19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ATFA ALTI: TUMHURİYET 5 Eylul 1971 NİÇİM EFENDÎM? ÜNLO blr tngUlz Lordu, ba. ıdan kalma ahçısı Sldüğfl için rrine bir yenisini almak zorun ı kalmıştı. Ahçı, ilk aksam, i bir tesir uyandırmak amaile özendi, bezendi, kendin en mukellet yemeklerl harladı. Lord, Varnmı doyurdu, şöinenin karşısındaki koltukrdan birine gömülerek usandan önce bir viski istedl, nr» da yeni ahçıyı çağırdı: «Sî* bir Tskitler Fransa'. . da calışmışsuus Syle mi?~» «Evet efendlm Ingiliz ks rgâhında komntsnbk ahçı. rdım.. HatU iki defa da ya landım...» «Siıi yaralsyanlar insafU mselermis anlasılan.»» «Nlçin efendimT...» «Siıi Sldürmediklerl 1. Iyinıisiniz?. flırail hamle kılmadan 40 YIL ÖNCE 5 Eylul 1932 Tarihli Yeni Icra Kanunu ENİ İCRA Kanunu dünden lehine birçok maddeler bulunitibaren yürürlüğe girmiş maktadır. Ügililer, bu kanunun ve icra işlerl yeni kanun ge ticarl kredilerl çpgaltacağı kareğince uygulanmaya haşlaamış tır. Bu yeni kanunda alacaku nısındadırlar. • ALMANYA'da, Essen şehrinde dün gece garip v«^ tarihi bir nümayiş yapılmıştır. Bn nümayişin amacı gurültülfl oayatı protesto eönektir. Büyük bir alay sessizca sehrin sokaklarmı dolaşmış ve Kolonya Kardinaiinın telgrafmı sessizce dinlemişlerdir. Kardinalin bu telçrafında, islerin katolikler taraimdan duzeltileceği bildirilmek» te idi # HALEPte vatannerin ilert gelenlerinden bir grup gece yansı dükkânlan ve evleri basarak şehri heyecana vermiştir. Çarşı. dakl dükkânlardan bazolannm ve özelhkle Orozdıbak müessesestnin camlan kınlmış ve bazı evlerde aramalar yapılmıştır Sabahleyın dunımdan naberdar olan zabıta kuvvetleri olay yerina gelerek biriken halkı dağıtmıs ve 200 kişiyi tutuklamıştır. Y BOĞA GÜREŞÇİSİ tNGlLTEREd» adfcmm bi. diğer bir adama hakaret etis. «Sen bovnazla herifln bl. iin... Kanntn aana ihanet et£ini bUdiğin halde göı y u . uyoraun» Beriki fena kızmış ve dflel. ya dâvet etmiş. Diğeri, ertesabah, bakaretinl bir kere da ı tekrarlamış olmak için dülo yerine boğa güreşçisi kı. ıfetiyle gitmis. Gel gör beni oşk neySedi I İ Z I S I E ü HAFTA Istaabul'da Yunus Emre için bir se~ miner terttplenmiş btılı> otıyor. «Bir fün ienta defterlııl dftlerler bir eyyam gellr / Kamn aklım başına dererler bir eyyajn gelir / Kara toprağa tenini kararlar bir eyyam gelir / Ne ettin fcnrndaa yaştan sorar* lar bir eyyam gelir» diyen k o ca YÜNTJS için. Koca YUNUS bu. Balığın yunusM bile bahklann en büyüğü değil mi? öyle iken biz namsUere, biz istavritlere YTTNÜS hakkmda koca koca methü senalar etmek kahyor. Tunus mıstik miydi? Yunua hümanist miydl? Yunus balistilc mlydi? Onu yorumlarlarken, bir sürü yetkililere, petküilere, rüfcbelüere, cübbelilere, taçlılara, hırkalılara o koca Yunus: «DervisUk dedikleri hırk» ne taç defü / Gönlün dervi? eyUyen hırkaya muhtaç de^il» diye cevap veriyor. B YAZAN ÇÎZEN: Dakikalık tebessüm Haitadan Haftaya Adnan TAHİR Dr. İhsan ÜNLÜER na seni serek seniBurada «SENİ GEREK» derken onun lstedigi sadece dosttu dost. Bir nazarda kalmıyabm %t\ dosU gidetim gönül / Haldaş olalım ikimiz gel dost» pdelim eönül. O, dosta yaşarken kavuşmak lster: ölüm baberi gehneden ecel rakamu »İmmt»" / Azrail ham le « n ' m ^ f gel dosta gidelim gönül. Yunus, 0LMEY1 Uzlerdea bambaşka abyor: Yunus Emre sen ba söıu daha tamam etmemişsin / Tefc yü rüyeyim neyleyim üstadıma va> ram bir eün. Dü susmuş, ikl el yanlanna konmuş tabutta ecel yoluna giderken kendi özüno dönmekte Yunus: Ey yarenler ey kardesler ecel ere ölem bir cün / tşlerime pisman olnp kendöıume f bir RÜn / Yanlanma kona elim, söz söylemea oU dJlim / Karsıma gcte amelim, nittim Ise bulam bir ftin. Ktanisbıin üstünde biter otlar / Kimlnln basında sıra selviler / Kimi masum kiml güzel yiğiüer / Ne söylerler ne bir haber verirler. GELELtM SOKRATES'E Büyük Belki,, • YAŞADIĞIM1Z sürece en sevdiklerimizin, en saydıklaranıın ölümüne şahit olmak gibi yüz bin tonluk bir zorunluğu yükmnuş gidiyoruz. Kaçınılmaz bir zorunluk. Günün birinde sıra bis de gelecek, size de onlara da. Biz, siz, onlar... Günün birinde ehirsiz ufııklann ötesinde buluşacağız elbet... Yarım kalan tartıştaları orada sürdürür, hıçkınklarla gülmeğe, kahkahalarla ağlaîîğa devam ederiz... Şayet buluşursak. • JULES BOMAİN ne demiş vaktiyle... «Kendini sağiam zaneden adam çektiği hastalıklann farkma varmayan adamdır...» emiş. Doğru lâf. Hepimiz bdyle olsaydık ünlü doktorlar diplomasnru yırtar, eczacılar da artık para etmeyen haplarm tümünü yuup derin bir uykuya dalarlardı. * * * • İHTİYARLIĞI fülen kabul edecek kadar olgun, aklı basınla bir kadın jöyle diyordu: «Ölüm, her yasta beklenmesi gereken ir ihümaldir... Fakat benim yaşımda ihtimal olmaktan çıkıyor, orev halinl alıyor.» • tSVİÇRE'nin ünlü doğa bügini Haller yatağa düşmüş... öllü, olüyor. Sağ eliyle sol bileğini tutmuş: «Nabu atıyor... Nabn avaşladı... Dnımak flzere... Durnyor... Durdu...» * * * • ECELLE pençeşelen bir doktora, şöhretli bir doktor çagırnışlar. Uzun ve dikkatli bir muayenenin sonunda hasta doktor, ohretli doktora sormus: «Ne düşünüyorsonnz?...» Beriki cevap 'ermiş: «Sizin düşündüğünüzü.» Yataktaki derin derin içini çeknış ve «Teshistniz doğru...» diye mınldanmıs, sonra gözlerini yumnus . * * * • FRANSIZnann unutulmaz matematikçisi Lagny, kendinden ?eçmiş yatıyor. Başucuna üşüşmüş durumdaki hısım, akraba sesiıi hiç değilse son bir defa daha duyma çabası içinde. Fakat hayır... Cnaâı inat.. Ne gözlerini açıyor ne ağzını... En yakın dostu meşhur »eometri üstadı Maupertuis de yanında: «Hoeam, on ikinin karesi nedir? ..» diye soruyor damdan düşercesine. Berikinin gözleri açılyor. dudaklan aralanıyor: «Yüz kırk dört...» diyor ve susuyor. Susuş o susus. • BU ÖBNEKLERE baküırsa ölüm sanıldığı kadar korkunç bir şey olmasa gerek. Fransızların bir sözü vardır: «Bouffer les pissanlits par la racine...» Havuçları kök tarafmdan yemek anlamına geiiyor. Ölüm döşeğindeki bir mizahçının son sözleri. «Göbeğimin üsiünde papatyaların açmak üzere olduğunu sezinliyonım» şeklindeki nükte de bir şaire ait. Söylemiş ve ölmüs. • SARDANAPAL ve Voltaire öbür dünya konusunu aynı doğrultuda yorumlamışlan «Ölümden sonra hiçlik^ Rabelais, bu bakımdan çekimser... Ona göre «Le grand peutetre Büyük belki» diye bir sey mevcut Olsun ya da olmasın... Vakti geldiğinde dünya nimetlerinin tümünü bırakıp gidecek değil miyiz?... Hem de nasıl? .. Tıpıs tıpış. • FRANSA'da bir kabristan... Kabristanda bir mezar... Mezarda bir taş: «Burada Pierre Dulac yatıyor. Bakkaldı. Kırk sekiz yaşında öldii. Dul kansı madam Dulac, Rue Saint Sulpice'deki 129 numaralı dükkânda kocasuun işini devam ettirmektedir . » Ölümden sonraki hayat muammasının altını kırmızı kalemle çizen b:r örnek. Devamlılık ihtiyacı... Bitmeyen yaşantı özlemi... Diğer bir dcyınut: nesilden nesüe aktanlan sahipsiz emanet • BİR MEZAR taşı da Londra'dan: «Borada oruz yaşuda ölen fakat altmış yaşında gömülen Brown VVatkins yatıyor^ Diğer bir taş. Sayın ziyaretçiler... Stzi ayağa kalkarak selâmlayamadığım için özür dilerim^ * * * • MtJTEVEFFANIN vasiyetine uyularak dikümiş şu taş da gerçekten ibret verici: •Hasta, ama çok hasta olduğumu ısrarla söylüyordum, kimse inannuyordu^ Başta genel başkanı olmak üzeT3 sabık ıktidann hasta, ama çok hasta olduğunu ileriyi görenler ısrarla söylemişti... Herkes de inanmıştı buna... Fakat kendileri hayır. Hâlâ da inanmıyorlardır belki?... Ne «Büyük Belki» bu böyle... Ve ne saçma. •f* •$*> •!* DOST ŞERBETİYLE KANAYIM I ENNET cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç hnri 1 / Isteyene ver onlan ba» OKRATES de gidenlerden hiçbir haber gelmediğinl bUdiği için ölümden hiç korkmanııştı. Meşhur «SAVUNMA»sında bakın ne kadar YUNUS'a benziyor: «Ey Atinalılar bir lnsanm ölümden korkması kendini ukalâ sayması değil ınidir? Gerçekte ölümün ne oldujhına bilen var mı td. Belki insan ölfince daha güzel bir âleme, daha büyük nlmetler âlemine kavnşacak. Ne malum? Amma yine de bUinmediği halde bir kötfl seymiş cibi korkuyorlar 5lümden. BUmediğimiz bir seyi bildiğimizi sanmak bınanacak bir bilpsizlik Aegü midir? Ben birçok Insanlardan bu bakundao aynyan. Eğer baska birisinden daha büge oldatanm söylüyorsam öbür dünyadaki olnp bltenleri bümedifim halde bUiyormos gl> bl ukalâca davranmaTismv dan ötürüdür^ S EPÎKÜROS DA ÖYLE ZEL mutluluk okulunun bahce kapısında «Ey yabancı iyüik buradadır. Ba bahçenin konuksever bahçıvam seni karşıbyor. O sana arpa bol gura ve so'dan baska bir sey sunmayacaktır» diye yaalı meşhur mutluluk filozofu EPtKU» ROS da ölüm üzerine aynl sey leri düşünüyor: «Olumden niye korkuyor* srnıuz? Siz varken ölüm yok tnr. Ölüm varken de sis ol> mayacaksınız. Hiçbir za> man onunla karşüaşmayacaksımz ld ondan korkas> nız. Ne etseniz birleşemeyecefiniz bir seyden korkmak budalaak değil de nedir ki?» Şunlar ld çoktur mallan. Gör nice olur halleri / Sonunda bir gömlek giymiş, onun da yok. tur yenleri / Hani mülke benim diyen, köskü saray beğenmeyen / Şimdi bir evde yatar» lar. Taslar ohnos üstünleri. YunusTa bitireUm lâfımızı. Yalnız bir şeyin esirl ve yeniği olan, yalnız aşku, insan sevgisinin mağlubu olan YUNUSTa: Gönlfim düştü ba sevdaya Gel gör beni ask neyledi Başunı verdim gavgaya Gel gör beni aşk neyledi. O İMKÂNSIZ OSCAR WİLDE, vaküyle ken disıne daruşan hayranlanndan birine şöyle demiş: «Hayatta, para âenen şeyi ya yemesini bileceisiniı, ya da kazanmasını Aynı za. manda ikisini birden uyçnlamağa hiçbir sekilde imkâa yoktnr^» SOLDAN SAÛA: 1 19. asırda yaşamıs müzik istidatı üzerine bu sanatta ltinalı yetiştirilmis, gençlik yülannda Yenikapı Mevlevihanesine kaülarak orada bu sanatın incehklerini öğrenmis, dini müzik içın ye terli bilgiye sahip olmuş, çilesini çekip Dedeliğe erişmiş büyük bir bestecimiz . Hulâgu'nun îran'da kurduğu ÜhanUlar Devletinin ikinci hakanı ve Hulâgu'nun oğlu olan Han. 2 Birleşmiş Milletler bilim, kültür, eğitinı teşkilâ tının rumuzu Hollanda'da bir şo hir. 3 Batıya giderek Doğu ülkelerine vanlacağı inancı ile ikna edebildiği t^>anya J^ralının yardımı sayesinde yola çıkıp Amerika'ya varmış ve ancak güney den bulduğu geçitle B. Okyanusa geçmiş dünyayı çeviren deniz yo lunu keşfetiniş, Portekizli denizci . Maden ocaklannda tehlikell gaz TERSİ beyaz. 4 Haznt Bir çeşit eğri budama bıçağı • TERSİ Ingütereye geçmiş zamanla erimiş fakat dilı bugün dahi bazı bölgelerde (trlandada) yaşa yan Avrupa kavmi. 5 Adıyaman'da Uçe Yankı Kötü mânâsiyle mal. 6 Italya'da nehir Uâve . împaratorluğun eskl devirlerinde polis, gece kolu devri» ye Bir aa nidası. 7 Sayılan çok keşifleri ile Amerikalı mucit . Kimyada klor TERSİ esld âlemlerde içki dağıtan. 8 Mercan adacıklan Bir kumar §ekli Satrançta münakaşada mağlubiyet 9 Atalar, bizden önce gelip geçmişler (eski dü) Hastalık yülarında meşguliyet içın yazdığı romanlarla ün kazannua, bir Ingiliz doktoru ( Üç aşk, YeSÜ yıllar, Pembe yülar, Kâbus şatosu. gibi) . Atılgan becerikli. 10 TERSİ mânâda görüşüp konuşma bu sebeple buluşmak Tarihte tek memeli savaşçı olup içlerinde erkek bulunmayan kadınlar kavmi ve İskıtlerın bir kolu. 11 Eski Türklerde kraJ Gizli sebep mânâsına. 12 Roma mükifatını kazanıp ltalyan müziğini dâvetli gittiği Rusya'da Rus müziğini incelemış dönüşte Viyana'da Wagnerle buluşup yeterli notlar almıs ve Fransız müziğine empresyonizmi getirmis. dev besteler vermiş sanatçj <Achille Claude) Bir hayvan Bir nota. 13 TERSİ büyük bir Türk filimi orta çağda doğunun en bü» yuk hocası . Su, Ince anlamlı zârif ve şakal) söz dikkat edilince farkediîen ince alay. 14 Kimyada tantal Uymaklık . Eııgene ön adı olup New York ve Philadelphia orkestralannda şellik etmiş Stokowski'nin yerini almış, Macar asılh Amerikalı şef. 15 Berrak gecelerde boydanboya görünen uzun yıldız kümesi Saman u§rusu. Cehennem mânâsına . TERSİ bir sayı. 16 Bir nota Bir masal dağı • Afrika'da bir devlet gibi eserler vermiş, çok eser yaztnış. çok çabuk kalemi ile ünlü oğlu da romana olan Fransız ya zan (Alexander) Dominik ile paylaştığı üzerinde bır zend Cumhuriyeti. 2 Küçük Kur'an . Karadeniz'de Rus Umanı Kimyada baryum. 3 Bir süre atçtlan ve yanşlan boyamış, bir süre günlük hayattan kisileri konu edinmiş ve nihayet dansözîer balerinlerle unutulmaz tablolar yaratmış Fransız ressamı (Edgar) Avrupa'nın kuzey batısında bir ada ve devlet TERSÎ beyaz. 4 TERSİ mercek Çinhindi'nde Tayland'm esH Bdı Amerika'da göl 5 TERSİ sı»jınak barınak Viyolonsel üe müzik hayaüna başlamıs, fakat bu âlet için hlç eser vermemıa şeflikten besteciliğe geçip Bale. Opera komîk üzerinde çalışmıa Fransız asülı Alman bestecisi. 6 Tavuklan yumurtlatmak için alçıdan yumurta Fransa'da nehir (Türkçe yazılışı Ue) . Hacimce normalden küçük. 7 Cesur TERSİ kimyada krom Akıl . Gudde mânâsına. 8 TERSİ bazı bitkilerdeki burusturucu madde Telli halk sazlanndan TERSİ güneş (Eski dü). 9 TEB Sl bayram . Bir tngiliz dergisi için îstanbul'a gelerek muhtelif yerleri çizmiş gravür yolu ile ta rih! vesikalar bu^ıkmış bir Ingiliz mimar ressamı. Geceyi üzerinde geçirdiğimiz yer. 10 Romantık ekole bağlı resimleri ve eskl îtalyan ustalan yolundaki çalısmaları, kadın portreleri ile bir Fransız ressamı . TERSt ev • Kimyada sodyum. 11 Sömurgecilik yolunda tspanyol gemilerini limanlannı vurarak vatanı la giltere'ye hizmet etmiş bir kaptan . Vicellio ön adı ve bol mırastan kalan parası, uzun omür içinde rahat çalışmalan ile bir ltalyan ressamı. 12 Bir zamanlar AnadoluTd esnaf lonca teşkilân mensubu Kimyada osmiyum Önceleri gece müziği olup 19. asırda romantik ve hülyalı piyano parçalarına denilırdi (Cho pin'in besteleri gibi) 13 Bir renk . Vilâyet TERSİ kimyada mangenez TERSt ağaçtan alman yapıstırıa madde 14 Bir kimsenin keder veya sıkıntısını yatıstomak, gonlünü alarak oyalamak tstanbulda bir semte adı verilmiş kahraman bir vezir 15 TERSİ flâve TERSt Hindistan'da Besinci Hind . Türk împaratoru Sah Cüıan'ın kansı için yaptırttığı miman Türk olan türbe Genişlik. 16 Bir meselede flgililerin fikrini sormak • Almanya'da bir sanavi bSlgesi TERSİ güney Amerika'da bir a radağ. 17 TERSt gülüşme vesüesi olsun diye muhatabı kjrma dan takilmak Uluslararası trafikte Türkiye rümuzu Ermeni asılh Türk bestekârlannm en bü yüğü olan Kemanl namı Be bir çok peşrev saz eserleri ve sarkıHJKABIDAN AŞAGIYA 1 Fransız edebiyatma uslup» kılarm sahibi efendi. tan ziyade çeşitli ve hızb konular tasıyan «Üç silâhsörler. Kor» Bnlmaeanm çözümfl sikalı kardesler, Monte Christo»» 7. Sayfamızdadır. İLAN ' Devlet Üretme Çiftlikleri Dörtyol Turunçgiller Işletmesi Müdürlüğünden Sizden bir ricam var... Tam tfinele girince treni birac durdurur musunuz?1971 yüı mahsOlü blr parselde 120 ton Şeker Portakalı ve yedi parselde 515 ton Grapefruit 9.9.1971 Perşembe günü saat 14'de Dörtyoldaki tşletme tdare binasında açık artırma suretıyle «at>lacaktır. Şartname Ankarada Devlet Uretme Çiftlikleri Genel Mudürlüğünde îstanbui Bursa Rlersin, Adana. Gaziantep ve Hatay Teknik Ziraat Müdürlüklerinde Dörtyol Turunçgiller tsletmes) Müdurlüğünde mesai saatlan dahilinde görülebilir Şeker Portakalınm muhammen bedell 120.000.00 Ura, muvakkat teminatı 9000.00 Uradır Grapefruıtın muhammen bedeli 437.750.00 lira, muvakkat teminatı 32 831.25 liradır. tsteklilerin belli gun ve saatte temlnatlan ile birlikte mfiraeaatlan ilân olunur. X A Z 1S1Z KİMİNLE? ALMAN hava ttkınlannıo dayanılmaz haie geldiŞi îkin» ci Dünya Savaşı sırasında, Churchill, unutulmaz konuşmalanndan birini daha vap. mak üzere Londra'daki «BB. C.» radyosuna Rİtmiş. Kendısmı saygı ile karşüa. yan, fakat Hm olduğunu kes. tiremeyen kapıci: «Acaba kiminle konns. mak Istivordnnuz?...» diye «ormuş. Aldığt cevap su: «Dünva )le konnsmafc is. tiyorum .. Bütün dünya <lc» X A Z 1S I Z (Basın 20049/7370)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle