görmek isteyenler;te!efonla veya broşür isteyerek geniş bilgi alınız. BEYAZIT TEL GDKSEN İSTANBUL d g n saionu srkast) I T E L 4 4 01 9 8 uu 2 7 51 3 2 « ı I KABATAŞ İSTANBUL N s »apur ıskelesı karsısı) Cumhuriyet 844« rirabab ^IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIUİIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIb İSTANBUL DEVLET MÜHENDİSLtK VE MİMARLIK 4KADEMİSİ BAŞKAL1ĞINDAN 1 19731974 ögretim yıll için İSTANBDL, ElAZIÖ. SAKARYA. ESKİŞEHİR. KONYA ve ANKARA Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademileri ile bu Akademileje bağlı Mühendislik Yüksek Okullarının çeşitli bölümlerine merkezi kayıt sistemi yolu ile gündür v» gece ögretimi için bğrend alınacaktır. Ahnacak öğrencilerin lise, Teknisyen Okulu veya Sanat Enstitüsü mezunu ve merkezi sistem jririş imtib.8n!anna katılmış olmaları gerekir. Lise ve Teknisyen Okulu mezunlarından bu Akademi veya okullara kabul ediiecek olanlann Üniversitelerarası merkezi giriş imtihanlannda kazandıklan en az puanın ne olması gerektiği ve ne şekilde kayıt yapılacağı aynca ilftn edilecektir. Akademiler arası merkezt giriş imtihanına katılmis. olan Sanat Enstitüsü mezunlarunn kayıtlan aşağıda belirtilmiş olan Riin ve saatlerde, İSTANBUL (Yıldız) DEVLET MÜHENDİSLİK VE MİMARLIK AKADEMİSİNDE yapılacaktır. Kapt işlemi her bölüme alınacak kontenjanı tamamlanıncaya kadar devam edecektir. Akademiler arası merkezi giriş imtihanına katılmış Sanat Enstitüstl mezunlanndan; 833 ve daha yukan puan almış olanlar 31 Ekim 1973 Çarsamba saat 10.00 da . 800 ile 834.99 arasmda puan simıs olanlar 1 Kaaım 1973 Perşembe saat 10.00 da. 766 ile 799.99 arasmda puan almıs olanlar 2 Kasım 1973 Cuma saat 10.00 da kayiUannı İstanbul'da yaptıracaklardır. Ancak kayıt yaptırmak üzere çağmlmış olmak istekliye Akademi re ytiksek okullara girmek hajtkmı vermez. Kayıt yaptırmak üzere bajvuracaklann akademiler aran merkezi giriş imtihanına giriş kartı ile puan kartlartru birlikte getirmeleri şarttır. Kayıt yapılacak Akademilertn ve Mühendislik Yüksek Okullarının çeşitli bölümleri asağıda belirtilmistir. Adaylar girmek istedjkleri bölümleri tercih sirası ile birlikte kararlaştırmış olmalıdır. İSTANBUL DEVLET MÜHENDİSLÎK VE MİMARLIK AKADEMİSt : Bölümleri (Gündüz v« Gece): Elektrik, Rarita • Kadaatro, Inşaat, Makine, Mimarlık. ELÂZIĞ DEVLET MÜHENDİSLİK VE MİMARLIK AKADEMİSİ : Bölümleri (Gündüz'): Elektrik, Insaat, Makine SAKARYA DEVLET MÜHENDİSLÎK VE MİMARLIK AKADEMİSİ Bölümleri (Gündüz): Inşaat. Makine ESKİŞEHİR DEVLET MÜHENDİSLİK VE MÎMARLIK AKADEMİSİ: BölUmleri (Gündüz): Inşaat, Makine KONYA DEVLET MÜHENDİSLİK VE MİMARLIK AKADEMİSİ: Bölümleri (Gündüz): Insaat, Makin», Mimarhk. H*rtt«Kadastro ANKARA DEVLET MÜHENDİSLİK VE MİMARUK AKADEMİSİ: Bölümleri (Gündüz): Elektrik. Inıaat, Kimya, Makine, MimarUk. GALATASARAY MühendisUk Yüksek Okulu BölümJert (Gündüz): Kimya. Makine, Insaat. KADIKÖY Mühendiclik Yukaek Okulu Bölumlert (Gttndüı): Elektrik, İnsatt.. VATAN Mühendlslik Yüksek Okulu, Bölümltri (GÜBdüı): Elektrik. Insaat. Makine. ANKARA Devlet Mühendlslik re Mimarlık Akadimlıint bagh: ANKARA Mühendislik re Mimarlık Tüksek Okulu (GüudUı ve Gece): Elektrik. tnsaat, Kimya. Makine. Mimarlık. (Basın: 24830) 8436 .UIHHMfHtlUtllHini Kabine işi daha sonra düşünülür diyeceksiniz. Çok zaman da yok pek! Birkaç gün içinde Meclis toplanacak, yeni hükümeti kurmak bir haitanm, haydi büemediniz ononbeş günün işi. Başbakan Ecevit ödün vermeyecek bir politikacıdır. TV de de yaptıgı konuşmada açık açık söyledi CHP'nin dayandıih temel ilkelerden ödün vermeyeceğini. llle de iktidar olmak degildir onun istediği. Bir takım ana sorunları ortadan kaldirmak, Türk ulusunun mutlulugunu kurmaktır önemli olan. Başbakan olacagım, iktidan eümde tutacağım diyerek CHP'nin amacına, ülküsüne yüzde yüz ters düşen partiîerle, liderlerle işbirligine girişmek Ecevit gibi «sağlam» bir politikacınin. bir halk öncusünün yapacağı iş değildir. CHP. kendi çizgisinde ilerleyecektir, bunu yapamazsa iktidan karşı partilere bırakacaktır. Türk seçmeninin büyük çoğunluğu oylariyle CHP'yi en güçlü parti, Ecevit'i en sevilen lider yapmışsa bundandır, bu içtenliğe, bu ilkelerine bağlılığa güven duyduklarındandır. Kısacası güç bir yolda CHF. Ama ödün vermemek ilkesinl bir keı benimsedikten sonra tutulacak yol açık. Ecevit, CHP iktidannın ne yapmak istedigini belirler, kendisine destek olacak partiden ya da partilerden bu Isteğine uymalan koşuluyle bir anlaşmaya varabilir. CHP'nin «ak günler» bildirgesindeki programmı uygulamasını istiyor TUrk seçmenl Ona buna ödün vermesini değil... ödün vere vere bugüne geldikl Yararsız, sonuçsuz bir yöntemdir ödüncülük. Kişiliğini yitirme. halkın sevgisinden kopma, devrimci çizgiden uzaklasraa en küçük bir ödünle başlar. Başlar ve bıtmez... Şimdilik bizlere düşen olayların gelişmesini izlemek, sayın Ecevifin ödün yollanna sapmayacağma güvenerek, beklemek... := Iİ ş 5 Ş • Ş s = = | TEŞEKKÜR I AİLEMİZİN BÜYÜĞÜ VE KARDEŞtMÎZ PAZARLIKLA GAYRİMENKUL SATIŞI tSTAUBUL 1. İFLAS MEMURLUĞUIVDAÎS' Dosya No: 1972/21 1 Kadıköy Kozyatagı mahallesi yeni açılan yol sokafmda 178 pafta. 964 ada, 35 parsel sayıiı 615 m2. sahalı müfrez arsanın üzerinde kurulmuş kat irtifakına istinaden 306 hisse iübariyle kayden 1. bodrum dairesine tahsisli 15, 2. bodrum dairesine tahsisli 15 hisse, 3 No. lu zemin kat dairesine tahsisli 21. 4 no. lu zemin kat dairesine tahsisli 21, 5 No. lu zemin kat dairesinde tahsisli 21, 6 No. lu 1. kat dairesine tahsisli 21, 8 No. lu 1. kat dairesine tahsisli 21, 2. kat 9 No lu daireye tahsisli 24 ve 3. kat 12 No. lu daireye tahsisli 21 hissenin iflâs hükümlerine ve pazarlık suretiyle satılmasına karır verilmiştir. Bu yerin imar durumu, krokisinde ileri sürülen jartlara riayet edümesi halinde 20 mt. derinliğinde ve parselin •• 15'i / kadar sahada serbest irtifada inşaat yapılabüir. Gayrimenkul arsa üzerine inşa ediimis kârgir apartman Suadiye Eminali Caddesi üzerinde avşar sokağının sağ tarafındaki yoldan gidildikte yolun solundaki ikinci sokakta sol taraiında aynk nizam olarak insa edilmiştir. Kayden bodrum zemin ve üç normal kat olarak görülmekte ise de nalen 1 zemin, 4 normal kat olup zemin katta 2, diğer katlarda 3'er daire mevcuttur. 1. kat çıkmah ve salon ve oda önleri balkonludur. Tamanu 14 daireden ibaret olan binada kalorifer ve kapıcı mahallen olup elektrik ve su tesisat. ve kalorifer tesisatı varsa da kaloriferin kazanı ile radyatörleri konmamıştır. Banyolaruı nhhl tesisleri ile mutfak dolapları tesbit edilmemistir. Kapı k«sa ve kanatlan yağlı boyalı ve buzlu camlıdır. Kat merdıven basamaklan mozayik. antreler karo döşelidir. Umumı gmş kapısı demir doğramalıdır. Zemin kattakı dairelerin bir» onde, digeri a arkada,i rüste rkattaki dairelerin 2'si önde. Vi arkaı w k t Ö " d a e l b i r birinin. bütün katlar arka daireler bırbirinin plânına uygundur Ön daireler: 1 antre koridor uzerme bir salon. bir oda. nâtamam mutfak nâtamam heJa, antreden kapı ile geçilen antrsambır üzerine iki oda. nâtamam banyo dairesi olup mutfak sabit evye. helâ ve banyo duvarlan nızami fayans kaplıdır. Zemin kat ön dairesi de dahil katların arka dairesi antre. helâ. mulfak. antrşambır üzerine ıkı oda, bir banyo, holden girilen bir salon ve yanmda bir nda vardır. Gmş ıntre zemini mermer mozayik duvarlan mermer lambri kaplı olup L plânlıdır. Satışı mevzu 9 adet dairenin her birine 100.000.00 TL. kıymet tahmin ve takdir edilmiştir. 2 Kadıköy Suadiye Mahallesi Alan Sokağmda 79 pafta a , , \ 8 P a r s e l ^y' 1 ' 6 8 9 m 2 s a h a l ) !«• mülki.veîme çevrilmış 12 daıreli bahçeli kârgir apartmanın 26320 arsa Da.vlı ze""ntet 1 No. lu dairenin tamamı iflâs hükümlerine göre pazarhk suretiyle satılmasına karar verilmiştir. lm«r durumu 1 paragraftaki gayrimenkulün aynıdır. ADİL YAGCrnın ebediyete intikali dolayısıyle cenaze merasimine ıştirak E eden, çelenk gönderen, mektup, telgraf, telefonla ve biz S zat evimize gelek büyük acımızı paylaşan sayın dost ve Ş akrabalanmıza, merhumun degerli meslek, mektep, ya S zar ve sahne sanatkârı arkadaslar:na teşekkürıenmiz) 2 sunarıa. = AlLESt = (Cumhuriyet: 8465) HııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHMiıımuımıııııııııııS? Deu bir EKİMDE 22 AIACAKAPTAN OOĞAN AVCI0Ğ1U idarelidir MİJMTAZ S0YSA1 YaşarAysev oRastaUasal oOktay Alctıaf »TOrkkaya Atatir Berker °Mm\ Can °l Şökru Esmer °Cevat Seraı •Ceytıun Atuf Kaoso »Calıit Kayra *»Mehmed Kemal «MeMi Zıt EN İYİSİNİİSTEYİNİZ EDISOIM Pa sel f Saşkınbakkal semtinde deniz larafmdaki Alan Sok«k gül Ap. 5 No. lu aynk nzamda insa edilmiş bir zemin 3 normal kaÜı kârgir apartman olup 2'si onde H arkada olm»k uzere her katta 3 daire vardır. ön cephede olan 1 No lu aaıre, 1 antre, salon. fayans tezgâh ve evveli mutfak kompj» banyo ve 2 oda plânlıdır. Salon ve odalann zeminleri ahşap parke, dıger kısımlar karo mozayife kaplı. do*mma v* demir «Jtsamı yağlı boyalı elektrik su ve havagaTr, tesisatlıdır Tam»mma 120.000.00 TL kıymet takdir »dümistir «•.K*ır*r d a i r e s i n d e M t l « 2H.1973 cuma eünfl saaat ln'dan uye kadar yapılacakhr. Müşteri çıkmadığı takdirde satışa ftartanın her cum» günü saat 10'dan 12'ye kadar devam edilecekür. Satışa ijtirak edecek olanlar tahmini kıymetlerin • 10 / « nııbetmdt teminat yatıracak ve satis tahmini bedellerin "o 100den asaği olmamnk üzere. satın alan teklif ettiği bedelin 1/4 pe»in v e nakit olamk bloke erieoek bakivp «stı= bedeli için alıcıy» 30 müsavi taksitlerle ve en çoV 30 avda ds Ödenme.'i »»flanacak ve mehil verilebüecektir Fazla malumfltm yazılı numara ile memuriyetimizden alınabilecps; üân olnntır. (llâncuık: 3â&3) * 8453 Cumhuriyet 8447 (Basm: 7061ı 8437