13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 20 KasilM 1972 «AREM KıSMI >A«A HAAfKETLı ı'fr. fAKAT SAMıfJıM . »EPİKttu F ı j M ıLE JI... YEMİL>;,ıçÎLl>i( SDH0ET ÎLE 0 tete/i YWM«2 dtÇÎBtH 2<k KAM, SlüNTÛOEM VE A ç ETMEte BW.LA0ıtf. ALUH R. 0U TlMıl.?... îzmir'in içinde SAMİM KOCAGÖZ'ÜN ROMANl 106 Açık pencereden imbat, salonu serinletlyordu. Korfezın üstünden şehre nisan giine»üjin pembellği yayıhyordu. Aşafıdan geçen arabalann homurtusu bize dek gelıyordu. Elinde viskl bardagı, Hidayet Bey, bir süre peucereye baktı oturduğu yerden. Sonra kalktl pencereye yürüdu Gülseren, o bize arkası dönük dışan bakarken fısıldadı: «Bir ftrsatını bulup kaçalıra, biraz kordonda fılân dolaşalım Emre. pek »ıkıldım...» Ona ksrşılık vermeme vakit kalmadan, Amca Bey, pencereden döndü geldi. Birdenbire pek sevinçliymis fifci göründu. Eliyle pencereyi işaret ederek konustu: «Şn 1980 yıhnın renkli nîsan gününe blr bakın. Dünyayı gezdim dolaşbm diyebillrim; dünyatnn hiçbir yerinde bu değin aydınhk renkli güne rastlamadım; bulatnaznnız. Güneşin etkisiyle renklerin belirginliğl, bizim memleketimize özgüdür. Havası, suyu ile dünyanın en güzel, en verimli toprağı. bu bizim Anadolu'muzun toprağıdır. En az bes Wn yıldır bu topraklar, uygarhklara besiklik etmiş, 1971'de Dizftn ohiîontm (îelnır yüzöneü vıli olacak Anadolu'nun 1071'den beri bizim. ölmez sal fcalırsam. bo dokuz yüzGneö yıh. on yıl sonra, yfotr ?u pencerenîu önCnde kutlamak istlyorura. Toplumlann yaşantımnda yüz yüın önemi yoktur. gelir gecer . Bin vıldır bu topraldar bizim! Bo topraktar içln bin yıldır ne1er »aptık? Neler yapamadık? Bu ayn konn: tarihçileTİn fşt.. Pek lyi birşeyîer yapamadık kanısınd'ayırn bu topraklar lçin: yoksa halklmızm yİşaırttm daha lyi olmatı gereldrdi...» Viskisinden bir yudum aldt. Gülseren'e bakarak sordu «Neler söylemek istivorum biliyor musun?» Gülseren, canı sıkkındı, Ostüne üstütM 4Wdı amcaırrmn: * «Bilmez miyim amcacıSim . Kaç saatHr dftılivoruz. Yaslandın artık. çenen düştü'» Hidayet Bey, pek kevifli. cam gönülden blr kahkahi.ath: . «Beni kızdıramazsın . Yaşlansam da buMmadım daha .. Geziye çıkmak istiyarujnj; . çikmadan önce de havalar düzeldf; tenise başlâvacağım . Abuk sabuk konusmam ben, ne dediğımi biljyorum henüz .. îçmiyorsun ya Bmre!» Visklye uzandım. Hidayet Bey, sözüne devam etti: «1960 Türkiye'sinden söz ediyorduk. Blr de 1860'ların Türkive'inı. Aradolusunu b i r duîünün çocuklar! Mecitlerln, Azızierin, Hamit'lerln; sonra â\ Namık Kemal'lerin, Ziya Paşa'lann, Fuat Pa?a1arın, Âli Paşa'lann, özellikle Mıthat Paşa'nın yıllanm düşunün... Blr de Avrupayı aklımıza getlrelim Üçüncü Napolyon çağını.. Şu Fransızların «Le belle epoque» dedikleri ytllan düşünun .. Nasıl bu unutamadıklan çağa gelmişler adamlar? Keşfedilen Amerika'nın. gıttiklen Hlndistanın, Afrikanın bütün zenglnliklerini Arrupaya getirmişler. Fabrjkalar kurmuşlar, bü zenginliklerle yatırımlar yapmışlar, »ermaye birikimine önem vermişler. Varlığı, gelenekleriyle üç yüz yıia yaklajan bir cabayla bir burjuva düzeni kurmuslar Biz. Osmanlı düzeninde, ele geçirdifimiz gellri. sermayeyi, yatınma, sanavileîmeye yönelteeek yerde batılılar gibi, har vurup harman savurmuşuz: üretlml unutup tüketim lçin elimlzden ge\en\ yapmısız. Osmanhlık bu yüztfen yıkıidı. Bugüne deSin toparlanamadık. Atatürk'ün devietçilijHni halkın yaranna IcuHanamadık, devletçiiiği, hani bir bakıma «ola giden yolu tıkadık. Şimdi de «.anavlleselim, Ö7el sermaye ile bir burİuva dü^eni kuralım diyoruz bilerek ya da biimeverek onu da yüzumöze gözümüze • bulajtınyorut . » «Vallahi amca.» dedi Gülseren, «Ya çok karışık, ya da çok bihmsel konuşuyorsun; pek antayamıyorum .» «Peki Gülseren kızım, toparlayahm; 8zetleyelim: Ben, kendimden söz etmek istivorum: îster sol eylemle olsun. ister sag. burjuva eylemivle olsun, U'.un yıliar lçin ben, Türkiverin kalkınmasından, rahat vaşanılır bir ülke haline gelmesinden umudumu kestim. Divellm ki kendi kendlmize sagda da olsa. solda da olsa blr çare bulacaSız. Ne var ki bu bulduÇumuz çarenin gercekleşmesi. U7uh .vıllan içine alacak. uzun yıllar sürecek. Benim çuracikta. ne ömrüm kaidı? On, de: bilemedia yirmi de! B*"n,»8eçio gideceeim Bend'en sonrası tufan! NB Cahit'i savunurum; ne de Cahit'in. giderek Emre'nin şenin karşına çıkanm. Kalkar Avruna'ya glderim. ömrümü düzen içindeki bir Ulkede rahatça tamamlarım. Burjuva düzeninden yanayım Ama bu düzen. bu finıf. hiçbir zaman Türkiye'de olmadı, bundan böyle de olamavacağına aklırn yattt. (Arkmm vsr> Biz tstanbuldan 22,Aralık 1914' te yola çüunış 29 Nisan 1915'te Dilman'da savaşa girmiştık. yanl hareketimlzden 137 gün (43 ay) sonra... Oysa duşrnao bizim i$ ayda geldiğimiz yere 4 gunde varmışür. Bu, onlann avantajıydı. YÜ7başı Selahattinin Romanı 30 NİSAN 1915'TE DİLMAN Genç ve ateşli bir subay Derleyen r İlhan SELÇUK DılmanMar da evlerinin damlanna çıkrruş savası seyredlyorlardı. Saat seklz... Basri bey baa» emır verdi: Sag cenaba git! Yedinci Alay Kumandanını gör. muharebe dunımunu öğren! Atıma atladım, Rus kışlast olan büyük bir binayı geçiyordum: Selâijattin... diye bır ses işittim. Baktım yüzbaşı Anmet bey bolugüyle orada. Bana durumun ne oldugunu ve nereye gıttığlmi sordu. Söy ledim. İlerde bir noktayı eliyle göstererek. orada attan mmemi, yaya gitmemi ve kendime dikkat etmemı söyledi. Enişte Ah met bey küçük kayın biraderinın ölmesım veya yaralanması nı ıstemıyordu. Bıraz sonra topçu atesi bölgesıne gırdım; girince atınu daha hızla sürdüm. Solumdan: Selâhattin... Baktım. Cemal bagınyordu: In attan, vurulacaksın!. Attan indım, ere an verdım, geride bir yer göstererek orada benı beklemesını söyledım ve derhal Cemal'ın yanına slpere atladım. Atlamamla beraber müthiş bir topçu ateşi altında kaldık. Gayet cesur ve sen olan Cemai bağırıyordu: Köpoğlu Ruslar! Bir «tlının buraya geidıgıni Rördüler, bir sey var sanıyorlar ülan pe zevenkler durun be! Biraz lâf atacağız. • • • (1) Aras üzerinde Türktran smınnda Çulfa istasyonu. (2) »arku halk arasında büyük sayılan insanlara «Fasa» derler. <3; üuşmana en vakın saldırma durak yerleri. (i) l!»37'de Isanbulfda Liman îşleri Teftis Heyeti Retei Reşat Sılmaz. Reşat, bu olaydan sonra topal oldu. * «a MALKOCOĞLU yazan veçızen:Ayhan BAŞOGLU ÇELİK HANÇER hayata gozlerinl kapanuş... Dilman'a doğru at koşturan Selâhat er ölen netert iki arkadaşla geSabah hepimiz neçeyle ve din tin btr yandan da tath hayaller kurari göndertik. Bölügun ateşh lenmiş olarak tnuharebe ycrma bir çocugu, bizim önümüzdekı geldik. Kumandanlar görüşüjorrak, günün birinde Türk Ordusunun sınıftan tshakpaşaU Kemal, lar, incelemeler, tartışmalar. ha yüzbaşıdan izln ıstedi. Güzel zırhklar yapıyorlar, ve bu ışler Turan'a kadar uzanabileceğini, oradabir kılıa vardı. İki düşmanın arasında herkese görevler verikl mllyonca kardeşimlzi kurtarabilekafalarını bir solukta portakal yorlardı. Bana da şu ödev duşgıbı uçurdu. tü: ceğini düşünüyor. Biz yolumuza devam ederHernen Dilman a gideceğim. ken ufukta vavaş va\aş gün Dün Dılman'a muzaffer sıre.j aydınlanmaya basladı. Şafakla Yedinci Alay Kumandanı Kuryor, her yer karanyordu. Oransına gelmiştilc. îstihkâm b8bırlıkte müthış bir pıyade atemay Btnbaşı Müfıt ve Pıyade daki Ermeni köylerınden gelen lügü hareket ettı. Bi3 süvari $1 de başladı Ateşı duynnca Yarbayı Vacıt ile görüşüp, düştek Hlk saldınlarla erlerimiz bölüğüyle sabaha karşı hareket böluk dört nala kalktı. Az son mana taarruz konusunds göıilş vurulmaya başlamıştı. Bunun edecektik. Yüzbaçının çadınna ra Dılman'a ı?irml?tik, dörtnalerinı alıp not edecegim. lçin yann düşman tepelendikgirdlm, karvolasına uzandım, la sokaklardan geçerken halk ten sonar Ermeni köylerlnln Atıma atlacUm, bulundugumuz süvariler hazırlanmava başlapencere,lerden ürkek ürkek bi«tedibine» karar verilmi?ti. tepenin altından geçen Rıunimışlardı. Gece yarısmdan üç ze bakıyordu Sokaklarda kımye Dilman şosasına indıtn. Ge saat sonra benı uyandıfdılar. SABAHA KAKŞI seler yoktu. Tam saat 5'te kanlş ve iki tarafı agaçlı bu yol Herkes hazırdı. Atlara atladık. rargâna geldıgımız zaman kuda, henüz gönnedlgim bir Tiırk Ağır ağır Dilman'a doğru yümandan ve kurmayı. savaşı yö Atıma atladım, yola düştUm. kasabası olan Dilman'a atımı rümeye başladık Biz önde sunetecekleri bir damm Ustünde Bir de baktım, birisi bir arasUrdUm. Genç ve ateşli blr Türk baylarla konuşurken arkadan ldıler. Ben süvari bölü?ünü badan: subayı olarak neler düşünüyorbir gürültıi koptu, durduk Bir tam beşte burada bulundur Arkadas!. dıye aeslenıyor. dum? Demek kı biz Rus ordude baktık, iki adamı eUerınde mak Uzere emır almıstım. Bizim sınıftan teğmen Reşat sunu yemlgiye uğratabilınz, kabüyük kamalarla yakalamışlar, Yüzbaşı Basn bey saatıne (4), bacağından yaralanmış, falara yerleşmiş olan büyük Rus getiriyorlar. Bunlar Ermeni baktı, güldü, kumandana dönhastane arıyormuş. Onu aldım, devleti heyulası bir vehimdir. ımişler. Bir yerde saklanmışdü: bizim tümenin sıhhiye bolügüDemek biz Turana gldebılece• lar, tam bizim bölügün arkası Efendlm, ben Harbiyeden ne götürdüm. Sıhhiye Böluk ğiz, doksan milyona yakınlaşan nı almca fırlayıp en arkadaki böyle ögrenci çıkardım. Saat Kumandanı Doktor Yüzbaşı kardeşlerimizi kurtaracağız. Iserın arka küregine bıçagı saptam 5'tir. Raif'e teslim ettim Sonra islâm ve TUrk birliğinde dünyalamış biri.. öteki de bir erin Muharebe devam edıyor, satihkâm bölüğune emri bildirnın en büyük imparatorluğunu atım yaralamış. Bıçağı yiyen atler yavas yavaş llerliyordu. dim. Çok acıkmıştım. Geceyakurabilecegiz. Şimdi karşımda bir sur içinde görünen şu kasaba benlm kasabam, tçinde yaşayanlar benim ırkım. milletim Turk çocuklarına kavuşacağım. Ve ben şu anda uç yuz 20.11.1933 senedir yenilen, yenilgıye alışzmş. bulunan, Italya ve Balkan harplerinde Du defa mağlup oltîTÜN dünya gazetelen ATARİHÎ BİR HÂDİSE muş, ve halen topal durumda merika ile Sovyet Rusyadoat olmaya adetâ zorlamıştır» kuvvetli bır adım oldugunu, ben, şımdi artık muzaffer Turk nın anlaşmasını memnundemektedir. Sovyet Rusya'nın ise milletlerordusunun mağrur subayıyım lukla ve tarihi bir hadıse olaBazı cevrelerde ise bu anlas arası siyasete gırmiş olmasını Yirmi bir yaşın besledığı he rak karşılamaktadırlar ma dünya sulhü fçin atümış en sagladıgı kabul edilmektedır yecanlı bir nes'e içinde atımı Dünya basını, Roozvelt ile dört nala sürerken bunlan dü• D U N I A N I N en deferli eserlerinden olan Ayasofya Litvınof anlaşmasını ımzalas'aşünüyordum. Kasabaya gırdım. mozayık^prı dün mefasimle halka açümıstır. Bu morak dünyanın çehresinin daBir sur içinde, dar sokaklı, si' zayıklarda Isa, Meryera ve Cebrail resımlerinı teuıizğıştiğını anlatmakta ve bu annemalarda gördüğümüz gibı ge laşmanın Cihan Harbinden son leyerek meydana çıkaran Amerıkalı profesör Tomas rı Şark kasabalanndan bın . ra elde edılen en mühim bir Vıtemar, davetlilere iz&hat vermiştir. Bu ızahatta Güzel bahçeli evleri, tektük tegelişme oldugunu kaydetmekte • Milâttan 1300 sene önce yapılmış mozayıkların ve Umiz gıyınmiş ınsanlan ve gedır zenndeki sıvalann kaldınlması ıçın de son asır pJnellikle çarşaflı kadınlan Hıç Havas Ajansı muhabın de zei sanatlar tarihlnin en mühim olayı olauğunu beunutmam, bir ayrancı dıikkânın «Başka şeylerle meşgul olmasıllrtmiçtır. dan «yran içrniş, ve para verir na rağmen Alman basınımn bu • SEN'ELERÜEN beri kurulması içın çaiışümakta oken, adam bana: anlaşmayı öğmekte ve bunu Ja Ian kız ögrenci yurdu dün Vali Muhiddic beyia xe ponya'nın sıyasi bir mağlubi«Kadınlar Birliği» Başkam Lâtife Bekir banımın bi Siz bize hayat verdinız biz yetı olarak» gostermektedır rer konuşmaaı ile açılmıstır. sizden para almaya utantnaz Yıne Alman basını «Sovyat • DÜN HAVA birdenbire sogumus ısı, 30 dereceden mıyız?.. demiştı Rusya ile Amerıkayı tabıat bes dereceye kadar düsmUstür. Bu lal benl tekrar kamçılamış. büyuk Turan'ı ve Cengiz' tn imparatorluğunu gozümün önüne getirmi$tl. Dilman*ın ötekl kapısından çıktım Önce Yedıncl Alay KüDİŞİ BOND mandam Kurmay Bınbaşı MUfit beyı gördüm. Emri iöyledim. Cevap olarak*Sr\ Ü2.EeiNDE I?I«ENCE \ Kumandan delı mi? dedi. Düşman sarp dağların içine girdı. Beşaltı aydır burasını tartzim ve tahkimle meşguldUr. Arkasında seksen kılometre de demiryolu istasyonu var (1). Topu bol, malzemesı bol; taarruz demek mahvolrr.ak demek tir, Rusların ekmeglne yağ sür mek demektır. Bundan sonra Dokuzuncu Alay Kumandanı Yarbay Vacite gittitn. O da dedi ki: Durdugumuz kabahat' Rus ları bu tepelerden atmak gün ışı değil, saat ışıdir Kumandana sKyleyıp Wr an Önce ışe başlayalım. 4 0 yıl önce Cumhuriyet B YARIN: YÜREKLER ACIS! BİR OLAY T DUBDUnyNONU/ • '"^ ŞENLİK Geri döndüm. Saat henüz öğleden önce 1010^0 ldı. Durumu kumandana aniat* tım. Kumandan: Alerın Vacıt, korkak Miifit! Ben bu henfin ne korkak oldugunu bilırim. Müfit bey. Halil beyln sınıl arkkdaşıydı Yemek yedık ve bu sefer bütün karargâh Dilman'a hareket ettık. Önde HalU bey kasabsya gırdığimız zaman halk «enlik yapıyor, Kıyameti kopanyordu. Hep bir ağızdan. Yaşasın HalU Paşa (Î)I. dl ye bağırıyordu halk.. Kumandanlar Halil beye aynlan evde toplandüar, konu;tular. inceledıler, karar verdıler: 30 Nısanı 1 Majnsa bağlayan gece, birlikler sabana kadar hazulık mevzilenne (3> gırecekler ve gün ışırken dıişman sıperlerine sunguyle atılacaklardır. Yanı gece baskını ya pılacaktır. Bu karar Oterine nerkese emirler ve görevler verüdi. Cemal topçu bataryasıyla mevzie girecektl. Ben dün savaşı yönettiğımis yerde duran TUmen lstıhkâm Bölüğünü gece karan lığında Dılman'a göndereceğim ve süvarı boluğünü şafakla beraber aimdi durdujumua jrcra g«tirec*glm. Emri aldığım zaman 30 Nisan 1915 gününün güneşı batı TİFFANY JONES MADI BOBSE.TUATLA f j R«/HAM'PA ESKI 1<5UNLEJ2DE>J KA GARTH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle