29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA tKİ: : CUMHTJR İT ET= 17 Ağustos 1971 iat artıslan ve zamlar en Snemli eko. nomik lomnlanmızdan biri «lmak ni. telijini koramaktadır. İktisadî Devlet T e . sekkülleri ntamnlleri fiatlarına yaptlan son zamlar, dolaylı dolaysız olmak fiıere bütüa fiatları etkilemlştir. Zamlann yarattıfı etkiler hslkasına grevler ve topin iş sözlesmelerinin getirdigi maliyet Mttşlan da katılmıstır. Böyleee Türkiye bir yöksek matiyet düzeyine ulasmıştır. tktisadî Devtet Teşekkülleri mamnlleri fi. atlarına yapılan zamlar bn tesekküllerin fi. retim maliyetlerinin devamlı olarak artmasından ve Agustos 1970 devalüasyonnndan dogmustar. Daha dofcrosn Türk ekonomisi AJustos 1910 devalfiasyonundan evvei yfiksek malivetler düzeyine yaklasmıs ve paranın dıs degerinin düsürülmeıi ile itbalfit maliyetl bilhassa tktisadî Devlet Teşekkülleri Için bir denbire yükselmistir. aska bir deyimle devalüasysn Sncesi dönemde ekonomide öze! sektör ithalfitı kısmen ve kamn sektSrü ithalâtı tamamen bir sâbvansiyon alıyor (ithal ettiği 1 delar. lık mal için daha yöksek bir Sdemede bn. lunması rerekirken 9 TL. ödeyerek) bn süb vansiyon so veva bn sekilde ekonominin sn veya bn sektörünSn veya faalivetinin üstüne rastcete hazen olnmsuz bir bicitnde yayılıyor ve vükleniyordu. Devalüasvon bn anlamdaki sübvansiyonu genis ölçüde kaldırdı. fakat fiatlar arasındaki fiili dengevi bozdn. Devalüasyon karan ile birlikte yapılan bazı Tamlardan Mtıra bir operasyon ceciren ekonomi henüz toparlanmadan tktisadi Devlet Tesekkfilleri mamalleri fiatlan bn tesekkiillerin maliyetlerindeki artma nyznn olarak veniden yfikseltildi. Güdfilen amar, bn tesekkülleri kendi kendine yeten ve kay nak raratabilrn bir daroma ntastırmakti. Bu durnmda Iktisadî Devlet Tesekküllerinin tnallannın alıcılanna verilen sübvansiyonlar da kaldınlmış olda. i UNDEtM KARMA EKONOMIDE FİYATLAR Prof. Dr. Ahmet KILIÇBAY tejik öneme sahıp ana ham maddeleri ve ya. n mamnlleri üretenler; ikinciler ise nihai mallar (özel sektörle beraber) yaratanlar. dır. Zamlar bn iki grnba giren tesekküllerin fiatlarında olmuştur. Karma ekonomi içinde tktisadî Devlet Tesekkülleri mamnllerinin «fiat politikası» farklı görüs ve farklı modeller içinde ele slınabilir. nnlann birinde. fiat mekanizmasinın iyi işledigi rekabet çarkının tam hız. la döndugü kabnl edilir. Böyle bir ekonomi. de Iktisadî Devlet Teşekkülleri sadece ser. maye sahibi itibariyle diğerinden ayrılır. Bn şartlarda tktisadi Devlet Teşekülleri 3460 sayılı kannnnn gerekçesinde belirtilen dncülük fonksiyonlannı kısmen yerine getirebilirler. Buna karsılık rüdücülük ve yön vericilik fonksiyonlanndan geni» ölçfîde n . zaklasırlar. Baska bir modelde fiat mekanizmasının iyi islemediji, rekabet çarkının yavas döndü|fi kabul edilerek ise baslanabilir. Bu varsavım Türkive'nin gereeklerine çok daha yakındır. Böyle bir model çerçevesi içinde tktisadi Devlet Tesekküllerinden beklenen. lerin savısı roktnr. tktisadî Devlet Tesekkülleri sadece özel sektörnn cürrt ve cesaret edemedifi, eücünün vetmedifci islere fir. mek Sdevi ile vükumia degildir. Bnnnn ya. nında eenel iktisat politikasının ve kalkın. ma plânlarının vürütülmesinde bir yardım. cı, bir âlet nitelijine de sahiptirler. Türk ekonomisi için nygun olan model, İklncisidir. 1963 yılından beri bn yolda iler. leyen kalkınma plânlannda tktisadî Dev. let Tesrkküllerl yerlerine oturtalamamıs ve bn yönde yeniden orpanize edilememislerdir. + ktisadi Devlet Tesekkülteriniıt basan. •* larını, bilânçolarındaki kâr banelerine B B bakarak tayin etmek döşünülebılır. Plinh karma ekonomi dâzeni içinde tktisadî Devlet Tesekküllerinin nânm, gfidfleü, fdtörncfi rolleri olmak gerekmektedir. Zira, ek«mimizde fiat mekanizması ve rekabet iyt çalısmamakta ve kaynak dağılımı en ayfnn yönde geli.sememektedir. Endnstrilerarası denge tam olarak knrnlamadığından bazı sektörlerde ve daliarda bazı malların arzında kronlk kıtlıklar meydana çıkmaktadır. Cretim kapasitesi yetersizlifi yüzünden ortava çıkan dar beğazların açılması için yapılan yatırımların ser. best piyasa fiatlirı ile ölçülen deferleri ile millî ekonomiye kazandırdığı dolaylı dolay. wz katma defer arasında büyük farklar «1maktadır. Bn sebeple plânlı karma ekonemimizde «tratejik öneme sahip bnlnnan tktisadi Devlet Tesekküllerinin basansını piyasa ekonomisi ölfüleri ile tayin etmemek gerekir. Bnrada basvuralacak basan Slçiisö kirlı. lık ölçüsünden farklı olmalıOır. •el sektSr ve kamn sektSr ilisklleri don. ma» bir kalıp içinde defil hareket balinde dinamik bir model çercevesi içinde ele alın. malıdır. Bn modelde tktisadi Devlet Tesek. knlleri ile kamn isletmeleri hem rakip, hem tamamlayıcı olacaklardır. Bazılan a. nansıı bir rekabet savaşı içinde ekonomik istikrann saflanmaıında nâzım bir rol oynayacak, bazılan ise iktisadî faalivetlerin ve •attnmlarm ydnnnâ tavinde bir tesvik nnsnrn olacaktır. Bn çrnba mensnp tktisadi Devlet Tesekküllerinin basan ölçüsünün bi. rincilerden farklı olması terektiji süpbesizdir. BfitSn bnnlann vapılabilmesi nznnca bir samana ihtiyaç sösterecektir. Evvelâ nznn vadeli bir kalkınma ve sanayilesme plânının haıırlanması sarttır. Bn plân çercevesi icin. de kamn sanayiinin hareket halinde dina. mik ırelişmc protramının vapılması (terek. lidir. Böyle bir prorram çerçevesi içinde tktisadî Devlet Teseküllerinin sn üç ana g n u ba aynlması faydalı olnr: C\) Piyasa ekonomisi için çahsanlar, (?) Ekonomik dençe âleti ve faaliyetle. rinde tesvik nnsnrn olarak knllanılaeak a . lanlar, (Ş) Herhangi bir Cretim faalivetintfe bulunmayıp iktisat politikası ve plân âleti olarak kullanılacaklar. Cçnneü ırrnba eirenter bn >azının ko. nnsa dısında kalmaktadır. Fakat ilk iki tru bn tam bir sınıflamava tâbi tntnn nznn va. deli bir iktisat politikası içinde yön tayin e . dilmesi. iktisat politikasının ve plânlann ba şansı için zomnlndar. UNE Şinasi'nin öltim vıldönümü Onbes gün sonra bizi serin ve tatlı meltemlerle karsılayacak olan Eylül ayı aynı zamanda Şinasî'nin de ölümünün İN*üncü yıldönümüne rastlar. Agâh efendi ile birlikte çıkarttıfı ilk Türk gazetesi (Tercümanı Ahvalin) kunıcnlarından olan Sinasiyi çok temenni ediyornz ki, gazeteciiigimizin meslek örgütleri anmakta ihmalei davranmasınlar. Kendi kendisini yetistirmis, batılı anlamda büyük bir Türk düsönürü olan Sinasî o devirde Padişahın gönderdigi 500 altını reddedecek bir ahlâk sahibi ve uyçar cesaret örnefi olmuştu. Sinasi uzun yasamadı. kalem pfendiliginden Avrupada tah. sile cönderilmesi. Encümeni . Danis. yani Türk akademisi öyesi olması, kendisini kornvan Sadrazam Resit Pasa ile Ali Pa. sa arasında sıkısıp. Ali Pasanın tekmesini yemesi, Takvimi Ve. kayi gazetesini çıkarması, sonra Tasviri Efkâr ile Türkiyede eiddî gazetecilik vapılabileceîini göstermesi, hep 45 senelik bir ömre sıfdı, Sinasi Paris'e âsık olan Osmanlı Türk gençlerinin en önde gelenlerinden biri idi. Fransadaki fikir özgürlügüne, Paris'in sokaklanna. kitapçi dükkânlırına, nhtımlarındaki eski kitap sercilerine, kahvelerindeki sohbetlere vnrgundu.. O duygulann altından kendisini hiç bir zaman knrtaramadı. Onun devrinde de bngünkü gibi partizanlık vardı, nitekim Resit Paşa ile Ali Pasa birbirlerini sadrazamlıkta kovaladıkça. bu rekabetin etkilerine Sinasi de ujrar, Reşit Pasa is basına gelince, Sinasive çörev verirler, Resit Paşa çidip de Ali P a . şa isbasına selince: «Sinasi Efendi <akal kovuvermiyor!» gerekçesiyle vazifeden kovulurdu. O da Ali Pasaya şn cevabı vermisti: «Efer insan sakal kovuvermekle adam elsaydı, bu. « n kecilerin rütbe «ahibi olmalan terekirdi!» Sinasî düsünce alanında Osmanlı Türkiyesint batılılastır. mak isteyen büyük dejerlerden biridir. tçine kapalı, fakat nefsıne itimadı olan. politikanın pisliklerine el sürraek istemedigı, hattâ politika^a karşı mide bulantısı dnydagn için kitaplanna kapanan Sinasiyi. Türkive'yi B a t ı ^ doğru yönelten fi. kir cereyanlann:n ilk habercisi olarak sormek ve tanımak lâ. zımdır. Türk gazeteciliçinin kurucnlanndan olan, ve tablosn Gazeteciler Cemiyetinde asılı olan Sinasiyi nankör bellekleri. mız unutmasın.. Bnçün sağ olsaydı, hiç süphe yok polltika re politikacıdan, kendi yasamı içindeki duyduçn nefretten daha fazla nefret edeeekti. Belki sayın Sinasi Osma onn da sorn önergeleri ile tartaklamays kalkacaktı, fakat içinde yaşadıfimız devirde fikır eerevanı adına, hain bir taklitçilik, politika ve memlekete hizmet adına, çıkarcılık ve bilijisizlifci sömfirme, usulleri yBrByOp giderken Sinasi gözlerimizde daha da büyümektedir. Onn ölümünün vüzüncü yılında aramızda tekrar eörmek isti. yornz. Bu hatırşinaslıçi sayın Halman'ın bizden esirgemeye. cegine kaniiz. H Kamıı sektörü ve fiatlar ' • ' ' nrk karma ekonomisinde «kamn sek. * törö» adı ile anılan sektSrde yer alan ekonomik nitelikteki tesekküllerin genel ekonnmik dengesi içindeki yerler büviiktür. Iktisadi Devlet Tesekküllerinin hrpsi dojrudan dofruya üretim faallyetlerine katılıp piyasa ekonomisine ginnemektedir. Bunlann bazılan hükümetlerin iktisat p«litikalarınm nygulanmasında bir ftlet ve aracı olmak fonksiyonu vardır. Do£rudan doğroya n retim faallyetine ka tılanların ise iki biiyiik kategoriye svnlarak ele alınması gerekir. Birinci (ruptakiler stra Sonuc fktisadî Devlet Teseküllerinin maliyet. ' lerinin altında fiatla satıs yapmalan ve faaliyetlerine bu yolda devam etneleri ha. linde ortava eıkacak zararın ş« veya ba biçimden sn veva bn frup tarafmdan ödenmesi çerekir. tktisadî Devlet Tesekkülleri ma. mnlleri fiatlannın bn prensip bir model ve sisteme ba^lı olmadan sadece «artraası» endisesi ile dondnrnlması iktisat ilmi ile bafdasan bir davramş dejtildir. Plânlı karma ekonomi dnzenl içinde tktisadi Devlet Tesekkfilleri daha büyük, da. ha olnmln rol oynayacak bir sistera içine otnrtnlabilirler. Bn yol teçildifi takdJrde S . er yenl fiat zammı, her defisme bir ekonomik operasyon olarak ekonomik bünyeyi sarsar ve az cok var olan dençeyi bozar. Bn yoldan mevdan* telen sarnıntı ve sendelemenin nznn dönevdeki etkileri büynk olnr. Türk ekonomisini para operasyonlarından ve fiat zamlanndan koromak I. ein rkonomlk mekaniztnanın ahenkli isle. mesini sa^lamak rereklidir. Ozel sektör defişen sartlara bazen nlnmsnz ve IÜ7iımondan fazla tepkilerle adapte olmakta fakat ne de olsa bn esneklige sahin bnlnnmaktadır. Millî Gretime dolavsız katkısı büyük dolavlı katkılan ondan daha hürük olan kamn eko. nomi sektSrü ise ekonomik deiismelere mer divenli olarak adapte olmakta ve cok bek. letilmis olanlar ise knvvetli siçrana ile bünyede bnyfik operasvon yaralan açmaktadır. Kama 5zel sektör iliskilerini b« çesit •perasyanlan Snleyecek hioimde Teniden dürenlemede ve konnvn modern iktisat po. litikasi ve plânlama tekni&i çerçevesinde ele almada büyük faydalar vardır. SAYIN ECEVİTE NOT : Cumhuriyet Gazetesinin 12 Aeustos 19H tarihli sayısında sayın Bcevıt bana vermiş olduğu cevapta. tıpkı mâruf tstanbul kongrelennde ve sonra da Ankara Kurultaymda partizanlann yumruk sıkarak ve >umruk sallayarak yaptıklan gösterilerin gölgesinde konu»ur pbı mağrur bir savcı edasiyle konusru; şöyle diyon «Sayın Babanın davası benimie değil, kendi partisi iledir. Sayın Bahan. üvesi bulunduğu partinin resmî tutumona ve sosyal ve ekonomik sbrüşlerine, devrimcilik anlayışma yahancı düşmektefî r ; B .^"" k a r " °'w«W«n çok, Atatürkün kurdnğn partinin Ataturkculuk anlayışma karsıdır.» . B ^ f s o " müsaade ederlerse fMasaallah !> diyerek mukabele edey.nı. Madem kı kendilerinin anlayışma göre benim davam kendile. r.yie degıldır. o halde neden zahmet edip tıpkı eski Genel Sekreter «•* cevap vermek zahmetine katlanmışlar? Ben Atatürkün partinin Atatürkçülük anlayış.na karşı imişim!.. Bunu Cumhuriyet Halk Partisinin basına geçtikten sonra. (reddi yeraşef, formulii ile Atatürkten uzaklaşmak isteyen. Bulsaristanaa öulparlara: .Sizin kollektivizminize hayranım» diyen sonra da DU soz resmı Bulgar ajansmda yavmlanmca Cumhuriyet Halk Park r'j^"1 °?arak .Ben kollektivizm demedim, kooperatifçiük aedını. dıye tevil etmeğe çalısan. Almanyada aşm solcu elemanlana konusurken onlara hos görünmek amacıyle: .Bana sosyahsi deırenız sızlere teşekkür ederim!., diyen, Kurultayın kürsüsünd. Kendısme mensup genç bir Istanbul delegesi avukat. «AtarCrkü elbet eleştireceğiz!.. diye bağmrken ona cevap verecegine onu alkıslayan Ecevit söylüyor.. Ecevit hatırlayacak. son Kurultayda Kemal Satm tnönü'den. Bcevuııı kanunsuz toprak işgallerini (devximci eyleml olarak tnnımlsmasnnı tasvip edio etm^ijfini sormuşfu. Bew"ha*ıriay»wksmıi. bn » n ı y » Saym Inönü Eceviti mâeur"İotr#rm>V '4r«6stf *• »yi nıyetl ile n c i a d a r zorluk çekerek ce»sp vemHjti. ••••'• Hem sayın Ecevit değil midir? Pek yakın bazı arkadaşlan İle Antalyada: .Atatürkün partisi bir sınıf partisi haline getirilmeli*r!» diyen.. Siz değil misiniz? Atatürkün partisinin genel sekreten oîarsk. Halk Partisini doğu mitinglerine angaje eden Türkıyenır. NATO politikasını Kadıköyünde eleştiren. Marksist Ailendey» partiden elçi gönderen... Si? değil misiniz? Inönü ile ters duştflm deyîp. parti genel sekreterhgınden istifaya mecbur olan .. Simdi bürün bu hallerini*e ragmen ben Atatürkçulügün dışındayım ve siz lcindesiniz!.. *jyie mı? Size. sizin çok iyi bildiğiniz, fakat vatandaşların bilmedikleri ve onlara hiç bir zaman açıklamadığmız bir hususu da habrlatayınv •Toprak isleyenin. su ktıllananm!.. slogsnmı Fransız KomünİJt Partısı son seçimlerde Fransanın sarp daf bölgelerinde kullanmıştı. Bunu. Parti Meclisindeki arkadaşlarınıza söylemiş mi idiniz? ••• Samımı olmak için hakkmızda değişmeyecek gibi görünen. fakaf zamanla değişmesini çok temenni ettigim bir düşüncemi de bu»un acklığı ile bıırava yazayım: Bir ^amanlar General Boulangernın Fransa'da olduğM gibi siz de Türkiyede kolay genel sekreter o.dunuz fakat o makamt hazmedemediniz. alkıslar sizi şaşırttı, demok ı d u z ! n . t a r a f t a n o'duğunuzu söylemenize rağmen sızi destekfonların arasında ben yokum!) arkadaşlannızı, hattâ sıze çok yakın olanlan bile yanınızdan uzaklaştırdı nız, siz t fcim bovun C g Ü"" f«m»« ; s e o n t l tasfiye ettiniz. Parti merkezidiyen birtakım kişilerle birlikte bir haline getirdiniz!. Sonra hırs bastı. solda tesekkü] edecek bir koaAma buna savın için kutsal beklemeğe basladmız). Bo zor eklevis beklevişti. çünkü bir taraftan tnönü'nün teveck o m e n i n ^ .' b e t m ıcmenin. onun sillesini yememenin çaresini anyordunuz diğer taraftan da kendi ikbalinize omuz verecek İnsan ve erur.lara gö7 kırpmak. onlara hos görünmek mecburiyetinde kalıvordunuz. Bu iki zit 1si bir arada yürütemediniz. asabınız bozuldu ve 12 Mart muhtırssıyle ümidinizin tam kınldıfh bir sırada lackaJasan asabınızla istifa karan verdin:z! Aslında tnönü rahat etti. parti kendlsine ra&men. kendisini ictemediği yerlere surükleyen bir hizbin hegemonyasmdan kurtuldu. Parti çok zarar görd ü an», sizin ipoteğiniz de sona erdi. Tabii bunlar benim özel düsünceİMİnjdir, gördüŞüm ve idrak ettifime göre verdiğim hühüküırJerdir, yanılmışsam aksini söyler, tutumunuzla da o «özleri **" ! J ^derek^benden o zaman bir tarziye alabilirsiniz. BUGÜN ve YARIN Haklı değilsiniz PaşamL CHP Genel Başkanı sayın tnönfl; flzerinde anlaşmaya vanlamayan, Anayasa'nın defisecek ll'inci maddesiyle Uçili olarak şunları söylüyorlar: «ll'inci madde için noktai nazanmızda haklı olduğumuzu zannediyDnıfc.».' . < • " > ••• . • »* . > KortuVa jnnhea>n"Snce kendi tnttrmmnuzu açtklatnak screğini dtlr'(iym'hz.""BVtrntâmumuz yüOneVn', Aııayas* • <left<?iklipine hiç değinmek istcmiyorduk. Ne var ki, Ankara'dan gelen birkaç Senatör ve Milletvekili arkadasa rastladık, bu konuya değinmemiz için israr ettiler. Biz, 9 Teramuz 1961 Anayasa'sının değişikliğine taraftar değiliz. Bu tutumumuzun rasyonel olmadan çok uzak, duygusal bir tutum olduğunu da biliyoruz. Ancak. şunu da biliyornı ve kabul edlyornz ki; U Mart. 27 Mayıs gibi bir müdahaledir. Ve de; siyasi, hukukî, moral yöndcn, 27 Alavı^, fibi veni bir Anayasa yapmaya da, mevcut Anayasayı defistirnıeye de yetkilidir. Simdi, sayın tnönü'rn neden «Noktai nazarlannda» nakb bulamadığımızı açıklavalım: Birincisi: hrr müdahalenin kendine özgâ bir mantiği vardır. Müdahalevi gerektiren nedenler, o müdahalenin mantıeını doğurur. Anayasa değişiklikleri ya da yeni bir Anayasa, müdahalenin bu mantiRinrian doear, o mantığı yansıtır. Bir Parlamento. müriahaleniıı meşnıiyetini kabul ettifi an. o'nun mantıjhnı doğru bulmus olur kabul etmis olur. Parlamento: 12 Mart miidahalesi sonucu çekilmek zorunda kalan hükümetin yerine atanan yeni hükümeti onaylamış, programına püven oyu vermisti. Yani, müdahalevi meşru bulmuş, o'nu onaylamıstır. Artık, o'nun petirdiği Anayasa değişikliğine karst çıkmak hukuki, aiyasi, moral olanağını, nedenlerini yitirmistir. Hem bir müdahalevi mesru kabnl etmek, hem de o'nun getirdiçi değisikliklere, su ya da bu ölçnde karşı durmak, bir çeliskidir. tutarsızlıktır. Bu nedenle «Noktai nazarınızda» haklı Cöriınmüyorsunuztkincisi; biitiin değişiklikleri kabul ediyorsunuz, tek takıldığınız nokta. ll'inci maddenin iki SÖZCÜRÜ. «sınıf kavfası».. Bu tutıımunuzun da kamu oyu vönünden. hiçbir biçimde ikna edici %orünmedirini belirtmeh zomndavız. l l i n c i maddede iki sözcük, «sınıf kavgası» sözcukleri yer almaz ise. demokratik sosyalist partilerin kurulamıyacağı endişesinde çürülüyorsunuz. Bizce, bu endisenizi haklı kılacak bir durum ıok!ur. Söyle ki: bn sözciikler, sizin de karşı çtktığınız ve afirliğımzı hissettirdİRİniz. 13 Mart öncesi anarşik olaylarda, kavram karsaşahğından yararlanan, hattâ bu kavram kareaşalı^ını yaratıp, bundan yararlanan belli bir akımı kesin biçimde yasaklayıp, bu tartısmalan. çekişmeleri sona erdirmek ihtiyacından doğmuştur. 13 Mart mfidahalesinin bugüne değin açıklanan mantığından hiçbir kuskuya %er verıniyrcek biçimde bu husus açık ve kesin biçimde anlaMİmı^iır Bilinen volu kapatılmak istenen. demokratik sosvalist partilerin kurulması değil. letal bir görüntö alttnda, illcgal •hilimsel sosyalista adına sanlan akımdır, partiîcrdir. Cçüncü«ü: sizin de bildijğiniz eibi paşam; bugün Batı'nın demokratik sosyalist partileriyle konservatif partileri arasında hiç bir fark kalmamıstır. Batı'nın demokratik sosyalist partileri artık sınıf kavgasi yapmıyorlar. sınıf iktidarlan değildirler. Aralarındaki fark idarelerindeki tutum. davranı; ve bir stil meselesidir. Kendilerini işçi sınıfının temsilcisi saymalan da, tarihi hâtıra eihi bir sey olmuştur Demokratik sosyalist partiler ile konservatif partilerin seçmen karsısındaki iddialan; Ben senden daha iyi plâııı uyjtulanm. kalkınman saflanm. millî çeliri VP refahı arttirınm. eeür dagılısmda adaleti sağlanm. «.osyal adalet ve sosyal tü ı enlİEi «aflarım. işsizliğe çare hulurum sibi konulardır. Demokratik snsvali»t partiler artık kurulu düzenin esas kesimlerinden biri olmuslardır. örne^in: Batı'nın en guçlü ve iktidar olmus ve olan iki partisini iilalım: Inçiliz Işçi Partisini ve Alman Sosyal Demokrat Partisini ki. hâlen iktidarda olan partidir. Alman Sosyal Demok rat Partisi. 1M.14 konzresinde kamulaştırma maddesinl programtndan çıkatmtstır. tngiliz tsçi Partisi çıkarüması münakaşası irindrdir. Niçin? Çünkü. demokratik sosyalist partilere e3re artık mülkiyet bir sorun değildir. Tani, mülkiyetiıı kime ait olduİM önemli değil. Onlara göre önemli olan, bu mülkiyetten doğan jrelirin adil biçimde dağilışıdır. Bnnu da vergiler yolu ile aağlamaktadırlar. Ba bakundan. CHP ve AP'ne imkin vereo Anayasa*mn bu değişikliklerden sonra demokratik bir sosyalist partiye Uurulma olanafiı \ermeyececi endisenizi paylasmak güç oluyor. Ayrıca, Anayasalara uygulama olanajı veren şey, Parlamentoların !:ompozisycınlarıdır. Parlamentoların düsünce seviyelerine pek çok şev bağlıdır. Bu nedenle seçim kanunlan. Anayasalar kadar önemlidir. Oişer vandan. bugân vatandas. hayatın her alanında emniyet ve eüven istiyor. istikrzr arıyor. altında ezildiği hayat pahalılığına bir çare bulunmasını arziıluyor. Dinamik bir ekonomik kalkınma Istivor. Bu teori tartısmalannı kanıkcamış açıkçası bıkmış sörünüjor. iikümetin ülke mizde haşhaş ekimini yasaklamasım, biliyorsımuz; Amerika pek olıunlu karşüadı. Sanki biz afyon üretmeyince, uyuşturucu madde düşkünü Amerikalı düştüğü bataktan kendini kurtaracak. insaru keyiflejıdirerek zehirleyen road delierîn tek «taynâği Türkiye'dir. Sanki Türkiyede afyon Uretildigl için eroinman doludur da, görmüyoruz biz. Diyeeeğitniz odur ki, sakat manrıktır bu. Probleme ekonomik ve politlk açıdan bafcmak yerine, bir efitim konusu olarak eğilmek gerekir. Bize göre, teknolojik alandaki hızlı ilerlemesl sonucu eriştigi aşın refah denizinde boğulmakta olan bir toplum vardır karşımızda. Bu toplum, «erdem» dedigimiz ve kisıyi vücelten bir takım değer ve davranışlara yan çizmektedir. Yani zenginliğini iyi yolda kullanamama şımanklığı içindedir. H Haşhaşsız olunca... çekten çok şeylerinden olan haltek ve belkl de en önemli bir bmızın üzülmekte yerden göğe noktada ATA'nın gerçeklerinden ,. iıakjfi vardır eJbet. Çiinkü, hedışan çıknusUr ki; bu. da devlet men kararla birlikte açıklanan radyolanndan, basmdan, miliî dolar yardımmın, onun yarasını irade temsilcilerinin beyanlannsarablleceğine ihtimal vermiyodan halka iletilmektedir. Millî rtız. Çok taraflı gelir getiren ba lradenin temsilcileri ve devlet yöneücilert ki; en gend dahi bitkinin yerine, köylünün neyle ATA'nın devrtnde dünyaya gözleuğraşagı karanlıktır. Üreticl köy rini açmış ve belkl de Ukokul sıliinün, tâ atalarından devraldıgı ralarındaki egitiminl Ulu öndeve haşhaş yetiştiriciliğine göre rin çizdiğl program dahilinde biçimlenen işletme düzeni ile bilgormüştür. O günkii teknikte gileri şimdi boşa çıkmıştır. Yebizden ileri olan ülkeler karşıniden deneyeceği ürünlerin issında, gerefc nüfus gerekse tekletme düzenini kurmak, görgüsünik bakımdan onlar kadar ileri nü kazanmak kolav olmivacakrır. degil ıdi ısek bile, kararlıhk, yaHaşhaşın süte dönmiyen taze pıcılık azminden üstun oMuğuyapraklanndan salata yapmakla muzu butün dunyaya Kabul ctişe baslayan halkımız, yağını, tirmış olup. dünya sıyasetinde küspesmı, yenne göre yakıtmı en önemli mevkıyi elınuzde buve katığını bu bıtkiden çıkarıp, lunduruyorduk Bunun ömegini sakızını da satıyorken, şimdi geATA'nın 10 uncu yıl nutkunda öa leceğın belirsizliği içinde avucubulmak mümkur.dür nu yalamaktadır. Hal böyle ıken, nalen gen kalDileğimiz, hükümetin bundan mış iilke. gelışmekto olan ülke, sonraki tutumu olarak dökme kalkınmakta olan ülke tâbırleri su cinsinden vardımla yetinmekullanılmakta olup, bunun da mesi ve köklü tedbirleri uygulaTürk Milleu üzerinde ns gibi etmaya koyarak, köylümüzün aşıkiler yapabilecegı diişünülecek nın tadının bozulmamasmı saglaolursa, SORD'nun eğitimle de masıdır. ilgılı oldugu görülür aiehmet ÖC\L tzmit TARTIŞMA fiın fiikemu mamnl, ran mamnl ve ham maddeleri bem ibrsç hem de ithal ediyor, keza gelismiş ülkelerde de ba durum »rnı olduğuna göre bhâm geri kalmış olmamızın nedenieri sh> ce nasıl izah edilebilir?» Bu SO ruya cevap vermekte bir hayll yorulan baba, şımdı kendi kendine şu suali soruyor: «Acaba Türk Milteti finrmde çeri kalmışlık tâbirinin ne sibi fcompleksler yaratacajı ilçilileri ne dereceye kadar düsöndürmektedir?» Türk Dil Kunımu: Asansor kelünesı yerine, iner çıkar tâbiri ile roeşgul oluncsya kadar. bu gibi devimlere daha İyi ifade şekli bulmakta gayreî edecek olursa, ATA'nın Iturmuş oldugu bu Kuruma dtlsen mıllî bir gorevi de verine getirmiş olacaktır. Türki.ve^nin çok eskı deınr!erden beri gelişmiş bir ülke oldugu tarihî eserleri ile apaçık meydandadır. belki bir tarıh kitabıra okumaya tnsan Imkân bulamaya bilir fakat, eserleri görmejmenin imkânı var mıdır? Demck ö ; Türkiye bundan 500 sene evvel de yapıcı ve ilerici tmiş, ftugün de öyle olmalıdır. Fîkret YORÜK ANKARA Bundan ötürü, eğer Amerika bazı bireylerinin aşağılaşmaya yönelişini ve doğrulardan sapma sıriı durdurmak istiyorsa, vapacağı iş, eğitime el atmak otmalıdır. Yoksa, bizim, oynanan oyunlan görmekten uzak efendimiain katıgma göz dikmek değil... Işte bu düşüncelerin ışığında diyoruz ki, afyon Oreten halkımız açısından olayın önemi, küçümsenecek ve unutulup, kapatılacak gibi değildir. 24 Temmuz tarthli Cumhuriyet'te, sayın Hikmet Çetinkayanm vazdıgı «Hashaşsız Tadı Olmaz Aşımızm» başlıkh yazı, vanlış karara köylümüzün verdiği acı karşılık olmuş • A M A yılından bugüne dek, l l l f f l n demokratik rejimi ta^ tur. •*• " " b i k etmekte olan ülkeHaşhaşm yasaklanması İle germiz muhakkak ki; muhtelif safhalarda gelişroeler kaydetmiş ve bu hamleleri Atatürk nıhuyla gerçekleştirmiştir. Yalnız bir KOTÜNCT * L Ba soruya hangi merci cevap verebilir Örneğin rneğln: tlkokulds okuyan bir 5'ind sınıf ulebesl, babasına şöyle bir sual yöneltıyor: «Baba proçramımızda olan derslerde geri kalmışlığın nedenlerinin izah şekli bizim ülkeıııizdekine pey uymuyor, çünkü bi O \ ı^ \Z luğumuz sonsuzdur. \^) 14.8.1971 Fındıkzade ' Ölüm ve Teşekkür 128.971 tarihinde GOlhane Askeri Tıp Akademisinde tedavisine gayret gösterilen ve butun ihtimama rağmea kalb krizinden ölen sevcül ejim. babamız Em. Lv. Bnb. (942/b.20> âcil yardunlarını esirgemeyeo hastane personeline. velatınd» her türlü maddl ve manevi yardımlarım esirgemejren mümtaz insan Harita Tüm. Gnl. Re« sit Aydıngün ve maiyetine. •. vimize bizzat gelen degerli nnıf arkadaslarına. ayrıca âcımızı paylasan akraba, dost ve yakınlarımıza sonsuz tesekkürlerimizi bildlririz. Eşi: Günsell Tnirul Çocuklaıı: Gflraj Tuğrnl, Turkay Tuğnıl, Koraj , Tuğnıl, Nuray Tnğrul Cumhuriyet 6964 Şirketimizin kurucu hissedarlarmdan, değerli İnsan Eczacı HASAN DERMAN 16.8.1971 Pazartesl günü vefat etmiştir. Cenazesi 17.8.1971 Salı günü Fatih camiinden öğle namazını müteakıp kaldınlarak Edimekapı Şehitliğindeki ebed! istirahatgâhına tevdi edilecektir. Ailesine ve yakınlanna ba§sağlığı dileriz. ŞABK MERKEZ ECZA DEPOSU LİMtTED ŞtRKETİ MORAN: 1483C9M VEFAT Bandırma eşrafından merhum Musa Efendi ve Melek Hanım'ın kızlan merhum Yahya Sezal Uzay'ın eşi merhum Adnan Uzay'ın ve Naime Akyol, Meliha Kocaogiu, Orhan Uzay'ın anneleri, Talıa ve Nuriye Uzay'ın, Kfizım Akyol'un, trfan Kocaoğlu'nun kayınvalideleri, Prof. Dr. Türkân ve Turhan Akyol'un büyCk anneleri, Dündar, Alev, Emre, Bike, Selçuk, Lâle, Meltem, Haluk, Nermin'in nineleri, Emıne özcaraç ve F e t . hiye Durmaz'ın anneleri; FETHİ TÜĞRUL'a HATİCE UZAY 16 Ağustos 1971 Pazartes) gflnfl Hakkın rahmetlne kavusmustur. Cenazesi 17 Ağustos 1971 Salı günü (bugün) ögle namazını mütaskip Şişli Camiinden kaldınlarak Zincırlikuyudaki aile kabristanına defnedilecektir. Mevlâ rahmet eyleye. AİLESİ YASEMÎN AYGÜN ile ÎSFENDİYAR GÖRAL Nişanlandılar t»t. . U/8/1911 (Cumhurlyet: 6958) TEŞEKKÜR | ı (Yeni Ajans: 2516 6959) Başsağlığı Şirketimiz kuruculanndan ve îdare Meclisi Oyemlz Sayın, Degerli biricik varlığımız Milll Eğittaı Bakanlığı Başmüfetti?! : ÖLÜM Merhum Mehmet Bey ve Merhume Fatma Hanımın oğullan, Merhume Eczacı Belkis Derman'ın eşi, Dr. Uğur Derman'ın babe» a, Gül Derman'ın kaympederi, Emre Derman'ın dedesi, Merhum Dr Abdülgaffar Savguç ve Dr. Mutahhar Hız'ın bacanaklan, Merhume Lamia Savguç, Dr. Vedia Hız, Dr. Güngör Savguç ve Candan özgen'in enisteleri, Muzaffer ve Emel Hanınoğlu'nun dünürler) SALİH SEÇKİN'İ 14 Ağustoı 1971 tarihinde kaybetmis bulunuyoruz. Muhterem ailesine ve yakınlanna başsağlığı dileriz. ŞAN İNŞAAT MALZEMESİ TtCARET VE SANATlt A. 9. (Aı Reklâm: 6968) t OSMAN ÜLKÜMEN'in vefata dolayıslyle Ayvalıktan cenazesinln nafcll nrasında Iny | metli yardımiarını esırgemiyen, cenaze törenlne katılan, çelenk 5 gönderen, gazete, mektup, telgraf, telefonla ve bizzat evlmtze • gelerek büyük acımızı paylaşan akraba dost ve tnerhumun ar • kadaşlan ve öğrencilerıne, ayrıca MilH Egitim Bakanlığı, Kültür • Bakanlığı, Kiska Komandlt Şirketi ve büttin öğretün Itunımları : mensuplanna candan teşekkür ederiz. i EŞİ VE COCUKLABI ] (Cumhuriyet: 6965Î • FikretiRinci. vefat ctmistir. Cenazesi 17 Ağustos Salı (bugün) öğle namazuu müteakip Fatih Camiinden almarak Edirnekapı Şehitliğine defnedil«> cektir. (Vasiyeti Ozerine çelenk gönderümemesi, arzu edenlerin Darulaceze Cemiyetine tebernıda bulunmalan rica olunur.) AİLESİ Ulâncıiüs: 4494) 6954 HASAN DERMAN ECZACI • KİMYAGEP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle