18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA İKİ :CUMHURİYET: 26 Nisan 1972 D O Û I M AĞRILARI: Bir Nntuk var. Bu Notak, Atatürk'iin 192rde «öyle<fi|i Büyük Nntuk değildir. Hayır, bir başkz Notak da var. Ve bu Nntuk'o her isteyen, hcr istediği zamın kolayca arayıp bnlamaz. Çünkü bu Nutuk, pek ellerde dola«maz. Araa bir Nutok var. Ve bo bir DERS N T T l K ' t ı r . Gerei röylentti U m dirt aaat a&rer. Ama ba Nntnk'un içinde costurucu heyecanlardan, sürükleyici vaatlerden, kolay hükümlerden ve harcıâlem söılerden eser voktnr. Cünkü ba Nutuk bir Derı Nntık'tur. Bu Nutokta Mnstafa Kemal, hevecanı decil, aklı ve mantıkı konnstunır. ÇSnkS b« N'utak'un söylcndiği jrirt ve Mvlendiği catının altında. T» akıl ve mantık güçleri şralip gelecekti, vakut da şüphecilik ve inansızlık, o Nutuk'u dinleyenlerin üstüae kara kanatlarını çererek mkıi ve a u n tık venileeekti. Ama o zaman da ortada ne bir Mustafa Kemal, ne de bir Büvük Millet Mecrisi Hnkümetf olmayacaktı.. lçte ba N'utuk. Mvstafa Kemal'in ve bnndan 52 yıl 5nee. ii Nban 192Tde Büvük Millet Meeliri knralarken. t»plantının ikinci gânünde sÖ3'lediği Nutnk'tur.. Sadecc Mustafa Krmal'in diyoraz. Ctnkü MusUIa Kemal. artak ITI. Ordu MüfettUi Mnttaf» Kenal Paş» değildir. Kumandanlık vazifesi, daha O Samron Sıvas voltında iken alınmıstır. Ba karar valiliklere hildirilmistir. Dahilive Nazırı Ali Kemal. valiliklere ı*nderdiği tebliğinde. Mastafa Kemal'in aıkrri kabüiyeti vars» da, siyasettcn anlamadıjı icin mcmleketi felâkete «üriikleveeek rabalar tçi"de oldaSnnv biMirir. Ve onı, hie bir resmi tesekkülün muhatan olmaması Hzım»eldUini hatırlstır. Mastafa Kemal Pasa Kr;aram°a ba n r t l a r içinde v e hiebir resraî vazifwi olmadan rider. Erzurnm'da ise. ordn m n m b n ve askerî paşa olmak sıfatım da kavhtder. Ordndan aynlır. Padisah. O'nnn biitfn «nvan. girCT ve rfitbelerini al.r. Hattâ DİYMII Harp nndan sadece «Ali Ri?a "§l>ı Mustafa Kemal Eı'endi» slarak bahsedecektir. DERS NUTUK Şevket Süreyya AYDEMİR nın altında bellı olacaktı. Mustafa Kemal'in ve d«|am » ğ n l a n çekiien bir harekeün ka. dcri, o gün, orada tâyin edilecekti madan parçalayıp, sıralann altına atıverdi. Kendi reisliğini zıten bir olup • bitti sayan Celâlettin Arif Bey ise, iş seçtme gelince, biç bir tertibe ümit kalmadıgını görünce, kendi oyuna Mastafa Kemal'e verdi. Ve Mastafa Kemal, kendisi müstesna olmak üzere, orada bulnnan üyelerin tam oyu ile Reis seçildi Kadsr perisi kanatlannj, o gün. orada, O'nan üstîlne böyleee gerdî... UNDEN UNF loıoıef öldii Yeniden doğus u yazıya baslarken, Mnstata Kemal'in 24 Nisan 1920 natknna. Ders Natuk de. miştik. Bn Notak'ta. facvecamn, knlav ve siirfikleyici vaatlerin detil. akıl ve mantık ?iicünün hâkim oldu$unu kaydplmi«tik. Ru isa. reticr. sanıvoram ki. yerindedir. ÇüBkii O'nu dijfer arkadaslarından avıran ve bepsi de bir arava gelince, Mnstafa Kemal"e çereek bir «Lider» vasfı veren baslıca bes vasfı, burada da kaydetmemiz faydalı olacaktır. Ba bes vasıf snnlardır: İb öncörnslfilük. ffr Akıl ve mantık adami olmak. 0 Valnız asker nlarak kalmamak. öneeden derlenmif daktrinlere bağlanraamak, Ck Aksiyon adamı «lmak... t<îte Moıtafa Kemal'in 24 Nisan 1920 Meclis Nutkunda biz O'nun, ba vasıflanmn na«ıl harekete jeldifini ve sonuco nzsıl aldıSmı, hem taktik. hem stratejik hareket ve terkiplerlvle tSrürfiı. BTI Nntuk'u soSukkanhltkU ve bütünS ile incdedijhmiz zaman siı hükme v a n n z ki, ba konnmıarı yapan adara. nradan bir adara degildir. Bn knnasmavi vapan adara, taribi bir migyenan adamıdır. Bu tarihî çöre^ne baslamakUdır. Ve bn tSrev. büyük neticelere eebedlr. Bu adamı asmak ve yenmek için ise. en az onon kadar kararlı ve rtçlö olmak lâzımdır. Kısacası. 23 Nisan 192«' <!• Hk otnlaptı rfnfinfl ae»n Bfivnk MiHet Meeliri. tarihî bir sans eseri olarak bas. ka tarlö bir inMnın ve jercek bir liderin flinde doSmaktadır. Ve bn çocufcun dolumn ile bn ulke. elbette ki zahmetli, çileli eünler yasavacaktır. Ama bu çünlerin arriından. son tonraklar ÜTP. rinde son Tiirkler. hn Blkenin «»ma'arında dolaşan tarihten silinis ve inkırâz bnlntlarını parralavarak, veni bir havata kavnsabileceklerdir. Buna bir «yeniden doğuj» da diyebilirdik.. B ti. Böylece de, Anadolu'da bir Meclisin kurulmasına aleyhtar olanlar, birden gözlerini Ankara'va ve Mastafa Kemal'e çevirdiler. Kaçabilen mcbuslar Anadola'ya gcçmeye basladılar. Mustafa Kemal ise bu neticevi daha öneeden haber verdi. lşgalden sonra da, hem bir protesto, hem davet beyannamesi yayın. ladı. Ankara'ya çelebilen mebnslar ve vilâyetierden istenen halk temsilcilerinin istira. kiyle 20 Nisan'da Meelis açıldı. Ba acılısa 115 kisi katıldı. Gerçi Birinci Millet Meciisinin mebos sayısının 414 olması lâzımseliyorân. Ama bn sayi, ancak zaman içinde 380 kisiye ulasabildi. 23 Nisan'da Meelis. en yaşlı $7.a olarak. Sinop Mebuso Şefik Beyin baskanlığında açıldı. O gün, merasimle çeçti. tkinci gün Mustafa Kemal söz aldı. tlk ikt saatten sonra verilen kısa a/a ile, konuşması dört saat siirdfi. Ba konaşmanın özü. sa noktalarâa toplanır: Nicin bnradayıı? Burada niein toplandjkî Ba noktaya nasıl peldik? Hangi problemler karsısmdayız? Konusmasında ne heyecanlar. ne haykt. rıslar vardı. Toplananlar, böyle bir konuşma beklemiyorlardı. Onlara c5re. burada va beyecanlı nntuklar sövlenmelivdi. vahat da mademki bir Meelis kuruluyordu. o halde bemen bir Reis seçilmeliydi. Reis de hazıfdı: Istanbul'da kapanan Mebusan Meclisi'nin Reisi Celâlettin Arif Bey ! Arif Bey bir avukattı. trice. sakallı, gözlüklü bir tstanbul efendisiydi. Daha önce ha\avı hazırladıSını da sanıyordu. Ona göre bu Mecüs, tstanbul Meciisinin devamıydı. Valnız arada. alacatı ve alamadıiı iki maası kalmıstı. Bu p°.ra da verilince. vazifesine gOI Rİbi devam edehilirdi. Sonra, bu açılıs ve çaiı^ma tarzı hakkında da, öneeden bir takrir haztrlanmıştı. Ankara'nın Harı Bayram drrgibında topl.mm seyhler ve ulcmâ (sarıklı hocalar) isi ileri cerî tartmp. Seriata ve kitaha ovflnrmuslarrlı. Hazırlanan bir takriri, tam müna«iip zamanda Riyasete sunacaklardı. Sonra da duaiar, alkıslarla bunu kabnl ettireceklerdi. Bu takrire Itöre. ba yapılan toplantı hakkında Padisıha bir ariza yazılmalı ve is, onun rızasına ba$lanmalıydı. Sonra da çalışmaların gidisi. daima Padisah» bildirilip, onun muyafakat ve tavsiveleri alınmalıvdı.. Mastafa Kemal ba baıırlıkiarm hep^inden haberlivdi. Ama hiç haberi m' ^tıs ribl o. kendi dilini konuşmaya ve I ••*' •»^•'tıkını knnasrarmaya basladı. Şn k»ı««rn»» hmen kaydedelim ki, bu mantık islemeve ha^layin. ca, Tacettin Seyhinin şalvarının cebindeki takrir, elle nfalanmaya, bnrusturulmsya n | radı. Sonra da Şeyn Efendi ona, kimseye sor Biiyüh bir risk umhuriyet Urihimiıin (elisme safhala. rmda. temel nulaklar vardır. MusUfa Kemal'in, Büyük Millet Meciisinin açıhşındaki 24 Nisan nntltu bunlardan biridir. Dnmlopınar zaferinin ikinci yıldönümünde ve muharebenin geçtigi Dnmlapınar alanında söylediei nutuk, tene bir temel nutuk'tur. 1923 Izmir tktisat Kongresi nutku, Hilâfetin kaldınlısı sırasındaki Meelis nutku. İ9Î7 'Büyük Nutuk'n. tsmet Pasa'nın Aîostos 1930'da Sıvas'taki hitabesi bBvle nutnklardandır. Mustafa •iemal'in dört saat süren 24 Nisan nn!l;unu barada, hattâ özetlemrk bile kabil dejüdir. Biz bu natka bu yazımızda. sadece dikkati çekmek, onun bir Ders Nntuk oldoganu belirtmek ve henüı dershanelere einncyen bn nutuk ile benzerlerine. halkm bilinçlenmesi ile jencli|in terbivesinde, gerekli yerin verilmesini Işaret etmekle vetiniyırnz. Ba nutakla rüsterilecektir ki. en kritik ballerde bile akıl ve mantık. bazan tıeyecandan daha şrüçlü bir silibtır. Haibuki bu NntuU'unu verirken Mustafa Kemal. henüı 39 yaşınöaydı. BfiyEk mevdan muharebelerinden eelmisti. Heveean, vüksekten konuşma. kılıcı ve silâhı dile getirme. O'nun hakInvdı. KÇer millet dayanırsa. öç »ene sonra düsmanlan topraklarımıtdan atabilecegimizi. daha Erzurum günlerindr. O haher vrrmirti Tani kılıcın ve silâhın kanunlannı da bili yordu. C H ulâsa, Mustafa Kemal Ankara'da, Büvük Mlllet Meeliri huzunınd» ve bn {oolantının ikinci (rüniirtd* kürsüve cıktı^i zaman, resmî rötbe ve çörevi olmayan bir rivildir. Gerçi «Anadolu ve Rume'.i Müdafaai Hukuk Cemiyetl Hey'eti Tfnsilive Fei«i» olarak imzasım atar. Ama daha ha tnplantı yapılmadan ve îstanbal'da Fadisahın iradesi ile son «Meelısi Meb'usan» açılmca, Anadoln'da en yakın arkıda<ı v Erzurum çünlerinin vefalı dostn Kânm Karabekir Pa<:a bile O'na. artık ba sıfatı kBİUnmamasını. Mebusan Meelisi »çıldıfı icin Temsil Heyetinin de vazifesinin son a erditini. Heyetin de daSıltnasını vazaeaktır. Halbvki tstanbul Metüsinin açıldıtı. hsttâ Mustafa Kemal'in Sıv*s' tan Ankara'va avakbastığı ^ünlerdr. defeii lstanbvl, lxmir ve memleketin niee yerleri, \nkara'da bile tstasvon tngiliılerin ve eski Meelis karsısındaki Şebir Babceıti ve binaları da Fransu askerlerinin tşeali altındaydı .. Hiilâsa, Mustafa Kemal 24 Nisan lStt'de Ankari'da, simdi Miize olan mStevan binada kürsüye çıktıftı zaman, ba Meclis'in Rci»i de defildi. Ama her şev, o gün. orada ve • çatı Kader perisinin kanatları fiyük Millet Mcclisi'nin Ankara'da toplanısında, düsmanların tstanbul'da tertipledikleri bir darbe ve bir felâket, Mustafa Kemal'in büyük <=ansı o!du: 16 Mart 1920'de tnçilizler, isUnbnl'n «îlen i s « l ettiler. Bn i?f»l. kan dökerek ilan edlldl. tssall. tstanbul'daki Mebnsan Meclisi'nin mudahaleye utrayısı, Meelis âıalartndan tevkifler ve nihayet Mebnsan Meciisinin kapanifi takip et B Ama 24 Nisan'da, Böv3k Millet Mpctlsinln catısı altında. daha dogrusu. cetin ve sonu belirsiz gibi görünen bir volnn hasında toplananların, valnız suurlarına hitabftti. Meelis Reislifi secimlerine ıtecillrken İse. hayatınm büyük risklerinden birini ovnadı. S«n tKzleri söyle toplanabilir: «Pimdi Millet Meelisi seçımlerine gecılecektir. Bu arada. bu aciz »rkadasınıza da ov Termek lsteyenler olıbllir Am» lmnlar. ellerini vicdarlanna koyyımlar Çıinkü düşmanlarımız öyle yayıyorlar ki, ben olma^am. Padiçahla mıüetin araları açılmayacak tç isvanlar olmavacak Düsmanlar vatanımm iıttU ttmiyecekler, Bana oy vermek Istevenler. hta bunlan düsiinsünler. v.b...» Bu, büvük bir risktl. Ama O'nu dinleyenler, hanlan d» diifüaduler. Ve oyların tBmünü O aldi. O andan ve o rtnden sonra Must?.fa Kemal, artık Büvük Millet Meelisi Reisivdi. Teni kurulan bir devletin havra&ını. omuzlarındn tasıyan ve ona mmaffer kılan adamdı... (1). (1) Bu konutia etraflı biljö için: «Tek Ad«m» îkinci cilt. Gazcteciiik tarihine bminl yaıdırmıs olan Piyer Lazaref, Fransada 65 yaşında öldü. İkinci Dünya Savasından evvel «Paris Soir» gazctesiyle, A»rupada bfitün satıs rekorlarını kıran Lazaref. meslege yeni bir ha\a yeBİ ilkeler de getirmişti. Gazeteci. okuyucunun ortak il?i mihrakım yakalamannı bllen Insnndır. Amerikada Heant, bu ilgi mıkrakını hcyecanda bulmustu. Lazaref. okuyucu denilen yaratıfın. hcyecanlı şeylere ilgili duyduğunu, fakat hevecanı siirekli olarak ayakta tutmak mümkün olmadığı için, zamanla okujucunun bundan soğudıısunu. ona vogunluğu «rit sldc artan yiirek oynatıcı haberler vermek gereğinin doğduğunu anladı ve bu nedenle. gazetevi okuyucu icin heyecan veren bir araç olmaktan cıkanp. ona faydalı olmanın çareierini aradı. Ev kadını yemek se<rmekte zorluk çekiyor. her çün aynı isi yapmaktan bıkkınlığa mı uğruyor'.' Ona yardım etmck ve her gün. mevsimle. orta kazanç kesclcriyle uygun listeler hazırlamak lazım. Lazaref bu yola yöneldi. Böylece, tiyatrolan, sinemalan eczanclcri haber vermekten başlayarak. doktor muavenehanesinde bekleyen müsteriye sıkılmasın diye bulnıac» ve rcsimli nyunlara kadar hcr carere başvurdu. Okuyucunun rahat okuyacap. kafa yormadan takip edehileceği konuları «erti. l.aznref bilivordu ki. büyiik kütle gazete okumaz: gazeteye cöz atar. Onun için baslıklara \e yaıı metinlerine yeni bir üslup getirdi. Bir de havadisi okuyucuya aklnrmnkia stir'at sarttı... bunun için hiçhir fedakârlıktan kaçınmadı. Lazcrcfi Türkiycye tanıtan sayın Şevket Rado oldu. Lazarefinj basında cercyan eden rezalctleri açıklaran e«rlni. Türk kamuoyuna Rado kazandırdı. 1015'den sonra Reccr» Pcker mcrhum, basm özgiirliiğüne yeni sınırlamalar zctirmrk istediği zaman: Lazareli tanık olarak kullandı. Ben Lazaref ile ifttanbulda ve sonra Ts> ris'te tamşmak imkâııını bıılmustıım. Tumruk çibi. kuru. fıkat cin gibi bir insandı. mesleğinin icrncında miisamahasi nlduğuna inanınak zordu Dinamtzmi. onu «crtliir kadar cötüriiıordu. Bir i;l yapamRyanın verine a isi hizzat kendi yanar ve herkesten daha iyi yaptığım ispal ederdi Yazdıgi kitahin sınırlamalara tanıklık etti|1nl ejrenince. hayret rtnıis sonra ilztilmiistrı «Paris Soir^i diin. yanın en büyük mzetclerinden hiri vaptı.. Ikinri Dünya Sa%a;ı onu zor riunıma snktu. Pari>'le işgal altında cıkan bu sazele. mevcudiyetini korumak istcyinrr milliyetçi kanıuoyunda itibanııı kay. betti. Sonra savaş bitince «Paris Soir» Isml, France • Soir» oldu ve gazete ramanla yine cski Itlhannt kazandı. Lazaret kadut mecmuacılı|inın H» önderlifinl yaptı Elle. dergisi tamamiylp onun verdiği Ttkirlerle cıkıynrdıı Blıim haynnl»nmızın da çnk sevip beğendiklcrinden emin olduğum bu dcrgi kadınlar dünya^ımn vazjteeilnicz bir parr»<ı halinc geldi. Türklyede çok taklit edilmrk İstenen nazar raıeiccilleinin dr mucidi Lataref oldu. Blzde tutunamayan bu »iir gazeteeilik. Fran«ıd;ı çok lutundu. Çünkü Fransa o «azetrnln muhtevosını iyi veriynrdu *** LaıarcTin gazcteciliği. suurlu veya bllinmeycrck blzi de ctkiletli Türk gazcteeillîi onun shtrmindcn hiç dcğilsr seklen çok yararlnndı. Laznref'in ölümü. onun gazeteriliktckl fikirlcrinln yürümesine cngel olma>ar«ktır Hiç siiphc rok Frnnva kendi basm tarihinde Renaudot'dan snnn • Emile de Girardin türünden bfiyftk bir f«Mtecl kaybetmi{ bulanmaktadır. Galsum \e Mustata Çaîınnan SÜLEYMAN KAAN'ın latumanu, dott v« akabalariDa dujurur. $ül«ym«nİT« Dotumevl 16.4.1973 cıktıra. •llerinizdtn öperira. O*aa SABIC1 Şehirle aramızda yol olmadığı için mart ayında iki kişi salda öldü Geri kalmıs memleketlerin, en büyuk derdi, şüphesiz ki yol problemidir. Devletin temsUcileri vatandaşlarla ilıjki ve gorüşrneleri yollar vasıtasiyle olmaktadır. Memleket ekonormsinde buyük bir yer tuian yol isi günümüz Türkiyesinde sistematik bir göre ne yapalım? Hırsızlık mı problem haline gelmiştir, bizlcr yapaiun, yoksa namusurnuzu de Macavgat Uçesirıin Beşkonak mu satalırn? Biz İse namuslu yanahıyesinin Düzağaç. Tazı, Çalşamak ıstiyoruz. tepe, Yeşilbag, Bellibucalc, Bozyaka, Burmahan, Değirmenöru, Sayın Başbakanımız, Sayın üAltmiaya, Karabük köylüleri olaştırma Bakanı, Sayın Köjişlarak ilgili makamlara yollanleri Bakanı, yapacağiî, edecernızın yapılraası içîn, rauhtelit giz, tutBcafız kelimelerine lüttarihîerde dilekçe ile müracaEtfen son ver*!lm ilçili makamlata lUlunmustulc. Her nedense ra emir ve direktif vererek bi>xtkili merciler lütfen olsun zim köylerimizin sonmlanna bir benimsememişlerdir. Köyşehır çare bulalım. Daha çok can ka? ilişkisi tajrulamamıştır. Seçim bı olmasını tinliyelim. zaiimıian oy to*lnyıcıların beOn pare köy adma men yol işi halledilecek kelımeÇaltepe Muhtarı Ali MUT leri ile bizi uyuta uyuta bu za• znana kadar getirdiler. Şehirle ulaşım yapüamsdışından koylerimizde vasıta yoktur. Vasıtasızhktan s»ned« çeşitli hastalıklardan yollarda sal üaerinde 6len vatandaslann sayısı en azından yüz elliyi bulmaktadır. Evet Devlet yöneıirilerimiz, tam yüz elliyi bulmakUclır. Marfın ikinci baftasında \''i ölü birden verdik sal üzerinde. Köylerirnizin bir geliri de yoktnr. Sauece senenin oniki ayının bir ayını Orman Işletmasinde, bir ayını da pamuk ! ş!erinde olmai üzere iki ay ça'ışır biner Hradan iki bin lira kazarurız. Bununla da oniki ay geçinmeye çalışınz. Bu para i:e geçinebilinir mi? Bu size buaz mubalâğalı gelir ama gerçfk, biz buna da razıyız. Senede l<ir Eilede bir hasta olduğunu aüşünürsek, köylerde yol olmad'.cın dan, vasıta da çıkmadığ:ncan sadece orman yoîunda çalışin iki kamyon vardır. Karoyonlaı da böyle vakalar için sekiz j ü ı liradan aşağıya bizi götürrrmyorlar. Sayın bakanlanmız. şimdi s » kiz yüz liraya araba tu'arsak, beş;oiz lira iğne, ilâç ve dok'or parası, sekiî yüz lira arabava dönüşte verirsek bir aılenin kazancı iki bin lira, ne olacak bi zim halimiz! Bir ailede iki 'rzs ta olduğur.u düşünürsek ouna Cumhuriyef'e mektuplar ugünlerde orta dereceli okullarda okuyan öğrenciler, ders yıhrun sonlanna yaklaşmalan nedeniyle gene bıçak ağzındalarmış gibi bir duygu içindeler. Heyecan, korku endişe kasırgasında kıvranmaya başladüar. Buna paralel olarak ana babaların kaygılan da başladı. Ana • babalann içlerinden a tamadıklan sorular: Çocuğum sunfını geçebilecek mi? Belge mi alacak? Bu sorular. ana • babaların hergün tekrarladıklan sorulardır. B Ogrencı dokumu YAZAN: ««•••••••••t (Cumhuriyet 29J1) *••••*•••»«•••*••••• ••••••>••••••! (Cumhurıyel 29241 Behzat AY likler, bosluklar varsa bile. meslek formasyonu almıj öğrctmenin bu önemli soruna ciddi olarak esilmcsi, bu açıdan ders ve değerlendlrme yapması gcrekir. Eğiti min amncmın, aynı tipten sabun kalıbı gibi insanlar yetiştirmek değil, her Gjrrcncinin Szcl yetcnck leri ve yönsemcleri yönünc'cn gelistlrllmMİnl sajlamak oldugumın ıınutulmaması bir meslck gereğidir Rugün çok derslerden başarılı öğrenciler, bir veya iki dersten başarıntsa, snıfta kalma durumunda. özpl yetcncği bulunnn ve başardığı dersleri de tekrarlamak durumunda bır»kılmaktadır. Bu is \avan geleceğl İçin cn sonıınd» encrîisini özel yetenc?i ve yö'nsemesl dışında yoğunlaştıracaktır ki. cSitimin asıl amacına ters düşiiimüs olıınacaktır Öyrencilerin basansuhkları yalnız özel yetenek yetersizliği konusunda kilmamakladır, Organik, fizyolojik bnzukluklar da unutulmamalıdır. Soırelimi müciğe karsı yetcne^i normalin altmda bir öğrencinin kulağı da ârızalı ise. bu öjtreneiden normal basarı beklemek, pslkolo.1l ve pedagojlnln bul culanna sırt revirmek deril yalnız, insaf ölçüleri ile bağdasmaz bir davranı; ohır. Böyle blr öğrencl elbette dlkkııt bozukluklan da göstereeektlr. Farzedelim ki bu öğrenel orta kulak iltihabindan mustaripse beden efitlmi c'ğrctme ninin. öğrencide dikkat ekaikiiğl vargısuıa varması, ayrıca kasadan atlayamamasından otürü öjrenciyt başansız kabullenmest, <>î rencüıin yıkırama yol açan bir davranıs olur. Aslında sözü edllcn İki ders de özel yetenek dcrsleridlr. Bu derslere yctersiz yetenek leri bir öfreneide organik bozukluklar da hesaba karılınca, öğrcn> ciyl zoriamanın çereksizliği kcsin Hkle bcllrir. EjHtimin sadece bir aracmdaA ibarct olan bir profrram. öğrencinin kurban edilnıesi değildir aslında ccitimin amacı... Eğitimin amacı, öğrencinin hayata uyumu> nıı sairlamaktir. Bunon için de özel yctcnekleri ve yön yününde çelistirmektir Öğrenel bövlece doygunluk kazanacaktır ve uyumln olacaktır. As lında bilei de ejtftimin aracıdır: ımaeı desildir... (2) Yoklarna ve sınavlar: Yok larna ve sınavlar yalnız ögrencüet "rin başarısım ölçmez, uygulanan program ve rnetotlann geçerliğir.ı, uygunluğunu da saptarruş olur. Ve de en önemlisi sınavlar ögretmenin de başarısım Slçen bır araç olduğuna göre, başarısızlıktan sorumlu olan yalnu Cğrenci olmasa gerek. . Ashnda yoklarna ve sınavh»r daorta derecelı okullarda objektiflikten uzakür. Bırkaç soru ile öğrencınin çalışma ve büçi düzeyi ölçülemez . Az sorulu sîjuıvİar rastlansal sonuçlar doğurur. Ayni biİRi dü?eyind9ki öğrencılerin deği?ik sonuçlar aldığı çıbı, en az çaîışan Sğrencı, çslıçtıgı yerlerden sorjlar rastlayarak daha :yı sonuçlar aidığı çok görülmelrtedir , Yani aa sorulu suavtar bir çeşit ş»ns içi oluyor. (^) Okullşrdakl dislpbn aıılj>ı finın da çağdaş isterlere uv?un olması çerekir. Ortaçağın teoloiik disiplin anlayı$ı artık ;erilerde kalmalı. Kiitii disiplin anla>tsınin, Bğrencirie iyi olmayan davranışlar celiştirdiği bir ı;erçektir. Elbelte ÖKrencilprin başarısızIık nedenleri program, üğretmen, okul drsilfür yalnız. Buray» kadar yazdıklanmızla daha çok, bireysel ayrılıklar, özel yettnek ve yönsemelerin gozönüne atm. masmm, dislplin anlayışının «"nemine değindik. Çî) Elbette ki rjaşarnızlıgiD ne denlerinden biri de, öğrencilerır» kendi tutumlanndandır. ÖJrerıcilerin gözü, kafası. gönlü; gözahcı, d'jypı sömürücü, değ«rsızlikleri değer şiar edinen gösterilere, yayımlara çevriktir... Bunun sonucu olarak. derslerins karşı öğrencilerin ilglleri »zalmaktadır. Falan futbolcunun al dığı para filân şarkıcının kazancı, piyangolar v.b. şeyler öfrencıler için daha ilginç gelmektedir Toplumun o yöne olan yönsemesi ister istemez öğrencilerin davranışlannda da yansımaktadjr (5) (^renci ba«3nsızlı|ınjn ve* lilerden eelen nedenleri de dır. Veliler genellikle eğitim denen süreçten habersiz. Çojnmın ekonomik dnrumlan elverişsiz, ÇaJışmak için bir odanın bir kiişesinden bile voksnn olan üğrenciler çok. Avnca anababaların fünlük teçim sikıntıları, kaysılnn da çocuklanvla veterince ilsilenmelerine en^el olmaktotlır. A ile anlasamamazlıklan gene rncokların başarılarını engellemektedir. (S) Dersanelerdeki öğrenci sajilannın aîabildiğine çok oimnsı da öğrenci başarısım engelleyen etkenlerden biridir Aynca olrullann elverişsizligi, araçgereç, lâboratuar yöcünden yoksunluklar da öğrencilerin yetişmelerine engel olmaktadır. (7) öfretmenlerin gelir durumlarının yetersizliği. teçim «ıkıntısı, kendilerinin sevklrrini kırmakla kalmıyor, başka teçim yol ları düşünciürdi.tü için. ayağımn biri okiıldaysa biri de başka hir çıkar yerinde gibi bir durum varatıyor. ki bunun da cezasını öğrenciler çekmekiedir. (s) Üllcemizdekl yıilarüan c e n süren bunalım v» çalkantıların da, her kesimde yansıması pibi, okul, öjretmen, öğrencl Üzerinde de olumsuz etkileri oltnası nndennle, ftğrenci baş«nsulıklannda küçümsenemıyecek etkisi vardır. TEŞEKKÜR Uzun süreden bcri beni rahatsız eden Kist Dermoit ameliy&tımı ba^arı ile yaparak sağhgımı k.arandıran Sonuç ıruftâ kalma, Deklemeli, beigelli gibi dunırnlar heı yıl milyoniarca liray» milolmakla kalmıyor: öğrencilerin ve anababaların ruh saglıgını da R°niş ölçüde bozuyor... Sınıfta Kalan, beklemeli ve belgeli Olan öğrenciler, henüz llk çençlik yillannın basında. memnuniyetsiî ve kararasar • oluyorlar, aşafılık duyguların» tteleniyorla». Yanmızın başlangıç MlUrnünde bellrttigimiz korktınç sonlsra yuvarlananlar oluvor Birçojl) da davramş' borulçluklan. uyumsuîluklar İCinde bocalamakta, süÇlar» itelenmekteler. Kitaba, okvl», cğretmene dUşman, ailesine lriis!:ün olmakla ltaimıyorlar yalnı*. psıkolojik dunımlan nedeniyle çeşıtli acı serUvenlere, suçlar», cinayetlere sürüklenmektedtrler. Slnssing Hapisanesi Müdürü Dr. Glück'ün, «Kurulumma getlrjien suçlulann büyük bir kısnnn.n akibetlerinden otaıllan v« öğretmenleri sorumludur» söasünü anımsarken, elbette başka sorum luları da düttinmeden edemiyoruz... Bozuk düzenin ve bozuk egitim dUzeninln rerormlarla düzenlenmesiyle, okullarda Öğrenci HökümUnün de giderilece»inl düşünürken; bunun uzak bir lhtırnâl olduğunu bllerek şlradilik şöyle söylüyoruz: Prof. Dr. Turhan GÜRGEN S Baş Asistan Op. Dr. ATHAN BtLUÎN: Narkozıtör Dr. NAZAN ATBAR; hemsire Bedriye Aysen ve Gölcan Sevim ile hastabakıcı Tahsın Koçak'a ve tedavım sirasmda büyük ilgı ve yardımlannı RördüğümOz Cerrahpaşa Hastahanesi cerrahi Servisinin diğer personelme mirmet ve şükranlannuzı sunarız. AHMET ÇEÇEN ve Kardcşl ÖMER ÇECEN Cumhuriyet 2927 Kaybolan oğlumun bulunması için yardım bekliyorum 7/4'1972 Cumartesi günü Hen dck Ortaokulu 2C.'de okumakta olan oğlum Cumhur Dikmen, esrarengiz olarak ortadan kaybolrnuştur. 10/4/1972 tarihinde polise olayı İntikal ettirdira. Ben de 10 gün süre ile aklıma gelen bütün yerleri aradırrt 15'4'1972 farihinde tekrar mahallin polisine resmen müracaat ederek oglumun ölü veya diri olarak bulunmasını, tarafıma vsrdımcı olmasmı talep ettim. Aradan 14 Sriin geçmesine rafmen hiç bir ipucu elde edemedim. Acımız çok biivüktür. Ailem yataklara düsmüstür. Bu Uzüntümüze Iştirak ve og lum Cumhur Dikmen'i her kim »örürse görsün tarafıma büdirilmesi için Allahaşkına yardımımıza koşmasını yalvanyonım. Polise resimlerini de verdim. Evrak tıalen büemiyeceğim polisçe aranmaîttarlır. Ne çare ki sonuç alamadık. UzgUr.üz. tleililerden yardım bekliyoruz. Yaşar DtKMEN Teke) Müdürlüçu Muhakemat Memuru HENDEK Önceki yıllann ders yılı sonlarında gazettlerdcn, intihara kalkm\ş, intihar eden öğrenci haberleri mi okumadtkî Sınav kapılarında bayüan öjrenci haberleri mi yayımlanmadı? Hattâ sınıfta kalan çoeuğunu döve döve öldüren babaları mı yazrnadı gazeteler? Samrım iki yıl kadsr önce, Konya'da bir babanın. sınıfta kalan oğlunu dövdükten sonra basmı duvar? çarparak öldürdüğünü; sinirlerin^ hâkim olamadığı için de oğlunu dövdükten sonra başını duvara çarparak öldürdüğunü: sinirlerine hâkim olamadığı için de oğlunu oldürdükten sonra üzüntüsünden sinir krizleri gççirdi*ini. böylece valnız hapisanelik değil hastanelik olduğunu gaıetelerden okujnu* tuk. •. • TÜRKİYE KIZILAY DERNEĞİ :• • ' GENEL MERKEZİNDEN Çeşiili Röntgen Fümi Salın Ahnacaklır Derneglmüce 151.000 lcutu muhtelif standart eb'adü röntgen fUmi; 21.390 fcuturulo muhtelif m'ücrofilm ve 27.300 kutu diş rontjçen filmı satm alınat caktır, Şartnamesı 50. TL. multabUincle Ankara'da Oenel Merkezden İstanbul'da Kızılay İstanbul îrtibat Bürosu Âmirlitınden temin edilebilir. Tekliflerin engeç 15/6/1972 günü 5aat ıe.üü ya kadar Gençl Merkezimıı Muhaberat Servısme tevdı edılmis olmaaı lâzımdır. Postada vukua Kelecek ge. cikmeler nazan itibara ahnmaz. Türkiye Kızılay Derne^i liend Mudürlüğü Cumhuriyet 2913 Nedenlerve çareler iHön bu durumlann, orta dereeeli okullarda korkunç derecede verim düşükîüğünün nedenleri elbette pek çoktur. Bilımsel bulgulara ve düşüncîükleri mize dayanarak, nedenleri ve çıkar yollannı sıralayarak. gücömüzün yettiğince anlatmaya çalışs lım: O Bireysel ayrılıklar ve öğrcncilerin özel yetenekleri: Bir kez proRTamlarm. her yetenek ve ilgi düzeylne cevap verebilen çok kanallı esnck profram olması gerekir. Bireysel aynlıklar göz önüne almmalıdır. Bireysel aynlıklara önem verilmemesi nedeniyle. ö | rencilerin okuldan soguduklan. normal dısi davranıs üösterdiklcri blr perçektir. Yalnız öireneileı arasındakl bireysel aynhklar değil. her öğrencinin kendi özel ye tcneklcri arasındaki ayrıtıklar da srözetilerek programlar yapılmalı dır. Programlarda bu yönde eksik B rta dereceli okullarâaki öğrrocı dökümüriü yöneöoiler, yönetmelik duzenleyiciler, ofcul yöneticileri, ögretmenler (illu de ö?retmenler) ve veliler elbırliği ile durdurmak durunjundadırlar. Henüz hayatlannın baharuıda bulunan çocuklanrruza yazık ediyoruz! 0I Ulanbul Telefon Basmüdürlüğünden 1 BildiriİRiiştir 534001 numara ile aranan Pendik Santralına bağlı abonelerimız 30/4/1972 gününden itibaren otomatik olarak KartaJ Telefon Santralma irtibatlandınlacaktir. Sayın haJJamıza duyuruJur, (Basm: 1S9492910) AYSE BENCİ'nln bir kardesl oldu Adını AHMET EMRf koyduk. Daynrnruı. ÖZYAtÇINKRLER Elibank Konya Giva İşletmesi Miidürlüğünden: SARAYÖNU NİMBÜS Î3 Nisan 1912 ı FUEL Oil AUNACAKTIR 1 Bir yıl lçlnde işletme deposuna teslim lcaydı ve kapah zarî usulu tle 1800 ton R O saniyelik; 120 O ton 200 saniyelik fuel oü satın aJınacaktir 2 Bu işin geçicı tetrltnat, 94.050; TL. olup; nalot veya banka teminat mektubu olarak; İsjletmemij reznesine veya Konya Etibank Bankaoıhk Şubesindeki hesabımıza vatmlması ve alınacak makb"7iın 15/9/1972 gönO saat 14.00'e kadaı tşl»tmemı?e venlecek kapalı tekîif mektubuna eklenmeüi gereklidir. 3 lhale 15/5/1972 pünu tşletmemizde tonlanacak Satmalrna ve îhale Komisyonumu? hıızıınr''» yapıltcaktır, 4 ihaJe şartnamemız tşietmemizden. Konya İrtıbat Büromuzdan almabilır. Pnstada veya başka türlö Eecikmelerln nazara Rlınmıyacagı VP tşletmemizin 2490 sayüı kanuna bağlı bulunmadığı ıiân oiunur. • (Basm: 140792909) (Cumhuriyet: »18) ? Câvidan AR1N İle Gün BL'LL'T 1 Z91S Nisjnl«ndıl»r L 23 NİM1) 1972 (Erajans.... • • J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle