Katalog

SATFA ÎKİ: sCUMHURİYET: 21 Şubat 1971 oplnmlar, sosyal vüeutlardır. Insan organizması gibı, nefes alraak zorundadırlar. Taşamak için. Bir intan, nasıl her nefes alışta, kirli havayı atar, temiz havayı alırsa, bir sosyal yapı da, zaman içinde ve olumln bir gelişme çiıjisinde ilerleyebilmek için. ça£ın kosullanna nymayan eskimiş fikirleri, değerleri, yıpranmış müesseseleri atar. Ça|ın sosyal ve ekonomik kosollarıyla uyumln, yeni fikiı^r, deferler ve müesseseleri alır. Tarihini inkâr etmeyerek, tarih içindeki rayına oturur. Toptumlar, sürekli hareket halindedirler. Amaçları doğrultusunda... T TABAHDAKIDEPREM Prof. Tarık Zafer TUNAYA isçi eylemi, 1 köylü eyleml vardır. Ddnem, tstanbnl t niversitesinin işgaliyle başlatılabilir (8 Haziran 1968). Tine bn dönemde, tarih. te esine ender rastlanan, belki de biç rmatlanmayan Yüksek Hfikinüer yürnvüşü (7 Mayıs 1969) nyancı bir nitelik taşımıştır. 8 Haziran 1969 8 Haziran 1970 dönemi: önemli cylem sayısı 165'dir. Bildiri biçimindeki önemli olavlar sayısı da 27'dir. Ögrenci eylemlerinin savısı yine azımcanamaz (81 eylem). Ne var ki, olayların sayısı Te çeşidi arttıgı için. öfrenci olaylannın oranı döşmüştür (»İ49.9). tsçi olaylan ikinei sıradadır (27 olay, •« 16.3). Kövlü eylemlerinin sayısı 9 ol/ mnstnr. (°b 5.3). Pek eöze batan gerieilik olaylannın sayısı 9'dnr. Çok genis. binlerce öeretmenin Uatıldığı bovkot, bn döneme öif\liŞinî vermiştir (15 Şnbat 1989). Üniversite asistanlan 3 kez boykota cjrismfalerdir. Kamn ve teknik personel boykotlan artmıştır (13 olay). Asayissizlik olaylannın sayısı ll'e çıkmistır. Bunlar içinde 3 sabotaj vardır. Bn dönemde. ös'renci olaylan ikinei plâna düsmüslerdir. tşçiler ve köylüler artık birer baskı grubndurlar. tktidar karsısında. dırlar. Memnr ve ücretliler avaktadırlar. On. lar da bir baskı çmbn olmnslardır. tktidann sakat politikası, sınıfsal savas çıgınnı açmif. tır. 8 Haziran 1970 12 Subat 1971 dönemi: fçinde bulundasumnz bn zaman parçasinın yedi aylık kesiti içinde, olavlar, beklenilen birer sonnç olarak olnsmnslardır. Talnız yedi ay içindeki önemli eylem savısı 165'tir. N'eredeyse, 200ü asacaklardır. ö|renei eylemleri azalmıstır (67 olav). Oranı da •• 50' nin altına diismüstiir (••41.4). tsçi eylemleri artmıştır (26 olav. "n 18,1). Grevlerln sayısı SO'u asmıştır. Köylü eylemleri de »rtmıştır (7 eylem, »i> 4,5). de, parlamente ve partl toplantılannda çöriilen kavgalı, kfifürlii sahneler ilgi çekicidirler. Kavralı dfigflslü Meclis olaylannın •ayısı 9'n bnlmnştnr. Cnmhnriyet Ser^atosn ve Millet Meclisi nznn süre baskanlannı seçememişlerdir. Bir fikir vennek üzere, Mlllet Meclisi'nin baskanını ancak 26 günde seçebildigi hatırlatılabilir. Meclis 26 gün yal. nız başkan seçimi tnrlanyla n^rasmıştır. Tek. birli kongreler, taşlanan binalar, öldnrülen partililer, lavik, demokratik ve sosyal bir hnknk devleti. TÜTkiye Cnmhnriyetinde <ah. vali âdiye»drn olmnşlardır. Bn arada, muhalif mnvafık milletveküle. rinin tek vuent olarak birlestikleri olavlar da yok degildir. «Maasları»nın yükseltilmesini iptal eden Anavasa Mahkemesi karanna karsı. milletin vekilleri, Anavasayı değistirme çabası icindedirler. Maaslarını alamamıs asiller. geçim sıkıntısından bnnalan peçmenler, sonncn merakla beklemektedirler. Bilinço bn... cnklarına Makarios'a bfle tas çıkartan *IT taktikle hncnm edenlerde mi? Küçücük yavrnlann başına bölük bölük sarık sardınlmasına göz yuman, sonnnda Atatürkçüynm diyebilen bir iktidarda mı? Toksa, bütün bnnlann yanlıs, g e r i v e tehlikeli oldnklannı, hayatları pahasına soylemek yürekUliğini gösteren insanlarda ve mflesseselerde mi? Peki, niçin bütün bunlar? Demokrasi diyenler, sessiz çoinnluklar flzerinde hüküm sürmek mi isterler? Bu rejimin adını koymafc serek... Kurt ile Kuzu Polis, birkaç hafta önce Ankara'da Sivasal Bilgiler FaMltesi öğrenci Turdunn zaptetti. Olayın bütün aynntılan ga»etelerde yaymlandı, televizyonda seyredildi. Polisin o*renelye davranısını S.B.F. Profesörler Kurulu «vahşice ve ahlaksızca. diye niteliyordn. Kız Ölrenci Birlikleri ise : « Toplum Polisi, kızlanmıza isgal kuvvetlerinin yapmadığır.ı yaptı..» diye tepki gösterdiler. Polis ile ögrenci iliskileri bn hale eelmis; eetirilmisti. tste böyle bir zamanda Haeettepe Tönetim Knnılnndaki sayın bavlar. ÖSrenei yurduna el kovması için polisi çagım»s'» r dır. Birateık akıl ve biraıeık lı'an böyle bir davetiye çıkarmava izin verir mtvdi? Genclerle polis arasındaki hnsumet »iawı«gine körfiklenmisti. Blr kibritle büyük vangınlar çıkmast mumkfindü. Üniversifenin yöneticileri olanbitenden habersıı mıvdiler? Sivasal Bileiler Turdu catısmaM Ankara'da defeil, \rntrika'da roı olmnstu? ögrenci polis iliskisinin kan davasına donü<:tü6ünHen kimsenin bileiîi vok mnydu? Haeettepe nın yöneticileri mühürlü mnmla damgaladıklan davetiyeyi çıkanp, toplnm polislerine : Bovnın BgTencilerle savasa™ demislerdtr. Niçin? Bn niçine eevan verebHmek Için Hacettepe'deki olayların ardma bir bakmak «rekir. Cniversitedeki saglık personeli. kendilerine yan ödemeler yapılmadıgı için direnise geçmişlerdır. Töneticiler. sallık personelini «kı^kırtanlann» ban ögrencıler oldu*u kanısmdadırlar. Bu nolttadan baslıvan olavlar «ncir. Haeettepe Tnrdn mnharebesine kadar telisir. Polis, ogTencı yurdnnn sardıgı zaman. ban kimseler balk arasında : öçrenciler camive bomba attılar.. söylentisini yayar. Polisin revresinde blr kalabalık tnnlamr. Ban ıtazeteler kalabalığı «halk» olarak niteliyorlar. 31 Mart irticaının ardında toplanan kalabalık halk ise, Knbilâv'ın basını kesen kalabalık halk ise. öçrencilere saldıran kalabalık da haiktır. Bnndan son. ra ögreneilerle karsı taraf arasında savas başlar... HJç knsknsn? hn sava» «e DevGenç'in eseTİdir. ne de «bir avuç Tıavta* nın Bu savas. polisine güveni kalmamıs. maaslannı yükseltmek ıcın Anava<îa'vı defistireeek kadar eözü dönmüs mebuslara saysn'r kalmamıs, ve yoisnzluklarla lekeli siyasî iktidara lâyık olduin degeri vermis genç insanlann. kalevi dövüsmeden teslim etmeyi ayıp savan rnh halini yansıtmaktadiT. PeM. öSretim flveieri. gençlerin b« psîkolojlsim" bllmeıler mi? veya bilmelerl eerekmeı mi? Elbette gerekir. Ama univer«itelerimizde ögretira flyeleriyle BSrencî arasındaki tlişkiler coktan beri kopuktnr. Coenklar. ötretim üyelerinin coStınn ken. di «kartndan baska Wr «rr dilsünmiyen, bilim adına alınterı dökmek verine «ben dümenime bakarım» felsefesine kendinı kaptırmıî kisiler olarak görmektedirier. Cniversitenin savın Slretlm Bveleri hiçbir konuda eençlere eevap verebileeek dn. rumda degillerdir. Profesö'ler ögreneilerle fliskilerînl I»»»»1" aracılıgına terketmekle çok kötfi bir sey yapraıslardır. Slyasal Bilgiler Pakültesindekl trajediden sonra. Sgrencilerinl «even hangi profesör polisi çagınp sonncn belli olmıyan bir korknne arbedenin lcine çocnklan atabilirdi? Bir öfretim öyesl. polisin önceden belli «mlmüne basvurmak yolnnn tntarsa o|re«m Sye. sl sıfatma lSyık mıdır? Ama bir baska gelisme de var ortada..: Knrt knrayu yemeve kararlıdır. Komandolan sflShlandınp polisin himavesinde fakültelere saldırtmak. sagda solda bombalar patlatmak. üniversite ögrencisinden Knbilâylar ile jerici çevrelerden Derviş Mehmetieri karsı karsıya getirmek, GBvenlik Knrnlnmın karsısında ellerini ngnstnrnp : Rnhsat verin tedblr çıkaralım dedikten sonTa, flnlversi. te denen belâyı ortadan silmek Için «tedbir. defil. «tedip» amacmda kannn tasanlanna ortam hanrlamak.» Knrdun programı bn. Ne var ki. masal diinvasında yasamıyorns. Ava cıkanın baıan avlandıfı çagımmn dünyasında çok förülmüştür. Lekeli iktidar, tedbir tasanlanyla ortahgt «üt liman ederek, yolsuzlnk, nüfux ticareti, arsa soygnna ve sömürü üstüne döıenini yürütmek ister... Polis, öğrenci yurtlannda mezallme girişir... Mebus beyler maaşlan artırmak İçin Anayasa'yı degistirmek yolundadırlar... İster misiniz hepsi birden düssünler bahri gama cnppadak... Biraz nefes nsanlar bn atnaç için konusurlar. Mnet. seseler bunun icin kurulurlar. Toplumun sesini duvurmak bir haktır. Bn hakkı, Anayasa, insanlara, sosyal sınıflara, gruplara tanımıştır. Toplumnn deıtlerini, Isterlerinl dile getirici sesler, siyasî iktidarların yapma tertipleriyle ortaya çıkarılmaz. Kendiliklerinden olusurlar. Insanlar. kamo hürrivetlerine dayanarak konusurlar. Eyleme geçerler. Anayasa onlara, iktidardakiler gibi konnşmamak (siyasî muhalefet) hakkını vermiştir. Gruplann hürriyetleri özerklikleridir. Üniversiteler, TRT, meslek kamlnslan, bn nedenle vardırlar. Ve bn nedenle özgiir olmak zorundadırlar. tktidarlara gelince. birer oy makinesi de. Sildirler. Hükümetlerin sörevi, insanlan gag. sol dive ayırarak birbirine kırdırmak degil. dir. Olamaz. tktidarlar, bele demokraiik reiimden yana oldnklarını bar bar bajırıyor. larsa. insanların ve gruplann çıkarlannı eşit mesafede uzlastırmak, onları ortak değerler çevresinde kaynastırmak, zorundadırlar. Anayaranın, M. maddesinin 2. tıkrasını okuyoruz: «Devlet, kisinin temel Iıak v« hürrivetledni, fert huzuru, sosyal adalet ve huknk devleti ilkeleriyle bagdasmayacak siırette sınırlayan sivasi, iktisadî. ve sosyal, butun engelleri kaldırır; insanın maddî ve manevi varlığinın gelişmesi için gerekli şartları hatırlar.» Şimdi. bir de etrafınıza, çünliik yaşanttnızın oluştuçu her köseye göz atınıı. Küçük bir azınlık bir yana. bn ülkenin insanı, boznk bir düzenin baskısı altında, insanca yasamak söyle dursnn, yasama olanaklarını bnlamıyor. Memleket kalkınmasına taban tabana zıt bir sosyal ve ekonomik politiks yüzünden sınıfsal cepheler savas halinde. Ne. fes alamayan insanlar isyan halinde. tktidar partisinin çoçunlngu Üzerine kurulo bir baskı mekanizmasmda ve temsil etti|i düzene karşı bir isyandır bn... O kadar ki, insanca yaşavabilmek için, «fiilî dnrumlar» boykollar, isgaller, grevler, yürüyüşler, normal bak arama yolları oldn. Papademokrasi üseyin Cahit (Talçm) Çnmhnrivet ilân ediidiği tarihten iki gün sonra (31 Ekım 1923) Tanin'deki basyazısında söyle diyordn: « .. Anaâoluda Büyük Millet Meclisi. vatanın kaderine bilfül hâkim olraaya başladığı dakikalardan beri Cumhuriyet kurulmustUT... Atılan toplar bize yeni bir şey öğretmiyor. yeni bir değişiklik yapmıyor. Yalnız, fiilen var olan bir hali tespit ederek kanşıklığı ortadan kaldınyor.» Bn olnmln gözlemden yanm yflzyıl sonra. yeni bir tanımlama gerekiyor. Tarihimizin < o hazin «tespiti» olacak bn .. k Üniversitede baslatılan ve toplumnn tüm kesimlerine vavılma istidaâı eösteren yeni tedbirler, bize nevi göstfriyor? Şunn: Bir takım nmacılar yaratılarak, akh basında özel sektörü bile saşırtarak, Anayasanın «osyal devlet ilkesinl bir kenara itip, bflySk termavenin emrinde. derece deTece knmimak istenen etoritcr. hatta totaliter bir rejimî. . tste. bu reiimin adını koymak jjerekiyor. Bövle bir rejimin tek adı vardır: O da Fasizm'dir. tster «Tahva Han Formnlü» devin. ister «Economist» derjrfsinln Tnnan (Papadopnlos) re.iimi için kullandıîı terimle «Papademokrasi» deyin . Ne der<;eniz deyin. Durum bndnr ve bu kadar açıktır. Türkiye, simdi bir ka\sakta... Neyi seçeceksiniz? Sermayrvi ml. insanı mı? Dıstan pompalanan bir ekonominin varatacaîı rejimi mi, v 0 ks3 AtatiirkcülüSnn volnnu mn? Atatürk'On vapmak istemedici seyi mi, yoksa gerçekten Kemalist. vüzde yfiı yerli bir kalkınma rejimini mi? Evet, mesele bndnr. J H Sosyal deprem Kitle eylemleri Yürüyüşlerin dili vüyor. Bn evlemler birer göstererdir. Aklı ba. şında politikacılara çok şey öğretebilirlerdi. Yine de öşretebilirler. Bnnları tespit ettnek için elimizdeki tek »raç, gazetelerdir. Bir denemeye girişeceğiz. 8 Haziran 1968 13 Sobat 1971 aran, iki bnçuk yılı aşkın bir zaman parçası içinde, eazetelerin ilk sayfalarında belirmiş, tam 440 «aemli eylera vaıdır. Hetnen her iki tam ,fönde vabir boykot, ya bir işçal, ya da bir grev ve yüruyüş..'.' s •.•••» Olaylan, aynntılan üzerinde, fazla dnr. madan. üe dönemde incelemeye ealışacağız: 8 Ha7iran 1968 . 8 Haziran 1969 dönemı: Bn yıl içindeki öneroli olay sayısı HS'dur. öfcrenci eylemleri. h« tümün "b 74,9'unu kapsamışlardır (83 olay). Tine bn tam içinde 10 ürk toplnımmun tabani. yılTve siddetierini arttırarak iki bnçnk hıx. dtr, kıyıya çarpan dalgalar tibi, ları bn düzeni dö. tur. Döneme asıl niteliiini veren eylem, boyntları bakımından Türkiye'nin sosyal tarihinde ilk olarak görülen işçi evlemidir (15 . 16 Haziran 1969). Anavasanın sosval karakterinin bir yana itilmesi sonncn olarak ortaya çıkan bn genis ve derin sınıfsal eylem. Sıkıyönetimie karsılanmıstır. Bövlece, Türk Silâhlı Knvvetleri de. bir sosyal kavganın içine Hilmistir. Tarihimizde görülmemis biçimde. valiler ve kaymakamlar da. Personel Kanunu nvgnlanmalarına karsı direnişe gecraislerdir. Toplnm Polisi bile, iki kez, iktidara karsı eyleme geçmistir. Emekliler. son günlerde, rvlemci bir dinamizm içindedirler. Kısa bir süre öncc Ankara'da, Emekli Sandıfcı Genel Müdürlü|ünü iseal etmişlerdir. Teni eylem isaretleri vermektedirler. Mahkfimlar ayaklanmıs, «Komünizmi telin» mitingleri, halk, esnaf, memnr, ficretli yürfiyüs ve direnisleri günlfık olavlar arasına girmisierdir. Tine bn dönemde, yıllardır iktidara bildirilmis fakat izlenmemiş çericilik eylemleri Nurcu, Ticanî, Süleymancı biçimleriyle . güa gün mevdana cıkanlmaktadrrlar. •' .^ Ru döneme özellik sailavan olftyfcMKrasında. sabotaj. soygnn. çesitli patiayıcı maddelerle tedhis eylemleri vardır (11 sabotaj). Bütün bunlar, yurda yayılan yer yer nç veren bir kolera salnnı ortamı içinde olnsmuslardır. Artık adam kaçırma olaylan da başlamıstır. Son yedi aya. rengini veren evlemler için. dönemde ikiyüz yıldır, ilk kes B nortava çıkande.kitle eylemleri olnşmnş n bir sosyal depremdir. Taban kaynıyor. TÖTkiye'de, her sfin, ancak sivasal me. teoroloji istasvonlannın kaydedebilecegi depremler, kücük capta isvanlar. ihtilâller olmakta... Simdilik, birbirinden ayn olarak patlayan kiiçiik volkanlardır bunlar . Çok kısa, hatta çok ilkel ve sadece gasetelerin ilk sayfalanndan secilen örnekler, bâıı sevier ölretecek deSerdedirler. Söyle ki: «1 tniversite olaylan, bn bnznrsnzlngnn ve toplnmsal sallantılann. ne bası, ne de gonndurlar. Bn olavlann. eittikçe düsen oranı ve öteki evlemlerin yükselen savıları dnrumn acıkça ispatlıvor. A Genrlik evlemleri, »osyal depremi baslatmıs da deKldir. tsçi olavlan öncelik tasır. Çiinkü. 1963ten 1968> kadar, bes yıl içinde zâten 6746 eün grev yapılmıstı ve bn eylemlere 33 bin isçi katılmıstı. f Sosyal hnznrsuziuk. iktidar partisinin iz% lediii. çoktan çaidısı kalmıs bir ekonomik politikanın sonuçlarıdır. Her is ve meslek gmbunon iktidara karsı direnmeleri bnnn fösterivor. O Sivasî iktidar. bn olaylann «içinde»dir ve «taraf»tır. En vetkili ağızlardan ötrenilen bn terçek, hükümetin nzlastıncı. dengelevici, birlestirici ödevini vapmadıgını da belirlemektedir. Bu tntnmn. kardesi kardesle. sınınarı birbiriyle karsılastırma ve çarpıstırma nitelijini tasımaktadır. A Evlemler, «bir avnç» insanın defril, bunaltı içindfki sosyal grnplarm eserleridir. Depremi dnrdnrmak için aranan çare, boznk ve azgelismis bir düzenin muhafazası için, insanlann aSızlannı kapavacak, kamnoynnn dile çetirecek müesseselerin özerkliklerini yokedecek tedbirler halinde ortayagetiriliyor. tnsanlar bir snssalar. özerk müesseseler birer «vatan cephesi» hoparlörü olsalar, sanki Türkive'de hersey düzelecek. Bu tedbirlerin bir yüzü de devletin eüvenligi olarak nitelenmektedir. Oysa, aslolan devletin de«l. milletin. füvenligi. halkın hnznrndnr. Millî gfivenlik, huzurlu. banşlı. •f mntln. her tün dinamitlenmeyen. bir ihtilâl ?îç kusknsv içinde bnnaltılmayan bir tabanda yatar. Simdi, nerede millî güvenlik? ögrencisini polis yapıp hocasının karşısına çıkaran bir iktidarda mı? Sosyal yapıyı ça|dısı bir aıınlık cıkanna ve bir 5zet sektör hayranlıjına feda etmeye hazır bir iktidarda mı? Gelecegin tek nmndn vatan ço Sonuç Asıl kuvvetini dıs desteklerde bnlabilir. Çünkü. bir aamanlar Abdülhamid rejimini desteklemis olan empervaliımler, buriin de bir papaHemokrasivi desteklemek isterler. Türk Silâhlı Knvvetlerinin. bir papade. mokrasi desteklevicisl olacafı akla getirile. mez. Bövlesine bir dSsünce. tarihimiz açısından vanlıs ve tutarsızdır. Sayın Genel Knrmav Baskanının Bay. ram mesaimdaki bir kanısı çok dogrndnr: Türk Silâhlı Kuvvetleri memleketin serefi ve namnsndnr. Tarihin belirledi« gerçek odnr W, Türk Silâhlı Knvvetleri. hicbir zaman Atatürkçfl yoldan sapmıs. layikliü soysnzlaştırmıs bir iktidann destekleyicisl olmamıstır. Olamai da . Olmadıiı için de, bn memleketin serefi ve namnsndur. Bn açtdan, sayın Genel Knrmav Başkantnın mesajı. hükümetleri de nyaneıdır. Var olmanın temel nedeni, basan ya da basansızlık deiildir. Bunlar geçici seylerdir. Asıl mesele, tarihin bizi yerlestirdigi yerde ve anda, «orada olmak»tır. Söylenecek şeyl söyleyebilmek, vapılabilecek seyi vapabilmek, ve «daha fazlasını yapamazdım» diyebilmek... Bizden sonrakilere, başka ne bırakabiliriz ki .. n B özelfaslzm karikatfirfl girisiminde, iktldar, iilke içinde yalnızdır. Ancak. büyük sektör tarafindan oavandalanabillr. i OGRETMENINIZ DAİMA VAHINIZUDIft Türkiyenın neresınde olursanız olunuz SIZ'DE KENDI KENDINIZE Hayır Kabak Tadı MEVLtD Büyük kaybımız Fitizyolog Dr. V, » * BtLGE BALKAN 11e ŞAHtN KOCA Evlendiler. Bursa 20/2/1971 «Ne yazık ki iki yıl da bizleri güya okuttu. Derslerinde, uyumaktan, o günkü yazısının propagandasmı yapmaktan, Kızıl Hakanı, Vahdettini, Saidi Kürdı'yi ovmekten vakit bulabilirse, ögrencılere verdigi yazar incelemelerini v.s. bu defa tümüne dikte ettirir. Öğrenciyi bilime, araştırmaya yöneltmesi de «Şehname1den 10 sayfayı, İlyada'dan 8 sayfayT defterlerinize yazın» biçimindedir. Biz ondan çıkarcılığa, bayağılıga ibret oluşu dışmda bir şey öğrenmedik. Bereket öbiir edebiyat ögTetmenlerimiz, dilbilım uzmanı. değerh insan Haydar Ediskun'la ünlü ozan, çevirmen Behçet Necatigil'di. Ancak onlar s&yesinde mesleğimizle ilgıli yetişebildik. Yoksa Akif'irı kitabuu, Yahya Kemal'in kitabını defterlerınize geçin demekle bu işler olmazdı.» Politikacı öğretmen Bay Kabaklı'nın dört ögrencisinin ortak mektubundan bir parçadır bu. Şimdi liselerimizde öğretmenlik yapan bu genç aydınlar «gcrçek saygısı olan okuyucunun yanılgıya düşmesini önlemek» için tntmus uzun bir mektup yollamışlar. Politikacı öğretmeni her yanıyla anlatıyorlar. Hepsini buraya almak isterdim, ama gereği yok. Bn adamın önce A.P. ye, sonra Türkeş'e, daha sonra da Erbakan'a yanaşmak istediğini, bütün amacının Meclise girmek olduğunu söylüyorlar, şunu ekliyorlar: «Ne yapsın belkemiği yok ki zavallının.» Böyledir işte! Kabadayılık, açıkgözlük, çamur atıcılık yetmeı kişiyi kurtarmaya. Okuyucnnn iri söılerle bir süre kandınrsın 'oelki. Ama seni yakından tanıyanlar çıkıverirler ortaya. Gönüllü tanık olurlar, belgeler gönderirler senin saldırmaya yeltendiğin kişiye... Bir de bakarsın ki yanında kimsecik kalmaıruş, öğrencilerin bile karşında yer alıvermişler. Gart curt kolaydır, bilgisiz okurlan, tek yanlı kafaları kandınr, göz boyar. Ama jerçekler bir bir ortaya dökaldü mü kalıverirsin ortada... Bana söyle yaznustı: «Daha irilerini, daha kocamanlannı çıkarsınlar karşıma, gidereyim.» Gidermek, yok etmek anlamına grlir. Bay Kabaklı, gözü dönmüş zorba yeniçeriler gibi çekecek palayı, saldıracak, önüne çıkanı gidere gidere meydanda kimseyi bırakmıyacak! Böyle palavralar sıkarak korkutacağını sanıyor! •PoUtika yapmam, millî dâvalarda fikir söylerim.» Öyle mi? Nerede fikir? Yalan, küfür, iftira, içtenlikten uzak, korkakça saldınlar! Söylesene niye Atatürke karşısıu, düşmansın? Neden Saidi Kürdi'den yanasın? Niçin padişahlan Bversin? Nereden geliyor bu? Hangi gizli yaradan? Geçmişin karanlıkta kaldığını sandığın hangi yaprağından? Kabak tadı verdi diyeceksiniz belki. Haklısınız. Ben de hiç hoşlanmam böyle yazılardan. Zaman ziyanı, yer ziyanı... Ama Kabaklı'lar günden güne kabadayılıklarım arttınyorlar. Meydan hos kaldı sanıyorlar. Çamurtar sıçrattıkları için herkes bir yana sinecek'... Oysa aaçtıUarı çmmut tepelerinden aşağı döküliiyor, Nasıl olsa dört vanlan, altları üstleri çamur!.. Dört genç öğretmen batan ne diyorlar: «Bayağı Svüngeçtir de. Rusyanm falan kendisiyle uğraştıgını söyler. Ne hitanetse biz Rusvanın böyle bırıne önem verdigini okumadık. hiç bir ajanstan da duymadık. Böylesine, «megaloman» detnek bile terminoloji suçu işlemektir. Çiinkü megaJoman da bir şeydir hiç olmazsa.» .Dört öğtetmen düşünmüşler tasınmışlar su sonnca varmışlar: «Birazcık düşünebilen, vurdumj seven, ulusunun yannları için kaygı duyan aydınlar, öğretmenler süründürülürken, bu adam •nasıl oluyor da zehir saçmaya devam edebiliyor? Biz de bu soruyu çok sorduk ve şu sonuca vardık. Bu Kabaklı gibiler bu düzenin bir ürünüdür.» Bay Kabaklı'nın dört esld öğrencisi açık açık adlanm razmışlar «Bir öğretmen olarak, bir Türk aydını olarak sonuna fcadar susamazdık» diyorlar. İste Atatürkün Büyuk Söylevinde ve Bursa Söylevinde seslendiği, guvendifi Türk gençliği .. Kabaklı'lar derste, basında, politika alamnda ne denli boımaya, yıkmaya, yok rtmeye, yozlaştırmay» çabssalar da Atatürk gençliği kisiüfini koruyor. Türk aydını olmanın sorumluluğunu biliyor. Kim gerçek milliyetçi, kim gerçek yurtsever ayırıyor. Türk ulusunnn doatunu düşmanını tanıyor. Kabak tadı birden degişti değil mi? Bambaska bir tad dnydunuz siz de. Devrimci Türk gençliği tetiktedir, nynmuvnr, uyutulmuyor. BUinçU bir ynmruk ^ NACİ DENGİZ'in ölümünün 40. gününe tesadüf. eden 23 Şubat Sah günü ikindi namazından sonra Şişli Catniinde azız ruhuna ithafen Mevlidi Şerif okunacaktır. Merhumu sevenlerin teşriflerini rica ederiz. AİLESt KERİHAN TALATSÜM ile Op. Dr. AYHAN AYDIN Evlendiler. Ataköy Plâl • 20X1971 Gazinosu i, İNGİLİZCE FRANSIZCA ' ~ ALMANCA MUHASEBE STENO VE DAKTİLO ÖĞRENEBİÜRSİNİZ BROŞÜR İ S T E Y İ N I Z \ FONO, İstıklal Cad. 213 Beyoğlu îstanbul Reklâmcılık: 387/1513 Cumhuriyet ^ 1518 Reklamcılık: 4031518 TEŞEKKÜR Sevgili annemiz TEŞEKKÜR Hastaiığırm basarılı amellyatla sonuçlandıran meslegınin otoritesi trvuşfik insan. Gülhane Tıp AkademUi Orololi K.ür»üsu Drofesbrü ameüyat ve tedavim esnasırıda yardımlarını esirgemiven basasistan Dr. Temel Özdemir. asistan Dr. Doğan Ertem'e, narkozitör Dr Orhan tlker. Dr. Erkan Turkmen, Dr. Nurettin Bayhan'a. Dr. Ünal Er*e ve diğer personele sükranlanmı cu> narım. Em. Rur. Alb. EKREM SOEL Herls: 528150» VEFAT Karadeniz Ereğlisi eşrafmdan merhume İsmet Hanıtn ve merhum Mehmet Nadir Beyin oğullan. Şerife Cerrahoğlu ve merhum Mehmet T Cerrahoğlu'nun damatlan. Emine Zeren'in sevgili esşi, Feriyal Olgaçay ve Füsun Boyner'in babalan. Berduk Olgaçay ve Hulki Boyner'in kaympederleri. Nadir ve Zekiye Olgaçay ve Begüm Boyner'in büyükbabaları Adlâ ve İrfan Cerrahoğlu ile Yüksel ve Nuri Cerrahoglu'nun enışteleri Cumhuriyet 1510 EMİNE MELEK ÜLSEVEN' in cenaze törenine golen, çelenk gonderen ve Uzlyette bulunan başta Deniz K. K. ve Donanma Korauianı olmak üıere bütün arairallerinı lle diğer meslektaşlanma. akraba. dost ve arkada;lanma; hastahanede yattıfi sürece her türlü Ihtimamı gösteren. başta Gölcük Hst. baştabibi olmak üzere bütün doktor. hemsire ve hastahane personeline, konsültasvona ka» tılan Adapazan Sosyal Sigortalar Hst. bajtabibi Dr. Azml Çorumlu'ya teşekkürlerimizl sunar, merhumeye Tanndan rahmet ve mağfîret diîeriz. Oglu: TuB. Amiral Necatl İ'LSEVEN Cumhuriyet 1507 Dr. Necdet Bozkaya'ya TEŞEKKÜR Sevgili eşim, babamız ve kardeşimiz Y. Makina Mühendisi ARMATÖR CEİİl IHREnin Kaybıyla uğradığımız büyük acıiruza, Ankara ve İstanbul'da büyük bir kadirşinaslıkla her türlü yardımı ve yakınlığı esirgememış olan Makina Kimya Endüstrisi. Türk Standartlan Enstitüsüne , Türk Sevk ve İdare Derneğıne, Ankara Sanayü Odasına, Mimaş, indem, Nel ve Mitaş Şirketlerine, çelenk göndermek lutfunda bulunanlara, Telefon, Telgraf. mektupla ve bizzat gelerek kederimizi paylaşan dost ve akrabalanmıza minnet ve şükranlanmızı ara ederiz. AİLESt Başsağlığı Şirketimiz darlanndan kurucu hissekaybeden şirketimiz mensuplan merhumun kederli ailesine başsağlığı diler, acılanru paylaşır. Y1LDIZ KtLTÜR LİMtTED ŞtRKETt Cumhuriyet 1525 DOKIOR FÂÎK ZEREN Hakkm rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 21 Şubat 1971 Pazar günü (bugun) öğle namazını müteakip Teşvikiye Camünden kaldırılarak, Zincirlikuyu Kabristanmdaki aile kabrine defnedilecektir. Mevlâ rahmet eyleye. AİLESt VEFAT Firuzan Tomur'un eşi, Evin Şenocak, Esin Evren'in sevşili babaları, Özcan Şenocak, Vedat Evren'in kaj'inpederi. Ferhan ve Elif'in dedeleri. Tekel Enstitülerinden emekli, fitopatolog, M. Celâlettin tmre'yi îlâncdık: 2285'l=>22 Sonuç: 1077/1523 kaybettik. Cenazesi, 21 Şubat pazar günü (bugün> öğle namazını müteakip Şişli Camiinden kaldıruarak Zinclrlıkuyu me2arhğına defnedilecektir. AİLESt KADRİ TOMUR'u Tarık Z. Kırbakan Dert, Saç ve Zührevi hastslıklan Mütehassısı Istiklâl Cad. Parraakkapi No. 66 lel: 44 10 73 Reklâmcılık: 392/1515 (Cumhuriyet: 1520» TEŞEKKÜR Şirketimizin kurucusu, Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Ba§kam. kıymetli büyümüz, Y. Mak Müh. Türkiye Kızılay Derneği Genel Merkezinden: Derneğimizce 1972 yılına ait 80.000 adet masa takrimi ofset baskı sıstemiyle bastınlacaktır. Buna ait şartnameler Ankarada Genel Merkezden, tstanbulda Kızılay İstanbul Müdürlüğünden ve tzmirde Kızılay tamir Şubesi Başkanlığından temin edllebiliithaleye iştirak edecekier daha önce Derneğimizce bastınlacak olan duvar ve masa talorimleri evsafmda takvlm baskısı, harmanlanmasını ve diğer teferruat işlerini kendl matbaalannda yaptıkları.ıı ve başanh sonuç aldıklannı Ömekleriyle tevsifc etmeye mecburdurlar. Teklifler en geç 11/3'1971 perşembe günü saat 15.00 e ltadar Ankarada Gene! Müdürlüğe verilmiş olacaktır Postada vâk; gecikmeler nazan itıbara almmaz. Demeğimiz 2490 sayılı kanuna tâbi değildir. ^^ (Cumhuriyet: 1503) Teknisyen Alınacaktır Başmüdürlüğümüzde boş ve boşalacak teknisyen kadrolanmn doldurulmasmı teminen 26/2/1971 tarıhinde saat 14.30 da PTT kantininde yapılacak smavla Teknisyen alınacaktır. Aşağıdaki nitelikleri haiz olanlann nüfus cüzdam, diploma. bir adet fotoğraf ile Personel Amirligine şahsen müracaatlan ilân olunur. tSTANBUL TELEFON BAŞMÜDÜRLÜGÜ ŞARTLAR: 1 1 8 yaşından küçük. 35 yaşmdan büyük olmamak. 2 Sanat Enstitüsü mezunu olmak. 3 Askerliğini yapmış olmak. CELÂL ÎMRE'nin vefatıyla uğradığımız büyük kayıp ve acı dolayısiyle telefon. telgraf. mektupla ve bizzat gelerek. üzüntülerini bildiren kıymetli dost ve teşektillere, minnet ve şükranlanmıZı iletiriz, CELAL tMRE TtCARET LİMİTED ŞtRKETt MAKSANMAKİNA SANATİİ A.Ş. Sonuç: 1082/1524 fibi iniyor Atatürk düsmanlan f H m T lA T A K R / I L f mm mn tepesine. Dün olduğu pbi. " * rwmm»rmM* de, yann da... m^ım^^mm^mmmm^mmımm^mm (Basın: 10947/1517)