24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SATFA İKÎ: :CIJMHURİYET= 22 Aralık 1971 eçmisteki «avajların ne büyük telâkctler getirdiğini bildiğimiz halde yine de birbirimizle bojhışmaktan ve dövüşmekten vazgeçmlş deiîliz. Yıllarca devam eden ve hele son Orta ve Uzakdoğudaki kanlı çarpışmalarda milyonlarca insanvn ölmesine ve ocaklarınm yıkılıp sonmesine seyirci kalıyor ve yalnızca üzülmckle yetiniyoruı. 20 nci jüzyıla getirdikleri nygarlıkla öğünen güçlü dcvletler bu acıkh durum karşısmda birtakım fanatik sbzlerle konuya çözüm yolu bulmaya çalışır gibi göriinuyorlarsa da aldıklan kararlar ve VFTOIarla çıkarlannı sürdürmektedirler. 6 u arada küçük ülkeler de bir şey yapamamıs olmanın ezikliği Içinde olaylan izlerken güçsüz oluşları nedeniyle sözlerini dinletememektedirler. Gelecek savaşların çok daha tahripkâr olacaguıdan yakınan Birlesmiş Miiletler Topluluğu ise iki büyüklerln hegeraonyasmdan kuTtulamadıklan lein bu gibi olayiarı onlemedekl yetersizliklcrini bildikleri halde birbiri peşine yaphklan toplantılarla bosnna vakit geçinnektedirler, Görülüyor ki: mevziî de olsa bu tarz bunalımları önliyecek bir çiiçten yoksun bulunan dünya insanlığı geleceğinden endişe etmekte ve buna karsf cıkanları haklı olarak kınamaktadır. Yıllardan beri Öılenen banşı sağlıyacak tedbirlerl arayıp bulmak gerçekten zor mudur? Bu sonıya birçok keı değinmîs, görüşlerlmlzi açıklamıştık. Son Hint Ok> anusunda esen ve bir ölüm kasırgasmı andıran savaslann devam ettiği ju n ralarda bu aoruna tekrar dönmede yararlık gördük. Bizce döğiişcn bu ikl filkenin blrbirinl ye nip bir zafere ulaşması hiç de önemli değildir. Asıl önemli olan yıllardır öliime mahkum ettirilen milyonluk insan kitlelerinin açtığı bu savaşm her İki ülkeye büyük zararlar getireceği, bnna ençel olunmadığı taktirde llerde daha büyük anlaşmazlıklara yol aeacafı ve belki de yeni bir dünya savaşına girileceğidir. Bu itibarla; konunun askeri yönünden ziyade bunalımın eerçek nedenlerl üzerinde durup banj çarelerini aramakla ye tlneceğiz. G HİNT OKYANUSUNDA ESEN FIRT1NA Feridun AKKOR £ } Hindistan Başbakanı tndira GA.NDHt'nin Parlâmento seçimlerinde büyük bir zaier elde etmesi. A Seylan, Burma ve Nepal'deki iç huznrsuz luklar mevcnt gerginliği büsbütün arttmnJ5 ve isi bir savaşa dönuştürmüştür. üzerind* önemle durmamız gerekir. Din, dit ve ırk bakunından büyük farklılık fösteren bölge halkı arasındakl bu anlajmaziığı egemenlik sistemlerl içinde uyguladıklan somürRedlik politikan ile dengede tutan İngilizlerin bu kez ortaya cıkıp her iki ülkeyi uzlaştırması beklenmektedir. Evvdden beri kendilerine daha yakın buldukları için her alanda Hindlilerl tulan İngilizlerin bu tarihî düşmanlığı yaratmış olmalarındakl aoçluluk veya ikind plâna dü$melerindeki küskünlııkle midir? Nedir, bilmiyoruz hiç ses ve sedaları çıkmıyor. Oysa ki tavşana kaç tazıya tut diyen bu eskl ve tecrübell sömürgecinin Hint Pakistan anlajmazlıgınnı nedenlerini çok iyi bildiği için bölge banşını tağlamada yararlı görüşleri olacağım sanmaktayız. Bu nedenle İngilizlerin ortaya çıkıp ara buluculuk yapmayışını doirusu kmamaktayn. vrelce bu Kıtanın ikiye bölünmeslnden korkan İngilizler Hintlilerle birlikte buna engel olmak isterken sosyal ve ekonomik alanda yaptıklan baskı ile Jlnnah'ın bir islâm iılkesi kurmasını önlemeye çalışnoışlardır. tkinci Dünya Sava?uıın getirdlği sonuea gö're bu konuda başarıh olamıyan o zamanın genel valisi Lord Mountbatten IMT'de bu ikl ülkenin bağımıızlığını ilân ettlği zaman, ülkede 559'ye yakm prensliklerin (Baca) bulunduğu saptamniftır. Aynı din ve siyasî görüş içinde bugüne kadar egemenliklerini sürdüren bu Racalar ne Hindistana ve ne de Pakistana ba|lı kalmadan yaşantılannı devam ettirmlflerdir. Racaların bu durumunu kendilerine Srnek alan Dogu Bencalli müslıimanlar da Batı Pakistanla kavnaşamamıs ve yapılan taksiml bir türlu kabul edememijtir. Bu arada Dogu ile Batı arasına giren Hint topraklarınuı sınır çevresindekl yüzbinlerce müslümanın daha serbest yaşaması da son olaylarm eıkmasmda ctkil) clmuştur. Bu karı;ık durum içinde girişilen gerillacıları temizlcme harekitında yarım milyon insanın ölümü ile başlayan göenten akını, böiıreyi yeniden k»rı?tırmi| gerçek ten çok korkunç bir açlık ve sefalet bajgöster mlştir. Aynca buna Doğu Pakistandaki ijsizUğl de eklersek dnraınun hic de iç açıcı olmadığuu görürüz. ço D oğu Pakistandaki seçimlerl büyük bir288 ğunlukla kazanan ve Parlamentodaki Düşmemek lâzım Almanya Başbakanı Willy Brandt, Nobel Banş ödülünü bosuna almadı. Almanya'da Dofu ile köprnler knrma egiiimi öylesine kuvvetlendi ki. katoliklerin lideri Barzel, Kossigin ve Brejner ile eörüsmek üzere bu karda tipide Moskova'ya kadar eitti, Brandt'ın bu politikası sonucu olarak da D o | n Batı Berlin iliskileri gevsemeğe basladı. Bundan Batı Almanva'da vasavanlar adına sevinmek 18zımdır, zira batılılar doguya geçebilecek, fakat anlasmaların müsaadesine rafmen doğnln vine de batıya geçemiyeeek. Bunn bir Doğv Almanva yetkllisi biraz da içini çekerek, «Bıxi batı devletleri tanısalar İ)ile. bizim batıva ıridip gelmemiz bahis konusn olamıyscaktır!» diyor. Berlln meselesiyle Doftı ve Batı Almanya arasındaM intilâflar çöıüiarken Doeu Almanya'da Ideolojik blr mesele eldd» olarak tartısma konusn olmaktadır. 196fi'da Doîn »im~ •>m Komünist Partisl eskl nenel N k . reteri Ulbricht bütün ir sızlıfına, proleter mücadelesinin kendisine vermis oldııjn tiin «tfrtH»e rnfmen «Beseri sosvalict bir toplnm:» sloganma sanlmıstı, hattâ 22 Mart 19«9 U n h ı n . de vertlljti bir demecte. «Gerçek ve insancıl bir toplnm kurma hevesi çok eskl bir diisüneedir, jerçekte ve pratikte bu insancıl ve beseri toolum düzenini i<sçi karmal» bas1«mı«tır. Bllim adım adım tahakfcuk ettirmeîe basUdıgıtnıı sosyallst be,« seri toplnm, yalnız ivilije. kardeslite, tesanüde, jelecek k « . '•% saklara karsı savgı tösterilmesine varavacak. Ostelik herkese p, sosvalist kisiliglni de kazandıracaktır» demisti. ** Eskl f«nel sekretrrin kendisinde olmM» bile a|«ından d 5 . k6Ien bo sBzler onnn ihtivarlık «ebeblvie isten ozaklastınlmasından sonra. altı av bile avakta duramadı. Nitekim Ekim avının U'ünde Dotu Almanva Komünist Partisl Merkez Idare Kumlu Ovesi Knrt Haeer bir nutıık vererek I'lbricht'ın «Sosvalist heseri toplnm!» tezini siddrtle tartsktadı. «BHIm bakımından beseri sosvalist toplnm m«lâha«*«ı hatalıdır ve vanlıstır» dedl. «zira bn dü«ünce. sınıflar arasındaki farklan kaldırmavı öngörmekte. isçi sınıfının vönetici rolıinO kaçömsemektedlr. Bu bir komünist teori tleiil. bir sosval demokrat te•ridir. sosyal demokr«sU homünizmln kov^lntiına w katan blr anlayıstırj» Tabtî Haeeri UBvle tnsalsıı. sert konusmata mecbnr eoen nedenler arasında, Prae'daki sosvaliıml InsantTestlren ve ef«anelestiren tesebbüsün de rolü bi'vPk olmak «erekir. Ovsa bn«rün (sosyalist beseri toplnm^ düsünc.'sindç. vani insancıt o u masından dolayı elestirive niratılan tnbrlrht. Cekoslovakva'va Dofn Almanva askerlerini ilk sflren mOfritlerden blri ıdi. *** Aslında demirperde arkası memleketierde doktrin çatısma. ları, sahsi mücadelelere sebep olmaktadır. Aslında oralardaki mücadelr demoknıtik iilkelerdekl sahıs müeadelelerinden farklı de|ildir. Demokrasilerde bo müeadele açıktır. alenldlr, tarafların fikirleri üzerinde konuşulnr, tartışılır. Oysa demir perde memleketlerinde bu müeadele slnsi vflratülnr, dün dev. let hiyerarsisinin en üst katında olan. bORfin suçlu olabılir. İki Almanya «rasmda bnzlar çöTÜltneSe basladı ama. insanlar hâlâ kaskatı. hepimiz biraz rfllsek, blra» beserilessek. biraz insancıl ve müsamahalı olsak. Düsünün bir kere. olavlar Byle çosterlyorlar kl, Clbrlehl ?Ibi Stalln'den sonra en kovu komönirt. vası dolayısiyle Istirahate çeklldikten sonra. eençler tarafından derhal eleştiri lc savas bajhmsızlığa kavuşan Paklstan haşlangıçtan itibarcn DoğuBatı olmak üzere iki ayn parça halinde kurulmuj olup arada büyük bir irtibatsızlık ve kopukluk mevcuttor. Üç büyük eyaletln Penjap, Afganistan ve Keşmir (Kaşmirl'in baş harflerinden alınrnak suretiyle adlandınlan Pakistamn kurulusu temelden bozuk ve sun'idir. Nitekim: Afganistan bağımsızlığını muhafara ederken büyük tartışma ve bunalımlara yol açan Keşmir sorununa henüz bir çözüm getirilememiştir. Bu bakımdan kilometrelerce birbirinden uzak bulunan ıHava Yolu 2 M Km., Deniz Yolu 5««0 M Km.) iki bolgeden 72 milyonluk Doğu Pakistamn bağımsız bir Bengal Dcvlcti kurmak istemesi kadar doğal bir şey olamaz, Her ne kadar taraflar din bakımmdan aynı inanışa sahipseler de etnik ve sosyal düzen itibariyle büyük ayrılıktar göstermektedir. Yıllardır bu anormal durıımdan yakınan Doğu Pakistanlılar fizik yapıları açısından pek güçlü olmamakla beraber bağımsızlıklannı sağlamak için kuvvete başvurmaktan başka çıkar yol olmadığını anlamışlardır. Çıkareı ülkelerin deste|) ile mücadele azimIfrini güçlendlren Bongallilcr kuTdnklan (erilla örgütü lle de direnlşe geçmişlcrdir. uruluşlanndan bu yana birbiriyle dostluk karamıyan aksine ko>u bir düsmanlık havası içinde beslenen Hint Müslüman IU3kilerinin her gün biraz daha kötüye firti^ini ve içinden çıkılmaz bir hâl aldığını görmekteyiz. Moğol istilâsuıdan itibaren bir türlü bağdaşamıyan bu iki ülkcnin milyonluk İnsan kitlelerinl yfizyıllarca. İngilizlerin nasd idare ettlü sorunu sandalyeden 151'ini elde eden Şeyh Mucibur Kahman, stmdiye kadar ekonomik ve politik alanda yapılan hatalan düzeltmek için her *e?den önce bağımsızlıktan söz etmiş ve bunu sağlamaya çalı$mı$br. Devlct Başkanı Yahya Han'ın sert tutumu ve isabetsiz kararlan ile Mart başlarmda başlıyan kanlı olaylar bir iç savaşa döniişmüştür. Sağ eylemli Butto ve Radikal çevrelerin baskısiyle eirişilen tedhiş harekâb soaocu binlerce insan sokaklara dökülmü; ve yabancı topraklara sığınmak zorunda kalmıştır. Mart son lanna dofru Ecngalin bağımsızlığına karşı1 çıkan Pakistan Hükümet! bir taraftan Silâhlı Kuvvetlerini harekete geçirİTken, difer taraftan Avamî Partisini kapatmıstır. L'zunca bir süre devam eden bu iç savas, Hindistanm müdahalesiyle büsbütün genişlemiş ve avaklanmanın bastırılması mümkün olamamıjtır. İvi donatılmış 70.000 mevcutlu Hükumet kuvvetleriyle polh ve mlHslerden kurulu 50.IM kişilik köylü ordusu arasında kanlı çarpısmaUr devam ederken Pakistamn bu tayıf anmdan yararlanan ve bölgede komüntst evlemli bir Ülkenin kurulmasını arzulamıyan Hintlil»rin yaptıklan silâhlı müdahaleyle yeni bir safha başlam^tır. Sonuc ans dcdifimlz devrelerde bilc çıkarcı ülkel« rtn çıkardıkları bunalım ve savaslarla Insanları yok ettirmelerine karşıhk bir arada yaşamadan ve uygarlıktan söz etmeleri öılenen dünya banşmın kaderinl ters yönden etkilemekte ve bizleri umutsuzluga gotürtnektedir. Nitekim: Hindistan . Pakistan anlasmazligina baktığımu zaman bunu daha b i anlamakta ve mutluluğun hasretini çekmekteyiz. Bununla beraber Hint OkyanusundaM bunalımın nedenleri bclli olduğuna göre çözüm yolları üzerinde durarak eörüşlerimi/i süylece özetleycbiliriz. A Hint Silâhlı Kuvvetlerl geri eekilmeli. O Güçlü ülkeler başkalannuı İç işlerine kanşmamalı, A Bengalln bafimsızlığı tanınmalı, A Kendi kendinl beslemekten yoksun bölge halkına her türlü yardım yapılmalıdır. Bu arada uzay araştırma ve gells,tirllmesj Irln yılda en azutdan St ilâ 60 milyar dolar harcıyan İki büyüklerin yaptıklan çalişmalan tüm olarak kmamamakla beraber çok az da olsa bugünün muzdarip insanlarına yardım etmelerlnin geleeekteki güvenlikierl bakunından da yararlı olacağun belirtmek isteriz. E B Bunalımın nedenleri fle Kızıl Çin'in müdahale ve desteği lle birden blre artmıs, bngünkü hale gelmiştir. Çıkarcıların bu tutumu tarafların askerî. siyasi vc iktisadi durutnlannın gellşimini ters jönden etkilediği gibi; •ft Kasım seçlmlerlnl Doğu PakistandaU Avami Partisinin kazanması, A Doğunun bağımsızhğını kabul etmeyen Başkan Yahya Han'm askeri blrlikleri harekete geçlrmesi, kanşıkhklaı S on yıllarda başlayan siyasiSovyet Rusya büyük ülkelerin özcllikle K Hesap işlemleri yeni Facit makinesiile bakınnasıl y*t sld Kültür Bakanı sayın Talât Halman ile değcrli sanatçımız Suna Kan arasındaki tartışma, beklendiği gibi duygusal yönde geüşerek Türk müziğini «küçümseme» ya da «bilmeme» şek • line döküldü. Bu konu, ötedenberi birkaç güzel cümle kurduğunu 'sârîan 'çöKlarnnöm «milliyetçi» liğini ortaya koymasına eive rişli, çekici alanlardan < birisidir. E hıl Türk müziğini savıınan Suna Kan'dır TARTIŞMA sanatçumza «Türk müzigmi, Itrl1leri... tanımıyor, sevmiyor...» diyerek tutup da olu orta nutuk çekmiye kalkanlara da denmesi gerekeni artık okurların takdirlerine bırakıyorum. ye utruyor. 12 Bir Facit elektronik hesap makınesi en zor hessp ıslerınızi saniyede, kolaylıkla ve sessızce halleder Ihtıyaca gore muhtelıf modellen mevcuttur. TEKNOSANAŞ. Karakdy. Voyvoda Cad 52 I»t»nbu1 T«! 4917 66 İlâncılık: 5676/10410 3077 Adet Muhtelif Cins Rnlman Satın Alınacakiır Ereğli Kömürleri İşlelmesi Müessesesi Miidilriiiğünden: 1 Şartnamesine göre kapalı zarfla teklif almmak suretiyle 3077 adet muhtelif cins rulman satın alınacaktır. 2 Teklif zarflan 10 Ocak 1972 Pazartesi günü saat 15.00 de Zonguldak'ta Ereğli Kömurleri İsletmesi (E.K.İ.) Ticaret Müdürlüğünde açılacaktır. 3 Teklif mektuplan aynı gün saat 12.00 ye kadar E.K.İ. Öze] Büro Şefligine verilmiş olacaktır. 4 Şartnameler Zonguldak'ta E.K.İ. Ticaret Müdürlüğunden Ankara'da Turkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü Satınalma Dairesi Başkanhfmdan; İstanbul'da Beyoğlu İstiklâl Caddesi Deva Çıkmazı Sümer Han Kat: 45 de TKİ Satınalma Müdürlüğünden temin edilebilir. 5 Müessesemiz 2490 sayılı kanuna tâbi değildir. (Basın: 25514/10401) cek. • tipte bir şey olacaktı gaJibai Buna is« «handehane» demek daha uygun olurdu. Nitekim 1913' lerde Darülbedayi'ye bağlı olarak ve onunla birlikte bu isimde bir kurulu$un açüdığı bilinmektedir. Ancak bunun Türk müziğiÖnce çumı açıklıyalım ki deeer ne ne katkısı oldu, o bilinmemek tedir. Sırası gelmişken sayın Halli virtüoz; Türk müziğini, ltrî'leman'dan bir şey daha öğrenri... bunlan savunur görünenlerin hiç birisinden az tenımaz ve az mek istediğimizi arzedeltm: Acaba bu •handehane» ile birlikte takımı da bilmez. Sevtne yönüne gelince, tamamlamak için bir de «mevleviherkesin bütün sanat eserlerini hane, tophane. fisekâne • açmak se'vmesi zoranlu olmasa gerek istiyecekler miydi? Ömeğin, Itrilerden çok daha yakınımızda olan ve zamanmın «şairi Sonuea varmak için burada azamı» diye anüan Abdülhak Ha«Türk müziği» deyiminin kapsamit'in eserlerini bugün se\Tnek mını, sınırını belirtmek istiyorurn. şöyle dursun tanıyan kaç kişi çı Çünkü bu deyimin çok kez yanlış kar? Üstelik. kemancı ktzımmn kullamldığını görüyoruz. Türk mü bildiği bir şey daha van O da ziği kısaca: «Türk ulusunun ortak Türk müziğinin, Itri'lerin... mü duvgu. düşünce. sevinç ve tasasını... ses öğesiyle yansıtan yapıtzik alanındaki, müzik tarihindeki yeri, durumu; dünya ölçülerine laıdır.» diye tanımlıyabüiriz. Yalnız doğulu, eski teknikle yapıhrıış göre bunlann gerçek değeri; Türk yapıtiara «Türk müziğidir» deyip ulusunun da kendi müziğini bn standartlara göre ayarlamak zo Batı tekniği île yapılmış olanları bunun dışmda bırakmak yanlıştır. runda oldugu. tşte, karşı tarafın Bu duruma göre teknikieri ve ynn ya bilmediği, ya da ortaya konultemleri birbirinden çok ayn olmasınuı işine gelmediği yer bura sıdır. Bu tartışmaya yer ve yön makla birlikte bir yörük soydaşı mızın okuduğu «bozlak» ne kaveren sayın Bakan ise bu konuda bir sanatçı kişi olarak değil de bi dar bir Türk müziği ise bir dtri» ve bir «Adnan Saygun» da o kaze özgü bir politikacı olarak ki dar Türk müziğidir. Bu çeşitler an bu yönünü bilmiyorduk karşıcak zamanın akışı içinde gelişen mıza çıkmıştır; davramşı öyledir. Çünkü, önce, anladığunız kada Türk müziği dediğimiz ulu ağacın birer dalı, birer türleridir. Bu riyle bir konservatuvar açma. Kül nedenledir ki büyük Atatürk mütür Bakanhğı'nm değil M. Eğitim ziğimizin de gelismesini sağlamak Bakanlığı'nın görevi olmalı: bu için, çağdaş teknik ve yönteme da öyle 2 ayda bir yenisi açılacak dayalı, bir konservatuvar açmayı tcadar kolav bir iş olmamah Tür da ihmal etmemiştir. kive Cumhuriyeti Devleti bile ikin ci konservatuvarınt îstanbulda an O günden berî buradan yetisen cak iki av kadar önce açabilmisler ve buramn çevresinde toplatir BüindiSi gibi birincisini 193fi' nanlardır ki bugiin Türk müziğini ve Türk müzikçilerini dünya salarda Ankara'da büyük Atatürk nat çevrelerinde serefle temsil etkurmustu. Sonra. savın eski Baka mn açmayı düsündüffü bu kon mekiedirler. Bunlar arasında Suna Kan da vardır. tşte böyle bir servatuvar «Itrneri tâlim ettire SONUÇ B izi bölen, zayıflatan ikili örgüt düzeninl Tanzimat'ta denempmiş, acısını çekmemis bir ulus değiiiz. Birlikten alacağımız KÜcü bir ileri atıhma cevirebilmek için elimizde Atatürk'ün gösterdiği tek yol bulundugunu unutmıyalım. Bir de hiç unutmamamız gereken nokta şudur: zaten dar olan olanaklarımızı yetkisine verdiğimiz kimseler: tutucu püçlerin «afe rin.lerini toplamak için bunun ar tık keyiflerince ve vararsız yerlere harcanamıvacağmı anlamah: böyle bir davranışa yeltendikleri zaman, yüreği ulusunu ileri ?ötiirme cabasiyle dolu bir Suna Kan çıkm kendilerine «Domine, Oi'ovadis?» diveceğini bilmelidir ler. yer kalmamıştır. Demekfcl,Ede biyat egretimlnde 1940181X1811 bu yana bir gelişme yoktur. Ulu önderimiz, salık vermiştir dilimizln antılmasıru. oysa Osmanlıca konuşuyonız yUzde coğunlugumuz!. Bir ulusu ulus yapan öğeler arasuıda tarih bırligi vardır ve tarihi biltnek kaçımlmaz bir gerektir, ama önceden yapılrmş yanhşlan ytne vapmak tarihsei baglılık de*il trericilittir Divan Edebiyatımn vanlış ve gereksiz olduğu ögretildikten (kısaca) sonra iji olduguna inan dığımız yazını öğretelım 15 tane gazel ve mesnevi yerine Y.K. Beyatlı'run şiir ve dilimize getirdiklerinl kısaca ögrendikten sonra onu uyRulayarüarın eleştirilmesine tjeçelim. şte günlerdlr süren sayın Suna Kan, sayın Talât Hal•nan tarüşması ve onun yorumları bu sorunun müzik alanındakJ bir çıkışıdır. Tek seslı müzik calınırken çok sesliye önem verilmeU ve her şevden önce sanatlanmızın tümünü. tüm topluma sunmanm yollamn aramalıyız. Burakalırn artık büyük kent tartışmalannı ve sanatçı. bakan hepımız bir olup topluma inmenin vollannı arayalım. Ayral, M. C t N E î T ANKARA Niksar eşrafından merhum Şöhretoğlu Hacı Ahmet Efendi ile merhum Fatma Hanımın ogulları; Üsküp eşrafmdan merhum Hamit Bey ile merhum Melek Aknil'in damatlan Fevziye Ünlü'nün eşi; Sernra Ünlu'nün babası merhum Halise Özbay ile Saliha özden ve Hadise Şöhretoğlu'nun ağabeyleri merhum Ziya Ör.bay. merhum Niyazi Şöhretofelu ve Mustafa Özden'in kayınbiraderleri Mehmet Aknil; Mukadder Aykurt: Münevver. Nama.r ve Mustafa Aknü'in enişteleri Vakkas Aykurt ile Enver Namar'ın hacanafı İstanbul Beledi^Sİ.Höpc41«r.f$kilBaşmfihendisi Yılda; D.M.U. Akademisinin emekli öğretim üyesi; YÜK. MÜH. 21/12/1971 günfl Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 22/12/1971 Çarşamba günü öğls namazını raüteakip Şişli Camiinden kaldınlarak Zincirlikuyu Mezarlıgındaki ebedî istirahatgâhma tevdi edilecektir. Mevlâ rahmet eyleye. Cumhurivet 1041? VEFAT SALİH REMZİ ÜNLÜ Koyun ve İnek Sütii Satılacaktır Çanakkale Kumkale Inekhanesî Müdürlüğünden 1 Müessesemiz 1972 malî vılında inek ve koyunlarindan istihsal edilecek 200 ton sığır; 25 ton koyun sütü açık arttırma suretiyle birlikte satılacaktır. 2 Satış 21/1/1972 Cuma günü saat 14.30 da ÇANAKKALEİZMİR asfaltının 31. kilometresinde bulunan Müessese Merkezinde > apılacaktir. 3 tnek sütünün muhammen kilosu 120 kuruş. ve koyun sütünün 170 kuruş olup iştirakçilerden (15.500.00) lira geçici teminat ahnacaktir. 4 Bu işe ait şartname müessesede ve Canakkale Veteriner Müdürlüfünde görülebilir. tlân olunur. (Basm: 25511/10398) I Şükrü Tahirgil (Galatasaray Lisesi öğretmeni) NOT: Ankara'dan mühendis Kemal Engin, İzmirden Naci Kök de aynı konudaki tartışmaya katılmıslar ve Suna Kan'ın ortaya koyduğu görüşü sa\Tinmuslardır. Topluma înmenin yollarını arayalım K ONG R E Etibank Murgul Bakır İşlelmesi Müessesesi Miidürliiğünden Müessesemiz Maden Dispanser Hekimliğinde istihdam edilmek üzere bir pratisyen hekim alınacaktır. Tâîiplere, 657 Sayılı Kanun gereğince aylık ücret verilecektir Evii olanlara mevzuat dairesinde cüz'i kira karşıltğı mefruş bir lojman tahsis edilecek. bekâr olanlann ise bekârlara ait lojmanlarda ikaroetleri sağlanacaktır. frteklilerin 1.2.1972 tarihine kadar Müessesemize ilân olunur. müracaatlan Ziraat Bankası Menıuplan Derneğinin 8 lnd Genel Kurul toplantısı 8 Ocak 1972 Cumarteai günü saat 15.0O"de Dernek Lokalinde; nUap temin edilmedigl takdiriselerimizde okutulmakta o de 15 Ocak 1972 Cumartesi Künü lan Edebiyat kitaplanna bir aynı yerde ve saatte Icra edile • göz atılacak olursa Nef'i, cekttr. GÜNDEM: Bâkî, Nedim, sonra da Hamlt, 1 YSnetiın va denrtim kurul N. Kemal, Şinasl ve bunlar gıraporlannın okunması. bl niceleri görülür. Hepsı de Os2 Yönetlm ve denetin» kurulmanhdır bunlann. Gerek lötaplarının lbrası. larda, gerekse ögretmenlerin 3 Yenl yönetto ve denetlm fcuagırlık verdiği konularda Yahya rullarımn «ecUmeıl. Kemâl. B. Necatlgil v.b. yer *ı 4 Düekler. maz. üstelik Necatl Cumah'ya. Yönetim Kurulu Atillâ tlhan'a, Orhan Veli"ve Cumhurlyet 10403 İLÂN Kadıköy İkincî Sulh Hukuk Hâkimlighıden Sayı: 1971/38 Satıs Mahkemece verilip ke^lnlesen lıalevi suyu ilamına lstinaden Kadıköy Merdıvenköv mahallesi. tmam Ramis sokağında kâin eski 9, yeni 18, taj 31 kapı, zemini Mihrimah Sultan vakfından 193 pafta, 1015 ada, 93 parsel sayılı 367 M2 miktanndakı gayrimenkul açık arttırmaya çıkanlmıştır. MUHAMMEN KIYMETİ : Ehlivukuf taraftndan verflen raporda isbu gayrimenkulün (55.050) elli bes bin elli lira dejerde olduğu blldlrilmişUr. tMAR DÜRÜMtJ: Beledlye tmar Mütfürlüğünden alman 18.5.1971 gün v e 2485 sayıh cevapta: îskan sahasında, 1/5000 ve 1/2000 mikyash kat nizamlan plânı v e Bostancı Erenköy tadilât plânı dahilinde, bina yüksekligi 13J0 metre, bina derinHğl 20 metre, 6n bahçe mesafesi 5 metre, yan ve arka bahçe mesafeleri 3'er metre bırakılmak suretiyle aynk lnşaat nlzamında olmak üzere imar durumu veriltniştir. HALt HAZIR DÜRUMTJ: Yine ehlivukuf tarafından verilen raporda Işbu gayrlmenkulÜD evvelce kârgir ev vasıflı iken yandıktan sonra bos arsa haline gelmls. kSrgir evtn blr tki duv a n ayakta kalmı? yıkılmak Ozeredir. GayrimenkulCn hudutlan basit kunı taş duvarla çevrllmlsttr. BahçecTe genişçe bir su kuyusu bulunduSu açıklanmi$tır. Birlnd «çık arttırmasınm 24/1/1972 Pazartesi gunü » a * 14'ten 14.30'a kadar yapıhp muhammen kıymetin "0 75'inl buldugu takdirde o gfln müştertslne k a t i ihalesl yapılacaktır. Aksi halde en çok arttıranın taahhüdü baki kalıp on gün müddetle uzatılarak İkind açık arttırmasının ise 3/2/1972 Perşembe günü saat 14'ten 14 30'a kadar yapılarak o gün en fazla arttırana lhale edileeektir tpotek sahibi alacaklilarla diger a l i kadarlann Işbu gayrimenkul üzerindeki haklan v e hususiyle faiz v e masrafa d'ahil bulunan iddialarını evrakı müsblteleri ile birlikte 15 gün lçinde bildirmeleri lâzımdır. Aksi halde haklan tapu sirillerlyle «abit olmsdıkça «îatıs bedellnin paylaştınlmasından hariç bırakılseaklarrlır Birikmis vergiler hissedarlar», tapu harcı. delUHye resmi v e Ihale pulu müsterilere taviz bedeli lle birlikte aittîr. Satıs pesin para ile tapu kaydı muelbJnce tcra v e tflâs Kanunu hükömlerine tevfikan vapı. lır. Sartname ilân tarihinden İtibaren mahkeme divanhanesin» asılmıstır tsteklilerin celip okumaları v e fazl» bittri isteyen. terin 1971/30 «avı i l e baskltipHŞı» mCraraatlan. »Iıeılann ise % 10 nisbetindeM pev akepierl ile Mrlikte vazılı eün v e saat. te Karrtkov tkinci îJulh Hukuk Mahkemeeinde hazır bulunma. tan illn olunur. B122) 10; I Mensucat Boyası Satın Alınacaktır Sümerbank müessese ve fabrikalannın 1972 yılı toplu üıtiyaçlan için Mensucat Boyası satın alınacaktır. 1 Teklifler: 256 kalem 313205 kilo mensucat boyası için 5/1/ 1972 günü aksamma kadar müessesemiz veya istanbul Şubemiz holündeki teklif kutusuna tekliflerin ve kapalı zarfın üzerine 3000/72 dosya numaramız yazılmak suretiyle atılrmş olacaktır. 2 Mensucat boyalarına ait liste AL. III servisinden temin edilebilir. 3 Teklifler arasında s,artlanmızla ihtiyacımıza en uygun cianlar tercih edilecektir. Dosya: 3000/7? (Basm: A. 1668825446/10397) NİMBÜS SÜMERBANK ALIM VE SAT1M MÜESSESESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle