18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 15 Ocak 1973 Dünyada Bugün Oıs haberler DoğuBatı ticareti gelişiyor Kapitalist Batı ile sosyalist Doğu arasındaki ticaret ilişkilerinin «iy'i» ya da «kötü> bir «ey olduğunu ıddia etmek katılık olur. Aslında bu iki blok arasındaki ticaret ilişkilerinin belir gin ozelliği; • ahsılmamışlıktır. Her iki bloka dahil ülkelerin fehefeleri, sistemleri, ticaret anlayışları birbirinden farklıdır. Gene iki bloka dahil olan ülkelerin lid"erleri, bu farklıhkları ortadan kaldırmak için niyetli de değillerdir. Buna karşıhk şartlar her iki blok üyesi ülkeIeri de. uluslararası ticaret alanında birbirlerirıi itmekte, bunları bırbirlerinden alıjveriş yap mava zorlamaktadır. Batı Blokunun sosyalist ülkelerie ticaret hacmi genis değildir. 1971 yıhna ait istatistikler, Sovyetler Birliği. Çin ve diğer so'valist ülkelerin dünyanın geri kalan kısmtndan yaptıkları ithalâhn 12 mılyar dofar JÜ7eyinde kaldığını go'terroektedir. Oysa aynı yıl içinde uluslararası ticaret harmi 346.milyar dolar düzeyine ülaşmıştı. Bir başkş deyişle, sosyalist ülkelerin ithalâtı. zengin. sanayi ülkelerınin ithalâtının yirmi altıda biri pramnda kalmıstı. Sosyalist ülkelerin kendi aralarındaki ticaret hacminin daha yuksek olduğu samlmamalıdır. Genel olarak birbirlerind"en mal almayı tercih eden, daha dogrusu sartlar tarafından buna zorlanan sosyalist ülkelerin kenii aralarındaki ticaret, dünya ticaretinin onda biri düzeyindedir. Oysa aynı blokta yaşayan insanlann savısı, .dünya nüfusunun üçte birini geçmektedir. Sosyalist ülkelerin kendi aralarmtfaki ticaret hacminin bir ozelliğ! de, bu hacmın genişleyeceği yerde, daralmakta oluşudur. Sovyetler Birliği ile Çin Halk Cumhuriveti arasındaki ilişkilerin lyi olduğu donemde, sosyalist blok içindeki ticaret daha canhlık göstermekteydi. Oysa son yıllarda bu hacim daralmıştır. Uzun yıllar çok önemsiz bir düzeyde varlığını devam ettiren Batı Doğu ticareti, son aylarda bir anda dünyanın dikkatini üzerine çekmis ve en karamsar gözlemcilerin bile. gelecek hakkında iyimser tahminlerdç buhınmağaiîaslamalarına yolaçmıştır. Bunu da normal karşılamak gerektiğini belirtmek yerinde olur. Bugün özellikle Batılı ülkelerin iş çevrelerinde, sosyalist ülkelerle yapılacak ticaret konusunda aşırı bir hevecan ve iyimserlik hüküm surmektedır. Geçrnişte olanaklarm kısıtlılığım bilen Batllı iş çevreITİ, şimdi yeni ufukların açıldığını görtnekte, i«ter istemez aşırı iyımserliğe kapılmaktadırlar. Bunun tamamen temelsiz bir iyimserlik olmad'ığı hatırlanmalıdır. Gerçekten ticareti geliştirme olanakları, geçmişe kıyasla, çok artmıştır ve her iki blokun uzmanları ve yetkılileri. ticarrt ilişkilerinin ayrıntılarını tesbit etmek üzere geniş çaplı çalışmalara ^girişmişlerdır. dan yeteri kadar yararlanacağı hâlde, kendini bir çok imkândan raahrum kılmaktaydı. Şimdi bua lar çözülmüş ve Sovyetler Birliğinin önünde de yeni uluklar açılmıştır. Gene son iki yülık dönemde Sovyet yöneticileri artık bazı gerçekleri kabul etme gereğıni anlamışlar ve Sovyetler Birliğinin kendi kendıne yeterli olma hayalinden vazgeçmesi gerek tiğini açıkça itiraf etmişlerdir. Bugünkü Sovyet yönetıcüeri ara sında hiç kimse, Sovyetler Birliğinin kendi kendine yeterli hâle gelmesinı bir ideal olarak benimsemiş değildir. Zira böyle bir seyin, içine girmiş olduğumuz teknoloji çağında imkânsız olduğunu Sovyet yöneticileri de artık bilmektedirler. Doğu Batı ticaret ilişkilerine duyulan üçüncü neden ise Sovyetler Birliğinde halkın hayat seviyesi ile ilgilidir. Bu ülkenin yöneticileri, kendi halklannın hayat sevıyesini yükseltmek için ekonomilerini geliştirmek ve ıhracatta bulunmak zorunda olduk larını bilmektedirler. Bunun için de ülkenin kendi kaynaklanntn geHştirilmesi gerektiği ortadadır. Sovyet uzmanlarının yaptıklan araştırmalar Sibirya'da tahmın edilemiyecek kadar zengin yeraltı kaynaklannm bulunduğunu kesinlikle ortaya koymuştur. Yeraltı kaynaklan bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olarak kabul edilen Amerika büe, tarihinin hiç bir döneminde, bu açıdan Sovyetler Birliğinin sahip olduğu zenginliklere sahip olamamıştı. Şimdi bu kay nakiann, gerekirse Batı sermayesinuı yardımıyle de olsa işletilmesi, herseyden çok Sovyetler Birliğinin çıkarına olacaktır. Batılı sanayi ülkeleri ise, tica ret ilişkilerinin böyle elverişlı bir ortama kavuşması sayesınde. hammadde kaynaklannın arzı yönünden güvenliğe kavuşmuş olacaklardır. Bütün bu açıklamalar, önümüzdeki yıllar içinde, Batı • Doğu iliskilerinin nasıl gırift bir şekil alacağı konusunda daha açık bir fikir verebilîr Diplomaside kulis Bakanın garip tasarrufu Ümit GÜRTÜNA Ankara'dao yazıyor eçen hafta ilginç gelişmeler oldu. Ankaranm kuşku d u y duğu duayenlik ışı beklenmedik bir şekilde sonuçlandı. Etiyopya Büyükelçisi Osman Mohammed'in ayrılması ile boşalan Türkiyede en çok kalmış büyükelçi yanı duayenlik sorunu iki yıldan beri Türk hükümetlerinı endişelendiriyordu. Zira sırada Makarios*u temsilen Ankara'da bulunan Büyükelçisi Ahmet Zaim vardı. Çeşitli yollarla Etiyopya Büyükelçisinin gidişl ertelettirildi sırt Ahmet Zaım duayen olma sm dıye; batan görün ki, bu kadar endise yersizmiş. Ahmet Zaim geçenlerde Dışişleri Bakanlığına başvurarak duayenlik görevinden ıstifa ettiğini bildirdi. Oysa henüz duayenlik sıfatını tam kazanmamıştı bile Ahmet Zaim. Gerekçe olarak da Büvükelçilik binasının küçüklüğü nedeniyle duayenliğin vecibelerini gersktiği gibi yerine Retiremeyeceğini göstermis. İnsanın hayret edecegi geliyor bnj;ı «orunlann bövlsine kolay halled:lmesi karşısında... Çağdaş kurbanlar 6 S eçenlerde, 22 yaşmdaki bir Ingıhz kızımn başına gelen ve nvueıze kelimesiyle nitelendirilebilecek olayı okumuştuk Jean Hajmes, doğduğu andan beri sağırmış. Ve doktorlar da, Jean'm ömür boyu böyle kalacağını, tedavisinin imk&nsız olduğunu söylemişler. Ne var ki, bu teşhisten 22 yıl nonra, geçen hafta, genç kız kulağında işıtme aygıtı olduğu halde otomobil fabrikasındaki isincfe çalışırkea hapşırmış ve isitmeye başlamış. Dünyanın gürultüsü o kadar yüksek gelmiş ki Jean'e, kulağındaki aygıt birdenbire işkence aleti haline dönüvermiş. Şimdi genç kız bu mucizeden mutlu. Her seyi. alışmadığı sesleri duyuyor. O kadar şaşkın ki, «Geceleri uyku uyuyamıyorum» diyor. Çünkü yâtfığı ?amsn kendi nefesinin sesi bile bir gürültü gibi geliyormuş kulağına. Bir hapşırmamn yarattığı mucizeyi, Jean butun hayatı boyunca kutlayacaktır. Belki bazen duyduğu sorler için «Keşke bunları işitmeseydim» diyecektir. Ama kutlayacaktır o büyük hapşmğını. Bizler de buçün, Milâttan önce 2000 yıllannda raeydana geI»n bir mucizeyi, her yıl olduğu gıbi yine kutluyoruz. Babil Krah Hamurabi ile çağdas olduğu söylenen Peygaraber Hz. Ibrahim, oğlu olmadığı zamanlarda «Bir oğlum doğarsa Tanrıya kurban edeceğim» dıve fdakta bulurrmus. Sonra, Hacer' den oğlu Ismail doğunca bu adagını verine getirmesi gerekmiş. Nmail biraz buvüdükten sonra. rr:u kurban etmeye götürmüs. ''"am kurban etrhe islemine baflarken rfe, Taırtı, tsuıail'in yerin» kurban edilmesi için bir koç gondermiş. H7. lbrahim, bu oiavdan sonra Hic»7'a göçecektir. Işte simdi Mfkke'de bulunan Kâbe'vi. Hz lbrahim ile oğlu Ismail birlikte ^aDmıçla^dı^. H7.. Muhammed'in ksbilesi olan Kureyiş'in ise, kendi dininden tsmail'in soyundan geîdiğine inanıhr. Bizim bugün kutladığımız Kurban Bayrftmı, l'lâm öncesind»"n hsçlayan bir geleneğin devamı<?r. Ekorromik durumu uygun r'an kimsslpr kurban keserek h"m H7. lbrahim'in sükranın; r'rdurürler, hem de yoksulların et yemesini sağlarlar. Aradan geçen 4 bin vılı aşkın 7a*nanın birçok geleneği yıkamamış olmasmı rağmen, bunların üzerine daha da güçlülerini getsrdiği inkâr edilemez. Meselâ «inssncılık» diye bir anlavış çıkmış ve sonunda bu, çağdas toplum dÜ7entnin temeli haline dönmuştür. Bugunkü «KO«yal adalet» ve «sosyal güvenlik» kavramları kadar "evr^nsel başka hangi gelenek vardır? Sonra «insan kurban etmeraek» ya=ağı varrîır. Hiç bir devlet ya da hiç bir zümre bir insanı VPya bir ırkı haklı sebep gostererek kurban edemez artık. Bunun adı ya cinayet, ya da jenosid olur. Ağ7imızda bayram kavurmas>nın tadı olan birler. biraz olsun bu gerçekleri duşünmelîyiz. Çünkü dört bin yıl önce H7.. tbrahim'i oğlunu kurban etmekten kurtarmak için gelen koc, galiba insanlann hatalannı dıizeltmeye yetmemiştir. Amerika'nm Vietnam'da, tsrail'in özellıkle son günierde 8 uriye'nin güneyindeki davranışları, bazen Hz. lbrahim günlerini aratacak hale geliyor. Bu iki ülke kime" neyi adamışlardır bilemiyoruz ama, kendilerine gökten birer koç "inmedikçe. elierinden bombaları bırakacağa benzemiyorlar. • Dileğimiz, mutlu 'bir bayram geçirmenizdir. LEONİD BREJNEV Batıya açıldı 1 Kolay olmayan Ancak kolay olmayan bazı olavlara gögüs germesini bilmektir. Hele ldşi haklı olursa bu göğüs germe bir görev haline dönüsür. Zor durumlarda belli eder kişiliğini vöneticıler. Bbvlece vönelttiMerinin sevgisini toplarlar, onlan kendilerine bağlarlar. Ya da kaybederler.. Nedense Dışişleri Bakanı Haluk Bayülken eeçen hafta garip bir karar aldı. Bu kararını da bir mektupla tdan tsler Genel Müdürü Büvükelçi Kamuran Acet'e bildirdi. Hatırlayacaksmız, Dışişleri BakanUğınm Karma BütcePlan Komisyonunda eörüsülmesi sırasında. Ankara Senatörü CAP) Yiğit Köker. Büvükelçi Kâmuran Acet'in koridorda arkadaşlanyle konuşurken Komisyon Uvelerini kastederek «Ne haltederlerse etsinler» dediğini, bakanın bu memur hakkında ne eibi bir işlem yapacagını belirten bir soru önergesi yöneltmışti. Bu sözler sırasında DP'li Necati Kalavcıoğlu da «Suratına iki tokat patlatsavdın» demişti. Müzakere sonunda da, «Kişilerin kendi aralannda konuştuklannm bir kısmını dinleverek bunu Komisvona eetirio hakaretten «öz etmpnin gercksiz olduğu» bir kaç DP'li hariç bağımsız. bağunh tüm üyeler tarafından degişik şekillerde dile getlrilmlş ve Komisyon Büyükelçi hakkında bir karar almava eerek duvmami'tı Hattâ AP'H Isnıe. Angı ile CHPIi Ceiâl Suneur Komi<;vondan bir ara avrılarak cazetecilere. bu olayı haber haline getirmemelerinı doğru dürüst işiülmeyen bir sözden dolsvı vüksek seviyedekı bir memurun onuru ile oynamanm gereksiz olduğunu sövlediler. Üç önemli neden Kapitalist ve sosyalist ülkeler arasmdaki ticaret ilışkılerine du yulan ilfjinin başta gelen nedenle rmden biri politikadır. Son iki yıllık dönem içinde Batı Almanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya, sosyalist ülkelerle temaslannı arttırmışlar ve ticaret anlaşmaları imzalamışlardır. Bunlar siyasî bir gevşeme halinde, sosyalist ülkelerle yapılacak ticaretten en çok yarar sağlıya. cak olan Batıh ülkelerdir. Şimdi bu zengin Batılı ülkeleri diğerleri izlemekte, açılan yoldan ilerlemeğe çalışmakta ve ticaret hacimlerini arttırmaga çaba harcamaktadırlar. Duyulan ilginin ikinci nedeni ise Sovyetler Birliğinin olanaftlan ile ilgili bulunmaktadır. Batıü sanayi ülkeleri, çok uzun yıllardan beri, Sovyetler Birliğinin bir hammadde deposu ve iç piyasa olarak taşıdığı deferi bilmekteydiler. Sovyetler Birligi ıse geniş çapta ticari ilişkileri engelliyerek, zengin kaynaklann1 The Economist Nixon önemli kararlar eşiğinde WASHINGTON Paris Ban? Göriişmelerinde Amerika'yı temsil eden Henry Kissinger'in Başkan Nixon ile görüşmek için Amerika'ya dönmesi diplomatik çevrelerde çeşitli yorumlara yol açmıştır. Paris Barış tîörüşmelerinin son oturumunda nasıl bir hava estiğinin açıklanmamasına rağmen diplomatik çevreler Başkan Nıxon I ın Vietnara için kesin kararını vermek zorunda olduğunu ileri sürmektedirler. lyi haber alan bir kaynak, Paris Barış Görüşmelerinde «Bazı gclişmelerin kaydedilmış olabileceğini» söylemiş, «Kissinger, muh temelen kritik bir dönemece gelmiş bulunan Barış Gönişmelerinde Başkan Nixon'ın kesin kararını almak için geri dönmektedir. demiştir. (UP1) • mevduatımız SAYGON Paris Banş Görüşmelerinde ılerleme kaydedildiği yolundaki haberlere rağmen, Amerikan B52 uçaklan dün şafaktan önce Kuzey Vietnam'uı Güney yarısma karşı hava akınlarına de\am etmişler, Amerikan Komutanlığı dev bombardıman uçaklarından birinin komünist ateşinden isabet aldığım, fakat kaç m.iyı başardığını açıklamıştır. Ya ralı B52 uçağının Danang'a indiği belirtilmiştir. Uçağın altı mürettebatmdan yaralanan olmadığı bildirilmiştir. Uçağın bir Sam füzesinden isabet aldığı sanılmaktadır. (aa) Kuzey Vietnam yine bombalandı Tasarruf mu bu? Aradan eünler peçti. Dışişleri Bakanı. Büvükelçi Acet'e bir yazı gönderdi. Mektup Bakan Türkiveden tslamabata gitmek için avnldıktan sonra verildi Büyükelçi Acet'e, daha mektup hazırlanırken bazı sövlentiler koridorlara vayılmıştı. Ancak kimse pek ıhtimal vermivordu. muhtemel mektubun kapsamına. Sonunda bomba gibi patladı bakanlıkta mektubun muhtevası. Bakan, Acet'e gönderdiği mektupta hakkmdaki soruşturmayı tamamlattığını. kendisinin değerl} bir diplomat olduğunu, 32 vılhk hizmeti sırasında herhangi btr kötü sicillna rastlanmadığını ancak Komisyonda olavlara sebebivet verdiği gerekçesiyle bundan böyle tdari fşler Genei MUdürü Büyükelçi Kâmuran Acet'in eörevlı de olsa Bakanlıgın tşlerinl takip edebilmek için TBMM'ye ?idemeyecegin1 bildirivordu. Acet de bunu okur okumaz istifasını bırakıverdi, Bakanlık yüksek katma. Şimdi meseleyi çeşitli açılardan ele alalım. Bir Büyükelçi için ıtSuratma iki tane vur» diyen parlamentere Bakan neden cevap vermemiştir. Bakanın bu sözlere tepki gösteremeyişinm nedeni Dışişleri mensuplarınca hâlft meçhuldur Komisyonda müzakere edilerek, hakkında bir karar alınmasına gerek duyulmayan bir kişi hakkında Bakan nasıl bir tasamıfla bakanlık hizmetlerini yürütmek için görevli olduğu zamanlarda TBMM'ye gitmesini engellemiştir? Kendisini Komisvondan (Devanu 7 inci say(ada) Iran petrol MELYAR IV4V4V4V1V4V4V4V4V4V4V4V konusıında diretiyor TAHRAN Iran petrollerini işleten Batılı şirketlerden kurulu konsorsiyumun, uzun vadeli bır anlaşma imzalıyabilmek amacıyle îranh yetldlilerle görüşmelerde bulunduğu Iran gazeteleri tarafından açıklanmıştır. Gazetelerin bildirdiğine göre, Konsorsiyum yetkilileri görüşmeleri gizli tutmakta ve İranlı yetkililer le kesin ve 15 vıl süreli bir anlaçmaya varmağa çalışmaktadırlar. Petrol çevrelerinden sızan haberlere göre ise, konsorsiyum Iran'ın isteklerini yerine getirmediği takdirde tran halen yürürlükte olan ve 1979 yılına kadar yürürlükte kalacak olan anlaşmayı daha uzatmıyacaktır. İran'ın bu yolu tutması halinde uluslararası petrol sirketlerinin zor durumda kalacaklan bildirilmektedir. (Associated Press) lirayı aştı HOTEL FJOĞAZİÇt Cemil Bingöl Varhıeri SAYIN DOST VE MÜŞTERİLERİNÎN KURBAN BAYRAMINI EN İYİ DILEKLERİYLE TEBRİK H.UER. Sayın Halkımızın 3ankamıza gösterdiğ büyük ilgi ve güvene ir Cumhuriyet 338 IVIEHMET BARLAS KATIP Î.T.Ü. Kımya Fakültesinden aldığım S350 No 'lu şebekemi kaybettim. Hükümsüzdur. Hilmi ŞEHRÎ n . sınıf 67116, (Cumhuriyet 336) TURKIYE Belfast'ta patlama: 2% BELFAST önceki eeee Belfast'da Katoliklere ait bir bara atılan bomba. ban tahrip etmi$ ve içerde bulunan 25 müşterinfr) hep«inin varalanmasma neden olmııstur. Sivil ve polisler, ikisi ağır olan varalılan çıkarmak için bir insan zlnciri kurmuslardır (ÜPI) VAKIFLAR BANKASI (Poyrazlar. lilıı 34b Sayın dost ve nüişterilerimzin kıırban bayramını candan kutlar süılıat saadet ve başarüar dUeriz. URK tam lOyddırhizmetituzde Rektaş: 35/323 AKÜMÜLATÖR PLASTIK ve ISI SANAYII ANONIM SIRKETI Beklamcıük: 78/32 •>»•••>•*•»•••••••••««••••••«•*« REQUIRED AN INTERNAT1ONAL COMiAMY UJUK1NO ftJR QOALIFIED ACOOÜNTANT WITH (JNIVERSITY DEGREE. PREFERENCE WILL BE GIVEN TO APPLICANTS WTTH EXPERIENCE IN AMERICAN ACCOUNTING SYSTEMS. APPLICANTS SHOULD POSSESS EXCELLENT KNÜWLEDGE OF THE ENGL1SH LANGÖAGE. PLEASE APPLY IN WRrTTNG WTTH RECENT PHOTOGRAPH TO: ACCOÜNTANT P. K. 657 BEYOĞLO Radar Reklâm: 25/2
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle