Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA ÎKİ ! CUMHURÎYET: :25 Nisan 1971 emirel gitti: Arkasında da bir rejiın sorununu bırakarak . Zaten Demirel, tarihimizin sorunlar çözen değil, sorunlar getiren ve sorunterı kar. masıklaştıran hir tipi olarak beürmiştir. Onnn teorik dehası, Tiirkiye'yi «Başbakan kişiliğinde belirırinleşen kişisel teokratik iktidar» kanabna jöneltmiştir. Devletin ekonomik güçlerini, toplumun ekonomik biriki. mini «kâr» ögesi hizmetine koyan ekonomik görüşü de, aslında, lakkeli bir başla seçmen avı namazı kılan «kişisel teokratik iktidar» teorisinin üretim ilişkileri alanına yansımasıadan haşka bir şey değildir. Onun pratik dehasına gelinoe: Bu d»; Osmanlı lmparatorlarını gölgede bırakan dış sermayecilik oyunları içinde îyice belirmiştir. Başbakan yardımcısı aayın Atillâ Karaosmanoflu'nun ilk basın toplantısı da bu pratik riehanın bizi nasıl karmaşık bir rkonotırik sapma içine soktuğumı ijice göstermiştir. D Rejimin Doğruiiusu veKAYMACASI Prof.Bahri SAVCI lerini dürtmek ve tutmak yolu izlendi. unun sonucu olarak teokratik mutlâkiyet, önce mutlâkiyet nitelieinde. sonraları da teokratiklik niteliğinde yumuşatıldı. Amma Batmın merkantilist ekonomisinin uy. dusu olma alanında bir yumuşama görülmedi. Hattâ Batı kapitalist emperyalizminin yarı sömürsreliğinden tüm sömürjreliğine dönüşüm eylemleri hızlandırıldı. Buna Mustafa Kemal 1919 Mayısunian başlamak üzere «dur» dedi. Artık. mutlâkiyet temelinde teokratikHk niteliğinde vumuşamış, ama bir tiirlfi «halk» ile özdeşleşememiş bir devlet sistemi, bir siyasal rejim Türkiye'ye kâr etmezdi. Çünkü bu, gerçekte, Batı sömürü düzenine bağlanmış, birbirine aykırı Doğu ve Batı değerleri doğrultularuıda enerji barcıyarak dinamizm israfına düşmiiş. bn yüzden de «i>asal baçımsızlısını ve ülke bütünlüğünü yitirmiş bir toplumun sömürü düzenine r a n ve teslim olmasından başka bir şey değildi. Ortada somut biçim olarak gözüken bir halife sultan artığı idi. Somut içerik olarak gözüken de. bu halife sultan artıfımn, dede yadigârı bir prensibini hortlatarak kurduğu «kişisel e.çemenlik», «kişisel iktidar» kişisel hükümet idi. mekten ttr\ kalmamışlardı. Bu durumda, dış silâhlı emperyalizmi, tüm sınıflan ve 6osyal kuv\et kadrolannı, bir tam bağımsızlık ve ulusal esemenlik ülkücülüğü altında birleştirerek tasfiye etme>i basarmış bulunan genç Cumhurijet, daha ne yapabiliıdi ki? buçlukrla koalisYon? Birkae pünden beri ne olduysa oldu. yüksek koltuklar» oturmus ze\atın radyodan ve basından yansıyan seslerı de|ışıverdi. Diplomat edalı olanlar bile sinirlerine hâkim olamayıp: Kafalara balvoz «ibi inecejSu.. diyorlar. Hançi kafalara ineceksiniı? Eylemcilerin kafasına.. Nasıl ineceksiniz? önce Anayasa'yı değistirecejiz. Tnhat sey '. 12 Mart Muhtırasına eöre yeni hukümet. Anavasa'yı deîistirmek için de|i». Anayasa'yı uyçulamak tçın (telmisti. Anlasılan isler defişti. Peki .. tsmet Paşa ve Demırel ile anlasıp Anayasa'yı dejistirmek niçin? Asayiş için .. Asayiş neden bozuk? Bankalar sovuruyor. adam kaçırılıyor, vatandaş nuznrsuz İşte mantık böyle ıslivor. Ovsa ters bir mantıktır bu . Açık sövliyelim ki. lensinierin kacınlması. banka sovjunları Önlense, asayis yerine çelecek mi? Büvük kentlerde hırsızdan ueursuzdan «jecilmiyor. HaraççılaT. sabıkalılar, kulbanbev. ler, fedailer, kaçakçılar, esrar sebekelerı. Almanva'va ısçı kaçıran çeteler. Doğo'da eskiyalık ve gangsterliğin bın bir turlusu ortalıgı sarmıs Bütün bnnlar olup biterken kimsenin sesı çıkmaz: sermave sımfına dokunan olaylar herkesi avaklandırır. Demek ki. Anayasa. asayisi korumak için değil. sermayeyi korumak icin de^istirilivor. Vatandas. adam kaçırma ve banka soysnınu olavlarını şazetelerde masal eibi oknmaktadır Ne itiskisi var halk *«>«'«riyle bu olavların? Halk. günlük vasanlısında verır hukumetın notunu Çarşıda pazarda. isde evde. hastalıkta ilâcta. ve fahrikada toprakta deçisiklife bakar. tstanbulda birkaç zençının basına telen Türkive'nin asavisine ölçek ise. vay başımııa gelen !.. Biz, Kabinenin dümenini elinde tutanlarda bir tereddut seımekteyiz. tsmet Pasa'nm kolta?una sıfcınıp asayisi duıeltmeye kalkısan ve Demirel'in icazetiyle Anavasa'yı dejistirmeye yonelen bir hükümet «kuvvetli ve ınandıncı» mı olacaktır. Parlamentonun «uçlulugunn l î Mart Muhtırasıvla ilân ettikten son ra parlamentonun suçlo kesimlerivle koalisvona «irmek ma nevrasını Atatürkçü güçlere kimse izab edemivecektir? Türkiye, bataklık politikacılannın kulisinde karanlık yön. lere itilecek bir ülke deiildir. Gençlisiyle. ordusuyla, halkıyla ve aydmlarıyla bilinçlenmis cephenin destefeini arayacak yer de. lsmet Pasa ve Demirel'in koltuk deeneklerine abanarak yu rümek isteven bir Kabine hiçbir vere varamıvacaktır. s Bir toplumda iktisadi iktidarı elinde tutan. sivasî iktidan a da kontrol eder. Türkivede iktUadî iktidarın hâkim tepeleri ı vabancıların ve isbirlikçi sermavedann elindedir. Bu tepeler j istirdat edilmeden, sivasî iktidar hiebir sev ifade etmez. Erim Kabinesinde bn basit çerçeti ivi bilen Bakanlann sayısı az defeildir. Başbakan Yardımcıoı. birkae gün önce. Türkive'nin na | sıl bir uçamraa itildijini ve dı« ticaret soyçnnunu rakamlarıyla açıklamıstır. Enerji ve Tabiî Kavnaklar Bakanı veraltı servetlerimizin ve millî kaynaklanmızın nasıl sömürüldüjjünö ortaya koymustur. «Türkiye Cumhurıvetmir. gpteceıini ağır bir tehlikeve süniklevenlerin» kimler olduru ortadadır. Simdi bütün bunlar bir vana itilmis midir? Suçlularla knalisvon e&iiimi mi a£ır basmaktadır? Erim Kabinesindeki namuslo bilinen Bakanlar ve çevresindeki devrimei teknisyenler. suçlularla koalisvona tririp devrimei çevrelerin tasfiyeısine «evet» mi divecekleTdir"? Bütün bn soroların cevabı kısa siirede ortava çıkacaktır. Biı simdilik vazımızı Cevdet Sunav'ın 23 Nisan mesajmdaki bir cümleye basarak bitirmek istivomz. Diyor ki Sunav : « Turk milleti haınleri ve g.jfıllpn affetm»? • Evet, affetmez . Hele 12 Mart IMuhtırasıyla «Tiirkne Cum. hunyetinin celeceeini asır tehlikeve dusurrfüğu» saptanan hain. leri ve hu hainlerle işbirligi yapmak gafletine yönelen gafilleri hiç affetraiyecektir. Yaptığı, yapamadığı etti. eğitim külA ma yaptı: Taşam biçimini, yapıyı laisize tür lcurumlannı, siyasal Ekonomik kilit noktalannı gerçekten ulnsal çıkar merceği üzerinde toplayarak halk hizmetine. halk yaranna sundu. Halk hizmetini, halk yarannı da, bü>ük çoğunluğu köylü olan (saiy erbabı) nı ülkenin gerçek sahibi ve efendisi durumuna getirici bir süreç içinde görerek ve ulusal egemenliğin siyasetin ve iktidarın. bu sahip ve efendi tarafından kontroluna bağlamak suretiyte sağlanacağını kavrayarak. rejimi o doğrultuya yöneltti. Genç Cumhuriyet bunlan yaptı tee de, burjuvacı smıfların, onun dinamizmini işleten kompradorlann, kırsal mütegallibenin. kentsel eşrafın, çeleneksel feodalite kalıntılannın Utifakını bozamadı. Onların. devlet merceği üzerinde toplanarak halka yansitılacak olan kilit ekonomiden bir burjuvalaşmacılık ve burjuva ekonomisini çıkarmalarını önleyemedi. Hele sonra, daha yaman bir evre geldi: Menderes Demirel çizgisi evresi . Bu, kitle kalkınmalannm bir yalan olarak yutturulduğu, ama zümre kalkınmalannm bir Sncelik aldığı bir evredir. Bunun Demirel kesiminde, Türkiye: has zeamet timar usulünün kalkmasından sonra başlayan toprak yağmacılığına, feodalite kalıntıların*. palazlanan burjuva ticaret ve sanayiine devlet eliyle, devlet kasasıvla. devlet teşviki ile bnyüme lortlaşma • büyük burjuva olma yolunun açıldığını görmüştür. Rejim de, bu zümresel büyümenin siya. sal mekanizmasının kurma ve işletme rejimine dönüşmüştÜT. Artık «halk» siyaset ve ekonomi. kendi «sa'vi. üzerine dayanmış bir temel değildir. «Vlusal eRemenlik»: sivasetin. ekonominin, iktidarın hir sa'y örgütlenmelere dayalı bulunduğu bir mekanizma içinde beliren bir güç ve irade değildir. Artık halk, zümresel çıkarların gerçekleşmesinin dayanağı olacak olan bir sandığın içindeki «madde» den ibarettir. l'lusal egemenlik de, sandıktaki bu maddeye bir sozde yataştırma ile bağlanan, ama gerçekte büyömeye başlamış olan burjuvanın dilek ve ihtiraslandır. B tır. Bun». ulusal efemenligi ve tam bafımsızlığı veren halkın demokrasisini «rayıs doğrultnsi) diyebiliriı. Doğrultuyu kaydırma akat belki de daha 1924 iktisat konıçre. sinden itibaren bu doğrultunun gereklerini. sonra da doğrultunun kendisini sapttrma ve rejimi kaydırma süreci de başlamtştır. Buna başlamış değil, sürmüştür de diyebiliriz: Osmanlıyı ekonomik olarak kendine bağlanuş bulunan Batı merkantUistkapitalist emperyalist sistemi şimdi de Renç Türkiye'ye kapitalist üretim voluyla kalkınraa ideolo.jisini aşılıyordu. Çünkü, ancak bu yol ile onu kendisiyle bütünleştİTerek sömür. mesini sürdürebileceçini biliyordu. Türk devrimi, kapitalist üretim yolunun Tfirkiye koşulları içinde uğrayacağı çıkmazı görmemeılik edemezdi. Nitekim bunu görmüştü de: Fakat bu devrim. çağdaşı olan Rus devriminin enternasyonalci düşün halkasr. Türkiye üzerine bu k e ı başka bir yönden gelebiîecek ekonomik bütünleştirilme, siyasal uydulaştınima radyasyonları altında kalmak da istemiyordu. Bu yüzden, açıkça sosyalistleşemeyen bir halkçıîık ve onun demokrasisini aramak zorunda kahnıştır. Türk devrimi... O zamanki tarihin objektif koşullan bu veriyi veriyordu. Ve, genç Cumhuriyet, bu veriye EÖre ekonomiyi devlet merceği etrafında toplayarak halka yansıtmak istiyordu. Halkı da Doğu • Batı değerleri çatışmasından doğan ve kültür alanında, siyasal örgütleniş biçiminde. genel vaşam ve davram?lar biçuninde giMÜken ikiliklerden ve dolayısiyle arkaikliklerden anyarak kendine döndüren, kendi kılan bir sosyopolitik değişme sürecine yünelmek istiyordu. Tönelmişti de. Bu konularda bir düzîine devrime girişmişti de.. Fakat. dediçimiz gibi. Batı merkanülist kapitalist emperyalist 6İsVemi, daha Osmanlı çağında iken, ekonominin kilit noktalannı tutmuştu. Dayanak yerli burjuvacı sınıflannı yaratmıştı. Bunlann dinamik ajanları olarak ticaret ve sanayi kompradorlarını pi>asaya sabnıştı. Osmanlı tartm örgüsiinün tasfiyesi ile ülkenin Batı yörelerinde doğan kırsal müteRallibc. kentsel eşraf tafcunı ile ülkenin doğu ve güney doğu yörelerindeki eeleneksel feodalite kalıntılan da, bu Batı emperyalist ekonomisinin kompradorları ve burjuvacı smıflar ile (ikar ittifaklanna gir Fakat akat sapan ve kayan, her şeyden 5nce rejimin kendUidir. Demirel; Hukuk Devleti layik taalk gereksinmelerine dayah bir Cumhuriyeti, kendi rejim doğrultusundau kaydırmıştır. Biraz gerilcre giderek, bir yüksekten R Ö rüş açısı kazanalım ve Türkiye'deki siyasal rejime ve Deilet sistemine bakalım: Devlet sistemi teokratik mutlakiyetten kalkmıştır. Bn, bir yandan has leamet timar usullü tarım üretimi ile. bir yandan da îran • Irak feodalitelerinin doğu ve güney doğtıya uzantısı olan beylikler tekeli altuıdaki gene tarım üretiminin, yeni yeni tetihlerin ganimetleri ile payandalanma ekonomisinin ürünüdür. Tarım ve ganimet ekonomisi, sinır çalkantılarının ve beylik baş kaldırmalannın dışında kalan ülkelerde, çağının sanayi üretinıine yönelmistir. Balkanlardan ve Anadoludan geçen klâsik ticaret yollan, bu üretim biçimiııe olanaklar ve gelişim tstidatlan kazandırmıştır. Fakat yeni «amanlara doğrtı baş ÜTetim ögesi olan toprağın özelleşme yağmasına uğrama.sı, \erimi düşürmüştür. Geüşen Batı merkantiliani, devrimini yapan Batı sanayii de türlü yollarla ve sultanlara imzalattıği a>ncalık sözleşmeleri ile mevrut Osmanlı sanayiini yıkmıştır. F F Doğrııltuvu heUrtme * şte 51 yıl önce, Mustafa Kemal. çağdasyönelecek bir toplumun rejim doğrultusunu buna göre belirtmiştir: l'lusal Egemenliği, tam bağtmsızlığı veren bir «halkın demokrasisi » Evet, hilife • eultan kişisel iktidarın, kişisel egemenliği yerine flusun egemenliği; Batı merkantUist • kapitalist ekonomisinin uydusu, olma ve emperyalizmin silihlı işcali ile pekiştirilmiş bağımlılığı yerine her yönden basımsızlık; padişah lutfuna b s ş egmiş %e el bağlamış âsanlı, emperyalist kuvvetlerle anlaşma arayan sadrazamlı bir «iktidar merkezleşmesi» yerine, «kendi kaderini kendisinin belirtip yöneteceği bir halkın demoltrasisi « Ve olağanüstü niteliği olan bu evrede halkın iradesinin bir devrimei çekirdek uzerînde kurulan bir ulusal mecliste belirtilmesi, ulusal eçemenliğinde olağanüstü yetkilerle donatılı bu meclisçe kuUanılması. Î laşmaya Batıııın desteği Çünkii aralarında «Osmanlı mirası» sorununu cözemiyorlardı bir türlü. Onun için. (Vimanlıvı. bir yandan Batı ekonomik sistemiııin ujdusu olarak, sömürü kaynaçı olarak. sunsıkı Batıya bağlar iken, onu Batı ile bütünleştirirken; öte yandan da onda Batıh ailo içinde olma hülyasını yaratmak üzere Ona Batıh eçitim. kültür, vönetim hiçimlerini (dikkat edilsin özlerini değil, biçimlerini; yüzeyden getirme barekettmparatorluguA tna Batı için Osmanlı gerekirdi henüz... ııuıı tüın çökmemesi zamana kadar? ir kez 12 Mart Muhtıraaına kadar bu, kesin olarak böyle olmuştur, böyle sayılmıştır. Atatürkçü espri, Atatürk devrimleri. 1961 Anayasa reformculuğu. realist bir sistematik içinde sosyalize edilmezse ve rejim doğrultusu. uğradığı kaymacadan böylece kurtarılmazsa, 12 Marttan sonra da ulusal egemenlik, burjuvanın dilek ve ibtiraslarından ibaret kalmada sürüp gidecektir. B İşte Türkiye'de ilk kez halka dönük Mr rejim bu öıellikleri ile ortaya çıkmıstır. Böyle bir doğrultu üzerinde işlemeye başUmıs Baljoz. sözluğe göre pek ağır çeldç demek. Başbakan Erim, "bu pek ağır çekici kaldırıp birilerinin karasına indirecek «Alınacals ledbırler balyoz gıbı '.epelerine hemen ınecektir. diyor. Kimlerin tepesine? «Bunların». Bunlar kim? Konu^masında «bunlar» sözcüğü geçiyor yer yer. «Bunların gazetelen, dergıleri ve çeşıtli yerlerde sozcuieri vardır.» «Bunlann bayrağı Atatıirk değiidir». 'Bunlar bir süredır Türkıye'de eyleme geçmlşlerdir» Bunlar, hunlar. bunlar . Bu. bir işaret zamiridir. Demek Başbakan eliyle hellİ bir hedcfi gösteriyor. Balyozu onlann tepesine indireceğini açıklıyor. Siz anladmız mı. gazeteleri. dergileri, sözcüleri olan. Atatürk ü bayrak saymayan bir süredir Türkiye'de eyleme geçenlerin kimler olduğunu? Biraz karışık bir tanımlama. Atatürk'ü havTak saymayanlann gazeteleri, derçileri pek çok, sözcüleri daha ria cok! Bunlar Atatürkün adını ancak sıkıştınlınca. zor durnma düşünce anarlar. Talnız İstiklâl Savaşı yıllanndaki Mustafa Kemal Pa^ayı överek. o günlerdeki sözlerini yazarak. Atatürk'ü. bir deırim öncUsü. Türk topmmunu kökünden değiştiren eylemci Atatürk'ü. görmezlikten gelirler. Atatürk, Atatürkçıilük baş düşmaıılarıdır. «Bunlar» derken böylelerini mi anlatmak ister sayın Erim! .Işarenıruzı bekleyın diye manşet atan gazeteleriyle Atatürk devrimcilerini katletmek emrini vermişlerdi. Yazarları «ah ben halktan biri olsam da gitsem şu üçbeş devrimd yazarın Sirtlağını kessem» diye >azıiar çiziktirmişlerdi. Komandolarıyla, ülkü birIiklfri^le okulları basmışlar, yoUarı kesmişler, toplu saldmlara çeçmiilerdi. Şimdi adlannı tek tek sıralamak istesem bütün yazımı dolduracak kadar çok sayıda devrimei gençleri vuranlar, vurduraniar gene buıılardı. F.\et «bunlar» dı onlar! Atatürk'ü bir bavrak saymayanlar: korkudan. çıkar yüzünden ancak 12 Marttan sonra Atatürk'ü övmeye başlayanlar; hep bunlardı bunlar! Ama Krim'in «bunlar» ı onlar mı. değil mi. anlaşılmıyor pek. Anayasada bir takım değişiklikler yaptırtacak kadar güçlü, yenilmcz. eıilmez «bunlar», kimdir? Karşıdevrimci gazetelere bakarsımz Atatürk de\rimcileriymi* bunlar! Karanlık cinayetlerle üst ü<te kurbanlar \eren devrimei çençlik silâha sarılarak kendini savıınmak zorunda kalmışsa, Atatürk ilkelerini korumak için canını vermekten çekinmemisse suç kimde? Karşıdevrimci A.P. iktin<ırwııi politik.teiiida. tutumunda değil mi? O kadar genç kurşunlandı. bir tekir.in bile kaatili cezalandırılmadı. 12 MartUn sonra bile aşırı sağcı örgütler fakülte kapüaruu tuttular, yurt basıp de\rimci jençleri \urdular. Buna karşılık devrimei gençler ne vaptı? Erirn kabinrsinin reformcu kişiliğinden yararlı bir şevler umarak karşjdevrimcilere karşı yürüttükleri eyleme son vcrdiler. O>sa karşıde\rimtiler büsbütün gemi aaaya aldı. Onlara dur diyen de çıkmadı simdiye dek .. «BunUr» derken sa>ın Krimin devrimei gençliği karşısma aldığını sanmak istemem. \tatürk devrimlerini gerçekleşürmek jtörevivle isbaşır.a geien. getirilen bir Başbakan. karşıdevrimci politkacılan. ?azeteleri. topluluklan bilerek yüreklendiremez, desteklivemez elbet. Böyle bir şey karşıdevrimcilerin yenî yeni cinavetler işlemelerine yol açmak sayılmaı mı? Neymiş, ikiüç banka subesi daha soyulmuş, iki milyonerin oğlu kaçınlıp fidye alınmış! Emniyet güçleri bunlan yakalıyamıyormuş, bu gangsterliklerle basa çıkamıyorınuş! Demek emniyet yöneticileri yetersiz. Demirel de\rinde de. simdi de ayr.i yöneticiler işbaşında olduğuna göre başka ne beklenirdi zaten! Refonncu Eriro kabinesi yönetici kadroları baştanbaşa değiştirmeden yararlı iş göreceğini sanırsa aldanır. Gerçekte yürürlükteki yasalar beş on soyguncuyla öaşa çıkacak güçtedir. O•^le^'*e \na>asavı değiştirmek istekleri neden? Olağanüstü tedbirlcre ba.şMirmak neden? Karşıdevrimcileri, «Türki>e Cum huri\ctir.in geleceiini tehlike^e sokanlar» ı devrimcilerden hesap s o i i r duruma çetirmek neden? Atatürk devrimlerini gerçek anlamı\la ^asatmak. serçekleştirmek istiyenleri üç beş soyguncu ile karıştırarak balyozla o m e v f kalkışmak neden? Balyozu norf^e inriireceijimizi bilmeden havaya kaldırmamalı. Hem bahoza, çekice gerek de yok. De\rimci\sek yürüyeceğimiz yol ortada Karşı de\rimciler de karşımızda. Balvozsuz, topsuz, tüfeksiz haklanndan gelinir onların. itatürk de\rimlerinin yasalan, ilkeleri ^eter bu işe. Içtenlikle davranmak, devrimei kim. karşıdevrimci kim. avırmak gerek. Daha düne kadar cinayet kışkırtmalan vapanlar. toplu katliâm tertiplemek istiyenler. sayısız devrımciyi öldürenler suçsuz sayılacak. itatürk ıle\rimlerini sa\immak uferuna ölümü. işkenceyi ^.,,. goze alar.lar balyozla ezileeek! OKTAY Bu, olacak ış değil'.„ ^ ^ ^ ^ ^ ^ UONORA ve iBANA'da Balyozun Hayır ineceği yer. B Içişleri Bakanlığınm Homer kaza lâmbasını tasvip ettiğıni izah etNotiingham şphri polis mertcezi tı. Pek \akmda Parlamento üyemensıtplarmdan müfettiş Homer lerı. mahallî idare yetkilileri, pobu sorunu çözümlemek için kolla. lı« mensupları ve İçişleri Bakan rını sıvadı. Taşınması kolay, kul lığı yetkililerinin hazır bulunaca lanılması basıt ve imalâtı ucuz ola ğı bir gösteri yapılacaktır cak ışıklandırma sistemleri üzeDaha şimdiden bu lâmbalardan rinde çahşmaya başîadı. 90 000 Sterhn tutarında 20.000 adet Bu araştırmalar sırasında müMOM Enterpnses Ltd firması ta fettiş Homer Amerikanm Ay se rafından Kanadaya satümış buyahatlarında kullandığı foto lunmaktadır. elektrik bataryalar aklına geldi. Sıparış veren diğer ülkelere Ye. ni Zelanda, îspanya, Izlanda, Uru MÜKEMMEL SONUÇ guay ve Iran da dahil bulunmktadır. u fotoselleri bir batarya ve h» Williazn Homer konuşmasında f'ıi bir ampulle birleîtirip hep. sini raahruti şekilde bir tehlike ışık işareti haliııe sokmajrı düşündü. Bu işte 39 yaşmda mühen. dis arkadaşı Brian Harris'in yardımını sağladı ve kısa bir tecrübe devresinden sonra bu fikria tnükemmel sonuçlar verdiği anlafüdı Tehlike işareti veren mabrutlar ışık derecesine göre hiç bir bakıma üıtiyaç göstermeden kendi kendine yanıp sönmektedir. Bu tecrübenin başarısmdan eesa ret alan iki kişilik ekip kendi ken. dine çalışan bu sistemi özel «uret. te hazırlanmış, hafJ v e polis dev. riye arabalan tarafmdan kolaylık la taşınabilecek şekle sokmaya ka rar vermişlerdir. Bu tehlike isave ti veren ışıklar bir kaza veya biı tehlike noktasına konulacak v e ba kuııa ihtiyaç göstermeden gece veya gündüz yanıp sönraek sureti tie işaret verecekti. îngilterenin Derby jehrinde Errington Mühendislik Şirketi bu ışıkları imal edip pazarlamayı üze rine aldı ve dünysmm her tarafmdan siparişler yağmaya basladı. ecrübeli bir polis müfettişi ve iki ço. cuk babası olarak William Homer İngiltcre \ ollarındaki kazaların artmasından büyük bir endişe duymaktadır. Yollarda emniyeti sağlamayı kendine görev edindi ve kısa süre sonra başta otobanlarda olmak üzere yollarda birçok kazanın, karanlık veya sis sırasında daha iyi ışık olduğu takdirde kazalann oranının azalacağ^ sonu cuna vardı. T TRAFIK İLE İLGİLİ MfflR Hazırlayan : keşif ve ••••*•«••»*«»«*••••» TEŞEKKÜR j Bızleri sonsuz acılar"içind* bırakarak aramizd'anebeâıjen j arrılan kıymetli varhğımız : ; , ' " „ S AYHAN ALEMDAR'ın VECDİ KIZILDEMİR junlan ilâve etmiştir: «En son olarak da Uruguaydan buraya kadar gelen bir muşterımn teklifi ile karşılaşum. lşıkların ça lışmasını gordükten sonra ülkesindeki hava alanlarında da bundan favdalanılabileceğıni söyledı.> icatla tedır. Cıhaz hiç bir bakıma ihtiyaç göstermeden yerinde bırakılabilmektedır. Bu ışıklar 800 merre mesafeden görulebümekte ve her tehlike ma hallinde kullanılabilmektedir Akünun j'eniden şarj edilmesine 6 ay sure ihtiyaç olmamaktadır. Müfettiş Homer'in son sözü ju olmuştur: •Bu ışıkların yollarda kazalardan ölenlerin adedinde azalmaya >ol açacağmdan eminim. Fakat bu keşfin bu derece genis alanlarda tatbik edilebileceğini sanma. mıştım. ama cok menınunumj cenaze törenine katılan, çelenk çbnderen. çelenk yerine hayır cemiyetlerine teberruda bulunan, bizzat evımıze celerek veya mektup, telgraf, ve telefonla acımızı paylasan, taziyette bulunan bütün akraba. dost. tanıdık ve karrfeşlere sonsuz minnet ve şükranlanmızı sunanz. EŞİ, ÇOCUKLAR1 ~ ANNESt VE KARDEŞLERt KOLLEKTtF StRKETt Cumhuriyet 3645 ALEMDARLAR Maliye Bakanhğından Gelirler Konlro.Örü Alınacaktır. Bakanhğımız Gelirler Genel Müdürlüfcü emrınde çaliştınlmak üzere smavla lüztımu kadar Geltrler Kontrolörü alınacakf.r 1 %ınavlara katılabilmek ıçın: a> Hukuk, Iktısat. Sıyasa! Bılaıler, Orta Dogy Teknık üniversıtesı İdarl İlımler Fakültelerı tktisarii ve Tıcarl İiimler Akademilen, Özel îktisat ve Tıcaret Yüksek Okulları veya Akademilerivle esitliui Milll Eğıtım BakanlıSmca onanmış yabancı fakülte veya okuilardan merun olmak. b> Askerlik hizmetini vapmış olmak veya ımtıhan tarihinde askerlikten tecillı bulunmak, c) îmtihan tarihinde 35 vaşını doldurmamış olmak çarttır 2 Sınava katılmak ısteyenlenn (Gehrler Gene! Müdürlüğıi Persone! Şubesı Ankara) adresıne en seç 10 5 1971 pazartesi akşamına kadar müracaat ederek nüfus cüzdanı öiploma terhis teskeresinin aslı veva tasdiklı suretlerı ile C Savcılığın dan alacaklan sabıkaiızhk belgesinı. R adet fotojrat ve teT ctimei halini belirten bir vazıyla bırlıkte tevdı etmelen ve sı nava gıriş beİRelerinı sınav tanhinden önoe sahsen mUracaat almaları 3 Sınavlar yazılı ve sözlü olmak üzere ıta Kisımdır Va zılı smavlar 17 51971 pazartesı sünü \nkarada yapılacaktır. Sınav konulan aşafıda gosterUmıştır. A) Malive: a) Bütçe. bi Vergiler, ci tstıkrazlar^ t B1 tktısat: ^f> C) Hukuk: a) Idare Hukulcu, ^ ' b) MedenJ Hukuk. c> Ticaret Hukuku. D) IstatistiV Hakkında Genel Bileilen E) Matematik: G) Ticaret Muhasebesı: 4 Bu görevlere tâyın edılecekienn 213 sanlı Versrt ÜSTJI Kanununun 134 üncü maddesıne göre mceleme ve 'ettıs vetkist olup kendılenne 824S sayılı Harcırah Kanununun .İ3 üncu maddesı mueıbınce devamlı olarak 45 lıra vevmıve bdenecektıî 5 Sınavlara gınş ile 'Igilı dığer sartlan Gelırleı Genel Müdürlüğü Pprsonel Şubesmdpn ögrenmek mümkündiir tlân olunur. (Basın • A 7660.13776 163HI YENİ BİR GÖRÜŞ S irketin Satış Müdürü Mr. Free. man müfettiş Homer'in buluşunun kazaları onleme yonun den kullanılmakta olan ışıklandır. ma sisteminde yeni bir çığır açtığını söylemiştir. Foto elektrik hücre karanlık basarken lâmbayı yakmakta ve şafakla söndürmek TRAFIK 1ŞIKL.\RINDA \ENtLtK Polis Müfettişi YVilliam Homer tarafından eeliştirilen kaza önleyicl ısıklardan bazılan bir ırabadan çıkarılıyor. \kü ile çalışan lâmbalann içinde ışıklan sece açıp, «afak zamam kapayan bir FotoSel vardır. TEŞEKKÜR Beyoğlu Belediye Hastanesinde ameliyat ve tedavim sırasında. yakın ilgi ve şefkatlerıni esirgemıyen bashekiıtı DÜNYANIN YARISI S irketin Satış Müdürü Mr. l>eslie Freeman şöyle demektedh". «Bugün dünyanın yansı ba kejfin pesinde.. Mucit Polis Müfettişi Homer Ise şoyle demektedir: «21 yıllık tecrübe sahibi bir polis mensubu olarak yol kazalannı onleme yolunda çok çaba harcadım. Kifayetsiz ışıklar ve karanlık yüzünden artan kazalar ve ölü «a>ısı beni çok endişelendiriyordu. Brian Harris ile birlikte altı ay önce çalışmaya başladık ve fotosel prensibi aklınıa geldi. Çok ımıkemmel sonuç verdi ve bugüne kadar kimsenin bunu düşünmemiş olmasma harret ettik.» • > a rtık bu tecrübeden sonra I I A .Homer lâmbası» diye ad•* İRndmlan bn sistemin diramını hazırlamak Işten Wle desildi. Otomobillerde, polis devriye arabalan ve ambulanslard» ' kolaylikla taşınabtlerek ve kaza { verlerfnde kulanılabilinerek ufak J bir lâmba .• Poüs müfettıji Homer, tngıltere 1 KİM ? NEREDE ? NEKADAR ? SAİM POLAT BENGİSERP Opr. pr. REKLÂM YAPTI BASIN REKIİMLİRI ETÜDÜ Mart lî>n Sayısı Çıktı Gazetelerde sayfalara ve boyntlara göre reklâm analizi Grafikle gazetc reklâmlan Ocak. Şubat. Mart 1971 »rakkamlan ozetı ve Mart 1970 ile karşılaştırma Ödemeli gönderilir: ."50. TL. HALİT BİLGEN Narkozitor EVRONOZ TOPTOP, Dr. SEVIL AKAY. asıstan HASRET SEZER. ERGELDI SANLITÜRK, bashemjıre Nezahat Gostepe. Canan Cetinoz'e ve dığer personele sukranlanmı sunarım. GALATASARAY LtSESt Öjtretmenl Ml'STAFA BELİR Kolerayn Karşı# • En tehlıkeli hastalıklar. aSudan su ile gelir VAKIFLAR haftıki 'TAŞUKLKN MEMBA S l ' y L " . her tphlikevl nnlevecek pvsaftartır N SUYU. |p//ette. emnıvette rtun. yada eçı olrnavan «udtn TASDELtN SUYU ıçenın. bobrek ve satıa. kesesı ha^iahâı olmaı BÜTÜN BAYlLERnEN' BAŞ Tel BAYİ »RAY1MZ, CKMtL Ktl.MER DAHA UFAK BİR IŞIK 32353644 OO & I O R PEV A tstikJâl Caddesi, tmam vSokak No: 1 Beyoglu, İSTAKBUL Telefon: 49 !9 06 Cumhuriyet 3646 { Tarık Z. Kırbakan Dert, Saç ve Zührevi H ı s u lıklan Mötehasstsı İstiklâl Cad. Parmakkapı No: 68 44 10 73 KONUSMA KAMPl Brosuı ısteymıı Uma»oiiu İIMGİLİZCE N«C» : 44 91 21 l e l : 44 15 00 (tıatıcıuK.. •İZSİ 3b^" Sıraselvıle» C d 50 a