26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 Xisan 1971: CUMHURÎYET: .SAFFA , ZAMANE KIZI AKLI bsşında, derli toplu, kendl halinde bir kadtndı. Evi ni mükemmel idare ediyor, kocasına da mutluluğun yeteri kadannı venyordu. Fakat çapkın ve uçan bir kjzı vardı. Başa çıkamıyordu onunla bir tür lii. Nihayet bir gün dayanamadı. Bir köşeye çekip uzım boylu nasihat ettikten sonra şöyle dedi : «Erkeklerin peşinden ne diye koşuyorsun sanki?.. Tata?ır nu aana?...» Beriki, düşünmege bile lüzum görmeksizin cevap verdi: «Ne yapayım anneci|inı... HepsJ de çabuk çabuk yüriiyor, yetişmek için koşmak zoruada kalıjorum.» Üasılsınjız||İ||g| misiniz? 40 YIL ÖNC Cuınhüriyc II Nisan 1932 tarihli Köylü ve vergi  .NK.4RA 10 (Telefoala) han buhranırun ağırhgı altı: Pırka grubu toplantısı dün ezilmekte olan köylü, son ve aJeşam geç vakte kadar dezorluklanndan kurtuima&tac vam etmiş, Genel Sekreter BeBundaa böyle köylü mesken, cep Beyin verdigi takririn kabulü ile sona ermiştir. Kabul razi ve hayvanlar için yeni vı oiunan esaslara göre, «Zaten ci gilerle sıksştınlmjyacaktır.» # ALMANYAOA Cwnhurba?kaalıfi seçünlerine dün U rar başlanmıştır. Yedi... Sekiz... Doknz... Daliilialıli tebessüm Haftadan Adnan TAHİR WASHİNGTON'dan alman bir habere gön Cumhurba?ka M, Hoover ile Miimessiller Meciisl tktisat Komisyonu, devlı masrailarını 160 ve 210 milyon dolar indiren bir prosram hi nrJamıştır. MUHPÜ\ SÜUYMRN Sıska ve tombul EÇENLERDE bir fıkra anlattjJar. Duymu?sunuzdur belki de?. Re=mi Dairelerden birinin Tniitfürü, daima oldufu gibi öğlene doğru işbaşı yapnuş. Surat bir kanş... Kaşlar alabildiğine çatık. Makam odasına girerken sekreterine emır vermiş: « Beni kimse rabatsıı etmesin... özel bir rapor hazırlayacagım...» Sonra cöz kırparaktan ilâve etmiş: « Tukardan istediler. » Kapanmi? odasına... Açmı? masasının gözlerinden blrini... Bir tomar totcğrat çıkarmış... O biçim fotograflar... Dilini damagında çakiatarak başlamış seyretmeye... Ne zevk ne zevk?... Dö:t koşeîi ve em?alsiz. Derken kapı açılmış küt diye... Karşısınrfa bir adam... Barajları aşaraktan nasıl girmişse girmiş... Fena bozulmuş sayın müdür bu cürete: « Kirasin sen?...» « Bir valandaş » * Ne istiyorsun?...» Konu«masmdan Karadenizll olduğu belli vatandaşın.,. Yani pek şakaya gelmeyen... « Boştavım .. t? istiyoram ..» « Pekiii... Ne iş yaparsm?...» « Avcıyım ben...» « IVerede avlanıyorsnn?... Ne »vlıyorson?...» « Aslan aılıvorum... Btiyükadada...» « l'lan. Büviikadada aslan avlanır mı hiç?...» «Aılanmaz tabiî Ben de bD yözden işsiz katdım y» . » 9 BU FIKRA önce sandıktan çıkan, sonra vatan sathında vurçun avına çıkan. sonra da foyaiarı meyda113 çıktıjı için issiz kalan politikacılara ithaf edilmistir... Çirkin, iğrenç, istenmeyen politikacılar... Diferleri «lınmasın. tR FIKRA daha... Bu, yeni ve çiçegi burnunda sayıimaz... Fakat tekrarlamanın tam zamanı. Jki aslan... Biri sıska mı sıska... Iskeletten farksız. Diğeri de aksine tombul mu tombul. Gümin birinde karşılaşıyorlar... Ikisi de hayret ediyor birbirinin haîine. Sıska dayanamıyor: * Böylesine semirmek için ne yapıyorsnn kardeş?... Ben sçlıktan Slmek iizereyim... Ovsa sen?...» « Gayet basit...» diye gülüyor öfeki. «Her gün belirli g». atlerde Re.smi Dairelerden birine ujfrnyor, pusnya yatıyorum. Sonra en urffiın bırini kesiiriyor, bir pençede yere seriyor, âfivetle yi.vorum... Ba çeşit Dairelerde herkes yemeğe Sylcsine ahsmış ki farkına varan olmnyer... Olsa bile göt yomuyor.. Ta. nıara mı? » « Tamam.. » divor sıska... Belediyenin yolunu tutarak. • BU FIKRA DA diıpinleri çok" sıkı kavradıfı iâ. diası ile i.şbasına yeni gelen reformcn kadronnn bileisine snnnlmuştur. Sıska ve tombul astanlann tömfine dik. kat . Lütten ve de zahmet olmazsa. G I ki babaiara bağh bir sürü gemiler aras:nda bir Yunan şilebi. Şiiepte iki tayfa birbirierine karşı çok kızgınca lâilar ediyorlar. Dillerini anlamasanız bile ilk bakışta kiifürleştikleri besbelli heriflerin. Birdenbire yabancı dildeki kiifürleri bırakıp hepimizin ezbere bilrfi|i Türkçe küıürlere başlıyor tayfalar. Bu edebi diyalog ilgimi çektigi için sormaktan kendimi alamamıştım: • Niçin Rnmcadan sonrs Törkçe küfürlejiyorsannı» di. ye. « Rnmca küfür bitti de» d e . di küfürbazlar: «Sıra Tfirkçedeki kfifnrlere treldi.» Geeeeel... lleri Marj Tazan Çisea iiiiiiı... ffizaya Or. İhsan ÜNLÜER BULMACA • •• ••••• • 1••• 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 M 12 13 U 15 76 ?7 18 BEN SENİN Ne yapalım, nöbetleşe Jdare edecefo vaziyeti.. TAVSIYE ÎWE»nJRLARDAN biri daima oiduğu gibi o giin de dalrede uyuldayıp duruyordu. Servls şefi nihayet dayanamadj. Yaklaştı: «Aliah rahatlık versin... Ne de güzel kestiriyorsnnnı böyle?...» Beriki silkinerek kendlnl toparlamaya çalıştı: «Birim büçük yine çok buysuzluk etii... Sabaha kadar uyutroadı beni...» Bu sözler üzerine »erris çcfl hemen kondurdu: «TaTsiye ederim... GöndiiıIrri de uyanık kalmsk için fcüçügü beraberinizde fetirseniz biç fena olmıyacak jfaliba'.'...» B KILDIŞI, insaf ve ahlâkdıyı sözJerden başka bir şey olmayan sOvmenin kJznuş bir adamı rahat ettiren bir psikolojik mekanizma oldufunu düşünmemek mümkün değil. Şuur altının dışarı dökülmesine imkân vermek için insanın küfüre başvurduğunu biliyoruz. Karaköy Saiıpazan trafiği hele bir tıkansın. 71 Kadillagındaki sayın bayın da tıpkı bir arabacı gibi «Tnrra nlan inek» diye bagırarak bu usule başvurması onlann farkmda olmayarak birer psikolog kesildiklerini gösteriyor. Diyebi. liriz ki lisanmda en çok küfür olan toplumlar en çok kızan en çnk öfkeli tooiumlardır.  davranmaya kadar vanyor is. Vaktiyle çoğrafya hocamız «Arnftvatlnfnn millet meelisin. de tavan yoktnr» derdi. Zira eüerinden piştov düşmeyen mil Jetvekilleri oylamalarda el k»ldırmak zorunluluğunu duyunca keyiflerinden bir türlü tetige dokunmadan da erfemiyorlarınıj. Size birisi anlamadıgınjz dilden, meselâ küfretse ne yaparsınız?. Hiç... Sadece griiler geçersiniz. Insan çalındıkça küfür eden bir piâk dinlese ha karetâmiz olan bu sövmeleri elbette ki kendi üzerine aiınmaz. Amma sövme, karşınızdaki bir adamdan çıktl mı o küfürlerin önceden tasarlandığı. nı ve kendisine yöneldiğini sanır, mukabele eder. mesi şart koşulmuj. Ingilizlerln «öfkelendifin zaman 19 raka. mın» kadar say» dedikleri gibi. Stendabl'ia «Ronje et noir» adlı romanmda kendini bilen iyi kalpli bir papaz, arkadaşı. na; • Ben cabnk fffkelenen bir Insanım» diyor. «Bn rSzden benimle ne olnr abbsplık e t . mekten vazjeç.» Bir çuur altı çatı?mamızın küfürle dı^an rurulması en önemîi kusurlarımızdan biri. âİT. Ne yazık ki en çok insanı rahat!att:ran küfürler en agır, mantıga, akla ve ahlâka hiç sıgmayan küfürlerdir. Insan. iar en kutsal ?eylerine haka. retten ibaret olan küfürleri bir çırpıda rahatiamak için kuîlanıveriyorlar. KOLTUĞrMTN HATRÎM GÖRMÎTEYİM Kî . DEMOKRASf TEPStN Kt.., ANAM AVRADIîH, KOLTtTK MEZARIM OLSUN Kt... Bir deli ya da bir çocugun küfürierini akl! değersizlikîeri yüzünden kale almayız. Vaktiyle bir toplanfıda rahmetü Atatörk'ün küçük maneyî kızı politikacılardan birinin yü züne tu.. dîye tükiirüverir. Âta büyük esprisi ile konujuverlr derhal: « TükerBleeek «nratı nasıl d» bilirsin kızrm . » SELYE adlı bilgine göre 6fkelenen insanın vücudunda hekimükçe bir sürü fizyolojik numaraiar geçmektetfir. Mese. İâ sürrenal ifrazı artıyor, kalp fazla çarpıyor, tansiyon yükse. liyor. göz bebekleri mahtıra alnus politikacılarınki çibi büTflyor, faltası gibi açılıyor. Sempatik, parasempatilt, antipatik sinirler blrbirine dalaşıyor kanda ka?karik asid seviyesi artıyor. însanm altına kaçırmasına Jcadar varabilen bu ilmi du. rum vaziyetine biz hekimler REACTÎON D'ALARJHE diyo. ruz. Yani vücudun herhangi bir tehlikeye karşı seferberlik ilân etmesi gibi bir durum. Bu durumda dış tehlike hatın sayılır derecede ise: « Aman efenditn, evet efen dim. gepet efendim, bn DEMOKRATtK bir tehlikedlr e . fendim der derhal rnmoşayarak cicj cici bn daruma ayarız. Tüm organlann beyaz oy verip de bu tehlikeyi sineye çekip kabullenmesine SELYE. «SY. NDROME D'ADAPTATİON» diyor. Yoooof Tehlikeyi biraz cılız görürsek «Halimem yandan yandan» deyip hafifçe pa lazlanmaya kafa tutmaya yeltenfriz. Ve koca koca amma usturuplu, kaçamaklı lâfUrla karşı çıkmaya çahîinz. AT MARTfNt DEBRELİ HASAN DAĞLAR tSLZStS Öfke halinde ağzımızdan çıkan sözler bir aktörün 5Ö?leri gibidir H norraalde, rfüşünce sözün peçisıra gidecegl yerde küfrettiğimizde sözler düjünceden önce a|zımızdan fırlayıverir. Haaa bugün ?u KÜFtfR konusuna nereden de takıldım san ki. Bunu ben de bilemiyorum. Epeydir kulaklarımız küfür seslerinden ve «ıra kapaklarının vurultnası gıirultüsüno*en uzak kaldı, kafalanmız hayli dinlendi de ondan mı acaba? Bir ses: • Hazroool dikkkaaat... m. *V* ^eeeel» deyince ne kadar da rahat etmlşiz meger. Aman «TERINDE BAHAAAAT» «len. me*e bari. • PtRAYE TAMAY ÖFKE tLE KALKAN NSANIN öfkelenjnesl onu kızdıran nedene verecegi makul cevabı aramasına vakit bırakmayan psikolojik bir haldir. Bir yargıç kendinden geçecek kadar öfkelenmi? bir suçluyu asla dinlemek lstemez. Gizli kalmı? bir düşüncemizin. bir juur altı çatıjmamızın öıke ve küfürle dıştn vurulaıası, öfkenin bizi daima yanılttığını dü?ünen kanun yapıcıları tarafından o kadar düşünülmü? ki meselâ askerlikte bir ?ikâyette bulunmak için öfkenin üzerinden 24 saat geç İ « İR TEK s'öz ufruna işjenen cinayetler isîisna ediiirse, kiiiüTİer insanlan birer hava lişeği gibi az yaralayan bir çeşit silâhtır diyebiliriz. Öfkeli in^anda küfür »allamaktan sonra yuınnıfe atmaya, daha »onra d'a piştova IRZINA NİKÂHINA HEDIYE ve varliklı bir Bdaın, son se\gilısinin doğum yildonümil vesılesiyle ona güzel bir hediye almış, götürmüş, en iyi diîekienyle birükte sunmuş; Genç kadm bira2 sonradan görme ve şımank. Kâfıdım yırtmış, paketi açmış .. Cicili bicili bir kuttı... Kapağım kaldırrr.ış... Içinde bir çanta... Çok pahalı ve nmsah derisinden... Çantajı açmış, kanştırmış, kaş lannı çatarak erkeğe dönmtiş: «Bu ne biçim hediye böyle.. Çantamn içi boş... Hiçbir şey yok.» SOLDAN SAĞA: 13 Selim zamanı elçi olarak Büyük Ihtilâl'ın sonunda Fransaya gönderilmiş, üç yıl kahp bir «Sefaretname» yazmış, Alemdar Mustafa Paşa taraflısz göründü|il Babıâü baskınından Yeniçeri taraftariığı yapıp kurtulmuş ve kandırdığı yeniçeri agalanna güvenip devlete kafa tutmaya yönelince kellesi alınmış Esseyyit nam kişi. Su. 2 Bir renk Bir kıta Aç gözlülük TERSt bir tngiliz ağırlılc ölçüsü' TERSt büyüic bir Alman bestecisi Güney Amerika'da yaşıyan yünü değerli bir hayvan TERSİ düz uzun az kalın biçilmiş ağaç. 4 Avusturya, Macaristan İmparatorlugunun eğemenlJginden ülkesini kurtarmak için milliyetçilik faaliyetleri siyasî particilikle çaba göstermiş ve I. Dünya Savaşı sonunda kurulan Çekoslovakya'mn ilk Cumhurbaşkanı olmuş Ttıomas Garrigue ön adlı Çek yazan ve devlet adamı Ayı evi Kimyada radyum Bir ajansın rumuzu. 5 Bir hitao edatı TERSt kimyada altın Kamer Cazm ciddi yönüntl ele alıp çalışarak «Mavi rapsodi ile Second rhapsodie'yi, Pariste bir Amerikalıyı sırf zen cilerin oynadığj Porgy and Bess operasuu vermiş Amerikalı besteci. 6 TERSt Walter ön adı ile Iskoçyalı büyük romancı A.BJJ.'de bir eyalet TERSt ileri süriilerek savıuıulan fikir Kimyada titan. 7 TERSt bir yıian cinsi Jean ön adı ve Kullervo, Tapiola, Finlandia (Mil lî marş) parçalan Yedj dev senfonisi ile büyük Fin bestecisi Tann'nın bir adı. 8 Edipler (Eski dil) TERSİ empresyonizmden kübizme ve ekspresyonizme yönelerek sağlam geniş bol plânlı renkleri şekilleri ils çığır açmış bir Fransi2 ressamı 9 M. Ö. Üç bin yılmda Mearopotamya'da yaşamış Saml ırktan olup Sümerlerle kaynasıp medenîyet eserleri bırakmış kültür politika ömekJeri göstermiş bir kavim Ağabeyisi Türkiye' de bando şefliği bestecilikle üne ulaşmış olup kendisi 8 operası (Lucia. Don pasquale...) 115 dini eseri 13 senfonisi... gibi eserleri ile linlü îtalyan besteci. 10 Kimyada berilyum Kimyada sodyum Edebiyatta tier beytin sonunda kafiyeden sonra tekrarlanan fcelime Bir nota. 11 Barsak (Eski dil) Bir makine veya taşıdın hızınj kesip durduran mekanizma Mert kişi. 12 İstanbul'da ilçe Güney Afrika'da daha önceden yerlileşmiş nesil sürmüş Fiaman asıllı kişilerin Ingiliz emperjalizmine karşı verdjğı ve kaybettiği savaşın ad: Eskiden ilçe il arası teşkilât idi. 13 Kuzey İskandinavya'da bir topluluk Yakılmak için kesilmiş agaç veya kaba adam mânâsına Aylunlık. 14 Par ça fEskil diJ) Eskiden sarayda devlete sivasî, askeri alanda değerler yetiştiren Üniversite ayan teşkilât idi. 15 Binek hayvanlannda oturacak yer Fizikte bir 1? blrfmi Elln içi Ün. 16 Radyoaktiı elemanların saldıgı ışınlardan TERSÎ yeni değil Içiçe dallar çiçeklerle bir tezyinat tarzı. YUKARDAN AŞAĞIYA: 1 Hammer'in Osmanlı Tarihi'ni on ciltte tercüme etmekle ünlü romanlan, sair eserleri ile bir yazar ve ilim adamımız Dudak (Eski dil). 2 Hu lâgu'nun tran'da kurduğu îlhanlılar devletinin 8. Hükümdan ve Anadolu Selçuklannm hamisi Islâmhgj kabul etmiş olan Han Erzincan'da ilçe 3 TERSt Almanya'da bir sanayi bölgesi Bir çalgı Belirti işaret veya daha iri mânâsma. 4 KimyBöö baryttm Haşarat ilâa Besteli yüksek sahne eseri. 5 Bir nota Bert rant ön adı ile İngiliı filozo/u matematikçisi, siyaset adamı vo çağdaş bunalımlann araştıncısı yazar TERSt cografi şekillerden. 6 Sahip TERSt hilâl TERSt divan çairlerimizden Kansızlık. 7 Bir organımız TERSt dogu âleminin en bü5Tik bilginlerinden bir Türk filozofu. 8 Yakuta benzer taş TERSt Ödeme Vatanı olan îngiltere'nin Afrika'daki genişle mesine yeni yeni topraklar alma sına yardım ederken halen adını taşıyan bir Afrika ülkesina ve civartna yardımcı olmus devlet adamı (Cecil) 9 Kanunî zamanında 14 yıl kaptanı deryalık etmiş, bütün Akdeniz sahillerini ve adalannı haraca bağlamış saraya damat edilip vezirlik verilmiş büjoik denizci Paşa Bır nota Bir akarsu. 10 Bir gaz Emekliye aynld) gı halde tekrar giyinmiş ve Ruslara karşı 67 yaşında savaşıp askeri dehasını dünyaya göstermiş, Tannenberg zaferi üe Un kazanrmş, yeni kurulan Alman Cumhuriyetinm ilk Cumhurba$kanı olmuş sonralan Hitlert de desteklemiş Alman mareşalı (Pa ul Von). 11 TERSt farkında olmadan muhatabı kınci bareket veya söz Charles François ön adı ve «Sapho» çahesert «Faust» operalan ile ünlü Fransız besteci TERSt Birleşmi? Milletler Teşkilâtı'nın rtimuzu. 22 Belirtı, iz Bir daire dere cesinin altmışta biri Bir meyva. 13 TERSt lâhza Dünya Si?aramn katranlı kısmt TERSt kamer. 14 TERSt yemin Yunan Makedonyası'nda bir şehir TERSÎ şans, talih. 15 Krallara mahsus degerli koltuk Bir kimsenin gönlünü noş etmek için yapılan hareket verilen çey (Eski dil). 16 George Bernard ön adı ver piyesleri konferanslan, yazılan ile îrlandalı büyük hiciv dehar sı Bir İSP sızarni dikkat eösteren TERSt kimyada kalay. 17 Valde Söz dinlemek Kediye benzer. kulaklan daha dik karlı daglarda yaştyan yırtıcı bir kürk hayvanî. 18 Bitkileri inceleyen ilim dalı Yazm denizlerden karalara esen yel. BÜLMACANIN ÇÖZÜMÜ 7. SAYFA.HIZDÂDIR, I A Z I S 1Z TERFİ TILL.4BDAN beri bir lisede temizlik işlerine bakan iki kadından biri diğerine şöyle diyor: «Gelecek sydan itibaren bu Useyi bıraJtıyonun artık...» «Peki... Nereye gideceksın?...» «Ünirersit«ye...» BİRAZ DAHA HOLLYWOOD'ta bir nik&h töreni. îki ünZü yıldız evleniyor. Haztr buiunan dâvetlilerden biri bir diğerine şöyle djyor: «Şu nikâh memuru maameleyi biraz daha ağırdan alırsa, müstakbel kankoca henüz erlenmeden birbirleri »Ieyhine boşanma dâvaa açabiJirler.» T A Harika bir riiya gördüm. . Rüyamda senin sekretertemlsiiH... Ve seııi kıskançlıkdan deli cdiyormujum. AKSİLİK GENC lcız, bir parasütçü üe sevişen arkada^ına soruyor: «Seninldndeo ne haber?... Aranız na^ıl?...» Diğeri cevap vertyort «Kendisine eaikono eesaret verdim . Tam bana açılacaği sırada aksilik bn ya... Paraşütü açılmadj... Şimdi bastahanede.» BULMACA StZE kırkbeş saniye müsaade.. Düşünün bakalım... Kadınla uçurtma arasında nasü bir benzerlik vardır?. Bulamadınız degiJ mil.. Sıkı tutmazsanız ikisi de ipını koparır . Sonra yakalayabilırseniz yakalajin... EĞEKLİ okuyucum, lltifannız» biB'.eree tcşekkür. Fakaaaaat «Charle» Boyer • O • ManU yani Şarl Boyer'i sevzneic Jconusundan benden üerl olamazsınız. Hiç bir okuyucum yoktur M biziın yaşımızda olup da Şarl Boyer sergisi ı.ususunda birbîriyla yans etmssin. Fakat ben geçea gün bir filimde onu küçük bir rolde sey rettim de çok Üzüldüm. O koca «Napolyon», «Allabın Bafıçeleri» ndeki o «Saadet Gemisi» nde td o «Ozayir SevdaJan» ndaki lıoca Charles Boyer'i ölç böyle görmek lstemeîdim dogrusu. t D Denizcilik Fankası T.A.O. Genel Müdürlıigünrien Bankamw Saiıpazan • Mebusan caddesindekl Orta Blokun 4 üncü katındalü kahve ocağı icapaülnıış zart ıçinde tekltf almak suretiyle kiraya verilecektir. 2) Buna dair b^zırlanan şartname Ue meviti pıânı ner gün mesai saatlert ıçinde Genel MüdürlUk binasındaki Genel Muhasebe t. Mürlügü Emlâk Servisinde görülüp tetkik edilebilir. 3) 28 Nissn 1971 çarşamba eüntl saat 10.00 da yapılacak ihaleye iştırak için son teklif cerme tarihı 26 Nısan 1971 pazartesi günü saat 16.00 ya Kadardır Postadak! gecikmeler nazan ıtibare aunmaz. BanJcamız ihaleyı yapıp « n ı m ™ i " 1> A z ı s ı z Müdur bey, kayınvaldeciyle görüşmeeioi bitirdikten sonra ti »»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle