27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHUKtYET 23 Ocak 1973 Fransa'daki kitap borsasında enflasyon 'K. DAPONTE /' • Paris'ten yaayor y bagka kttaplar yaymlama ya destek olur. Fransanm tanmmi} yaymevl»rinden Grasset Fasquelle'in •©rumlularından Bernard Priv«t bu konuda gunlan ekliyor: « Ödül demek, sükse, bagan demektir. Bir yaymevini yaşatır. Büyük tirajlar yapmasmı BtğUr. Çünkü Yaymevleri kitap seçip yaymlarken rısklere girer. Kumar fibidir bu i«. Büyük kayıplara yol •çabilir bazı kitaplar. Bu nedenle, Yaymevleri ödüllere Te «sükıe» olacak kitaplarm muhta$tır!> Bugün «Ncmvel Observateur»d« •anat finema eleştırüeri yazan ÖDÜLLER Jean Louis Bory. 1945'te, 27 ya Bu acılıs furyasını, Kasun Ara •mda iken kazandığı Goncourt ölık «ylarındaki ödüüeri izler. düiüiçin joyle dıyon « Genç bir yazar ıçin tfhliitfll Goncourt, Renaudot, Femina. Medicies, £a iyi yabancı roman ar ve öldurücü olabilır. Yazarın ödü mağanı vb. gıb'i öduller. Bu ödül lu kazanmasından sonra, yeni ya lerden bazıları Fransanın Nobel'i pıtı ile sanki kendisini affettinnegıbidır. Orneğin Goncourt Ama EI gerekir bu ödulü almak suçubugun artık Fransa'da bu förüşü nu işledıği kanısı yüzunden.» paylaşanlar azınlıkta.' Jean Louis Bory'ye göre, Frrnn «Ödullerin yararlılığına lnanıyor «ızlar arhk okumuyorlar. Kitap musımuz, öduller hakkında ne dü ve rornanları €hedıyelık» olarak «ünüyorsunuz?» Sorulanna Paris* ahyorlar. Alırken de, şu veya b« te sokaktaki adam, yaymevleri, yazan tanıdıkları, beğendikleri kıtapçılar, yazar ve ele$tiric3er içın değü, bır Goncourt veya bir Renaudot, bır Femına almak için çelijik cevaplar veriyorlar: llginç bulmuyorum. Kaldınl gırıyorlar kıtapçıya.» Taşradakâ kitapçılar lse flnlfl tnasını dıliyorum. bir Fransız yazarınm |U sözlerini Ülkemn edebiyat yasammda haürlatıyorlar: yapıcı katkısı oluyor. « Kıtapları okuyup izliyenler Ük günlerde satışlan katnçüı ikı yüz kisiyı geçmez. Bunlar da yor, artınyor, yardımcı oluyor. Paris'tedir. Çıkan kıtapların ka Ödullerin satışlarda hiç rolü mu oyu yapımcısı da işte 200 kiolmuyor. Bir ay saruyor ilgi. Bır şidır!» yü sonra da hem kitap, hem da Kuşkusuz başkent dısındakiler, yazarı unutuluyor. Paris'in tekelini bugün anlamsız Bır kitabın on frank yerin* buluyorlar. Ama başkentin tekeli 15 franga satılmasmı sağlıyor. elinde tutmasında, geçmişi ve yüz Yayınevlerının işıne yanyor. yülar süren geleneklennin payı Bir ödül kazandıktan sonra ya da var. tttap «jnevBİmi» Sonboh&rdır, hemeıı uer ulked* olduftu gtbL Yayınevleri do okuüar gibl her yıl Eylül Ekim «ylarmda a£ihr, yoğun bir çahîmay» gi n c T» kitaplanm. tüketim topjıtmlarTm4« gdrülea biçlrodfl «ür* tirier> «Ekbnden bn yana günde 55 Mtap alıyorumU diyor komju bir fcitapçnnız. Günd* 55 kitap! Kujkusuz bunlann arasında romandan başka bUim kitaplan, okul kitaplan da var. Bu devre içinde pdyasaya çıkan roraanlarm ıayuı İM İMfTÛza yakm! ymevleri sorumlulan, bir kıtaba fidül veren jurilerde dosthıklann, pistonlann ve hattâ baskılann bile rol oynadığını «izlemiyorlar. Ünlü Tiyatro yazan ve jüri üye lerinden Felicien Marceau bakın bu konuda ne diyor: • Yaymevlerinin, kitaplannr tanıbp yaymak için yofun bir kampanyaya ginşmeleri, eleştirmecileri yoklamalan olağandır. Dostltıklardan faydalanmak istemeleri de öyle. Ama bütün yaymevleri bu işi her yönde yaptıklarına göre, bunlar birbirini gdtürur ve yine aynı kapıya, çıkar!» Ödüllere karşı tutumlannı açığa vuranlar ise, btmlan lotaryacı lığa ve at yanşlanna benzetiyorlar. Hattâ bazı yaymevlerinin, ko lay ba^an kazanabilecek kitaplar için «kendi» yararlarma belirli târife reçeteler verdiklerini de anlabyorlar. GÜNDE 55 KİTAP! KUŞKUSUZ BUNLARIN ARASINDA ROMANDAN BA$KA BİLİM KİTAPLARI, OKUL KİTAPLARIDAVAR. BUDEVRE İCİNDE PİYASAYA ÇIKAN ROMANLARIN SAYISI İSE BEŞYÜZE YAKIN. Aliağa Rafinerisi urunu benzin, Izmır'de satışa çıkarıldı • • •• «• SÜRÜMÜ ARTIRMANIN YOLU Yaymevleri Fransada bugün, kitabı, gelir getiren, verimli bır «eşya> bıçinüne sokmak çabasındadır. Sürümü artıran bu «biçim araştırmaları» arasında en göze çarpanı, Fransızlann Jaket, Turki yede de yine Fransuca bir sozcük kullanarak şdmiz veya gömlek denilen renklı, plâstik, resirali kapaklardır. Rauf Mutluay'ın, Turk Edebıyatçılar Birliğinin •Yıllık 1963deki yazısmdan «..Qcili bicili piyasa romanlan..» geli yor aklımıza! Paris'tekı editörler arasında bu nu beğenmiyenler de buna uymak zorunda kalıyor. Kitap meraklıla rı ıçın ise, bu ek kapakları atarak, çıplak olarak kıtaplığına koymak olanağı da var elbette. • Canım, dıyorlar, ömeğin, Simone De Beauvoir gibi unlü bir yazarın kitabına da ayrı kapak geçırmek şart mı?» • Evet, diye cevap veriyorlar, fart; kıtabmın adı ve yazarı bir yumruk etkısi yapmalı. uyarmah. Yoksa, kitapçı vitrinlerindeki yüzlerce kitap kalabalığı içinde kaybolur gider!> Bu arada Robert Laffont'un, ye ni kıtaplanm eleştiricüere gönderırken «çıplak» göndermeyi yeğ tuttugunu da öğreniyoruz. Seuil'de «Akdeniz dızısinl» yöneten, Monserrat Oyunu'nun ya zarı Emmanuel Robtes «Şehrin yükseklıkleri» bu konudaki sorumuzu şöyle cevaplandınyor: « Gerçek bir edebiyat tatabınm kapaklara falan ihtiyacı " Grasset'deküer çekiniyoruz kararlardan. Çünku grafilt buluşlar çok ender. Onjinal şeyler bulmak güç. Başansız bir kapak kitabı sabote edebilir.» Oysa aynı Bernard Grasset, Herman Hesse'nın hippiler tarafmdan sevılen .Sıddhartha. adlı kıtabını psıkedelık bır kapakla 23 bınin uzerıne çıkardı. «J'aı Lu» dızısındeki Guy De Cars'ın «Piyasa» kıtapları yirmı yüda 14 mılyon satmışsa, bunu kapak desinatorüne borçludur, cüyen edıtore de rastlıyonız. Sınema da kitap pıyasasında önemlı bır oğe. Orneğin Robert Lallont, «Yayınevımı ıhya eden kitap»tan sdz ederken «Babasnın kapağma Marlon Brando'nun lotoğrafını koyuyor. Artheme Fayard'da 25 bın satan Thomas Hann'ın «Venedık'te ölilm» kıtabının kapağında ise Vıscontı'nın £ilmınden bır ojruncu var. Denoel ve Plon'da çıkan ikı kıtapta da Fransız sınema oyuncusu Annıe Girardot'yu gorüyoruz. Öte yandan Fransız Bıblıyografya Enstıtusünce duzenlenen soruşturmalarda, pek çok profesyonel yazar, yenı tur kapakları çirkin buluyor. «Insan bu kitaplan kitaplığına koymak ıstemez» diyorlar. ünlü modem afış çızeri Savignac ise, edıtörlenn bu konuda tekdüzen'e kapıUp acınacak bir eğılım gosterdıklennı soylüyor. ÎZMtR AUaga'da yapümakta olan Türkiyenin UçüncU büyük rafînerisi dün ilk olarak ürettiği benzıni Izmır ve çevreaine vermıştir. Bayramdan ben ulaşım gUçlük leri nedeniyle akaryakıt sıkmtısı çekılen îzmir'de, benzin bu çe kılde bollaşacaktır. Rafıneri Işletme MUdürlügunden alınan bilgiye göre, Petrol Ofisle yapılan anlaşma gereğince, Ofisin tankerleri dün doldurulmuştur. tlgüiler, günde bin tona kadar benzin verebileceğini ilerı sUrmektedirler. 54 kilometre uzaklıktan alınacak olan benzinln îzmirdeki sıkıntıyı kısmen haftneteceui açıklanmaktadır. Aynca verilen bilgiye göre rafınerinin üretim tasımlan tamamlanmış olup limanda ve tab mil tahliye kısımlannda yanm kalmış işler tamamlanmaktadır. Tam kapasite ile bnumüzdeki aylarda çalısmaya başbyacak olan rafineri bolgenın bütün akaryakıt ihtiyaçlannı karşılryacaktır. YEŞILADA FERİBOTU ÖNEMLt TEHLİKE ATLATTI Mersin • Kıbns arasında rlng seferme başlamak üzere dün Mer sin'e hareke* etmesi gereken Denizyollannın «Yeşılada» fenbotu, kapağındun su aldığı ıçin gidişini ertelemiştir. Halıç Tersanesinde 75 gündenberi onarım içın bekletilen «Yeşılada» ya su girmesınin nedeninin, kapak contalannm degiştirilmemesi olduğu bildirilmiştir. Durum, Haliç'ten yolcu salonuna gelen feribotun Mersln't hareket saatinden bir saat Onca l.'de personel tarafından farkedilmişür. Gemi adamlan, feribotun yolcusuz ve araçsız olarak seyre hazırlandığı sırada böyle bir ola yın meydana gelmesinin büyük bir şans olduğunu, açık denizde gelebUecek bu dikkatsizliğin üzücü olaylara yolaçabileceğmi beUrtmişlerdir. Haliç Tersanesinden gelen bir ekip, feribotta onarım ve değistirme işlemine başlamıştır. «Yeşilada»nın bugün Mersin'e hareket etmesi beklenmektedır. Deftardarlığın yanış nedeni anlaşılamadı Tarihi Istanbul Deftardarbk bınasmın tamamen yanıp kul olmasındaki neden, aradan bır ayuan fazla süre geçmesine rağmen. anlasılmamıştır. Milyarlarca lıralık değerli evrak, belge ve kayıt defterlennın yok olmasıyle sonuçlanan yangm olayında, «Sabotaj» olup • olmadığı da bu arada saptanamamıştır. Adli yönden soruştunnayl yürüten Savcı Haydar Memişoğlu, «Bılırkişi raporunu beklemekte olduğunu» bildirmiş, olayın ancak bu rapordan sonra ay dınlığa kavusabıleceğıni söylemiştir. Hatırlanacağı gıbi, onbinlerce Istanbul'lunun gözleri önünde cayır cayır yanan tarihi Defterdarlık Binasmda, bir ay once Bılırkişi Kurulu tarafından inceleme yapılmıştı. Ancak aradan geçen uzun süreye rağmen, Bılir kişi raporunun verilmesi, adll soruşturmayı da ters yönden et kilemıştır. Bu arada, Defterdarlığın, bazı kisiler tarafından ?")z dokülerek yakıldığına dair söylentiler de doğrulanmamıştır. Bu lunan bir gaz tenekesinin, gemici fenerlenne gaz doldurmak için saklandıgı da anlasılmıştır. 4 gümrükçü yaralandı öte yandan Deniz Naklıyet Şir ketine ait soğuk hava gemisi «Kar» da arama yapan gümrük muhafaza memurlarından dordil yaralanmıstır. Yurt dışından gelen gemiye arama yapmak üzere gıren memurlar. kaçak eşya aramak üzere büyük bir valfı sökmeye başlayınca, yangın söndürme cihazına ait tazvikü karbondioksıt gazı boşalmıştır Şid detli tazvik nedemvle memurlardan dördü zehırlendiklen gibi muhtelif yerlerinden de yaralan mışlardır. Bunlardan tsmail Har man ve Mustafa Cirit tlk Yardım Hastanesine kaldırılarak tedavi edümişlerdır. 5 Şubat'ta sevkedilecek öteyandan Rafineri îşletme Müdürlügu, gaz sevkiyatınm ancak 5 Şubattan itibaren başhyacagını, hazırlıklann devam ettiğini açıklamıştır. îlgililer, Merkezin yakmlasmış olması nedeniyle benzin ve gaz fıyatlannın Izmir içinde az da olsa eerileyeceğini ifade etmektedirler. (a.a) 'Mario Puzo'nun «Baba» adlı romanı bütdn dünyada «en çok latan kitap» sayılıyor şn anda. Yukarıdaki ilânda, kitabın filmden alınan bir lahne ile süslenmiş afişi görülüyor.. Yangın başlangıçı Denizyollanna ait «Ankara» 68 misinde de bır yangın baslaneıcı olmuştur. Haliç Tersanesinde ta mirde bulunan geminln arka kamaralanndan birinde elektrik kontagından çıkan alevlerden bir yatak ile bir battanive vanmıştır. Yaneın kısa sürede kontrol altına almmıştır Hamile bir kadının dövülerek olduruUıugu önesürüldü Zeytıburnu, Çıftlık yolunda numarasız bır gecekonduda oturan Yalçın Özer, eşı 17 yaşmdaki Sabahat Özer'ı annesi ve kızkardeşi ile doğüp öldürdükleri iddiası ile gdzsltma alınmı«tır. Dün cinayet masasmda ıfadeleri alınan Yalçın ile annesi Sıdıka, «Böyle bir şey olamaz. Sabahat Özer, bayramm ikinci gunü Kuştepede oturan annesıne gitti. Orada hastalandığmı haber verdıler. Gittik Sabahat Özer'i hastaneye götürduk orada ölü> demişlerdir. Iki aylık hamile olduğu saptanan Sabahat Özer'in kocası Yalçın Özer ise, «Bana haber verdıklerı zaman bir araba tutup karımı annesınden alıp hastaneye goturdum. Nefes darlığı olduğunu hastanede söyledıler. Yatması gerekiyormuş. Sabahat'ı hastanede bırakıp, gecelik ve terlik göturmek üzere eve gittim. Ddnuste karım ölmüştü» demi?tir. Genç kadının yüzünde görülen bazı morluklar, bir cinayet ihtımalinı ortaya atmış, bu nedenle cesedi morga kaldınlmıştır. Morgun vereceği rapor gereğince hareket edileceğmi belirten detektıfler, zanlılan gözaltına aldıklaruu söylemişlerdir. I I PRiMIIR SEKIj JEAN DUCHEj Un grand iıvre de \ Akdeniz, fırtınadan 2 gündürv: tskenderiye önünde bekliyor s inşaat mühendisleri Odası Istanbul Şubesi yeni Yönetim Kurulu seçildi İnşaat Mühendisleri Odası Istanbul Şubesi'nin Galatasaray Lisesi Tevfik Fıkret salonunda yapılan 18. Genel Kurul toplanüsı sonuçlanmıştır. Kongrede meslek ile ilgili çeşitli sorunlar üzerinde durulmuş ve yeni kararlar ahnmıştır. Daha sonra yapılan seçımler sonucunda Yönetim Kunıluna Izzeddin Silier, Ersin Arasoğlu, Kerim Ökmen, Erol Ünal, Mete Karakoç, Erdem Tekin ve Doğan Batuk getırilmıs, lerdır. Piaf'ın Ovey kardeşi Simone Berteant'nnn yenl eseri «Momone»un ilânı. Tatarın «Piaf» adh eseri 230 bin satarak büyük bir başarı elde etmiştL Kadını anlatan eserler çok satılan kitaplar arasında. Ifte, Jean Duche'nin «İlk Cinsiyet» adlı eserinin ilânian.. kitaplannın geri çevrildigini gtirunce oyle bır duruma düsüyorlar kı, yüregim parçalamyor. Çok kez onları bu durumda gor memek için kıtaplannı aldıgım olmuştur'» Robert Laffont'a göre, Fransa'da bir yayınevinin kâr etmesi için on bin tırajlı bır kitabın yedı bınıni satması gerekmektedır. Büyük yazarlar dışında (örnegm H Bazın, 100 bin) telif, çevıri kitaplan 30005000 arasında basılır çoğunlukla. SİNEMANIN ROLÜ A LAJUSTİCE DEPOING KİM ALIYOR, KİM OKUYOR? Robert Laffont'un verdığı istatıstık bılgılerine göre, Fransa' daki nüfusun ancak yüzde 14'ü, çıkan kıtapların yüzde 75'ıni okuyor! Yânı, bu yüzde ondört, kitap sever okurlardır. Bunun dışınriakı kitleyı de kazanmaya çalışıyoruz, diye ekliyor. Bunun içın de, ilâncılığın bütün olanaklanndan (Radyo, Televizyon, Basın) yararlandıklannı belır*ıyor. Güney • Kuzey Akdeniz seferinde bulunan Denızyollarına ait «Akdeniz» yolcu gemisi tskenderiye önlerinde hüküm süren şiddetli fırtma nedeniyle limana girememektedir. tki gündenberi tskenderiye limanı açıklannda bekleyen «Akdenız» fırtınanın dinmesini beklemektedir. «Akdeniz» fırtınanın dinmesinden sonra limana girerek, Beyruftan aldığı 107 Iskendenvp volcusunu bırakacaktır. Denizcilik Bankası ilgilileri, fır tınays rağmen gemide herhangi bır hasann olm&dığını büdirmışlerdir. Günün kitapları BÜYÜK FİKİR KİTAPLAR1 No. 18 KİTABA İNANMAK GEREK Fransızlann eskıden cSükse», $ımdı de Anglosakson moâasma uyarak herkes gıbı «Best SelIer» dedıklerı kitaplar için Robert Laffont'un gorüşü şoyle ozetlenebılır: < Basanlı bir kitap çıkarmak içın ilk başta o kıtaba inan mak gerek. Okuduktan sonra ge n çevudığırn bır kitabın baska bir yayınevinde başanya ulaştığını gorünce hayıflanmıyorum. Çünkü o kıtaba inanmadığım için belki aynı yazarı ben başanya gotüremıyecektim.» PARİSLİ BİR EDİTÖR KONUŞUYOR: ROBERT LAFFONT Teni kitaplar arasında tarih kitaplan dft onemli bir yer tntnyor. Bunlardan ikisi Claude Spaak'ın «Yumruklu Adalet» ve Maschino • M'rabet ikilisinin «Hayaller Ceıayir'i» Birçoklan gıbi editörlük mesleğine gazeteciukten gelme olan elli yaslarındaki Robert Laffont bugün Fransa'nın kalbur ustu bir yaymevırun başında: « 31 yıldan ben kitap okumaya mahkum olduğunu» soyleyen Laffont, ük olarak 1941'de Sofokles'ın Oıdıpus'unu yayımlamakla ışe başlamıs. General De Gaulle'un Anılannı yayımlamak jçin katıldığı yansmada ise generale karşı yapüğı bır gaf yüzunden ışı eunden kaçırdığını ıtıraf ettıkten sonra, Henri Charriere'in «Papıllon» (Kelebek) romanı ile karıyerinde onemli bır adım attığını da gızlemıyor. Kendısını, çevırilere genış yer vermekle auçlayanlara şu karşılığı verıyor: «Graham Greene gi bı yabancı yazarlar uzerınde r*urraaırı yerdıler. Ben bır tek kitabın, tek yazarın edıtörü değüim. Seçımi çok geniş tutmaya çabalıyorum, o kadar» MİTOLOJİ SÖZLİİfiİI Baa kültürünün temeli Anadolu efsaneleri ve YunanLatin mitolojisi 425 büyük boy sayfa 30 TL REMZI KITABEVİ Henryk Sienkiewicz Azra Erhat Ilreılleı Ifjlk eser umı UAKÎM L ısımli tefsirinin HasanBasri n *M\ KfRÎM 7. baskısı çıktı 342 BİLGİ YATINEVİ DON CAMİLLO veşeytan DON CAMİLLO ve ' hayırsız oğul DON CAMİLLO çıkmazda DON CAMİLLO'rîun kLyük dunyası DCN CAMİLLO moskovada KARA TAHTA Yayımladığı kitaplan çalışma odasındakı kocaman karatahtaya tebeşırle yazan Laffont, 1972 yılı ıçınde 150 kitap çıkardı. (Bu sayı, Fransa'daki yayınevı sayısıyle çarpüırsa (eleküstü 20) kitap enflasyonu anlaşılır.) Yayınevı sahıplerını bır orkestra şefine benzeten Laffont, edıtbrün, yazar ile okurlar arasında bır •aracı», ama yapıa ve olumlu bir aracı olduğunu söyluyor. Rizıkolu bir ış olarak tanımladığı yayıncılığın ticaret yö nü için de şunları ekliyor: 10 franga (30 TL.) satılan bır kıtaptan: Dağıtıma "% Sfi Yazar »'. 11 Vergi » , ' o 5 Edıtör » , ' e 10 (Brut), ahr Tum genel harcamalan yayın en karşılığından, editöre net kârj olarak '/o 12 kalıyor. «Ama bu durumu, fazla kitap yayımla makia kapatmaya çalışıyorua. Yanı, yazardan on kat daha az kazanırken kitap başına, kitapların sayısı ve sürümü ile durumu kurtarmaya çalışıyoruz» diyor. DEMİR VE GUARESCHİ ATEŞ Roman • 25.00 lira HABORA KITABEVİ PJC. 6 Beyazıt Ist. ISLAM TARİHİ 25 Lira BİLGİ TATINEVİ Yenl Çıktı ÇAN TAYINLAWNDA BÜGÜNKÜ DÜNYAMIZA BAKIŞ Çevirenler: S. Eyuboğla V. Günyol 7^0 TL. • HÜMANİZMA tîZERİNE KONUŞMALAR Çeviren: Vedat Günyol 7,50 TL. • Georges Lefebvr» KAPÎTALtZM Çeviren: Vedat Günyol 5 TL. P. K. 1034, Karaköy Istanbul Paul VaMry HAFTADA 45 TASLAK Haftada 45 roman taslagı aldıklanru belirten Laffont, dığer yayınevlennde de durumun aynı olduğunu, bunun kitap pıyasasında bır enflasyon doğurdugunu, bunun sevmılecek bır gelısme olmasına rağmen yayınevlenni güç duruma soktuğunu ekledı. Robert Laffont, bu konuda iç11 ve yufka yürekli: « Bazı yeni, gery İNGİLİZCE/ TÜRKÇE SÖZLÜK Sözcökler ve deyimler (idiom) bakımından en büyük sozlükler kadar zeogin» Pkstik kapak, mükemmel baskı... 20. TL Remzi Kitabevi Bir kitap ilânı daaa: «Hamilton'un Genç Kıılart»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle