26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA IKÎi :CUMHURÎYET: :3 Nisan 1971 Mart muhtırasından re hele kabinenin kurulmasından sonra «reform» sözcüğü hemen biitün gazetelerde o kadar çok geçti ki, insan, elinde olmıyarak, reform. ların neyi değistirtnesi ferektiği sortısunu, kendi kendine yöneltiyor. Bu satırlar yazıldığı sırada heniiz hükümet programı hazır. lanmamıs olduğu için, hükümetin hangi re. formları oncelikle ve nasıl ele alacajını ve bnnları hangi yolla serçeklestirmevi düsün. düjünü biimivoruz. Ru konunun hnkuksal VR teknik yönleri üzerinde, kısmet olarsa, ayrı bir incelerae yapmak nivetindeviz. Simdilik bilimsel ve teknik dejil. ampirik olarak, ya. ni kendi çözlem ve izlenimlerimize dayana. rak, bazı noktalan gözönüne koymakla yeti. necejiz. Bnnu vaparken yakında Varlık Yayınlan arasında çıkacak olan «Milli Mücade. le Anıları» kitabımızın son bölümünden ya. rarlanacagız. Çetin Altan'ın esprili deyimiyle, hıı yastan sonra. «kendi kendimizden kopya çekeceçiz», Türkive'de «reform» dan sözedildikçe, az çok gözlem yapma yetenejine sahip olduğum son 5055 yıldan berı memleketimizde nelerin deiHsip, nelerin değişmedifci gözümün önüne gelir. Ord. Prof. Dr. H. V. Velidedeoğlu bir de, yine benim görebildifim kadariyle, yarım yüzyıldır degişmemis olan durumları eözönüne koyalım: (î) ÎIĞINLARIN GENEL l'AŞAMI DEGİSMEMİSTİR : Çok küçük yasımdan beri pek az yeri müstesna olarak Anadolu. muzun dört bir ucunu, Doçudakiler de içinde olmak üzere, hemen bütün ormanlarını gezmis; Anadoln köylerinde, kimi zaman haftalarca yatıp kalkmış; harmanlarda keçi kılından vapılmıs kara bir çulun üslünde vıldız. Iara baka baka eecelemis; Anadolu hanlarında. va da köv evlerinin damlarında konaklamıs bir insan olarak, Türkiye'nin altyapısındaki insanını, halk vıâınlarını. onların günlük yasantısını ve ekonomik durumunu azcok vakından bilirim. 0 Gerek eski, eerek veni eezi ve temaslarımda hep förmekteyim ki, köy ve kasabalarda yığmlar değismemistir. Halk yine aynı halk, çiyim yine aynı sivim, zihnivet yine avnı zihnivet, kadın yine avnı tutsak kadın olmakta devam edivor. «Cobanlann bile transistörlü el radvosu kullanması» hiç bir seyi deSistirmemis. Onlar omuzlarında vine aynı kece abayı tasıvor ve kanun vasaklarına raSmen ormanlarda vine aynı keçileri dolaştırıyor. • Çok az sayıdaki kimi böleeler müstesna olmak üzere insan benizleri yine az besin almıs aynı soluk benizler. Çfinkü köyün sosyal yapısında bir dejisiklik, iiretici vıSınlann genel iktisadî rasaraında sb'ze görünür bir vükselme yok. Köy evlerinin sıvasız kerpiç dovarları hâlâ yarım yüzyıl önce oldufu Rİbi, damça damga tezek taşıyor. Bn tezeklerle ısınmağa, yemek pisirmeve çalısan halk yıîınları ba ülkede büvük bir coijunluktnr. Ve ba yıfınlar asalak deSil, bizira sömürdüğümiiz iiretici yıfınlardır. # Büvük kentierin söhpŞindeki sınırlı bayındırlık ve konforun binde biri bile henüz köve eitmemistir. Buna karsılık, köy yoksnllu^unun tümü. hüviik kentierin vöresini sarmıstır. Dar gelirli kent insanları da. voksulluk ^Ü7İinrtpn. birer hirpr bu köv «efaletinın barınnk höisplerine ta«ınmak zornnda kalıvor ve ho^]e^e ?öhekteki sefahetin vöresini, halka halka büyüyen sefalet çemberi kusatıyor. 0 Eli is tutan vatandas yı^ınları yabancı ülkelere akın ediyor ve pek çoğu da bu akına katılmak için can atıyor. Bu durum karsısında politikacılar bir an önce ve büvük bir hızla altyapı reformuna baslamalıdırlar. «Biz imtiyazlılar» boğazlarımızdan geçen her Iokmanın bu altyapının emeğinden geldi£ini, onun ürünü olduğuna bir an bile unutmamalıyız. (2) FIRSAT EStTLlGt Kl'RULMAMIŞ. TIR : Tlkemizde filizlenen kücük dehâlar, çölde kalmıs ciçekler çibi pek cabuk kurumakta. buna karsılık. devedikenleri veya ayrık otları eibi davanıklı varlıklar, yasamla. rım dilediklerı snbi sürdürmektedirler. Bir yarım vüzyıl önceki. bir de simdiki vıÇınla. rın sosyal, kültiirel ve iktisadî hakımdan deSismemis çehresine bakıvorum da. kendi kendime : «Eğer bu memlckette fırsat esıtlıği sağlanıp, vakitsiz kuruyan küçük cevherler ülkenin yönetiminde yer alabiNelerdi, memleketimiz simdive dek hiç değilse (dunkü ço. banlanmız veya >:ütçiilerimiz) diye zaman zaman böbürlendiğimiz Balknn ülkelerı kadar ileri olurtfuk> divorum. Bir vandan Köy Enstitölerini ve Halkevlerini kapatıp bövle cevherlerin yetismesini ençelleyenler ve öte yandan Knr'an knrslan adı altında Arapça ezbercilik ve Şeriatçılıkla Türk dimaglarını çürfitüp körlestirenler «millivptçi», «vatan dostu» olnyor da, bu evlemlere karşı çıkanlar «kıpkızıl vatan hainliâi» dam^asıyle dam. galanıvor. Bu^ün nasıl bir ortamda vaşadığımızı vann siz kıyas edin ! Bu düzende seçkin insan, ülkücü insan barınamıvor; bartnsa da Türldye'nin yönetiminde etkili olamıyor. Çün. kü bu diizen bir «ülkü düzeni» deSil, bir «çıkar düzeni» dir. Iste reform yapmak isteyen. lerin en basta de^istirmesi çereken de budur. (3) tKTİSADt BAKIMDAN DISA B A G L I . LIK DEĞtSMEMtSTtR : Ulusal Knrtulus Sa. vasının kazanılmasi sonucunda Lozan'da ka • pitülasyonları kaldırarak iktisadî bakımdan tam hafımsızlığa kavnsmuş, yüzyıllardan be. ri boynumuzda tasıdıiımız bu tutsaklık zinci. rini kırmıstık. lktisatça özgür olmustuk. Bu. EÜn hu özçürlükten elimizde ne kadarının kaldığını sorabilir miyiz? Empervalist sömürücüleri vatanımızdan REFORMLARLA NE DEGIŞECEK w« Değişenier # tnsaflı olmak için önce degişenlerden baslavalım: Nüfusumuz, Ulusal Kurtulus Savaşının başlangıcında 10 milvon bile degildi. Bugün 36 milyondur. Hemen hemen dört misU artmışız. 0 Okuryazar oranı %10 veya 15'ten. en ivimser degerleme ve istatistiklere göre '.35 40'a çıkmıstır. Sa halde nüfnsa oranla deği. sen pek bir sey yok. # Çesitli yasaiarla. çalışanlara sosyal ve kadına hukuksal bazı yetki ve haklar tanımışız. Derinlemesine islemivor. • Memleketi çelik ajlarla örmüs. makinelerini dışandan getirdiğimiz fabrikalarla bezemisiz. • Ekonomlmizde elll yıl oneesine oranla bir gelişme var: Kurtulus Savasındaki ilk bütçemiz 80 milyon lira iken, simdi bu bütçe 30 milvarı aştı. • Toprak veva bozak so«e yollar yerine asfalt vollar vapmısız. Tren, otobüs, kamyon, otomobil ve nçaklar ynrdnn her kösesini bir. birine baSlıvor. Eskiden bir avda gidilen yere simdi birkaç saattc varıyoruz. O Buvük kentlenmizde en lüks apartman. lar, 15 20 katlı is hanları ve Oteller. lüks eğlence yerleri, büyük ticarethaneler, genis montai sanavii meydana getirivoruz. # Anadoln'da barajlar vapıvnrnz. Kövlere elektrik vermeâe basiadık. Elektrik üretimi, eskisine oranlanamıvacak ölçüde artmıs. 0 tstanbul Boğazı üzerine köprü yapıvoru7. Artık Asva'Hnn Avrupa'ya araçla veya yün'iverek eecebilereei* tste deiHsenlerden benim ilk bakışta şörebildiğim seyler bunlar. sfıröp çıkarmiitık. Acaba bntrSn ne dnrnmdayız? 1930'larda borçlarımız bitmışti. Acaba şimdi yabancılara kaç milyar borcumuz var ve buno kaç kusakta ödeyeceğiz? Eski «Düyunu Umumiye» basımıza ne felâketler açmıştı? Simdiki «Konsorsiyum» un ve uzun ve kısa vadeli borclarımızın basımıza neler açacafeını, yakın geçmisin aynasında hiç gören var mı? Biz en önemli endüstri bölümlerimizi yabancı ortaklıklanna borçlu oldukça; savas endüstrimizi milletçe kuramadıkta; bütün doğal zençinlik kaynaklarımızı bilimsel bir teknikle kendimiz isletmedikçe; servetimizi dısanya akıtan montaj ve ilâç sanayiini ger. çek sanaviden savdıkca. ve bunlan bir yolu. na koymadıkça, Türkiye'nin iktisadî çörünümünün palyatif vama onarımlarıyle defismesine olanak voktur. G) KOMÜNtZM SANTAJ1 DEGİSMEMİSTtR: Bu eercekleri a'ık açık sövlevenlpri. eskiden oldueu eihi. simdi de hemen «komünistlik» ile sucluvorlar. Geçen eün, geçmisinde azçok sairlik de bulunan bir vazar. ilerlemis vasından olsun hicap etmeden hizim için «asırı «olcu profesör» devimini kullanıyordu. «Komünist» dese hemen mahkemeye vereceîimi hildiâi icin. avnı anlama gelen yukarı «özcüklerin sinerine kaçıvordu. Komünistlik tehdidini öne sürerek kendi rahat yasamlarını korumak için Türk halkına bu<;ünkü voksulluk ve voksunlugu reva eörenler sıı kadarcıîını olsun düsiinemivorlar ki, bir ülkede halkın »nTO'inin vitirmekten korkacatı bir dünvalıfı voksa o ülke sosva) bakımdan hasta demektir ve komünizm asıl bövie ülkelerde yeserir ve verlesir. Kızıl Çin1 in, falrir Asva ve Afrika. hatta kimi Gfinev Amerika ülkelerinin durumlan eözlerimizin önündedir. E*er komiinizm hir tehlike ise. bu tehlike şeriatçılıkla. mukaddesatcılıkla. tez. vir, iftira ve polis zulmü ile uzun süre önle. nemez. Bu. ancak üretici halk vıgınlannın emeginin tam hakkını onun eline eeçirmekle; toprak ağalıgına, aracılıga, tefeciliğe son vermekle: büyük üretim araçlannı tıpkı demirvollarımı? glbi, ormanlarımız eibi devletleştirmekle: kı^acası. lflfil Anayasasını kendi gerçek amacının do5rultu«unda uygulayıp so«va! hukuk devletinı kıırmakla önlenebilir Bonların terrpklestirilmesini istemek «Moskof usaklıîı». «Mao hayranlıSı» defeil. tastamam Atatürkçülüktür, halkçılıktır ve milliyetçiliktir. Komandoların amacı? Bayan Saffet Rıza Alpar kimdir? Kimi insan iyi bir is vaparak ün sahibi olnr, kimi insan da kö'tü bir is yaparak adını duyurur. En seveili arkadasını on sekiz yerinden bıçaklıyan adamı ertesi çün çazeteler bütün mem. lekete tanıtırlar. Kanser arastırmalarına önemli katkılarda bnlunan kimsenin fotoeraflan da ba«ında vavınlanır. Bizler hem nzav bilrini Von Braun'o tanırız. hem de Sharon Tate'ın kaatili Manson'u . Bayan Saffet Rıza Alpar da Kimva Fakültesi Dekanıdır Ne yazık ki. hilim araştırmaları nedenivle adını duvuramamı§tır, ama Atatnrk'ün re^imlerini vırttıSi icin hir eünde meshnr oluvermistir. tstanbul Üniversitpsindp hövie bir kimsenin Dekanlık koltuîunda oturması acıklı. elestirmeye deÇer. mimlen. meye lâvık bir durumdur. Ancak Bavan Saffet'in marifeti hu kadarla kalmıvor. Atatürk'ün resimlerini vırtmaktan «abıkalı bn hanım, komandnlarla isbirliiH irînrte fnkfilfpvi vönetmektedir. Komanrtnlar valnız Bavan Saffetie isbirli*i He*il. avnı 7amanda polisle dirsek teması irindedirler. Son riinlerdp komandnların evlem. Ipri nldukra vojunlasnııstır. Karsılannda hic kimse voktnr Devrimci eeneler. 12 Mart Muhtırasmdan sonra tahrik tn7ak!arına kanılmamak eihi akıitıca bir hpklevis icinflpdirler. FasM komandolar ise üniversitede sık sık olav nkarmak ve ortalıfı birbirine katmak taktigi irinde çırpınıyorlar. Bn eavrpfin amacı açıktır : Komandolar: Dpmirel pitti. deŞispn hir sev voV. dpm»k M suç Demirel vönptiminde degilmis. dedirtmek icin cahalıvorlar. Bunnn icin surasını bnrasını hasıvorlar, vakıp nkıvorlar. Olav cıkartmak icin ellerinden fe'eni ardlanna kovmnvorlar. Zaten komandoların kurulusn da Demirel vönetiminin hir hnInsudur. TniversitPlerde devrimei akımlar felistikce, crix1i ha. fiye kafasıvla düsünenler. bir care aradılar. ve dediler ki : Mademki sol akımlar eelisiyor. bunlann karsısın» bir vurucu kuvvpt çıkaralım. polisle desteklivelim. vıldırma poüHkasına ririselim. bövlece hiç olmazsa dengeyi saglanz. Eski bir taktiktir bn... Devrimei 5*renciler. hfitfin fakülte vt rurtinrdı» «ecimieri kazanıvorlar. kitlevi temsil edivor, peslerinden süriiklüvorlardı. Devrimei fi*rencilerin öniversite konosundaki kararlan hlnleree kisiiik 5*renci fornmlarında alınıvordu. Komandolar \%t Morrisoncu iktidann isteklerini yerine getirmeye yönelmişlerdi Bu istek suvdn: Sık sık çatısma ve kavga çıkarmak. sllâhlı mücarîeleyl ön plâna almak. üniversitede olanbitenleri bir avuc sagcı ve solcunun tepismesi olarak propaganda etmek olanaklarını iktidar için varatmak... Gercekten komandolar ırerekli ve elverlsll verlerde hiienm edivorlar. devrimei öjrenriler bunlara karsılık vermek zornnda kalınca. ertesi sabah iktidar eazetelerine baslık cıkıvordu : Dün üniversitede saSrı ve snlcu eenc'er çatıstılar Devrimei eeneler. polis himavesindeki komamiolara karsı kendilerini korumak icin silâhlanmak zornnda kaldılar. Bu savnnma eüdüsü de Demirel vSnetimınce istismar edildi. Komandolann polis elivle silâhlandınldıiım Morrisoncn yönetim pek âlâ hilivordu. Ama devrimei öîrencilerin odalarında bnlnnan postallar. parkalar ve «vasak kitaplar» hile leisleri Rakanı meshur Menteseoğlu tarafından silâh olarak tadat edilmeye ve radvoda okntnimava haslandı. Komandolar iste bövle hir amar Için Morrisoncn vönetimin Tİzli ellerince piyasaya sürülmüslerdir. Şimdi de aldıkları emir sudur: Olav çıkartın ki. Dpmirp! vnnptimi tpmize çıksın ' tste Kimva Fakültesi Dekanı Bavan Saffet, Atatürk'ün re. simlerini vırttıktan sonra hu knmandolarla açıktan isbirlijine çirmistir. Fakültevi bu komandolara emanet etmistir. Oevrimci öirenciler olav cıkmaması icin durum:» müdahale etmekten kaCinmaktadırlar. Fakülte komandoların iseali altındadır. Bunlar bir dizi tedhis ve tecavüz hareketini sürdürmektedirler. Öîren. cilere ve asistanlara yapmadıklan yoktur. En sonunda Fakültenin kapatılmasına kadar eiden kanlı olavlar varatmıslardır. Yeni hükümet, üniversite sorunnnn çözümlemek istivorsa. 5nce geçmiş iktidann paralı mii'«l"iirına «rlur» Hpmplıdir SOMIC • > una karsılık ülkede düsünce * * nü bo£mak. «solcu» denilen aydınları, öSretmenleri, Atatürkçü senclifi. kendi çıka. rının ne yanda olduğunu henüz bilmeyen ca. hil halka kestirmeyi planlamak komünist ih. tilâlin ön hazırlı^ını yapmaktan baska bir şey degildir. Külâhımızı önümüze koymalı, ferçek re. formlar eelmesini istemeli, eğer gelirse, bnnlan milletçe desteklemeliyiz. UNE UNDEN Taıih tekerrür ediyor Dünva kuruldu kurulah ve insanın bu dünyada belirdiği günden bugüne, aşk, kin, sevgi, ihanet, hasislik, cömertlik gibi insana hâs özellikler insanla beraber, onun kültürüne göre şekil Blarak dftima yasariı. La Bruyere'in karakterleri inceliyen kitabı, onun için hşr zaman taze ve yeni, aşkı, kini, kahramanlıjı îfade eden klâsik kitaplar, yani Racine'ler, Corneille'ler, Shakespeare'ler, Hamifler. onun için yüzyıllar geçse ve dilleri eskise yine taze olarak ayakta dururlar. Çünkü onlar insanlarda devirlerin değişmesine rağmen deeişmiyen özellikleri kaleme almışlar, bu değişmez özelliklere piyeslerde. romanlarda yer vermişlerdir. Halbuki hayatın bu teessürî. yani «affectif» tarafına önem vermiyerek bilgri üzerinde duranların eserleri eskir, daima ilerleven bilim ve teknik insana eskiyi unutturur. llmi simya ile bugünkü kimva ajni şey değildir. Hattâ Copernic ile bugünkü uzay araştırmaları arasında da büyük farklar vardır. Bu uzun çirişi (tarih bir tekerrürden ibarettir) sözünün doğruluğuııu ispat için yazdım . Tarih tnaalesef tekerrür eder, çünkü insanlarda affectif duyjjular sabit kaldığından tarihin tekerrür ctmemesi için kültürün, bilginin, tecrübenin daima ileri gitmesi lâzım fPİir. Meselâ Demirel. bilgi ve tecrübede Menderesten ileri pdeme•liği için tarih tekerrür eder gibi oldu. Eğer 1960 devrimini yaratan sebeplerin toplumdaki etkilerini kavramış olsaydı, reformların karşısına çıkmaz. bugün daha doğrusu geçen bütçe yılında dingili kırmazdı. Tarih tekerrür eder. çünkü insan bilçisiz, kültürsüz, tecrübeden yoksun doğar. Tarihin tekerrür etmemesini istemiven toplumlar, çocuklarını okuturlar. onları zamanın icaplarına göre yetiştirirler. tecrübe veremezler ama.. tarihsel olaylarla onlann sonuçlan arasındaki Uişkileri iyi anlatıp, iyi hazmettirmeye çaUşırlar. Bizde tarih tekerrür eder: çünkü nüfusun yüzde yetmişi hâlâ ümmidir, vani ilerleyen bilimden, gözönünde cereyan eden tecrübeden, tarihin kulağına fıslavacağı ibret derslerinden yoksıındur. Geri kalan yüzde otuzu okuma yazma bilir ama.. onlar da rehherlik edpcek halde değildirler. Bir avuç allâmeye gelinee, or.lar bildikleri ile yetinirler. ilerleyen dünyayı takip etmek zahmetine katlanmazlar, çünkü kendi bildikleri ümmi toplum nazarında alkış toplama>a >eter de artar da.. Onları günü gününe ilerleme çabasına itecek ortada tahrik edici. zorlayıcı sebep de olmavınca baş'.arlar cahil vatandaslann gözünü boyayMak, onları kandıracak vollar aramaya Ovle olmasaydı. 1960 dan evvel jktisat ve hukuk fakültelerindpn mezun olanlar. 1960 dan sonraki durumlarda Demirel'e eskimiş bilgilerle danışmanlık ederler ve adamcağıza. (bulun 226 \ı indirin beni) dedirtirler mi idi? Onun bunu sövlemesinin sebebi. Su İşleri Genel Müdürlüğünden bu yana uyçarhk bilçisine, evrensel görüsüne ve kültürüne hiç blr sev eklememiş olmasıdır. Böyle olduğu içindir ki tarih tekerrür etmiştir. Evet sayın nkuyucularım. tarih tekerrür eder. bazan gerisin gerhe de gider. eğer ilerici Atatürk yolundan ayrılır. onun şapka givdiği verde siz takke giverser.iz. lise açamazken 90 tane imam hatip okulu açarsanız, vobaza cesaret verirseniz, Tiirkiye 1923 lerdeıı de çerive eider. Ve o zaman köküne kibrit suvu ekilen, unutuldu lannedilen olavlar yeniden hortlar. Kırıkhanda, İnegölde, Islâhiyede olduğu gibi . Tarihin tekerrür etmemesini istiyorsanız, tarihten. bilimden, sos\olo.jik kanunlardan haberdar olmanız. klâsik mJnasiyle daima gelişmeye hazır ve ondan istifade edebUeceğiniz bir kültür hazinesiııe sahip olmanız gerekir. Demirel. içinde bulunduğumuz çağa göre yetişmiş veya hiç de*ilse bilmediğini bilen bir devlet adamı olsaydı, memleketi hu hale eetirmezdi Çünkü Allah şahittir ki kumandanlar ültimatomu isteverek vermediler.. Onları DemirelMn habersiz olduğu sosvolojik kanuniar bu yola zorla itti .. eçtiğimiz haftanm hava olaylan aşağı yukan mevsime uygun bir çelişme gösterdi. Batıdan çelen yağışlı hava her bölgede bir iki gün faydab yajnşlar bıraktı ve hava sıcaklıklannı düşürdii ise de hafta sonlarına doğru yeniden S^ineşli günlere kavuştuk. önümüzdekı bfr hafta içinde yurdun Batı kesımleri Akdeniz, Doğu kesimierı Kuzeyden gelecek hava tıplerinın etkisinde kalacağtndan haftarun tahmını şoyledir: G 60/ güneşli günler görülecek mallerinin üzerinde bulunacak, rıizgârlar genellikle Kuzey yönlerden hafif bir şekılde esecektir. Beş gün sonra bolgenın Batı kesimlerinden itibaren mevzii ve kısa süreli yağı.şlar başlıyacak ve sıcaklıklar azalacaktır. Hafta süresince deniz suyu sıcaklıkları önceleri 18, sonralan 20 derece civarında bulunacaktır. 0 IÇ ANADOLU: Bir kaç gün süre ile az bulutlu ve açık günler görülecek, hava sıcaklıklan günden güne artarak, mevsün Prof. Dr. UMR4N C. ÇÖIAŞAN TEKZIP CUMHÜSÎ TET GAZETESt YAZ1 tSLERİ MüDÜRLt'GCNE Gazetenizin 12 Mart 1971 tarih ve 16746 savılı nüshasının Z nci sahifesinde Pencere sutununda (Tuz kokusu) başlıklı yazı ile yine gazetenizin 17 Mart 1971 tarih ve 16751 savılı nüshasının Z. sa hifesinde Pencere sütununria (sucluların vakasım bırakmıyacağı) haslıkla vazılarınız tetkik edildi: tstanbul da Selâmiceşmerie Akhank Subesinin sovgun fail lerinden olan Selman Kaya'ıun dövüldüği" iddiası Gavrı varittir MUZAFFER ÇAGLAR tstanbul Emniyet Müdürü normallerının üzerıne çıkacaktır. Dört beş gün sonra bölgenm Kuzey kesımlerinde hafıf yağmur lar başlıyarak, öteki yerlere yayılacak ve sıcaklıklar bıraz azaiacaktır. 0 MARMARA BOLGESÎ: Üç dört gun parçalı bulutlu zaman zaman açık ve haîif rüzgârlı günler görülecek, hava sıcaklıklan günden gune artarak mevsim nor mallerinin üzerine çıkacaktır. Dört gün sonra hafif sıcaklık azalması ile birlikte kısa süreli yagışlar gelecek ve rüzgârlar kuv vetlenecektir. Bunu takiben yeniden hava düzelecek ve haita süresince bolgede don olayı olmıyacaktır. Mart ayı nasıl geçti? Prof. Dr. Umran E. ÇÖLAŞAM GEÇtRDtĞtMtZ Mart ayı, genellikle bütün yurtta normallerine gore sıcak olarak eeçmıştır. özellikle tç Anadolu, Doğu Anadoiu. Güneydoğu Anadolu v e Karadeniz Bölgelerinde kavdedilen hava sıcaklıklan uzun senelerin ayrı ayrı ortalama sıcaklıklarından 2 ile 5 derece daha yuksek olmustur. MART ayında muhtelif merkezlerde ölçülen günün en yüksek sıcaklık değerleri, Batı Akdeniz, tç Ege ve Trakya'da normalleri civarında: buna karsılık gecenin en düşük sıcaklık değerleri Ege. Marmara ve Trakva'da 1 ilâ 2 derece kadar normallerinden yüksek, Malatya, Konya. An. talva ve çevreleri ise bir derece kadar düşük olmustur. YAĞISLARA GELİN'CE : MARMARA BÖLGESİ : 1971 Mart avında Bölgede kaydedilen vağıslar normallerinden fazladır. Nıtekim Edirne, Tekirdağ Bandırma, Çanakkale merkezlerinde normallerinm iki katından da fazla yağıslar ölçülmüştür. Diğer taraftan bu bölgede 1P70 Ekim ayı basmdan 1971 Mart ayı sonuna kadar olan altı aylık devredeki toplam vağıslar da. Balıkesir çevresi hariç tutulursa, normallerinin üzerinded'ir \ KARADEN'İZ BÖLGESİ : Samsun, Sinop ve Giresun mer İ kezleri hariç tutulursa. diğer merkezler normali civarın ! da ve normalinden fazla yağıslı geçmiştir. EGE BÖLGESİ : Bölge, genel olarak normalinden fazla ya ; ğıslı geçmiştir Mart avı yağıs ortalaması 71 kilogram olan bu bölgede bu vıl Mart ayında kavdedilen yagışlar metrekarede Manisa'da 158. tzmir'de 120. Akhisar'da 117, Kütahva'da 97, Aydın'da 100. Mugla'da 226. Usak'ta 84 ve Afyon'da 61 kilogramdır. 1970 Ekim basından 1971 Mart sonuna kadar geçen altı ayhk devrede Bölgede tesbit edilen toplam yagışlar. Usak ve Afyon dolaylan hariç tutulursa, normallerinden fazladır. İÇ ANADOLU BÖLGESİ : Bu vıl Mart ayında Kırsehir, Sıvas ve Karaman merkezlerinin normallerinden eksik yağıs alıslanna mukabil. Bölgenin dîâer merkezlerinde kavdedilen yagıslarnormallerinden fazladır Geçen altı avhk devrede ise: Konya. Yozgat. Çankırı. Kırsehir, Şarkısla merkezleri normallerinden fazla yağış almış olup, diğer merkezler normali civannda ve yer yer normallerinin altında va*is almıstır. AKDENİZ BÖLGESt : Mart ayı Bölge yağıs ortalaması 84 kilogram olan bu Bölgede metrekareve Fethive'de 130, Isparta'da 53. Antalva'da 62, Mersin'de 22. Arfana'da 37 ve Antakva'da 2?fi kîlo^ram ^'aŞıs nVülmüstür. GCNETDOGU ANADOLU BÖLGESt : Bölgede Silrt mer. kezi hariç, diğer merkezlerin Mart ayında aldığı yağıslar normallerinden fazladır Kavdedilen yagışlar metrekarede Gaziantep'te 71'e karsı 93. Adıvaman'da 123'e karşı 170, Urfa'da 61'e karsı 86, Divarbakır'c?a 60'a karsı 75. Mardin' de 97'ye karşı 106. Siirt'te 109'a karsı R kilogramdır. Di2 ğer taraftan son altı avlik toplam vağıslar Bölgenin bütün merkp7İerinrİP normsller'nden noksandır DOGU ANADOLU BÖLGESt : Kars merkezinin normali civarında, Malatva ve Elâzığ merkezlerinin normallerinden fazla yağıs alıslanna mukabil, Mart ayında Bölge genel olarak noksan vağışlı geçmiştir. HOSÇAKALTN.. Hafta sonlannda yeniden hava duzelecek ve bolgede don olayı gorulmıyecektır. deniz UAGM'l.M: İEKLN YAYINEVİ ve FUAT BÜTE. Ankara Cad. 34 Rekiamcılık 719 2837 0 KARADENİZ BÖLGESİ: Bırkaç gun Batı Karadenız az oulutlu ve açık, Doğu Karademzm Rize ve Hopa çevrelen çok hafif yağmurlu geçecek hava sıcaklıklan Batıda artarken Doğuda değişmiyecektir. Bunu takiben Akdenizden balkanlar yolu ile gelecek alçak basınç nederu ile Batı Karadenızde bir ikı hafif yağış görülecek ve buralarda sıcaklıklar azalacaktır. Hafta sonlarına doğru hava dü zele'ek sıcaklıklar yükselecek bir hafta süre ile bölgede don gorülmıyecektir. 0 GÜNEYDOGU ANADOLU: Bir iki gün yer yer hafif mevzıı yağışh geçecek, hava sıcaklıklarında azalmalar görülecektır. iki gün sonra yagışlar tamamen kesilerek bol güneşli gunler gelecek ve hava sıcaklıklan hafta sonuna kadar artacak, mevsim normâllerinın üzerinde bulunacaktır. Merhum Banker İzzet Şeker ve merhume Rabıa Hammın kızı, Abdi Fuad Akev'in sevgılı eşı. Mehmet Fuat ve Emine Akev'in annelerı. MeraJ ve Nurıye Akev'in neneleri, Mehmet Akıf ve Pervın AkeVın K3.vınvalıdeleri. Nurıye Erden ve Nuriye Akev'ın sevgılı .vengeleri. Raziye Şeker'm eorumcesı. Seker aılesının halası 0 DOC.U BÖLGESİ: Bir ıkl gün bölgenin Doğu kesimleri yer yer çok hafif yağışlı. öteki kesimler parçalı bulutlu geçecek, hava sıcaklıklan Kuzeylı hava akımlan ile biraz azalacaktır iki gün sonra yagışlar tamamen kesilerek güneşli günler gelecek ve hava sıcaklıklan günden gune artacaktır A C I B İ R K A Y I P HANIMEFENDI senelerce pençeleştiğı amansız hastalıktan sonra vefat etmiştir. Cenazesı 3 Nisan Cumartesı sünO Şişlı Camıinde kılınacak öğle namazım muteakıp Zmcırlikuyu Mezarl ğındakı aıle kabrıne defnpfiılpcektır pvleve Rpktaş: 33P4/2860 KAMER FUÂT AKEV T E S E K KÜ R 30 3 1971 tarıhinde aramızdan aynlarak ebediyete mtıkal eden azız varlığımız, eşim, sevgili babamız ve bıricık dedemiz Em. P. Albay 0 EGE BÖLGESI: ilk günlerde açık ve az bulutlu geçecek, rüzgârlar değişik yönlerden haııf olaıak esecek, hava sıcaklıkları günden güne artarak mevsım normallerınin üzerinde bulu nacaktır. Dört beş gün sonra Egenin Gü neyinde hafıf yağmurlar başlayarak, zamanla Kuzey kesimlere sirayet edecektir. Hafta süresince bölgede don olmıyacak ve hafta sonlanna doğru bölgenm her yerınde güneşli ve sıcak günler başlıyacaktır. 0 AKDENtZ BÖLGESİ: Dört beş gün bol güneşli günler görulecek. hava sıcaklıklan günden gune artarak mevsim nor M E V L I L > Sevgili eşim, babamız ve eniştemiz Armatör merhum Ismoil Hakkı Gürer'in cenaze törenıne iştirak eden, çelenk gönderen telgral ve telefonla veya bizzat gelerek acırruzı paylaşan sılâh arkadaşlanna, akrabalanmıza, dostlarımıza minnet ve teşekkürlerımizı sunmayı bir borç biliriz. EŞİ. EVLATLARI, DAMADI, GELİNLERİ FAİK ZEREN'İN vefatınm 40 mcı gününe rastlayan 3 Nısan 1971 bugünkfl Cumartesı günü ögle namazım müteakip Teşvikiye Camiinde güzide ehli Kur'an ve MevlıdhanJardan Duahan Hacı Hafız Nusret Yeşilçay idaresınde H.H Ali Gülses H H H. tbrahım Çanakkaleli H H. Hüseyın Top. H.H Kemal Tezergü, H.H. Mahmut Hatavh. H Azız Bahnyelı. H Fevzi Mısır, TT. Emin Işık ve Çarşıli tlâhî Grubunun okuvacaklan Kur'anı Ke nm ve Mevlidi Şenfe merhumu sevrn ükraba. dnsf ve din kardeslerimi7in bu vnrmalar. rica olunur \TT,FS' Iiancıük: 2855/2864 Cumhurıyet 2b65
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle