24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA DÖRT= :CüMHURİTET: 8 Haziran 1971 Tarih ve Gençlik Olel eşhiyası türemiş Bir sansın kuın tatlı profüine fon vaptım Aspendoa harabelerinl SADUN TANJU Bir oğTend grubu o gün, öiretmenlerinin nezaretinde A v F. pendoVu ziyaret edijordu. Hepsi de birbirinden neşeli >« hareketiiydi. Kendüerine bu harabeler konusunda \erilen '«rihi biljiji de pek dinliyor sayümazlardı. B SPENDOS'da bir öğrenci grobu ıle karşılaştım. Sen, şakrak. Başlannda şışman, jri lcyım bır ögretmen vardı. Elma yanaklı, gözlüklü bir kıxı giriş kapısının yanında yuksekçe bir yere çıkartmış, Aspendos'un tanhini anlattınyordu. Mıllet dalgada olduğu içm de, ıkide bir «yaklaşın, dinleyin!» diye, tatlı sert çıkışıp du ruyordu. Genç Juzlığın ve delıkanlılığın balı akıyordu çocuklardan. Mayıs sabahı da inadına guzel mı guzeldı. Kım dmler Aspendos"un tarıhıru! Bellı işte buralarda bınlerce yıl önce de ınsanlar yaşamış, bu anlılerde toplanır dunya ışlerini konuşurlarmıs, onlar da yaşamaktan hoslanırlarrmş.. Bılmem A kaç bin yıl sonta ınsanlar gelsmler de bızım eserlenmız kar şısında hayranlık duysunlar dıye bır kuşkuları olmanuş. Ken dilerine ne gerekliyse onlan yapmışlar. Bütün bunlar, onların bizi değil, kendileriru ne kadar sevdıklerini gösterir. TaN nh. gelecek çağian düsünerek değil, kendi çağuu vasayarak yapılır.. Benim küçük oğkım yaşında bir tatlı sanşın kızı Aspendos' un merdivenlerinden birine çıkardım ve tarihi onun profihne fon yaptım. Benım asıl saygım hayata ve yasadığım çağa«iır. Saklı güzellikler Hİ AYATIN olduğunu de daha Doğu'nun el guzellıklerle dolu turistik bir geziıyi anlıyorsunuz. değmeraış tabiatın dan Batıya doğru geldıkçe, ulkenın cennet kapılan açıüyor. Yolda arkadaşlanm vardı. Dur madan değişen ve nzaktan daha da çekıci gorünen manzaralar karşısında coşup: Canım, nerede var bu gvtellikler... diye ögünüyorlardı. Mersın'den Antalya'ya doğru giderken yol üstündeki motellerden bınnde oğle yemeği yemege nıyetlendık. Kapıda «Lokantamız kapalıdır» yazıyordu. Oysa ıçerde yemek yıyen ınsanlar vardı. Terastan bır genç seslendı: «Siz de girebüir6iniz.» Lokantamız kapalı vazıyor ama. Biz yemek yiyecektik. Buyurun, yemek var. Esrar sonradan çözüldıi. Akdenize ve güneşe karşı çok zevk li döşenmiç;, son derece sevımlı bır salonda, kusursuz bır servisle yemeklerimizi yerken. sahi'oi anlattı: «Bnrada ailecek çalışıyoruz. K*rım hesaplara bakıyor. pen lokanta ile meşgulüm, oğlum otel kıtmını yönetiyor. Biz An kara'dan geldik, orada da lokantam vardır. Uğraştık, didın(lik burayı meydana getirdik, U kat huzurumuz vok, kapatacağım.» Yapmayın canıtn dedım, böjle bir yer kapatılır mı? Kapatacağım, inanın. Bıktım artık. Simdi kapıda «Lokantamız kapalıdır» levhasını eördünüz va, aksamları onu kaldırıp «motelimiz kapalıdır» Irvhasını koyuyoruz. Geceleri kapılan kapayıp, içeri kimseyi almıyoruz. Baba oğui nöbetlese buravı bekliyoruz. Haraç isteyen kabadayılardan bıktık usandık: Yanı, kısacası , nıspeten tenha yerlerde turistik tesisler ku rulmaga başlandıkça, otel eşkivası da turemış Turizm ve eşkiyalık H. TLRİZM demek de bıraz eşkiyalıktır: Soyacaksın.. Hele bizdeki gibi turistik tesisler, biraz eğlenmek. E keyfetmek ıçın parayı gozdfen çıkarmış kisiler için birebırdır! Oysa yok artık boyle turıst dünyada. nesli kurudu. Bereket adarnlann parası bı zımkinm vanmda çok değerl) de farkmda değil'er. Yerli tunstler için ateş pahası sayılaa fıatlar, doîarla, sterlinle, markla odendı mi. vabancıva ucuz gelıyor. Ucuz ge'jyor ama. ıç turızmı canlandıracak tedbirlen almadınız m:. bırkaç yuz bin yabancıyla. kurulu tesislennizı bıle yasatamazsımz. Tunzmı besle^en asıl kan. ülkedeki kendi halkının vaşantısmdan gelır. Yabancı. tatil ;çın, dinlenmek için geldiği ülkenin hayatı ;çı ne. ınsanlarına kanşmahdır. Budeki geliîme ıse tersine. Canım tesister yapıyorlar ve oraları y&bancıl&ra Idralayıp, yerli halktan tecrit edilmis «turizm üsleri» meydana getiriyorlar. ıınM iiııııııııııııiMiıınıııııııınııııııııııııııııtnMMiııııııınmıııımııııı Yann: YABANCI TURİZM DİŞI BOND CEKMIŞ BESSİE AMA UBPSI Z BAŞISİI Bp OA GUMUS UAYALGTE ATLAYAH üssü Muoızez Tahsin BEHKANP l'IIIIIIHIMIIHIIIIHHIIIIIIIimitMM yoı SUBATLE f:Jk TİFFANY JONES ü4 TEŞEKKUR Menne ve bobrek ameliyatlarımı yaparak beni sıhhate kavu?tur«n çok sevdliün sayın hocam, İstanbul Çapa Tıp Fakultmi öjretırn üyeti Operator Ürolol Prof. Dr. 13 5>imdi ne yapaoafız Alberto; Banu soran sesim titrekti. Artık çocuk değilsin Seli. Oo altıstna firdin. tstikbalin hakkında karar verecck Taştasıru Sen tusıl istersen biz öyle yspacafız. Biıinı için senin saadetin her şeyin iisttindedir. Ancela'ya baktım. TfizS kanşıktı ama dudaUarı gülümsüyordu. Senin mutlu olmanı istiyoruz kızım. Gözlerimden akan iki damla yaşın afır ağır ranaklannu doğru kaydığını hissettim. Ben siıin yanınızda çok mesudtun. Sis benim anam ve babamsınız. Sen de birim öz kızımızsın. Ancak, görüyorsun ki senden de, bizden de kuvvetli bir sey senî kendine doğru çekiyor. O cazibeye kapılmamak elinde değil çocuğom. Hakkınız var. Benden kurretli tetirler »1tında bolunuyonım. tzülme Seli. Bu yabtncı beyle ben her jevi konufacağun. Ve ilkin ayn bir odada konuştutar. Neler konuştular. Sonradan, bizim yanımıza döndnkleri vakit, beyin sefaret kâtibi Mustafa Dikmen olduçur.u, Romaya bir av e n e l geldiklerini, benden büyük oUn oğlunnn adınıo Dofan, kınnınkinin Suna olduğunu öğrendim. Çocuklann ikisi de benimle o kadar ilgiler.mitlerd) ki onlarla hemen dost olduk 4i£?bilirim. AnneteYi Me^iyet t Hanıra ağirbaşlı, biraz mağrur tanrlı bir hanımdı ama onun da iyl kalbli olduğunu vakit vakit gözlerinin doluşundan ve Ancela'ya kar?ı çok tatlı bakışlanndan anlamıştun. Mustafa Bev Italyancayı oldukça Iri konuşuyordu. Anlaşılan karısı ve çocuklan benüz bu dili öğrenecek vakit bularHamışlar ki arada bir ona Tiirkçe sualler soruyortar, bey de onlara uzun uzun cevaplar veriyordu. O strada biz, doktor, karuı ve ben, birbirimize daha sikı baflarla örülmüş üç insan vakınlığıyla yflz yiize bakiTor, tnahzun gözlerle gülümsemeye çaliîiyorduk. He> pimiz çok heyecanlı idik. Ooğanla Suna beni hav. ranlıkla kanşık bir telâş ve endişe i\p seyredlvnrlar. benl bir kahraman olarak kabul ettiklerini hnllerivle belli ediyorlardj. Bu uzon ve heyecanlı konu$manın «onunda Ilberto ile Mustafa Bey şu karara vardıUr: Mustafa Bey, bugüne kadar (hmal edilmi; olaD araştırmalan gerek resmî kanaldan, jerekse tstanbuldalü dostları vasıtasiyle yaptırarak benim ailemi ve akrabalarırnı bulmaya çalışscak. U siire içinde bittabi benim yaşayışımda hiç bir değişiklik olmiyacak, sevgili dostlanmın yanında kalacafim. Şayet iyi bir sonuç alırsa, mesele vok. ben hemen ailemle görüşmek iizere Ancela NECATt GÜVENÇ'e Doç. Dr. Melik S » n , b*$a»i5UnJar Dr. Sedat TellUojlu ve Dr. Fevzi Macit. Dr. Nizamettin Yılmaz, Dr. Sinaji Hasan. Dr. Fıkret Hatipoğlu: Dr Yaman Tanıu'ya ve bütün hutshane personeli ile benl ziyarete celen kıjmetü arkada^lanma ve alâkasını eörduiu.^ stajyer Dr. Meritı» Mert'e rıkran ve tegekküni borc bilirimHAStM ÖGF Cumhuriyet 4S00 ile birlikte İstanbula gideceğim. Aksi halde, yani İstanbulda benim yakınım olan kimseleri bulmak kabil olamazsa, o zaman gelecek tatil aylarında ben Romaja, Mustafa Beylerin yanına misafir giderek Türkçeyi öğreneceğim. On seki» ya$ıma gelince de hayat yolumu çizecek, dilersem İtalyada katarak tahsilime devam edecefim, dilersem İstanbula gideceğim. Bu yıllarda da Me> ziyet Hanımla kocası benimle yakından ilfilenecekler. Hattâ. \akit vakit ben Romaya, onların yanına gideceğim gibi bazan Doğanla Suna da bize misafir gelecekler ve bu suretle bem dostluğumuzun, hem de iki taraflı dil öğrerunemizin daha çabuk ilerlemesi sağlanacaktı. Bu plân hepimizi memnun ctmişti. Onlar, bir vatandaşa yardım edeceklerinden ve İtalyada iyi dostlar edindiklerinden sevinç duyuyorlardı, biz de hemen birbirünizden ayrümıyacağuıuzdan.. Mustafa Bey ailesine akşama kadar gölleri gezdirdik, hattâ Ooktor büyük arabasinı garajdan çıkartarak bizi tsviçreye, Logano'ya geçir> di. Ak?am ycmcğini orada bir lokantada yedik. Avrılmadan evvel Mustafa Bey bana ?u ıSzleri söyledi: Kızım, sayet seni buraıla bedbaht ve cavallı bir Türk cocuğu durumunda bulsaydım,' inan bana, r.e yapar japar seni hemen yanımıza alırdım. Fakat bizim aramızda bugünlerini her hakımdan arayacağını ve Doktorla kansından uzaklaşmanın senin için öz anan \T babandan ayrılmak kadar üzücü olacağını anladığım içindir ki seni bu saadet >uvasında bırakıp Romaya dönüyorum. Sjunu iyi bil ki sen talinsizlik içinde çok talihli bir kızmışsın. Büyük felâketindea sonra öyle insanların arasına düşmüşsün ki onlar seni benimseyip sevmişler ve sar.a öksüzlü* pünü, kimscsizliğini bir saniye hatırlatmamışlar. Bu, gerçekten büyük bir şans olmus. Bu sebepten Allaha sükretmeli ve mesut vuvanda rahat yaşamaya devam etmelisin. Ben sana söz verdim, seninle meşgul olacağım U roüthiş kazaya ait bütün tafsilâtı Doktordan aldım. Bu işte onların çok iyi niyetle hareket etmiş olduklarından zerre kadar şüphe etmiyonım. Suç varsa o da resmî çevrelerde olmuş. Ancak, dediğim gibi, sen o kadar rahat bir ömür sürmüşsun ki bundan dolayı üzüimüyorum bile. İkinci. üçüncü derecede akraboların seni arayıp sormamışlar. Belki yle kimseler yoktur. Her ne hal ise, bu isi ben elime aldım ve ihmal etmiyeceğim ço» cuğum. Sonradan karar verecek vine seıısin. Şimdilik, gelecek haftaya kadar sana veda ediyorum. Pazar sabahı yine görüşeceğiz. Son dakikada Suna birdenbire bana döndu, kollannı hoynuma doladı, yanaklarundan öptü. Ben de onu nptüm. İçime bir kardeş bulmuşum rihi tatlı bir sıcaklık doldu, gözlerim yaşardı. (Arkao var) TEŞEKKUR Geçirdığım ruhi huzursuzluîu dost ellenyle , ıjcce sunduz demeden tedavı ederek bana yasamı (ücumü venideo kazandıran Sjytn Psıkijatr MEMDÜH EREN GARTH ile ailesine ve yardımcm kuçuk Ayse'ye ftlenen tesekJrtjru bir borç bilirim. L\MjA ÇETİNER • • • • • •• > • • • • • • • • • • • » • • • • • > •• • • • • • • • • • • • Curnhunyet 48(H O O» I O R j Tarık Z. Kırhakan tleıi. Sac »e (töhrevi Hast» t uJUan Cad Mütebasann IstıklaJ t Karmakkapı No: II t M 10 n * tstanbul Ticaret Odasmdan Denizcüık Bankası T.A.O. tarafından Kuzey Afrika Limanlanna 5.5.1971 tarihinden itibaren KADEŞ gemisi tahsıs edilmis bulunmaktadır. KADES gemisinin önümüzdeki ilk seferi 16 HAZİRAN 1971 tarihinde vapılacak ür. thracatçılarımıza önemle du yurulur. (Basuı: 15832» • 4«)2 S • t •^••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••ııı 88 «Bunu Pazartesı sabahı bin getırmış olacak bize Kirn olduğurıu söyleyin.» nım . Sizin bahsettiğiniz başka bır saat olacak.. Elıruzdekıni üç ay önce almışüm...» Jackie başnu ıkı tarafa sallayarak adamm gözlerine baktı: »Hayır.» Adam susuyordu. Parasuıı almıştı ya .. Bu kendisine yeterdi de srtardı bıle Israr etmek ışi ne gelmezdi tabıi... Jackie dayattı «Istedıtınız Kirk aolan ver dık sıze . Mükemmel bır tş vap tmız Yandan tazla kâr ettigınıze şüphe yok... Kimden aldıgınızı söylemekle bir $ev kaybet» mezsiniz...» «Mümkün olsaydı slze yar dım için elimden geleni yapardım.. » «Polısie mı ttonuşmay: ter ııh edıyorsunuz yoksa?.» üfak tefek adamın nıvarlaK suratı eerildi birdenbire: «Meseleyi polise duyuracak durumda olsaydınız bana kuk dolan ödemeğe lüzzum görmezdı niz nerhalde?. Siz de kanur maddelerine başvunnaksızın ha) letmek tstıyorsunuz olayı yanıl truyorsam.. » «Belki?..» «öyle tse?..» «Övlesi tnöylesi yok.. özeı oir mesele bu...» «Ona bakarsanız bUtiln me seleler bir dereceye kadar özeldır... Bilhassa buşünkü ortamda.. Ktmse kalkıp kendl kisise) meselelerlnl sağda solda anlat mak hevesiae kapılmaz zanneder sem . » Biz bir saat anyordulE... Aradığımız saatle birlikte bir de u kalâ bulmuştuk. Jackie'ye don iüm: «Anlat suna tşln tçyüzüntl..» O. &Jnp e6zl«rle bana baktı «onra adama döndü. Ben konu$tum: «yamlıyorsunuz KUÇÜİI na OLUM CIKMAZI Yazan L BLOCK «Cumartesı şecesı çok samımî bır toplantıya gıtmıştık. Gızll ve saınımi . Saatımi orada çaldılaı . Şımclj anlıyorsunuz değil mı?.. Hırsız toplantıva K a tılanlardan bin olacak O\?a tıepsı rte arkada«ımi2dı Gerçe ğı keşfetmek ıçm tsrat ediiimı zın sebebı bu » Adamm cevabı on oeceden ı oaret oldu: Ya?.> Bu defs Jaclne de aravs sır di: «Bunun ıçın poiısı sanştu mak ıstemıyoru? ıçte » «Anhyorum » «Merakımızın sebebını taR dır edersıniz . Guven duysulan mızla oynavan bu arkadas Kirr acaba?..» ütak tefek adam ıçını çekmıç ti: nSıze yardımcj oimayı çol> ısterdim...» «S*dece D1r ısım Kâîı » «Veterlı olmasa gerek Ste bır ısıtn verdiğırm larzedin Bakalırn adamın dofru ısmı bu mu?...» «Ismın saüıbım de oıraz t? rif edersenız . » «Târif . Neye varar . Ada mın bırt bu saatı calmış ola^ı lir .. Çalınan saat bu mu haks iım?.. Hem çalan adarn KpniiT •DI getınp satfı burava Baskp bıri vasıtası ile de vapmıs olahı lır pekalâ . » Jackie önce fdama baktı snn ra da saatı bana uzattı Bıiesımf taktun. Yeru kayış hiç de ho«.u ma gitmemıştl Eskı kavışın bır kenarda durup durmadısım soı dum. Bir silre cevap vermek" zin övlece durdtı Bır vandan ris tebesaiim edlyordu... Eğlenır £• bı bır ta\m vardı Jackie teicrar araya gırdı: «Satıcmın tsmını bize söylemez. tânfın: de yapmazsanız Oasha oın gelıp sıze aynı suaüen soracaktır Bu başks 01nnın oızım gıbı nazık davranma\ arağından da emın olabılırsınız » ^ «Boylesıne se%nmlı on ç ı ^ ten DU derece Korkunç bıı tet)cüı beRlenıezdırn dofrusu ya » aBazı defs rertdıtlerle gerçeKIeı arasınaa sıiu bır ılişid varclır » rartiîşrnamız on Deş daKlsa Ka dar surdu Jackie dızsmlen cle Umış aunımu (Oar* edıyorou. Ben de arasırs aklıma «elenleri snvlevereK arava eırmekJe ve'înıvoraurn lacSie sınırlerıu gıbı oıınaöa Da.[amıst) IKıae oır elının tersıyle audakisnnı >ıvaziıy<ırau. Goziennap de naiıı nu vajanna pevdanidnmıstı Bunu tarKedînce nerıle Kaışı luvluğurr KizgıniiR Dilshinür artt) Şunu gırtlagından vakaıayıp şoyle bır sarssarn dıvorduro uerdı sendi me Sonra Dunun taydasız DÎI ş e j olacağını duşunprek vazaeçtlm Fakat asabımdnkı getKinlıH aevanj ettıvordu Cehtmden nn on dolarlıü çıKararaK t^zgârıır ıı«tü ne bıraKtım Berıki Snr* parava arKasir.dan da oanB naktı «Ait taralı bıı ısım ıstıyo m? hır ae tanl OP dolar» nar şı değpr » «P»kı sövledığırm farzpdın» Ya KataOan starsam? « «TeKraı celn bu dels da sızı sebertınm . » «Sahlden yapar rmsınız? .» « U d a ı e s l kolav Bu sl•ın eüruzae. (Arkaaı var) Merkezı \ew York'ta oUn »e Ametıka'dakı TurkJeı tarafından Isurutıııus en ou>uk l'ıırızm Anonım Sırkeü: A M ER İ K A G EZ İLE R İ 1 ü R AMCO Inlernııtıonal Corporalion iiHkul fıvaı ve mukcmmel turlan üe Amerıka feapüaruu Hzler» ^çrıııs Du!untı\on ObV I t l H.AKl.AKlVLt ISTANBUt ' NEW VORR / ISTANBUt ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜN TEMİNATI GÖKLERDEDİR TÜRK HAVA KUVVETLEFINİ BÜÇUNOİRME FaKFI CIIUS IIOMS 4.000 TL. 12 8 l'S m71 C'l ?unluk> Amenk» ıçı rurları ayn ücreUedıı tSTANBt'l ruKAVt'O Cuıntyrıvei Caddesı Nu: 18 . TaksUD TelPton 4» 41 72 UlC.tK Ml'KMAM VH!I KRİ I t'I 1 Tt !?rıııı Lnrir)p=ı Nu J3/12A Fel. 1 1 T r 7 8 » Hurda Malzeme Satışı İlânı Bnrsa Elektrik Işletmesi Müdürlüğünden Aşağıda 10 kalem halinde vazüı bulunan, cinsı, mıktarı, m u h a m m e n kıjtneti v e geçici teminatı hizdlaıında gösterilen hurda malzemeler 4768 sayıh kanuna göre düzenlenen Alun Satım yönetmeliği g e reğince Açık Artırma u s u l ü y i e s a t ı l s c a k ü r . thale 17/Haziran/1971 Persembe g ü n ü saat 15 00 de t=Ietmemizin Bursadaki binasında komisyon bueurunda yapüacaktır. B u hurda satışma ait şartname ve ihale dosyasi isletmemizde görülebilir. Muhammen Fiatı T L . Tutarı TL. .80 12.2.20 120.000. 132.000. 11.000 6K0. 192. 39. ?.ÜOÜ. 3 225. 1 125. 4.000. 'Basın: B Gccici teminatı Hurda malceme cinsi Miktan İsianbul jandarma Sat. Al. Kom. Baskanlığandan: Janriarma birlikleri ihtnacı icin kapalı zarfla 13 700.0onı ucmılronvedivuzbın adet parka ve saya ıcın kspsül ve (7?5 000ı veciıvüzvırmıbesbin çift saraç 1 raotıvpsı Vsnstalı tcsrjsü! satınahnacaktır. Muhp.mmen berlplı (147 250ı vü?kırkyedibinikiyüzpllı lira olup pecici temınat, (8613> sekizbinaltiyüzonöç !ıra«iır. thalesı ?3 Hfziran 1971 Carşamba sünü saat 11.00 de Demirkamdakı komisvonda vanılacaktır. Teklif mektıiDİannın ıbale saatinden bir saat evvel Komisvnnda bulunması şarttır. Postadakj gecikmeler kabul edılme?. Evsat VP şartname^ı İstanbul; Ankara J. Sat. Al. Kom Bşk. hklannda ve İzmir Ege J. Dz. Bolge K. lığında coruİPbılır. (Basm: 14228'4794> TL. Hurda demir fHer b o y ve cinstckılerle t 150000 Kg davlumbazlar da dahıldir) 11000 Kf. Hurda bakır tel Hurda yeraltı kablosu 5000 Kg. Hurda a k ü k u t u s u Eski oto dış lâstiği Eski o t o ıç lâstiği Hurda o t o parçalan Hurda pirtnç v e sarı Alüminytun parçalar Kulçe kurşun 400 Kg. 32 Ad 39 Ad. 2000 Kg. 430 Kg 150 Kg 1000 Kg. 7.250.7.850.825.45.14.5ü 6.1. 1.4. 1.50 3.150.242.85.300.8*1 13975» 4803 7.50 7.50
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle