Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA İKİ sCUMHÜRİYET i 3 Nisan 1972 ÖLDE BtR DERVİŞ GİBİ: Geçtijimi* hafta Diyarbakır, Ziya Gökalp'in hâtırasını kotladı. Bn kntlama, DiyarbaUır'ın ken. dl bağrından doğan ve adı, tarihimizde daima anılacak olan bir oflnna karsı, asil bir baglılıgıdır. Bir ilgi ve bir baglılık kl, enunla yalnız Diyarbakırlı hemşehrilerinin değil, milletçe hepimizin, hele Türk aydınları jle Türk likir adamlannın, içten dnygulanmaları gerekir. Eger bn gereği tam yerine getirmemişsek, eger Ziya Gökalp'in hatırasmı, yalnı» bir şehrin ve bir bölgenin çerçevesine terketmissek, evveli bn «fistün adam» ın rnhnndan af dilemek, lanıyornra ki, milll bir borcumnz uyılmalıdır.. C ZİYA GÖKALP VE MİILİYETÇİLİK... Şevket Süreyya AYDEMİR çanlarıııı çaldığı yıldır. Nitekim kısa süren mizansenlerden sonra Abdölhamit, kara k a . natlarını tmparatorluk topraklarının üstüne gerecek, karanlık saltanatını başlatacaktır. Ve 19#8'de bir avnç insan, artık cenaze namazına hazırlaaüan bu devleti knrtarmak için başlattıkları ihtilâli yiğitçe başardıktan sonra farkedeceklerdir ki, hele son 33 yılın tahribatı ile her türlS hayatiyetini kavbeden bn devletin knrtanlması, neredeyse imkinsız h a . le gelmis bnlnnmaktadır. tste Ziya Gökalp'in sahnede beliriıi, bn 1908 ihtilâlinden hemen sonraya rastlar. Çocnklnfn ve gençlifi, hep Diyarbakır'da geçti. O zaman Diyarbakır İstanbul'a, bngün bize Orta Afrika'dan daha nzak gibiydi. tlk ve orta öğrenimini orada vaptı. Bir süre de Mülkiye Idadisine (daha kısa süreli Lise) devam etti. Ama onn bitiremedi. Fakat kendi kendine Frannzea öğrendi. Arapça ve Faraça dersler aldı. Otodidakt dedigirniz, kendi kendini yetiştiren insanın gayreti içindeydi. Fakat, o vakitk] Diyarbakır'ın çıplak nfnkları ile, afcır kale dnvarlannın çevirdiği dar ve kasvetli mnhitte, gelecegi Için ümitsizdi. Nitrklra 25 yannda sinir gerginlikleri son haddine vardı. tntihara karar verdi. Tam alnının ortasma sıkttğı knrsnn, çarip bir sekilde beynin iki yanm küresinin arasında kaldı. Ameliyat olamazdı ve 1924te ölümüne kadar. bn knrsunu beyninde tasıdı. Bir aralık tstanbul'a gıtmis \e parasız vatılı olarak Baytar Oknlana (Veteriner Mektebi) yazılmak imkânım bnlmnstn. Fakat hürriyetçi fikirleri yüzünden mektepten çıkarıldı. 9 ay hapsedildi. Sonra da memleketine sürüldu. Ama Diyarbakır'da o sıralarda bir baska sürgün de yaşıvordu: Dr. Abdnllah Cevdet .. Abdnllah Cevdet, 1189'da Tıbbiye'de knrnlan gizli bir ihtilil cemiyetinin, sonradan Osmanlı Ittihat ve Terakki Cemiyeti adını alan örîütün. ilk knrncnlanndandı. Aydın, harekrtli bir insandı. O da Diyarbakır'a tu. rülmüstü. Ziya Bev Abdnllah Cevdetie tanıstı. Ve bn, onnn havatında mntln bir karsılasma oldu. Abduilah Cevdet'te Ziya Gökalp. hem bir hoca, hem Batı fikriyatının bir sözefisünü, hem de valnız toplumnn gerilifi altmda ezilmek dejfil, onn deiistirmck tdealinin de yetistiricisini bnldn. Bn tamsmadan tonra onnn önünde nfnklar, artık her gtin yeni renklerle açılıyordn. f T » abiî Ziya da tttihat ve Terakki'nin gizli •• mensnpları arasına rir«U Ve nihavft * II Temmnz 1908'de Rnmelide ihtUil patlayınca, Ziya'ya da latanbnl'nn ve hattâ Rnmeli. nin yolları artık »çılmıçtı. Nitekim Ziya G 5 . kalp, hiirriyetin ilânından sonra evvelâ Diyarbakır'da «Dicle» isimli bir gazete çıkardı. tttihat ve Terakki'nin orada «nbesini kurd». 1910'da ise onn, Selinik'te tttıbat ve lerakkl Konıpesinde Diyarbakır Murahhası olarak SÖrüyornz. Ondan sonra hayatı ve kaderi, Ittihat ve Terakki'nin faaliyet ve dâvalsnns bağlı kaldı. Ve Ziya Gökalp artık, vakın tarihimizin akısında yerini almış ve tarihimizın sahnesine çıkmıstı. Ve Tnran lçln fn hflkme v a n r : •Ne Hlnttedir, ne Çin'de, Türk ruhunun içinde...» tşte Ziya Gökalp, bn hayal aglarını 5rrr. ken, Osmanlı Imparatorlnğnnan Türk aydınları. bn hayal nfnklanna mnhtaçtılar. ÇünkS Balkan Harbi yenilçisi ve Balkanlı ordnların îstanbut kapılanna dayanıp, rnhlarda korknnç bir asağılık dnygnsnnnn sahlandıfı günlerde bn insanlara: « Hayır, senln vatanın yalnız burası değil, senin vatanın Turan ! Tunadan, doğuda Sarıdeniz'e kadar uzanan ülke ! Daha doğrusu, vatan senin içinde ! Çünkü Turan ne Hinttedir. ne Çınde, Türk ruhunun içinde ..» diye hitabedisi, bizim neslimiz için. gerçek bir «Ergenekon» oldn. Tani kaybedilmiş topraklann ardında. bir boıknrtnn Snenlfi|fi ile, bndnnnn yeni bir cıkıs voln bnlusn, vani bir «yeniden dofus ve knrtnlnn fibi oldn. Tarihin bazı safhalarında ise milletlere, efsane «eklinde de olsa, böyle knrtulus ça|rılan ve müjdeleri lâzımdır... Snnay'ın temaslarından beklenenler Haftanın irâporu Çiinkfi hemen şnnu belirtmeliyiı: Türk milletinin tarihinde, fatihler, kabramanlar, devlet knrncnlan, ünlB kıiıç ve gazâ erleri çoktnr. Ama fîfcir adamı. idealist, ülkii ara. yıcısı ve hele "düşünür" yetiştirmek bakımından tarihimiz, hiç de eömert değildir. N'itekim bu vesileyle de tekrar edelim ki, biz, raeselâ bütiin Osmanlı taribi boynnca, gerek ihtişam, perek çökflş devirlerimizde, herhangi bir fikir ve bilinı hıreketine damgasinı vnrnp, adı ynrt finırlannı aşan, düşünce ve bnlnslan dfinya fikrivatına katkıda bnlunan tek düsünür yetiıtirememişizdir. Tanzimat devri de bu bakımdan bir çöl kadar kısırdır. Çünkü bizdeki Tanzimat yılları, Batıda bir uyanış devri oldn|n balde, bix bntün Tanzimat devri boynnca Batının fikir eserlerinden bir tekini bfle sinırlanmızdan içeriye sokmamıs, dilimize çevirmemisizdir. Bizde «Tanzi. mat» denilen güya Batıya yöneliş, Garba sır. tım çevirerek, nihayet ömürsüz bir parlamento Szlem veya teerfibesi Içinde «Abdülhamit saltanatı» denilen koyn karanlıfın Içine yuvarlanmıs gitmlstlr. Çünkü ortada Hükümdar vardı. Kabine vardı. Knmandan, vali veya göğüsleri nişanlarla pırlavan bir sarav çevresi vardı. Ama. fikir. düsünür ve y a . xar yokin .. Mesrntiyet devri de maalesef, Istenilen ufnk açıkhiına kavnsamadı. Onnn Için, bn boşlnk, bn kaos içinde, Diyarbakır'dan gelen bir içli ve dnygulu adam, devrine bir fikir, rnh, ideal ve beyecan akımı katmak istemisse, onnn bn çırpınıslannı saygı ile anmak \e hatırlamak ISzımdır. Bn arayıslar, bn gayretler, faattâ bazı sahalarda daha ziyade dny. gnsal (hissî) kalmıs, klâsik anlamda bir fikir slstemi haline getirilememis olsa bile.. Çünkü bn bosluk İçinde Ziya Gökalp, tek basına, her dâvaya yönelmek lornndaydı. Her Szle. me cevap vernıek zomndaydı. Korknnç bir boşluğnn içinde, her tarafa kosmak, herkese fîmit, teselli, yön ve ideal dagitmak xornndaydı. Çöllere düşüp, hem kendini, hem mSritlerini arayan, cezbeli bir mürsit çibi, daima vererek ve hiçbir karsılık beklemiyerek, sabırlı, imanlı ve sikâyetsiz, kendisini dâvalanna vakfetti. Ve onnn dağıttıklarından yalnız blrim neslimiz deçil. Osmanlı lmparatorlugnnnn «tkinci Mesrntiyet» dediğimiz devri, cok şeyler aldı. Dagıttıklannın en basında da, Balkan Harbl yenilçisi ile bütiin gnrnr ve itlmadını feaybeden bir aydınlar v e y a n a y . dınlar çerçevesine yaydıfı ürait ve hattâ denebllir ki, «yeniden nyanıs» vardı... I I Turan şiiri Gökalp, evvelfi Selânik'te yayınlan. baslayan «Genç Kalemler» dergisi ile bann ve fikir havatına çirdi. Ba derçinin bir hedefl, dilde sadelik'ti. Ama Ziya Gökalp' in bir siiri ile bn gare. pek çabnk çerçevesini. eenisletti. önceden, hic de beklenilmeyen bir ülkfi nfknnda, bambaska bir havalin cezbesini yaymaya baıladı. Bn bareket, denebilir ki, Ziya Gökalp'in «TURAN» siiri ile basiar. Tnran nevdi? Ne demekti? Bn kelirae asIında Farsçadır. Firdevsi'nin «Sehnime» si ile efsanelestirilmis gibidir. Tnr, bn efsaneye cöre, Büvük tran Imparatorlngnnda Sehinsabın iki oğlnndan birinin adıdır. Dijer o*lnn adı tr'dir. Bnnlar imparatorlnînn knzev ve çünev parçalarına bükmederler. Tnr'on haşkrnti. simdi harabeleri Senerkad'ın 3t kiio. metre kadar knzeyine dusen Afrâsivap seh. ridir. Onnn ülkesine Tnran, yanl «Tnrlarm diyan» denilir. trin saltanat sahası da tran, yani «trHer ölkesi» olnr. Ve tabiî ki iki kardaş arasında. sonn eelmez masal aavaslan baslar. Ama sonradan Turan sözü. bir cojrafi tâbir olnr. Ve Ziva Gökalp da bnnn bövle alır. Tani ona töre Tnran, bir vatandır. Tflrklerin vatanı. Türklerin anaynrdn. Ve Tnran •iirinde bnnn haykınr: «Vatan ne Türkiye'dir Türklere, ne Türkistan, Vatan, büyük ve müebbecf bir ülkedir: Turan !..» Sonra ba sonsnz nfnk üstünde. bize tarihimizi anlatır. O güne kadar bizim tarihimj» mekteplerde, 300 çadır halklık bir Kavı k o . Innnn SSğüt'te yerlesmesi ve orada Osmanlı Devletinin temelinin atılması ile ba«ılıvordn. Ama Ziya Gökalp, bn dar çerçeveyi parçalar. Bn Kayı kolnnn Büyük Oğnzlar'a baflar. Sonra Ceneiz'i, Atillâ'yı, yani MoSollan, HnnIan ve şarktan r/arba akan bütiin insan s e l . lerinin hikfiyesini de tarihimizin içine alır. Bnnlan Tnrana baj^lar. Sonra sorar: «Yüce Turan, «üıel ülke ! Söyle sana yol nerede?» Toln kendi de bnlamaı. Ama «Kızıl Elma» İsimli şiirler eserinde, meselâ «Ay hanım» destanı fibi, basdöndüröeü tiradlar nakleder. Vazifesini tamamlayan adam ve bilira adamı. 2 Ozan, mürsit ve bir nlku davrtçisi. 3 Bir de veni toplnmnn vapı düvalannı isleven. açıklayan bir halkcı. Birinci vasfında orijinallik yoktnr. tkinci vasfı ile, hissî bir millivetciliein davetcisi ve müjdecisidir. Bn onnn, en orijinal vanıdır. Gerçi Turan ülküsünü ne bilimsel ynnden ele alır. ne Tnran ülke«i hakkında ara«tırmalara firer. Biz Tnranın. ne «inırlarını, ne halklarını. ne nüfnsnnn. ne dâvalarını biliris. Ama kendimizi bn efsane rÛTefin İle onnn havaline Svlesine veririz ki. tmparatorlnftnn Içine düstiijü korknnç veniieinin vr hepimizi saran asajılık dnvjusnnnn içinden sivnlırı*. Hattâ Tnr3na nl.i<:m!ik için ko«ar. da*lar. ç81ler asarak onn aranz (*). rcüncü vasfına eelinee Bn alanda bice devletin veni yapısının dSvalarını anlatır: Törkçe ezan. evrensel bllimleri ile veni flniversite. veni mahkemeler, yeni aile, kadınm toplnmda veri ve daha nicelfri ile bncSnün dSvalan. HülSsa Ziva Gökalp. elhette ki USsik anlamds bir "düsünar" deftildi. Ama duşünce «lişmemizde bir merhaleydi. Bir aşamaydı. Kendinden beklenenlcri verdi. Toplnma açtıtı kucaSmda. tasıvabilditi her seyi tetirdi. Tarihimizin o safhasında, o sartlar içinde İse biz, bütün hnnlara mnhtaçtık. 19!4'te «ldüîü zaman; milletini. yeni bir hayatın basında bıraktı. Ve bn sefer, hayal olan bir masal fllkesi deÇil. veni bir vatan fikri. veni bir mllIet anlavısı ve knrnca bir Onderin elinde RÖrerek. kalp hnınra Içinde rözlerini kapadi. Ziya Gökalp. tarihi vazifesini, kendi devrine före ve yeterince yapmış olan bahtiyar Insanlardan biridir... «Suyu Arayan Ad'am» isimli eserimde bu hava ve bu arayış, Turarun sartlan için. de Işlennfiştlr... iva Gökalp'i Z hOviyet içinde1908'den sonra.baslıca üç törürüz: 1 Sosyolot Millî Güvenlik Knrnln birdirisinde betirtilen ve tavsiye edilen yönde Cnmhnrbaskanı Sunay'ın siyasi liderlerle bırbırı I arkasına yaptıgı teinas ve görüsmeler. bnndan öncekilerden | çok farklı bir önem taşımaktadır. Bn önem, Türkiye'nin halen içinde balnndofo siyasal ve sosyal kosnllann nezaketinden I ileri gelmektedir. Gercekten de ülkemiı belki tarihinin en çe | tin bir dönemini çecirmektedir. Kızıl tehlikenin bn defa ıçımise ne denli sızdıfı ve neler yapmak istedigi bütun ayrıntı I lariyle ertaya çıkmıstır. Bn tehlike devttte ve cnmhurıyete | yön'elmistir. Demokratik hnkuU devleti rejimine kastetmeye niyetlenmistir Gizli Rrçüt faaliyetlerinin bn defa hanlı ve al I çakça einayetler biçiminde ortaya çıkan eylemleri bu akıteızlann Isi nerelere kadar ıdtılrecekleriniıı korkmnç »rneMerı olarak dehsetle görülmüstiir. Bövle bir ortam içinde bir yandan sıkıyönetıro ve gnvenlik knvvetleri elivle bn rejim düsmanlanna savaş açılmısken. . 5te yanda ülkenin ve rejimin kaderinde söz sahibi dnrnmun J daki siyasal knrnlnsların birbirleriyle kavga ve çekistne hallnde bBİnnmalanna ve bnnlarm awl meselevı hir rana Oır»K > malanna tot vnmalamazdı. (ierek parlamento ıçinde. «ereKSf | parlamento d.smda sivasi p»rtilerimizin. tehlikeyi n«rUral etmenin yollarından habersiz sadece bırbirleriVle mucadele eder I dnrnmda bnlunmalan möcadele hesabma büvük bir hendıkap | olnrdu. Partise! ve kisi«el çekismeler bir vana hırakılmalıvoı Rejimi koruvacak ortak cephe Bnee •ivasi partiler aMşında kurulmalı idi. Gerekirse parlamento daha etkin bir calışma dflzeyinde ülke ve rejim Için her alanda rn »cil tednırlert «Oz kırpTiadan almalıvdı . • • . ! « ' Saym Camhurbaskanının son tcmaslannı. bu amaçlan biı an • Snee ve en etkili bir biçimde Kcrçeklestirmek lçln bütun sı>n*al Inırnraslara vatansever bir jöruşle yapılmıs bir davet olarak ni I Idemek jerinde olacaktır. Sl.vasi partiierin. Her şeyden once lilke . ve ulus. sloganı ile Türkiyeyi tehdit eden tehlikelere karjı açıla | cak aman<ız sa\aşta vürekli ve samimi hir igbirli«iııe eiriseceklerini «ımmak ve buna (örmek. vatandas olarak en doğal haUk I mızdır Sonucun böyle ve nmdueıımuz sribi nla™»ından asla kus I lcnmuı yoktnr. Tflrklvenin saglam »üçleri onrt k.zıl tehlikt't karsı en etkili cephe blrliîlnl kurmakla kalmı>aral< ulkenin <*"nomik ve sosyal sorunlanna da vine en kısa lamn^da en «tkili tedblrlrri bulmayı her türlü kislsel çıkarlarm ötesiffde tntnıayı başaraeaklardır. • ' Siyasal hayatımızın en eski partisi CHP Türkiveniü kaderi ile I llgili ve çok nazik ola\lar içinde kendh durumuna ve tulumıınn I bir Rçıklık eetirememistir Bu yüzden biitün dibkrftler bu partinin . üıerlnde toplanmıs bulunmaktadır. Once tayın Genel Baskanm I parti Içindekl ayrı düsünoe çruplan içinde hlrdenbire yet defel'tlrmiş nlmasmın nedenleri veteri kadar açıklanamamıstır CHP I Idam hnkümleriyle lleill kanun için Anayasa Mahkntieslne yap | tığı basvurmanın eerekçesini de kamu ovuna açtklavamamış. bundan dolayı da karnıı ovunda tcreddüt. hat«â endiselerin belirme • sine yol açmıştır. Öte vandan vlne «av|n Cenel Başkanın Sıkı>b | netim Sevcılarmın idHianame^ine karsı elristlji hsrekerle. savnnmanın dozunu kaçırdırı hattâ onlara t'ecavüze JellcndİRİ de sovle I nebilir. Bu daiTanışın dorurdujıı tepklterin genlşlİKİ ve ciddiliâi | bu yarjıyı ku\vctlendircrek niteliktedir Bu nedenlerte CHP. hem kenıii ıçinde yeniden başcösteren bir I hareketle. hem de tutumundan dolavı kamu oyunda belircn en | dişeler yüzünden belki de hayatının en zor ddnemine girmij ol> maktadır. Knfkusuz. CHP iizerinde hiitün dikkatlerin voiunt:<smasının «sıl nedeni Turkiyenin Kcçirmekte nlduğut kritik dönem dir. CHP. bu bakımdan kendine bir çeki düzen vermek zorunlu İnndadır. Açık ve samimi olmanın tam zam'anıdır. *#* ' ' I Ziya Gökalp kimdi? ehmet Ziya (Gökalp) U76'da Diyarba. kır*da doğdn. 1876, tstanbnl'da tkinci Abdülhamit'in tafata çıktıgı yıidır. Osmanlı Devletinin tarihinde ton çökantünün, artık CUMHURİYET M | AÇIK TEŞEKKÜR f Cumhurîyefe mektuplar Plastik Sanatlar ve reform Eğıtim Bakanlığının kültür reformculugu anlamında yer alması sanatçılığın en ıçten dıleğidir. Ressam Abidin ELDEROGLU Ankara rtak Pazar hakkında gazetenizde şim diye kadar yayınlanan müteaddit yazüan okudum. Buna rağmen noksan kalan taraflanndan bilhassa kanunun psikolojik yönüne değinmek istiyorum. Ortak Pazar (A.E.T.) nın ortaya çıkışında birçolc nedenler vardır. Bunlann en önemlısl senelerce diinya siyasetinde söz sahıbi olan Avrupa devletlerinin zamanımizda iki büyüs devletin terazinın kefelerine oturması neticesi güçsüz kalmış olmalandır. Bir devletin dış pazarları ne kadar genış olursa olsun ıç pazarı dar Ue asrımızda söz sahibi olması aynı nispette gelişmemektedir. Gerek Rusya, gerek Amerıka bugünkii duruma iç pazarlannın güçlü olması nedenı ile gelmışlerdır. Buna karşüık çok nüiuslu bazı ülkelerin gerı kalmış olduğu iddıası ilen sürülebılır ise de bunlar tuketici gücünden yoksun oldukJarı için nakikı anlamda iç pazar genışliğı niteligınl tasımamaktadırlar. Fransa, Italya, Almanya bu nedenle bir araya gelerek ıç pazar gücü bakımından yeterli bulduklan dığer devletlen bu ıhata duvarı ıçine almışlardır. Amaç Rusya ve Amerıka karşısında üçüncü ve daha güçlü bir topluluk olarak gelişmiştır. Bu da ancak Amerıka ve Rusya dakj gibi iç pazar halkını tek bir bayrak altmda toplamakla miim kTindur Benim de değinmek is tediğim konu da budur. 0 Ortak Pazar Psikolojisi yor. Esasen bunun aksine bir oıtam da yoktur. Fakat bir Türk kendısını vatanı dışında daima yabancı hıssetmektedır. Asırlar boyu Yugoslavya'da, Bulganstan'da v.s. kalmış Turklerin göç nedenlermin basında bu psıkolcjık durum en nüyuk rolü oynamaktadır. Şımdı kalkıp Ortak Pazara üye olduk, çok güzel, çok faydalı ama en meşhur kalemlerden çıkan yazılar tleride bizim sömürüleceğimizi, Ortak Pazar üyeleri ile rekabet edemıyerek sanayumızın yıkılacagını anlatıp duruyor. 20 yıl sonra siz • biz yerıne sen • ben kelimesinı kullanmayı amaç edinen bir topluluğun üyeiığıni kabullendjkten sonra Amerıka devletinin Dallas'ı Amerika'da ne ise Ortak Pazar içinde de Türkıye'nin öy le bir eyalet olacagım Dilmemek kokten bır hatadır. Aşırı kafatasçılığı bir kenara bırakıp A.E.T. üyesı olmaya gayret sar fedeceğiz, ya da ortaklığa girmiyecegiz. Bunun dışında üçüncü bir alternstif olmadıgını iyıce bümek gereKir. A.E.T. Uyelerının niyetlerinde samimi olduklsrına inanmalıyız. Bunlann ıçinde ençok milliyetçi olan Almanlar dahJ şimdi kim olursa olsun, nangl kafatasını taşırsa taşısın iyi beyinlı, muşterek menfaatıni bilen. sağlam karakterli insanlarla bir tencerede yemek yemek arzusundadır. Hattâ bu nıteüğı taşıyan bır şahsı üu nıtelıklerden yoksun olan kardeşınden üstun tutmaktadır. Esasen kültür seviyesi arzu edilene ulaşmca dünyada ins?n sevgısı mutlaka mıUıyetçılik ve egoizm katılîğını yumuşatacaktır. Bunu bugunkü egilım ve bunalımlar çok açık olarak ispatlamaktadır zet olarak denılebilır kı; madem Ortak Pazara üye olmayı kabullendık o naide yeni taşındıgımız mahalle kom şularını iyıce bilmelıyiz. Olur olmaz yazılarla, davraıuşlarımızla kapı komşu olduğumuz ortakianmızı gucendırmek bızı amaçtan uzaklaştınr. Ortak Pazar uyelerının Türiayede ış yerı kurmaiarına karşı çıkmak, buna karşıhk aynı iş yerınin Avrupa'dakı yenne gitmek için kuyruğa gıren vatandaşları poh •pohlamak, sağlam bir düşünüş sıstemı değildir Bır Ortak Pazar üyesının Türkıye'de ev bark sahibi olmasını bugün kabullen mek ile yann kabullenmek arasmda; eğer Ortak Pazar üyelıginın psikolojisini kavramış ısek bir fark olmasa gerek. Bugün Avrupa'da çalışan lşçilerin çoğunluğu yerinı benımsemiş ve Ortak Pazar amacı ıçine gır rniştır. Avrupa devletlerinın işçi talebinin bır kökenı de budur. I | S Ş S = E ^ Ş 5 Kalp romatizması dolayıslyle bugüne kad.ar hasra olarak ya Ş sadım, jrapılan tedavilerden Utifade etmedim. ŞöhretleHaı duyarak = müracaat ettipn* ' • •' ' ~ 5 • Dahiliye Hastalıldar Profesöru sayn» " ,.*,> 5 Fİ2İktedavi va Romaüzmal Hastalıklar Mütehassısj sayın Dr. CİHAD ABAOGtU I Or. NEJAIURAS | ~ beni tamamen sıhhatime kavuşturdular,>endilerıne minnettanm E Teıekkürlerimi arzederim. , 2 • FAZİLET OEftERLI = TİIIIIIIIIIUIKHIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIİIMlr; Cumhuri>et 2288 Resım ve heykel yonu, guzel sanatlar yonetim ve eylemleri gereken olgunlaşma ve gebşme yoluna konulmak zorundador. Bugun için yapılmış olan Devlet Resitn ve Hej kel Sergisi tıizüğü ayarlanması önceki zaman sızlanmaları nedenlerini arttırmaya yol açmaktan baska yararı olır.amıştır. Durura normal sayılmaz. 1 «Hors Concours»: yanşma dışı sergiye serbest katılma hakkmın kaldırılması kanunsuzdur. 2 Sanatçının sar.atçı hakkında değer ve yargı vermek üzere jüri üyeliğme atanması yanlış ve gersksizdlr. Bdyle bir cturumda ancak hoşnutsuzluklar yaratılabilir. Gereken sonuç ahnamaz. 3 Bir tarafsız sanat kritıkçisınin bulunama; ışı ve bu kiçilerin dısardan getinlmemesı bahis konusu olunca, sanatçıların kendi kişısel risklerı ile sergiye katılmalan daha yerınde ve doğru bir davranış olur 4 ödül vermek konusu, Bakanlıkça sağlanabilecek sanat kritikçılen bulununcaya kadar kaldırılmalıdır. 5 Bugüne kadar sızlanmaya neden olan koşulların devamı ve art'ırılması tfemek olan son kararlar: sanatçının sanatçı için olan \ argısı konu'iında birleşenler bir klık anlayışının gayretkeşhği sonucudur Yurdun bir kültür ve sanat konusu, tarafsız bir tutumla Milli • TARTISMA servet üretimlnın bütün Itolaylıklarındaıı yararlanan, çalışmadan çalışanıo sırtından geçın mek sanatını biler. bir azınlık içm faydalı olmayacaktır. Esasen yaygarayı basan, suyu bulandırmaya çalışan da bu azınlıktır A.E.T üyeuglnin bizl gert kal mışlıktan kurtaracak faktorlerın temel taşı oidugunu bllerek ve buna inanarak gayret sartetmekte fayda olduğunu mılletçe unutmazsak daha emln bir gelecefı garantilemiş oluruz. Up. Dr. raik MtOAS Kastamonu T. C. Bayındırhk Bakanlığı Karavolları Genel Müdürlüğü 17. Bölge Müdürlüğünden ORTAKÖY İSTAJSBUL İI N îstanbul Çe\Teyo!u ve Boğaz Gcçişl Güzergâhına rasüıyan tnjınmaz mallardan 1968, 1969 ve 1970 malî Yılları ıçinde kamulaştırma islemleri tamamlanıp bedelleri ödenen parsellere ait TasBrrut Bonolan muvakkat makbuzlarının bono ile değistirjne süresi 30 9. 1972 tarihinde sona erecektir tlgililerin bu tarıhten önce Ortaköy'deki Bölgemiz Müdürlüğü Sorumlu Saymanlığına müracaatla muvakkat makbuzlarını almalan hususu ilânen tebliğ olunur. (Basın: 12375) 2280 O Yardım îesekkür Çok muhterem gazetenizin yakın ılgilerıyle mektuplar sütunUTıda okulurnuza yardım bekliyoruz başlığı Ue yardıra talep eden mektubumuzun yayınlanması üzerine, Okulumuzun yoksul ve kimsesız öğrendleri :çin maddî yareüm, giyecek, rlers aracı ve tartasiye gönderaek lutfunda bulunan vatanperver Sayın Kara ve Hava Kuvvetleri Komutanlanmıza, iş adamı haraiyetsever Sayın Ahmet Crtaç'a, T. tş Bankası ve T. Tıcaret Bankası Genel Müdürlüklerine, Ankara Yardım Sevenlcr Derneği Başkanma, Muallâ T e o man ve Türkân Doğuş'a, Avukat Çelik Gülersoy ve Yasar Tuğcuya ve saygıdeğer gazetenize kendim ve Okulumun yoksul öğrencileri adına TEŞEKKÜR eder, okulumuzun yoksul ve kimsesız oğrencilerine, yurdun dört bucağindan yardımların devam etmekte olduğunu karnu oyuna arzederim Sakin KURŞUN Ali thsan Kalmaz tlkokulu öğrencilerini Kornma Derne|i Başkanı MtDYAT Miralay Reşat Bey S 15 20 yıl sonra Şekerci İsa sokağı dikkate alınacak Gazetenizin 9.21972 tanhlı nüshasında y»yınlanan ttstanbul'un sokaklan» baslıklı yazı ilgilıler tarafından incelenmiştir. «Aksaray Çekerd t^a solcağının yapımı 1972 asfalt progra mında dikkate alınacaktır.» Bilgilerirüzi ve gazetemzde ya yınlanrnasma müsaadelerinızi rica ederim. Saygılarımla tstanbul Belediyesi O rtak Pazar, 1520 yıl sonra hakıki amacma ulaştığı zaman tek başına her yönden bağımsız hareket eden bir Almanya, bır Türkıye, bir Yunanistan yerine Ortak Pazar dev letinin birer vüâyeti olmak du rurnu kendiliğinden ortaya çı kacaktır. Bugün ttalya ve İs panya bu gerçeğı kavradıgı cı hetle kendi vatandaşlanndan gayn diğer Ortak Pazar devle tı üyelerine ev sahibi olmaları ırin çok ucuz arsalar renlece §ıni ılân etmektedirler. Zira kabul ettikleri Uyeligin nedenı nı biliyorlar. Bir Italyan A V manya'da, bir Alman İLalya'da kendisini pek yabancı bissetmı SÜNNETÇI ENVER ÜLGÜN Lokal anesteziyle dikişli, acısu fenni sunnette pansuman istcmcı. Dikişsiz, arısız fenni sünnette ilk ve son nansuman ertesi eun Teî: 21 59 19 Orta tabaka ve fakir halk Or tak Pazar üyeliğinin (aydalannı anlamış ve mezar taşı ile bğünmenin modasuıırj geçmiş olduğunu kavramıştır. Şüphesiz bu Uyeltk çok kolay zengin olan ve halen kontrolsuz bir ayın Profesör Ragıp üner, «Cumhuriyet»in 27 Agustos 1970 günlü nüshasında, Çiyiltepe yamaçlannda canma kıyan Resat Beyin Sandıklı Askerlik Çubesi bahçesinde yattığını yazdı. Afyon'da bulunduğum nrada, kendisinin Sandıklı yakınlannda bir tepede gömüJü olduğunu bana haber verdiler üzüldüm. Sandıklı Kaymakamı Basri özpınar'dan • sonradan Mnrdin Valisi olan zat kasaba metarlığında bu kahraman subayımız için bir mezar yaptınlmasını ri ca ettim Kaymakamın gayretiyle mezar yarnldı, katıldığımız bir törenle oraya gömüldü. Afyon eskl Valisi Zeki KÖYMEN Tiirkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Miidürlüğünden: 1 Kurumumuzun ihtiyacı olan 16 mm. lik perforeli magnetik bandlar kapalı zarfla ve teklif alma suretiyle satınalmacaktır. 2 Şartnameler TL. 50, btdel mukabılinde mümessillik belgesinin ibrazı şartile Genel MOdürlük Malzeme MüdürJüğünden almabilir. 3 Teklifler; engeç 4 Mayıs 1972 günu saat 14.00 de kadar «TRT KURUMU GENEİ EVRAK MÜDÜRLÜĞÜ; MİTHATPAŞA CAD. 37ANKARA» adresine makbuz mukabilinde teslım edilmıg veya iadelı taahhütlü olarak posta ile zönderilmii olac.ktir. 4 Kurumumuz 2490 sayılı kanuna tâbl olmadıgmdan ihaleyi yapıp yapmamakta; kısmen veya düedıSin.3 yapmakta serbcsttir. CBasm: A. 6406 12154) 2277 Seylr ve Hıdrografi Daire Ba^kanlığından bıldınimiştir DENtZCtLERE VE HAVACILARA 34 SAYILI RIMHRİ 4 üfl 6 Nisan 1972 tanhlennde 09.00 Ue 17.0(1 saatlerl arasında aşağıdakı noktalann birlpjjtıgı saha için de seyretme; demirleme, avlanma ve bu saharun 12.500 metreye kadar olan yükseklığı can ve ma) emniyeti bakımından tehhkelıdir KARADENtZ tSTANBHL BOftAZI OİR1Ş1 K 14 SAHASI 1 incl nokta : Enlemı 41 derece 13 dakıka Kuzey; Boylamı 29 derece 09 dakıka Dogu E 4953 Anadolu feneri. 2 nci nokta : Enlemı 41 derece 27 datcıka Kuzey; Boylamı 29 derece 15 dakika Dopı. 3 üncü nokta : Enlemı 41 derece 22 dakıka Kuzey. Boylamı 29 derece 29 dakıka Do£u, 4 uncü nokta : Enlemı 41 derece 11 dakıka Kuzey; Boylamı 29 derece 29 dakıka Dngu. DENtZCtLERE VE HAVA€ILARA ÖNEMLE DUYLRULLK (Bas.n: 12575) 2278 Deniz Kuvvelleri Komutonfığf N1MBÜS TÜRK DONANMA VAKFINA YAPILACAK HER TÜRLÜ BAĞIŞ ŞANLI DONANMAMIZI GÜÇLENDİRECEKTİR. ı •