25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
NÜFUSLU ANKARA: Sivas Kongresinden sonra Ankara'va göçen Mnstafa Kemal ve arkadaşları, 27 Ekım 1919'da, simdiki Dikraen sırtlarından ilk dela Ankara'yı gorduler. O zaman Ankara, 25 bin nüfuslu bir Orta Anadolu şehrndı. O günlerde Ankara'da XX. Kolordu Kumandam olan ve eski arkadaşını Dikmen sırtlannda karşılayan Ali Fuat Paşa (Cebesov) bu rakamı hatıralannda onemle kaydeder. Yıllar sonra Halkevleri, Mnstafa Kemal'le arkadaslarının, sehre inmeden önce Ankara'yı bır sure seyrettikleri ve Paşanın kimbilir neler düşundüğü bn sırflan bir park halıne eetirip, Mnstata KemaVin tam otomobılden indiğı \ere bir anıt dikilmesi için çalışmışlardı. Bn çalışma şimdi, tıpkı eski Halkev. Ieri fibi, kaybolmnş bîr hatıradır. Ama biz, gene şn 25 bin nüfuslu Ankara bahsine gelelim. 25 bin nüfusln Ankara, k»le ile, kalenin eteklerinde yıfınlasmış bir harabeydi. Tenı devlet bnrada knrnlacaktı. Şimdiki Gençlik Parkı, aman vermez bir bataklıktı. tstasyon, bn bataklıgın kenannd» nyurdu. Ondan »onra da bozkır başlardı. Ankara'va gelen «illk yeni Ankaralılar» sehir harabesinin kovuklarında yerleştiler. Yerleşme ve hele yakacak, en önemli problemlerdendi. Sehrin ne yakacagı, hatta ne de jeterince suyu \ardı. Nufus ise, once 75 bine, sonra da 125 bine sıçradı. Sonunda Ankara'va bir çekidüzen vermek için çağırılıp, ondan bir sehir plânı istenen Mimar Yansen'e, Ankara için \erilen gâve nüfus yekunu, 300 bindl. Ama Ankara Valisi Tan. doğan bile ilk günlerde, Ankara'nın bn kadar nüfus toplavacağına inanmıyordu!.. Yakacak işine gelince? Ankara sehri • zamanlar, \aktiyle Ankara'yı saran ve çoktan tükenen eski ormanların, toprak altından çıkarılan köklerini yakıvordu. Bn \% için Elmadağı, ağaçköku avcılarının henüz hazine. siydi. Kara knrn, karmakarışık sekilleri ile bn kökler, eseklerle sebre taşınırdı. Sokak sokak gezdirilerek, kapı kapı satılırdı. Bır esek vükn ağae kökü, 59 kurusla 100 kurus arasında Böylece, önceden kendılerini mahvettiğimiz ormanların, bn sefer son kalıniılarını da temizlivorduk . Halbuki bn ormanlar, daha 100 yıl Snce bile, Ankara'nın ziynetiydi. Elmadağında ormandan, gökvüzü görünmezdi. Simdiki Cebeci sırtlarının adı, Cebeci dagı idi. Bn sırtlardakl Abidin Pasa Köşkünü, orman sarardı. Çankaja arkasındaki Dikmen deresinin Çankaya'va yaslanan sırtlanndan, biz Ankara'ya geldigimlz zamanlarda bile, son bodur meseler kesilivordu. Şimdiki Ortadoğn üni\ersitesinin vaslandıgı Ahlatlıbel ıırtlan, hakikaten Ahlatlıbel'di. Ahlat ormanı nzanır giderdi. Ve bn orman 1930'larda bir gün, mektepli bir ziraatçımızın, «Ben bn ahlatları asılavacajfrm» dive, onlara bıçak attırmasına kadar devam etti. Sonra ise Ahlatlar, nvanacakları yerde oldu. Bu traslamayı arnı zat, Kalecik yolnndaki Ahlat ormanında da ajnen vapmıs, orasını da kurntmnştn. Hnlâsa vaktiyle Ankara orman ve yeşllmiş. Evliya Çelebi. Kazıkiçi bahçelerinden Toplan zehirlenmek Şevket Süreyya AYDEMIR masallardakl gibi bahseder. Sımdi tek dam. la suvu olmavan Bentderesi ise mesirelikmiş. Ve tiftik tuccan tngilizler, daha 80 jıl önce, bu sulardaki kavık sefalarını anlatır. Ama bız gene şn jakacak bahsine gelelim. Kömürü yadırgayıs "C^vet, Ankara evvelâ afaç kökfi yakıyor• * dn. Sonra Bozhöyük, Osmaneli istasyonlarından odnn naklivatı basladı. Ama komür voktu. Zaten o zaman Lin\it, pek bilınmeven birsevdı Kok dediğımiz dumansız kömür tesisleri ise. henıiz mevcut değildi, İlk tesis, Zongnldak'ta vapıldı. Bn Somikok fabrikası, yılda 90.000 toıı kadar sömikok çıkaracaktı. Bnnnn 60.000 ton kadan Istanbu], 30.000 ton kadan Ankara için hesaplamyordu. Fakat Ankara kok komürüne kolay alısamadı. Saç sobası \e odnn, \nkara evlerine daha uvgun düsuvor demekti. Fakat komüru de vaymak lâzımdı. O zaman çareler dusfl. nuldü. 1929'da Vekiller Hevetinin «Yerli Malı kuHanılması» hakkındaki bir karan, «Milli Iktisat ve Tasarruf Cemiveti» ile beraber do? du. Tasarmf Cemivetinın ilk islerinden biri de, Ankara'da büvük bir sergi evi yapraak oldu. Bn sergievi, şimdi opera binasına çevrilmistir. tşte ilk kömür sergisi de bn binada açıldı. Cemiyetîn rnhn, teşkilitçısi, fikir yaratıcısı Vedat Nedim Tör'dü. Rabmetli Mebns Rahmi Köken ona, tecrübeli ve halk. çı bir şef olarak arka oldn. Laypzifde, New York'ta, Peste'de ve daha nerelerde acılan ve hcpsi de, gittigi \erden sesler «etiren sergilerin, Türkive'de ilginçlerinden biri, bn köraür ve vakıt sergisi oldu. Gâve, Ankara. lılara kok kömurünü tanıtmaktı. Kok kSmıirü yakmava halkı teşvik etmekti. Ona, saç soba verine kömür sobasını göstermekti. Onun için bn sergide. kömürlerin yanmda Şâkir Zümre'nin komür sobaları da teshir edıldi. Ama bn sergiden sonra da, istihlâk artmıs olmakla beraber Ankara, vılda an. cak 20.000 ton kadar kok sarfedivordn. Fakat taş kömürü de Ankara'va artık girmeye baslamıstı. Ama 193Tde bile ve Iktisat hocalıgından, Ankara'da bir tktisat Mfldürlütü kurmava çağırıldıiım zaman, Ankara'da kok istihlâkl, ancak 28.000 tona çıkmıştı. Ton fivatı da 28 liravdı. Ve odnn, her evde, hâlâ kömürü kovnyordu. Ben bu şehırde gecekondu kurdurmam, yıkanm, diye meydan oknmasına rağmen, gecekondn. lar, dafları tasları sardılar. Şimdi Reisieura. hnr Köşkü'nün arkası bile gecekondudur, Bır kaç yıl bnce Ankara Gençlik Parkında açüan bir Mimar . Mühendisler Sergısinde, Ankara halkının 'i67'sinin gecekondularda oturdnğn gösterilivordu. Beledive de zaman zaman bn rakamı ( ı 6 4 olarak ilân etti. Nüfus ise simdi, 1.500.000'e doğrn gıder. Her gecekondn bır avrı baca demektır. Asıl şehri teskil eden beton kalelere gelince? Bnnların da bacalanndan, gece gündüz bütün kıs, bn. ram bnram isler, dnmanlar fıskınr. Ve an. lıvornz ki, bngün Ankara, dünyanın dnman \t pis hava bakımından üçüncü şehridir. Ve bütün tahlil ve teblitler onn göstermektedir ki, bugün Ankara halkı, bir toptan zehirlen. me içlndedir. Toptan zehirlenmek ^t, toptan zehirlenmek! Çfinkfi mesel*. •* knrnldngn zaman bir gül ve çiçek »i. tesi olan Bahçelievler'de bile ve resmi be. yanlara göre tabii hava, kaldırabileceginin 12 misli kadar pistir, zehirlidir. Bn zehirli havayla mficadelenin de bir hikâyesi var. Ankara'da henfiz ne nfifnsnn bu kadar arttıği, ne havanın bn kadar kirlendiği, ne gecekondulann Ankara'yı bn ka. dar sardıgı zamanlarda da, bn hava kirlen. mesi işi ele alınmıstı. Daha tkinci Dünva Har bi vıliarında, çareler aranma^a baslandı. İlk akla gelen, Iinyit kömürlerini koklastırmak, dnmansızlastırmaktı. O zamanki incelemeleri hatırlıyornm. Harp içinde basında bnlnndn. £nm daireden de Almanva'ya bn is için mü. hendis gdndenniştik. Etibank da calıstı. Fakat bize gelen neticeler ve Almanva'ya gönderilen nümunelerin tecrübe neticeleri, bi. xim linyitlerimizin koklaşmaya elverisli olmadıgı merkezindeydi. Şimdi dnynyomı ki, bugün bnlnnmns olan nsuller, buna imkân mermekte imis. Son yılların geleneği ise *udnr: Kıs aylanna girerken ileililer. Ankara' daki zehirli dnmanlarla mncadele edileeegine dalr mntlaka nntnk verirler. Sonra kıs ge. çer, is nynr. Ama bir sure önce gazetelerde oknnan bir bilimsel beyana göre, bn böyle giderse Ankara'da, sebebi belli olmayan fini ölümlere kadar iş gidebilirmis. Ancak son iki senedenberi resmi be>an. lar biraz de|işmiştir. Bir televizyon konus. masından da anladık ki, simdl is, bilimsel •vonden ele alınmıs. Bacalardan çıkan dn. manların tablili, sokak çazlarının incelenme. «i, aletlerde, makinalarda tecrübeler ve ni. hayet bilimsel toplantılar baslamıs. Ve bngün bir dernek. bir mücadele taslaginı Bas. vekil'e snnmos. Bn nzman arastıncılardan birisi ile de konnştum. ts, bana Jsiraz skolastife kaymıs gibi gorundd. Acaba bn is hangi yoldan hal edihr? Ankara'da nüfusu 1.500.000 olarak alalım. Her 5 nüfusln bir aile>e, 3 tonlnk linvit istihlâki hesabedelim. Yıl. da 900.000 ton Iinyit yakacağtz demektir. Eger kalorifer oeakları, hele gecekondnlarda sobalar gene kalacaksa, sokaklarda da trafik böyle yoğunlasacaksa, havayı ne yapsak kurtaramavız. Bunun çaresi, kalorifer oeakları ile sobalardan knrtulmakia olur. Bunun da yoln, merkezi ısıtma denilen sistem olsa gerekir. Dünyada böyle ısıtılan dnmansız şehirler vardır. Meselâ 8.000.000 nüfnslu bir sehir, sehirdısı üç santralden ısıtilıyordn. Yas kış sıcak sn, kısın radyatörlerin isletilmesi dahil. Yakıt, yeraltı gazıvdı. Fakat Tanrı bize ve bugun bilebîldlfimize göre veraltı gazı vermediği için, o halde linviti sehirden 2030 kilometre ötede bir veva iki santralde yakarak, sehre sıcak sn vermek, bizi kazandan ve sobadan kurtarabilir. Yani şehir parsellere aynlarak ve gecekondnlann yerini, gene yıllara göre sosyal meskenlere vererek, kademell bir sekilde sehri merkezi ısıtmaya kavustnrmak mümkündür. Gerçi böyle bir tesebbüse, meselâ ilâç sanayiinin, Sosyal Sigortalann ilâç fabrikaları knrmasına karsı çıkıldıgı gibi, sehirle sosyal meskenlerin, mer kezî ısıtmaya çidilerek kazanlarla sobalardan knrtnlmaya karsi çıkanlar da bulunabilir. Ama dflnva tarihinde veniiiklerin ve ivi işlerin, direnissiz kabnl olnndnklannın misali yoktnr. Kaldı ki bu tedbir, bir plâniama ve tesis konusudnr. Ama sehirlerin, merkezî teshinte ısıtıldıfınm da binbir misali var. dır. Gecekondulann. yıllara gdre sosyal meskenlere naklinin misalini ise, Bagdat'ta bile görebilininlz. tsi bilmek derken, sn misali de vereyim. Eski bir arkadasım, simdi büyttk bir sehrin Belediye Reisidir. Birgün telefon çaldı. Konnsan ovdn. Ben de bir seyahattan dönmüstüm. Sordufeu snvdn: Fılân ülkede. buvuk sehırlerde, çehrin ortasına bir pervane koyu\orlarmıs Pervane döndukçe sehnn dumanı riağılıvormuş, şimdi Harıcıye've yazıp soracağız Sen gormuşsün, ne dersin' Tabii Hariciye'ye yazılmadı. Sehrin ortasında pervane aramak için de seyahata çıkılmadı. Ama onunla Ankara'va giren linyitleri, kademeli bir snrette sehrin nzağında toplayarak oradaki santralde yakmak ve sehre, ısı kaybetmeyen bornlarla sıcak sn vererek, bn bornlari, evlerin kalorifer tesis. lerine bağlamak, sehri parsellere avırarak, bnnn bir kaç senede tamamlamak, gecekon. dnlan da sosyal meskenlere çevirmek meselelerinı konnştnk. Daha dofrusu sanayii A. nadolu'ya yayarak, köyden gelen akınlan Anadolu'da kurulacak veni sanayi merkezlerine kaydırmak gorüslerinden bahsettik. Bnnlar vapılır veya japılmaz. >ahut da baska nsnller bnlnnnr veva bnlnnmaz. İ% skolastige dokölür ve\a dökülmez. Fakat gerçek olan, ıtiraz goturmeven, Ankara'da herkesin pavını aldığı bir gerçek vardır ki, o da, biz bngün bn sehirde, bir toptan zehir. lenme içindeyiz! Tanrı yardımeımıs olsnn . I Şansı fazla fakat I işi daha zor Haftamıv raporu I Nüfus sıçraması AL ma bn arada baska birşevler oldn. Rah. * » metli Ne\zat Tandoğan'ın, evvelâ 300 bin nüfusu hayal savdıgı Ankara'da, nüfus gittikçe sıçramaya başladı. Nitekim gtne Tandogan'ın: fkinci Erim hükümeti hafta içinde Meclisten güvenoyn al ' mntır. Medisin, çesitli partilere mensnp 341 üyesi, lkinci Erim • kabinesinin programını dıkkatle inceledıkten sonra oylarım I hükümete güven duydukları yolunda kullanmıslardır. tlk Erim hukümetine verilen güvenoyu adedi 321 idi. Ikincisinin, I birincisine nazaran daha as beyaz ov almış olması, knsknsuz, I lkinci Erim kabinesine Meclısçe daha az güven duyuldugu seklinde yommlanamaz. Oy oranının böyle bir yorumla uzak I tan yakından ilgisi yoktur. Hattâ denilebilır ki, tkinci Erim I bükümeti moral bakımından, eskisine nazaran çok daha knv ' vetli ve elverisli bir zemin üzerine basmaktadır. Bu nedenle • daha sanslı bir görünüsü vardır. öncelikle, bünyevî rahatsız I lıklar ve siirtüşmeler geride bırakılmıstır. tlk kabinede, temel meselelerde basçöstermiş görüs avnlıklan, ilk izlenimle I re göre yerini simdi bir paralelliğe bırakmıştır. Genellikle | yumuşak, uyuşabilir tipler yeni kabinenin karakteristiğini teskil etmiştir. Bir diğer önemli nokta da yine kabinenin ka. I muoyunun çesitli kesimlerinde ve özellikle pivasa ve iş çev | relerinde çok mflsait karsılanmış olmasıdır. Nihayet, geçen doknz av içinde ilk kabinenin elverisli bır ortam bulup önemli I meselelere eğilme olanagı bulamamıs olmasının vatandaşta I varattığı kınklığın bu defa taze umutiar haline dönüsüp lldn . ci Erim Kabinesinin önüne açılmıs olmasını, hukümetin moral I gücünü ve sangını arttırrcı bir kamuoyu desteğl saymak da I mümkündür. . Böyle müsait bir ortamda yola çıkan tkinci Erim Hukü I metinin programmdaki meselelere bakış açısının kilit nokta. »mı, ülkenin geleceği ve parlamenter rejimin bekası esprisi I teskil etmektedir. Denılebilir ki. progratn, bu iki ana tema • dan hareket etmekte ve vapacağı isieri bu temellere dayan . dırmaktadır. Boylece tkinci Erim Hükümeti ekonomik, sosyal I ve kültürel alanlarda ringördüğü ve birçoeu reform niteli I ğinde olan isleri ardı ardına sıralıvarak hedefini ortaya kovmus olmaktadır. Knşkusuz bnnlar iyi niyetle başanlmaya ça I lısılacaktır. Aslında jrfJe ve bflvük raba Utevtn islerdir. I Açıkça söylemek jerekirse tkinci Erim Hükümetini bekleyen • güç işler sadece propramında genel hatlanvla savılmış bulunan I ve artık kamuovunun yakından bildiği işlerden ibaret değildir. I Hükümet icraatı, akrp giden zamanın getlrdijH çok vönlö prob | lemlerle programm ötesinde ayn bir hacim ve önem kazanmıştır. Bunlar nelerdir* I Partilerüstü hükümet öncelikle ülkede süregelmekte olan ] olağar.üst" koşullann bir an önce sona erdirilmesinl ve normal bir döneme girilebilmesini sağlamak görevi ile karşı karşıvadır. I Bu. huznr içinde veni blr seçlmi idrak etmek demektir. Hüku I met programına hâkim olan ve parlamenter rejimin bekası dije . gösterilen temel amac huna bağlıdır I tkinci Erim Hükümeti, rutin olmaktan çıkmış ve Türkive' • nin. iç huzur meselesinden sonra belli başlı en önemli problemi . haline gelmis olan iktisadî durumu, daha kötü yönlere kaymadan I duzeltmek görevi ile karşı karşıyadır. Bir yandan sürüp giden fivat artışları. bir yandan daigalar halinde releceği belli olan ye • ni vergiler, 6te yandan memur maaşlan için düşünülen kısıtla | vıcı tedbirler hem ekonomivi hem de vatandast güclükler içine itecek yeni gelişmeler niteliğinde görünmektedir tkinci Erim I Hükümeti, vaat ettiği reformlara, denilebilir ki. bu koşullar al | tında bir de ekonomide reformu katmak znrunda kalacaktır. özellikle bu konu, müstema bir çabavı gerektirecektir I özet olarak şn sövienebilir: Çiçeği burnunda lkinci Erim Hü | kümett, hlrincisine nazaran daha elverisli koşullar altında ise girişlrken ilkine nazaran daha zor ve güç işlerle karşı karşıva bu I lunmaktadu, I BUGUH YARIN Güney kuşatması.. n ı »îııiil ijij. ı.HH'l' ma Komısjonunda yapılan goruşmeler, birkaç jonden ilginçtir. MıUi Savunma Bakanı sa\ın Ferit Melen'in konuşması, Istanbul Milletvekili sayın Sezai Orkunt'un konuşması savunma sorur.umuz için ciddi olan konulara dikkstleri çekecek niteliktedirler. Yülardır, ulkenin savunma somnlarını slogan edebiyatçüıgı ile sislentürip dikkatleri başka noktalara çekmek isteyenler, yine görülmuşturler. Geçmiş yıllarda görülduğü biçimde, açıktao aşırı «kımların orduyu yıpratmak için kullandıkları sloganları, bugün açıktan kullanamayanlar, ustu kspalı biçimde aynı teraneleri çiğnerneje çalışmışlardır. Bunların telkinleri etkili olsa idi, bugün bir ordudan soz etmek mumkun olamazdı. Bir ordn kendi gorev alanının dışında işlere zorlanırsa, o ordu yurt savumnası için gerekli eğitimden yoksun kalır. Bunun örneğini acı biçimde Kamboçya'da gorduk. Yol yapımı ve onarımında çalıştırılan Kamboçya'nın ordusu, Devlet Başkanı Prensin eksantrikliğinin kurbanıdır. t'lkelcri bır saldırıya uğradığı zaman, ellerındekı mantelli tufeği bile kullanamıyacak durumda oldukları gorüldü. Yıllarca, belli bır aşırı sol akım ayna telkinleri bu ülkede de yürüttü. Ojsa, Turkıye insan gucünü dış ülkelere ihraç ediyor, kalkınması için bu unsura muhtaç bir ulke değildir ki, silâhlı knv\etlerinı başka amaçlar için knllanma gereğini duysun. Yıllarca, bu ülkenin savunması için gerekli olan bir ittifak tertibi başlıca tehlike gibi sunulma>a çalışılnuş, bu ittifakın belli bir gucun yajılma ve genişleme politıkasını durdurmak için kurulduğu unuttunıhnak istenmiş, ülkemızden toprak isteğine karşı, bir super devletin gücünu dengelesıek için bu ıttıfaka girtnek zorunda olduğnmuz gerçeği dikkatlerden kaçırılmak istenmiştir. Bir ittifak, milletlerarası politikada nedir, ne değildir bilinmesin isteyenler, Rus politikasının ir.ee hesaplanmn propaganda aracı durumuna düştuklerini, umit ederiz. Pakistan'ın başına gelenlerden sonra biraz sıkılmış olsunlar, anlasınlar. lînlü bir deyim \ardır: «tttıfaklar mızraklar kadar eski, gudumlu mermıler kadar yenıdır» diye. Bir dış istek karsısında kalan ya da tehlike sezen her ülke, o gücü dengeleyecek bir güç tertibi içinde jer almak zorundadır. Onu dengeleyecek gücü >aratmak, kendi varlığı için kaçınılmaz göre\idir. NATO, boyle bir gereksemeden doğdu. Bu dış politika kuralım, okurlarımıza yazmak arzusundajız; Sir Eyre Crowe'un tanımladığı kural şudur: «Tarıh gostennektedır kı, şu ya da bu devletin bağımsızlıgıru tehdıt eden tehlıke; genellikle, hiç degılse asgarl olarak, tasmen, ekonomik olarak yeterlı, askert yonden guçlü ve sınırlarını genışletmek ya da etkı alanıru yayma ıhtırasına sahıp komşu devletin üstunluğunden doğmaktadır. Bu üsturüugun kotuye kullarulmasını önlemek içjn, durdurmak ıçın, denetım altında tutmak ıçın, ıkı yol vardır. Ya ona eşıt, karşıt, rakıp, zıt korkulan bır güç haline gelmek gerekır, ya da dengeyı sağlayacak çeşıtlı ulkelert bir araya getıren bır savunma tertıbı kurmak gerekır Bır savunma tertıbı için çeşıtlı ulkelerın bır araya gelmesı ile kurulan dengeye, teknık olarak kuvvet dengesı polıtıkası demr » NATO bu kuraldan doğmuştur. Böyle bir kuvvet dengesi tertibidir, savunma tertibidir. Türkiye tarihinin hiçbir ddneminde görnlmemiş biçimde, knzejde beliren kendi gücü ile dengeleyemiyeceği bir tehlike ile toprak isteği ile karşılaşmıştır. NATO, aynı gücü dengelemek için kuruluncsa, kendi gmenliği için ona katılmaya çok gayret harcamıştır. Yıllarca, bu gerçek unutturulmak istendi, bir ölçüde ülke iç çalkantı ve slogan çığhklarıyla oyalandırıldı ve kuzeydeki gıicün ülkemizi güneyden sarması dikkatlerden saklanmaja çahşüdı. Şimdi sajın Istanbul Milletvekili emekli Amiral Sezai Orkunt, bn korkunç tehlikeyi Türk kamuovunun dikkatlerine sunmaya çalışıyor. Mıllî Savunma Bakanı yıllardır savıp sövdüğümüz, Rus politikası açısından suçladığımız bir müttefikimizin yardımlancı genel olarak kısıtladığını açıklıyor. Hiç kuşktısuz, kendi harp sanayiimıze hız \ermehyiz, ama artık slogancılarm ülkeye yaptıkları kötülüğu de gormelijiz. Akdenizde beliren knşatma hareketi, artık dikkatlerden saklanamaz. Bunu Bütçe Komisyonunda konuşanlann hepsinin bilmesi gerekirdi, yoksa hâlâ slogancılarm sözcüsü gibi konuşanlara rastlarsak, verilecek cevaplarumz kesin ve öldürücü olacaktır. Tiırkive bu kuşatılmaya aslâ göz yumamaz. Kuşatıcınm slogancısı durumur.a düşmekten herkes kaçınmalıdır. Dış politika \e savunma konusunda Turkler arasında ayrılık goruntusü verenleri millet mahkum eder. olitika imkânlar sanatıdır diye t a nımlanır. Bütün politikalar için geçerli olan trg söz, nvüüye politi" kaa için ,4e geçerlidir. fHr^azımıMa 1972 bütçesini inceleme ve eleştirmeden önce 1971 de Türkiyenin ekonomik durumunu, temel nirengi noktalanna yönelerek, değerlendirmeğe çalışacağız. P Ekonomik durum 1972 butçesi"""" YAZAN Cumhuriyet Sağlığınız Bakımından Apartman ve ^ ycrlerinîzdekl madenl depolarınızın içint Fiberglass Poliester Kanlatınız Depolannız çürümez; boya istemez; mîkrop üremez. Deponuz yok ise FİBERGLASS POLİESTER depolanmızdan alırnz. Tel: 22 78 98 22 30 21 P.K. 3 KARAKÖY. (Cumhuriyet 10514) selmesınden doğan gelir artışlanna, toplu sbzleştnelerin sağladıgı gelır vergisi artışlanna rağmen, bu olçude vergı gelırlerınde artış sağlanamamıstır. 1972 butçesinde vergi dışı normal gelirlerde °/o 213 artış ongorulmustur Bu gelırın de gerçekleşmesı çok zorcfur ergi gelirlerl konusunda, vergi gehrlennln 8 5 mılyannın normal artışlardan, 7,5 mılvannın kabul edılecek jenı vergi gelirlerinden saglanması çok zordur. Yeni vergıler arasında Tasarruf Bonolannın \ergıve donuştürulme*ı isabet. U, nısbetının yukseltılmesı hatadır Kambıyo kur farklarınm vergıye donuştürülmesi isabet. sızdır Kambıyo kur farklarından doğan fonların Hazınenfn Merkez Bankasına karşı olan borçlannın itfasında kullanılması gerekır Kamu «lekton. ıthalatı muafıyetinın kaldınlması karma ekonomının kurallan vonünden özel ve kamu sektorlerıne esıt muamele sağlama ıçın ısabetlı, fakat kamu sektoru glcterlerinı arttırması bakımından gerçek bır kamu gelın değildir Aslında yeni vergılerın kamu hareamalarını da arttırdığı unutulmamalıdır. Kk odenek, olağanüstü odenek, özel ma^raf kanunlan aktarma gıHı butçe teknıklen azalülabihrler, amma tamamen ortadan kaldırılamazlar. 1972 butçesınde Devlet Yatırım Bankasında kurulan Finansman Fonu gerçekte ivimser butçe gehrlerl tahmınlerıne rajmen, butçe tasarı^ında ıkrar edılmiş ve bu fon ıçırtîe glzlenmek istenmiş, dört mılvar liralık bir bütçe açığından başka bir şev değüdır. düşüktür. Ekonomide aynı za manda potansiyel enflâsyonıs knvvetler mevcnttar. (?) Yukarıda belırttıŞıml? ol çude hazırlanmış, rfev btr but çe sıhhatli gelir tahmınlerın davansa bile tabiatı ıtıbarıv I enflâs\nni«ttır (3) thracattan elde edile kamtmo kur farklarının terzı \e donuştürülmesi hatadır B farklardan doğan kur farkları nin Hazinenin Merkez Bankası na olan borçlarının itfasınd u\enlanması gerekır. (î) Yeni butçenin kabuluv] bırlıkte butçe kanununa od" neklerin bloke edılmesıni sa lavan blr hukı^m konma'i zc runludur Ortalama bloka] nı< betı '« 15 olmalı ve gırier veı gılerlnın nlsbetlen uzennr "olOO'e kadar zam vapmav Bakanlar Kuruluna ve'ki verc kanun hukıimlerı gerekırse UN gulanmalıtfır f5^ 1972 bütce uvgulamasınt bu yıl içinde bitirilmesı mün kün vatınmlara, dar boğazla ortadan kaldırmağa matuf v, tınmlara. ihracata ve\a ithal ikamesine vönelik vatınmlar öncelık verılmelı. ozun vılla sari yatınmlara avnlan ödenel lerin bir kısmı bloke edilmel dir. (S) Tran^fer harcamalannı iktisadî transferlere onem veı lerek ekonomıdekı atıl kapası harekete eetınlmeh; ıktısa devlet teşekkullenne yapılac malî transferlerle bu teşekkt lerdekı sermaye teşkıli arttır malıdır (7) Bütçe reformuna v veı idaresi reformuna önem veril rek kamn vönetiminin mali\ diisürülmeli, kamn eelirlerir ha«ılâtı nrttmlmalıdır. (S) Mallye Bakanı 1972 bı çesını uveularken kııllanac< 0) Türk ekonomisi yüksek selektıf ?raçla"la zaman zam bir fivat düzevine çeçisle dort bır vandan gaza bır yanri nala enflâsyona dönüsebiiecek frene ba«mak 7orunda kalaca kntik bır kavsak noktası üze tır fBasarı<;ı veva ba=arı«ızl rindedir. Ekonomide tuketım da bu melekelere «ahıp olup ' e$ilimi vuksek. vatınm ejilımj madığına göre He|ı«pcektır Prof. Dr. İsmail TÜRK S.B.F. ÖĞRETİM ÜYESÎ nentn tlk dokuz ayında Ankara'da •/•20,8, Izmir'de °'o 18.8, Adana'da °/o 17,5, îstanbul'da °o 17 artıs kaydedılmıştır onomık durumumuzu özet•lersek G S M H 'daki artış '^uksek olma^ına rağmen sanayi ve ınşaat sektorundeki gelısmeler veterlı d'eçıldır Ekonomide yatınmlar nıspî olarak azalmış, tuketım harcamaları artmıştır. thracattaki gelışme yetersızdir. îthalattaki artış büyuktür. Dı» tıcaret dengesi aleihe gelismekte. lşçı dSvlzlerındekı buyuk artıslardan oturu dış açık azalmaktadır Toplam para areındakı artışlar bu. yuktur Bankalardakı mevduat artışlan banka kredılennin 5nunde gitmektedır Hazine açı. ğı 4 milyar hradan rfaha fa7İa artmıştır Butçe emanetierı 3 6 mılvar liradır Toptan esva fıjatlan endekslnde ve tuketifı geçınme endekslennde ortalama artışlar yüksektır Bu nedenlerle Turkıve para ve malıve polıtikalannın her zaman. kınden daha buvuk bır dikkat. le uvgulanmalan gereken bır doneme gırmiştir. Yardımınızı dilenen sakatd değil, onları dilendirmemek için çâlışâh d«rn«ğlmix« verin. TürKiye Sakatlar Derneği. ist.şb.çıpa 214912 makina VB teçhizatta "nl2 5 Gerçekten kesınlıkle bilinme. lidır ki, butçenin şekil ve arasında genleme, tuketım mad delerı ile ham maddeler ithalâmuhtevası ekonomının ıçmde tında ' ( 0,32,3 arasında bır arbulunduğu konjonkture bağlıtış vardır Aynı donem ıçın ıhdır. Bununla beraber, gene gozracatın terkıbınde tarım urunden uzak tutulmaması gereken diğer bır hu^us, ekonomiye ka lerı aleyhlne »'o 0 5 genleme «anavi mamullen lehine Oo297 zandıracağımız şekıl ve muhılerleme vardır Ocak Temmıı? te\anın da butçe\e bağlı oldu. 1971 doneminde blr e\velkl yıla ğudur. Bu nedenlerle bütçe, egore Ortak Pazar ülkelerıne yakonomının dengesını bozmamapılan ıhracatta *'o 4 8 azalma, do h, fıyat ıstıkran ve tam çalar sahasına yapılan ıhracatta hsmayı sağlamalı, kalkınraa °'ı>20 7 artı? vardır. Ocak Evhızını korumalı ve artırmalı, lul 1 ) 1 donemınde elde edıl"n <7 odemeler dengesını alejhe çeişçi dovizlen yapılan ihracatın vırmemeh, kısıler, bolgeler #e °'« 87 l'ını karsılamıstır Bu gesektorler arasındakı servet, gelirlerın yıl sonunda 490 mıKon lır ve refah dagılırru dengesız dolara ulaşacağı. turizm gelirlığırı duzeltmelidir. gıder dengcunın de 10 milyon dolar net bakne bırakacağı tah min edilmektedır. Geçen sene 345 milyon dolar olan dıs açığm bu sene sonunda 219 mıKon dolara ıreceği umulmaktadır. Gejlul ayında yapılan tahçen sene Ağustos ayında 11 5 "minlere gore 1971 yıhnda mılvar olan emisyon hacmı bu Turkıye'de kalkınma hızısene Agusto<s sonunda 15 5 mı 1 . nın °»8İ olacafı beklenmektevar lirava vuk<îelmistir 1970 Adır. Tarım sektbründe kalkınma ğustos sonunda 29 2 mılvar lıra hızı %8, sanayi sektorumle o olan toplam mevJuat, Ağustos o6,9, ulaştırma sektoründe 1971'de 44 4 milvara ulaşmıştır. •o 7,6, inşaat sektoründe % 2'*r Buna mukabıl. banka kredıleri Buna mukabıl, plân hedeflerine 33 3 mılvardan 37 rrılvara yukgore genel kalkınma hızmın o ^elmWır Avnı donem için Me'i)7, tarım sektorü kalkınma hıkez Bankası kredılennde çok cuzi zının %4,1, sanayi sektoru kalbır artış vardır. Bu donemde kınma htzının •• 12, ulaştırma / toplam para arzında üç milvarsektoru kalkınma hızının •» 7^, / lık bir artıs mevdana eelmı<;inşaat sektoru kalkınma hızmın 0 tir. Hazine avansında geçen seo 7 2 olması gerekir. Sabıt fıneve gdre 1,3 milyar, Hazine keyatlarla toplam kaynaklarda faletini haiz bonolarda 1 8 milgerçeklesTOesi beklenen artış hıyar lira artış vardır. Ziraî krezı •'<) 7,6, toplam yatınmlarda dilerde 2 milyar azalma, mev. % 4 5, kamu yatırımlarında c d^at munzam kar^ılıklarında 'o 6,2, özel yatırımlarda */t 2 7, 1 8 milvar artış görünmektedtr. kamu tüketıminde '/o 11,1, özel Bu sene Evlül sonuna kadar tuketımde %7,7'dir. îkinci Beş konsolide butçe harcamalarında Yıllık Kalkınma Plânına gore geçen seneye gore °'o 6? 7, tahtoplam kaynaklarda •» 7, toplam / silâtta o'o32 1. ödemelerde »i 58 8 yatırımlarda % 11,4, kamu yatıartıs mevdara gelmis Hanne rımlarında % 10, özel yatırımacığı 4 1 milvar liradan 8 1 millarda % 12,5, kamu tüketıminde 0 yar liraya yükselmıs. butçe eo 8 8, özel tüketimde 'A 5,1 arman»t!eri He, 17 milvar liratıs saglanması gerekiyordu 1970 dan 3 6 milvar lirava çıkmı^tır. yıhnda toplam yatınmlar GSMH.'mn %21,l'ı ıken 1971 de G S.M H.'nın % 20'sine düs•• ionomiieki bu olu'um v » » muştür. Bu dönemde yurtlçi ta| gelişmeler karsısında fivat sarruflarda da bir azalma meyhareketlerınde onemll gedana gelmiş, yurtiçi tasarruflar lismeler mevdana gelmıstır Too °'o 19 6'dan *A 19,3 seviyesine in tan esva fıvatlarında geçen semiştır. ne Eylül avına eöre bu sene Evlul avmcTa •'• 19,7 bir artış göl A ^ f l vılında, Ocak Ey rülmüştür. Bu artışlar gıda mad delerinde dikkat çekıci nitelıkl l l f l l l u l donemınde. dış tedir 1971 yılınm dokuzuncu a• " • " t i c a r e t dengest 355.6 vı sonunda bakliyatta "t 58 5, milyon dolar açık gosterlrken, canlı havvanlarda "0 34, hubu1971 yılınm aynı donemınde bu batta % 17 2. havvan mahsulleaçık 504.3 milyon dolara yükrinde o'o 12 2 artış vardır Top. selmiştir. Eylül 1970'de 225 2 tan esva fıvatları eenel endekmilyon olan altın doviz resinin sanavi ham maddeleri ve zervi 1971 Eylul ayı sonunda varı mamulleri grubundaki ar514 4 milyon dolara ulaşmıştır. tış bu sene Eylül sonuna kacfar Aynı donemde ıthalât bır evvelortalama •'« 21 3 olmuştur Topkı yıla göre •'« 225 fazladır. lhtan eşya fıvatlanndaki bu vukracat aynı donemde ""n 5 2*lık ar selmeler tuketıci gesınme e n . tı? gostermıştır tthalâtın ter. V Kmrfa ınsaat maİ7Pmesl ile dekslerıne de vansımıs bu se olması gerekır. Bugunkü ekonomik koşullar altında aşırı de. recede buyuyen butçeler yapılan itibanyle enflâsyonısttirler. Hele hızlı buvuven ve sıhhatli gelir kaynaklarına dayanmayan bır butçe, Turkıve'yı cehenneml bır enflâsyon içıne sokacaktır. E Getirilen bütçe Bit Ekonomik duram E Getirilmesi gereken bütçe ıkardakı açıklamalann ı<nğı altında Turk ekonomısının yCksek bır fıyat düzevıne geçişle dort nala enflâsvona dönüşebllecek önemli bir kavsak noktası uzerınde bulun. duğu sovlenebilir Yüksek bır fivat duzevme geçış, geçen vıl vapılmış olan devaluasyondan, geçen vıl kabul edıhp vururluğe gıren veni vergılerden. iktisadî devlet te'ekküllerinın mamullerıne ve hızmetlenne geçen sene ve bu sene vapilan fivat ayarlamalarından vabancı ekonomılerden ithal edilen ve fıvatlan vukselen mallardan ılerl gelmektedır Enflâsyonun kavnağı personel kanununur. malî hükümlennın yürurluge gırmesi, butçenin gehleri üzerınde harcama vapılması. Bütçe Merkez Bankası ve Hazme Merkez Bankası ih'kılerınd'e mevdana gelen gelişme. lerdır. Durum bu nedenlerle keskın blr virajı geçmekte olan motorlu aracın durumundan farksızdır Bu koşullar altında chreksıvonda bulunan sürücü için önemli olan hızlı gitmek degil, virajı kazasız geçmektır. Bu yüzden içinde bulundugumuz kom'onkturde butçenin buvumesi değil, makul ölçülerdp buv ıverek fuatlar eenel «e\ı. }C<;ITH Vorujan ekonomıctekı likıdıte lazlasını emen bır batce Y utçe Karma Komısyonunun tetkıkıne sunulan konsolıde butçe 515 mılvar lirada bağlanmıştır. Bu butçenin 26,3 mılyan carJ harcamalardan, 91 mılyarı yatırım harcamalarından, 16^ mılyan sermaye teşkili ve transfer harcamalanndan olusmaktadır. 1971 konsolıde butçesıne gore carî harcamalarda °'o 31 2. vatırım harcamalarında °i 15,4, sermave teskilı transfer harcamalarında O 'o56 8 artıs vardır Toplam harcamalardaki artıs °'o34 9'dur. Geçen yıl bütçesıvle muka\ese edıldıgınde cari harcamalardakı artış hızı °'o 1 8 daha az vatı. rım harcamalarında °o6,7, ser. maye teşkılı ve transfer harcamalarında Oo20 5 daha fazladır. Fıyatlar genel sevıjesındekl artıs hızı da gözönund'e tutulsa, 1972 butçesı 1971 butçesinden °'o 6 7 daha hızlı büvumektedır, Konsolıde gelir butçesı de geçen seneki butçeye gore önemli olçude büvumektedır Geçen s e . nekı konsolıde gelir butçesi 38 5 mılyar lira iken 1972 gelir butçesi 51 9 mılvar lira olarak tahmın edılmıştır Butçe selır. lerındeki artış hızı 8o35'tlr Butçe gelırlennde en onemlı artış vereı gelırlerinde gozukmek tedir. Geçen sene 29 550 mılvar lıra tahmin edilen vergı gehrlen bu sene 46 1 milyar lira tahmın edllmiştir Artış hızı °'o C6' dır. 1971 yılında bile Pınansman Kanununun yururluğe gırmesıne ilâve olarak, devaluasvonun ıthalden alınan vergı gehrlerı. ni arttırmasma, Personel Kanununun malî hükumlerının uvgulamava girmesinin sağladıgı gelir artıslanna, de^tekleme alımların taban fivatlarının yük. V Sonuç Leningrad Devlet Balesi Ankara temsilleri Türkiye Ue Sovyetler Birligl arasındakı kültür anlaşması çerçevesı ıçerisınde. İstanbul'da başanlı temsıller veren dünyaca ünlü 37 kişılık bale grubuoun ıkı ayrı program halındekı temsilleri 28 ve 29 Arahk saat 21.30 da AR1 îmemasmda. Her ıkı gecekı programda Çaykovskı'nın Kuğu Gölü; Şopen'ın Romantık Etud'u ve ıkj ayn programda zen»ın repertuar. Bıletler: 1525305075 liradır. Sın=ma gışesınden temın edılebılir. Detaviı rî"cgram ve bügı Türkiye )rganizatörü DURU TURÎZM'den temın edılebılir. Tel: 18 47 84. (Cumhunvet: 10520i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle