Katalog

2 CUMHURİYET 30 Ağustos 1972 işisel olarak coşkusunu yasadıgım 30 Ağustos Zaferinin üzerinden yanm yüzyıl geçmiş. Evet, tam yVuyti. EsMden: «Yıllar ne çabuk geçiyor!» derdik. «Yanm yüzyıl» da bir zaman birünl olduğuna göre, şimdl: «Yahu, su yüzyıllar ne çabuk geçiyor?» diyesi geliyor insanın! 30 Ağustos, «zaman» dedığimiz şu ele avuca sığmayan ve nereden gelip nereye vardığı bilinmeksizin durmadan akıp glden aoyut kavramm sanki bir parçasmdan yanm yüzyıl önee bugün kopanlap dondurulmuş, biçimlendlrilmiş somut bir «Zaman Anıtı» dır. 30 Ağustos, büyük Türk ulüsu için, kahramanlıklardan kurulrauş bir Zafer Anıtıdır. 30. Ağustos, tutsak uluslar için bir ülktl, bir amaç, Wr erektb, çünkü 30 Ağustos Zaferi bir kurtuluş ve dolayısiyle bir umuttur. Bütün yönleriyle bu zaferin dünya tarihinde, biri Türk ulusu İçin, öburü yeryüzünün tutsak uluslan İçin, öbürü tle, makine çağma ayak uyduramamalan yüzünden gelışememiş uluslan sbmüren emperyalist güçler için olmak üzere, üç anlamı vardın K Olaylar ve görüşler 30 AĞUSTOS ORD. PROF. DR. H. V. VfLİDEDEOGLU Az 8nee «üstün irade» sBzeükleriyle nitelemege çalıştığıro «lratle» Büyük Başkomutanın: • «Ulusumuzu tutsak yapmak İsteyen düşmanlanmızı kesinlikle yeneceğimize daır olan güven ve inanım bir dakika olsun sarsümamıştır» sözünde kendisini belirleyen sarsılmaz iradedir. Böyle bir iradenln yöresinde, nesnej olarak, fakir, bitkin, yorgun ve yoksul da olsa, ös olarak her zaman «efendl» olan Türk ulusunun yaşama azmi toplanıp yuvalanınca, 1. dünya savasmdan bitkin çıkan btı fakir ulus, artık önüne durulmas bir güç olmuştur. tşte • 30 Ağustos'un hem sırrt, hem büyüklüğü buradadır. Atatürk bu durumu ve Türk ulusunun engin ve büyük ruhunu en guzel, en özlü biçimde şu sözlerle canlandmyor• «Birim ilham kaynağnnız doğrudan doğruya büyük Türk milletinin vicdanı olmuştur.» • «Bir ulus, bir toplum yalnız bir Bşinin çabası ve çalışması ile bir adımcık bile atamaz.» • «Büyük şeyleri yalnız biivük uluslar yapar.h Yukanda yazdıklanmızdan ılasılıyor ki, 30 Ağustos'un Türk ulusu için taşıdığı büyük önem ve anlam, bu zafer üzerine kurulan «tam bajımsızlık» ilkesinde yatmaktart Anadolu savaşı Türk ulusunun «var olmak, j*a d» yok olmak» savaşı idi. TTlusumuz i*e «var olmak», yaşamak, hem de «tam bağımsız olarak» sonsuza değin yaşamak istiyordu ve bu büyük ulusun büyük önderi: • «Bağımsızlık ve özgürlük ruhu taşımayan uluslar başka ulusların tutsağı olmağa mahkumdurlar.» Derken, mensubu olmakla her zaman öğündüğü Türklüğün «bağımsızlık ve özgürlük ruhu» taşıdığını herkesten iyi biliyordu. Bugunkü büyük zafer günürjde, Türkün «bagımsızük ve özgürlük ruhu» nu öldürmek için, I. dünya savaşından beri, belirli bir plân çerçevesinde içten ve dıştan harcanan çabalan ve bu ça"balarm, bağımsızlık kalesinde türlü yollardan yavaş yavaş gedikler açmaya b&sladığını görmek, bizim gibi Mılli Mücadelenin heyeca. nını onun tam içinde yaşamış olan insanları büyük acılara boğuyor büyük önem taşır. Türkün lstiklâl mücadelesl ve 30 Ağustos Zaferi, onlar bakımından, jaşmaa bir örnek, uiusal bir programdır. Atatürk'tin o uluslarca tanınıp sevilmesinin sebep ve hikmeti de budur. Yine bu nedenle, yukanda dediğımiz gibi, 30 Ağustos tutsak ulusiar İçin bir ülkü, bir amaç, bir erektir. Çünkü 30 Ağustos Zaferi bir «kurtuluş» ve dolayısiyle bir «umut» tur. I. Dünya Savaşında artık bıtti, yok oldu sanılan Türk ulusunun hiç umulmadık bir biçimda kendini toparlayıp, hiç umulmadık bır zamanda zalim bir düşmanı, hem de bütün emperyalist güçlerce desteklenen bır duşmanı, vatandan atması, bzgurluk ve bağımsızhğına kavusması, ötekl mazlum uluslarm gözlerini açmıs, başeğmeyi isyana, umutsuzluğu umurfa, yoklugu varhğa Cevirmiş, Asya'da ve Afrîka'da gerek o z«man, gerek II. Dunya Harbinden sonra tanık olduğumuz. kurtuluş lavaşları baslamış, birçok ülke söraürgelik lincirini kop.arar»k btğımsızlığına kavuşmustuf. Ne var kl, onların başına bu kez de yeni metodlarla lşleyen .veni sömürgecılik musallat olmus, siyasal bağımsızlığın yanında iktisadî bağımlılık ve fömürülme çağı başlamıştır. Iste buyük Ata. kurtulan Türkiyemiz için bu tehlikeyl ya. nm vuzyıl önce gormüş ve milletine şöyle demişti: 9 «Bn ülkeyi baskatanna tl açmadan geçindirmek ve y»şatmak size düsen bir ödevdlr.» • «Siyasal bağımsızhgı yaşatmak İçin ekonomlk bağimsıılık şarttır.» 30 Ağustos'un Baskomutanı için tiyasal bağımsulljın yanında ekonomik bağımsızlık, her ne pahaym olursa olsun, korunmajı gereklı bir ilkedlr. Onun su sözlerine bakınız: • «Kendi hükünıetimiıin idaresi »Itmda bedbabt re fakir yaşamak, ecnebi esareti pahasına nâil olacağımıı huzmr ve «»adete bin kere müreccahtır.» Bağımsızlıklarına kavu«n mazlum ulusların yöneticılerl lste bunü bılemediler. Bir yandan sivasal bağımsızhklannı coşku ile kutlarken, ote yandan eski sömurgecilerin iktisadî emperyaliztnınıh ağına dCştüler. Türk ulusu açısından. Türkler, bütün tarihleri tıoyunca çok büyük zaferler kazanmış, yer yüvarlağının geniş ve önemlı bölümleri üzerinde imparatorluklar kurmus ve bu imparatorluklan yüzyıllarca yaşatmış yüce bir ulustur. Türk, kendi tafihinin «çöküş» "ya da «gerileme» denilen çağında bile, Napolyon gibi, önüne hiçbir ulusun duramadığı savaş ustasını yıldırmış ve yenmiş olan bir ulustur. Bu nedenle, kamndan ve soyundan olmakla her zaman öğündüğümüs bu ulus için savaş alanlannda «zafer», aslında olağan bir şeydir* Fakat tarihlmizde ikl büyük zafer vardır ki, bunlar olağanüstü nitelik taşırlar: Birisi Anadolu'yu Tiirk'e sürekli vatan yapan Malazgirt Zaferi. Öbürü bu vatanı yok olmaktan koruyan ve kurtaran 30 AŞustos Zaferi. 30 Ağustos'un taşıdığı anlam Malazgirt'den de önemlidir; çünkü bu zafer bir «fetih azmi» nin değil, Türk milletınin üstün bir irade yöresmde yoğunlaşan «yaşama azmi» nin eseridir. Bu üstün iradenin sahibi Buyük Ata bu durumu şu sözleriyle ne güzel ortaya koyuyor: • «Anadolu Zaferi tarihte bir ulus tarafmdan tümü ile benimsenen bir düşüncenin ne denli güçlü, ne denli yürekten bir varlık olduğunun en güzel bir örneği olarak kalacaktır.» Ne idi? Türk ulusunun tümü ile benimsedıği bu düşünce? Bu, «bağımsız yaşamak, özgür yaşamak» ve bu uğurda sonuna değin savasmak düşüncesi idi. Atatürk bunu da asagıdaki kısa, fakat derin anlamh sözlerle devimlendiriyor: • «Kırk asırlık TUrk yurdu yabancı elde esir kalamaz.» • «Bu ülkenin halkı üzerinde kimsenin egemenlik kurmağa hakkı yoktur.» • «Ben yaşayabilmek için bağımsız bir ulusun evlâdı kalmalıyım» • «Tam bağımsızhk, bizim bugün Uzerimize aldığımız görevlerin temelidir.» Gorülüvor ki Ata'ya göre Türk Kurtuluş Savaş'.ndaki eo'şku ve ateşin odak noktası, «Türk vatanını yabancıdan temizlemek» ve «tam bağımsızlık ülküsünü gerçekleştirmek» tir. Atatürk bu coşkuyu o denli canlandırdı, bu ateşl o denli alevlendirdi ki. Türk'ü tarihten silmek isteyen o zamankl «bütün bir cihanı medeniyet (!)», 30 Ağustostakl coşkunun ve alevin önünd» dayanamadı; çbktü ve eridi. uluslararası kapitalizmin emperyahst politikasmın müthis bir yenilgısi olmuştur. Emperyalist güçler bu yenüglyı hiç unutamadılar ve hazmedemedîler. Çünkü bu yenilgi onların mazlum uluslan çok az bır askert güçle kolayca sömürmesi çalına son veren büyük tarihsel olaydır Fakat aynı emperyalizm bu kez metod değiştirdi Kendi askert gücü yerine, blr yandan. s3murmek için göz koydugu ülkenin lçindeki sertnayecl güçlerden hiç değılse bir bölümünü kendine ortak etti BSylece o ülkenin siyasal iktidannı bu yönden etkileme gücünü kazandı Ote yandan, türlü danısmanlar, glzli servis örgütleri aracıhğı ile, bu gibi ülkelerin yönetiminde çok kurnaz ve sinsı metodlarla etkill olmaya basladı Asıl önemlisl, türlü menfaat yollan göstererek, bu gibi ülkelerin bir kısım aydınlannın kafasım yıkadı ve oıUan kendine bağladı. Halk yığınlannda da mılUyetçiUk duygusunun uyanraaması, eğer uyanmışsa bunun söndürülmesl için . gava? *a içinde olduğu halde . her türlü çareye başvurmaktan çeMnmedi: kardeşi kardeşe düşman etme metodlannı uyguladı. Böyle ülkelerde sağ uçları menfaat nuknatısı tle vat»n hiyanetine, sol uçlan da ideolojik mıknatıslarla vatan yıkıcılığı doârultusuna voneltmek için sinsi plînlar ve metodlaT uvguladı ve bunun sonucunda çıkan kargaşalrklarda da, milllyetçilık ve bağımsızhk düşüncelerini ezmek, yok etmek için yararlancfı. BCtün bunlar kendisl gerl kalmış fakat doğası lengin olan, yt da ülkesl stratejik yönden önemli bulunan ülkeleri iktisadî sömürU «ğına düsürmek için yapıldı. Yıkanan aydm kafalan bu metodlan, o ülkelerde, açık seçik göremediler ve bu ağa düstüler. Atatürk'ün 81ümünden «onra biz de y*vaş yavaş bu tfognjltuy» sürüklenmedik mi? Hem de 30 Ağustos'un bir sonucu olan Lozan Barıs Konferansında, o zamanki emperyalist güçlfrin bas temsilcisi ve Hindistan somürgesinde Ingilizlerin esM kral naibi olan Lord Curzon'un aynı banş konferansında bızım baş delegemir ve 30 Afustos'ta Batı Cephesi Komutanmuz olan Ismet Paşaya «tktigadl bakimdan yine blrim «yatmııza «rleeeksinio demesine rsgmen! Neyse, bugCnkü «üzel zafer gürümüzde deşmeyelim bu bahisleri! Dıs tfüşmanhk ve kurnazlık, iç hıy.net ve dyasal gaflet birbirlne eklenince. 30 Ağustos'tan yanm yüzyıl «onr« içinde bulunduğumuz bugünkü durumun nedenl, kendiliğinden ortay» çıkıyor zatenl Bu gerçeklerl b6yle «çık seçik g5z Snüne serdiğ.miz için, mütareke devri halnlerinin gayrî mesru torunlannca yeniden iftira yağmuruna tutulacağımızı bilmez değüiz. Ne var kı bu ülkede kimlerin işbirlikd hain veya onlann paralelinde; kımlerin baş temsilcisi v& Hindistan sbmürgesinde İngilizlerin eski Atatürk'un ve AUtürk devrimcıliginin ızınde oldugunu tarıh gösterecek ve gelecek kusaklar bunlan birbirinden avırd etmesini bilecekler, hainlerin gerçek çehrelerini tneydana koya. caklardır. O zamankl görünüm. tıpkı yanm yüzyıl öncekı 30 Ağustos zaferinden sonra, gerçek mücâhitler'in karşısmda kacacak delik arayan vatan hainlerivle imansız gafıllerin, giysi'=ı çıkanlmış bir cüzzamlı görünümünde kalmalan gibi bir şey olacak' İşte «tarüıin üıtikamı» denilen olay da budur. 30 Agustos Zafer B»yramı. kendini Türk ve bu vatanı vatan bılen butün yurttaşlanmıı İçin kutlu ve mutlu olsunj Mazlum uluslar açısından 30 Ağustos, yeryüzünde uluslararası kapitalizmin sömürücü emperyaliBmine karşı mazlum bir ulusça kazamlmış ilk kesin zaferdir ve bu nedenle dünya tarihinde öbür mazlum uluslar için 30 Ağustos aynı zamanda bir «yenilgi»dir 30vAğusto», makin» çağına ayak uyduramamı ve türlü nedenler yüzünden gelişemeraiş ve geri kalmış ülkeleri sömüren " O , uzak... 5 ? OKTAY AKBAL . . |fl uhterem efendller, Afyon Karahisar I I tjk Dumlupınar meydan muharebesi ve *"l*londan sonra düşman ordusunu kâmılen imha ve esir eden ve bakiyetüssüyufunu Akdenıze, Marmaraya döken harekitunızı izah ve tavsıf için soz soylemekten kendimı müstagnl addederım. Her safhasıyla düsünulmuş, ihzar, idare ve zaferle Intacedilmiş olan bu harekât, Türk Ordusunun, Türk zabıtan ve kumanda heyetinin, yüksek kudret ve kahramanlığını tarihte bir daha tespıt eden muazzam bir eserdır. Bu eser, Türk milletinin hürrfyet ve" istiklâf fikrinin lâyemut âbıdesidır. Bu eseri vücuda getıren bir milletin evlâdı, bir ordunun Baskumandanı oldugumdan, ilelebet mesut ve bahtiyanm.» Mustafa Kemal Pasa, Bu>uk Nutuk'ta böyle der 30 Ağustos zaferi için. Bu denli yalm, açık, övünçsüz. Ortadadır herşey, bu zaierın önemi, büyüklüğü, eşsizligi. Neji kapatıp, neyi açtığı. Bır ulus yok olmaktan kurtulmuştur beş gün içinde, Umutsuzluk bitmış. sonsuz bir umut doğmuştur. Onun, «mesut ve bahtiyax»kğı artık ölümsüzdür. Bizim de, gelecek kusaklarm da.. EIli yıl geçti ardından... Bır ulusun kanı, canı, tüm varlığı sonucu elde edılen o zafer ellı yü geride, ama ne denli canlı, ne denli yakın, ne denli içimizde. Duymuyor musunuz o top seslerini? Büylik öncünün «tlk hedefıniz Akdenizdir» emrini? îzmir'e doğru koşan atların nal seslenni, kılıç şakırtüarını? Türksenız duyarsuuz bunu varhğınızın derinlüclermde. Yaşarsmız sız de bir 30 Ağustos gazısınin duygularını. Hepimızin yakınları arasında bır Balkan, bir Çanakkale, Dır Sankamış. bır înonü, bir Sakarya, bir 30 Ağustos şehidi, gazisi vardır. Anısı yaşar gider sizinle. Çocuklarınızla, onlann da çocuklanyla.. Bugun geçit torenlerı yapılacak, askerlerimizi göreceğiz doya doya. Mehmetçikleri kucaklayacağız. Elli yıl öncekilenn eşi olan. hatti eUı yıl öncekilerin ta kendileri olan Mehmetçikleri... Savassız geçen bir yanm yuzyılı bize armagan eden Mustafa Kemai'i bir kez daha hatırlayacağız içimız yanarak Turk ulusunun tarihinde savassız geçmiş tek ellı yılı bu 30 Ağustosa borçlu olduğumuzu düşünerek. Mustafa Kemal Paşa'nın bu uzun barışın baş mımarı oldugunu bılerek. Yenı yeru kusaklar ardı ardına yetişmişse, banş . Evet Hayır .çinde büyUmUsse, yurt nUfusu kırk milyqn« çıkmışsa bunda en büyük p«yın Muatafa Kemal'in olduğun» inanarak... Anıtkabir'e gıdeceğiz bugun. Kımlmt» gerçekte, kimimiz düşleyerek. Nasıl hesap vereceğiz ama ona? Nasıl? Bu elk yüı birbirtrt izleyen başanlar, cafeılerle niye geçireınedığımızi nasıl açıklayacağız ona? Benden sonra ne yaptımz, niye yerlnızde saydınız, benim anımdan utanmadınız mı? diye sorarsa. Olur sorarsa, bır muc«« OIUT da sorarsa bize, size, onlara? Niye bosa akıttınu bunca güzel barış yıilannı der»e? Niye ei kapılanna insanlarımı yollayıp, ulusun geçiminı sağlıyorsunuz? Niye birbinnizle çekişıp halkımı, gençliğimi incitiyorsunuz? Kiye kültür adamlarına, aydınlara hor gözle bakıyorsunuz? Çagrtaş uygarlık çizgisinden niye durmadan, durmadan uaaklaşıyorsunus diye •orarsa, sorarst?. Ama sormaz, soramaz, öyle sanıyorlar. O soruyor bunlan, duymuyorlar. Onun adına gelecek kusaklar da soracak. Bugunden, bugünlerden soracak. Sorumlu arayacak Bu ziyan olmuş yıllann hesabını.. Boşa akan emeklenn, terlerin, kanlann, acılann hesabuu... Hepsini soracak geleceğin kusaklan bizlerden. Elli yılhk bir barıs çağı ve sonuç bugünkü gerçek: Atatürk Türkiye'sinin en geri kalmış ülkelerden büi durumuna gelmesi, böyle bir toplum sayUması. En acısı bunu bızlerin de kabullenmesi... Herşeye rağmen gene de bir mutluluk, bir sönsuzluk, bır güven nu duymak istiyorsunuz bugün? Gidin geçit törenlerinı seyredin, Mehmetçikleri görün. Açın Büyük NutJnı bir daha, bır daha dinleyin Ata'jn. Dağlarca' nin, Külebı'nin, Kansu'nun, bütün çağdaş şaırlerın Kurtuluş Savaşımız içuı, Atatürk ıçm yazdıklan şürleri okuyun, yaşajnn, tadın. Bır guven, bir huzur, bır sevinç ancak o zaman dolacak içınize. Siz de Dağlarca gibi kendinizı Atatürkle birlıkte, Mehmetçikle birlıkte duyacaksımz: «O su ateş rüzgâr Panl panl yeryüzünde • O hak / Dalgalanır Hindıstandan * Romadan Konfüçyüs'ten beri, Aristo'dan beri O Bayrak / Güzellığin, kişiliğın, sevgimn Sınırlannda O inanmak / Öyle ulu ki, öyle kahraman ki Vardığınızı sa•nırsınız O uzak.» Bîlîm yaşantımızda ULTRASON RÖNTGEN IŞINLARININ 2ARARLI OLDUGU YER. LERDB ULTRASONtK DALGALARDAN YARARLANILI' TOB... Tıp ilminde eıv teüyüi aşama» lardan biri de rontgen ısınlarının bulunması ile gerçeklestirllndstlr. Teşhisi lmkânsız blr çok hastalık bu sayede öğrenilmiş, lnsan vücudunun birçok sırlan X ışınlan sayesinde çözümlenmiştir. Tıbbın ilerlemesi ve birçok yenl soruna cevaplar araması X ışınlan gibi çok önemli bir fceşfl dahi artık yetersiz hale getirmiştir. Gerçekten de rontgen ışınlannın ulasamadıklan veya zarariı olduklan bazı yerler bulunmaktadır. Buna bir misal olarak ana kamında büyümekte olan bir çocuğun, rontgen ışınlanna maruz kaldığında sakat olarak dünyaya gelmesıdir. Bu sebepten kamında çocuk taşıyan bır anne herhangi bir şekılde hastalandığında, çocuga zarar vermemek içın rontgen filmi çekilmemekte veyahut da çocuk feda edılerek annenin kurtanlması yoluna gidılmektedir. Bir de rontgen ışınlannın tam olarak nüfuz edemediklen vücut kısımlan da vardır. Meselâ rahım gibi. İşte bütün buna benzer sebepler rontgen ışın larından daha etkili bir sisterne ıhtiyaç duyulmasına yol açraıştır. Uzun çalışmalardan sonra mhayet vücuda zarar vermeksızin her tarafa nüfuz edebılen bır sistem gerçekleştırilmiştir. Bulunan sistem harp gemılerinde ve balıfcçı teknelerinae kuUanılan SONAR admı taşıyan cıhazm çalışma prensıbine dayanmaktadır. Ikinci Dünya Har bi sırasında keşfedümış olan Sonar cınazı bir nevı radardır Su altına ses dalgaları yayan cihaz bunlarm ( yanısmalaruu toplamakta ve bir ekranın üze Trafik kazalanna sebep olan etkenJerin ortadan kal dınhnası İçin ilim adamlan darmadan ç*lışıyorlar rine aksettirmektedir. Eğer ses dalgalannın yayıldıgı su altında ile daha. başarüı bir sekilde ya tırmalarda sürücü üzerinde fazla. Yol çartlan ne ilgill olarak yabir cisim var ise bunun şeklı 'etkili olamıyacaklarını gördükle pılmakta olan ikinci çalışma, rüzpılmaktadır. ekrana aksetmektedir. rinden çalışmalarını yol sartlan gârlı havalarda meydana gelen nın dıizelülmesi ve araçlann da kazaiann önlenmesi için sürdürülBugün tıbbın çeşitli sahala TRAFİK. ha mükemmel bir hale getirilme mektedir. Prof. Robert McMUlan rında kullarulmakta • olan cıhaz sine yöneltmi} bulunroaktadırlar. da yüksek titreşimli ses dalgaYol şartlannı etkileyen en ö tarafından yürürülen çahşmalarlan çıkarmaktadır. Yüksek freTRAFtK KAZALARINA SEnemli ünsur hava çartiandır. Ku da çok kuvvetli jet motorlarının kanslı bu ultrasonlar bır Ue on BEP OLAN ETKENLERlN ru havaların emniyeti en ufak meydana getirdikleri rüzgârdan beş mılyon titreşimden meydana Motorlann ORTADAN KALDIRILMASI bir yağıştan sonra ortadan kalk yararlanümSktadır. gelmektedır. Bu tialgalar vücutÇİN BÎR ÇOK YENt BU maktadır. Araç lâsüklerinde yapı meydana getirdikleri rüzgârın hıdun herhangi bır yerine göndezı saatte. 72 kilometrere kadar unldığinde oradakı dokunun yuLUŞLAR GERÇEKLEŞTİRİ lan birçok yenilikler de istenüene laşmaktadır. Prof. McMillan'ın ulaşabilmeyi sağlayamamıştır. Bu muşaklığı, akıcılığı veya gazb LtYOR... nun üzerine arastırıcılar çalışma belirttiğine göre rüzgtı sebebiyle olmasına göre değişik sonuçlar larını doğrudan doğruya yollar meydana gelen trafik kazalannın vermektedır. Dokulann özellığıne göre, ekoların biçimlen de Geçenlerde Trafik Kazalarını üzerine teksif etmeye başlamış sayısını kimse ' bilememektedir. değişmektedır. Meselâ, kan ile Önleme Cemiyeti tarafından açık lardır. Bu konuda Birmingham Bu tip trafik kazalarının SnleneÜniversitesi ile Dunlop Lâstik bilmesi için de mutlaka araçlann iyı beslenen dokular diğerlerine lanan rakamlar, yurdumuzda mey ÜLTRA SES TEKNIĞI TIBBIN ÇEŞİTLİ SAHALARINDA KULLANILAN YENİ BİR CİHAZ YÂĞIŞLI HAVALARDA BİLE ÖZELLİĞİNİ KORUYABİLEN Y O L MALZEMESİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ KANSER TEDAVİSİNDE KIZIL ÖTESİ IŞINLAR »ekiUerinde büyük ,degi5iklıkler yapüması gerekecektlt. • •. • VECDİ KIZILDEMİR nazaran enerjiyi kolavlıkla etnmektedirler. Bu değışik reaksiyonlar tümörlerin varlığını da ortaya çıkarmaktadır. Beyin tümörleri genellikle çok kemıkll bir ortamda bulunduğundan klâsik metotlarla kolayhkla anlaşılamaz, bunun gibi akciğer kontrolları da ultra ses teknığı dana gelen trafik kazalannın ne kadar tahripkâr oldugunu ortaya koyımı* bulunmaktadır. Yurdumuzda olduğu gibi dünyanın her tarafında da durum aynıdır. Trafik kazalanna üç unsur sebep olmaktadır: 1 Yol, 2 . Araç, 3 Sürücü. îlim adamlan yaptıklan arafFabrikslannın ortaklat» yürüttükleri çahsmalar »onunda, yağısh havalarda bile, kuru havalardaki özelllklerini koruyan bir yol malzemesi gerçekleştirilmiştir. Sö zü edilen kaplama maddesi yağmur suyu veya kar'ı hiçbir ?ekllde üzerinde tutmaınakt* ve kuruluğunu korumaktadır. Billndiğl gibi trafik kazalannın çoğunun sebebl araç sürücülerl» nin içkili olmalandır Polis tarafından yapılan içkı kontrollannda balonlar kullamlmaktadır Bun lar kesinlikle sürücünün içkılı olup olmadığını eösteımedizınrien • ynca bir d* ksn muayenesına ihtiyaçgprülmefetadir, Yeni bulu.nan 16x10 eantim büyüklüöünde'.ki b miş bulunmaktadır. Yakıt Hücreli Alkol Detektörü diye adlandırılan bu âlet sürücünün alkollü olup olmadifhm kan muyenesine lücum olmtksızm tesbit etmektedir. KANSER KANSER TEDAVtSİNDE KIRMIZ1 ÖTESÎ IŞINLARDAN YARARLANILIYOR... însan sağüğı tle uğraşan tıp otorıtelendi en çok meşgul eden konulardan biri de hepimlzin biIdijSi gibi kanserdır. Henüz menşei hakkıada bile bır bılgiye sahip bulunmadıgımiB kanserin tedavıst için dünyanın her tarafmda büyük cabalar sar fedilmektedır. Bilindiği pbi kanser tedavisinde en önemli olan erken teshistir. Menşei bılinmemesıne rağmen günuınüzds birçok kanser çeşidinin, tedavisi mümkundür Yalnız kansert daha oaşlangıç halinde yakalayıp müdahale etmek eerekmektedir. ".".*.,' Kansere sebep olan etkem uzun yıllar süren çalışmalam raf men bulamayan tıp otontelen, çalışmalarını hastalıgı erken teşhis ederek, tedavisi voluna vöneltmiş bulunmaktadırlar Bu çalışmaiardan bır tanesl de Southampton'data Mullards lâboratuarlannda yürütülmektedir. Çalışmalarıri esasuıı kızıl ötesi ışınlar teşkü etmektedir. Kızıl ötesi ışınlar cisımlerin ısılarını tespit ederek, bunların varlığınj ortaya koymaktadır. İlk olarak askerl maksattarla kullanılan kızılötesl ışmiardan, geceleyın karanlıkta düşman birliklenni ve silâhlannın yerlerini tespıt etmek igin .yararlanılmıştır. • • ••• • tnsan vücudunun çeş'ıtu »erlerinde ve organlarındakı ısı da değışiktir. İşte bu noktadan hareket eden Mullards Lâbor&tuanmn araştmcılan kanserli ve kansersiz doku ve hücreierın ısılarını tespıtle ışe Daşlamışlardır. Bu ısılann tespıtinden sonra nangi hücrelerm kanserli, hanşılerinın kansersiz olduğu kızıl ötes] ışın cıhazı tle kolayUkla anlaşıimaktadır Kızıl ötesi ısınların dıâeı 8zellıgı ıse msan vücudunurı neı tarafına kolavlıkla nüfuz edPbılmesıdir Bu suretle vticudun neresinde olursa olsun bir Kanser başlanRicı kolavlıkla tespıt edilmekte ve çerekli müdahaleleı yamlarak hasta kurtanimaktadır. ftskeri Nahkemeler Kuruluşu ve Yorgılamo üsulü Konunu Son değişikliği ile birlıkte Kanun metni Gerekçeler Notlar . Yargıtay Kararları Bakanlık Tamim ve Mütalâalan ile son değişiklıklere göre iigili mevzuat . Büyuk boy 464 sayfa, 50 TL. AÇIKLAMALI I TEŞEKKÜR | yillllllllUtlllllllllMMIIIIMIIIIIIIU | = Dr. Telât AVŞARa Buriciye Servisi Hekimlerüıden, Sayın | = = Avukat EMS COŞKUN Genel Dağıtım: înan Dağıtım > Molla Fenarl Sokak 33 Telf: 27 M 71 P.K. 819 îstanbul (Cumhuriyet 6127» TUTAK ORTAOKULU MÜDÜRLtJĞVNDEN 1 Ortaokul ve lojman binasının onanm üışaatı ve sıhhî tesisat onanmı 38.092.94 lira keşif bedeli üzerinden 2490 sayılı kanunun 31. maddesl gereğince kapah zarf nsulü üe ekslltmeye çıkanlmıştır. 2 Bu işle ilgiU muvakkat temınatı 2857 liradır. 3 îhale 12.9.1972 Salı günü saat 1450 da Tutak Ortaokulunda toplanacak Komisvon huzurunda yapılacaktır. 4 Şartname ve keşlf özeti her gün mesaj saatleri içerisinde Ortaokul Müdürlüğünde görülebllir 5 thaleye gireceklerin hazırlıvacaklan teklif mektuplannin tçerisir.de 1972 yılına ait Ticaret Odası belgesini Ağrı Bayındırlık Müdürlüğünden ahnacak ehlivet belgesini, ikamefgfth kftğıdmı ve bu işe ait teminat makbuzunu ihale saatinden bir saat evvel Komisvon Başkanlığma vermelert gerekmektedir. 6 Postadakl vâki gecikmeler kabul edilmez. Keyfiyet ilân olunur. (Basın: 20391/6108) E Yardımlarıııı esirgemeyen Ş Ş hastabakıcı Ayşe Tan'a pan = r: sumancı Kâmil Alp'a, iğneci E Ahmet özgen'e ve hastanede ^ Ş kalınan süre zarfında yakın S = ilgi, şefkat ve alâkalartnı e = E sirgemeyen bütün hastane = 2 personeline şükran duygula E Z rımla tesekkürlerimi sunarun. Ş = Muammer HAMAMCIOĞLU = FılllimiMIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIÂ: CCumhuriyet 6123) E | Opr. Dr. Nnrettin E ÇELtKAKSOY'a | Kayseri Belediye Başkanlığından 379.840, lira keşif bedelli taş bordür yaptmlacaktır lhalesi 15.9.1972 Cuma günü saat 11.30 da Belediye Encümeninde kapalı zari usullyledır ' Muvakkat teminBtı 18 943,60 liradır. Ta'liplerin enaz bu tşın keşif öedeli kadar benzeri bir işl yapmış ve kabulünü yaptınhış olduğuna daır resml belgelerini dilekçelerine eklıyerek 115. 1972 günü mesal saatt sonuna kadar Beledıyeye raüracaatla yeterlik belgesl alarak usulüne uygun hazırlayacaklan teklif mektuplanm ihale saatinden bir saat evvehne ka dar Encümene vermeleri. keşif ve sartnamenln Fen tşle rinde görUleceği llan olunur. Posta geclkmeleri dikkate alınmaz. (Basın: 20451/6111) RIRALIK MÖBLELİ DAİRE Nışantaş Topağacmda 1 büyük, 1 ufak yatak odası, yemek od'ası, salon, devamlı sıcak su, telefon, moket halı, yepyenı eşya. MÜRACAAT: 63 38 88 Sabahlan yalnız 912 arası. Cumhuriyet 6118 Havacıhk Mesleğidir KLVVE.TLERIM CÜCLGKDIR.MS «OLKT1 Cesaret SATIÜK EV: YEMEK VE SERVlS İÇİN Ciddl, tecrübeli bir ev adamı aranıyor. Evde kalması, askerlik vazifesini bitirmiş olması sarttır. Yalnız ciddl kefU gösterebüen ^ lerin müracaatı. Saat 11 14 arası, Tel: 63 34 84 (Cumhuriyet 6125) Kadıköy Kuvubaşında sahıbinden pazarhksız peşın 75.000 liraya kalorıferli küçük daire acele satılılrtır Tel: 37 05 85 (Cumhuriyet 6122)