Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA İKÎ sCUMHÜRÎTETs 25 Haziran 1972 dünyayı, nıaşumaz anCafc birçok bölgelerin varlığı ile ohışiururdu kafasında. Bngün ise, teknik olanaklann ayağımızın ucuna, gözümüzün öniine sermediği yer kalmadı... Işte Türk Parlâmento heyeti olarak Puerto Rico'dayız göz âçıp kapayıncaya dek... Sabah VVashintog'da karlı bir bavada bindik nçafa, Puerto • Rico'da denize girdik... Dört nevsimi bir günün içine sığdırmak gibi tedirgin edecek bir hızla yasamak. Rahatını kaçırıyor gittikçe insanoğlunun.... Düş tnırmak mutluluğundan yoksun kalacak bu gidişle.... Puerto • Rico Atlantik Okyanusunda, Küba'va yakın, her yanı çesit çesit ağaçlar, çiçekler ve kamıslarla kaplı yemyeşil bir ada. Beyaz çiçekli kahve ağaçlanndan mis gibi koku yavılıyor. Palmiyeler, levlâklar ve ismini bilmedigimiz binlerce çeşitli bitki sarmış ada' nın dört yanını. tspanyolca'da Puerto • Liman, Rico • Zengin anlamına geliyor. Gerçekten de Doğa'nın en verimli olduğu bölgelerden biri. Ada'nın uzunluğu 100, eni 50 mil. yüz ölçümü 35 bin kilometrekare. Başkent San • Juan 500 bin nüfuslu. İki büvük sır» dağ bütün adayı çevirmiş. Adanın nüfusu halen 2,700.000 kişidir. 1900 «enesinde bir milyon civannda imiş. Kilomet rekareye 800 kişi düşüvor. Bn nedenle halk aralıksız Amerika'ya göç etmek zorunluğunda. Yalnız New York'ta 2 milvon Puerto • Ricolu varmış. Anlattıklarına göre «Colombus» ilk kez bu adayı keşfetmis. Avrupa'da büvük terör ve baskıların eeemen nlduğu dönemlerde birçok insan denizlere açılarak yeni vatan aramağa baslamıs. bu arada özellikle tspanvollar altın aramak için adaya akın etmlşlcr. Gelenler en modern araç ve gereçlerini de beraber getinnisler. I nsanoğhı, düşlenir PUERTO RICO'DAN İZLENİMIER Prof. Dr Ragıp ÜNER Bakanı bir hanun. Daha önce de halk bir hanunı Belediye Başkanı olarak seçmiş. kahve plyasasındaki yerin! kaybetmîs. Bütün tanm şeker kamışının tekeline kalmış. Birinci Dünya Savaşında seker sıkıntısı başlayınca adadaki kahve ağaçlan sökülerek şeker kamışı dikjlmiş. Adanın giıneyinde bir miktar da pamnk ve pirinç ekiliyor. Ancak Meksika körfezinde meydana gelen kasırgalar tarıma büyük zarar vermekte. 1932 de gene böyle bir kasırga bütün adayı harap etmiş. UNDEN UNE Ah! 0 gün bir gelebilse... Kalkınma çabası hava meydanlan, fabrikalr, otelleri ve turistil kuruluşlan Oe bütün Amerika'nm sayfive veri.... Sahiller otellerle kaplı, tnriste çok önem veriyorlar. Dışişleri Bakan Yardımcısı. bizi havaalamnda karsıladı. Otelimize kadar eötürdü. avnlırken gene havaalanına «cada geldi. Dışişleri Bakanı ile bir topIantı oldu. Büvük Atatürkü tanıyan ve seven bir kişi. Adanın kalkınma hızı "> 12'ye yükselmis. i Her dört sene için kalkınma plânı yapılıyor. Puerto • Rico'da her ev, her dükkân tuıistik eşya satıyor Ancak her sey ateş pahası. Kaldığıniız oteiin. cecesi 60 dolar. Sağlık bakımından da 77 bölgeye aynlmıs. Hepsinde sağlık merkezi var. Bu merkezler fiç amaçla çalışıyor. Sosval yardım. Koruyncu tababet. tedavi edici tababet. Adad« üç b51ge hastanesi var. Alınan sağlık tedbirle.i sayesinde ortalama ömür 45'den 65'e •dkselmiş. Yani Amerika ile aynı düzeye çıkmış. Sağlık Bakanlığı yılda kişi başına 60 dolar harcıyor. İki senedenberi de doğum koıtrolüne İıaşlamışlar. tlk doğum kontrol hapı bnrada kesfedilmiş. Bununla çok övünüyorlar. «Enovig» denilen bu hap hakkında uzun uzun bflgi verdiler. Hap yülarea denen miş, kanser yapmadığı anlasılmı?. Şimdi bol bol kulîanılıyor. Puerto • Rico'da genç bir Türk bizi buidu. Adı Yasa Nebl Turantan. Sempatik, esmer bir delikanlı. Orada bir devlet dairesinde çalışı>or Eşi ekoloji üzerinde etüd yapan Puerto Ricolu bir hanım Adada gecekondularda yaşıyan insanlar da çok. Hükümet fakir halk \e işçiler için bol miktarda ev yapıyor. Ama ne yazık ki 12 yaşından itibaren harkesin dudağmda sigara. Bu nedenle de akciğer kanseri oldukça fazla. Beri tarafta sokaklar otomobillerle dolu. Şajılacak kadar.. Kısaca, bu güzel adada çok ilerinin çok kal kınmışın yanında gelişmemiş noktalar da var» Çelişkiler dikkatimizi çekti çekmesine ama turizm alanında.Rico geri B ogünkfl Puerto •Çok güzel kalmışhktan kurtulmnş. ve temiz Dil ve tarih ca; devlet dairelerine verilen dilekçeler bn dil le yazılıyor. Bütün halk Ispanyolca konusuyor. Mahkemelerde duruşma Ispanyolca. ve İngilizce okutuluyor. Ancak, Amerika biikiimeti ve Federal Mahkeme ile yanşma da ingilizce nygulanıyor. Puerto • Rico'lulann sö\kdiğine göre «Colombus» Amerika'dan evvel burayı keşfetmis. Ada 1898 senesine kadar Ispanya'nm sSmürgesi olarak kılmış, Ispanja • Afrika savasından sonra, «Paris Barış vndlaşması» sonucu Amerika'ya devredilmis. O zamana kadar Ispanya'nm egemenliginde bnlunan Filipin adalan ve Kfiba'da Amerika'ya verilmiş. 1900 yılmda çıkarılan bir kanunla Amerika, buradaki askerî yönetimi kaldırmış. Sivil Valiyi kabine ve Yüksek Mahkeme üyelerini Amerika Cnmhurbaşkanı tayin etmis. Daha sonra Puerto • Ricodan Washington'a gönderilen komiserin halk tarafmdan seçilmesi kabu] edilmis. Gene 1900 senesinde çıkarılan bir kanunla adaya gelecek sirketlerin 2.000 dönümden fazla arazi almamalan öneörülımis. 1917'de çıkarılan bir kanunla, istiven kişilerin Amerika dvıvğuna geçmelerir.e izin \erilmis. Bunu herkes kabul etmiş. herkes Amerikan vatandaşi olmuş. 1930 vıiında başlayan ekonomik bunalıır sonucu Amerika adava vardımı kesince. bSyük göç bundan sonra baslamıs. uerto • Rico Amerikan P yer olduğu halde resmîmandasında bir dil İspanyol Yeni bir kıışak Şöyle ki: Önceleri Kızılderililerle Ispanvollar ltarısmıs, daha sonra tspanvollann tntsak BIIŞ terişine baslamalanyla adaya zenciler de gelmiş. Bövlelikle Puerto • Rico'lu doğmuş. Kim ne derse desin, güzel bir kusak çıkmış orta^a... Hepsi levend gibi uzun, ince hath, ».üzel esmer tenli, güler vüzlü sıeak kanlı insanlar. İklim çok sıcak, denizin sicaklıği yazI:. kış arasınds ancak bir derece tark ediyor. Halk sıcaktan adeta van çıplak dolaşıyor. B'rbirine Kansan bu üç ırk arasında hiç bir çekisme olmamış gül gibi geçinmisler. Belki de bunun için eüzel yaratıklar.... Herkese eşit haklar tanınmış, kadınlara da geniş haklar verilmiş, örneğin Puerto Rico Çalışma ugün ırk B mındanPuerto • Rico'da fiç kitlesi kansıdoğmus bir halk var. de devam etmekte. Biz gece nukdkiarda dolaşırken birçok kimsenin. bağımsızlık özlemini dile getiren cümleleri duvarlara yazdığını görüyorduk. Hem de polisin gözü önünde... /ma ne var ki Amerika bugün buraya yardım yapıyor. Bn yardım kesilirse ada aç kalır. Bir süre öıce Washington'a temsilci olarak ıönderilen «Louis Manyas Marin» isimli bir zat «Populer Demokrat Parti» ismiyle parti kurmu>. 1940'da seçimi kazanmış ve 27 sene adaya egemen olmuş. «Puerto • Rico'lula rın kahraraanı» diye adlandırılan bu kişi simdi İtalyaya çekilmiş, politikadan uzak orada istirabat ediyormus. Bağımsızhk sav» şınır önderi olan «Marin» seçim bevannamesinde «Puerto Rico ekonomik vönden kalkınmalıdır. Bu kalkmma olmazsa bağımsızuk süs olarak kaUr. Yabancı sirketlere oyunuzu • satmayın. BizJm kampanyamıza katıhn. Vatandaş... Oyunn ödünç olarak bana ver. Bu ovu sizlerin ve rejimin selâmeti için kullanacağım. Bizim vaptıfımız isleri bir yere yazın. Sonunda ivi ve kötü aldığtmz notlan karsılastınn. Dört yıl sonra yargı sizin» diyordu. Küçük haberler arasında yalnız bir gazetede arka sahifelere gizlenmiş küçücüK bir haber gozume çarptı. Bir bakanlığımızın bir müsteşar* istifa etmiş. Bu yazının anlamı gölgede kalmasm diye o bakanlığın da ismini verivereyim: Sanayi ve Teknolojj Bakanlığı Devlet ışidir. bır mü'teşar gıder bır başka müsteşar gelir, hizmet devam eder, bprgiın insanlar görev değiştiriyor, bunda ne var? diyebilirsiniz!. Zaten kısa haberlerin altındald dramları kolay kolay sezmek de mümkiin değildir Ama sizi temın cderim ki. bn müsteşarın istifası memlekette bir turlü gideremediğimiz partizanlığın üzücii bır sonucudur Aslında bu ıstifavı temin ettiğı için sayın Erez, bem kendi bindiği dalı kesmis, hem de kisilipindeıı fedakârlık vapmıştır Taptığı bu fedakârlığın arısım sonra hic süphe vok cekecektir Istifa eden bn müsteşar sorumluluk röklenmesını bilen, çahşan işleri bakan adınu ciddiyetle taldp eden bir kişi idi, yerine kimin çelecegın. bilmiyorum ama. zivaretçılerden. toplantılardan baş altnası nııimkün olmavan bakan. böyle bir dinamonun kınlmıs olmasından dolayı bizzat kendisi çok sıkıntı cpkecektir çok kan nuş bur Rivayet doğru ı.s^ AP Urubundaki milletvekilleri, bakanı sıkıştırmış ille bu adam değişsin diye, tutturmuşlar!. Babir süre mukavtmet etmek istemiş. fakat basarüı olamave nihayet kendi gmbunun baskısına boyun egmeye meo olmuş. Bir parti çrubunun doçrudan doğruya icrava müdahalesi, aslında buvük sivas.il bir hastalıktır. Bu hastalık. Menderes'i Vatan Cepheleri politikasına sürüklemişti, bu hastalık iyi niretli görevine bağlı insanları iş başından uzaklaştırmaya ve milletvekillprının usulsüz isteklerini yapmava te sonuç olarak da o partivı cökertmeve yarar. Orneklerini çördüğümüz gibi, nitekim her ıktidaı değişikliğinde memleket bu >ıkıcı hastalığın acısını çekti. Birinci Nihat Erim Hükümeti, iş başına geldiği zaman beş altı milyara yaklasan yatınm projeleri tozlu dosyalar içinde duruyor teşvik ve uygulama daireeinin başındaki zat eline kalemi alıp islen yürütemivordu. Onu ayni durgunlukta bir başka vatandsş izledi.. O da yatınmlar politikasını harekete getiremedi. Tâ . tkınci Nihat Erim Hükümeti kuruluncava ve bu daire Sanavi ve Teknoloji Bakanlığuıa bağlanmcava kadar. Sanayi Odası Başkanı Sayın Ertuğrul Soysal. «Dar boğazı çeçmek üzereviz «Türkive ciddi bir kalkınma hamlesi içindedir!» dedi sa i«te bu dar boğazı biz teşvik ve uvgulama devresini harekete geçırep eski müsteşarın işe sanlmasmdan sonra aşma.a başladık. Birkaç av içinde 6 milvarlık vâtırım ısteği kırk milvara vükscldiğ<ni Savın Erez televizyonda iftiharla acıklarken bunu kendi maiyetindeki insanlara borçlu olduğunu biliyordu. Buna raŞır.en baskıva boyun eğerek onu parti adına feda ettneğe mectaur oldu. Biz istifa edenln kişilifi ile Ugili olarak bu yazıyı yaımıyoruz, kaniiz ki o nefsinde duyduRiı çalışma azraiyle nereye gitse başan kazanır hançi işe el atsa şahsen müsteşarlık yaptığı zamanlara nazaran daha müreffeh olur Belki onun verine gelen de büviil; bir değer olarak onun gibi çalısır ve belki de ondan daha da basarılı olabilir Bizim üzerinde durduğumuz mesele; ınsanların Roma meydanlarında olduğu eıbi vahsi ve gozü dönmüş ihtirasların pençesine atılmamasıdır Türkjye'de memur. partizanlığın doymazlığından kurtanlmadıkça bn devletin bünyesini istikrar ve güvenliğin kızağına oturtmak mümkuo olmayacaktır. Her tnemurdan fedakârlık beklemek olağan olmadığı gıbı, namusiu ve kanunlara uygun olarak çaiıstığı takdirde işinden ve yerınden emin olmavan memurlarla da ne kalkınma olur, ne ârame hizmeti dürüstlükle görülebilir. ne de memleket halkı rahat nefes alır. Evet, gazetelenn bınnde kısa bır haber okuduk bır müsteşar istifa etmiş fakat sonra öğrendik ki, bu kısa haberın | altında rejimi dairaa tehiikeye sokmuş olan Ukel bır dram jatmaktadır. tdareyı partilerin ve partızanların müdahalesinden kurtarmadıkça. uygar, dürüst ve taziletlı bır idare kurmanın mümkiin olmayacağını anlavacağımız jrBnö cidden hasretle ve sabırsızlıkla beklemektejizw Tarım kampanyası ve var. Beyaz siyah karısımı, ala renkli bir çeşit inek beslenivor. Her taraf bu bayvanlarla dolu. tnekler modern araçlarla safılıyor. Burada Koko denilen, karpuza benziyen san bir meyva yetişiyor. Hindistan cevizi gibi içinden tatlı bir su çıkıyor. Ada yeşil bambu ve beyaz çiçek açmış kahve ağaçlariyle dolu. Ekmek ağacı denilen ve yenilen bir çesit ağaç var. Sulanan kısımlar baştan başa şeker kamışı ekili. 1899' •a şiddetli bir deprem olunca bötün kahve x tarlalan harap olmus. Puerto • Ricoda dünya modern tarım A dadaUrafta çiftlikler her Bağımsızhk çahaları P uerto • Rico'da bağımuzlık savaşının oldukça eski bir geçmişi var. Bugün n hoşuma giden oyun isimlerinden biri, geçen senelerde bizim Bulvar tiyatrolaruun btrinin oynadıği «Gülâürme Beni Belediye» oyununun aâr dır. Oyunu görmedim. Ama neden bahseltiği aşağı yukarı ismmden anlaşıhyor. stanbul soz ettiğimi anladıruz), evet Beledıyenın gülünç tutumunu dale getiren bir surü yan politık skeçler yazsa, hıç şüphesız kl bulvar tıyatroları, feabare tıya^ roları İçin başanlı bir oyun serısi meydana çıkmış olur. «Belediyenin yaptıklarını gülünç bulujorsun, sen daha ijisini yapabilir misin sanki?» dıyeceksınız. Elbette ki yapamam. Bu Uç mılyonluk sehn daha iyı yönetemem tabu. Ama ben ne yapanm? Yönetemeyeceğım, üstesınden gelemiyeceğım bu işın yükü altına gırmem. Hele bellibaşlı, yennde başanlı olmuş bir mesleğım öe varsa. 193940 senelennde, o zaman çıkan Fransızca «Marianne» gazetesınde bir fotomontajU karıkatur gormıiştüm: Duvar boyayan bır adamın kafasının yerıne Hltler'inkını yerleştırmısler, altına da şu yazıyı yazmışlardı: «Herkes kendi meslefini yapmış olsaydı, dünya sulhü sükun içinde yaşardu Her halde bılıyorsunuzdur Hitler eskiden boyacıymış VEFAT Merhum Mehmet Ali Sert ve Kamer Sert'ın mahdumu. merhurae Fatma Sert'in esı; merhum Osman Sert; Nusret Sert, Akıf Sert ile merhume Ayse Berkmen ve Faıka Sanul'un kardefi. Sert aılesınin amcaları, Berkmen ve Sanul aılelerinın dayıları, Osman Yazgan ve Neclâ Sener'ın sevgılı azabevleri İ.D.M.M. Akademisi Başkanlığından YILDIZ Akademimlze bir Ingılızce Okutmanı ve bir Almanca Okutmanı alınacaktır. Isteklüerin 10.7.1972 akşamına kadar Akademı Başkanlığına müracaatlan ilân olunur. PAZAR SOHBETİ Böh böh böh!... de bekçl Ue orads bitmlş, bunlaCurmühakım «lyi ama bay komser, bunlar Belediye işçisi kılığına girmişler, hırsız olduklannı nereSE8ATKAS4& ceğim, belki de ış uzar bir bafta kalırım, sen ben yokken yalnız kalma, birisini al otur» dıyerek çıkmış gıtmış. Haddınden taz la saf olan hanımı bu birısi !rfının ne ifade ettığıni pelc anlayamadığından akşam üzeri kafesi sürmüş, gelene geçene, «Biıisü. Birisi!..» diye seslenmeye baş lamış. Yazma mendiline ekmeğıni, salatasını soğanını çıkm yaı> mış evine donen zamanın aıle babBİarı, döner nayretle bakar «Pesüphânallah!» dıye yollarına devam ederlermış. Derken efendım, kapının önünden de hep aıle babası geçecek değıl ya, bıçkının bin, hanınun, bırisı dıye bağırmasına cevap vermiş: «Efendim!» «Aaaa!. Sen birisi misin?» «Birisiyim ya!.» «Yaa çok iyi, gel öylcyse» dıye adamı ıçerı buyur etmış. Kocasının aba terliklerini, Şam hırkasını gıydirmiş, «Bizim efendi bir baftalığma Adapazanna risi diye çağırdı, ben de geldim, bir haftadır buradayun.» £v îahıbinin kan başına çıkmış: , «Tay nâmussuz, vay ırz düşmanı vay!» dıye gürlemış, vabuk gıyin bakayım. Adam korkuyla giyınmiş. Ev sahıbı: «Bin sırtuna ulan!» demış adama, adam çıkmış bunun sırtına tünemiş. Ev sahibı, sırtında birisi ile yola düzülmüş; Beşıktaşda oturuyorlarmış Caddeyı tutmuş, ıkllaya sıkılaya Tophanedekı Italyan Hastahanesı yokuşunun altına kadar getirrr.;ş, orada henfi sırtından ındırmış, şahadet parmağmı burnuna burnuna sallayarak: «Bana bak», demlş, «Bir daha böyle bir b yersen, bu yokuşu görüyor musun, bu yokuşu, seni bu yoknşun tepesine kadar çıkartırun. Hastir şimdi burdan». fıırsla eve donmuş, sessızce kapıdan girmiş, mutfakta çomelmiş çamaşır yıkayan kansının arkasından «Böh» dıye bağırmış Kadın: «Ayy efendi, boş bulundum, ödüm patladı» dıyınce de: «Bana bak» demış, «Sen de bir daha böyle bir halt edersen, sana da tam üç fcere böh, böh, böh derim, anlıyor musun?» Yaaa İşte böyİe sayın BaşkLn Sız de o zat gibi yapmaya devam edlnız. Kasaplan yaptığmız gıbı, manavlan, zerzevatçılan, gazmo culan, şoförleri, sutçüleri, peynircıleri, elhâsıl şehrin bılumum esnafını tekdir edinız, takbıh edinız, terzıl edinız, onlara KUSUniiz. Hattâ onlar sız:n bu küsmenizl kabul etmezlerse, orta parmağınızı şahâdet parmağınızın ustune bındırerek or.lann üzerle Dr. Mustafa Nail SERT Hakkın rahmetıne kavuşmustur. Cenazesı 25 61972 Pazar gunu oğle namazını muteakıp Sıslı camıınden kaldırılarak Fenkoy aıle kabrlstanır.a defnedilecektlr. Not: Çelenk eonderümemesi rlca olunur. i Cumhurıyet 4564 Kızılay'a kan bagışlamak insanlık vazifesidir. ^••• •••» İnşaat Yaptırılacaktır Etibank Genel Müdürlü£ünden Banicaıtuzca, Sarsybnu Konya Cıva ışletmesl satıasında yaptınlacak olan Sılo, llâve kirıcı yapısı ve stok sahası ınşaaü sabıt bırıra fıat esası üzerlnden eksiltmeye çıkanlmıştır. 1 Eksıltme 14 Temınuz 1972 Cuma gunıi saat (15 00) de Etibank Gen"3l Mudurluğu İnşaat Dairesinde yapılacaktır. 2 lş:n tahminı keşıf tutan (405.000. TL) olup, geçıci temlnatı (19.950. TL) dır. 3 Eksıltmpye gırmek ıçuı ıştırak belgesı alınması şart olup ısteklılerın; a) B grubundan enaz (5UÜ000. TL) luc mUteahhitlık karnesı, b) Bir riefa da benzan bir ışi taahhüt suretıyle ve şartlarına uygun clarak yaptıklaruıa daır belge, o hksıltme şartnamesmın 8. maddesinde belırtilen veslkalar. ile bırlikte ıhaleye ıştırak oelgesı almak Uzere 29 Ha.zıran 1972 Perşembe gunü saat (17.00) ye kadar Genel Mudurlüğumüz İnşaat Daıresme müracaat etmelert lazımdır. Bu tarihten sonra yapılacak müracaatlar kabul edılmıyeceğı gıbı noksan vesıka ve telgrafla yapılan müracaatlar da dıkkate alınmaz. 4 Ihaleyc ıştırak belgtierı, 10 Temmuz 1972 Pazartesi gününden itibaren Sıhhıy» Hanımeli Sokak No: 49 da Etibank İnşaat Daıresı Başkanlığından alınacaktır 5 Teklıflenn eksıîtme giınu saat (14.00)'e kadar inşaat Daıresı Muhaberat servısme verilmiş veya gönderilmış bulunması lazımdır Postada vaki gecıkmeler kabul edümez. 8 Eksıîtme dosyalan Bankamız tnşaat Dairesinde ve Sarayonu Konya Cıva tşletmesmde görülebilır. 7 Ihaleye ıştırak için ıhale dosyası satın alınması şart olup, dosyalar eksıîtme günü saat (12.00) ye kadar Bankamız tnşaat Daıresınden (25C TL) mukabüınde satın almabılır. 8 Bankamıs 249U sayılı kanuna tabı değıldır. (Basm: A. 10474 • 17227/4553) Kara Kuvvetleri Komutanlığından 1 1972 • 1973 ögretlm yıiı tçin aşağıda yazıü AsKert Okullara sıuavla oğrencı almacaktır. a) Kulelı Askert Usesı fÇengelköy / îstanbul) nln nınnci sımfma ortaokulu Haziran 1972 doneminde bitlrmiş olanlardan b) Astsubay Hazırlama Oiculu (Çankın) Askerl MızıKa O kulu (Antora) Elektronik Astsubay Haarlama Okulu (Mamak / Ankara) nun birtncl suııflanna ortaokulu Hazıran veya Eylül 1972 dönemınde bitirmjş olanlardan c) tstıhkâm Okulu (îzmlr), Ordudonatun Okulu (Balık*sır) Kara Havacılık Okulu (Güvercınllk / Ankara), Levazım OkuJu (Halıcıoğlu / Evüpi Sahra Sır.hlye Hismet Okulu (Samsun) na Llse Sanat EnstıtüsU Ue Sa»ük Kolejını Hazıran veya Evlül dönemınde b:'4rmıs olanlardan 2 îsteklilerln adı geçen Okuı KomutanJiklanna, Askerllk Dalresi ve Şubesl Başkanlıklanna MılU Eğıtım Müdürlüklen ile Ortaokul Sanat Enstıtüsü Llse Müdürlüklerine gönderilmlş bulunan GÎRİŞ KILAVUZ'undan aynntıu gınş koşullannı öğrenmeleri ve bu kılavuzdaid örnege uygun dıJekçe ve belgelerle: a) Kuleli Askeri Llsesl Ue Astsubay Hazıriama Okuiuna gıreceklenn 20 Haziran • 15 Temmuz 1972 tanlüerl arasında elrmek lstediklerl Okul Komutanlıklanna başvurmaları b) Sınıf Astsubay Okullanna glrecelclertn 20 Hazıran • 30 Ağustos tarihler) arasmda gırmek istedikieri okullann Komutanlıklanna başvurmalan duvurulur (Basm: A. 9912 • 16553/4551) İSTANBUL DEFTERDARLIGINDAN Defterdarlığımızda Münhâl Kadrolar İçin Memur Alınacaktır Munhal kacirolar için, 18 yaşmı bıtırmış, 30 yaşından büjıik olma^an Ortaokuh mezunu bayan ve baylar (askerlığını yapmıs) arasında ımtıhanla memur alınacaktır. Irrtıhan 117.1972 Salı günü saat 13 30 dadır. Müracaat müddetı 10 7 1972 Pazartesı günü saat 16.30 a kadaraır. Isteklılerın Defterdarlık Sıcıl Bürosu Şenığıne 'Cağaloğlu) müracaat'.an nca olunur Imühanda kazananlar mülâkata tâbı tutulacaklardtr. (Basın: 17387/4559) eyse bu İşın dana tazla üstünde durmayalım. Alan almış, satan satmış kavga d o vuş yuvarlanıp gidiyoruz. Zaten bizde bu adam kayırma, politik ve hatır gonül sebeplenyle işe adam alma devam ettıkçe nlçbır resmî, yan resmî dairede Işler yurumeyecektır. Belediye de boy le bır sürü ufak memurun gırtlağına kadar doldurduğu müesseselerden biridir. Bakm buna değınen küçük bır fıkra var, anlatıverelım. Belediye bir caddeyı kazmış künk döşüyormuş. Künkleri getirip dağ gibi yığmışlar oraya. Bunu gözüne kestıren blr açıkgöz de üçbeş bıçkına Belediye amelesinın gıydiğı Culumlardan gıydırmış, bir de kamyon tutup çekmış oraya, yırmi dkkika içinde kamyonu yüklemlşler, tam hareket edıp sırra kadem basacaklan sırada, «Düüt» dıye bır duduk: Mahallenin komseri, yanında bir pous memuru bir N den anladınız?» Komser başını sallayarak bilgiç bilgıç gulmüş: «Ben yirmi senelik polisim hâkim bey» demış, «Ben Belediye isçisinin yirmi dakikada kamyon yüklemeyeceğini bilirim.» E biz de kendimızı bıldığimızdenben bu şehirde yaşıyoruz. Artık biliyoruz Beledıyenın ne yapıp, ne yapmayacagını, neyı na sıl yapacafını, yahut da yapma ya kalkıp beceremlyeceginl. Ka saplarla, sütçülerle, fınncılarla başa çıkamayacağını; suyumuzun, çöpümüzün, kanalizasyonumuzun, sivri sineğimizın hakkından gelemiyeceğini bıliyoruz. He le sivrısınek! Şehnn yukarda say dığım hayati dâvâlannın yanıpaa naal da lüks olarak kalıyor öyle ya canun, şehirli yüzünü yıka yacak su bulamaz, çopü kapı önİennde kokar, pis sulan sokaklarda akarken, varsın iki garip sivri sinekçik de birkaç damla kanını emiversin. Ne olur yam! Belki de bu taksitli hacamat yerine geçer. Hâzik bir hekim olan Belediye Başkanımızm, herhalde böyle bir tedrîci kan aldırma işleminin hemşehnlen olan bizler için sıhhat bakımından ftydalı olacagını hesabetmiştır. Önun zaten böyle çok ince hesaplan var Geçenlerde de kasaplara kızıp teeSsuf etmedi ml fıyatını serbest bıraktığı etl verdıkleri sozden pahahya satıyorlar dıye. Onlan tekdır, takbih, terzil etmedi mi? Aydan tnı lndin a sayın Başkan! Bu memlskette, özellikle bu, bütün memleketin açıkgözünün, ipinl koparmışının gelip, toplandığı bu başı boşlar ülkesi İstanbul'da, darılmakla, küsmekle, teessuf etmek le iş yürür mü? skJ zamanlarda bır adamca ğız, Helâline, «Hanım brnim bir işim çıktı, birkaç günlüğüne Adapazanna kadar gide O gıttl, senı ıçerı alıp senınle oturmamı tenbihledi» dıye adamı ko casınuı koşe mındenndekj yerıne oturtmuş. Eh adam da eşek değil ya, evın beyinin diğer vazıfelerini de yüklenerek bu mısâfırlıği sürdürmüş Bır hafta yemişler, ıçmişler, keyiflerine bakrnışlar. Derken efendım hafta sonunda efendısi çıka gelmış, kapıdan girince, «Nasıl hanım korkmadm ya!. Sana birisini al otur demiştim!» diyecek olunca kansı: «Aaaa hiç korkar mıyun e fendi, Birisi pek iyi çıktı, yukar da senin minderinde oturuyor çık bak istersen» dıyivermiş. A dam merak etmiş, bır de yufca n çıkmış kı ne görsün: Elın hergelesinin biri, kendi geceliğı Şam hırkası sırtında köşe tnindennde lengerendâz değıl mi! Kaşlannı çatmış: «Sen kimsin ulan?» «Birisiyimj» «Nasıl birisi?» «Birisi işte. Sizin hanım bi Lisan bilir bayan memur alınacaktır BasmUdürlugümüz Şehtrlerara"n îşletme MUdürlOSu Mllletlerarasj Servlslnde çalıştmlmalî Uzere aşagıdaıa şartlan haö olanlar arasından yapılacak tmtlhania veten fcadar Prensızca veya tngilizce bıllr bavan memur alınacaKtır tmtihana glreceklerln nüfus eüzdam ve dıpioma na Dlrllkte GavTettepe Yıldız Posta Caddesindeki Basma«J0rlü5ümÜ3 Personel "îervisme şahsen müracaatlan tlSn olunur İst. Tefefon Basmüdürlüğü ŞARTLAR: 1 En az orta okul mezunu oimak 2 18 yaşından küçük 35 yaşından büvülc olmamat 3 Pransızca veva tngillzce llsan) bllmett (Basm: 16637/4552) E rıne sürüp Dozdurunuz ve nız onlara Bu da kâr etmezse o zaman bir defa «Böh» deyınız. Eğer bu da fayda vermezse o va kıt onlara üç defa «Böh, böh böh» dersiniz, bak nasıl yola ge lır o zaman o koftehorlar. Pazannız keyülı, mutlu, tat lı geçsin sevgili okurlanm İN$AAT MAKİNA ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ VE MİMARLARA DUYURU Ttirk lşçisl ve TUrk reknlk Personell tarafmdan yapılmakta olan TUrkiye'nln en büyük Mühendıslık eseri tskenderun Demlr ve Çelik Pabrtkası tnşaat ve Montaiında çalısmak Uzere: 1 tnşaat Yüksek Mühendısleri ve Mühendisiert 2 Makina Yüksek MUhendlslert ve Möhendtslen 3 Elektnk Vüksek Mühendislen ve Mühendislert 4 Yülsek Mimar Yüksek Mıma? Mühendis vp W1mars Ihtıvac vardır E>vll olanlara veya allesiyle oturaraklars loiman uekar olaniars bekâr lofmanı temuı edilecektiı Ayrıca egitim eaypslvle Dıs Ülkelere zaman zaman Teknık Personel Rfindenlecektlr MCracaatlar dilekçe veva bizzat tskenderun Demtr T« Çelik Tesısleri Müessese MüdürlüğU tskenderun adreslne y» pılacaktır. (Basın: Ç. 799 • 17303456İ) NIMBÜS Başbakanlık Basımevi Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünden: Adedj A O 1 1 Veb Ofset maJunası (Oç Ünıtell) 1 Kâğıt kesme makınası 3 Otomatık yazı rfızgı maklnası Işletmemiz yukanda ısimleri yazıh maklnalan satın ala. eaktır. Fazla bilgl lüzumunda mesal saatlerlnde İşletme Müdürlüğüne baş vurulabilinir. Satmak lsteyenler 29/7A972 tarihine kadar on nüsha proforrna faturalannın Türkçe tercümelertyle beraber İşletme. mıze verilmesl flân olunur. (Basın: A. 10056 • 16721/4550)